23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 1 EYLÜL 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER YSK karannın ardmdan AKP'de aday çekişmesi başladı. Yalçmbayır, genel başkan yardımcısını işaret etti Başbakan adayımız GülAMCARA (Cumhumet Bürosu) - AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a milletvekilliğı yolunun kapatılması. partı ıçınde "başbakan adayhğı'1 bekleyen ekipler arasında- ki çekişmeyi de başlattı. Genel baş- kan yardımcısı AbduDah Gûl"e ya- kınlığıyla bilinen genel sekreter Er- tuğrul Yalçınbayır. "hükümeti kur- ma görevi almalan durumunda tü- ziiğe göre Başbakan adaylannm Ab- dullah Gül olacağını" söyledi. AİCP'de Erdoğan'ın aday gösterildi- ği tstanbul 1. bölge 1. sıradan yeni bir aday gösterilmeyecek. AKP Genel Sekreteri Yalçmbayır, YSK karanndan 5 dakika sonra, tü- zük hükümlerini anımsatarak başba- kan adayının Gül olduğunu ilan et- ti . Tüzüğün 81. maddesınde yazıh hi- • AKP, Erdoğan'ın aday gösterildiği Istanbul 1. bölge 1. sıradan yeni bir aday göstermeyecek. Parti, Anayasa Mahkemesi'nin, Erdoğan'ın kurucu üyelikten çıkanlmasıyla ilgili karannı uygulayacak. Bu kapsamda 19 Ekim'den önce sade üye olarak partiye kayıt yaptıracak olan Erdoğan, Kurucular Kurulu'nca yeniden genel başkanlığa seçilecek. yerarşide, genel başkandan sonra gelen kişinin belirli olduğunu vur- gulayan Yalçınbayır. "Bu kişi Sayın AbduDah Gül'dür. Parti, kurallarry- la bir bütündür. Ben tüzük hükmü- nfi söylüyorum. Olası bir hükümeti kurma görevinin verflmesi komısun- da tüzük hükümleri açıkür. Parti- mizin kuraHanvanhr,bu kuraOaruy- gulanacakür" diye konuştu. Yal- çınbayır, bu konunun henüz karara bağlanmadığı, MYK'de görüşülme- si gerektığini vurguladı. Yüksek Seçim Kurulu'nun kara- nnın açıklanmasının ardından top- lanan Merkez Yürütme Kurulu'nda (MYK) bundan sonraki süreçte iz- lenecek strateji ele alındı. Erdoğanın aday gösterildiği Istanbul 1. bölge 1. sıranın YSK karannın ardından boş bırakılması ve Erdoğan'ın yerine herhangi bir aday gösterilmemesi görüşü benimsendi. Kurucu üyelikten aynlacak AKP, Anayasa Mahkemesi'nin. Erdoğan'ın kurucu üyelikten çıka- nlmasıyla ilgili karannı uygulayacak. Bu kapsamda 19 Ekim'den önce sa- de üye olarak partiye kayıt yaptıra- cak olan Erdoğan. Kurucular Kuru- lu'nca yeniden genel başkanlığa se- çilecek. AKP'nin hukukçu kurmaylan, Er- doğan'ın yasal süreleri kullandığı za- man içinde Avrupa Insan Haklan Mahkemesi'nin lehte bir karar ver- mesini umuyor. Erdoğan'ın avukat- lan, AB'ye uyum yasası kapsamın- da Erdoğan'a yeniden yargılanma yolunun açılabileceğini savunuyor. Erdoğan'a yakın isimler, daha önce- liklı bir umut olarak da seçimden ana- yasayı değiştirebilecek bir çoğunluk- la çıkmayı hedefliyor. Öte yandan AKP, karann ardından il ve ilçe teş- kilatlanna bir genelge gönderdi. Ka- rann serinkanhhkla karşılanması, herhangi bir taşkınlığa sebebiyet ve- rilmemesi istenen genelgede, 3 Ka- sım seçimlerine daha yoğun şekilde hazırlanılması talünatı yer aldı. Erdoğan 'cepten' öğrendi YSK'nin karanndan önce günlük programını uygulamaya devam eden Erdoğan, önce Kocatepe Camisi'nde cuma namazı kıldı. Erdoğan ve be- raberindekiler camiden aynlırken ba- zı vatandaşlar, "Başbakan Erdoğan", "Senin arkandayH" sloganlan attı. Daha sonra bir partilinin nikâhında tanıklık yapan Erdoğan, karan, evi- ne doğru giderken arabasında cep telefonuyla öğrendi. AKP LİDERİNÎN YARGI SÜRECİ Erdoğan hep hııkııkla çabşb ANK\RA(Cumhuriyet Bürosu)-AKP Genel Baş- kanı Recep Tayyip Erdo- ğan'ın, Siirt'te yaptığı ko- nuşma üe başlayan ve Yük- sek Seçim Kurulu'nun adaylığını reddetmesi ile sona eren süreçte hep yar- gı ile çaöşma yoluna gittd. Türk Ceza Yasası'nın 312/2. maddesinden aldı- ğı mahkûmiyet nedeniyle siyasi yaşamı "derinden'' eüdlenen Erdoğan, seçil- me hakkını kazanabilmek için bütün hukuki yollan denedi ancak başanh ola- madı. Erdoğan'ın millet- vekili adaylığını sona erdi- ren süreç şöyle: */ Erdoğan'ın milletve- kili adaylığını sona erdi- ren süreç Siirt'te okuduğu şiir ile başladı. Erdoğan'ın alıntı yaptığı şiir şöyleydi: "Minaretersüngüdür, kub- beter miğfer, camiler laş- lanuzdır, oıüminler asker. buflahiordu dinini belder, dfllerde tevfaid Allahu Ek- Erdoğan ve Erbakan'ın uzunyolu Yüksek Seçim Kuru- lu'nun (YSK) adaylıkla- nnıreddetmesininardın- dan AKP Genel Başka- nı Erdoğanile Erbakan'ı uzun bir süreç bekliyor. Erdoğan ve Erbakan'ın, anayasanın 76. maddesi değişmeden TBMM'ye girmeleri olanaklı gö- zükmüyor. Avrupa Insan Haklan Mahkemesi'ne (AÎHM) başvuran Erdo- ğan, Türkiye'de yeniden yargılanabilir. Ancakbu- nun için AÎHM'nin ye- nidenyargılanıa istemın- de bulunması, Yargıtay Hukuk Genel Kuru- lu'nun da bu istemi ka- bul etmesi gerekiyor. beıf • Erdoğan konuşması nedeniyle Diyarbakır DGM tarafindan, TCY'nin 312/2. maddesi gereğince, 10 ay hapis ve 716 milyon lira para cezasına çarptı- nldı. Danıştay, Erdoğan 'ı tstanbul Büyükşehir Bele- diye Başkanhğı'ndan dü- şürdü. • Erdoğan 26 Mayıs 1998 tarihinde cezaevine girdi ve 4 ay cezaevinde kaldı. Erdoğan cezaevin- den çıktıktan sonra ABD'ye gitti, daha sonra AKP'yi kurdu. • TBMM'de TCY'nin 312. maddesinin 2. fikra- sı değiştirildi. Bunun üze- rine Erdoğan, Diyarbakır 3 No'lu DGM'ye başvura- rak adli sicil kaydının silin- mesini istedi. Ancak mah- keme "suçunortadankalk- madığuu, suça yeni tamm vekapsam getirildiğnıi" be- lirterek reddetti. • Bunun üzerine Erdo- ğan karara Diyarbakır 4 No'lu DGM'ye yaptığı başvuru ile itiraz etti. 4 No'lu DGM ise Erdo- ğan'ın adli sicil kaydını sildi. Erdoğan adaylık baş- vurusunda bulundu. • Diyarbakır 4 No'lu DGM'nin kararmın *yok hükmünde" olduğuna işa- ret eden Yargıtay Cum- huriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, 3 No'lu DGM'nin karannın usul yönünden bozulması iste- miyle Yargıtay 8. Ceza Dairesi'ne başvurdu. 3 No'lu DGM'nin, Erdo- ğan'ın adli sicil kaydını- nın silinmesinin reddine ilişkin karannı onayan ! mahkeme, 4 No'lu I DGM'nin karannı ise "yok hükmünde" saydı. • Yargıtay Cumhuri- yet Başsavcısı Kanadoğ- lu, YSK'ye ihbar yazısı göndererek Erdoğan'ın adaylığınuı reddedilme- sini istedi. Parti tûzüğüne göre olası bir hükümeti kurma görevinde başbakan adayı AbduUah GÜL (Fotoğraf: AA) Karan AIHM'ye taşıyacağız ANKARA(Cumhuriy«tBüro- su)- AKP Genel Başkanı Recep TayyipErdoğan, YSKnin millet- vekilliğini engelleyen karanna karşın aktif siyasete devam ede- ceğini belirterek yasağını kaldır- mak amacıyla Meclis'te anayasa- yı değiştirebilecek güce ulaşmak için oy istedi. Partiye gelişi sıra- sında yandaşlanyla gövde göste- risi yapan Erdoğan, "Başbakan Tayyip. Bir Tayyipgider, bin Tay- yip gefir. Tayyip burada. hukuk- çular nerede" sloganlanyla kar- şılandı. Erdoğan, dün akşam CNN Türk'te katıldığı programda da, Yargıtaykarannın ardından YSK karannı da AÎHM'ye taşıyacak- lannı söyledi. "Deniz BaykaTa her zaman saygun, sevgim olmuş- tur. Biz bu ülkede beraber bir şey- ler yapacağız. Kalkıp da birbiri- mizi düşman ilan etmenin anla- mıyokEğerCHPilekoalisyonge- reJdyorsaseveseveprotokolyapa- nz" diye konuşan Erdoğan, "Der- viş'e özel tepldniz var mı" soru- suna, "Kişisel olarak bh- tepld- den bahsedemem. Ama ekonomi noktasmda doğrusu anlaşamaya- biMrim" yamtuıı verdi. Erdoğan konuşmasında, Milli Görüş'le il- gilennin olmadığuıı da söyledi. 312den herkes dertli Çocuklardayasaklı ANKARA(ANKA)-Türkiye'de, I994'ten sonra I69'uncu ve3l2'nci maddedenhüküm giyen 5 bine yakın kişinin siyasi yasaklı olduğu belirlendi. 312 ve 169'uncu maddelerden çocuklar da nasibini aldı. 312'den 131 çocuk; 169'dan da 937 çocuk hâkim önüne çıktı. Adalet Bakanhğı istatistiklerine göre, "HaDa smıf, ırk. din. mezhep veya bölge farklıhgu kin ve düşmanhğa tahrik etme" suçunu düzenleyen TCK'nin 312'nci maddesinden 6 yılda 1576 kişi hüküm giydi. "Orgüte yardım ve yataklık" suçunu düzenleyen 169'uncu maddeden ise 3 bin 191 kişi mahkûm oldu. Bu iki maddeye göre hükûm giyenler anayasanın 76'ncı maddesine göre, parti üyesi olamıyor ve milletvekili seçilemiyor. Kayıtlara göre, 1994- 2000 yıllannda 312'nci maddeden açılan 2 bin 494 davada 4 bin 912 kişi yargılandı, 169'uncu maddeden 11 bin dava açıldı. 7 8 ' l i l e r d e n e l e s t i r i Çiftestandart Istanbul Haber Servisi - 78'liler Birliği Vakfi Ginşimı sözcüsü Celalettin Can, kamuoyunun siyasi yasaklar konusunda yalnızca Necmettin Erbakan ve Recep Tayyip Erdoğan'ın durumlannı değerlendirip, 30 bini aşkın 12 Eylül mağdurunu dikkate almamasını, demokrasi adına "rutarsızhk ve çifte standart" olarak nitelendirdi. Yasaklar nedeniyle solun en niteliklı kadrolannın siyaset dışında kaldığını belirten Can, bu nedenle demokrasinin dengesini yitirdiğıni savundu. Can şunlan söyledi: "Siyasetyapan insanlar kendilerini ifade edebflmeii Bunlara da yamü halk vermeü. Ama kamuoyunun. 1980-1990 arasındaki yargüamalan ve kanıu haklan yasaklanan 30 bin sol görüşlü insanı dikkate ahnası gereklL Bu kişiler, dernek, vaksf, sendika ve partüere üye olamadıklan gibi, kamu görevi alaımyor, sicilleri nedeniyle özel sektörde de cahşamıyoıiar." SP YÖNETİCİLERİ: Erbakan şimdilik 'renk vermedV ANKARA (Cumhumet Bürosu) - YSK'nin karan açıklamrken Necmettin Erbakan'ın yanında olan SP Genel Başkan Danışmanı ErtanYülek, Erbakan'ın bu karan, -beklemedigini" söyledi. Yülek, Erbakan'ın adaylığınuı reddedilmesine ilişkin karan Avrupa Insan Haklan Mahkemesi'ne (ATHM) taşımayı düşünmediğini belirtirken SP Trabzon Mıllervekili Şeref Malkoç. "tç hukuk yoDanndan sonra mutlaka ana\asa ve kanunlann tamdjğı diğer yollara başvurulacakür" dedi. SP Genel Başkam Recai Kutan, karann ardmdan evinde ziyaret ettiği Erbakan'la durum değerlendirmesi yaptı. Ertan Yülek, dün Erbakan'm Balgat'taki konutunda bekleyen gazetecilere yaptığı açıklamada, YSK'nin karan açıklamrken Erbakan'ın yanında bulunduğunu belirtti. Yülek, "Saym Erbakan karara ilişkin olarak bir renk vermedi. Adil bir karar ohnadığuıı düşünüyoruz" diye konuştu. SP Trabzon Milletvekili Şeref Malkoç, Erbakan'm evinin önünde "AİHM'ye başvuracak mısınız" sorusuna, "lç hukuk yoDanndan sonra mutlaka anayasa ve kanunlann tanıdığı diğer yollara başvurulacaktır" yamtını verdi. SfflIRMIKIAYDIN ENGİN aenginfa doruk.net.tr Seçim kampanyası bitti. Yann se- çim var. Demokratik Sosyalizm Partisi (PDS) daha önceki gün (perşembe akşamı) Berlin'deki bir mıtıngin ardından se- çim kampanyasını kapattığını res- men açıkiadı. Sosyal Demokratlar (SPD), Yeşiller, Hür Demokratlar (LJberaller-FDP) ve Hırıstiyan Demokratlar (CDU-CSU) ise kampanyanın kapanış kampana- sını dün (cuma) çaldılar. Sandıkların açılacağı pazar saat 18'e kadar siyaset uykuya dalmasa bile dinlenmeye çekildi. Sokaklann- da, miting olduğu günler, miting sa- atleri dışında bir seçim kampanyası içinde olunduğu zaten belli olmayan bu ülkede şimdi gücü yeten, üyeleri çalışkan partiler, sandık başına gitme- yeuşenenleri, kararsızlan kazanmak için ev ev, semt semt çalışmaktalar. Gazeteier de kamuoyu yoklaması sonuçlarını açıklamayı kestiler. Sor- dum. Yasal bir zorunluk değilmiş. Ama kökü epey eskiye dayanan bir medya geleneğine uymuşlar. Yani 10 gündür kuzeyinden güne- Sandıklann Açılmasını Beklerken... yine, batısından doğusuna dolandı- ğım Almanya'da benim de sakin bir köşeye çekilip gözlediğim, bir miktar da izlediğim seçim kampanyasına birtoplu bakış atmam mümkün veye- rinde. Şu anda yapmaya çalıştığım da zaten bu... Bu seçim yanşında partilerin ken- di görüşlerini açıkladıkları, birbirleri- ni ığneledikleri, eleştirdikleri konular- dan birkaçını -özetleyerek- sıralaya- yım. Dileyen "Şuna bak, adamlarne- leridertediniyoriar" desin; dileyen bir refah toplumunun, "sanayiötesi top- lum"a dönüşmüş bir ülkenin dertle- rini dinleyip kıskansın; dert ettikleri- ne bakıp Türfciye ile karşılaştırsın... • * • Bin Çocuğuna ya da çocuklarına bakmak, onları büyütmek zorunda ol- duğu için çalışamayan, sosyal yaşama tam katılamayan, kendini geliştirmek için ihtiyaç duyduğu zamanı bulamayan annelerin sorunları nasıl çözülecek? Tam gün okullar, çocuk yuvaları, bun- lann kamu kaynaklarından destekie- nerek ücretlerinin düşürülmesi mümkün mü? Böyle bir uygulama sorunu çözer mi? (Çocuğunu komşuya ya da henüz çocukluktan çıkmamış büyük kıza bı- rakarak her gün varsıl evlerinde temız- liğe gıden kadınlanmıza selam edenm!) İki: Doğal süresi içinde eğitimini (yük- sek meslek okulu, akademi. üniversi- te) bitirmeyip bir tür "profesyonel öğ- renci"ye dönüşenleri caydırmak, ayık- lamak için yüksekokul harçlan arttınlır- sa. yoksul çocuklarının okuyabilmesi- nin önü ister istemez kesilecek ve mey- dan varsıl çocuklarına kalacak. Bu so- run kamu olanakları harekete geçirile- rek nasıl çözülür? (YÖK düzeninde sürekli "yöklenen" ve harçlararttınlarak habire cılız olanak- larına yüklenilen gencecik çocukları- mıza selam ederim!) Üç: Yaşamsal bir tehdit oluşturan nükleer enerjiden vazgeçmek gerek. Ancak "yenilenebilir, çevreye en azza- rarfı" enerji kaynaklannı devreye sok- mak için kaç yıllık bir geçiş dönemi ak- la, ekonomiye ve teknolojiye uygun- dur. Beş yıl? Yedi yıl? On iki yıl? (Akkuyu'da nükJeer santralı parasız- lıktan askıya alan, Karadenız'de Fırtı- na Vadisi'ni, Tunceli'de Munzur Vadi- si'nı yok etmecesine santrallar kurmak için kolları sıvayan, Türkiye'nin ihtiya- cının iki katı doğalgazı dünya fiyatlan- nın birkaç katına satın alarak korkunç avanta kaynakları yaratan, Dalaman Termik Santralı'na sağlığa uygun bir "filtre-baca"y\ on yıllardır takmayarak kenti boğan siyaset esnafımıza selam ederim!) Dört: Avrupa Birliği bugüne dek Ba- tı Avrupa, haydi bilemedin Batı ve Or- ta Avrupa anlamına geliyordu. Oysa şimdi bütün anakarayı kucaklayacak bir genişleme sürecine girildi. Doğu Avru- pa ülkelerini de AB'ye katacak çalışma- ların sonuna gelindı. Doğu Avrupa'yı dev bir pazar, sınırsız ve ucuz ve iyi eğitilmiş işgücü kaynağı olarak gören "şirket kafası" aşılıp Avrupa Birliği'ni doğuyu da kucaklayan bir ekonomik, kültürel ve "siyasal" bütünlüğe kavuş- turmak için izlenecek yol(lar) ne olma- h? (Güç bela, can havliyle "uyum yasa- lan" çıkarıp sonra da bu yasalara "uy- mak" gerektiği ortaya çıkınca mızıldan- maya, homurdanmaya başlayan siya- set ve bürokrat takımına setem ederim!) Beş: ABD, Irak'a saldırmaktan vaz- geçecek gibı değil. ABD, Birleşmiş Mil- letlerden hile hurda, tehdit şantajla bir yeşil ışık alsa bile Almanya savaşa ka- tılmalı mı, katılmamalı mı? Dahası so- runu "katılıp katılmama" kısııiığına hap- setmeden uluslararası etkinlik gösteri- lerek barışçıl bir çözüm bulunamaz mı? (lyiden iyiye hızlanan seçim kampan- yası sırasında her konuya değinip ola- sı bir Irak Savaşı'nda Türkiye'nin ve kendilerinın tutumu üstüne ilaç için tek kelime söylemeyen siyaset elebaşılanna selam ederim) Attı:... Yedi... Sekiz... POIİTİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA AKP'nin Gerçek Yüzü... Recep Tayyip Erdoğan, 3 Kasım seçimlerin- de milletvekili adayı olacak mı olmayacak mı? Günlerdir tartışılan konu bu!.. Kimi meslektaşlarımız Erdoğan'a sahip çıkıp soruyoriar: "Bu demokrasi ayıbı ortadan kalksın!" Kimi meslektaşlarımız, siyasiler, bilim insanlan "Demokrasi herkese gerekir" deyip bazı gerçek- lerin üzerini örtmeyi yeğliyor... Oysa Recep Tayyip Erdoğan'ın durumunda olan- ların sayısı hiç de az değil... Bu durumda dört grup var: 1 - Milletvekilleri, 2- Devlet memurlan, 3- Sorum- lu yazıişleri müdürlerı, 4- Muhabırler. Türk Ceza Yasası'nın 312. maddesinden mah- kûm olanlar salt milletvekili değil, devlet memu- ru, sorumlu yazıışlen müdürü ve muhabir olamı- yorlar... Orhan Erinç'in sık sık değindiği gibi, 12 Eylül hukukunun Türkiye'ye armağan ettiği çağdışı bir düzenlemeyle ınsanlann meslekleri ellerinden alı- nıyor... Bu kadarla da kalsa ıyı!.. Üstelik çağdışı düzenleme bir gazetenin genel yayın yönetmenini, yazıişleri müdürünü, yazannı, çizerini gazeteci olarak görmuyor!.. Sınıriamayı da 'Sarı Basın Kartı' vermeyerek gerçekleştıriyor... Elbet demokrasi mücadelesı verelim!.. Ama mucadeleyi verirken salt Recep Tayyip Er- doğan'ı görmeyelım!.. Çünkü Türkiye, anayasasına göre bir yasa dev- leti değil, hukuk devletıdır!.. Çağdışı yasal düzenlemelerle profesyonel ga- zetecilik, profesyonel sanıklığa dönüştü!.. Meclis'teki AKP, SP. DSP, MHR DYP milletve- killeri çağdışı düzenlemelere büyük katkı sağladı... Datça'da gazetecilık yapan Sinan Kara, Basın Yasası'nın 12. maddesine uymadığı gerekçesiyle üç aylık hapis cezasını çekmek için yakında ce- zaevine gırecek!.. • • • AKP'ye neden 'AK Parti' deniliyor, anlamış de- ğilim!.. Ak, beyaz anlamına gelmez mi? Adalet ve Kalkınma Partısi'ne 'AK Parti' denil- mesi belkı şu yüzdendir: "Tertemıziz, hiç kirlenmedik!.." Çocuklannın yurtdışındaki okul masraflan ken- di yandaşı tarafindan karşılanan Tayyıp'in dosya- sı da hayli kabarık değil mi? Bu konuları 3-4 meslektaşımız yazıyor sade- ce!.. Neden? Sinek ilacı yolsuzluğundan AKBİL yolsuzluğu- na; İGDAŞ yolsuzluğundan İSKİ yolsuzluğuna; çöp yolsuzluğundan personel taşıma yolsuzluğu- na dek hakkında sekız dava açılan Tayyip'in ba- şında olduğu 'Adalet ve Kalkınma Partisi' nasıl olur da 'AK Parti' olur, söyler misiniz? Tayyip Erdoğan, yolsuzuk davalanndan ötürü yar- gılanan Istanbul Büyükşehir Belediyesi'nde görev- li arkadaşlannı AKP'den seçilecek sıralara koyma- dı mı? Medyamız Recep Tayip Erdoğan'ı aklamak için kollannı sıvamış durumda... Elbet bunun bir nedeni olmalı!.. Dün yazdım, bugün de yineliyorum: "Recep Tayyip Erdoğan için gösterilen duyar- lılık Necmettin Erbakan, Murat Bozlak, Akın Birdal için niye gösterilmıyor?.." Neymiş efendim!.. Erdoğan için kararı hukuk değil halk verirmişL • • • AKP içinde kimler var kimleri.. Polis kadrolannı tarikat şeyhlerinın buyruğunda dolduranlar, yargıda dınci örgütlenmeyi yapanlar, Fethullah Hoca'yla milletvekili lısteleri hazıriayan- lar, Akevler Yapı Kooperatifi'nde örgütlenip Feh- mi Koru'nun kayınpederiyle gününü gün eden- leri.. Vecdi Gönül'ler. Necati Çetinkaya'lar, Abdül- kadir Aksu'lar... Kamuoyu bu isimleri iyi tanır!.. AKP gerçek yüzünü bu kadrolarla gösteriyor aslında!.. Nedense basın, Tayyip'i cilalayıp cilalayıp öne çıkanyor... Sözüm ona Tayyip, demokrasi mücadelesi veriyor!.. Yerseniz!.. • • • YSK, yazıma noktayı koyduğumda karannı açık- iadı: Erdoğan ve Erbakan oyçokluğuyla. Bozlak ve Birdal oybirliğiyle milletvekili adayı olamıyorlar... Gerekçeli karan henüz gormedim... Neden Erdoğan ve Erbakan için oyçokluğu, Boz- lak ve Birdal için oybiriiği?.. hikmet.cetinkayafg cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Hikmet ÇETİNKAYA kadınlaryağmurvekuşlar Tel: 0 2 1 2 - 5 1 2 4 2 19 Faks: 5 1 2 11
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear