01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
î NİSAN 2002 SALI CUMHURİYET SAYFA EGÎTİM i^DEVRlMDEN, EVRİME.. TURHAN SELÇUK DURUST TABİATİİ İSTANBUL EFENDİSİ IN HARİKL'LÂDE MACERALARI 32 KİSIM TEKMİLİ BİRDEN Sivil Havacılık Yüksekokulu Pilotaj Bölümü'nün sadece iki kız öğrencisi var: Deniz ve Ferihan Sabiha Gökçen'in izindeler CANHACIOGLÜ ESKfŞEHİR-Başka fakültelerdeki öğrenimlerini yanda bırakarak Anadolu Üniversitesi Sivil Havacılık Yüksekokulu 'na giren Deniz Ülke ile Ferihan Işık'ın hedefi pilot olabilmek. îki genç kız Atariirk'ün manevi kızı olan ilk kadın savaş pilotu Sabiha • Anadolu Üniversitesi Sivil Havacılık Yüksekokulu Pilotaj Bölümü'nün sadece iki kız ögrencisi var: Deniz Ülke ve Ferihan Işık. Onlar, üniversite eğitimine başladıklan fakülteleri bırakarak pilot olma karan aldılar. Havacılık tutkunu iki genç kız kendilerine Sabiha Gökçen'i örnek alıyor ve ilerinin başanlı kaptan pilotu olmak istiyorlar. Gökçen'i örnek alıyor. Türkiye'de alanında tek olan Anadolu Üniversitesi Sivil Havacılık Yüksekokulu Pilotaj Bölümü'nde yalnızca iki kız öğrenci öğrenim görüyor. Üçüncü sınıf ögrencisi Deniz Ülke (23) ile 4. smıfta okuyan Ferihan Işık'tan (22) övgü ile söz eden okul yöneticileri, "Daha önce bu bölümden kız öğreneilerimiz mezun oldular. Şimdi onlar, çeşitü havayollan şirkederinde kaptan pilot oiarak görev yapıyor. İki genç kıarnızın da okullannı bitirdikJerinde iyi pilot olacaklanna inanıyoruz" dediler. Daha önce lstanbul Üniversitesi Iktisat Fakültesi 'ni kazandığını belirten Deniz Ülke, "Bu okulda bir yıl öğrenim gördüm. Daha sonra pilot olmayı çok istediğinı için okuldan avnldim" diye konuşru. Ferihan Işık da başka bir üniversiteyi kazanmasma karşın Sivil Havacılık Yüksekokulu'nu tercih ettığini söyledi. Ülke ve Işık, kendilerine ilk Türk kadın pilotu Sabiha Gökçen'i örnek aldıklannı belirterek şunlan söylediler: "Günümüzde erkek veya kadın mesleği diye bir meslek türii yok, Buradan da daha önce başanlı bayan pilotlar yetişmişler. Biz de bunu yapacağız. Havayollannda başta yardımcı pilot, daha sonra da kaptan pilot oiarak görev yapmak istiyoruz. Kendimize ülkemizin ilk kadın pilotu Sabiha Gökçen'i örnek ahyonız." ÇYDD VE lÜ'NÜN ÎŞBlRLİĞt Okuma-yazma öğreticisi yetiştiriliyor tstanbul Haber Servisi- "Uhısal Eğitime Destek Kampanyasr kapsamında, Çağdaş Yaşamı Destekleme Demeği (ÇYDD) ile Istanbul Cniversitesi (ÎÜ) Hasan Âli Yücel Eğitim Fakültesi'nce, Zeytinburnu'nda, "Okuma-Yazma Öğreticisi Yetiştinne Kursu" açıldı. ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan, lise mezunu herkesi Halk Eğitim Merkezi'nde açılan kursa katılmaya davet etti. ÇYDD Genel Başkam Türkan Saylan, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in eşj Semra Sezer'in desteğiyle başlatıJan "Uhısal Eğitime Destek Okuma-yazma KampanyasTnda görev alacak öğretecek çok sayıda gönüllü öğrermene gönüllü öğretmen ihtiyaçlannın bulunduğunu vetiştirmekiçin söyledi. Prof. Dr. Saylan, 'kursaçmakamn a f e aşamada Ze>iinburnıı / /^vnn pıkrt bölge olarak seçikü. Bu alanÇYDDve L ™ ^ t a flçeter 7e d e lstanbul açacağE"dedi. Üniversitesi Ilçe Kaymakamj Mustafa Zeytinburnu 'nu Pekdemir de lstanbul'un ilk pilot bölge seçti. gecekondu bölgesinin Zeytinburnu olduğunu belirterek, ilçede 10 bine yakın kişinin okuma- yazma bilmediğini söyledi. Pakdemir, şu ana kadar 500 kişiye okuma yazma öğrettiklerini ifade ederek, "Amacımız, bu 10 bin kişinin hepsine ulaşmak" dedi. Konuşmalann ardından 48 gönüllü öğıetıci, Hasan AJi Eğitim Fakültesi öğretim üyelerince kursa aluıdı. 3 gün sürecek kursun ardından gönüllü öğreticiler, okuma-yazma bilmeyenlere okuma-yazma öğretecekler. Sürt'te kunılan 'çadırokullar'da toplam 300 çocuköğrenim göriiyor. Depremçadırıokuloldu SflRT (AA) - Siirt'te eğitimden uzak kalan göçebe ailelerin çocuklan için kunılan çadır okul sayısı 11 'e yükseldi. Yılın farklı mevsimlerinde değişik yerlerde bannan "Soran" ve "Mehmediyan" aşiretlerine mensup çocuklann eğitimden uzak kalmaması için kunılan 11 çadır okuJda hızlandınlmış eğitim yapılıyor. Siirt Milli Eğitim Müdürlüğü Ilköğretim Müfefrişleri Başkanı Murat Tûrker, aşiretteki ailelere, çocuklannı Yatılı Ilköğretim Bölge Okulu (YÎBO), Pansiyonlu ılköğretim Okulu (PtYO) veya taşımalı sistemle okula göndermeleri tekJif ettiklerini, ancak ailelerin, çocuklan "işgiicü" oiarak görmesi nedeniyle buna yanaşmadıklannı söyledi. Bunun üzerine Türkiye Kalkınma VakfVnm deprem nedeniyle yaptığı 11 çadın okul haline getirdiklerini belirten Türker, "AiJeJer başta tereddüüe yakiaşülar. Daha sonra çocuklannı gönderdiler. Biz 240 çocuk bekliyorduk. Ancak şu andaki öğrenci sayısı 300'e yaldaştı^dedi. YÖNETİM KURULU TANITILDI Eğitim Gönüllüleri'nde yeni dönem tstanbul Haber Servisi - Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfî'nın (TEGV) yeni Başkanı Cengiz Solakoğlu. "Hedefîmiz, vaknn sağlam temeller üzerinde kabcı büvümesini sağlamak. verimtiağuıi arrürmak ve standart kalitede hizmeti yayguüaşörmakttr'' dedi. Solakoğlu, Conrad Oteli ndekı basın toplantısında, yeni yönetim kurulunu basına tanıtarak, TEGV'nin geçmiştekı çahşmalan ve hedefleri hakkında bilgi verdi. "Yapüldanmız bize sürdürülebilir gibi görünmüvordu. Altvapımız büyüyen kavnakianmızuı viikünü taşnacak hale Solakoğlu, vaJaf Solakoğlu, vakfuı eskı başkanı ve 11 başkanmın, "yönetim hşilik vönetim kurulunun aldığı kararlan kuruluüvelerinin «ygulamakonusunda isteksiz ,. • . . , . . davrandjgınL zaman zaman hizmetsurelennın çoguniuUa ahnan kararlann 2yılla doğruluğuna inanmadığını" sınırlandınldığını belirterek şöyle devam etti: sövledi. "Başkan ile yönetim kurulu arasında oluşan bu fikri uçurumu aşmak mümkün olmadı. Ya başkanuı dedigi olacak ve buna yönetim kurulu üyeleri sessiz kalarak a>nlacaktı ya da çoğuniuk karariannı uygulama>an başkan a>nlacaktı. Ö\1e de oldu. 'Ben merkezli' yönetim anlavişuu, her kendi alanlannda başanlı üvelerin kabul etmesi mümkün degildi." "Bu valof, ne bir kişiye, ne de bir kuruma malediür. TEGV'ji topluma ınaletmek, ana hedefimiz olacakOr" diyen Solakoğlu, yönetim kurulu üyelerinin performansının 6 ayda bir değerlendirileceğini, başansız olanlann görev süreleri bitmeden aynlacaklannı söyledi. DUZYAZI ORHAN BlRGtT Çillep'den Bush'a Irak Desteği DYP Genel Başkanı, son ABD gezisinden dön- dükten sonra zaman zaman yaptığı açıkfamalarda, Başkan Bush'un ilkbahar aylarında Saddam'a yö- nelik bir müdahaleyi kesin oiarak gerçekleştirec^i- ni söylüyordu. Bu bir önseziden daha çok, Tansu Çiller'in, gezi sırasında güvenilir kişilerden aldığı izlenimlere verdi- ği öneme mi dayanıyordu? Bu konu tamamen açık- lığa kavuşmadan. Çiller geçen hafta sonunda Hürri- yet gazetesinin Ankara Temsilci Yardımcısı Muhar- rem Sankaya ile muhabirlerden Hakan Akpınar a çok önemli bir şey söyledi. DYP Genel Başkanı, ABD'nin Irak'a yönelik oiarak düzenlenecek operasyonu destekleyecekti! Çiller'in açıklamasının üzerinden üç gün geçti; ama Ortado- ğu'da bir başka badırenin, neredeyse bizim anırfarı- mıza da etkilerini sıçratacağı kaygısı içinde, kirni Is- raJI'i, kimi Filistin'i savunan Türk kamuoyu, DYP Ge- nel Başkanı'nın söylediklerini büyüteç altına yatırma gereğini bile duymadı. Oysa Tansu Çiller, Hürriyet'te yayımlanan demeci- nin birinci bölümünde, ülkesinin yönetimine aday ol- mak için içinde dayanılmaz bir güç ve hazırdk oldu- ğunu söylemekle yetinmiyor. adeta bu isteğini ger- çekleştirmeye yardımcı bir yeşil ışık arayışında da ol- duğunu, dilinin attında sanki geveliyor. Onun, Irak operasyonu için sözü edilen mestektaş- larımıza söylediklerini okursanız. dilinin a/tındakileri daha yakından görürsünüz: Hükümetdiyorki, "Efendim Irak'a saldırma, Irak'a operasyon yapma." Türkiye'nin, müttefikiABD'ye Irak'a yönelik bir sal- dın düzenlemesi isteğine Çiller açıktan karşı çık/yor Oysa, sadece Türk Hükümeti'nin değil; Cumhur- başkanı'nın, Siiahlı Kuvvetler'in. Meclis içinde ve dı- şındaki siyasal partilerin, sivil toplum örgütlerinin, özetle kamuoyunun büyük çoğunluğunun ABD Ge- nel Başkanı'na ve Beyaz Saray'a yönelik bu mesajı- nın bugüne kadarDYP'nın hiçbiryetkili organınca, kar- şısında olunduğuna yönelik biraçıklamada bulundu- ğunu bilmiyorum. Ama Tansu Çiller, son günlerde, kendi merkez ka- rar organında mı görüştü, yoksa partisinin grubun- dan mı güç aldı? Onu da bilmiyorum. Ama, birden- bire azılı bir Bush yanlısı kesilme gereğini duyduğu ve sonra da, /rak politikası yüzünden hükümeti topa tuttuğu meydanda: "Teröristadına sen Irak'a girmedin mi? Biz girme- dik mi binlerce askerie. Burada terörist vardemiyor musun?" Demecin ilerleyen bölümünde DYP Genel Başka- nı'nın. kendi başbakanlığı sırasında başlayan ve on- dan sonra da süregelen TSK operasyonlarmı, Pen- tagon'un olası müdahalesi ile karıştırdığı ortaya çıkı- yor. Türkiye'yi bölme amacı ile başkaldıran bölücü ör- gut çetelerinin, sınırlarımız içindeki faaliyetterine kar- şı koyan siiahlı kuvvetlerimızin önünde zaman zaman güneyanırlanmızdan Kuzey Irak'taki bannaklanna kaç- makzorunda kaJdıklannı, askerierimizin kısasüreli ope- rasyonlarla onlan kovaladıklannı unutmuş görünü- yor.Türkiye Cumhuriyeti'nin haklı oiarak terörist söz- cüğü ile isimlendirdiği PKK örgütü ile Saddam'ın tem- sil ettiği devlet gücünü aynı kefeye oturtuyor. Haydi oturtsun, bana ne?Ama demecinin daha alt bölümlerınde, niçin öyle söylediğini Beyaz Saray'ın kavrayabilmesi için "Biz" diyor ve her halde olası bir DYP iktidarını amaçlıyor. "Saddam'ınyanında olma- yız, demokrasinin yanında oluruz. Terörün karş/sın- daoluruz. YaniABDileiyidiyalogkuracakbizJz... ABD haklı... Irak'ın toprak bütünlüğünü korumak ve pla- nın içinde olmak kaydı ile operasyona destek veri- yorum." Belki de Avrupa'da tek lider Tansu Çiller'in Irak konusunda Bush'a verdiği des- tegin Avrupa ülkelerinde de belki de tek parti lideri olduğu söylenilebilir. Gerçi yakın zamana kadar In- giltere Başbakanı Blair de benzer bir işbirliğine ta- raftar olduğunu söylüyordu ama, özellkle Işçi Parti- si'nin önemli bir kesiminde, Blair'in Bush ile bu ko- nudaki görüş birliğine yapılan açık muhalefet Ingi/te- re Başbakanı'nı son ABD ziyaretinde daha ihtiyatlı bir dil kuilanmaya yöneftti. Tansu Çiller'in bu demeci, DYP'nin dış politikasın- da birdönüm noktası oiarak mı algılanmalı? DYP' nin ağır ve hafiftopları genel başkanlarının açıklaması ile tam uyum halinde midirler? Güneydoğulu milletvekilleri ne düşünüyorlar aca- ba? Benim için gerçek bir merak konusu bunlar. Ve tabii asıl merak edilecek olan Tansu Çiller'in Türkiye Başbakanlığı'na yeniden aday olmak için içinde gizleyemediği o dayanılmaz ihtirası açıklamak isterken, Beyaz Saray'a da yeterince anlaşılır biçim- de bir mektup gönderme gereğini niçin duymuş ol- duğu? Yoksa o da, üstelik genel seçim/erden önce bir parlamenter müdahale tezgâhlamanın mı peşinde? Faks: 0212- 677 07 62 obirgrt« e-kolay.net Lenterf ENTERNET /MEHMETSUCU [email protected] MEHMET St'CÜ ... Ve sonunda br süre için bite olsa in- temete belirli yasak- lar getirilmesini is- teyenlerin dediği ol- du. Türk Telekom 3r steyene bedava web sayfası yapma ; bulundurma olanağı veren Freeser- îrs.com'a ulaşımı yaklaşık 10 gün ıresince, yani bu servis sağlayıcıdan ya- i \apan tüm sitelere sansür uygulandı. ınsürün bahanesi ise pomo ve satanist ;rKİi srteler. Geçen hafta internetçilerin ğun rtirazı sonucu bu uygulamadan vaz ç'di. Ve ne mutlu bize ki Internet ftası'na sansürsüz girebildik. 3u içeriğe sahipsrteleraslında Freeser- s ın üyeterinin çok küçük bir bölümü- ouşturuyor. Türkiye'de ve dünyada bu vs sağlayıcıdan yayın yapan çok sayı- Tilletvekili, bürokrat eğitim kurumu, ga- 3ci ve sanatçı bulunuyor. Sonunda bu uama ile Çin veArap ülkelennden son- Rrkiye de kıs bir süre için internete air uygulayan ülkeler arasına girdi. »servers.com, 8m.com, 8k.com" ızantıları olan sitelere ulaş/m 10 gün adandı. jrkiye'deki tüm internet servis sağla- iıfirketlerin bağlı bulunduğu Türk Te- lekom'un filtre (sansür) uy- gulaması ne kadar yasal, bilmiyorum. Türk basın tarihi sansüre karşı uğraşı- lann yoğun oiarak yeraldığı sayfalarla do- lu. Herhalde şimdi de yeni bir sayfa daha açı/ıyor. 1950-1960 yılları arasında De- İnternete 10 gtinlük sansür mokrat Parti iktidannın basına getirdiği ya- saklan aşmak için kimi dergilero hafta ya- yını yasaklanan haberlerin listesini yayım- larlardı. 1980'lerege/indiğinde ise4'îü cun- tanın bildirilerinin birtanesi "her türiü yayın yasağının yayım- lanması da yasaktır" şeklin- deydi. Bu gazetecilik açısından karanlık bir dönemdi. Şimdi isesavcılara. s/kıyönetim komutanlarına gerek duyulmadan Türk Telekom aracıl/ğıyla sansür uygulanmaya Internet ve Hukuk Piatformu, inteme- tegetirilen sınırlamaJara karşı çıktı. inter- neti sanık sandalyesine oturtarak yangı- sız infaza hükmetmenin yanlışlığına dik- kat çeken IvHP'nin açıklaması şöyle: IvHP oiarak Bilgi Üniversitesi ve lstan- bul Barosu ile müşterek düzenlenen 16 Mart'taki panelde sorunlan enine boyu- natartışmaya çalıştık. Bu panefcten çıkan bazf sonuçlanivHP ofarakkamuoyuna du- yurduk ve internet sayfamızda yeraidı. In- ternet biraraçtır. Kullananın amacına go- re sonuçlar yaratır. "Intemef'ı tek baş/na bir "potansiyeldüşman", bir "nifakyuva- sı" oiarak algılamak veyasal düzenteme, sınırlama vedenettemearayışına bu yak- laşımla girmek yanlıştır. Dünyada ve Tür- kiye'deortaya çıkan olumsuz gelişmeler- de "intemefin de kuflanılması, bu olay- lann yarattığı zararların nedeninin "inter- net" oteluğunu göstermez. Bu tip olaylar ve eylemler internet hayata geçmeden önce de vardı, yann birbaşka iletişim or- tamına geç/ldiğinde de olmayacakları söylenemez. "Suç'tan söz etmek için mutlaka yasa ile yapılmış tanımlar gerek- lidir. Ofrnayan birsuç tanımında başka ya- salara kıyaslama yaparak hüküm verile- mez. "Zararft" her zaman "yasadışı" an- lamına gelmemekted/r. Dolaytsıyla neyin zararlı olduğuna kimin karar vereceği de önemli olup, bu konuda yetkisizlik, yeni hukuka (veya yasaya) aykınlıklar dogura- bilecek bir husustur. 2001 Haziran'ında kurulmuş Internet ve Hukuk Platformu bünyesinde bulunan InternetServis Sag- layıcılan Alt Grubu da kendi denetim ku- rallannı oluşturmak üzere çalışmalarını sürdürmekted/r. Platform çalışmalannın ürünleriçok yatanda httpy/vvvvvv. ivhp.net srtesinden TBMM ve kamuoyuna sunu- lacaktır. Intemetin hukuk alanında yarat- / tığı sorunlara, internetin uluslar üstü ya- pısı gereği, uluslararası düzeyde ortak il- keler konularak çözüm bulunmaya çalı- şılmaktadır. Bugün, sorunlann çözümü için tüm dünyada kabul edilen ortak bir düzenlemeden söz edebilmek mümkün olmamakla beraber, bu düzenlemeleri ya- parken esas alınacak ilketerin genel oia- rak ortaya konulduğu görülmektedir. Hal böyteyken, ortaya bazıolumsuz/uklar çık- tı diye, sanık sandalyesine interneti otur- tarak, adeta "yargısız infaza" hükmet- mek, o/sa olsa ülke çıkarları açısından hayatiönem taşıyan bilgitoplumu"ha- line gelme fırsatını bir kez daha kaçır- makla eşanlamlı olabilir... Türk Internet Servis Sağlayıcılan'na yargısız site kapattırmak ise Türkiye'nin internet yasakçısı ülke kategorisine ko- nulmasına hizmet eden "kolaycı" ve "po- pûlist" bir yaklaşım olur... çalışılıyor. Çok kısaca söylemek gerekir- sesansürcü herdönem vardı ve var olma- ya da devam ediyor. Peki bu sansür bir daha uygulanırsa ne olacak? Bunu nasıl aşabiliriz? Bilginin ko- lay ulaşılır bir meta olmasını istemeyen ve bilgiden korkanlan ancak bilgi ile yenebi- liriz. Bazı internet siteleri, kullanıcının tanı- tım numarasını gizleyerek kendi üzerin- den sörf yapmasına olanak veriyor. bu si- telerden birtanesinin adresi: www. anony- miser.com. Bu adrese girdiğinizde "Free anonymous web surfing" yazısının altın- daki küçük kutuya ulaşamadığınız sitenin adresini yazarsanız sansürü kolayca aşa- bilirsiniz. Bu site sizi bir veya iki kez iste- diğiniz adrese ulaştınyor, sonra isepara is- tiyor. Ancak bedava anonymiser uygula- ması yapan çok sayıda site var. ÂJemi sersem kendini akıllı zanneden- ler aslında hiçbir şey bilmiyor. İnternete yasak getirmenin olanaksız olduğunu kav- rayamayan sansürcüler belki de bedava web alanı veren bu kurumu yasaklayarak, paralı internet aJanı verenterehizmetetmek istiyor. Umarız acele alınan bu karar ve vazgeçilen uygulama ilk ve son olur. Kısa- cası interneti sansürleyemezsiniz. Sadece komik duruma düşersiniz... Mustafa Akgürden çağn 8-21 Nisan'da, buseneö.'si- ni kutladığımız Internet Haftası başlıyor. 12 Nisan ise, interne- tin Türkiye'ye gelişinin 10. yılı, yani 9. yaş günü. Internet Clst Kurulu, Musta- fa Akgül imzasıyla bu yaş gü- nü ve Irrtemet Haftası nedeniy- lemilletvekilterine ve siyasi kad- rolara çağnda bulundu. 1. ınternet Haftası'nda, TBMM'de interneti gündeme getirsinler. Bilişim konusunda- ki genel görüşmenin hafta için- de başlaması güzel birjest olur. 2. Hafta süresi içinde partini- zin, internet ve bilişim politika- lan konusunda bir politika bel- gesi üretip bunu kamuoyuna duyurmanız çok uygun olur. 3. Hafta amaçlan çerçevesin- de genel merkez ve taşra teş- kilatlarında etkinlik yapılması, sayın parti yetkililerinin buna ka- tılması bizleri çok sevindirir.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear