22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
»7HAZİRAN 2002 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI ekonomifa cumhuriyet.com.tr 13 Bayndrbank'a üzelgörev • İSt\NBUL(AA)- tstanbul Yaklaşımı fyroıesiyle ile sonınlan ç>özülemeyen firmalar içın krunılması planlanan Aktif Vönetim Şirketi'nın ç=akşmalanna, Tüıkiye Bankalar Bırliği de (TBB) kcatıldı. Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı A.dnan Memiş r*aşkanhğındakı TBB Yfeniden Yapılandırma ÇalışmaGnıbu,TMSF kontrolü altında Bayuıdırbank taraftndan yürütülen Aktif Yönetim Şirketfnin kurulması çalışmalanna destek verecek. Memiş. yeniden yapılandırma şansı bulunmayan şırketlerin fiziki bırtakım değerlen bulunabileceğını belırterek: "Bu fızikı ıınsurlann Aktif Yönetim Şirketi'ne devri bir çözüm olabilır." dedi. Bakû-Ceyhan 2005'ehazır • İSTANBUL(AA)- Bakû-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı Projesi Genel Müdürii Michael Tovvnshend. projenin fiziki inşaatını gelecek yıl mart ayında başlatmış olacaklannı ve tam işletmeye de 2005 yılı başlannda hazır olacağını bildirdi. Projenin maliyetinin 3 milyar dolann altında olduğunu bildiren Tovvnshend. "Finansmanın yüzde 30 'u özkaynak, yüzde 70'i kredi ile karşılanacak. Kabaca 2 milyar dolarlık bir finansmana ihtiyaç var" dedi. BDDK: Endişeye gerek yok • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'ndan yapılan açıklamaya göre, mülkiyeti Fon'a intikal eden Pamukbank, her türlü bankacılık işlemlerini yapmaya ve mevduat kabul etmeye devam ediyor. Açıklamada 'Pamukbank mudilerinin, mevduatlannın akıbeti konusunda herhangi bir kaygı duymalannı ve anılan bankayla ilişkide bulunan diğer alacaklılann endişe etmelerini gerektirecek bir durum söz konusu değildir' denildi. Bankada örgütlü Banka ve Sigorta Çalışanlan Sendikası'nın yeni yönetimle görüşeceği bildirildi. Yine Andersen, yine muhasebe usulsüzlüğü, bu sefer skandalın yıldızı iletişim devi ABD'yiWorldcomsarsüEkonomi Servisi - ABD'de enerji devi Enron'un iflasının arduıdan orta- ya çıkan ve tüm sektörü zan altında bı- rakan skandalın bir benzeri de teleko- münıkasyon alanında ortaya çıktı. Te- lekomünıkasyon sektörünün lider şir- ketlerinden Worldcom'da muhasebe hesaplanyla oynandığı ve 3.8 milyar dolarlık usulsüzlük yapıldığı belirlen- di. Bır ay öncesine kadar şirketin da- nışmanüğını Enron davasından suçlu bulunan ve iş yapma olanağı mahke- me karanyla engellenen Arthur An- dersen'in yürütmesi dikkat çekti. Son on yılda artan devasa kâr oran- lanyla küresel sisteme damgasını vu- ran enerji ve telekomünikasyon sek- törlerindeki parlamanın "yapay okhı- ğu" iddıalan bır kez daha doğrulandı. telekomünikasyon sektörünün lider ~ şirketlerinden Worldcom'da muhasebe hesaplanyla oynandığı ve 3.8 milyar dolarlık usulsüzlük yapıldığı ortaya çıktı. Dünya borsalannda da haberle birlikte büyük düşüşler yaşandı. Worldcom, şirketin 2001 yıhnda 1.4 milyar dolar, 2002'nın ılk çeyre- ğinde 130 milyon dolar olan kâr ra- kamlarını net zarar gösterecek şekil- de yeniden açıklayacağmı duyurdu. Worldcom"un hesaplannın doğru ya- pılması durumunda nakit akışınm 2001 yıhnda 6.3 milyar dolar, 2002 yı- lmın ilk çeyreğinde ise 1.4 milyar do- lar daha az çıkacağı hesaplandı. Şirket cuma gününden itibaren de yılda 900 milyon dolar tasarruf et- mek amacıyla ışgücünü yüzde 20 oranında kısarak 17 bin çalışanının işine son vereceğini bildirdi. Şirketin baş muhasebe yetkilisi Scott Sulüvan'ın işine son venldığı, başkan yardımcısı ve denetçi David Myers'ın da ıstifasının kabul edildiği bildirildi. WorldCom'un kurucu pat- ronlanndan Bernie Ebbers de, yedi hafta önce istifa etmıştı. Borsalarda 11 Eylül etidsi Worldcom'da ortaya çıkan usulsüz- lüğe uluslararası piyasalar 11 Eylül saldınlanna benzer bir tepki gösterdi. New York Borsası'ndaNasdaq endek- si yüzde 3.3, Japonya Nikkei Endeksi 422 puan düşüşle kapandı. Londra Borsası'nda Financial Times 100 En- deksi açılışın ük 20 dakikasında yüz- de 4 oranında düştü. Avrupa borsala- nnda düşüşler Frankfurt'ta yüzde 4.7. Paris'te 4.4, Amsterdam'da 4.8, Briik- sel'de3.3'übuldu. Ulkenin ikinci bflyflk şirketi Küçük bir uzun mesafeli telefon şirketi olarak işe başlayan Worldcom, benımsediği saldırgan büyüme stra- tejısiyle son 15 yıl içinde sektördeki 60'tan fazla firmayı bünyesine ala- rak uzun mesafeli telefon hizmetleri ve bilgi işlem sektöründe ABD'nin ikinci büyük şirketi konumuna yük- selmişti. KARÇEL'E DURDURMA Kardemir'de istifaya doğru Ekonomi Servisi - Kardemir Karabük Demir Çelik Sanayi ve Ticaret AŞ Yö- netim Kurulu Başkanı Şinasi Aituıer, Başbakan Bülent Ecevit'e yaptığı yazılı başvuruda, şirketin yönetim kurulunun istifasından doğacak boşluğun engellen- mesi için şirket yönetim kuruluna hükü- met tarafından atama yapılmasını istedi. Kardemir'den Borsa'ya gönderilen açıklamaya göre, Başbakan'a gönderilen yazıda hükümet tarafından önerilen çö- züm yolunun Kardemir"in kurtanlması- na yetmeyeceği dile getirilerek yönetim kurulunun istifası ile genel kurulun top- lantıya daveti konusunda bir boşluk doğ- maması için, hükümetin önereceği isim- lerin yönetim kuruluna atama suretiyle getiriknesinin çok faydah olacağı kayde- dildi. Karçd'de faaüyet duracak Kardemir aynca yüzde 99.9'una sa- hip olduğu Karçel'in faaliyetlerinin 30 Haziran'dan itibaren durdurulacağını açıkladı. Açıklamada Karçel'in 1998 yı- lından bu yana toplam 4 trilyon 397 mil- yar lira zarar etriğı, bu nedenle sermaye- sini 500 milyar liradan 8 trüyon liraya yükselttiği hatırlatıldı. Şirket, Karçel'in bütün demirbaşlan ile stok sahalannda- ki mamul, yan mamul ve hammaddele- rinin Kardemir tarafından satın ahnaca- ğını, çelik yapı fabrikalannın ise Kar- çelsan'a kiralanacağını bildirdi. Karçel- san'ın ürettiği imalatın her tonu için Kar- demir'e 20 milyon lira bedel ödeyeceği belirtildi. Özçelik-tş Sendikası Karabük Şube Başkanı Ruhi Ayhan da hükümetin par- lamentoda bulunan siyasi partilerin il başkanlanmn yer aldığı bir şehir mecli- si kurduklarını ve Kardemir'le ilgili ba- kanlan ziyaret etmeyi düşündüklerini söyledi. Ote yandan Kardemir Karabük Demir Çelik Sanayi Ticaret AŞ Yönetim Kuruluüyelerini seçme imtiyazı bulunan A ve B grubu hisse sahiplerinden 13 or- tak, hisse satışı için SPK'ya başvurdu. reselleşme karşıtlarıyine eylemde Dünyanın en geHşmiş sekiz ülkesinin (G8) Kanada'da başlayan nrvesinin ilk gününe küreseüeşme karşıtianıun cylcmleri damgasını vurdu. Bini aşkın eylemci gün boyunea çeşitli eylemlerle G8'Ieri ve ulusötesi ştrkerJerin üçüncü dünya üikelerindcki çahşma şartlannı protesto ettL G8 liderteriyle yapılan görüşmelerde ise zirvenin sürpriz gündem maddesinin dolann değer kaybı olduğu öğrenildi (Fotoğraflar: AFP) BURSA (AA) - Taşıt Araçlan Parça Sanayıcileri Derneğı (TAYSAD) Genel Sekreteri Barbaros Demirri, yerli araç üretimindeki gerileme nedeniyle yan sanayide de erime yaşandığına dikkatı çekerek 1989- 1993 dönemınde yüzde 90'lan bulan yerli parça kullanımının, yüzde 20"lere düştüğünü bildirdi. Demirci, 1990'lıyıllann başlannda otomotiv ana ve yan sanayıinde kapasite kullanımının doruk noktasına ulaştığrnı anımsatarak yabancı marka araçlann pıyasalara hâkım olması ve yerli üretimin krizlerle sarsılması sonucu bu tablonun olumsuz yönde değiştığini kaydetti. Demirci, bir milyon araca parça ve ekipman üretme kapasitesine sahip yan sanayide atıl kapasite oluştuğunu, daralan iç pazarın olumsuzluğu daha da pekiştirdiğini vurguladı. Demirci, Türkiye genelinde 1000 dolayında otomotiv yan sanayii kuruluşu olduğunu kaydederek bunlann sadece 300- 400'ünün değişik oranlarda ihracat gerçekleştirdiklerini belirttı. Altın Işletmeciliğinde Siyaniir Kullanılması Avrupa Birliği Ülkelerinde Yasaklanmamıştır Kendi bilim dalları dışındaki konularda konuşan ve yazan bazı kişiler tarafından öne sürülen "Siyanür kullanarak altın işletmeciliği yapmanın Avrupa Birliği ülkelerinde yasaklandığı" iddiasının gerçeklerle ilgisi yoktur. Avrupa Birliği ülkelerinden Fransa, İtalya, İspanya, İsveç ve Finlandiya'da siyanürleme yöntemıyle altın madeni işletilmektedir. Avrupa Birliği Komisyonu'nun madencilik faalıyetlerine ilişkin 23 Ekim 2000 tarihli ve COM(2000) 664 sayılı genelgesinde yer alan "Altın içeren cevherlerin işlenmesinde gerek çevresel gerekse ekonomik yönden siyanürleme yöntemi tercih edilen yöntemdir ve tüm dünyada yaygın olarak kullanılmaktadır " rfadesi böyle bir yasaklamanın söz konusu olmadığını göstermektedir. Dünya'da halen, 875 altın madeninde altın'ın %83'ü siyanürleme yöntemiyle üretilmektedir. Kamuoyu'nun bilgisine saygılarımızla duyururuz. Madencilik A.Ş. Ovacık Altın Madeni www.ovacik-altin.com TÜRKİYE'NİN LOKOMOTİF SEKTÖRLERÎNE ABD'DEN VÎZE YOK Nitelikli sanayi bölgeleri umut olmaktan çıktı Ekonomi Servisi - Türkiye'nin ihracatını arttır- mak için yoğun çaba gösterdiği ABD'ye ihracat yüzde 14.8 azalırken ithalat yüzde 7 oranında arttı. Gümrüksüz ihracat olanağı sunması beklenen nite- likli sanayi bölgeleri de dış ticarette dengeyi Türki- ye lehine çevirmenin umudu olmaktan çıkıyor. Böl- gelerle ilgili karar tasanlanna göre. Türkiye'nin lo- komotif sektörleri bu alanda yatınm yapamayacak. ABD'ye yönelik ihracatın arthnlması amacıyla Türki- ye'de kurulması öngörülen ni- telikli sanayi bölgelerinin kap- samı giderek daraltıhyor. AA'nın haberine göre, Türki- ye'de kurulacak nitelikli sana- yi bölgelerinden, Israil'in ABD ile imzaladığı serbest ti- caret anlaşması kapsamında. ABD'ye gümrüksüz ihracat yapılmasını sağlayacak yasal altyapının oluşturulmasına yönelik son iki girişimde, bu bölgelerde yatınm yapılabile- cek sektörlere getirilen kısıtla- ma arttınldı. Daha önce ABD ile yapılan görüşmelerde, ABD, söz ko- nusu bölgelerde tekstil yatın- mının yapılmasını istemiyor- du. Türkiye ise bu düzenleme- nin içine sektörlerle ilgili kısıtlayıcı hükümler geti- rilmemesini talep ediyordu. Bu yıl mayıs ayına kadar yapılan görüşmelerde, ABD tarafi sadece tekstil sektörü konusunda çekin- celerini dile getirirken ABD Senatosu'na mayıs • Türkiye'nin ihracatını arttırmak için yoğun çaba gösterdiği ABD'ye ihracat yüzde 14.8 azalırken bu ülkeden ithalat yüzde 7 oranında arttı. Gümrüksüz ihracat olanağı sunması beklenen nitelikli sanayi bölgeleri de dış ticarette dengeyi Türkiye lehine çevirmenin umudu olmaktan çıkıyor. Bölgelerle ilgili karar tasanlanna göre tekstil, deri gibi lokomotif sektörler bu alanda yatınm yapamayacak. ayında sunulan, Türkiye'nin tsrail ile yapılan serbest ticaret anlaşmasından yararlanmasını sağlayacak karar tasansında, serbest bölgelerde faaüyet göste- remeyecek sektörlere ilişkin sınırlamalann arttınl- ması, Türkiye tarafından "sürpriz" olarak karşılan- dı. Söz konusu tasanda, tekstil sektörünün yanı sı- ra deri, deri giyim, ayakkabı ve saraciye sektörleri- nin de söz konusu serbest bölgelerde faaüyet gös- , termemesi öngörüldü. Yine aynı ka- rar tasansında, "ABD Başkanı'nın karan ile ABD piyasasmm ithalatta hassas sektör olarak kabul edecegi sektörierin de serbest ticaret anlaş- ması kapsamı dışına çıkanlabilece- ği" hükrnünün bulunduğu belirtili- vor. çabalar sonuçsuz 11 Eylül saldınlanndan sonra Türkiye ile ABD arasındaki siyasi ve askeri ilişkilere paralel olarak yo- ğunlaştınlan bu ülkeye yönelik ih- racatı arttırma çabalan sonuç vermi- yor. Ilk dört ayda Türkiye'nin ABD'ye yaptığı ihracat, ihracattaki genel artış trendinin aksine yüzde 15'lik hızlı bir düşüş göstererek 1 milyar dolann alhna indi. Bu ülke- den yapılan ithalat ise genel azalış trendinin aksine yüzde 7 arttı. DÎE verilerine göre Türkiye, bu yıl ocak-nisan döneminde ABD'ye 956.7 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirirken. bu ülkeden yapılan ithalat 936.4 milyon dolar düzeyinde oluştu. İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Futbolun Gölgesinde Maç oncesi son saatleri Alman televizyoncularia tren- de, Kapalıçarşı'da geçirdim. Yolcu olanlarda maçı izle- yecekleri yere yetişme telaşı. Satıcılarda 'We olurne ol- maz". birkaç bayrak, tişort daha satma hesabı. Kimse burnundankılaldıımıyorya, televizyonculann Alman ol- duğu anlaşılıranlaşılmaz birsamimiyet. bir kucaklaşma, "finalde beraberiz" laf atmalan. Bayrak, bayraklı tişort satanlar dışında aslında Kapa- lıçarşı'da alışveriş durmuş. Turistler bile maç saatlerine bağlı ortalıktan, hele de alışverişten çekiliyorlarmış. Ama kimin umurunda. Kameraları görenler, maç sonrası za- fer için getırdıkleri davul. zumalar dahil ne bulurlarsa ça- larak olmazsa sloganlarla Türkiye lehine küçük çaplı bir gösteri düzenliyorlar. Döviz bürolannın önünden geçerken kimilerinin alış- kanlıklaşöyle bırgözü kayıyor. "Eyvah dolaryükselmiş" türünden bir çıkışla, hızla yola devam. Sahi dolar dün kendi ülkesinde. euro. yen karşısında hızla, çok ciddi de- ğer kaybederken Türkiye'de niye yükselryor? Yine biri- lerı Türkiye'nin kredi notunu düşürmüş. Ecevrt'in has- talığı esas bahane gösteriliyorsa da herkes gerçek ne- denin spekülatif olduğunu sonunda itiraf etmek zorun- da kalıyor. Çok düşük alım satımın olduğu bir piyasada birileri fırsat bu fırsat istedikleri gibi oynuyorlar. Düşer- ken de kalkarken de kazanmaya, vurmaya devam edi- yorlar. Dün belirlenen asgari ücret, DlE'nin belirlediği, olma- sı gereken en alt sınınn da net 22 milyon altında çıktı. Açlık sının 300 milyon, yoksulluk sının 1 milyar, asgari ücret net 184 milyon. Olup bitenlerie ilgimiz, iyice sar- hoş olmuş bır insanın algılamasının ötesine gidemiyor. Futbol, kupa sarhoşuyuz. Hadi bize olan olmuş, şu Alman televizyonculara ne oluyor? "Milli takımınızın başansından sonra, Türkiye böylesine kenetlenmişken, bu ekonomik, siyasal, top- lumsal gelişmelere ne boyutta yansır?" turunden soru- lar soruyorlar. Elin adamı bile böyle düşünüyorsa..Sahi- den biz denildiği gibi Cumhuriyet'in ilk yılları sonrası, ilk kez çok anlamlı bir boyutta bütünleştik, kenetlendik mi? Milli takımımızın başarısı böylesi etkin, anlamlı sonuçlar yaratmış olabilır mi? Bütün görülebılir ölçümlemeler öyle gösterıyor. Her yaştan, her kültürden insanlar, çok değil bir-iki hafta ön- ce giyseler,"deli"damgası yiyebilecekleri bayraklı tişort- larla gerine gerine dolaşıyoriar. Üstelik giyecek kadar ce- sur olmayanlan onlara sevgi, sempati ile bakıyorlar. Ilk kez türbanlılarta. motosikletliler, en aykırı yaşam felse- feleri ve giysileri ile ortak ekrandan sokak ortasında maç seyrediyor, aynı sevinç ya da kaygı çığlıklarını atabiliyor- lar.. Bu başan, onur, çoşku seli duygusunun ne kadar ka- lıcı olabileceğine ilişkin kaygımı dillendirmeye çalışıyo- rum. Sonuç olarak duygularımızı, özlemlerimızi, başarı- ya açlığımızı, kimliğimizi ne kadar beslerse beslesin bu bir futbol, spor başansı. Seyirci desteğimiz. özdeşleş- memiz, kenetlenmemiz en uç noktalara ulaşmış olsa da ortada sanal bir durum, bizim doğrudan katkımızın ol- madığı bir başarı var değil mi? Ne kadarı ile ekonomik, sosyal, siyasal sorunlarımıza çözüm aramakta başlan- gıç, yanrt olabilir ki?.. Alman meslektaşım benim sorgulamamı doğru bul- mamış olmalı, benden daha heveslı ve umutlu itiraz edi- yor. "Spor başansı, futbol, kitleleri buluşturuyorsa, ye- ni bir heyecan yaratıyorsa sonuçlan toplumsal yaşama da yansımaz mı? Bizde Almanya tarihinde öyle olmuş- tu. Almanlan futbol başansı bir araya getirmişti. Siz de bu birteştıren, yükselen moral değerterden yararlana- maz mısınız?.." diye soru yöneltiyor. Türkiye'dekı gidişattan çok karamsar, nerede ise inançlannı, umutlannı tümden yitirmiş bir arkadaşımın, kupa aşamasındaki değişimi gözümün önüne geldi. Ön- ce izlemediğı futbol maçlarını izler oldu. Sonra diğer ku- pa maçlanna bile takılmaya başladı. Derken futbol üze- rine kritiklenni dinler oldum. Çok coşkulu bir sesle, "De- mek ki bir araya gelebiliyormuşuz, demek ki istenince, birilen kendi alanlannda ciddi ciddi çalışmca, başanlı- yormuş. Başkalanndan bireksiğimizyokmuş. Bunu ben tabii ki yetişmiş insan olarak biliyordum. Ama toplum olarak özgüvenimizi, umutlanmızı kaybetmiştik.." olum- lu, umutlu anlatıyor, anlatıyor.. Beni en çok, kamera tutulan en alttakilerden insanla- nmızın yaklaşımlan etkıliyor.. "Biz de biliyoruz. Evdeki tencerenin kaynamasınayaramayacak, çocuğum iş bu- lamayacak. Hiçbir sıkıntımıza çare olmayacak. Ama biz de insanız. Yıllardır hiçbir şeye sevinemedik, güleme- dik. Sevinmek bizim de hakkımız..", "Yıllardır IMF, Dün- ya Bankası reçeteleri, AB 'ye uyum şartlan diye diye bi- zi ezıyorlar. Hortuyorlar. Sesimiz, soluğumuz çıkamıyor. Kompleks içindeyiz. Takımımızın başansı ilaç gibi gel- di. Onurlanıyoruz, gururlanıyoruz.." sözleri, insanlann sevindirik olmuş halleri, nedensiz, anlamsız gözyaşı akıt- tınyor. Başarıya, birlikteliğe, güzelikleri paylaşmaya ne kadar da açız? Ne kadar yoksunuz? Şu aylar yıllar orta- lıkta görünmemiş, sokaklarafırlayan, zıplayan gençlere bir bakın? Ne kadar çok işsızimiz, ağıryoksulumuz var?.. Gol yedik gazetedeki çocuklar nefes alamıyor. So- kaklar zaten bomboş. çrt çıkmıyor. lyimseıier kupanın üçüncülük maçıyla teselli bulmak istiyor. Kötümserler onlara kızıyor. Şimdi ne olacak? DGD'de rakam karmasası Üretici 20 mflyon Kra destek istiyor HACER BOY\CIOGLU AMCARA-IMFve Dün- ya Bankası'nın istemleri doğrultusunda piyasa ko- şullanna terk edilen mıl- yonlarca tanm üreticisine yönelik tek devlet desteği niteliğinde olan doğrudan gelir desteğinde (DGD) ra- kam karmasası yaşanıyor. Türkiye Ziraat Odalan Bir- liği doğrudan gelir desteği- nin 20 milyon liraya çıkanl- masını isterken, Tanm Ba- kanlığı rakamın 15 milyon liranın altında kalmamasını istiyor. Hazine ise. IMF'ye doğrudan gelir desteğinin 13.5 milyon lira düzeyinde tutulacağı sözünü verdi. TZOB. dekar başına 10 milyon lira olarak uygula- nan doğrudan gelir desteği- nin 20 milyon lıraya çıkanl- ması için çalışmalara başla- dı. Birlik Başkanı RifatAk- yüzTanm ve Köyişleri Ba- kanhğı'na başvurarak. ko- nuyla ilgili çalışmalarda ba- kanlığın kendilerine destek vermesini istedi. Ak>oiz"ün istemini ince- leyen Tanm ve Köyişleri Bakanlığı'nın ise doğrudan gelir desteğinin asgari 15 milyon lira olması konu- sunda ısrarcı olduğu öğre- nildi. Hazine'nin, IMF'ye verdiği niyet mektubunda doğrudan gelir desteğinin hedef enflasyon kadar artı- nlacağı sözünü verdiğine dikkat çeken bakanlık yet- kilileri. bunun gerçekleş- mesi durumunda dekar ba- şına uygulanan gelir mikta- nnın 13.5 milyon liraylası- nırlı kalacağını belirtti. Ba- kanlık yetkilileri. "Biz, bu rakamın 15 milyon liranın altında olmaması için Hazi- ne'ye baskı yapacağtz" de- di." ,\kyüz, sıkıntılann Hazi- ne bürokratlannın tanmı bilmemesınden kaynaklan- dığını söyledi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear