Catalog

TEMMUZ 2002 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Giird: Hükümet devam etmeli tm AMİÂRA («dımhariyet Bürosu) - E3aşbalan Yardımcısı Ş> iikrü Sina Gürel, dün alcşam katıldığı NTTV'deki programda " jHükünet bu haliyle devam edermi" sorusuna. "Bu hüJoimerin devam edip etmeyeceğini sorgularsen bundan sonra neler olabileceğini d e düşünmek gerekiyor. Siyasal ıstikrarsızlık var, diye istikrarsızlık yaratanlann da bunu diişünmelen gerekiyor. Hükiimetın devamı, ülke çıkarlan açısından yaşamsaldır. Bu nectenle, hükümet devam etmelidir. Çabalanmızı sürdürüyonız" dedi. Kapusuz açıklama istedi • ANKARA (Cumhuriyer Bürosu) - AKP TBMM Grup Başkanvekili Salih Kapusuz. MHP'nin erken seçimin 3 Kasım'da yapılması önerisini değerlendirirken "Korkuya dayalı hesap mı yapıyorlar. yoksa AB sürecindeki engellemeyi kazanım mı kabul ediyorlar? Bunun hesabını versüıler" dedi. Kapusuz, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, seçimin üJke gündemine orurduğunu, tüm şartlann olgunlaşttğını savundu. Yalçınbayır'dan maaş önerisi • ANKARA (AA)- AKP Bursa Milletvekili Erruğrul Yalçınbayır, genel seçimlerin yenilenmesi halinde milletvekillerine sadece 'çalıştıklan süre kadar' ödenek ve yolluk ödenmesini önerdi. Yalçınbayır'ın TBMM Başkanhğı'na sunduğu yasa önerisi TBMM Üyelerinin Ödenek, Yolluk ve Emeklilerine Dair Kanun'un bir maddesinde değişiklik içeriyor. Buna göre, sadece ölüm hahnde milletvekillerine daha önce ödenen üç aylık ödenek ve yolluklann geri jlınmamasını öngcrüyor. Teton: Şimdi nöbet bende • AVKARA (AA) - Meth Bostancıoğlu"nun istifffiinın ardından Millı Egirim Bakaılığı'na atanan ProfDr.Necdet Tekin, bugih bakanlık bürotratlarından brifing alacek. Başkent Üni\;rsitesi Bağlıca Karrousu'nda düzeılenen mezuniyet törenne katılan Tekin, "Bu ıöbet değişimidir, şimd nöbet bende" dedi. ÇaSayan'ın ilk koıujju Azeri • AVKARA (AJVKA) - Kültir Bakanı Suat Çağl.van, göreve başlalıgı birinci gün ilk yabaıcı konuğunu kabul etti. /.zerbaycan Kültür Bakaıı Polat Bülbüloğlu ile gcüjen Çağlayan, iki vilenin kültür alanııiaki ilişkilerini degerendirdi. Mago'dan kriz yorırnu • II\DRA(ANKA)- Türtte uzmanı Andrew Mar.p, The Tünes'daki yazısıdı, Türkiye'yi sarsaısiyasi bunalımın Başbüan Bülent Eceminsağhk durumu ve M-P'ain AB •efonlanna karşı akuKğiolumsuz avıran cayralandığını öne ürdü Ortaklanna, hükümetin devamı için 3 Kasım'da seçime gidilmesini şart koştu Bahçeli'den48 saat süreANKARA (CumhuriyetBü- rosu) - Başbakan Bülent Ece- vit'ın dün koalisyon ortağı par- tilerin liderleriyle yaptığı top- lantıda sert tartışmalar yaşan- dı. Son gelişmelerden ANAP Genel Başkanı Mesut Yümaz'ı sorumlu tutan ve "entrikaiçin- de olmakla" suçlayan Devlet Bahçeli. 3 Kasım 'da seçime gi- dilmesi koşuluyla koalisyonun devamı için ortakJara 2 gün sü- re verdi. Bakanlar Kurulu toplantısın- dan sonra. Başbakanlık Konu- ru'na geçen Başbakan Ecevit, yanm saat Yılmaz'la görüştü. Bu görüşmeye bir süre sonra Bahçeli de katıidı. Üç lıderin toplanfısı 1 saat 15 dakika sür- dü. Toplantıdan sonra açıkla- ma yapılmadı. Hükümet ortak- • Ecevit, Bahçeli'den 3 Kasım'da seçim ısranndan vazgeçmesini istedi. Yılmaz, MHP'nin hükümeti zora soktuğunu söyledi. Bahçeli, Yılmaz'ı 'entrika yapmakla" suçladı ve "Size 48 saat süre, teklifimizi değerlendirip koalisyonu sürdürüp sürdürmeyeceğinizi bildirin" dedi. lan arasında seçim tarihi ve se- çime hangi hükümetle gidilece- ği konulannda bir uzlaşma or- taya konmadı. Alınan bılgiye göre zirvede Mesut Yılmaz ile Devlet Bah- çeli arasında gergin anlar yaşan- dı. Sert diyaloğun içeriği ana hatlanyla şöyle: Ecevit: Seçimin 2004'te olma- yacağı görülüyor, ancak eko- nomik dengeler nedenıyle 2003 tarihinde yapmamız daha doğ- ru olur. Sayın Bahçeli, 3 Kasun tarihi ekonomiyi kötü etkiler. Bu karardan vazgeçmenizi ıs- tiyorum. Bahçeli: Geri adım atma gi- bi bir durum içinde değıliz. Siz de bunu kabul edin. teklifirru- ze evet deyın, bu hükümetle se- çime gidelim. Yeni hükümet arayışlan içine girilmesin. Yılmaz: Bizim isteğimiz ya Avrupa Birliği'ne uyumla ilgi- li düzenlemeleri çıkanp seçi- me gidelim ya da seçimi çok er- ken tarihte yapıp, yeni hükü- metin AB ile ilgili yasalan çı- karmasına ftrsat tanıyahm. Bahçei: Buyurun muhalefet- le çıkann ama biz bunun kar- şısında olacağız. MHP üzerin- de oyunlar oynanıyor, bunu ka- bul etmemiz mümkün değil. Bize blöfyapıyor dediler. Blöf yapmadığımızı gösterdik. Artık bu hükümet bu şartlar altında gıtmez. Yılmaz: Hükümetin gelece- ğini zora soktunuz. Bahçeli: Bütünbu işlerin için- de sizin olduğunuzu biliyoruz. Hükümetten aynldıktan sonra bu işleri yapabilirsiniz, ancak siz bunu hükümetten aynlmadan yapıyorsanız, bunun adı entri- ka olur. Entnkayla bir yere va- ramazsmız. Koalisyon adabını zedelediniz. Bu hükümete gü- venin kaybolmasında, bu nok- taya gelinmesinde sorumlu siz- siniz. Hem muhalefetle anla- şıp 29 Eylül diyorsunuz hem burada 2003'e kalsın diyorsu- nuz. Size 48 saat süre, teklifi- mizi değerlendirip koalisyonu sürdürüp sürdürmeyeceğinizi bildirin. Yılmaz ile Bahçeli ara- sındakı tartışmaya müdahale eden Ecevit, ortaklann "seçim tarihi vekoalisyonun geleceğfy- le ügUr görüşlerini netleştir- mesini ve 2 gün içinde yeniden bir araya gelinmesini kararlaş- tırdı. ANAP lideri Yılmaz, Av- rupa Konvansiyonu toplanhla- nna katılmak için bugün hare- ket edeceği Brüksel'den cuma günü dönmeyi tasarlıyor. BAKANLAR KURULU Toplantıdan memura zamçıktı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Bülent Ecevit'ın başkanhğında 72 gün aradan sonra toplanan Bakanlar Kurulu'nda, DSP'den art arda gelen ıstıfalarla tırmanan hükümet bunalımı ve erken seçim tartışmalannın gölgesinde zaman zaman gergin anlar yaşandı. Istifa eden bakanlann yenne atanan 6 yeni DSP'lı bakanın da katılırruyla gerçekleşen toplantıya yıne ekonomik program damgasını vurdu. Bakanlar Kurulu, memur maaşlanna yüzde 5 zam, yüzde 2 de refah payı aktanlmasını İcabul etti. Başbakan Ecevit'in rahatsızhğı nedeniyle uzun süredir toplanamayan BakanJar Kurulu, yeni portresiyle ilk toplantısuıı dün gerçekleştirdi. Başbakan Bülent Ecevit'in 29 Nisan'da Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli'mn de 10 Haziran'da başkanhk ettiği Bakanlar Kurulu'nun ardından toplanan Bakanlar Kurulu, hükümetteki istifa krizinin gölgesinde gerçekleşti. Ekonomik program ve tak\ im ile memur maaşlanna ilişkin düzenlemelerin agırlüdı olarak ele alındığı toplantıda bakanlar arasında zaman zaman gerilimli tartışmalar yaşandı. Ekonomiden sorumlu Devlet Bakaru KemaJ Derviş, ekonomı takvimi konusunda brifing venrken, Başbakan Ecevit ile Başbakan Yarduncısı Şükrü Sina Gürel'in kendi aralannda konuşmalanndan rahatsız oldu. Başbakan'a getirilen özel evraklar nedeniyle konuşması sık sık kesintiye uğrayan Derviş, daha sonra tepki göstererek "Sürekli konuşuyorsunuz, konuşmam kesihyor" dedi. Önce Derviş'ın bu sözierini anlayamayan Gürel, daha sonra Derviş'in rahatsızlığını farkederek "Ben sizi dinliyorum" dedi. Memur maaşlan ve görev tazminatlannın görüşülmesi sn"asında da tçişleri Bakanı Rüşrü Kâzım Yücelen ve Malıye Bakanı Sümer Oral arasında görüş aynlığı çıktı. Başbakan Ecevit'in başkanhğında toplanan Bakanlar Kurulu'na kabinenin yeni üyesi 6 bakan da kaüldL Hasan Gemici'nin is- tîfasıyla boşalan devlet bakanhğuıa atanan Melda Bayar ise aynı zamanda 57. hükümetin ilk kadın bakanı oldu. (Fotoğraf: AA) Güvenin 'yeni bir siyasi senaryo'yla sağlanabileceğini söyledi Derviş'ten piyasa uyarısı EBRLTOKTAR ANKARA-Başbakan Bü- lent Ecevit'in başkanhğında toplanan Bakanlar Kuru- lu'nda konuşan ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Ke- mal Derviş, ekonomik prog- rama ilişkin geniş kapsamlı bir bilgi verdi. Son dönemde ortaya çıkan siyasi belirsizliğin piyasala- ra güven vermediğinin altı- nı çizen Derviş, yeni birsiyasi yapılanmaya gidilmesi mesajını verdi. Derviş, "Tûr- kiye'de ihracat,dö\iz sıkınö- sı yok. Tanm ivi Hiçbir olum- suzlukyok. Ancak ormanan siyasi befirsiziik nedeniyle pt- yasalar güven duymuyor" ifadesini kullandı. Derviş, si- yasi belirsizliğin giderilme- si için erken seçim tarihınin ortaya konulması gerektıği- ni ima ederek "Pnasalann sa- tm alabilecegi bir siyasi se- naryoya ihrivaçvar. Siyasi be- lirsizhk giderilmezse ekono- mik programa yaak olur" görüşlerini ifade etti. Derviş'in bu sözleri Ba- kanlarKurulu'nda büyük bir sessizliğe neden oldu. Bu ses- sizliğin üzerine bakanlara, "Bu konuda konusmak iste- yen var mı" sorusunu yönel- ten Derviş, Ecevit ve bakan- lardan yanıt alamadı. sı, finansaJ sektör reformu, malrve poh'tikası, kamu sek- törü reformu, bankacıhk re- formu ve özefleştirme" baş- lıklannda topladı. Derviş, Vakıfbank'ın yakuı bir tarih- te yeniden satışa sunulması, kamu bankalan şube sayıla- nrun azaltılmaya devam edil- mesi gerektigini vurguladı. • Bakanlar Kurulu'nda ekonomik göstergelerin iyi olduğunu, ancak siyasi belirsizliğin piyasalara güven vermediğini ifade eden Derviş'e Başbakan Ecevit ve bakanlar yanıt vermedi. Derviş, ekonomik ve siya- si tabloya ilişkin bu değerlen- dirmesinın ardından yıl sonu- na kadar alınacak ekonomik tedbirlere ilişkin bılgi verdi. Uyanlannı 7 sayfalık bir bil- gi notunda toplayan Derviş, bunu bakanlara dağıttı. Der- viş, yıl sonuna kadar alına- cak tedbirleri u para poürika- Derviş'in belirlediği ekono- mik takvim şöyle: - Yıl sonuna kadar enflas- yon hedeflemesi rejimine res- men geçilmesi öngörülüyor. - Vergi reform planı kap- samında yer alanlann dışın- da yeni vergi istisna veya teş- vikleri öngörülmeyecek. - Vergi reform planımn ikinci aşamasma ilişkin ya- sal düzenleme 2002 Ekim ayı sonuna kadar Meclis'e sunulacak. - Kamu hizmetleri reform stratejisi eylül ayı sonuna ka- dar tamamlanacak. Gönüllü emeklilik tekJifleri ve sade- ce gerekli görüldüğü takdir- de işten çıkarmalar yapıla- rak fazla işçi sayısı 2002 Ekim sonuna kadar kümüla- tif olarak üçte iki oranında azaltılacak. -Tüpraş,THY,TürkTele- kom, Tekel. ŞekerFabrikala- n, Erdemir, Eti Holding ko- nusunda özelleştirme çalış- malan tamamlanacak. Toplantıda, denizcılikten sorumlu Devlet Bakanı Ra- mazan Mirzaoğlu. denizci- lik bakanlığınuı kurulması- na ilişkin kanun tasansma imza atmayan tek bakan olan Derviş'ten tasanyı imzala- masını istedi. Derviş'in de tasanyı imzalamasıyla tüm imzalar tamamlanmış oldu. IRMIKIAYDIN ENGİN aengin(adoruk.net.tr Üç gündür, benim gibi bir TV izleme Özürlüsünü bile ek- ranların karşısına çivileyen bir siyasal ça/kantırtın ıçindeyiz. Başkentteki ""siyasal dep- rem"\n haberleri, gerçek dep- rem haberciliğine benzedı. Ne- redeyse "Bugün de DSP gö- çüğünün altından üç millet- vekili çıkanldı.. "gibisınden ha- berler okuyup izleyeceğiz. Göçük altından çıkarılanla- nn ölü mü, diri mi olduğu ha- berlerde yer almıyor. Bu bes- belli ki daha ciddi, daha derın bir habercilıği gerektırıyor. Durum gerçekten de 17 Ağustos 1999 depremiyle şa- şırtıcı benzerlikler gösterıyor. Depremin hemen ardından kol- lan sıvayan "kurtarıcılar" bilgi- sayarlarının başına oturmuş- lar, internete bağlanmışlar me- saj üstüne mesaj yayımlayarak kendilerine gelen mesajları bir başkasına ileterek "kurtarma- ya" başlamışlardı. İyi anımayorum: "Değirmen- dere 'deki depremzedeler için çok acele çocuk aspırini, ağ- n kesici tablet ve çocuk bezi- ne ihtiyaç vardır" diyen bir e- mektup tam on yedı gün bilgi- sayardan bilgisayara dolaştı. Ben de Bekleyeceğim... On yedi gün boyunca bu yol- dan Değirmendere'ye tek ku- tu çocuk aspırini, tek tablet ağrı kesici ilaç ve tek paket ço- cuk bezi gitmedi. Bu çok ya- kıcı ihtiyacı arabasına atlayan birgazetecı arkadaki dağı aşıp, Iznık'e ulaşıp. eczanelerden alıp Değirmendere'ye yetiştir- diydi. Elektronik postadaki yar- dım çağrısı ise çılgın ve saç- ma gezintisine devam etmek- teydi... Ankara'nın hali hiç de farklı değil. Yorum ustüne yorum, değeriendirme üstune değer- lendırme geliyor. Okumaktan, izlemekten yorulduk. Ama on- lar yorulmadı. Afili cümlelefkuruluyor Tür- kiye'nin önünü açmakgerek..." Ince hesaplar sergileniyor: "Seçim 3 Kasım 'da olursa AB treni kaçar. 26 Ekim'de olur- sa ucu ucuna yetişitir. Eylülde olursa evelallah trene rahat yetişilir, hatta binmeden istas- yonda bir kahve bile içilir..." Yürek sızlatan siyasal plan- lar yapılıyor: "Kemal Derviş ve fsmail Cem cesur davra- nır da Hüsamettin Özkan'ın yeni oluşumuna destek verir- lerse DSP'den kopanlann sa- yısı 80'i bulur. DYPzaten ko- şulsuz desteğini açıkladı. Böy- lece Ecevit'le MHP'yi dışanda bırakan. bir hükümet özkan başkanhğında kurulur. Bu hü- kümet Türkiye'yi AB'ye taşır. Sonra da seçim yapar..." Breh breh breh... Rahmetli halamın mezann- dan çıkıp, bıyık bırakıp, bana dönüp "Ben artıksenin amcan oldum yavrum " demesi daha ciddi bir olasılık. ••• Üç gündur TV'de izledikle- rimden, gazetelerde okuduk- larımdan çıkardığım ciddi bir ders var: Beklemek!.. Siyasetin deneyimlileri, ku- lağı kesikleri "Efendim şimdi ne olacak "tan ibaret klasik soru- ya duraksamadan "Bekleyip görelim" yanıtını yapıştınyor- iar. Haklılar. At izinin it izine ka- rıştığı, kimin elinın kimin ce- bınde olduğunun bilinmediği, tozdan dumandan burnumu- zun ucunu goremediğimiz, sis- ler içındeki Ankara'da kurtla- rın kol gezdiği bu ortamda bıl- giç yazılar döktürmenin, ger- çeğin bir ucundan tutup, ger- çeğin ta kendisinden söz edi- yormuşçasına yorum cambaz- lıklarının âlemi yok. Onca "akil" adam beklerken bu fukara gazeteci enayi mi? Bekleyeceğim. Siyasal deprem üstüne söy- lenecekleri merak ediyorsanız. bu köşeyi atlayın. Ben merak da etmiyorum üstelık. Konuştuğum bütün haberci- ler, söz birliği etmişçesine "Her şey Ismail CemVe, Kemal Der- viş'e bağlı. Bu ıkiliye dikkat" de- mekteler. Dikkat etmeyeceğim işte. Eğer Türkiye'nin geleceği- nin biçımlenişi, gelecekte yü- rüyeceği yol (AB içinde birTür- kiye - AB dışında bir Türkiye), iki adamın iki dudağının arasın- daysa koyverelim ucunu gitsin. Hani Ismail Cem akşam ka- rısıyla kavga etse, canı sıkılsa, kendini bıkkın, yorgun hisset- se, "Şu anda zorlu bir siyaset savaşına girmeye ruh halim uygun değil. Kalıyorum kaldı- ğımyerde" dese, Kemal Der- viş'in DJ oğlu o tuhaf ve güzel kızla, Yasemin Kozanoğlu'y- la bir kez daha nışan tazelese, Derviş'i öfke bassa, öfkesıni siyasetten çıkarmaya kalksa, "Oynamıyorum lan" diye na- ralansa Türkıye'nın geleceği "başka" bir yöne yürüyecek öyle mi? Baba Manc "Tarihte kişınin rotö"nden uzun uzun söz eder. Ama baba Marx tarihin, aslın- da "sımf mücadeleleri tarihi" olduğundan daha da uzun söz eder. • • • Yani çok değerli yazarınız Aydın Engin'den bir iki gün "Ankara Depremi" üstüne cid- diye alınır biryazı beklemeyin. Çünkü bekleyecek. Beklerken de işte bu oku- duğunuz gibi laf ebelikleri ile oyalanacak. Ömeğin 550 kelimeye u\aş\\- dığı için bugünkü yazıyı nok- talayıp görevinı yapmış gaze- tecilerin ruh ve kalp huzuru ile dalga geçmeye devam ede- cek... POIİTİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Ecevit'in Korkusu... Sonbaharda yapılacak birerken seçim Türkiye'nin önünü açabilir mi? Siyasetsahnesinin aktörleri, senaryosunu hangi güç- lerin yazdığı konusunda anlaşmaya varmasalar bile, Türkiye'nin öne çıkan ekonomik sorunlannı çözmek yerine, Türkiye'yi bir çıkmaz sokağa doğru hızlasürüklüyorlar!.. Dünya Bankası'nın yetkililerinin açıklaması ilginç: "Siyasi belirsizlik çözülürse, Türkiye ekonomik programı yürütebilin"' Peki siyasi belirsizliğin kaynağı kim? Yaşlı ve hasta Başbakan Bülent Ecevit'ten baş- kas/değil!.. Hakan Aydoğdu adlı okurumuz, dün ilginç birso- ru yöneltıyordu: " 7999seçimleriöncesiBülent Ecevit çok mu sağ- lıklı idi? Neden o zaman Sayın Ecevit'teki sağlık problemlerine, yerti sermaye çevrelerince ve bağlı olduklan emperyalist odaklarcaaldınş edilmiyor- du? Sayın Ecevit, bir şekilde kendisine sermaye çevrelerince verilen ödevleri yaptıktan sonra, bazı konularda (Kıbns, Kuzey Irak, AB'ye tam üyelik vb.) yavaş kaldığı için mi tasfıye edilmek isteniyor? DSP'den istifa edenler, partinin vesayetinin Hüsa- mettin Özkan, Ismail Cem ve Kemal Derviş gibi adlara, Ecevit tarafından verilmedıği için mi düş kı- nklığı yaşadılar?" Aklı başında herkes bu sorulara yanıt aramalıdır!.. Türkiye'de siyasi belirsizlik Devlet Bahçeli'nin is- tediği bir baskın seçimle giderilmez!.. Türkiye'de siyasi partilerin yapılanması 'liderpar- tisi' kimliğini ortaya çıkardığı için önce yapılması ge- reken Partiler Yasası ve Seçim Yasası'nın değiş- tirilmesidir... Olası bir Irak operasyonunda Türkiye Cumhuriye- ti'nin Başbakanı olmaya hazır olduğunu söyteyen, Bü- lent Ecevit'le görüştükten sonra hükümet sözcüsü gibi aç/klama yapan DYP lideri Tansu Çiller ne di- yor "Erken seçime karşı değiliz. Ancak yüzde on ba- rajı kaldınlmamalı. Aynca iki turlu seçimyapılmalı..." O nedenle sonbaharda erken seçim biraz zor ya- pılırl.. • • • DSP içindeki yaşananlara bakınca nedense aklı- ma Sema Pişkinsüt'ün başına gelenler geliyor!.. Pişkinsüt, Bülent Ecevit'e karşın genel başkan adayı olunca itilip kakılmış, kuruftay salonundan ya- ka paça çıkarılmak istenmişti... Kimdı bu saldında bulunanlar!.. Bugün Ecevitler'i elestirip DSP'den istifa eden mil- letvekılleri!.. DSP kurulduğundan beri aynı şeyleri söyledim hep... O yüzden gönlüm rahat!.. DSP bir aıle partisidir ve DSP'de parti içi demok- rası hiçbir zaman olmamıştır!.. DSP böyle de diğer partiler farklı mı? Tüm partilerde bir lider egemenliği hüküm sürü- yor!.. Partiler Yasası, Seçim Yasası değişmeden Türki- ye siyasi belirsizlikten hiçbir zaman kurtulamaya- caktır!.. BaşkentAnkara'da 'siyasi hava' parti içi demok- rasi tartışmalarının, erken seçimin önüne geçiyor, MHP'siz ve Ecevit'siz hükümet formülleri gündeme getiriliyor... Tansu Çiller hem Bülent Ecevit'e hem de Hüsa- mettin özkan'a göz kırpıyor Kemal Derviş'le görü- şüyor!.. Hüsamettin Özkan, şımdilik Kemal Derviş'i ikna edemedi... Derviş, Hüsamettin özkan'a şöyle diyor: "Ben hükümete DSP kontenjanından girdim, ay- nlırsambakanlıktan çekilmemgerekir. Bukezde, Tür- kiye'yi batıran kişi ben olurum..." DSP'den istifa eden milletvekillerine baktığınızda aklınıza şu soru geliyor mu: "Bunlann kaçının sol kimliği var?" Bana sorarsanız üçü dördü geçmez!.. Zaten kuracaklan parti de Turgut Özal'ın "dört eği- limini" yansıtacak!.. O zaman? Ismail Cem böyle bir oluşuma sıcak bakar mı? Bakabilir... Sol kimliği olan bazı deneyimli politikacılar vesen- dikacılarla ilişki kurabilir!.. Ancak Dünya Bankası Türkiye sorumlusu Ajay Chhibber, durduk yere konuşmuyor: "Türkiye 'dekisiyasi belirsizliksona ererse ekono- mik program amacına ulaşır." ••• MHP'siz ve Ecevit'siz bir hükümet gerçekleşir mi? Diyorlar ki: "Çokzor. DSP en fazla onfıre daha verir. Yani85'te kalırDSPgrubu..." O zaman bir başka formül... AKP, SP destekli MHP, DSP ve DYP hükümeti... Senaryolar böyle. Şimdilık Ecevitler bir adım ön- de. Yann ise ne olur belli olmaz... Rahşan ve Bülent Ecevit artık haleflerini seçmeli, kimi kuşkulara gerek olmadığına inanmalı: "DSP'yi elimizden alıp, bizi dışlayacaklari" Bu bıryaşlılık korkusudur!.. Korktuklan sürece de gerçeği göremeyecekler- dir!.. hikmet.cetinkaya<« cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Şükrü Sina Cürel ekipleşiyor Füsun Koroğlu BaşbakanlıkMüsteşan ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - DSP'li Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'ın istifasının ardından emekliye aynlan Başba- kanlık Müsteşan Ah- metŞağar'ın yerine, ve- kâleten Müsteşar Yar- dımcısı Füsun Koroğlu getirildi. Başbakan Yarduncı- sı Şükrü Sina Gürel e yakınlığı ile bilinen Ko- roğlu, cumhuriyet tari- hinde Başbakanlık Müsteşarlığı 'na getin- len ilk kadın oldu. Ko- roğlu'nun vekâleten müsteşarlığa geririlme- si, Özkan'ın yerini alan Gürel'in "Başbakan- hkta kendi ekibini oluş- turmayabaşladığı'' şek- linde yorumlandı. 1991 yılından bu ya- na aktif olarak DSP'de görev yapan Koroğlu, Ankara Üniversitesi Ec- zacıhkFakültesi ve OD- TÜ Jeoloji Mühendis- liği mezunu. Füsun Ko- roğlu, AB konusunda Şükrü Sina Gürel gibi eleştirel tutumu ile ta- nmıyor.