24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
3AYFA CUMHURİYET 14EKİM2003SALI 8 HABERLERIN DEVAMI TURKİYE fetanbJİ Edırne Kocaeiı CanakKale Irmır Manısa /ydır Denizlı ~V PB •y PB C B E B 18 20 20 21 25 25 25 24 Sinop Y 20 Adana A 31 Samsun Y 20 Mersin A 30 Trabzon Y 1j5 Diyarbakır A 31 Gıresun Ankara _Y 19 $anhurfa A 32 B 21 Mardın A 29 Eskişehir B 20 Siirt Konya A 30 B 20 Hakkâri B 26 Sıvas B 20 Van B 19 zonguidak "Y 20 Antalya A 30 Kars PB 20 Yurdun kuzey ke- sımlen parçalı çok bu- lutiu, Marmara'nın do- ğusu ıle Karadenız kı- yıları sağanak yağışlı, dığer yerler az buluttu ve açık geçecek. Hava sıcaklığındaonemlıbır değışıKiık olmayacak. Ruzgâr kuzey ve doğu yonlerden hafif arasıra orta kuvvette esecek DIŞ MERKEZLER Oslo Helsınki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Pans Bonn Y Y Y Y Y B PB PB 8 9 7 18 13 16 19 15 Münih PB 16 Zürıh Beriın Budapeşte Madrıd Viyana Belgrad Sofya Roma Atina PB Y Y Y PB PB Y B 15 13 19 13 16 18 25 25 Y 14 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tıflıs Kahıre Y A A PB B PB Y B 9 19 7 21 22 7 12 28 B 31 Taşkent Parçalı bulutiu D BuluîJu t Çok bulutlu Yağmuriu C _ r 3 Sulu kar Gök guruttulu G Ü N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada Soldan sağa dönmelere alıştık. Şimdı revaçta olan- lar Islamdan dönenler. Her sabah açın gazeteyi; dün Erbakan'ı yalayan, Erbakan ideallerini ekranda pir aşkına haberde yorumda savunanlar, şimdi, sütun sütun RTE'yi kahraman ilan eden yazılardöktürüyor- lar. Bu sıfata nasıl hak kazandı RTE? AKP 1. Olağan Kongresi'ne baştan sona egemen olan tek isimmiş haznet! • • • Tüzüğü kendine yönlendirdikten sonra, tabii, kong- reye tek başına egemen olur. AKP kongresinin toplandığı geçen pazar, gazeteler- de yayımlanan paralı "aziz millete" diyen başlayan açıklaması ile fiili davranışları birbirine ters düştü RTE'nin. llandakı dernecinde aman tutmayın hazreti; hani sı- kılmasa kendini Türk demokrasisinin piri ilan edecek. 12 Ekim'de gazetelerdeki ilan yazısında RTE, par- ti içi demokrasiyi tanımlayan kimi saptamalar yapar- ken "aziz milletine" şu cümlelerle seslendi: "... Partilerirnizin, kendi iç yapılannı demokratikleş- tirmeleri ve şeffaflaştırmalan, sistemimizin sağlıklı iş- lemesi açısınofan mecbuhdir... AKP bu demokratikleşmeyi herkesten önce kendi içinde uygulamaya geçirerek diğerpartilere örnek ol- malıdır..." Bu parlak irdelemelerle olağan kongreye giden RTE, diğer partilere demokratikleşme, şeffaflaşma- da nasıl örnek oldu? Çok basit. Parti içi demokrası ve şeffaflaşma adı- na, parti yönetiminden iki, evet sadece sayısı iki mu- haJif sese bile dayanamadı, yönetimden uzaklaştır- dı. Bilinmeyen nedenlerle üç bakanı MKYK'den dış- ladı. Ersönmez Yarbay -kongre günkü demecinde RTE'nın padişahlığasoyunduğunu söylemişti- ıleGül hükümetinde görev aldığından beri AKP yönetimine karşı çıkan davranışlarıyla dikkatleri üzerine çeken Ertuğrul Yalçınbayır ı şutladı. Bir başka uygulama daha yaptı. Belkı hükümette ya da özel söyleşilerde veya yönetim toplantılannda RTE gibi düşünmeyen üç bakanı MKYK'den uzak- laştırdı. Olasıdır ki -lideremrine giren partide görev alanlann artık lidere kul köle durumuna düştüğü göz önünde tutulursa- bu üç bakanı ilk kabine revizyo- nunda bakanlıktan da azat edecek! Bu sonuçlar RTE'nin dış yüzüyle içyüzünün birbi- rine aykırı çizgiler içerdiğini kanıtlıyor. Bu sonuçlar, yazılı ifadeleriyle uygulamalardaki de- rin farkı ortaya koyarken doğal olarak RTE'nin söy- lemiyle, demeçleriyle ve sonraki uygulamalarıyla "aziz milletini" aldattığını belgeliyor. "Demokrasiyi herkesten önce kendi içinde uygu- lamaya geçirmişmiş!" Palavraya bak! Ya şu "gizli gündemimizyok" palavrası? Hadi canım sen de.. Sen, demokratlığını seni kah- raman yapanlara yuttur. Kolayca sindirirler! • • • Medyamıza gelince; neler olabileceğini bilmeleri- ne -en azından kestirmelerine- karşın, kimi böyyük gazeteler tasfiye olasılığını görmezden gelerek oku- yucuya kongreyi "RTE vitrin değiştiriyor" başlığıyla duyurdular. Yazarlarının eski alışkanlıklarla "faşist" diye andık- ları MHP Büyük Kongresi'nde ise; "demokratikyön- temler" uygulandı. Beş aday arasından Devtet Bah- çeli genel başkan seçildi. Devlet Bahçeli, konuşmasında sömürgeci güçle- rin dünyayı ele geçirme uygulamalarını anlatırken Türk medyasının Türkiye'deki rolüne değinerek "Uluslararası odaklann güdümündeki medya baron- lan, yeni sömürgeci güçler adına psikolojik harp fa- aliyetlerinin taşeronluğunu yapmaktadır" dedı. Baronların, taşeronların kimler olduğunu medya- daki baronlarla taşeronlar açıklayabilir! AL GÖZÜM SEYREYLE IŞIL ÖZGENTÜRK Bu Saatten Sonra Sihirbaz Olunur mu? U Baştarafı Arka Sayfada Ve yeniden başlıyor. Sihirbazı bir an kendisiyle baş başa bırakıp, Cam Ocağı Vakfi'na bağlı Cam Sanat Okulu'nu geziyo- rıtz. Camın işlendiği kocaman binalar, burası eski za- manJarda Paşabahçe Cam Fabrikası'na ait bir dekor atölyesiymiş. 1978'de kurulmuş. dört yıl önce cama vurgun biri, YılmazYalçmkaya tarafindan satın alın- mış ve bir okula dönüştürülmûş. Yani burada yaşı 18'den öteye herkes gelip cam işlemeyi, cam üfleme- yi öğrenebiliyor. Okulda 14 üfleme (sıcak cam usta- sı) ders veriyor. Bunlardan biri de Metin usta. Me- tin usta ilkokulu bitirdiği yıl, 1978'de ilk kez burada işe başlamış, bir Paşabahçe Cam işçisi olarak, sonra on yıl başka işler yapmış ve dört yıl önce gene ilk gözağnsı cama dönmüş. "On yıl otobüs şoförlüğü, tezgâhtarlık gibi işler yaptım ama.. burayı, bu ko- kuyu, bu sıcaklığı, kısaca camı öylesine çok özle- dim ki, gene geldim" diyor. Evet cam böyle bir şey işte, insanı bırakmıyor. Bu arada hemen yaş meselesini öğrendim ya, okulun di- ğer koşullannı bilmek istiyorum. Efendim tam 14 gün istediğiniz eğitimi alıyorsunuz. Eğer yol uzak ge- lir orada kalmak isterseniz fiyat, 1200 dolar, yok ge- lir giderim derseniz 900 dolar. Bu parayı saİcın çok bulmayın, çünkü dünyanın her yerinde böyle okul- lar var ve onlann fıyatı bunun üç misli. Sonuçta ne oluyor?.. Mesela bazı öğrenciler meslek değiştiri- yorlar, bunlardan biri başanh bir elektrik mühendi- si olan Lokman Kurşunlu. Şimdi boncukta kendi markasını yaratma işine gırişmiş, dükkânı bile var. Daha pek çok kişi, Amenka'dan, Fransa'dan öğren- ciler var. Kimi ak saçlı, kimi gencecik.. ama hepsi- nin içinde bir sihır^yapma isteği, bir sihirbaz olma tutkusu. Bu tutkubem'de yakalayabilir, şimdilik bu- rada kesıyorum. Seyreyleisil@ yahoo.com isilozgenturksuperonline.com Türk birliği şeytan üçgenindeMEHMET FARAÇ Türk Silahh Kuvvetleri'nin (TSK) I- rak'a açacağı lojistik koridor hem geçiş hem konuşlanma noktalan açısmdan önemli tehlikeler içeriyor. Türk askeri, de- netim altına alacağı Selahaddin ve El An- bar eyaletlerine ulaşmadan önce Habur gi- rişinden itibaren KDP, KYB güçleri, PKK ve şeriatçı gruplann olası hareketlerini kontrol altuıda rutmak zorunda kalacak. Özellikle ABD muhalifi Arap milliyetçi- leri ve şeriatçı gruplann örgütlediği geril- la saldınlanyla öne çıkan El Anbar, Meh- metçik için büyük tehlike taşıyor. Genelkurmay'ın ABD yetkilileriyle uzun süredir üzerinde çalıştığı TSK'nin görev bölgesiyle ilgili belirlemelerde öne çıkan Selahaddin eyaleti, Bağdat'ın kuze- yinde bulunuyor. Askeri yetkililerin stra- tejikaçıdan"RiskIi"bulduklanbubölge- nin yakınlannda Saddam Hüseyin'in do- ğum yeri ve ona en sadık aşiretlerin yer al- dığı Tikrit var. Işgal güçlerine karşı muha- liflerinin yoğun olduğu bölgede ABD as- kerlerine yönelik saldınlar düzenleniyor. Tikrit yakınlanndaki Baji kenti ise önem- li bir rafineri bölgesi. Geçen hafta 9 Türk tankercisi bu bölgede Araplann saldınsı sonucu yaralandı. Ancak TSK yetkilileri Selahaddin'i kuzeye yakınlığı nedeniyle avantajlı da buluyor. TSK'nin görev alacağı ikinci bölge olan El Anbar ise Bağdat'ın batısında, Suriye- Ürdün sınınna yakın Irak'm önemli eya- letinden biri. ÜÛcenin en karmaşık ve teh- likeli bölgesi olan El Anbar eyaleti, Ra- madi, Hit ve Felluce gibi ABD askerlerine yönelik eylemlerin yoğunlaştığı coğrafya- yı içeriyor. Irak'm 18 eyaletinden en bü- yüğü olan El Anbar'da yoğun olarak Sün- ni Araplar yaşıyor. Arap milliyetçiliğinin egemen olduğu yörede radikal Islamcı gruplar da etkin. Özellikle ABD askerleri- ne yönelik bombalı saldınlan gerçekleştir- dikleri ileri sürülen Saddam yanlısı Ensar El İslamın bölgede önemli hücreleri bu- lunuyor. ABD'lilerin her gün kayıp verdi- ği bölge gerilla savaşlannın neredeyse merkezi konumunda. ABD'nin 40'tan faz- la askeri, Balad ve Yusurya gibi bölgeleri içeren bu eyalet sınırlannda öldürüldü. TSK birliklerinin burada ABD'nin 82. Hava Indirme Tümeni'nin yerini alması planlanıyor. Bu tümen kuzeye kaydırıldık- tan sonra buradaki 101. tümenin ABD'ye dönmesine olanak hazırlanması tasarlanı- yor. Türkiye Habur'dan Bağdat'a uzana- cak lojistik koridorda ikmal hatlannı gü- vence altına almak için Kuzey Irak'ta Kürt gruplannın denetimindeki güzergâh üze- rinde üsler oluşturacak. Bu durumda TSK birlikleri, Selahaddin, El Anbar'ın yanı sı- ra Kürt gruplarla PKK'nin etkin olduğu kuzey bölgesi hattında ateş çemberinin içinde görev yapacak. 6 Saldıranlar karşdığuu ahr' I Baştarafı 1. Sayfada çın, "Görev bölgesi neresi olur- sa olsun, genel yapılanma için- de bir tümen sektörü oluşturul- ması ve bu tümen sektöründe birliklerin Türk komutamn emir ve komutasında harekât icra etmesinin esas alındığınr bildırdı. Genelkurmay Başkanlığı Ka- rargâhı'nda "TSKunsurlannın güvenlik ve istikrara katkı yap- mak amacıyla Irak'a gönderii- mesi" konusunda basını bılgılen- dirme toplantısı yapıldı. tki aşa- mah brifingin ilk bölümünde Ge- nelkurmay Herakât Başkanı Kor- general Yalçın açıklamalarda bu- lunurken, 2. bölümde de Genel- kurmay 2. Başkanı Orgeneral Başbuğ sorulan yanıtladı. Bri- fıngde öne çıkan konular şöyle: Türklye'yl yakından Hgllendlrlyor: Irak mevcut ortamın giderek kötüleşmesi, kaos ortamının iç çatışmaya dönüşmesi tehlikesi- nin yanında Irak'm bölünmesi ihtimalini de beraberinde getire- bilecektir. Bu ortam içinde terör örgütlerinin olası faaliyetleri. dikkate alınması gereken önem- li bir risk unsurunu ihtiva etmek- tedir. Türkiye, çevremizdeki ge- lişmelerden, özellikle ve önce- likle Irak'taki durumdan kay- naklanan güvenlik, tehdit ve nsklere uzun yıllar manız kal- 'Yeri hükümet belirler'Görev bölgesinin belirlen- mesi, TBMM'nin onayla- dığı hükümet tezkeresin- de de belirtildiği gibi hü- kümerin yetkisi dahilinde- dir. Birlik mevcutlanyla ilgili olarak, medyada 30-40 binlerle, 34 binler arasında çok geniş bir yelpazede telaffuz edile- gelen rakamlann geçerli olmadığını ve kesin bir rakam vermek için henüz erken olduğunu ifade etmek istiyorum. intikalde tüm yollar kullanılır: Gerçek bilgilere dayan- mayan açıklamalar, ka- muoyunun beklentilerini yanlış istikametlere çevir- me tehlikesinı de berabe- rinde getirmektedır. Örne- ğin, lojistik ikmal yolu konusunda rezervasyonlar olduğu açıklamalan ger- çekleri yansıtmaktadır. Türkiye, Irak'a giderse, kullanılacak lojistik ve ik- mal yolu büyük oranda Irak'ın yol ve demiryolu şebekesine tabi olacaktır. Kaldı ki Irak'ta, BM kanalıyla otorite durumunda olan ABD'nin de bu konuda herhangi bir çekincesi mevcut değildir. renelkurmay Harekât Başkanı Korgeneral Yalçın, Türk askerinin Irak'a intikalinde Habur da dahil mevcut kara ve demiryollannın kullanılacağını, yeni bir seçeneğin söz konusu olmadığını söyledi. mış, ağır bir bedel ödemiştir. Selahaddin ye El Anbar yoğunlukta: Yapılan askeri görüşmelerde 3 görev bölgesi üzerinde durul- maktadır. Birinci bölge, Selahad- din eyaleti; ikinci bölge El Anbar eyaletinin Fırat mihverini ihtiva eden bölge; üçüncü bölge, El An- bar eyaletinin Kuzey kısmıdır. Bağdat-Ürdün karayolunun ku- zeyindeki bu bölge ikinci bölge- yi de kapsamaktadır. Tümen sektörü olusturulacak: Görev bölgesi neresi olursa ol- sun, genel yapılanma içinde bir tümen sektörü oluşturulması ve bu tümen sektöründe bırlıkleri- mizin Türk komutamn emir ve komutasında harekât icra etmesi esas ahnmıştır. Bu konuda koalıs- yon yetkilileri ile tam bir mutaba- kat sağlanmıştır. Önce görev yeri: Planlama metodu olarak, ge- nelde iki yaklaşım söz konusu- dur; ya önce görev bölgesini se- çer, ona göre kuvvet belırterek yapınızı oluşturursunuz ya da me\cut kuvvetinizi ve yetenek- lerinizi ortaya koyar, ona göre gö- rev bölgesini seçersiniz. Bizim ulusal çıkarlanmızdan hareketle yaptığımız değerlendirmeler, I- rak'a istikrar ve güvenliğin sürat- le getırilmesine katkı sağlamak maksadının önce görev bölgesi- nin belirlenmesi, sonra buna gö- re kuvvet yapısı oluşturulması se- çeneğini daha iyi gerçekleştire- Savaşa karşı her gün eylem Irak'ta Savaşa Hayır Koordinasyonu, AKP hükümetinin Irak'a asker gönderme karannı protesto ederek "AKP, MGK'nin de desteği ile TBMM'de baskın oylamayla Irak'a asker gönderme yetkisini aldf' dedi. Mecidiyeköy'deki Müstakil Sanayiciler ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) binası önünde bir araya gelen grup adına açıklamayı okuyan Özgür-Der Temsilcisi Zehra Çomaklı, "Tacirler, simsarlar ve rüccarlar, yılalan Irak topraklarında ranriye peşine düştûler" dedi. Medya ve bazı sendika patronları ile kendilerini muhafazakâr, mukaddesatçı olarak tanıtan MÜSİAD'ın ABD'nin Irak'taki işgalinden kâr kazanmaya çalıştıklarmı vurgulayan Çomaklı, şunlan söyledi: "Bugün burada Irak'a asker gönderilmesini isteyen bir avuç rantiyeci patrona soruyoruz. Sizûı oğullarınız da Irak'a gidecek askeri birlikte olacak mı? Elbette yanıtı biliyonız. Onlann evlatlan Amerikan vatandaşı olarak Irak'm acılarından kâr elde etmeyi bilir." "Çıktı tezkere, MÜSİAD gitsin askere", "Katil ABD işbirlikçi AKP", "Amerikancı medya Amerika'ya", "50 bin cenaze yeter mi?" sloganlan atan savaş karşıtları. "Işgali, Irak halkının katlcdilmesinc. ABD çıkarlan için askerlerim izin kanının dökülmesine ortak olmayın" dedi. (ERHAN KEMAL ÖZMEN) bileceğini ortaya koymuştur Rlsk hesaplanamaz: Bu harekât ile ilgili yaptığımız çalışmalar, görev bölgesi neresi olursa olsun, bazı risklerle karşı- laşacağını açıkça ortaya ko>Tnak- tadır. Ancak bu riskı matematik- sel olarak ortaya koymak maale- sef mümkün değildir. Muhtemel görev bölgelerindeki yerel halkın ve aşiretlerin askerlerimize bakış açılan ve genel olarak Irak gü- venlik ortamındaki değişiklikler risk derecesini belirleyecektir. Asker gönderme KADEK'le mücadeleden bağımsızdır PKK KADEK Türkiye için hayati bir konudur. Türkiye, is- tikrar harekâtına katılsın veya ka- tılmasın terör örgütüyle mücade- leyi, gerektiğinde bu örgütü terö- rist kabul eden ABD ile de işbir- liğı içinde sürdürecektir. Bir baş- ka deyışle, PKK KADEK'e kar- şı ABD ile müşterek yürütülecek mücadele, istikrar harekâtına ka- tılım konusundan bağımsızdır. Bu nedenle terör örgütüne karşı alınacak müşterek önlemler, Dı- şişleri Bakanhğı koordinatörlü- ğünde ilgili tüm birimlerin katı- lımıyla tamamen farklı bir plat- formda sürdürülmektedir. Kürt gruplardan ikmal yollan- na gelebilecek muhtemel tehdit- lerle ilgili soruya Başbuğ, "Sal- dıranlar gerekli cevabı alırlar, o onlann düşüneceği bir sonın. Bunu onlar düşün- sün.TSK, konvoylarını ve varlığını koruyacak im- kân ve kabiliyete sahiptir. Endişeniz olmasın" karşı- lığım verdi. Kredl anlaşmasıyla İlgili bllglmlz yok Başbuğ, "8.5 milyar do- larlık kredi anlaşması ko- nusunda bilgilendirildiniz mi" sorusuna "Dubai'deki anlaşmadan bilgimiz yok- tur. Yapılan anlaşma eko- nomikti, anlaşmanın po- litik konuları içernıesinin uygun olmadığını ifade etmiştik" karşılığmı verdi. Başbuğ, Kuzey Irak'taki KADEK'in terör tehdidinin boyuru konusunda da "te- rör örgütünün ağırlıklı olarak Kuzey Irak'taki tran sının yakınlanndaki Kandil Dağı'nda bulun- duğunu" söyledi. Bu böl- gede istihbarat raporlanna göre, 4 bin 500-5 bin cıva- nnda terörist bulunduğunu ifade eden Başbuğ, "PKK/ KADEK terörü silahh olarak her an istenilen amaçlara göre kullanıla- bilecek durumdadır. Bu ciddi bir olaydır. Görüşü- müz, PKK terör örgütü mensuplarının mutlaka silahlarının bıraktırıltp, Türkiye'ye teslim edilme- si istikametindedir" dedi. Orgeneral Başbuğ, "Şe- hiriçindeki özel durumla- ra karşı TSK'nin gerekli eğitimi almış olarak I- rak'a gideceğini ifade edebilirim" diye konuştu. GUNDEM MLSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada gulandı. Org. Başbuğ, hükümetin TBMM'den ge- çirdiği tezkerenin son paragrafını bir kez daha okudu. Burada hükümete verilen temel mesaj şuydu: Arkadaş, 'asker istedi tezkere çıkardım. Sorumluluk onlann' deyip kenara çekilemezsin. Birinci derecede sorumluluk senın! 2- TSK, Irak'a asker gönderilmesi durumunda, bu- nun adını şöyle koyuyor: İstikrar gücüne katılım! Bir başka deyişle, Türkiye oradaki bir ABD-lngiliz iş- galine katılan ülke olmayacak. 1 Mayıs 2003 sonrasın- da başlayan istikran sağlama çabalarına katkı veren ül- ke olacak. 3- Daha önce kabaca öngördüğümüz kimi tarihler bnfingle netleşmış oldu. ABD ile askerden askere gö- rüşme, bnfingdeki sözcükle aktarmak gerekirse 'hükü- metin direktifi' ile 5 Ağustos 2003 günü başladı. Ge- nelkurmay Başkanlığı da görüşmeler sırasındakı sual- nameye venlen yanıtlar sonrasında 4 Eylül 2003'te kap- samlı bir toplantıyla bugüne gelınen noktayı ele aldı. Irak'taki temas ve eğilim yoklamaları 22 Ağustos-4 Ey- lül tarihlen arasında yapıldı. 'Saldıran cevabını alır' 4- TSK, ABD'nin terör örgütü PKK/KADEK'e yöne- lik tutumunu tatmin edici bulmuyor. Bu, bilinen bir gözlemdi ama, Org. Başbuğ, bunu yan askeri yarı dip- lomatık ifadeyle şöyle dile getirdi: "ABD'nin terör örgütüne karşı ciddi bir önlem aldı- ğını söyleyemeyiz. Bu zamana kadar niçin almadıklan konusunu takdiherinize bırakıyorum." 5- Eve dönüş yasasının istenen sonucu vermediği gözle görülür bir gerçek. Org. Başbuğ'un buna yöne- lik değerlendırmesinın ucu da ABD'ye dayanıyordu: "Evet, şu anda bu yasa beklenen sonucu vermedi ama, ABD'nin alacağı bir tavırpek çok şeyı değiştire- biliri" Araya girmeden edemedik: - Sözünüzü tersten okumak gerekirse, ABD, terör örgütüne gereken ölçüde tavır almıyor dıyorsunuz! 6- 7 Ekım tezkeresinin çıkışından sonra en çok so- rulan soru, Türk askerinin Irak'a hangı güzergâhtan gı- deceğı idi. Yanıt: - Irak'taki karayolu ve demiryolu altyapısının elver- dığı güzergâhtan! Kürt gruplannın herhangi bir saldınsı olursa? Org. Başbuğ'un yanıtı oldukça sertti: "Gereken cevabı alırlar. Bizim o güzergâhta kendi- mizi koruyacak gücümüz var. Bırakın bunu biz değil, onlar düşünsün!" 7- TSK, konunun uluslararası hukuk, görev süresi ve maddi yanıyla doğrudan ilgili değil. Bize görev ve- rilır, yapanz. Bu sorulann muhatabı biz değiliz" yakla- şımı var. Ancak, Dubai'de ımzalanan 8.5 milyar dolar- lık kredi anlaşmasının askeri ve siyasi maddeler de ta- şımasından duyulan rahatsızlık devam ediyor. öyle anlaşılıyor ki, bu ve benzeri noktalardaki "ile- tişim sorunu" henüz giderilebilmiş değil! 8- Brifingin sonuna doğru içe dönük bir soru vardı: - YÖK Yasası'nda tek maddelik bir değişiklikle ımam hatiplere yönelik bır açılım planlanıyor. Imam hatipli sa- yısının arttırılması hedefleniyor. Nasıl karşılıyorsunuz? Org. Başbuğ, brifingin ana konusunun Irak olduğu- nu anımsattı, "ama bu soruya yanıt vermezsek farklı yorum yapılır" deyip, görüşlerini açıkladı. Özeti şuy- du: - Bu değişıklik anayasaya uygun değil. - Eğitimin Birliği Yasası'na uygun değil. - Imam hatipli sayısını gereksınimin çok üzerinde art- tırmanın amacını anlamış değiliz! - Umarım aklı selim galip gelır... Son tümce, bizim dedileğımız! ankcum@ttnet.net.tr Düşük zamma Irak bahanesi• Baştarafı 1. Sayfada ilişkin düzenlemeler kapsamdan çıkanldı. Bakanlar Kurulu, dün 6.5 saat süren top- lantı yaptı. Toplantının ilk gündemi, 17 Ekim'e kadar TBMM'ye sevk edilmesine karar veri- len bütçe hazırhklan oldu. Devlet Bakanı Ah" Babacan ile Maliye Bakam Kemal L'nakı- tan kaynak sorununa işaret ederek memura büyük oranda zam ya- pılamayacağım söyle- di. Memura 2003 yılı alacaklan için bir defa- lığına mahsus 160 mil- yon lira verilmesi, 2004'te de maaşlara kümülatif toplamda yüzde 13.8 oranında zam yapılması karar- laştınldı. çiçek:Enflasyon hedeflnln üzerlnde Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, bu zam oranımn 2004'ün yüz- de 12'lik enflasyon he- definin üzerinde oldu- ğunu söyledi. 2004 büt- çesinde, 2003'e göre memur maaş ödemele- rine 4 katrilyon liralık ek ödenek konulacağı- nı savunan Çiçek, Irak'taki gelişmeler ne- deniyle daha fazlasını veremeyeceklerirri sa- vundu. Hükümetin toplantı- da en fazla tartıştığı ko- nu ise "bakanlıkların taşra teşkilatının kal- dırılmasından, mer- kezi idarenin görev ve yetkilerinin belirlen- mesine ve denetim esaslanna" kadar tüm sistemi değiştiren Ka- mu Yönetimi Temel Ya- sa Taslağı oldu. Pek çok kurumdan gelen tepki nedeniyle taslağın, ye- niden tartışmaya açıl- masına karar verildi. Ancak edinilen bilgiye göre, hükümetin bu ka- rannda Genelkur- may'muyansı etkili ol- du. Taslağm ilk şeklin- de güvenlik kurumlan- nın istihbarat birimleri, MÎT ve Genelkurmay Başkanlığı da kapsama alındı. Genelkurmay, bu düzenlemede neden kurumlanndan görüş alınmadığını sorunca hükümet geri adım attı. Yeni bir kargaşa yarat- mamak için bakanlık- ların mevcut haliyle ko- runmasına da karar ve- rildi. Buna göre, 23 ba- kanlık korunurken en fazla 3 başbakan yar- dımcılığı ve 8 devlet bakam, kalanı icra ba- kanhğı olarak öngörül- dü. Taşra teşkilatı ol- mayan bakanlıldar da "Adalet, Çalışma ve Sosyal Güvenlik, t çiş- leri, Milli Savunma ve Dışişleri" olarak belir- lendi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear