25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
S/VFA CUMHURİYET 4 TEMMUZ 2002 PERŞEMBE 14 J v L J L i l U Jİ. kulturfö cumhuriyet.com.tr James Joyce'un kenti Dublin'den Homeros'un kenti İzmir'e... ysses'in izinde yürümekKültür Servisi - Nevzat Erkmen 16 Hazi- ran 1998'de, Cumhuriyet'te şunlan yaz- mıştı: "1998'in 16 Haziran gününde Dubtin'de olacağım. James Joyce'un romanının içeriğini ohışturan o son kerte Uginç, çok yönlü. mizahi. trajik,dramatik\txola\1an.n)nıa- nın başkahramanı Leopold Blo- om'a, 1904yıhnın 16 Haziran günündeyaşatûğmı; şimdi her yıl, arük "Bloomsday = Blo- omgünü" diye anılan 16 Hazi- ran'da. James Joyce tiryakUe- rinin sabah saat 8.00'den gece yansından sonra02.00'ye dek, Mr. Bloom'un ve 'Sanatçının Bir Genç Adam Olarak Portre- si'ndeki, kendisini temsil eden kahramanı Stephen Dedalus'un ayak izlerinden giderek Dublin'i bir kez daha tanımalan için. ver- lere nıetal plakalar bile yeıieş- tirttmiş olduğunu; Bloom Gü- nü'nde Dublin'i ziyaret etme- nin de Joyceseverler için bir tür 'hacca gitmek' anlamına geldiğini bifiyorsunuz." Erkmen. bu ılk yolculuktan dönüşündeyse, yine Cumhuri- yet'te şunlan yazmıştı: "Blooms- day'a kablmak düşümün bu denli renkli, heyecanlı bir gerçek dunım- lar dizisiyle süsleneceğini nasıl kesti- rebiHrdim ki! Oradaki bir başı- nanğmu, gençükleri, kültürie- ri ve güzelKkleriyle renklen- diren Sayın Dublin Büyü- kelçimiz Murat Ersavcı üe eşi Sayın Zeynep Er- savcı, James Joyce Centre'daki uluslara- rası sunular dizisinde Türkiye'yihemenen akdda kabcL,en esprttika- tegoriye yükseltiverdi. 'Ola ki orada, yıllardır üzerinde çalıştığım bir düş-tasanmı gerçek- leştırebilmek amacıyla birtakım girişimlerde bulunurum' diye düşlerdün bep. Oyle ya: Sa- VBIZ eski metinde tzmirli Homeros diye anılan bu büyük Anaolu ozanının anıtsal Akdeniz- Ege yolculukserüveninin güncesi sayilanOdys- seia'nın izleğini, LTysses'te çağdaş (1904) Dub- lin'e uyaıiayan, daha doğrusu kendi yaratüğı o yepyeni tensel-tinsel yolculukta yapısal bir geştaitolarak kuDanan Joyce'un bu ya- pıtmdaki başkahramanı, Mr. Bk> om'dan, Stephen'den, Motty'den önce DuMin kentinin ta kendi- sidir. Odysseia ile Ulysses nasıl kar- deş başyapıdarsa, Homeros ile Joyce nasıl kardeş başustalarsa, onlarm kentieri İzmir'le Dubfin de kardeş kültürel kentler olsun! Bu- dur benim önerim. Bir de dilegim var: Joyce'un Dubtin'i anlatüğınca. çağdaş İz- mir'i anlatacak çıksm bir vazar daha!" •Homeros İzmiriidir' - tlk Dublin yolculuğunuz- dan bu yana dört yıl geçti. tz- mir'le Dublin'in kardeş kent olmalan konusunda bir geh'şme var mı? NEVZAT ERKMEN - lyi niyetlı ve bılınç- li yöneticılere ulaşabileceğim ve onlarla bır- likte, önerdiğim bu konular üzerinde ilerleye- bıleceğimız kanısını hâlâtaşıyorum. Çünkü, be- nim düş-tasanm bu. "Öyada" ve "Odysseia" destanlannı yazan büyük Anadolu ozanı Homeros, Herodotos'a göre, 10IX. yy'da yaşadı. lyonyalıydı. tzmir'de doğduğu söyleniyor. Ancak, altı Yunan kenti- nin, onun hemşerisi olmak şerefini paylaşmak için çekiştiklerini biliyoruz. "Şinıdi biz, bu büyük Anadolu ozanını ku- caklayalını, bunu bütün dünyaya duyuralım. Iz- mir limanına onun heykelini dikelim, onu sa- hiplenme onurunu Yunanulara kapnrmaya- nm" diyoruz. Bu konunun araştınlması, tüm ulusumuza ve dünya uluslanna anlatılması ça- lışmalannın başlatılması için tzmir Büyükşe- hir Belediyesi'yle işbirhği yapmak istiyorum. Iki hafta önce, bu konudakı dosyamı. Sayın Ahmet Piriştina'ya sunmak istedim. Ne var ki, kendisini göremedim. 1996'da da. Turizm ve Kültür Bakanlığı ile Burhan Özfatura'ya ay- nı başvurulan yapmıştım. Bakalım 2002"de değişen bir şey olacak mı? Ben yılmam da! Na- sılsa birimiz bir gün bu düşlerimizı gerçekleş- tirecek. Böylece, Homeros'u kendı hemşen- leri ilan etmek için aralannda kavgalaşan altı Yunan kentini bertaraf edıp hak ettiğimiz kül- türel prestijin keyfini kültür. sanat. tunzm, yazın alanlannda çıkarabiliriz. 'Zevk için çevirdiın'' - Bu girişimlerini/de size yannmcı olan kinıse ya da kuruluşlarçıkü mı? ERKMEN -Elbet. Yazılanmı ya- yımlayan Cumhunyet, Dublindekı büyükelçılenmız Murat ve Zey- nep Ersavcı, en başta da, Ulys- ses'ın Türkiye'ye gelmesin- de başrolü oynayan Enis Ba- tur ve Yapı Kredı Kültür Sa- nat. Ve var olsun, Tımes Li- terarv Supplement'tekı (29 Kasım 1996) İtalya. Ispan- ya. Almanya. Belçika ve Fran- sa'da da alıntılanan yazısında benim için "Erkmen'le Joyce mükemmel ruh-kardeşleridir" diyen Orhan Pamuk. Bu Dublin-İzmir konu- su bıtecek gıbı değıl, Ulysses Sözlüğü'nde ay- rıntıhca anlatıyorum. - Ulysses Sözhığü'nü bitirmişsiniz. Çevirmen- Kk yanında ya/arlık da \ar mı? ERKMEN - 1996dan bu yana hazırlamak- ta olduğum Ulysses Sözlüğü'nü YKY'ye tes- lim ettim. Şımdi sırada 'Finnegans VVake' var. Ama bu çok uzun zaman alacak; 100 yaşım- da falan basar artık onu YKY! Yenı ne var? Ba- kın, 1983'ten bu yana yazdığım öykü ve bir- takım "tuhaf şeyler'"ı yayımlamaya başladım. Apartman Aşklan-Öykülerçıktı. Yakında, Ge- nel Müdür Sözlüğü var. Herkes niçin çevırdi- ğımi, nıçin yazdığımı soruyor. (Feridun An- daç'la Varlık haziran sayısı söyleşimızde), "UÎysses'i niçin mi çevirdim? Ze\k aktağun için, bedenim istedi çünkü". Kanımca en doğru ya- nıt bu. îzmit 'te demirli bulunan TCG Gayret'te Kabotaj Bayramı dolayısıyla deneysel bir çalışma gerçeUeştirildi C/ğur Değirmencioğlu yönetiminde gerçekleştirilen 'Hareketin Sesi- Sesin Hareketi' adlı çalışma, dünyada 'bir geminin müzik aleti olarak kullanıldığı' ve 'bir müzik aletinin içinde dans edildiği' bir ilk niteliğinde. Savaş gemisinde barış ritimleriAYÇA TEZER Donanma Komutanhğı ve TÜSSİ- DE (Türkiye Sanayi, Sevk ve Idare Enstitüsü)işbirliğiyle 1 TemmuzDe- nizcilik ve Kabotaj Bayramı'nda îz- mit Limanı'nda demirli bulunan TCG Gayretadh savaş gemisinde 'Hareke- tin Sesi-Sesin Hareketi' adlı bir de- neysel sanat çalışması yapıldı. Uğur Değirmencioğlu yönetimin- de gerçekleştirilen. dünyada 'bir ge- minin müzik aleti olarak kullanıldığı' ve 'bir müzik aletinin içinde dans edildiği' ilk çalışma olan 'Hareketin Sesi-Sesin Hareketi'ne, OkayTemiz Ritim Atöh/esi, Ayla Algan ve Ekol Drama sanatçıları, Sevi Algan, Do- nanma Bandosu, Donanma Komu- tanhğı Değişim Projesi Eğitki Grubu, Çağdaş Drama Dcrneği Istanbul Şu- besi üyeleri, Kocaeli Bölge Thatrosu sanatçıları ve Tİ SSİDE araşbrma- cılan katıldı. Donanma Komutanhğı, îzmit Bü- yükşehir Belediyesi ve Kültür Mü- dürlüğü tarafından hizmete sunulan 'gemi-müze'de gerçekleştirilen ilk deneysel sanat çalışması olan etkin- lik, Donanma Bandosu'nun perfor- mansıyla başladı. Bandoya şarkıla- nyla Ayla Algan eşlik etti. Daha son- ra sanatçılar, katıluncı gençler ve do- nanma mensuplan, plastik borulan baget olarak kullanarak TCG Gayret savaş gemisinin ses çıkarabilecek her yerine vurarak Uginç ve etkileyici bir müzik ziyafeti verdiler. Askerlerin, sivillerin ve sanatçılann bir araya ge- lip müzik, dans ve dostluk üçgeni oluşturduğu performansa donanma bandosu da üç trompet, bir trampet ve bir davulla katıldı. Aynca, Okay Temiz Ritim Atölye- si, geminin gövdesinden çıkanlmış pervanelerinde, plastik borularla ritm tutan ve pervanelerde dans eden ka- hhmcılann da katkılanyla bir perfor- mans gerçekleştirdi. Sırada yeni projeler de var Bu çahşmamn bir taşıt araçlan pro- jesi dizisi olduğuna değinen Uğur De- ğirmencioğlu, "Herulaşmısistemiay- n bir dünyadır. Bu dönyalann kendV ne göreyaşannıışhklanve kültürü var. Ulaşımsistemminöğesi olantaşıt ara- cuun o dünyanın dtşındaki insanlar taranndan bir sanat eserinin meyda- na getirilme sürecinin nasıl değerkn- dirilebikceğini düşünerek böyle bir çahşmayı hayata geçirdhn. Bunun bir savaşgemisindeobnasnun birkaç fark- h konsepti var. Birincisi, insanlan öl- dürmekiçin yapdan savaş gemisini ye- ni şey ler yaratmak için kuüanıyoruz. tkincisi müzik aleti genellikle dışın- dan çahıur. Ama burada müzik aleti- nin içinde onu seslendiriyoruz" dedi. Donanma Komutanlığı'mn bu ça- lışmaran gerçekleşmesine büyük kat- kıda bulunduğunun altını çizen Değir- mencioğlu, yeni projelerinin de ol- duğunu söyledi: "Önümüzdeki haf- ta Ankara'da Hacettepe Üniversite- si'nin Rad>oloji Bölümü'nde teşhis ci- hazlannın seslerini w hastane içinde- ki diğer sesleri kaydedip onlann üze- rine yayh, nefesli ve vurmah sazlarla bir müzik inşa etmeyi düşûnüyorum. A\nca. İstanbui Boğazı'nda iskeleler arasında dolaşan ve her iskeleden konukalan bir gemide her senıtin ken- di kültûrünü ortaya koy abileceği bir müzik doğaçlaması yapmak istiyo- rum." Türkiye'de ritmin yeni yeni tanın- maya başladığını \Tirgulayan Okay Temiz, "Ben sanat okulu mezunu- yum. O yülarda Tophane Sanat Ens- titüsü'nün atölyesinde çok metal döv- düm. Sonra enstrümanlara yansıdı. Bu gemhe binince akhma o çahşma- lanm geldi" diye konuştu. Geminin içinde çok güzel ritimle- rin çıkanldığına değinen Ayla Algan ise şunlan söyledi: "Buritimlerinsa- nın kolektif bih'nç alhndaki Jung'la kodlayacağı biraradalıktır. arkaizme götürür insanL Bunlar, insana imge- lem getirir. ilk kendi çocukluk riüm- krine götürür. Nâzun'm dediği gibi: Hem kendi başımızayız/ Hem bir ağaç gibi tek ve hür/ \e bir ornıan gibi kar- deşçesineJ" : Cinsefleştirıne ve cinsiyeüendirme üzerine... Kültür Servisi - Tarih Vakfi Yurt Ya\nn- lan tarafından yayımlanan 'Batının Cinsel Kıvısı- Başkahkçı Söylemde CinseUik ve Mekânsalhk' adlı kitabın yazan Irvin Ce- mil Schick, yann saat 19.00'da Karşı Sa- nat'ta bir konferans \erecek.'Mekân Tek- nolojileri ve Şark'uı İnşasında CinseUik' konulu konferans, Türkçe gerçekleştirile- cek. Schick, 'Batının Cinsel Kryısı'nda çıkan çalışmasında A\Tupa sömürgeci söylemi içinde, Şark'ın ötekileştirilmesinde cinsel ve cinsiyetçi temsillerin nasıl yaratıldığı- nı ve kullanıldığını geniş bir örnekleme ve kaynakçaya dayanarak anlatıyor. Avru- pa'nın Şark'ı 'ötekfleştirmek' suretiyle ken- dini nasıl tanımladığını ele almanın yanı sı- ra, bunun cinsiyetçi söylemin olgunlaşma- sına yaptığı katkıyı da ortaya koyuyor. Bu- nunla birlikte de Şark'ın ötekileştirilmesi sürecinde cinsiyetlendırmenin ve cinsel- leştirmenin, 'mekânteknolojisi' olarak na- sıl kullanıldığını geniş bir kaynakça ve zen- gin bir örneklemeye dayanarak anlatıyor. Sunduğu örneklemelerbirçok açıdan şa- şırtıcı. Öncelıkle erotık yazının değişık ta- rihlerde ne kadarve ne biçımde 'erotik' ol- duğunu izlemek ilginç. Dığer yandan ger- çeklikten çok uzak görüş ve 'bilgi'lere na- sıl bilimsel 'kryafet' giydirildiğini görmek de önemli. Ama biz 'Şarkhlar' için en çar- pıcı olan. Batı'nın Şark tahayyülünün bi- zim kendimizle ilgili düşündüklerimizden bu kadar farklı olması ve daha da şaşır- tıcısı. bunlann bir kısmının 'bizim' 'on- lar'la ilgili tahayyülümüzle böyle ben- zeşmesı. Çeşitli tahakküm ilişkilerindecinsel- lik ve cinsiyetin nasıl kullanıldığıru çok etkileyici bir biçimde gösteren İstan- bui doğumlu yazann aynca 'Geçiş Sü- reci'nde Türkiye' adlı Belge Yayınla- n'ndan çıkmış bir kitabı daha bulu- nuyor. (0 212 245 15 08) İKSV'nin yeni genel müdürni Görgün Taner • Kültür Senisi - İstanbui Kültür ve Sanat Vakfı'nın genel müdürlüğü görevine 1 Temmuz'dan itibaren Uluslararası tstanbul Caz Festivali yönetmeni Görgün Taner atandı. Taner, görevi Prof. Ersin Onay'dan devTaldı. îstanbul Kültür ve Sanat Vakfi'nda 1983 yılında çalışmaya başlayan Görgün Taner, 1994'ten bu yana her yıl caz, dünya müziği. rock ve caz etkileşimli modern müziklerin en usta isımlerini İstanbul'da ağırlayan Uluslararası îstanbul Caz Festivali'nin yönetmenliği görevini sürdürüyor. Boğazıçi Universıtesi Tarih Bölümü mezunu olan 1959 tstanbul doğumlu Taner, bu yıhn başında İKSV'nın pazarlama yönetmenliğını de üstlenmişti. Aynca 1998'den bu yana, Avrupa'dan Montreux, Pori, Umbria, Vitoria, North Sea, Molde. Vienne ve Viyana caz festivalleri, Kanada'dan ise Montreal Caz Festivali ile birlikte Uluslararası İstanbui Caz Festivali'nin de üyesi olduğu A\Tupa Caz Festivalleri Birliği'nin (European Jazz Festivals Association) başkanlığını da >r ürütüyor. Aynı zamanda Bilgi Üniversitesi Sahne Sanatlan Bölümü'nde ögretim üyesi ve Açık Radyo'da program yapımcılığını da sürdürüyor. Dino Risi'ye Altın Arslan' • ROMA(AFP) - ttalyan yönetmen Dino Risi. önümüzdeki ay yapılacak Venedik Film Festivali'nde yaşambo^ gösterdiği başan nedenıyle 'Leone D'Oro - Altın Arslan' ödülünü alacak. 84 yaşındaki Rısi yaptığı açıklamada festıval yönetıcısi Alman Moritz de Hadeln'e teşekkür etti ve bu ödülü değer görüldüğü için memnuniyet duyduğunu söyledi. Sınemaya, 1940 yılında yönetmen yardımcısı olarak adım atan Risi, îtalyan sınemasının önemli temsilcilerinden. 'The Tiger and the Pussy Cat' ve iki dalda Oscar'a aday gösterilen 'The Scent of a Woman'( 1974), başanlı yönetmenin imza attığı yapımlardan bazılan. Aynı ödüle son üç yılda Jerry Lewis, Clint Easrwood ve Eric Rohmer layık görülmüştü. Temel, Rusları güldürecek • TRABZON (AA)- • Bizim Temel' adlı fıkra kitabı, Trabzon Belediyesi Kültür Müdürlüğü taranndan Rusçaya çevrilip kıtap haline getiriliyor. Trabzon Belediyesi Kültür Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve yuze yakın fıkranın çevirisinin yer alacağı kitaptan, 1500 adet basılması planlanıyor. 'Bizim Temel' adlı kitap daha önce , 'Our Temel' adı altmda İngilizce olarak basılmıştı. Trabzon Belediyesi Kültür Müdürü Selim Celenk yaptığı açıklamada, kitabı Rusya'dan ülkemize gelen tunstlerin talebi üzerine hazırladıklannı, aynca Rusya ile çok iyi ekonomik ilişkiler ıçerisinde olan işadamlanmız aracılığıyla da kıtaplann. orada açılacak fuarlarda dağıtılacağını söyledi. Beykoz Folklor Festivali • Kültür Servisi - Uluslararası Beykoz Folklor Festivali', bugün Mihrabad Ormanı Anfi Tıyatrosu'nda açılış kokteyliyle başlıyor. 7 Temmuz'a dek sürecek festival kapsamındaki folklor gösterileri. her gün saat 21.00'de Beykoz çayınnda gerçekleştirilecek. Festivale, bu yıl, Yugoslav^a'dan 'Ikarbus', Gürcistan'dan 'Netaba', Bulgaristan'dan 'Milados', Rusya'dan "Kalinka" adlı topluluklar katılıyor. 'e-kitap'lar yarışıyor • Kültür Servisi - Bilgi Yayınevi tarafından elektronik kitaplann yazınımız açısından belirginleştirilip düzeyli bir çizgide ilerlemesini sağlamak amacıyla düzenlenen "e-Kitap Öykü Yanşmasf nın bu yû ikincisi düzenleniyor. Yazarlar, ulusal çapta düzenlenen diğer yanşmalardan farklı olarak yanşmaya sadece 'e-kitap'larla katılabiliyorlar. Son başvTiru tarihi 31 Ekim 2002 olan yanşmayla ilgili geniş bilgiye "www.kitap.gen.tr' internet adresinden ulaşılabilır. (0 312 434 49 99) Adil Salih'in sergisi • Kültür Servisi - Garanti Sanat Galerisi, 10-29 Temmuz tarihlerinde Adil Salih'in kişisel resim sergisine ev sahipliği yapacak. Sergıde, sanatçının tuval üzerine yağhboya yapıtlan yer alacak. 'Yaşamalc— istediği gıbı bir hayat olmadığı için olmasını istediği bir hayatı boyadığını' söyleyen sanatçı, daha önce Köln Devlet Akademısi ve A\rupa'nın bırçok müzesinde araştırma \e incelemelerde bulundu. (0 212 293 63 71)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear