Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
21 HAZİRAN 2002 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Dupmuş'tan
genelge
• ANKARA (A\KA) -
Sağlık Bakanı Osman
Durmuş. erteleme süresi
27Mart2002'debiten
Zorunlu Hızmet Yasasrnın
yürürlüğe gırdığıni. yasaya
uymayan doktorlann
mesleğini yapamayacağını
Itaydetti. Durmuş, zorunlu
hizmet ile ilgıli bir genelge
yayımlayarak Başbakanlık,
Genelkurmay Başkanlığı,
bakanhklar. YÖK ve
valiliklere gönderdi.
Cumhurbaşkanlığı Genel
Sekreterliğı ve TBMM
Genel Sekreterliği'nı de
konuyla ılgili bilgilendirdi.
Bostancıoğlu
raporu
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Milli Eğitim Bakanı
Metin Bostancıoğlu,
hakkında oluşrurulan ve
çahşmalannı tamamlayan
Meclis Soruşturma
Komısyonu'nun raf>oru,
25 Haziran Salı eünü
TBMM Genel
Kurulu'nda görüşülecek.
Lagendijk'e yanıt
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Dışişleri
Bakanlığı sözcüsü
Hüseyin Diriöz. Türkiye-
AB Karma Parlamento
Komisyonu (KPK)
Eşbaşkanı Joost
Lagendijk'in, Türkiye'yi
terör örgütü PKK'KADEK
ılegörüşmeleredavet
etmesinin kabul
edilemez bır davTanış
olduğunu söyledi.
İHD'nin
açıklaması
• ANKARA (ANKA) -
tnsan Haklan Derneğı.
Türkiye'ye kaçak giriş
yapan ınsan sayısının 100
bine ulaştığına dikkat
çekerek bu insanlann her
an sınır dışı edilme
korkusuyla yaşadığını
kaydetti' IHD. 20 Haziran
Dünya Mülteciler Günü'ne
ilişkin yayımladığı
mesajda, Türkiye'ye kaçak
giriş yapan insanlann her
türlü hizmetten mahrum
bırakildığını öne sürdü.
Yaşamın kıyısında bulunan
bu insanlann insan
onuruna yaraşır koşullara
erişebilmesi için
hükümetlerin yardım elini
uzatması gerektiğıni
kaydedenlHD. "
sığuımacılann eğitim ve
sağlık olanaklanndan
yararlanamadığını,
çalışamadıklannı,
gündelik yaşamlannı
idame ettirecek mali
destekten yoksun
bırakıldıklannı belirtti.
THK'den AKP'li
Ünal'a yanıt
• ANKARA (ANKA) -
THK Genel Başkanı
Hava Korgeneral Erdoğan
Karakuş. AKP Karaman
Milletvekili Zeki Cnal'ın
kurban derilerinin halktan
zorla toplandığına ilişkin
sonılanna karşılık,
"Bu toplama THK
tarafından yapılmayıp
serbest bırakılsaydı bir
ekonomik değer olan den
kötü emeller taşıyan veya
bazı kişilere çıkar
sağlayacak kişilere
yönelecektir" dedi.
(çel'in adı
artdc Mersin
• ANKARA (Cunıhuriyet
Bürosu) - Içel'ın adının
Mersin olarak
değiştinlmesini öngören
yasa teklifi TBMM Genel
kurulu'nda kabul edildı.
tçel milletvekillerinin
imzasını taşıyan yasa
teklifi. dün genel kurula
katılan milletvekillerinin
oybirlığıyle yasalaştı.
Ölüm cezası ve anadilde eğitimdeki çözümsüzlük üyelik müzakerelerini belirsizliğe sokacak
AB takvimi gecikiyorANKARA (CumhuriyetBû-
rosu) - Türkiye'nin Kopenhag
siyasi ölçütlerinin karşılanma-
sında olmazsa olmaz koşullar
arasında yer alan ölüm cezası-
nın kaldmlması ve anadilde ya-
yın-öğretim haklannın veril-
mesini sonbahara bırakması,
AB üyeliği yönünde önemli ge-
cikmelere neden olacak. AB,
16 EkinVde tlerleme Raporu'nu
yayımladıktan sonra 29 Ekım"de
toplanacak gayri resmi zirvey-
le genişlemeye ilişkin karannı
netleştirecek. Türkiye'nin ya-
sama yılı ise 1 Ekım'de başlı-
yor. Türkiye'nin Romanya ve
Bulgaristan'dan aynlması, tam
üyelik müzakerelerinin başla-
• Türkiye ile AB'nin takvimleri uyuşmuyor. Türkiye. 15 Eylül'de AB
Komisyonu'na Ulusal Program'ın uygulanmasıyla ilgili son raporunu verecek.
Türkiye'nin yasama yılı ise 1 Ekim'de başlıyor.
tılmasını da belirsizliğe soka-
cak.
TBMM'deki partilenn iç po-
litika çıkarlan nedeniyle tam
üyelik müzakerelerinin başla-
tılması için koşul olan ölçütle-
rin karşılanmasında uyuşama-
malan ve konulan sonbahara bı-
rakacak olmalan, Türkiye'nin
AB üyeliğini belirsizliğe soka-
cak bir gelişme olarak görülü-
yor. Bu belirsizliğin temelmde
AB'nin yaklaşık 10 yıllık ge-
nişleme takvimini yıl sonun-
daki Kopenhag zirvesinde be-
lirlemesi ve perspektif veril-
memesi durumunda Türki-
ye'nin bu süreçte adırun geçme-
yecek olması. AB, aralannda
Kıbns Rum Kesimi ve Malta ile
10 Orta ve Doğu A\Tupa ülke-
sini üyeliğe kabul etmeye ha-
zırlanırken Romanya ve Bulga-
nstan'ın üyelikleri için net bir
perspektif çizecek. Romanya
ve Bulgaristan ile birlikte dü-
şünülmek isteyen Türkiye, tam
üyelik müzakerelerine geçiş
için bir tarih alma çabasında.
Ancak Türkiye'nin gerekli
reformlan sonbaharda geçir-
mek istemesiyle AB'nin ken-
di takAİmi uyuşmuyor. Sonba-
har aylanna ilişkin önemli ta-
rihler şöyle:
15 Eylûl: Türkiye. 19 Mart
2001'de kabul ettiği Ulusal
ProgTam'ın uygulanmasına iliş-
kin performansuu içeren rapo-
runu AB Komisyonu'na suna-
cak. Ülkelerin bu raporlannı
başka bir tarihte sunma olanak-
lan bulunmuyor.
1 Ekim: TBMM. yasama yı-
lını açacak.
16 Ekim: AB Komisyonu,
aday ülkelere ilişkin llerleme
Raporu'nu yayımlayacak.
29 Ekim: Dönem başkanı Da-
nimarka genişlemenin görüşü-
leceğı bir zirve düzenleyecek.
12-13 Arahk: AB. Kopenhag
zirvesini düzenliyor. Kopen-
hag'da hangi ülkelerin genişle-
meye dahil edileceği, hangile-
rinın edilmeyeceği kararlaşhn-
lacak.
Sezer Sevilla'ya gidiyor
Cumhurbaşkanı AhmetNec-
det Sezer ve Dışişlen Bakanı ts-
mail Cem, ABnin Sevilla zır-
vesıne katılmak için bugün Is-
panya'ya hareket edecekler.
4 trilyonluk ödenek kullanılmadı
Köşk'ten
2001 yılında
büyük tasamtf
ANKARA (Cumhumet Bürosu) - TBMM
Hesaplannı tnceleme Komisyonu Başkanı Nazif
Okumuş. Cumhurbaşkanlığı'nın 2001 yılı
tüketim harcamalannda bir önceki yıla göre 1.2
trilyon lira tasarruf sağladığını. diğer kurumlann
Köşk'ü örnek alması gerektiğinı söyledi.
Okumuş, Cumhurbaşkanlığı nın ödeneğinin 4
trilyon lirahk bölümünü de kullanmadığını
açıkladı. TBMM Hesaplannı Inceleme
Komisyonu, dün Cumhurbaşkanlığı'nın 2001 yılı
kesın hesaplannı görüştü. Toplantı sonrasında
açıklama yapan Komisyon Başkanı Okumuş,
Cumhurbaşkanlığı makamının 2001 yılında bir
önceki yıla göre elektrik tüketiminde 242 milyar,
doğalgazda 411 milyar 356 milyon, telefonda 93
milyar, akaryakıtta 97 milyar, kırtasiye
tüketiminde ise 385 milyar olmak üzere toplam
1.2 trilyon lira tasarruf sağladığını bildirdi.
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer döneminde
yeni personel ahnmadığını anlatan Okumuş,
Cumhurbaşkanlığf nın bazı sivil toplum örgütleri
ve gereksinim içinde
• Cumhurbaşkanlığı bulunan bazı yurttaşlara
2001yılı tüketim toplam 123 milyar 390
harcamalannda bir milyon lira nakdi
önceki yıla göre 1.2 yardımda bulunduğunu
trilyon lira tasarruf da açıkladı. Sezer,
sağUuü. Sezer ulusal eğitime katkı
dönemindeyeni çerçevesinde8-10
personelalınu valilik emrine 55 milyar
yapdmazken baa sivil lira gönderdi.
toplum örgütleri ve Sezer'in talimatı
yurttaşlara toplam 123 üzerine GAP uçağının
milyar lira nakdi kullammının Hava
yardanda buluıuddu. Kuvvetleri'ne geçtığini
anlatan Okumuş,
komisyonun dış gezılerinin yoğun olmadığını
dikkate alarak Sezer'in THY yerine GAP uçağını
kullanmasının daha doğru olacağı kanaatine
vardığını vurguladı. Maliye Bakanlığı'ndan 2001
yılında aktanlan yedek ödenekle birlikte 15.1
trilyon liraya ulaşan Cumhurbaşkanlığı
ödeneğinin gerçekleşme oranının yüzde 73.10
olduğunu, bu rakamın aktarmalar dışında yüzde
70.28'e düştüğünü behrten Okumuş şöyle
konuştu: "Gerçekleşme oranının düşüklüğü,
makine teçhizat alımlan ödeneğinden yeni hizmet
binası için aynlan 350 milyar liranın yatırun
ödeneğinden, Çankaya Merkezi'ndeki çeşitli
yapım ve onanmlar için aynlan 925 milyar
liranın, İstanbul Tarabya Merkezi'ndeki çeşitH
onanmlar için aynlan 702 milyar liranın
ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik dunım
gözetilerek kullanılmamış olmasmdan
kaynaklanmaktadır. Müze Köşk ile ilgili proje ön
hanrhk çahşmaları bitirilemediğinden proje
yapınıı için bütçey e konulan ödenek de
kullanılanıanııştır. Aynca, mal ve hizmet
ahmlannda tasarnıfa özen gösterilmesinin de
sonuca etkisi olduğu tespit edilmiştic"
ÇtZMEDEN YUKARI MUSAKART
KAÇAKÇUĞl"
TüRKİVEL
MHP'li Lütfi Ceylan, ANAP'lı Yaşar Topçu'nun üzerine yürüdü
Komisyonda yumruklu kavga
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-TBMM Plan ve Bütçe Ko-
misyonu'nda, Maden Yasa Ta-
sansı'mn görüşmeleri sırasında
ANAP'lı YaşarTopçu ile MHP'li
Lütfi Ceylan arasında yumruklaş-
maya varan kavga yaşan-
dı. Topçu, kendisine *ter-
biyesidik yapma" diyen
Ceylan'a "Burası kaba-
daydık yeri değü" dedi.
Ceylan, üzerine yürüdüğü
Topçu'ya yumruk attı.
TBMM Plan ve Bütçe Komis-
yonu'nda, dün Maden Yasa Tasa-
nsı görüşüldü. Görüşmeler sıra-
sında ANAP'h Topçu ile MHP'li
Ceylan arasında kavga yaşandı.
Ceylan'm konuşmasuu yaptığı
sırada Topçu'nun Maden Mühen-
disleri Odası Başkanı Mehmet
Torun ile yüksek sesle konuşma-
sına sinirlendi. Ceylan, "Çıkmdı-
şandakonuşun,terbiyesizlikyap-
maym" dedi.
Topçu ise Ceylan'a tepki gös-
tererek "Terbiyesiz diye seviyesi-
• Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yüksek sesle
konuşma yüzünden tartışma çıktı. Ceylan ve
Topçu arasında sözle başlayan tartışma daha
sonra yumruklaşmaya dönüştü.
ze derler. Bana terbiyesiz demeye
hakksuz yok. Ben bunun hesabt-
nı soranm" karşılığını verdi. Ko-
misyon Başkanı Metin Şabin'in
toplantıya ara vermesine karşın tar-
tışma sürdü. Ceylan, Topçu'ya
"Dışan çık sor öyleyse, Nasıl so-
racaksan sor bakahm" demesi
üzerine Topçu,
a
Buraa kabada-
yınk yeri değil ama geL Skz yanhş
yere gehnişsiniz" diye konuştu.
Ceylan. daha sonra yerinden
kalkarak Topçu'nun üzerine yü-
rüdü ve yumruk attı. Ceylan'ın
yumrugu, geri çekilen Topçu'nun
omzuna geldi. Karşılık
vermeye çahşan Top-
çu ise engellendi.
Topçu'nun "Fîilite-
cavüzde bulunuyor
bunlar. Dışandaki ka-
badayılıklanm buraya taşıyor-
lar" biçimindeki sözlerine bu
kez MHP'li Arslan Aydar tepki
gösterdi. Aydar, "Bunlan deme,
bunlan deyinceişin rengi değişjr.
Bunun alündankalkamazsınız"
diye konuştu. Tarhşmanın bit-
mesinin ardından toplantıya de-
vam edildi.
İSS IRMIKI AYDIN ENGİN aengin(5 doruk.net.tr
Başlıkta bilerek yanm bırakılmış
cümleyi nasıl tamamlardmız?
Terör mazlumdan gelirse... Hak-
lıdırt
Terör mazlumdan gelirse... Hak-
lı bulunmasa da hoşgörülür!
Terör mazlumdan gelirse...
Hoşgörûlmese de gözyumulur!
Terör mazlumdan gelirse... Göz
yumulmasa bile kınanmaz!
Terör mazlumdan gelirse... Kı-
nansa bile '...ama onlan teröre iten
nedenler göz ardı edilmemelidir'
gibi parantezleraçılarak kınanır!
Terör mazlumdan gelirse... Te-
rör mazlumdan da gelse, zalim-
den de gelse sözcüklerle oyna-
madan, parantezlenn ardına sak-
lanmadan reddedilir!
Yanm cümleyi siz nasıl tamam-
lamıştınız?..
• • •
Üç gün önce Kudüs'te, o sa-
atlerde ağııiıklı olarak öğrencile-
ri taştyan A32 hat sayılı otobüse,
bir "ıntihar komandosu" saldır-
dı. Bedenine sanh bombanın pi-
mini çekti. Çoöunluğu öğrenci
19 insan öldü. Olenlerden ikisi Fi-
listinli Arap öğrendydi.
Saldırıyı Hamas üstlendi.
Terör Mazlumdan Gelirse...Hamas "Tutuşmuş öfke, tu-
tuşmuş coşku" demek. Mısır kö-
kenli Müslüman Kardeşler örgü-
tünün onde gelenlerinden Şeyh
Ahmet Yasin tarafından kuruldu.
Kuruluş amacını "Yahudi devle-
ti kesin olarakyokedilinceye ka-
dar savaş ve Filistin topraklan
üstünde islam şeriatının sonsuz
egemenliği" olarak ilan etti ve bu
amaç bugüne dek değişmedi.
Iki gün önce yine Kudüste, ka-
labalık bir otobüs durağında bir
otomobille saldın noktasına ge-
tirilen intıhar komandosu, oto-
mobılden indi, kalabalığa kanştı
ve bombanın pimini çekti. 7 kişi
öldü. Yaralılann sayısı 4O'ı buldu.
Saldınyı El Aksa Şehitleri üst-
lendi.
Kudüs, üç göksel dinin (Mu-
hammedi, Isevi, Musevi) payla-
şamadığı bir kent ve orada üç di-
nın de en kutsal saydıklan tapı-
naklan var. Müslümanlannki El
Aksa Camii. Son saldınyı üstle-
nen örgüt adını bu camiden alı-
yor ve El Fetih örgütünün islam-
cı- şeriatçı kanadının sılahlı gü-
cü olarak tanımlanıyor.
• • •
Kimı dış politika yorumculan
bu ıki katıksızteroreyleminı ulus-
lararası politkanın labirentlerinde
dolanarak çözümlemeyi (=analiz
etmeyi) yeğleyeceklerdir.Bırınci
saldınnın gerçekleştıği saatlerde
ABD Başkanı Bush un beklenen
"Ortadoğu Barış Planını" açıkla-
maya hazırlandığına dikkat çe-
kecekler ve "Ne pahasına olur-
sa olsun banşı önlemeyeyemin-
II Hamas bir kez daha başarıya
ulaştı" diye yazacaklardır.
Doğrudur da. Hamas olası bir
banştan ölümüne nefret ediyor.
Bunun ABD güdumlü, berbat ko-
şullu bır barış olmasıyla, Yahudi
ve Arap halkların bir arada ve sa-
vaşmadan, şıddete başvurma-
dan yaşayabilecekleri gerçek ve
kalıcı bir banş olması arasında
Hamas açısından bir fark yok. O
"din düşmanı" Yahudiliğin dev-
leti ortadan kalkana kadar ve o
topraklarda şenat egemen olana
kadar savaşı yeğlemiş ve bu yüz-
den kurulmuş, bu yüzden var
olan bır örgüt.
(Zamanlamaya bakın siz: Tam
da bu satırlar yazıhrken tam da şu
anda, Beyaz Saray sözcüsu,
Bush'un banş planını açıklama-
yı ertelediğini duyurdu).
Şımdi son iki terör eylemini (ve
daha öncekileri) Bush'un agzın-
dan açıklanması beklenen
ABD'nin barış planını erteletti,
belki de suya düşürdü diye mı
kınamalı, eleştirmeli?
Yoksa bu terör eylemlennin,
Israil'in üstün teknolojik donanı-
mı ve askeri gücü karşısında yok-
sul ve aalı Fil'ıstinlilerin zorunlu ola-
rak başvurdukları bir eyiem türü
olduğunu, ancak ne çare ki Isra-
il'de Ariel Şaron gibi yalnızca si-
lahlann dılıyle konuşmayı bilen
ve seven şahinleri azdırdığı için
yarar yerine zarar getırdiğinı ıleri
sürerek mi değerlendinmeli?
Yoksa hepsini bir yana bırakıp
bu terör eylemlerini, mazlum Fi-
listin halkının (ki doğrudur. Maz-
lumdur. Zulüm görmüş ve gör-
mektedir) zalim Israil'e (ki doğ-
rudur. Zalimdir. Kendi banş gü-
vercıni İzak Rabbin'i kendi elle-
riyle öldurecek kadar zalimdir ve
Filistin halkına zulmetmıştır, zul-
metmektedir) karşı "haklı sava-
şı " olarak niteleyip kutsamalı mı?
• • •
Bir seçenek daha yok mu ?
Terörü. sorunlann çözümünde
şiddet kullanmak, yılgı yaratacak
eylemlerie, can alarak, zorba gü-
ce başvurarak karşısındakini di-
ze getirmek diye tanımlayıp kim-
den gelirse gelsin kesinlikle kar-
şı çıkmak seçeneği...
Israil, Fılistin'in üstune çullan-
dığında bu köşede "Hepimiz Fi-
listinliyiz" diye yazıldı. "Gücün
terörûne de, terörûn gücüne de
boyun eğilmemesi" gereği vur-
gulandı.
Bugün şeriat savaşçısı Filistin-
lilerin terör eylemlenne de aynı il-
keyle ve aynı yalınlıkta karşı çık-
mak gerekmiyor mu ?
Teröre, uygulayanın mazlum
yada zalim oluşundan bağımsız,
terör olduğu için karşı çıkmak
gerekmiyor mu ?
POLfTİKA GÜ1NLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Erbakan, Kohl'le
Neler Konuştu?
Anayasa Mahkemesi'nce kapatılan Refah Par-
tisi'nin eski genel başkanı Prof. Dr. Necmettin Er-
bakan. Almanya'nın eski başbakanlarından Hı-
ristıyan Demokrat Birlik üyesi Helmut Kohl'le
Berlin'de neler konuştu...
Necmettin Erbakan'ın sağ kolu Şevket Kazan,
Strasbourg'da Avrupa İnsan Haklan Mahkeme-
si'nde 'şeriat tartışması1
yaparken aynı saatler-
de Almanya'nın başkenti Berlin'de ilginç bir bu-
luşma gerçekleşiyordu...
Erbakan ve Kohl 45 dakika süren bu görüşme-
de, salt Dünya Kupası'nda çeyrek finale kalan
Türk ve Alman ulusal futbol takımlarının başa-
nlarını konuşmadılar...
Bir süre önce Almanya Içişleri Bakanı Otto
Schily, İslam Toplumu Milli Görüş Örgütü'nün
çahşmalannı ızlediklerini, kapatılıp kapatılmaya-
cağı konusunda şimdilik bir şey söyleyemeyece-
ğinı behrtmişti...
Yine bir başka isim Hıristiyan Sosyal Birtik'in Bav-
yera Eyalet Başbakanı Edmund Stoiber, şu açık-
lamayı yapmıştı:
"Almanya 'daki Milli Görüş üyeleri sınır dışı edil-
melidir..."
Edmund Stoiber, Hıristiyan Demokrat Birlik
(CDU) ve onun küçük kardeşi Hıristiyan Sosyal
Bırlik'in (CSU) başkan adayı...
Almanya'da seçimler önümüzdeki eylül ayında
yapılacak...
Helmut Kohl ise CDU içinde etkinliğini sürdü-
rüyor. Altı gün önce Frankfurt'ta yapılan toplan-
tıya katılıp bir konuşma yaptı...
CDU ve CSU üyeleri tarafından ayakta alkışla-
nan Kohl'e övgüler yağdırıldı:
"Almanya'da 16 yıl iktidarda kalan büyük po-
litikacı..."
• • •
Erbakan, Helmut Kohl'le Dünya Kupası'ndan söz
ettiler ve bir istemde bulundular:
"Final maçını Türkiye ile Almanya oynar..."
Elbet bu görüşme salt Dünya Kupası'yla sınır-
lı kalmadı...
Milli Görüş'e yakın çevrelerden aldığımız bilgi-
ler Erbakan - Kohl görüşmesinın en önemli aya-
ğı, 'Milli Görüş' üyelerinin işten çıkanlmamasına
ilişkindı...
Erbakan Hoca, Kohl'e şöyle dedi:
"Münih Havaalanı 'nda çalışan Milli Görüş üye-
si yandaşlanmız işten çıkanlmış. Bu çıkarmada
Bavyera Eyaleti Içişleri Bakanı Günter Beckste-
in'/n etkisinin olduğunu öğrendim. Lütfen bu ko-
nuda bize yardım edin..."
Bavyera Eyaleti Içişleri Bakanı Beckstein,
CDU'nun küçük kardeşi olarak bilınen CSU'lu...
Beckstein'in. eylülde yapılacak seçımlerde
CDU-CSU listesinden federal hükümete içişleri
bakanı olarak girme olasılığı giderek ağırlık kaza-
nıyor...
Son kamuoyu yoklamalannda CDU-CSU bir-
likteliğı SPD'nin önünde görülüyor...
Erbakan Hoca'nın yeğeni İMGB Başkanı M.
Sabri Erbakan, Beckstein'e ateş püskürüyor...
Diyor ki:
"Beckstein'in Münih Havaalanı'nda yaptığı
Amerika 'daki komünizm avcısı McCarthycilik gi-
bi. Bunlar aslan Beckstein 'in klasik işleri. Bu tür
işten çıkarmalar 70'li yıllarda Almanya 'daki sol-
culara uygulandı..."
•••
Necmettin Erbakan'ın 'Milli Görüş'ün Kaplan-
cılar gibi Almanya'da çalışmasının yasaklanma-
sından çok korktuğu söyleniyor...
'Milli Görüş' bu nedenle 'Alman Islamı Proje-
si'ne sıcak bakıyor...
Yeğen Erbakan, "Türkçe, okullarda olağanya-
bancı dil olarak okunmalı" deyip ekliyor:
"Din dersinde ise Türkçe önşartını koyarsanız
işi zorlaştırmış oluruz. Din dersleri Almanca ve-
rilsin..."
Necmettin Erbakan ise bir ara şöyle diyor Kohl'e:
"Milli Görüş'ün Avrupa'da 250 bin üyesi var.
Bunun 200 bini Almanya'da. Eylülde yapılacak
seçimlerde maddi ve manevi yanınızdayız. Lüt-
fen bu görüşümü Edmund Stoiber'e iletiniz..."
45 dakika süren görüşmeden sonra Erbakan,
Kohl'ün yanından aynlıyor...
Erbakan dışarıya çıktığında gülümseyip şöyle
sesleniyor:
"Her şey iyi gidecek inşallah!"
hikmet.cetinkaya 'cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Hikmet ÇETİNKAYA
kadınlar yağmurvekuşlar
G U (1 i Z i ı A Y ı fl C ı L ı ıC
Tel: O 2 1 2 - 5 I 2 42 19 Faks: 512 II 72