29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 4 AĞUSTOS 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ecevtrten seçim • ANKARA (Cumhuriyet Btirosu) - Başbakan Bülent Ecevit, seçimlerde idarenin tarafsızhğına gölge düşürülmemesi ve mülki amirlerin ilçe seçim kurullanna yardımcı olmalan konusunda iki ayn genelge yayımladı. Ecerit, genelgelerle, devlet memuru ve hizmetlilerin siyasi partilerle ılgili el ilanı dağıtmalannın, parti ve adaylara bağış ve yardımda bulunmanın yasak olduğunu belirtti. Ecevit, mülki amirleri ilçe seçim kurullanna yardımcı olmalan konusunda da uyardı. Kemal Derviş, Hoppe'ylegörüştii • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP'ye kattlan Kemal Derviş, dün öğleden sonra AB Dönem Başkanı Danimarka'nın Ankara Büyükelçisi Christian Hoppe ile görüştü. Hoppe, gazetecilerin "Seçimlerde AB karşıtı bir partinin iktidara gelmesi durumunda Türkiye'ye yaklaşımınız nasıl olacak" sorusuna, ''Seçimlerde ne olacağını görelim. Türkiye ile şündiye kadar olandan daha yakın ilişki istiyoruz" yarntını verdi. aenin lade-i mutıakeme' tatebi • İSTANBUL(AA)- Istanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 'Susurluk Davasf kapsamında 6 yıl ağır hapis cezasına çarptınlan Korkut Eken'in "iade-i muhakeme' talebine ilişkin Istanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi 'nin verdiği yetkisizlik karannı kaldırdı. Eken'in avukahnca hazırlanan dilekçede, "CMUK'un 32". maddesinin 2. ve 5. fikralannda belirtilen iade-i muhakeme şartlannın oluştuğu" ifade edılmiş ve Eken hakkında yeniden yargilama istenmişti. Kirşat Yıfenaz serbest • İZMİT (AA) - Organize suç örgûtü elebaşısı olmak suçundan hüküm giyen Kürşat Yılmaz, emniyet kayıtlanndaki yanlışlık yüzünden gözaltına alındıktan sonra, '"Şartla Salıverilme ve Cezalann Ertdenmesi Yasasf'ndan yanrlandığı anlaşılınca savcılık tarafindan serbest bırabldı. Yılmaz'ın tatilde buloıduğu sırada suçsuz olank gözaltuıa alındığıru savınan avukatı Fethi Yılcız ise olayın sormlulanndan davacı olacaklarını söyledi. Nâam Hikmerin heykeü • VRLA(AA)-Kültür Balam Suat Çağlayan, Nâzm Hikmet heykeline ilışka tartışmaya açıklık gefcrek Şişli Beledıyesi'nden heykelin alırcası yönünde bir teklfii gelmediğini bildrji. Suat Çağlayan, Nâza Hikmet'in 100. doğjı yıldönümü kutknalan çerçevesinde yap^n ve daha önce Şişli Belayesi'ne verilmesi kara: alınan heykel ile ilgil imir'in tercih editesinin siyasi yönıün olup olmadığı sonsu üzerine, siyasi bir gera;enin bulunmadığını scyi.ii. Çağlayan, "Her zartır işimizi siyasetten önct:utarız. Heykelin verü.eği yerle ilgili Dİara ortaya ahlanlar, jerçsJeri yansıtmıyor" Jıyeonuştu. MHP erken seçimde ısrarlı; diğer partiler baraj korkusu nedeniyle ikircikli 3 KasımkarşıtıcepheSERT4ÇEŞ ANKARA - 3 Kasım'da yapılması planlanan erken seçimin ertelenmesi ve yeni hükümetin kurulması yönündeki tartışmalar yoğunlaştı. DYP Genel Baş- kanı Tansu ÇiDer'in Başbakan olması koşuluyla "seçinı tarihinin değiştirüe- büeceği'' yönündeki sözleri partisinde de rahatsızlığa neden oldu. Bazı DYP'Ii- ler "Seçimi ük olarak biz istedik. Şim- di tarihinin ertelenmesi yönündeki gi- rişünterpartiyezararverir" değerlen- dirmesini yaph. Seçimin ertelenmesine resmi açık- lamalarda karşı çıkan ANAP yetkili- leri, sohbetlerde tam tersini dile getir- diler. Çiller'in Başba- kanlık koşuluyla seçi- min ertelenmesine des- tek vereceğini savunan ANAP'lılar,küskunle- rin bunu kolaylaştıra- cağını savundu. MHP ise seçimin ertelenme- sine karşı çıkan tek par- ti olarak kaldı. YTP'li Hüsamettin Ozkanın bazı liderlerle yaptığı görüşmede ertelemeyi gündeme getirdiği ile- ri sürüldü. Bazı partılerin baraj aJtında kalacağı yönün- deki iddialanngüçlen- mesi ve milletvekili aday listelerinden son- ra oluşacak küskün mil- letvekillerinin de kah- lımıyla erken seçimin erteleneceği ve yeni hü- kümet kurulacağı yö- nündeki değerlendir- meler yoğunlaştı. Tansu Çiller'in başbakanhk hevesi seçimin ertelenmesini kabul eder" yo- rumlanna neden olurken, bazı partili- lerin tepkisiyle karşılaştı. Bazı DYP'li- ler, seçimin ertelenmesi girişimlerinin de ANAP'la ittifak konusu gibi parti- ye zarar vereceğini kaydetri. Erken se- çim yönündeki istemi ilk olarak DYP'nin güçlü bir biçimde gündeme getirdiğine dikkat çeken DYP kurmay- Iarı, "Genel başkan seçim tarihinin de- ğiştirilmesi derken 2002 yıh için de bir seçimi şart koşuyor. Biz baraj kaygısı taşnan partilerin kurtanctsı olmayız. Bu bizün partimize zarar verir" diye tepki gösterdi. ANAP yetkilileri ise resmi açıklama- lannda, seçide ittifak yapmadan tek başlanna gireceklerini, seçim tarihi- nin de ertelenmesinin parlamentoya zarar vereceğini savunuyor. ANAP yet- kilileri gazetecilerle yaptıklan sohbet- lerde ise bu tutumlannın tam tersini ser- giliyor. ANAP'hlar, halen Meclis'te bulunan birçok partinin baraj altında kalmasımn yüksek ihtimal olduğunu, bunun seçimin ertelenmesini kolay- laştıracağıru savunuyor. ANAP'hlar, ertelemeye en çok karşı çıkan MHP'de, listeler açıklanmasmdan sonra büyük bir küskün grubu oluşturacağını iddia ederek bu rakamm en az 60 olacağını dile getirdi. DSP"nin ve SP'nin seçi- mi istemediklerini daha önce zaten açıkJadıklanna dikkat çeken ANAP'lı- DYP Genel Başkanı Çiller'in, "seçün tarihi değiştirilebilir. Başba- kan olarak Türkrve' nin AB'ye tam üyetik mü- zakereierine hemen ta- rih almak istiyorum" şeklindeki açıklamala- n dikkat çekti. Çiller'in bu açıklamalan "DYP ÇİZMEDEN YUKARI lar, "MHP veDYP'den çıkacak küskün- Jerleseçim kararmm ertelenmesiyönün- de çoğunluğa ulaşılabilir. Bu durumda 3 Kasun'da seçim yapıhnası zora gire- bifir" değerlendirmesini yaph. IVlHPtepkfli 3 Kasım seçimlerinin ertelenmesine en sert tepkiyi gösteren, bu tarihi ilk ola- rak ortaya atan MHP oldu. MHP lide- ri Bahçeli, bu yöndeki senaryolann ay- m zamanda kendilerini dışlayan bir hü- kümet anlamına da geldiğini belirte- rek, ertelemenin Türkiye'yi kaosa so- kacağını dile getirdi. MHP yetkilileri, listelerin belirlenmesinden sonra ken- dilerinden küskün çıkmayacağını, par- ti disiplininin buna imkan vermeyeceğini savundu. AKP Grup Başkanveki- li Hüseyin ÇeKk, seçimle- rin ertelenmesine ilişkin gi- rişimlerin "milletiradesin- den korkmak" olduğunu belirterek. "Eğer bu gjri- şimler parlamento içinde yürütülüyorsa pariamen- tonun saygmhğma gölge dü- şürülür.Vbk eğerparlamen- to dışmda >liriitülii\orsa ryi niyede izah edilebileceğini düşünmüyorum" dedi. Çelik'in bu değerlendir- mesine karşın genel baş- kan Recep Tay>ip Erdo- ğan'ın. "Ahnacakherkarar bizim işimize yarar" deme- sı dikkat çekti. SP Genel Başkanı Recai Kutan da, seçimin ertelenmesi yönün- de aluıacak karara destek vermelerinin söz konusu olmayacağını söyledi. YTP'li Hüsamettin Öz- kan'ın önce kendilerinden koparak CHP'ye geçen es- ki Deviet Bakanı Kemal Derviş, daha sonra da ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yıbnaz ile yaphğı görüşmelerde bu konunun gündeme geldiği kaydedildi. Derviş'in aynl- masının ardından YTP'nin baraj sıkıntısmı hissettiği, bu nedenle seçimin ertelen- mesi ve ittifak yönünde ta- vır alabileceği savunuldu. Sezer: Seçim yohındaki engeller aşıbr ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Dışişleri Başdamşmaru ve Özel Kalem Müdurü Tacan Üdem. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in, erken seçim yolunda karşılaşılan sorunlann serinkanlılıkla ve ulusun , sağduyusu ile aşılacağına olan inancuıı koruduğunu söyledi. Tacan îldem dün düzenlediği bilgilendirme toplantısmda, Cumhurbaşkanı 'nin demokrasilerde siyasal belirsizliklerin yoğunlaştığı dönemlerde, halkın iradesine başvurmanın önemine inandığım söyledi. tldem, TBMM'nin büyük çoğunlukla erken seçim kararı aldığını, Cumhurbaşkanı Sezer'in Meclis'in bu karannı memnuniyetle ve saygıyla karşıladığmı bildirdi. tldem, "Sayin Cumhurbaşkanmuz, erken seçim yoluyla karşı karşıya bahınduğıunuz kimi sorunlann, serinkanhhkla ve ulusumuzun sağduyusu ile aşılacağına olan inancım korumaktadır" diye konuştu. lldem. Cumhurbaşkanı Sezer'in, M Dünya Sürdürülebüır KaUanma Zirvesi n ne katılmak üzere 1 Eylül'de Aygiin: Kararyasaya dönüştürülsün ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, alınan seçim karanyla ilgili olarak, siyasi parti liderlerini samimi olmak konusunda uyardı ve "Erken seçim karanndan dönüş, halkın iradesine ipotek koyTnakür"dedi. AIO Başkanı Aygün yaptığı açıkJamada, 440 milletvekili tarafindan alınan erken seçim karannın erozyona uğratılmaya çalışıldığını bildirdi. Aygün, "Türk siyasetine darbe vTiracak" bu girişimin önüne geçebihnek için seçim karannın derhal yasaya dönüştürülmesi gerektiğini, bunun için de Meclis'in 11 Eylül'den önce olağanüstü toplanması gerektiğini savundu. Güney Afrika Cumhuriyeti'nin Johannesburg kentine gideceğini de bildirdi. Gazetecilerin sorulan üzerine AB'ye tam üyelik sürecinde TBMM'de kabul edilen yasalann önemli olduğunu anlatan lldem, Sezer'in, bureformlar doğrulrusunda AB ülkelerinden de aynı sağduyuyu beklediğini bildirdi. Tacan lldem, Türkiye'nin AB yasalannı çıkararak önemli bir siyasi irade ortaya koyduğunu anlatarak, bazı AB ülkelerinin, "yasalar çıkü ama uygulamalan bir görenm" şeklindeki : eleştirilerini geçerli j bulmadıklannı söyledi. 1IRMI KIAYDIN ENGİN aengin@doruk.net.tr Baktım meslekte ne kadar ağırtop varsa yollara düşmüş; memleketin nabzını rutuyorlar. Kıskandım. Gazete yönetimine "Baksa- nıza bütün meşhurgazeteciler yollara düşmüş, Çiçek Pasa- jı'nda tansiyon ölçen Anahit örneğiseçmenin nabzını tutu- yoriar. Ben de nabız tutmakis- tiyorum. Benim neyim eksik? Benim başım kel mi?" dedim. Buz gibi birsesle yanıtladılar: - Evet. Kel!.. Ama bir kere ruhumu yolcu- lukateşi sarmış, bir kere "meş- hur ve mühim gazeteciler" ara- sına katıimayı kafaya koymu- şum. Isyan ateşimi yaktım; gerçek bir "sivil itaatsizlik" eylemine giriştim; gazete yönetimine ha- ber bile vermeden yollara vur- dum... Benim geleceğimi tahmin ederek şimdiden pusuya yat- mıştrafik polislerine; kavurucu ağustos sıcağına; dönüşe geç- miş, güneyden kuzeye yönel- miş tatilci milletinin sol şeridi kendi özel yolu sanan salak çıl- gınlıklanna rağmen Golf'ün di- reksiyonunu Ege toprağına yö- nelttim... Yakında denizle öpüşen zey- tinler görünür; yakında masal- Ben Nabız Tutmaya Gidiyorumlar ve şiirler çağrıştıran ak kö- püklü Ege Denizi bana göz kır- par. Yaşasın isyan, yaşasın sivil itaatsizlik!.. Yaşasın Ege!.. • • * Şimdi siz bu kadar laftan sonra Iç Ege'nin güneşte kav- rulan kentlerine gideceğimi, Gediz Ovası'na girip, Manisa, Salihli, Turgutlu, Ahmetli'yi do- lanıp, Bozdağ'ı aşıp Küçük Menderes Ovası'na geçip, Ödemiş, Kiraz, Tire, Bayındır, Torbalı, Beydağ diyeceğimi; bir dağ daha aşıp Büyük Men- deres Ovası'na inip Aydın, Na- zilli, Söke, Ortaklar, Incirliova, Denizlifilan dolanacağımı san- dınız... Pışşıııık!... Bir kere kıyıdan kopmam. Çanakkale üstünden kıyı kıyı gi- deceğim. Edremit'te Kazdağ- lan'na göz kırpıp, kaz otlatan Paris'le el ele fınnda mercimek pişiren güzeller güzeli Hele- na'ya yürek çelen bir göz kır- pacağım. Burhaniye'den hızlı geçece- ğim. Orada 'Lemke' adlı bir mitologya cadısı pusudadır. Nabız tutayım derken eline dü- şerim. O da hemen "Eurogold, Normandy masalı"na başlar. Ida Dağı'ndan Madra Dağla- n'na kadar uzanan topraklar- da altın yiyip siyanür sıçan mi- tologya canavarlarından söz eder, tansiyonumu çıkanr, nab- zım yüksek atmaya başlar. Kıyıdan asla kopmam ama Dikili'den de hızlı geçerim. Ne- me gerek. Oktay Konyar ya- kalarsa yakamdan tuttuğu gi- bi siyanüre direnen Bergama köylülerinin yanına sürükler. Ülkeyi seçim ateşı sarmış. Ok- tay Konyar siyanür nöbetinde. Ona çok önemli gazetecilik gö- revleri için bölgede olduğumu, nabız tutmam gerektiğini an- latmaya kalksam anlamaz. lyi- si mi Dikili'yi hızlı geçerim. Foça'da da oyalanmamalı. Süreyya Berfe oradadır. Şııri rakıya katık ederiz de ben işı gücü bırakır Foça'da kaztk ka- kanm. Oysa görev başında- yım. Sorumlu bırgazeteciyim. Şiir de içemem, rakı da... Izmir'e uğramaya da niye- tim yok. Çocukluğumun bü- yülü kentini betona kesmış ha- liyle ağustos güneşinde cayır cayır yanarken görmeyi yüre- ğim kaldınmıyor. Güneye, sürekli güneye, en güneye... Söke, Yatağan, Didim, Mi- las... Güneye, daha güneye... Ege'nin Akdeniz'le kucak- laştığı yere... Balıkaşıran'da durup, sağa bakınca Ege ile, sola bakınca Akdeniz ile buluşacağım top- raklara... Datça'ya... • • • Aranızda "Hani sen nabız tutmaya gidiyordun?" diye seslerini yükseltecek fesat ruh- lu okuriar olduğunu biliyorum. Onlara yanıtımdır: Elbette nabız tutmaya gidi- yorum. Nedir nabız tutmak? 3 Kasım seçimlerinde han- gi parti kazanacak, hangi par- ti okka altına gidecek, hangt parti cukkayı bulacak sorula- rını seçimden önce okura ilet- mek değil mi? Tamam, ben de bu sorunun yanıtını aramaya gidiyorum iş- te... Ülkenin bugünkü karman- çormanlığında, bu siyasal çal- kantıda öyle mahalle kahvesi- ne oturup yedi sekiz kişinin ha- lini hatırını ve fırsat bulursan siyasi eğilimini sorarak nabız tutmanın âlemi de yok, anla- mıda... 3 Kasım seçimlerinin sonu- cunu önceden bılmek, yani na- bız tutmak için olsa olsa iyi sa- atteolsunlara, erenlere, ermiş- lere danışmak gerek. Başka çare yok. Ben de o yüzden Datça yol- larınadüştümya... Datça'daahirzaman ermiş- lerinden Can Baba yatıyor. Onun mezarı başına gidece- ğim. Günbatımında mezarba- şında bir bardak şarap içip Can Baba'ya memleketin halini ah- valini, siyasetin gidişatını da- nışacak, seçimin sonucunu so- racağım. Onun yanıtını da ol- duğu gibi sizlere aktaracağım. Belki hangi partiye oy verme- niz gerektiğini bile Can Ba- ba'dan öğrenirim. • • • ~~~ Yoksa siz benim keyif çatmak için yollara düştüğümü, Dat- ça'da şiir içip, şiirle yatıp, şiir- le kalkacağımı, felekten şiirge- celeri çalacağımı mı sanmıştı- nız. Ne kadar fesatsınız!... POLİTİKA GU1VLUGU HİKMET ÇETİNKAYA KonuşunL Konuşun!.. Dünya Bankası'nın baş ekonomisti Nobel ödül- lü Prof. Joseph Stiglitz uyardı: "IMF, krizdeki ülkelere, sosyal farklılıklannı gö- zetmeksizin standartreçeteleryazıyor... Bu reçe- teler gelişmekte olan ülkeleri daha da gerileştiri- yor. Bunun son örneği Arjantin." Deniz Baykal, Başbakan Bülent Ecevrt ve DSP kontenjanından ekonomiden sorumlu Deviet Ba- kanı Kemal Derviş'i uyardı: _ "IMF ile çok teslimiyetçi bir ilişki içindeyiz... Üretim ekonomisine geçilmeden, ulusalbirikim ve değeher korunmadan ekonomik bunalım aşıla- maz..." CHP'nin ekonomi masası uyardı: "1990 'dan günümüze Hazine 193 milyariç borç faizi ödedi... Oysa buparayla 190 bin adet okul, 35 bin dispanser, 40 bin kilometre birinci sınıf duble-yol, 20 milyon öğrenciye on yıl süreyle ay- da asgari ücret karşılığı burs verilebilirdi..." Elimde CHP Ekonomi Masasr'nın hazırladığı (25 Temmuz 2002) raporu var... On sayfalık raporda yazılı tüm bunlar!.. Peki raporu kimler hazırtadı? CHP Genel Sekreter Yardımcısı Algan Hacaloğ- lu başkanlığında birekip... MYK üyesi Prof. Dr. Yakup Kepenek, PM üye- si Prof. Dr. Osman Coşkunoğlu, PM üyesi Ali Kemal Kumkumoğlu, PM üyesi Zuhal Samlı, PM üyesi Enis Tütüncü, MYK üyesi Kemal Kı- lıçdaroğlu, PM üyesi Birgen Keleş. PM üyesi Prof. Dr. Oğuz Oyan, PM üyesi Prof. Dr. Mehmet Tamambay... ••• Aralarında bazı dostlarımızın da bulunduğu CHP'nin ekonomi masasının hazırladığı raporlar, yazdıkları yazılar, 7Vlerde Kemal Derviş'e yapılan eleştiriler unutuldu mu? CHP'nin saygın ekonomistleri düne kadar ne diyorlardı: "Kemal Derviş geldi, Türkiye daha da battı!" Şimdi ben soruyor ve yanıt bekliyorum: "Hâlâ söylediklerinizin, yazdıklannızın arkasın- da mısınız, yoksa biz yanlış mı yaptık diyorsu- nuz?" Ekonomiden Sorumlu Deviet Bakanı Kemal Der- viş'in 'acil önlemler' paketini yerden yere vurup "Toplumsalpatlamaya neden olacak" diyen kim? CHP'Iİ Prof. Dr. Oğuz Oyan!.. Oyan, Derviş'in 'acil önlemlerpaketi'ni eleştirir- ken, bu uygulamanın Türkiye'yi bataklığa sürük- leyen, 1990'dan beri ızlenen programla örtüştüğü- nü belirtiyordu... Oğuz Oyan, Ziraat Bankası, Halkbank, Em- lakbank ın birleştırilerek satılmak istenmesini de şaibeli kredilerin ve yolsuzluklann üstünün örtül- mesi için yapılacağını öne sürüyordu... Ne değişti o günden bu güne dek.. bana açık- lar mısınız? Yoksulluk daha da arttı, binlerce işçi sokağa atıl- dı, üreticiler perişan oldu, binlerce esnaf kepenk indirdi!.. Ne diyordu Oğuz Oyan: "1999'da yürühüğe giren programda hiç ol- mazsa faiz vergisigetirilereksermaye kesimine de yük getirilmişti. Kemal Derviş'in acil önlem pake- tinde bu da yok. Zamlar, yeni vergi artıştan, özel- leştirme, çiftçiye destekierin kaldırılmasrylage- niş kitleleh yoksullaştırıcı birprogram çok büyük toplumsal bedeller ödetecektir." ••• Vatandaşın Vergisini Koruma Derneği Başkanı, CHP PM Üyesi Kemal Kılıçdaroğlu ne diyordu? Kemal Derviş'in gelirler politikasını acımasızca eleştiriyordu! Kemal Derviş'in 'acil önlemler paketini' eleşti- renler bugün onunla birlikte nasıf bir ekonomik program hazıriayacaklar çok merak ediyorum... Bir de halkın karşısına nasıl çıkacaklar? Kemal Derviş için "Bir avuç rant kesimine ver- gisiz faizgelihile servetaktanldı" diyen CHP'Iİ dost- lar şimdi konuşma zamanıdıri. Konuşun!.. Konuşun!.. Konuşun!.. CHP'nin ekonomi masasının saygın üyeleri siz mi değiştinız, yoksa Derviş mi? Bir milletvekilliği için hâlâ susuyorsanız, iktida- ra geldiğinizde ne yapacaksınız? Şeker Yasası'nı. Tütün Yasası'nı çıkarıp sos- yal deviet ilkesini çiğneyenlerin yakasına 'altı ok'u takarken hâlâ 'Bizsosyal demokratız' diyecek mi- siniz? Unutmadan ekleyeyim: Dün Derviş'i benden da- ha acımasız eleştirenler, bugün öpmek için birbir- leriyle yarışıyoriar!.. hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 cem uzan Genç Parti ile seçime girecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Yeni- den DoğuşPar- tisi'nin (YDP) olağanüstü kongresi dün atelaceletopla- narak, genel başkanlığa Cem Uzan geti- rildi. Kongre, partinin adı da "Genç Parti* olarak değiştirdi. Böylece DP'nin eski Ge- nel Başkanı Hasan Celal Gûzei'in partiyi satın al- makla suçladığı Uzan'ın 3 Kasım seçimlerine gir- mesinin yofu açıldı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın parti adının ancak kongrede değiştirilebileceğini be- lirtmesinin ardından dün alelacele YDP kongresi toplandı. YDP Genel Merkezi'nde toplanan YDP Genel Başkanhğı'na Uzan getirildi. kongrede, baş- kanhkdivanının oluşturulması- run ardından ya- pılan tüzük de- ğışıkliği ilepar- tinin adı "Genç Parti" olarak değiştirildi. Ge- nel başkanlık için yapılan se- çımlerin ilk iki turunda salt çoğunluk sağlanamadı. Uzan'ın tek aday olarak girdiği se- çimlerin üçüncü turunda 439delegeden 192'sioy kullandı. Geçerli oylann 189'unu alanUzangenel başkanüğa seçildi. Oyla- mada, partinin 60 kişilik Merkez Yürütme Kuru- lu ve Merkez Disiplin Kurulu organlannın se- çimi de yapıldı. Uzan, yaptığı açıkİamada ikti- dar olmalanna az birza- man kaldığını iddia etti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear