23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 7 EYLÜL 2002 CUMARTESİ HABERLER Bayar: DYP'den ilgi var • ANKARA (Cumhurryet Bürosu) - DTP Genel Başkanı Mehmet AJi Bayar, YTP ile seçim işbirliği görüşmelerjıin sürdüğünü belirterek bu konuda DYP'den de kendilerine "ilgi olduğunu' söyledı. Bayar, Türkiye Sakatlar Federasyonj'nu ziyaretinde ittifak ile ilgili sorulan yanıtladı. Bayar, 'ittifak göriişmelen sakata gelmiyor, değil mi?' şeklindeki soruya, 'Seçimler sakata gelmesin de... Ne olacağı belli değil çünkü' karşılığını verdi. Ecevife yeni doktor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Temmuz ayından sonra Başkent Üniversitesi Hastanesi'yle yollannı ayıran Başbakan Bülent Ecevit, Devlet Demiryollan Hastanesi'nde ortopedist uzmanı olan Doktor Mücahit Pehlivan tarafından tedavi edilmeye başlandı. Başbakanlık bürokrasisi içinde yakından tanınan Pehlivan'ın, Ecevit'in kortizon tedavisini kestiği öğrenildi. Memur maaşları • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Memur toplu görüşmelerinde uzlaşma sağlanmaması nedeniyle toplanan Uzlaştırma Kurulu, çahşmalannı bugün sonuçlandıracak. Kurulun, bugünlcü çalışmalannuı ardından memur maaşlannda yapılacak iyileştirme ve 2003 yılında yapılması öngörülen zam konusundaki karannı açıklaması bekleniyor. Kurulun alacağı karar ve hazırlayacağı rapora itiraz gelmesi durumunda ise konunun Bakanlar Kurulu'nun gündemine gönderileceği ve son karan Bakanlar Kurulu'nun vereceği bildirildi. Şelitastsubaytar içii temsfi tbren • FETHİYE(AA)- Fethiye açıklannda, 26 Ağustos'ta eğitim faaliyeti yaparken denize düşen askeri helikopterde şehit görevli astsubaylar Ibrahim Çakar (35) ve Aydemir Akagündüz (24) için dün Çanakkale'de askeri tören düzenlendi. Yaklaşık 2 bin metre derinlikte bulunan helikopterden naaşlan çıkanlamadığı için şehit astsubaylar Çakar ve Akagündüz için Necip Paşa Camisi'nde temsili cenaze töreni yapıldı. Astsubaylann görev şapkalan ve fotoğraflan musalla taşlarına konularak cenaze namazı kılındı. Suriye'den Türkiye'ye kaçtı • NUSAYBtN(AA)- Suriye'nin Kamışlı bölgesinde yaşayan ve Türk asılh olduğunu belirten 18 yaşındaki E.B, istemediği biriyle evlendirilmek istenince, kaçarak Türk yetkililere sığındı. Üzerinde herhangi bir kimlik çıkmayan ve amcasının oğlu Şerif Bağlan'ın evinde kalan kızm Türk mü, Suriye vatandaşı mı olup olmadığını belirlemek amacıyla Nusaybin Kaymakamhğı' nca Suriye yetkilileriyle yazışmalara başlandı. F tipi cezaevlerine karşı başlatılan ölüm orucu 24 tutuklu ve hükümlü tarafindan sürdürülüyor En uzuneylem % canaldı• 22 ayı aşkın süredir devam eden ölüm orucu eyleminde 96 kişi yaşamırn yitirdi, yaklaşık 500 kişi sakat kaldı. Adalet Bakanı Prof. Dr. Aysel Çelikel'e çağn yapan tutuklu yakınlan, "Çelikel'in tüm yakıcılığıyla gündemdeki yerini koruyan tecrit koşullannı ortadan kaldırmasını istiyoruz" dediler. ALPERTURGUT F tipi cezaevlerine ve tecri- de karşı 22 ayı aşkın süredir de- vam edilen ölüm orucu eyle- minde 96 kişi yaşamını yitir- di, yaklaşık 500 kişi sakat kal- dı. Ölüm orucu eylemi çeşıtli cezaevleri ve hastanelerde 24 tutuklu ve hükümlü tarafindan sürdürülüyor Tecridin kaldı- nlmasını isteyen 3 tutuklu ya- Ölüm orucunda hastalanan hükümlülerin hikâyesi Korsakovfîlmine ödülİstanbul Haber Servisi- Belgesel fılm yöneüneni Metin Yeğin'in, F tipi cezaevlerine karşı başlatılan ölüm oruçlan sırasında zorla müdahale sonucu Wernice- Korsakov hastalığına yakalanan tutuklu ve hükümlülerin "Birlikte yaşama çabalannın anlanküğr "Sonra" (After) filmi, Macaristan'ın Retina Film Festivali'nde birincilik ödülü aldı. Prag, Münih, Paris, Amerika, Londra'dakı festivallerde de gösterilen ve ilgiyle izlenen "Sonra" filmi, Arjantin, Kosova ve Mısır'dan da bu ülkelerdeki festivallerde gösterilmek üzere davetler aldı. Yeğin, ölüm orucu eylemini sadece bir insan haklan sorunu olarak görmediğini belirterek, bu eylemin hayattaki izolasyona ve yabancüaşmaya karşı da dünyadaki en önemli hareket olduğunu düşündüğünü söyledi. Yeğin, bu açıdan bakıldığında bu fılmin tüm dünyada bu kadar ilgi görmesinin de insanlann içinde bulunduğu yabancılaşmayla çok ilgili olduğunu vurguladı. kını ise destek amaçlı süresiz açlık grevine devam edıyor. Tecrit uygulamalannı pro- testo etmek için devam edilen dünyanın en uzun süreli ölüm orucu eyleminde, bugüne dek 56'sı açhktan, 32'si hayata dö- nüş operasyonunda, 4'ü F tipi cezaevlerinde kendini yaka- rak, 4'ü Küçük Armutlu bas- kınmda olmak üzere toplam 96 kişi yaşamını yitirdi. Ey- lemde hayatını kaybeden 26'sı kadın 56 kişiden 48'si tutuklu ve hükümlü, 8'i ise TAYAD üyesiydi. Eylemde yaşamlan- nı yitiren tutuklu ve hükümlü- Ierden38'sicezaevlerinde, 10'u ise tahliye olduktan sonra dı- şanda öldü. Eylemde yiririlen 96 kişinin dışında aynca tutuklu Musta- fa Coşkun tedavisi aksadığı için, KazunGüIbağyurtdışın- da kendisini yakarak, Cafer Derefi yurtdışında destek amaç- lı açlık grevi yaparken saldın- ya uğrayarak, VoDmnAğtrman ise "tecrit koşullan" nedeniy- le intihar ederek öldüler. tn- san haklan örgütlerinin verile- rine göre, 687 gündür devam eden eylemde yaklaşık 500 ki- şi ise Wernicke-Korsakov'a yakalanarak sakat kaldı. Ölüm orucu evlemini halen sürdü- ren 24 kişiden 6'sının durumu- nun ağır olduğu belirtiliyor. Alibeyköy Karadolap Mahal- lesi'nde ise oğlunu kaybeden Niyazi Ağırman, eşi öldürülen Melek Akgün ve liseli karde- şi vurulan Kemal Ağdaş adlı TAYADTılar tecride son veril- mesi telebiyle süresiz açlık gre- vine devam ediyorlar. "Ölüm oruçlannda bir kişi ölse bfle bu utanç vericidir. F ti- pi cezaevierini modernieşrire- rek ölüm oruçiannı engeüeme- yi amaçbyoruz" diye konuşan Yeni Adalet Bakanı Prof. Dr. AyselÇeKkere çağn yapan tu- tuklu yakınlan, "Çefikeringö- reve başladığı tarihten bugüne 4 kmmız ölüm orucu eylemin- de yaşamını yitirdi Çelikel'in tüm yakıcılığryla gündemdeki yerini koruyan tecrit koşuDan- m ortadan kakhrmasuu istiyo- ruz. Eski bakan Hikmet Sami Türk diyaloğa kapahydı, eğer Çelikelsorunu çözmekistiyor- sa tutuklu ve hükümlüler ile biz ailelerini muhatap alsın. Daha çok can yanmasın, evlat- lanmc ölmesin" diye konuşu- yorlar. İstanbul il merkezinde bir araya gelen millervekili aday adaylan kendilerini örgüte tanıtb. (Fotoğraf: OKTAY APAYDIN) CHP aday adaylan örgülle buhıştu tstanbul Haber Servisi - CHP'nin İstanbul millervekili aday adaylan, Türkiye'nin çağ- daş dünyada hak ettiği yeri al- masını isteyen tüm laik. Ata- türkçü, cumhuriyetçi, demok- rat ve ulusalcı güçlerini CHP'nin kurumsal kimliği al- tında birleşmeye çağırdı. Türkiye genelindeki aday adayı sayısı 2 bini, îstanbul'da ise 300'ü geçen CHP'de, yak- laşık 20 aday adayı, CHP tstan- bul tl Merkezi'nde bir araya gelerek kendilerini tanıttılar. Nâzım Güvenç, Dr. Şahin Öz- demir, Boray Ûras, Hasan Ay- dın, Filiz Saraç, Erhan Alpte- kin, Cemal Ozdemir, AJi Uçar ve Selahattin Bingöl'ün de ara- lannda bulunduğu aday aday- lan, Türkiye'yi yaşadığı buna- lımdan çıkaracak tek gücün CHP olduğunu öne sürdüler. CHP'nin çağdaş, katıhmcı, demokratik yapısı, Gazi Mus- tafa Kemal e. Kuvayı Milli- ye'ye ve Kurtuluş Savaşı' na da- yanan köküyle, seçimlerin en id- dialı partisi olduğunu belirten aday adaylan, "Türkiye'vi ku- ran güç olan CHP, Türidye'ji olumsuzluklardan koruyacak, yaşadığıçöküntüden kurtaracak olan güçtür. Kadrosu,örgütü,bi- rikimi ve programıyla CHP ay- dınhk bir ülke özlemi içindeki tüm yurttaşlanmız için çekim merkezi olacakür. Bu değerle- re inanan tek bir oyun bile bo- şagjtmemesiiçingüçJerCHFde Dİrleşmeüdir'" diye konuştular. Aday adaylan, seçilmeleri durumunda, örgütten ve seç- menden kopmayacaklannın, kentin ve kentlinin sonınlanna duyarlı olacaklannın sözünü de verdiler. Eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı DSP'den aday olmayı kabul etti Ecevit'ten Savaş ve Özden'e öneri Başbakan dün CDP Genel Başkanı Yekta Güngör Özden ve eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş'la telefonda görüştü. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Bülent Ecevit, CDP Genel Başkanı Yekta Güngör Özden ile eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş'a milletvekiüiği adaylığı önerdi. Savaş'ın öneriyi kabul ettiği, Özden'in ise partisinin yetkili kurullanna danıştıktan sonra karar vereceği öğrenildi. Başbakan Bülent Ecevit'in dün akşam saatlerinde, CDP Genel Başkanı Yekta Güngör Özden ile eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş'ı telefonla aradığı öğrenildi. Alınan bilgiye göre görüşmede, Ecevit, geçen günlerde yaptığı çağnnın partilere değil kişilere dönük olduğunu *• yineledi. Ecevit'in görüşmede Özden ve Savaş'a milletvekili adaylığı önerdiği öğrenildi. Savaş'ın, Ecevit'in önerisini kabul ettiği, Özden'in ise karannı partisinin yetkili organlanna danıştıktan sonra bir-ikd gün içinde vereceği belirtüdi. SP'li belediye başkanı kamu kaynaklanyla yasaklı liderin reklamını yapmıştı Calban'a Erbakan soraşturınası BARIŞ DOSTER îçişleri Bakanlığı, Kâğıtha- ne'nin SP'li belediye başkanı Arif Calban'ın, kamu kaynak- lanyla kendi reklamını yaptı- ğını, "AnayasaMahkemesi'nce 5yıl sümie siyasi parti kurucu- su, üyesi, yöneticisi %e denetçisi olamayacağına" karar verilmiş bir kişinin reklam ve propagan- dasını yaptığını saptayarak Cal- ban hakkında soruşturma izni verdi. Calban ve belediye çah- şanlan Temel Kıhnçarslan, Ay- han Medikve ŞabanGüJen hak- kında, eski CHP İstanbul tl Baş- kanı Mehmet Böluk'ün suç du- yurusu üzerine soruşturma iz- ni veren Îçişleri Bakanlığı Tef- tiş Kurulu Başkanhğı, Cal- ban'ın, gazetemizde de haber olan icraatlannda, kamu kay- naklannı kişisel amaçlan için kullandığını belirtti. Tefa'ş Kurulu Başkanhğı'nın 2002/ 234 numaralı karannda şu ifadeler yer aldı: \* Kâğıthane"de Kültür Mer- kezi açılışı nedeniyle hazırlanan program kapsamında yer alan, "Beiedfye faatrvetleriıün tanın- mına ilîşkin kitapçık bastınlıp törenekatilanlaradağıufanaa 1 ' ve u havai fışek gösterisi düzenlen- mesj" faaliyetlerine açıhş prog- ramında yer verilmesinin, Bele- diye Başkanı'nın kendi rekla- mını yapma amacına matuf ol- duğuna karar verümiştir. \* Billboard'lara yapıştınlan resim ve ilanlann da anılan yö- nergeye uygun olmadığına, Be- lediye Başkanı'nın kendisinin ve hakkında Anayasa Mahke- mesi'nce "beş >ıl sürejie siyasi parti kurucusu. üyesi, yönetici- si ve denetçisi olamavacağına" ilişkin karar verilmiş bir kışinın reklam ve propagandasını yap- mak amacını taşıdığına karar verilmiştir. ANTAKYA İktidam yürüyüş mitingi MEHMET ALİSOLAK ANTAKYA-CHP'nin bugün Hatay Uğur Mumcu Alam'nda yapacağı miting için 1 ton propaganda malzemesi kullanılacak, kiralanan uçakla altı saat boyunca kent geneline el ilanlan atılacak. Saat 13.00'tebaşlayacak CHP mitingi için yoğun hazırlık yapıldı. Miting için kullanılacak özel platform önceki akşam saatlerinde alana yerleştirildi. Parti görevlilerinin bir kısmı üç gün boyunca il genelinde CHP'nin üç otobüsü ile mitinge çağn yaparken bir kısmı da afiş ve bez pankartlar astı. Kentin çeşitli yerlerine asılan ve üzerlerinde "Yılmaz, Cem, Ozkan, Bahçeta' ve Ecevif fotoğraflan ile "Batırdılar, gidiyoriar. Veniden kurmak için genyoruz" yazısının yer aldığı afişlerin büyük bölümü kimliği belirsiz kışilerce yırrıldı. CHP tl Başkanı Sevil KilisK, Hatay mitingi için bayrak, afiş, bez pankart, çağn ilanlanndan oluşan 1 ton malzeme kullanıldığını söyledi. Kilisli, Alen Meydam başta ohnak üzere Gündüz Caddesi, Uğur Mumcu Caddesi ve Samandağ Karayolu girişinde oluşturulacak güvenlik noktalannda, mitinge girenlerin tümünün aranacağını söyledi. PM üyesi Fuat Çay ise hazırlıklarla ilgili şu bilgileri verdi: "Mitinge en az 50-60 bin kişinin katdacağmı taİunin ediyoruz. 6-7 bin araçhk bir komoy ohışacak. Hatay bu mitingle Türkiye'nin aynası olacak." Çalışmalan koordine eden CHP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Sehi, MYK Üyesi Mesut Değer, PM üyeleri Kemal Kumkumoğhı ile Fuat Çay miting için sivil toplum örgütierini ziyaret ederek destek istediler. Yetkililer bugün Açıköğretim Sınavlan ile Spor Salonu'nda MHP milletvekili eğilim yoklamasınuı yapılacak olmasının ise sorunlara yol açabileceğine dikkat çektiler. CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU Ölümler Sürerken... F tiplerine karşı ölüm oruçları ölümle sonuçlan- maya devam ediyor. Avrupa Birliği'ne uyum ya- saları çıkarmakla övünen devletimiz bu ölümle- re karşı duygusuz, duyarsız, ilgisiz. Belki de, bel- ki de değil rnutlaka, içten içe sevinenler de var- dır; ölerek tükenseler de bu sorundan kurtulsak diye... Nasıl olsa "çifte standart" ustası Avrupa konuyla ilgili değil. Onlar gelip gördüler, F tiple- rini onayladılar, onlar açısından sorun kalmadı. Bizim açımızdansa, bir insanlık ayıbı, bir utanç; sessizce, içten içe kanayan ölümcül yaracan al- maya devam ediyor... • • • Adalet Bakanı Sayın Çelikel henüz koltuğu ısınmadan cezaevlerini dolaşmakla iyi niyetini gösterdi. Ama iyi niyet yetmiyor. Sayın bakanın Ankara F tipi cezaevini gezdikten sonra basında yer alan bir demecini birlikte okuyalım: "...Bura- daki tutuklu ve hükümlülerin yüzde 95'i üniver- site öğrencisi ya da mezunu. ölüm oruçlan, bir kişi dahi olsa bizim için utanılacak bir olay. Bu- nu çözmenin yollan nedir, bunu bilmiyorum. Ce- zaevlerini kaldırmak deniyorsa, ben cezaevlerin- de hiç kusur görmüyorum." (Radikal, 25.08.02) öteki cezaevlerinin "insan onuruna yakışmayan mekânlar" olduğunu kuşkusuz ki haklı olarak söyleyen Sayın Çelikel, F tiplerinde "kusur" gör- memekleyanılıyor. Sorun, "insanonuru'ndan, "in- san"ûon neyi anladığımızda... İnsan, herşeyden öncetoplumsal bir varlıktır. Siz, istediğiniz "kon- for"u sağlayın, onu başka insanlardan tecrit" eder- seniz, insan olmasının en temel hakkını elinden almış olursunuz. Böyle bir uygulama cezalandır- ma ötesidir ve belki çok özel durumlarda söz ko- nusu olabilir. Sayın Çelikel'in sözJeriyle "yüzde 95'i üniversite öğrencisi ya da mezunu" olan genç insanlarımızı "ferönsnikle suçlayıp en ağır ce- zalara çarptırmak bir insanlık suçuysa, onları başka insanlardan, arkadaşlanndan kopararak yal- nızlığa mahkûm etmek aynı ağıriıkta bir başka suç- tur. Ben Adalet Bakanlığı'na geçici olarak atanan Sayın Çelikel'i eleştirmiyor, tersine, iyi niyetin- den ötürü ona saygı duyuyorum. Karşımızdaki so- run, bakanın da, bakanlığın da üstünde biranla- yış ve sistem sorunudur. Ve bu anlayış, ne yazık ki, en iyi niyetli, en donanımlı aydınlarımızda bi- le kendini duyurabiliyor... • • • Bana cezaevlerınden gelen mektuplardan da- ha önceki yazılarımda sıkça söz etmiştim. Bu mektuplar arasında, Leyla Alp'inkilerie birtikte, Sema Türkdoğan ın mektuplannın ayn bir yeri vardır... Leyla'nın mektuplarında daha yoğun bir kültür birikimi ve siyasal bilinçlilik duyumsanı- yordu. Sema Türkdoğan'ın yeşil mürekkepli bir kalemle yazılmış mektuplarında ise aynı kararlı- lık belki daha duygusalca dile getiriliyordu... Şim- di bu mektuplar önümde duruyor. Kardeşi Sem- ra Eser'in, ablasının şu andaki durumunu anla- tan, etkileyici, düşündürücü, isyan ettirici birya- zısıyla birlikte... • • • Sema Türkdoğan şu anda 28 yaşında. Tutuk- luluğunun altıncı yılında. Tutuklanmadan önce Kâğıthane'deki bir tekstil işliğinde kalite kontrol şefi olarak çalışıyormuş. O sırada ağabeyi tutuk- lu ve ölüm orucunda imiş. Cezaevi ziyaretleri ve ağabeyi ile dayanışma etkinlikleri sırasında poli- sin dikkatini çekmiş... Sonuçta, "fcurye"lik suç- lamasıyla tutuklanmış... Sema, 2000 yılının bir yaz ayında aldığım ilk mek- tubunda şöyle yazıyordu: "4 yıldır hukuk müca- delesi veriyorum, ama henüz bir sonuç alama- dık. TCK'nin 146. maddesinden yargılanmaya de- vam ediyorum. Yargının bağımlı olduğu ülke- mizde yargıçlarpolis fezlekesine dayanarak ka- rar veriyor. 4 yıldır eşim ve ailem mağdur oldu- lar. O zamanlar dışardan hapishaneleri anlama- ya çalışıyordum. Şimdi kendim tutsak oldum. 4 yıldır burada neleryaşadım. Hastane sevklerin- de, koğuş sistemi olarak bilinen E tiplerinde ne insanlık dışı uygulamalar yaşadık. Hücrelerde nelerolur, anlamak hıç zor değil. İnsanım. Insan- ca yaşamak istiyorum. Bunun için de hücrelere gitmeyeceğim. Gerekirse öleceğim, ama hiçbir güç beni hücrelere götüremez." • • • Sayın Cumhurbaşkanı'na, Sayın Adalet Baka- nı'na ve kamuya duyuruyorum: Sema Türkdoğan ölüm orucunun 173. gününde bilinci kapalı birdu- rumdayken cezası altı ay ertelendi. (O sıradaTÜ- YAP Kitap Fuan'nda ziyaretime gelmişti. Felç hastası göriinümünde, konuşma zorluğu çeken bir genç kız.) Bu süreçte ölüm orucuna devam etmeme karan almıştı. 26.12.2001 tarihinde İs- tanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde ölüm ce- zasına çarptınldı! Düzce'deki babasını ziyareti sırasında otobüs- ten indirilerek oradaki cezaevine konuldu ve şim- di İstanbul Bakırköy Kadın ve Çocuk Cezaevi'nde. Sayın Çelikel bu cezaevini ziyareti sırasında Se- ma Türkdoğan'ın durumuna tanık oldu mu, bil- miyorum. Annesi. Cumhurbaşkanı Sayın Se- zer'den aftalebinde bulundu vetalep kabul edil- di. Ancak uygulanamıyor. Çünkü Sema hüküm- lü ama hüküm bir teknik nedenle kesinleşmedi- ği için tutuklu sayılıyor ve söz konusu af tutuklu- lar için geçerli değil... Kardeşi Semra, mektu- bunda haklı olarak soruyor: "Nereye koşuyorsam umut yok, yok. Nerde kaldı insan haklan, nerde kaldı adalet. Hükümlü, tutuklu, ikisi de insan de- ğil mi? Ablam çok hasta, bunun ölçüsü de dev- letin adli tıp kurumlannca tespit edilmiştir. Bu na- sıl bir vicdan anlamadım. Bunu hak edecek ne yaptık bilmiyorum," • • • Anayasanın 104. maddesi gereğince Cumhur- başkanı tarafindan cezası "affedilen" "idam mah- kûmu"bu genç kız, hakkındaki tek suçlama "kur- yelik" olan Sema Türkdoğan, şu anda ölümcül ağıriıkta sağlık sorunlarıyla Bakırköy Kadın ve Çocuk Cezaevi'nde, Cumhurbaşkanı'nın affından yararianmak için hükümlülüğünün kesinleşme- sini bekliyor... Cumhurbaşkanlığı iradesini de hi- çesayan bir sistem, duygusuz, kayıtsız, çağdışı varlığını sürdürmeye devam ediyor... ataol b@cumhuriyetcom.tr. Faks:(0212)513 85 95
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear