Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
7 AĞUSTOS 2002 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Cem, Demireli
ziyaret etti
• AM(AR\ (Cumhuriyet
Biirosu)-YTP Genel
Başkanı Ismail Cem. dün
eskı Cumhuıbaşkanı
Süleyman Demirel'i Kuleli
Sokak'taki çalışma ofısinde
ziyaret etri. Yaklaşık 50
dakika süren görüşme
sonrasında Demirel. Cem'i
kapıya kadar uğurladı.
Demirel dün katıldığı bir
sö> leşide ıse seçimde
irtifakın yasa çıkartılmadan
yapılmasının çok zor
olduğunu. bunun içinse çok
geç kalındığını söyledi.
Bleri kelepçeli 5.
kattan attodı
• İstanbul Haber Servisi -
Gayrettepe'dekı Asayiş Şube
Müdürlüğü'nde gözaltında
tutulan bir zanhnın 5. kattan
atlayarak intihar ettiği
açıklandı. Kadıköy'de önceki
hırsızlık suçlamasıyla
yakalandıktan sonra Asayiş
Şube Müdürlüğü'ne getirilen
llkay Taşdemir'in, elleri
kelepçeli olduğu halde
Teknik Büro'nun bulunduğu
5. katın penceresinden
aşağıya atladığı bildirildi.
Taşdemir olay yerinde
yaşamını yıtirdi.
Karayalçın'dan
Ecevife telefon
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- SHP Genel Başkanı
Murat Karayalçın, dün
Başbakan Bülent Ecevit'le
telefonla görüştü. Karayalçın,
Meclis'te komisyonlarda
bekleyen seçim ve siyasi
partiler yasalannda
değişiklik öngören
düzenlemelere bir önerge
eklenerek SHP'nin de seçime
katılabilmesinin
sağlanmasını istedi.
Özden: Karar
hukuka aykın
• ANKARA (ANKA) -
Cumhuriyetçi Demokrat
Parti (CDP) Genel Başkanı
Yekta Güngör Özden,
Yüksek Seçim Kurulu'nun
(YSK) partilerinin seçime
giremeyeceği yönündeki
karannın hukuka aykın
olduğunu söyledi. Özden,
YSK'nin söz konusu
karannın "yürürlük içinde
normal, fakat hukuka aykın
özellikler taşıdığını"
savundu.
Erdoğan hedef
buyuttu
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-AKP Genel
Başkanı Recep Tayyip
Erdoğan, bir maç
oynandığını ve rakiplerinin
hakemleri yanlanna
aldığını savunarak "Bize
tek başına iktidar yetmez,
yüzde 50Terin üzerinde oy
almalıyız ki millet iradesi
açık bir şekilde yansısm"
dedi.
Ansen hakkında
suç duyurusu
• ANKARA (ANKA) -
İstanbul Bağımsız
Milletvekili Mustafa Düz,
eski Halk Bankası Genel
Müdürü Yenal Ansen
hakkında malvarlığı
araştırması yapılması için
Ankara Cumhuriyet
3aşsavcıhğı"na başvurdu.
Kürtçe eğrtim için
ilk başvuru
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - English Fast
yabancı dil okullannın
kunıcusu işadamı ve
sğitimci Nazif Ülgen, AB
paketinin TBMM'de kabul
edilmesinin ardmdan
Kürtçe dil kursu açmak için
İstanbul Milli Eğitim
Müdürlüğü'ne başvurdu.
Ülgen, dosyanuı
incelenerek MEB Talim ve
Terbıye Kurulu'na
sunulacağım, uygun
bulunması durumunda
birkaç ay içinde kursun
açılacağuu söyledi.
Derviş'in il il, kapı kapı dolaşıp politika yapmasmm kabul edilemez olduğunu söyledi
Ecevitde'gif dediANKARA (CunürariyetBü-
rosu) - Başbakan Bülent Ece-
vit, ekonomiden sorumlu Dev-
let Bakanı Kemal Deniş' in "il
il. kapı kapı dolaşıp politika
yapmasının" kabul edilemez
olduğunu belirterek "gitmek
ya da kahnak" konusunda bir
an önce tercih yapmasını iste-
di. Sağlığının iyi olduğunu, an-
cakhastanede yapılması gere-
ken sağlık kontrolünü kendisi-
• Derviş'in bazı kalburüstü çevreler tarafından baştan çıkanlarak siyasetle
ilgilenmeye başladığmı söyleyen Ecevit, parti örgütünün ve kendisinin bu
durumdan rahatsız olduğunu vurguladı. Başbakan Ecevit, Derviş'in "iş işten
geçmeden" karannı vermesini istedi.
ne yöneltilecek iddialar nede- ladı. Partisinin Kemal Derviş'e lık konumuna uygun bir turum
yönelik rahatsızhğmı aktaran
Ecevit, önceki gün DSP Gnıp
Başkanvekili Emrehan Hab-
cı'nın yaptığı açıklamaya gön-
dermede bulunarak, berizer ıfa-
deler kullandı. Derviş'i bakan-
niyle göze alamadığını belirten
Ecevit, "Türkiye'dehiçbirpo-
fitikacı benim kadarçekmedF'
yakınmasında bulundu.
Ecevit, CNN Türk'te güncel
konulara ilişkin sorulan yarut-
içinde bulunmaya çağıran Ece-
vit, "Derviş'inDSP'yekarşıbir
hareketolarakgefişenYeniTür-
kiye Partisi'ne gitmesi ya da
hükümette kahnasını mı isti-
yorsunuz" sorusuna da "Evet,
Dervis, DSP'ye yanıt verdi:
Gittiğiyere kadar
görevdeyim
CANHACIOĞLU
ESKtŞEHjR-De\-
let Bakanı Kemal Der-
viş, DSP Gnıp Genel
Sekreten EmrehanHa-
hcı'nın "ya siyaset ya
bakanhk"tan biriru seç-
mesi gerektiği yönün-
deki açıklamalanna
karşılık, "Görevimin
başındayım. Bakanh-
ğunı başanh bir biçim-
de giaiğiyerekadar sür-
dürmekistişorum" de-
di. AB Uyum Yasala-
n'nın TBMM'den ge-
çeceğini tahmin etme-
diğini belirten Deniş,
"Itiraf ediyorum, ya-
nıkunT diye konuşru.
Devlet Bakanı Ke-
mal Derviş dün Eskişe-
hir Ticaret Odası'nda
düzenlenen toplantıya
katıldı. Son 18 aydaki
çalışmalann sadece is-
tikrara geri dönüş çaba-
sı değil çok önemli ya-
pısal değişiklikler ol-
duğunu belirtti. Ama-
cınm Ankara ve tstan-
bul dışında ekonomik
ve sosyal sorunlan tar-
tışmak olduğunu ifade
eden Derviş, hüküme-
tin bir bakanı olduğu-
nu anımsatarak "Do-
ğal olarakbakanhğunı
başanhbir btçimde gh-
tiği yere kadarsürdür-
mek isn'yonun" dedi.
Hedeflere kavga gürül-
tüyle de olsa ulaşıldı-
ğını, bunun dışanda gü-
ven topladığını belir-
ten Derviş, kendisinin
sosyal demokrat oldu-
ğunu, ancak öğrenci-
nin, esnafın, çiftçinin
isteklerinin biraz daha
beklemesi gerektiğini
vurguladı.
u
Sihirli bir
değnekvar, ben gearim
1 yü içinde musluklan
açacağnn" diyenlerin
doğru söylemeyeceği-
ni ifade eden Derviş,
mali disiplinin zorun-
lu olduğunu, 3-4 yıllık
bir sürede borçlann
makul bir düzeye ine-
bileceğini söyledi.
Vergi oranlan ve SSK
primlerinin biraz aşağı
çekilmesi gerektiğini
belirten Derviş. "Vergi
tabana yayümah. Dev-
leti sayısal olarak kü-
çiUtmek lazun" diye
konuştu.
Derviş, basın men-
suplannm. Başbakan
BülentEcevit'in sözle-
rini hatırlatmalan ve
kamuoyunun kendisin-
den bir açıklama bek-
lediğini söylemeleri
üzerine, "BİHyorunı"
demekle yetindi.
ÇtZMEDEN YUKARI MUSAKART
-KJMSEVL&
-GUÇ
MAVVZ-&ÜÇ &u
- oi-ötJN.. KUÇÜK
OLSUSl, BİZİM OLSOKS)
bu karan vermesini istiyoruz"
sözleriyle net tavnnı ortaya
koydu.
"Derviş'in durumu beni ra-
hatsaz ediyor" diyen Ecevit bu
konuda şunlan söyledi:
Derviş'in, öncelikle siyase-
te fazla girmeden Türkiye'nin
ekonomisine katkıda bulun-
mak göreviydi. iyi de çalışı-
yordu. Fakat son zamanlarda bi-
raz siyasetle fazla ilgilenmeye
başladı. Türkiye'de belir-
sizliğin olduğunu günde-
me getirdi. Siyasetle eko-
nomi birbirine kanştınl-
mamaltdır derken ikisini
birbirine fazlasıyla kanş-
tırır hale geldi. Kendisi
hükümetimizin önemli bir
üyesi. Buna rağmen baş-
ka partilerle, siyasi olu-
şumlarla çok yoğun bir
diyalogkurdu. Türkiye'de
kalburüstü bazı çevreler,
Sayın Derviş'i baştan çı-
kardılar siyaset anlamın-
da. Türk siyasetine yön
verilebileceği düşüncesi-
ni yerleştirdiler zihnine.
Ama siyaset o kadar ko-
lay değil. Bir kişi çıka-
cak, siyasi partileribir ara-
ya getirecek, kendi başı-
na ülkenin yaşamına yön
verecek, böyle bir şey
mümkün değildir, siyasal
yaşamda! Sayın Emrehan
Halıcı, örgütümüzden
yükselen tepkileri dillen-
dirdi. Bu durum beni de
rahatsız ediyordu. Örgü-
tümüzdeki tepkiler daya-
nıbnaz hale geldi. Sayın
Derviş'in kendi konumu-
na uygun bir tutum içine
girmesi gerekir. Hazi-
ne'den sorumlu devlet ba-
kanının il il, kapı kapı do-
laşıp politika yapması, si-
yasete yön vermeye kal-
kışması tabiatı ile kabul
edilebilir bir şey değil.
Özellikle seçim kampan-
yası durumunda bu kabul
edilemez. Buna Sayın
Derviş'in bir çözüm bul-
ması gerekir! Umanm ki
tavnnı bir an önce iş işten
geçmeden değiştirir.
Derviş 'in solda birlik turları sonuçsuz kaldı
Destekten çok öğütaldı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı
KemalDerviş ın, "sokbbirik" için ger-
çekleştirdiği turlar sonuçsuz kaldı.
Derviş, ziyaret ettiği liderlerden des-
tekten çok öğüt aldı. Tek çatı altında
birliğin zorluğunu kendisi de itiraf
eden Derviş, son çare olarak solda ve
sağdaki dağınıklığın giderilmesi için
baskı kurmalan amacıyla srvil toplum
örgütlerine başvurdu. YTP Genel Baş-
kanı tsmail Cem'in dün TOBB'yi zi-
yaretinde "Merak etmevin Derviş bi-
ze gelecek" değerlendirmesini yapma-
sı dikkat çekti.
Derviş, birlik önerisini geçen hafta
ilk olarak DSP Genel Başkanı ve Baş-
bakan BülentEcevit'e götürdü. "libe-
ral sosyal çoğunhık" tezini savunan
Derviş, Ecevit'e "Solittifakarryorum.
Ohnazsa siyasetten vazgeçip üniversi-
teyedönebürim" dedi. Derviş, parti bir-
leşmelerine baştan beri karşı çıkan
Ecevit'ten destek bulamayuıca, DSP
daverini de yanıtsız bıraktı.
Derviş, YTP Genel Başkanı tsma-
il Cem'le de görüşerek "Kesnuikleça-
bşmalanmızbirükteyürûyor" açıkla-
masmı yaph. Cem'e de birlik önerisi-
ni sunan Derviş, "Benzer güişimlerin
dahaönce de denendiğiama sonuç ah-
namadıgı" yanıtıyla karşılaştı.
Derviş'in birlik arayışına en sıcak
yaklaşan seçime katılma hakkı bulun-
mayan SHP'nin Genel Başkanı Mu-
rat KarayalçBi oldu. Karayalçın, bir ça-
tı parti kurulması, başkanlığına Erdal
tnönü'nün getirilmesi ve partinin ik-
tidara gebnesi halinde Derviş'in baş-
bakanlığı üstienmesini önerdi.
Yılmaz, kendilerinin rahatsız olmadığını söyledi
Derviş'in araytşı doğal
ANKARA(CumhuriyetBürosu)-
Başbakan Yardımcısı ve ANAP Ge-
nel Başkanı Mesut Yümaz, ekonomi-
den sorumlu Devlet Bakanı Kemal
Derviş'in görevini sürdürmesinden
"rahatsızhk duymadığını'* belirte-
rek, "Hükümettekigörevi kendisinin
bazı siyasi arayışlar içinde olmasına
engeldeğikür'' dedi. Mesut Yılmaz,
Derviş ile bugün görüşebilecekleri-
ni kaydetti.
ANAP Genel Başkanı Yılmaz, dün
gazetecilere açıklamalarda bulunur-
ken. "Kemal Derviş istifa etmeti mi"
sonısunu şöyle yamtladı:
"Hayır. Ben daha önce de söyle-
dim. Sayın Derviş görevini sürdür-
mekle fürkiye'ye büyük bir hizmet
yapryor. Hükümetteki görevi kerndi-
sininbazısiyasiarayışlariçinde olma-
sına engel değildir. Tıpkı biçim gjbi o
da hem görevini sürdürüp hem de
Türkiye'nin siyasi istikrara kavuş-
masma katkıda bulunmak için bazı
arayışlar. çabalar içinde olabüir. Bu
durumşahsen benirahatsızetmiyoıf
Başbakan BülentEcevit'in Derviş
ile ilgilı görüşlerine saygı duyduğu-
nu kaydeden Yılmaz, "Deniş ile ay-
m görüşleri paylaşıyorum. Türki-
ye'nin gekcegmden endişeduyan har-
kesin bir çözüm bulması gerekir. Be-
nim kendi açımdan bir korku ve en-
dişem yok, Türkiye için endişem var"
dedi. Türkiye için istikrar getirecek
siyasi tablo istediklerini, bu konunun
tesadüflere burakılamayecak kadar
övnemli olduğunu vurgulayan Yıl-
maz, herkesin üzerine düşeni yap-
masını istedi.
KftSIRMIKIAYDIN ENGtN aengin(gdoruk.net.tr
Siz siz olun, benim gıbi biri-
ne asla izin vermeyin; zinhar
tatil yaptırmayın.
Hani bu "yıllık izin" dedikle-
ri, bütün bir yıl çalışan amele-
ler birkaç hafta dinlensinler ki
onları yılın geri kalan bölümün-
de katır gibi çalıştırabilmek için
gerekli ruh ve beden enerjisini
depolasınlar diye icat edilmiş
ya...
Tatil beni tam tersine etkiliyor.
21 Temmuz gününden bu ya-
na gazeteye gelmediğim, gaze-
te okumadığım, tetevizyon sey-
retmediğim, tek satır btle yazı
yazmadığım, bilgisayarın ka-
pağını bile kaldırmadığım, ev
telefonunu cep telefonumayön-
lendirdiğim, cep telefonunu ise
hemen her zaman kapalı tuttu-
ğum o tadına doyulmaz gün-
ler boyunca bedenimde tem-
bellik, haytalık, dalgacılık, ser-
serilik, avarelik, kaytarmacılık,
boşvermecilik, umursamazlık
gibi ne kadar "soylu gen" var-
sa hepsi gelıştı. azgınlaştı, bü-
tün ruhumu kapladı.
Kimileri alkolik olur ya, ben de
"tatilkolik" oldum.
Şu anda zavallı bedenimi ve
acılar içinde kıvranan ruhumu
BirOfÇeksem...sürükleyerek bilgisayar başın-
dayım. Yazıya oturdum ama
aklım çok başka iklimlerde. In-
sanlann yaşam boyu tatil yapa-
cağı günler daha çok uzak. In-
sanlık henüz tembelliğin ayıp,
çalışmanın erdem sayıkdığı, ça-
lışmayanın aç kaldığı vahşet
çağını yaşıyor.
O yüzden çaresiz:
Hoşbulduk!
•••
Âdettir, bir yerlere gidip de
dönene "Yediğin içtiğin senin
o/sun, gördüklerini anlat" der-
ler.
Demeyin.
Bir şey görmedim. Sadece
(az) yedim, (çok) içtim.
Salt rakı ya da şarap değil.
Bol bol şiir içtim.
Örneğin aylardır öteki kitap-
lann arasında yatıp duran Se-
fa Kaplan'tn Londra Şiiıieri'm
kana kana içtim. Şiire susarsa-
nız bulun o kitabı, siz de için.
Sonra Siirt eşrafından Hilmi
Yavuz biraderimin bütün şiirle-
rini elden geçirip, epeydir bu
kadar "safkan şiir" okumadı-
ğımın keyifleayırdınavanp, Hil-
mi Yavuz'u bir kez daha keşfet-
tim.
Şiirden yorulduğumda be-
nim "müebbet işsiz" kardeşim
Erbii Tuşalp'ın "Vatan Millet
Sakarya - Çete Parti Mafya"
kitabına iki kez hatim indirdim.
Birinci sonuç: Susurluk çete-
si üstünde yüzlerce değilse bi-
le onlarca Tırmık yazdım. Onun
iki katı kadannı kimi partiler üs-
tüne yazdım. Onlar kadar sık ol-
masa bile mafya ve mafyalaş-
ma üstüne de epey yazı dök-
türdüm. Yuf olsun banaki bun-
lann üçüne birden topluca bak-
mayı, ardından "topunun da..."
demeyi akıl edemedim.
Ikinci sonuç: Erbil Tuşalp to-
puna birden bakmayı becer-
miş. Nitekim benim gibi terbi-
yeli bir iyi aile çocuğuna bile
"Topunun da..." diye başlayan
zarif ve edepli cümleler kur-
durtmayı başardı.
Sonuncu sonuç: İşsiz kalın-
ca böyle kitaplar çıkardığına
göre, Erbil Tuşalp'ın müebbet
işsizlik cezasının "ağırlaştml-
mış müebbet işsizlik"e dönüş-
türülmesinde fayda var. Bütün
medya patronlarına ve karar
yetkisi olan medya "irileri"r\e
duyururum...
•••
Ben izindeyken (bile) e- mek-
tup yoilayıp "Memleket çalka-
lanıyor. Şu tatili kısa kesseniz
de bir an önce işinizin başına
dönsenizde..." diye başlayan
cümleler kuran okurlar da ol-
muş. Hepsini yeni okudum.
Onlan vicdanlan ile başbaşa
bırakıp, tembelliktannsının ga-
zabına havale ediyorum.
Ayrıca boş yere telaşlanmış-
lar.
Döndüm, bütün gazeteleri
hızlı hızlı elden geçirdim. Mem-
leket ben izne çıktığımda nasıl-
sa yine öyle.
Evet bir iki değişiklik olmuş;
örneğin Abdullah Öcalan'ı as-
mamaya karar vermışler. Ama
kafalarındaki o ilkel idam tutku-
su hâlâ dipdiri. İdam ille de ki-
şiyi darağacına yollamak de-
ğil. Farklı düşünene, kendisi gi-
bi düşünmeyene katlanama-
mak, onu susturmaya çalışmak
da demokrasilerde idam ceza-
sıyla hemen hemen eşdeğerdir.
Ayrıca demokratikleşmeye
iyi kötü hizmet edebilecek ba-
zı yasalar da çıkanmışlar. Ama
okuduklarımdan anladığım ka-
darıyla, onlan ülkeyi demokra-
tikleştirmek için değil, AB iste-
di diye yapmışlar. Hani kaçırıp
ırzma geçtiği kızla, sevdiği için
değil, âşık olduğu için hiç de-
ğil, hapse girmemek için savcı
zoruyla nikâhlanan herifler gi-
bi...
•••
Yani ben yokken ülkede di-
şe dokunur, ille de yazılması
gereken önemli olaylar çıkma-
mış. Demek aslında izin uzaya-
bilir, tatil sürebilirmiş.
Meclis'in canını dişine takıp
birkaç iyi(ce) yasa çıkarmasına
bile sevinmeyişime, onları bile
küçümsememe, daha ilk gün-
den bu kadar kötümser oluşu-
magelince...
Insaf edin. İzin bitmiş, tatil
akıp geçmiş ve işbaşı yapmı-
şım.
Bugün benden iyimser (ve
iyi) yazı mı çıkar?...
Offfff!.. Off ki offfff!...
POLtTİKA GUMJJGU
HtKMET ÇETtNKAYA
SP, HADEP'le Kol Kola
Girebilir...
Saadet Partısi Genel Başkanı Recai Kutan, her-
hangi bir partiyle seçim ittifakı yapmayı düşünme-
diklerini söylerken Genel Başkan Yardımcısı Meh-
met Bekaroğlu aynı gün şu açıklamayı yaptı:
"HADEP dahil resmi olan bütün partilehe şart-
lanmız dahilinde ittifak yapabiliriz..."
Kutan ve Bekaroğlu'nun açıklamalannı bir kez
daha okudum...
Gördüm ki Kutan da ittifak yapmayı düşünme-
diklerini söyleyip satır arasında "anlaşabiliriz" ifa-
desini kullanıyor...
Saadet Partisi tek başına seçimlere girse yüz-
de on barajını aşabilir mi?
Milli Görüş'e yakın çevreler SP'nin barajı aşma-
sının çok zor olduğunu öne sürüp şöyle diyorlar:
"SP için en geçeriiyol HADEPile ittifakyapmak-
tır..."
Biliyorsunuz ittifaklar zor oluyor Seçim Yasa-
sı'nagöre...
Hem Mesut Yılmaz hem de Kemal Derviş bu
konuda çaba harcıyorlar...
Ama MHP ve DSP buna karşı!..
Meclis'in toplanıp böyle bir düzenleme yapma-
sı beklenmiyor!..
O zaman?
1991'de olduğu gibi 'hülle yöntemi' söz konu-
su olabilirL
Galiba 'hülle yöntemi'nde ilk adım atılacak!..
SP ve HADEP arasında görüşmelerin başlaya-
cağı konuşuluyor Ankara'nın siyasi kulıslerinde...
• • •
SP'nin destekçisi 'Milli Gazefe'nin yazarlannı
okuduğumda bu olasılığın uzak olmadığı anlaşılı-
yor...
'Milli Gazete' yazarian iki kişiyi hedef alıyor. Dev-
let Bahçeli ve Kemal Derviş...
Gazete Derviş'i 'siyaset taşeronu' olarak görü-
yor, Bahçeli'yi ise 'milliyetçi damar siyasetiyle'
suçlayıp şöyle diyorlar:
"Apo'yu üç senedirköşklerde, kâşanelerde bes-
leyenler kendileri değil mi!.."
Saadet Partisi'nin kalesi olarak bilinen illerde
AKP'nin atağa geçtiği bir gerçek...
AKP'nin sadece Diyarbakır, Bitlis, Muş, Adıya-
man, Şanlıurfa, Bingöl gıbi illerde iyi örgütlenme-
diği, buralarda ıse SP'nin daha güçlü olduğu söy-
leniyor...
Işte bu noktada şöyle bir formül ortaya atılıyor:
"Eğer HADEP'le işbiriiği yapılırsa, büyük kent-
lerdeki yüzde iki-üç olan HADEP oyları artış gös-
terir ve Meclis'e yüzde 13-14 oyla bihikte girebi-
lihz..."
BirSP'lidiyorki:
"Kürt kökenli yurttaşlar büyük kentlerde HA-
DEP'e oy vermiyor. Oylarbölünüyor. Bir biheşmey-
le örneğin pek çok ilde büyük başan kazanabili-
riz..."
SP aslında Meclis'te bir yasa değişikliği yapıl-
masından yana. Ancak, Meclis'in kısa sürede top-
lanması çok zor başta belirttiğim gibi. MHP ve
DSP, Mesut Yılmaz'ın bu önerisine hiç sıcak bak-
mıyor...
Yasal ittifak olmayacağına göre 'hülle yöntemi'
bu seçimlerde mutlaka devreye gircek...
SPşimdilik 7)ü//eyöntem/'neyeşil ışıkyakıyor!..
• • •
Kemal Derviş olayına gelince:
Derviş bir iki gün içinde karannı verir mi, vermez
mi orası henüz kesin değil!..
DSP, Emrehan Halıcı aractlığıyla Rahşan ve
Bülent Ecevit adına restini çekti:
"Ne yapacağına karar ver!"
DSP kulislerinden geten duyumlara göre Rah-
şan ve Bülent Ecevit, bazı önemli isımlerie ilişki ha-
linde...
Kemal Derviş ekonomiyi biliyor, ama siyaseti bil-
miyor...
YTP'nin ise bu aşamada ne yapacağı tartışı-
lır!..
DSP'den kopan milletvekilleri 1995'ten bugüne
dek Bülent Ecevit'in rantını yediler hep!..
Siyasette ideoloji olmadan ayakta kalmak zor-
dur!..
YTP'lilerin pek çoğu "Ben solcuyum" demek-
ten utanıyor!..
YTP'liler Derviş'i bu yüzden bekiiyoriar...
Sanıyorlar ki Derviş gelirse oylan yüzde 20'yi
aşacak...
Çok zor!..
YTP önce kendini anlatmalı, el uzatanlann, eli-
ni geri çevirmemeli!..
DSP'nin seçmen tabanına göz dikenler, bu ke-
simlerin -özellikle Istanbul'da ve kırsalda- AKP'ye
ve MHP'ye yöneldiklerinin farkındalar mı?
hikmet.cetinkayafocumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
YSK Başkanı medyayı uyardı
Seçim yasaklan
bugün başlıyor
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Radyo
ve televizyonlara yöne-
lik seçim dönemi ya-
yın yasaklan bugün
başlryor. Yüksek Seçim
Kurulu (YSK) Başka-
nı Tufan Algan, kamu-
oyu araştırmalan, refe-
randum ve anketlerin
belli bir düzen içinde
yapılmasının seçimin
başlangıç tarihinden iti-
baren yasak kapsamına
girdiğini söyledi.
Radyo ve Televizyon
Üst Kurulu (RTÜK)
Başkanı Fatih Karaca
dün Algan ile bir araya
geldi. YSK Başkanı Al-
gan, seçim sürecinin bu-
gün başlayacağını ve 3
Kasım 2002'ye kadar
süreceğini belirtti. Basın
ve yayınkuruluşlannın
bu dönemde halka doğ-
ru ve tarafsız bilgi aktar-
ması gerektigine işaret
eden Algan, bunun siya-
si partiler ve serbest se-
çinıler kadar önem ta-
şıdığını vuTguladı.
YSK'nin seçim dö-
neminde basın yayın or-
ganlannda yapılacak ya-
yınlarla ilgili kurallan
belirleyeceğini anlatan
Algan, bu işin asli un-
suru olan RTÜK'ün de
yayuılann denetim ve
kontrolünü yapacagını,
konulan ilke ve kuralla-
ra aykın yayuı yapan-
larayaptınm uygulaya-
cağmı bildirdi. Algan,
"Onemti olan, basm ve
yayınkuruluşlannınbu
kuraDardanöncedenha-
berdar obnalan ve bu
kuraOardtşmda aykmve
tarafbyayınyapmama-
landu*" diye konuştu.