22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SATFA CUMHURİYET 15 KASIM 2003 CUMARTESİ HABERLER AKP hükümetinin göreve gelmesinin ardından BEDAŞ'ta sürgünlerin ardı arkası kesilmiyor Kadrolaşma engeltanımıyor• BEDAŞ'ta geçen günlerde 'yeniden yapılandırma' gerekçesiyle önce 258, ardından da 85 çalışan sürgün edilmişti. Şimdi ise 64 çalışanm daha görev yeri değiştirildi. MUSTAFAÇAKIR ANKARA - İktidara gelir gelmez sürgün fırtınası başlatan AKP hükü- meti, "engel" tanımıyor. Başkent Elektrik Dağıtım AŞ (BEDAŞ) Al- tındağ Işletme Müdürlüğü'nde 10 yıldır santral görevlisi olarak çalışan gÖrme engelli Cafer Ekmekçi tek tek evlere giderek elektrik sayacı ve ad- res kontrolü yapan personelin çalış- tığı Abone Güncelleme ve Durum Tespit Koordinatörlüğü'nde görev- lendirildı. Çalışma yaşamında ge- çirdiğı 17 yıl boyunca hiç bu kadar "aşağılanmadığınr belirten Ekmek- çi, BEDAŞ Genel Müdürlüğü'nde görüşecek yetkili bulamadığını söy- ledı. Ekmekçı ile birlikte 63 çalışa- nın daha tayını çıkanldı. 'Yeniden yapılandırma' AKP hükümetinin göreve gelme- sinin ardından BEDAŞ'ta "yeniden yapılandırma" gerekçesiyle önce 258, ardında da 85 çalışanın görev yeri değiştirilmişti. Son olarak 64 çalışanın daha görev yerlerinde de- ğişiklik oldu. Enerji, Sanayi ve Ma- den Kamu Emekçileri Sendika- sfndan (ESM) alınan bilgiye göre, COCUK SUÇLULAR Ceza yaşı 12'ye çıktı • Ceza sorumluluğu olmamasına karşın suç işleyen çocuklar ve akıl hastalanna salıverilme yerine bazı güvenlik önlemleri uygulanacak. ANKARA (Cumhumet Büro- su) - TBMM Adalet Alt Komis- yonu, ceza sorumluluğu yaşını 11 'den 12'ye çıkanrken suç işle- yen çocuklar ve akıl hastalanna ce- za indirimini arttıran düzenleme- ler getirdi. Ceza sorumluluğu ol- mamasına karşın suç işleyenler hakkında ise salıverilme yerine güvenlik önlemleri uygulanacak. Alt komisyonun getirdiği yeni düzenlemelerle birlikte kabul edi- len maddeler şöyle: l/ Fiili işlediği sırada 12 yaşı- nı doldurmamış çocuklann ceza sorumluluğu olmayacak. Bu kişi- ler hakkında ceza kovuşturması ya- pılmayacak, ancak çocuklara öz- gü güvenlik önlemleri uygulana- cak. Fiili işlediği sırada 12-15 yaş arasında olanlann ise işlediği su- çun hukukı anlam ve sonuçlannı algüayamaması durumunda da ceza sorumluluğu olmayacak. Ter- si durumda bu kişiler hakkında suçun getirdiği cezalara göre ağır- laşhnlrnış hapis cezası yerine 9- 12 yıl, ömür boyu hapis yerine 7- 9 yıl arasmda ceza verilecek. Di- ğer cezalann üçte ikisi indirile- rek uygulanacak. Sağır ve dilsiz- ler için de aynı yaş aşamalanna gö- re aynı cezalar uygulanacak. V Geçici bir nedenle ya da ira- de dışı alınan alkol veya uyuştu- rucu madde etkisiyle işlediği su- çun hukuki anlam ve sonuçlanru algılayamayan veya bu fulle ilgi- li olarak davranışlanru yönlendir- me yeteneği önemli derecede azal- mış olan kişiye ceza verilmeyecek V Akıl hastalığı, işlediği suçun farkında olmayan kişilere ceza verilmeyecek. Ancak işlediği suç- la ilgili olarak da\Taruşlannı yön- lendirme yeteneği azalmış olan kişiye ağırlaştınlmış ömür boyu hapis cezası yerine 25 yıl, ömür boyu hapis yerine 20 yıl ceza ve- rilecek. Diğer durumlarda ise ce- zanın altıda birini geçmeyecek bi- çimde ceza indirimi yapılacak. Mahkûm olunan ceza, süresi ay- nı olmak koşuluyla akıl hastala- nna özgü güvenlik önlemine de çevrilebilecek. 'AulRIMA CİDİYOR 1 - BEDAŞtakisün^nsa\ısınınl50'yeuiaşnwsıbekknirken,sürwünkrde'insanhk ayıbı' dayaşanryor. lOyddır santral görevlisi olarakçabşan gönneengeffi Cafer Ekmekçi, tek tek evlere gkierek adres tespiti yapmakla görevlendirildl Ekmekçi 'Ağuıma gköyor" dedi (Fotoğraf: SERDAR ÖZSOY) bu sayı önümüzdeki günlerde 150'ye ulaşacak. Görev yeri değiştirilen 64 çalışan arasında görme engelli Ca- fer Ekmekçi de bulunuyor. Ekmek- çi, 17 yıl önce o zamanki adıyla Tür- kiye Elektrik Kurumu'nda (TEK) çalışmaya başlamış. Ekmekçi, 17 yılın son 10 yıhnda ise BEDAŞ'a bağh Altındağ Işletme Müdürlü- ğü'nde santral görevlisi olarak gö- rev yapmış. GÖrme Engeüiler Oku- lu'nda santral operatörü eğitimi alan Ekmekçi, Elektrik tdaresi'ne de sant- ral operatörü olarak işe alınmış. BE- DAŞ "yeniden yapılanma" gerek- çesiyle Ekmekçi'nin tayinini çıkar- dı ve Abone Güncelleme ve Durum Tespit Koordinatörlüğü'nde görev- lendirdı. Abone Güncelleme Merke- zi çalışanlan tek tek evlere giderek elektrik sayacı ve adres tespiti yapı- yorlar. Gözleri hiç görmeyen Ek- mekçi'nin bu merkezde görevlen- dirilmesi ise şaşkınlık yarattı. Cumhuriyet'in sorularuu yanıtla- yan Ekmekçi. görevlendirildiği ye- ri ögrenince "şaşınp kaktığuu" söy- ledi. 17 yıllık çalışma yaşamında hiç bu kadar "aşağılanmadığuıı" vurgulayan Ekmekçi. "Ben iki kişi- nin yapüğı işi yapıyordum. Hiçbir zaman yurttaşlara kötü davranma- dım. İşime hep zamanında geldim. Ben yanıma bir kişinin verilmesini beklerken, kendinı de görevden ahn- dım. Şimdi düşünüyorum, ben Abo- ne Güncelleme Merkezi'nde nasıl çahşabilirinı diye" dedı. İş veriyoruz, gitmiyorsun' Ekmekçi. kendisinden hiçbir ge- rekçe gösterilmeden atama kararını imzalamasının istendiğim, tepki gös- termesi üzerine ise "Sana iş veriyo- ru^ghmhorsun" yanıtını aldığıru ıfa- de etti Gözleri görmediği için Abone Güncelleme ışini yapmasınm ola- naksız olduğuna işaret eden Ekmek- çi, yaşadıklannı şöyle anlattı: "Karan ögrenince, ben körüm, Abone Güncelleme Merkezi'nde ne iş yapanm diye sordum. Bana," Sen oraya git, ne iş yapacağını söylerler" dediler. Bunda bir hi nrvet yok. Onu- rumla oynuyoriar. Çok ayıp bu. Ka- ran öğrendikten sonra çahnadığun kapı kalmadı. BEDAŞ Genel Mü- dürlüğü'nde hiçbir yetkili görüşme istemimi kabul etnıedi. Şimdi 8-9 gündür hiçbir iş yapmadan Abone Güncelleme Merkezi'nde oruruyo- rum. Ağuıma gidiyor." Emniyet güçleri öğretmen cinayetine kanşan çocuklann geçmişini araştınyor Sosyafleşememe suça itti Miniklerden Ata'ya ziyaret F eyziye Mektepleri Vakfı Özel Ayazağa Işık llköğretim Okulu öğrencileri Anrtkabir'i ziyaret ettiler. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün mozolesine çiçek bırakan 168 öğrenci ve 16 öğretmen, daha sonra Anrtkabir'deki müzeyi gezdiler. Öğrenciler, duygularını şu sözlerie dile getirdiler: "Bizler minik yürekleri Atatürk sevgisiyle ve Cumhuriyet aşkıyla yanan küçük Işıklılar olarak bu anlamlı günlerde Cumhuriyetimizin kalbinin attıgı ve Atatiirkümüzün ulusuyla kaynaştığı yerlerde aynı havayı solumanın mutluluğunu yaşıyoruz. Anılarımızda her zaman yer alacak olan bu gezinin bizim duygu, davranış ve düşüncelerimizin olumlu yönde gelişmesini saglayacağına inanıyoruz." (Fotoğraf: SERDAR ÖZSOY) kılavuzları basıldı, başvurular 1 Aralık'ta ANKARA (CumhumetBürosu)- ÖSYM, 2004 ÖSS kılavuzlannın ba- sımını tamamladı. ÖSYM Başkanı Savaş Küçükyavuz, kılavuz basımı- nı bayTam tatilini dikkate alarak ta- mamladıklannı belirtti. ÖSYM 2004 kılavuzunda, Milli Eğitim Bakanı HüseyinÇeJik'in ola- sı yasa değişiklikleriyle yapılacak katsayı değişikliklerinin uygulana- cağının göstergesi olarak sunduğu, "Bu kılavuzda yer alan kurallar, k>- lavııziannyayımtarihinden sonrayü- rürlüğe girebilecek yasama. yürüt- me ve yargı organlan ile Vüksek Öğ- retim Kuruhı kararlan gerekK kıkb- ğı takdirde değiştirilebilir. Böyle du- rumlarda tdenecekyoLÖSYM tara- findan beürknir ve kamuoyuna du- yuruhır* ibaresi bulunuyor. Bu uya- n, geçmiş yıllarda uygulanan ÖSS h- lavuzlannda da yer alıyordu. ÖSS başvurulan, 1-15 Aralık tarih- lerinde gerçekleştirilecek. 2004 ÖSS ücreti 35 milyon lira olarak belirlen- di. Yabancı Dil Sınavı'na (YDS) gır- mek isteyen öğrenciler ise 40 milyon lıra ödeyecekler. Adaylar, kılavuz ve başvurma belgesi için de 4 milyon lira ödeyecek. ÖSS 20 Haziran, YDS 27 Haziran 2004'te yapılacak. Sonuç- lar, 2004 Temmuz'da açıklanacak. OZANYAYMAN tZMİR- Emekli öğretmen Lale Mumcu'yu öldürdüklen iddiasıyla gözaltına alınan 8 çocuktan O.G. ile M.Ö. tutuklanırken emniyet zanhlann geçmişini araştınyor. Yaşlan 14-17 arasında değişen çocuklann 5'i öğrenci. Öğrencilerin 4"ünün yankesicilik ve hırsızhk suçlamalanyla ilgili emniyette kaydı bulunuyor. Izmir Emniyet Müdürü HaHl Tataş, okullann çevTelerinin daha yakından izleneceğinj söyledi. Olaya kanşan çocuklardan KLÖ'nün yanı sıra B.K ile E.S'nin Murat Reis tlkögretim Okulu, M.T'nin Tınaztepe llköğretim Okulu ve IVLÖ'nün de 9 Eylül llköğretim Okulu'nda öğrenim gördüğü bildirildi. E.Y (17) adlı kız, C.Ç. ve O.G'nin öğrenci olmadıklan öğrenildi. tzmir Milli Eğitim Müdürü Kamil Aydoğdu, olayın ardından yaklaşık 30 saat geçmiş ohnasuıa karşın çocuklann 5'inin öğrenci olduklannı bilmediğini ve konuyu araştıracağını söyledi. Aydoğdu, daha sonra durumun endişe verici olduğunu belirterek "Çocuklar neden bu tür eylemlerin içinde yer abyoriar? Bunu toplum olarak sormahyız" dedi. Öte yandan savcılığa sevk sırasında çocuklardan bazılannın parmaklanyla bozkurt ve zafer ışaretleri yapması da dikkatleri çekti. Emniyet güçleri çocuklann herhangi bir siyasal eğilimi olmadığını söylerken "Bunlarbir başkaldın, isyan halini sergiliyor. Sağda solda, tele>iz\onda gördüklerini yapıyoriar" açıklamasını yaptılar. Emniyet yetkilileri. çocuklann daha önce birlikte benzer suçlan bir arada işleyip işlemediklerini araştınyor.Avukat Gülnur Erdoğan, çocuklarm tümünün suça kanştığına daır net bir bilgi olmadığmı söyleyerek "O.G. isimli çocuk, kavgaya başlamış ve diğerieri ayırmaya çahşımşlar. Organize bir saldın söz konusu değü" dedi. Erdoğan, 8 çocuğun sabaha karşı bir arada olmasıyla ilgili olarak da "Her birinin evi var. Ancak aileden göremedikleri ilgi>i bir araya gelerek gidermeye çabşıyorlar. Sorunun kaynağı ilgisizlik" dıye konuştu. Ege Üniversitesi'nden Prof. Dr. NuriBügin, saldınyı başansız sosyalleşme olarak nitelendirirdi. Çocuklann sosyalleşme sürecınde, içinden gelen duygularla hareket eden bir varlık olmaktan çıkması gerektiğini anımsatan Prof. Bilgin, "Görülüyor ki saldmyı gerçekleştiren çocuklarda bu süreç başanlamanuş. Olay. başansız bir sosyaUeşmeyi gösteriyor. ÇevTeye karşı saldırganhklannm hedefıni değiştirip emekli öğretmene yönlendinnişler'' dedi.Çocuk psikiyatn Dr. Mazlum Çöpür de cinayet gibi ciddi bir suçu işleyen çocuklann genelde antisosyal kişilik bozukluğuna sahip olduğunu söyledi. • Çocuklann avukatı, 8 çocuğun sabaha karşı bir arada olmasını "Her birinin evi var. Ancak aileden göremedikleri ilgiyi bir araya gelerek gideriyorlar. Sorunun kaynağı ilgisizlik" diye açıkladı. CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU Küba, Gençliğimiz... Oliver Stone'un "Commandante"sini merakla, heyecanla izledim... Aklına nerden estiğini bilemem ama, ABD'li yönet- men, Rdel Castro'nun 75. yaşını, Moncado Kışla- sı baskınının (26 Temmuz 1953) ellinci yıldönümünü belgelemekle iyı bir şey yapmış. Belgeselin odağında kuşkusuz ki Castro vardı. Daha doğrusu bu bir Küba telgeseli değil Castro bel- geselı. Havana'dan görüntüler belli ki filme bir ölçü- de renk ve hareket katmak ıçın çekilmiş. Bununla "Commandante "nin renksiz ve hareket- siz bir belgesel film olduğunu söylemek istemiyorum. Tersine, Castro'nun özgün ve tarihsel kişiliği filmin ilgiyle izlenmesine yetiyor Ekrandaki Castro bana yaşından biraz daha yaş- lı göründü... Bu belki de belleğimize onu hep genç bir devrim- ci olarak yerleştirmiş olmamızdandır... Che yaşıyor olsaydı Castro'yta aynı yaşlarda ola- caktı. O genç ölümüyle sonsuz gençliği kazandı. Che devrim için ölmeyi, Fidel aynı amaç için ya- şamayı başardılar... Hangisinı başarmak daha güç ve önemli... Sanıyorum ki duruma, kişiye, biraz da yazgıya bağh birolgudurbu... • • • Fidel Castro yaşlandıkça daha fılozoflaşmış... Yaşlılığa salt yaşlılık olarak saygı duymayı anlam- lı bulanlardan degilim... Çünkü gençlikteki olumsuzluklar, yaşlılık döne- mınde daha kronikleşmiş olarak ortaya çıkabilir... Basında, siyasette, edebiyat ve sanat dünyasın- da bunun pek çok örneğine tanık oluyoruz... Castro'nun yaşlandıkça filozoflaşması, onun genç- ken de böyle bir kimlığe sahip olduğunu gösterir. Zatenbaşkatürlü, Kübadevrimiyanmyüzyıldırni- ce sıkıntıları, güçlükleri, bunalımları, saldırılan, al- çaklıklan, yaian ve iftiralan aşarak bu günlere ulaşa- mazdı... önderin seçkin, özgün kişiliğinin bu gerçekten olağanüstü başarıdakı belirleyici payı yadsınamaz... • • • Yönetmenin ün ve şanla ilgili bir sorusuna Cast- ro'nun yanıtı şöyle: "Bir gün güneşin ışınlan da tükenecek ve yeryü- zündekiyaşam tümüyle sona erecek. Böyle birger- çeklik karşısında ünün ve şanın ne gibi bir antamı olabilir..." Ama Fidel'inki bir karamsarlık felsefesi değil... O sadece kendi ülkesmin değil, gezegenımizin bugü- nüyle de, geleceğiyle de yakından ilgili... Dünya nü- fusunun yakın bir gelecekte 10 milyara ulaşmasıy- la, dünyada yaşanmaya değmeyecek oluşuna iliş- kin degertendirmesi çok ilgınçti ve haklıydı... Yaşam elbette nitelikli bir yaşamsa anlamlıdır... • • • Yazıya başlamadan önce Kübatarihine kısaca göz attım... 16. yüzyıl başlannda Ispanyollarca ele geçirildik- ten sonra 1868'e kadar Ispanyol egemenliğinde kal- mış. Bunu, şiirlerini Türkçeye çeviren ilk kişi olmakla övünçduyduğum büyükdevrimci şairleri Jose Mar- ti'nin önderlik ettiği bağımsızlık savaşı izliyor... Zaman içinde Ispanyol egemenliğinin yerini ABD egemenliğinin aldığını görüyoruz. ABD, geçtiğimiz yüzyılın önemli bir bölümünde Küba'nın şeker ve petrol üretimini büyükölçüdeelin- de tutuyor. Castro ve arkadaşlannın devirdiği (önce çavuş, hemen arkasından general) Batista, bu tekellerin adamı. 1953'teki kışla baskınıyla adını duyuran gerilla ha- reketi, 5 Ocak 1960'ta Fidel Castro'nun başkan ilan edilmesiyle zaferini kesinleştiriyor... Küba'nın Castro yönetimindeki son yanm yüzyıl- lık tarihini burada irdeleyemeyiz. Bu konuda ben özetle şunu söyleyebılirim: Küba devrimi insanlığı- mızın gençliği ve onurudur. Eğer ABD baskısı, teh- ditleri ve ekonomik kuşatması olmasaydı, bu ülke bu- gün bir yeryüzü cenneti bıle sayılabılirdı... • • • Küba Dostluk Derneği, 13-16 Kasım tarihlerini "Teslim Olmama Derslen" başlığı altında Küba Dost- luk Haftası olarak ılan etti. Che'nin oğlu Camillo Guevara March da bu nedenle ülkemizde bir onur konuğu olarak bulunmakta... Yıne bu günlerde, "Te- mel Haklar ve özgürtükler Demeği"nüen adresime gönderilen bıldiride, Bush'un Küba'ya yönelik teh- ditlerinden alıntılar yapıldıktan sonra şöyle deniyor "Yeni bir Irak senaryosu planlanmaktadır... Küba bi- zimdir. Küba bütün dünya halklannındır... Bush'un tekelteri Küba'yı ele geçirememiştir, onun bütün der- di budur... Amerika'nın Küba'ya saldırısına karşı Kü- ba halkının ve Castro'nun yanındayız..." (Bildirinintü- münü inceleyip imzalamak isteyebilecekler için, Tel: 0 212 296 3515) • • • Irak'taalmaktaolduğu derslerden sonra ABDem- peryalizminin Küba cellatlığına kalkışması kolay gö- rünmüyor... Ama yine de belli olmaz... Böyle bir du- rumda, yaşamın gerçekten de gitgide daha nitelik- sizleştiği, soysuzlaştığı, insan olmanın neredeyse bir utanca dönüştüğü bu dünyada Küba'nın ve devri- minin yanında etkin olarak yer almak, insanlığımızın onurunu savunmakla eşanlamlıdır... ataol b@cumhuriyet.com.tr Faks:(0212)513 85 95 Cinsel istismarın rutısal etküeri • BURSA(AA)-Ege Üruversitesi Tıp Fakültesı Çocuk Psikiyatrisi Anabilim Dah Başkanı Prof. Dr. Cahide Aydın, cinsel istismara uğrayan çocuklarda depresyon ve davranış bozukluklannın, normal bıreylere oranla daha fazla görüldüğünü söyledi. Bursa'da devam eden "8. Ergen Psikiyatrisi Sempozyumu"nda, "Cinsel Istismann Ruhsal Etkileri" konulu bildiri sunan Prof. Dr. Aydın, araşhrmalann. cinsel istismar açısından kızlann erkeklerden 2- 3 kat yüksek risk altında olduğunu, gösterdiğini ifade etti. Aydın. "Boşanma, anne babadan biri veya her ikisinin olmaması, üvey baba, aile içinde ciddi anlaşmazlıklar, anne babanın kendi çocukluklannda cinsel istismara uğramış olması, pasif anne gibi etmenler, çocuklann cinsel istismara uğraması açısından risk faktörleridir." diye konuştu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear