Catalog

SArFA CUMHURİYET 26 NİSAN 2002 CUM 14 JvUJLiJ. U - t \ kuftur(âcumhuriyet.com.tr Zuhal Olcay Oyun Atölyesi'ndeki ilk dinletisinde yaşamı yorumluyor Siyah beyaz şarkılar...MELTEMKERRAR Simsiyah birsahne. Piyano. Ke- man. Akordeon. Şarkıcı. Oyuncu- larumz onlar. Bir şarkı digerine akı- yor, ne hızh ne yavaş. Gösteriş yok, ihtişam yok, gürüitii yok. Siyah ve beyazuı içinde, siyalı ve beyaz ka- dar yaluı her şey. Sözler, notalar, şarkılar, bir de siz... Oyun başlı- yor... Murathan Mungan, Shakespe- are,MehmetTeoman, Lale Müldür, Attilâ Öhan,Ömer Hayyam'ın söz- !en, SeBm Atakan, Vedat Sakman, OnnoTunç,MehnıetGüreI'nin bes- releri... Hepsi ZohalOlcay'ın yoru- muyla tiyatro sahnesinde. 4 Ni- san'da açılan Oyun Atölyesi, 'Enniş- ler ya da Gunahkârlar' oyununun ardından yine Işıl Kasapoğhı'nun sahneye koyduğu 'Siyah Beyaz' ad- lı dinletiyJe karşılıyor izleyiciyi. Projenin müzik yönetmeni Selim Atakan, Olcay'a pıyanosuyla eşlik ediyor. Diğer rollerde Hülya Öza- laşa(keman), Mustafa Perin (kontr- bas) ve Hakan Elbir (akordeon) var. 'Öncelikle şarkıcıyım^ "8-10 yıldır akhmın bir kenarm- da.tiyatrosahnesinde sırf konser o^ ma>an. ama içindeçok kalabahk bir şeyierin de olmayacağı bir dinleti vanh" diyor Olcay. Va istedigi re- pertuvan oluşturamadugından ya da müzik yönetmeni ile anlaşamadığın- dan bir türlü gerçekleşemeyen uzun süreli düşünü nihayet Selim Ata- kan ve Işıl Kasapoğlu'yla birükte ya- şama geçirdiği için çok mutlu. Her- hangi bir salonda değil de çok iyi bıldiği bir yerde, sahnede söylüyor iizik yönetmenliğini Selim Atakan'm yaptığı projeyi sahneye koyan Işıl Kasapoğlu olabildiğince yahn bir sahne tasanmı hazırlamış. Piyano, keman, akordeon ve yorumcu 'şarkı' için varlarorada. Hepsini birükte ve tek tek algılıyorsunuz. Biri, diğerinin üzerinde değil, kimsenin acelesi yok. Şarkı, söylüyor her şeyi... şarkılannı. Bunun her şeyden önce çok büyük bir güven ve konfor ol- duğunu söylüyor. "Eviniz, yeriniz, yatağınız, kendinize ait bir mekân. Aşağıdaoturanfcdeyicininde beffi bir sessizlik ve tiyatro izleme disipüni içindeolacağını bflmenin getirdiğiçok büyük bir rahatlık var. Bazılannı çok korkutan, ama afaşık oMuğum için benim çok rahat hissettiğim bir şey." Tiyatro sahnesi üzerinde en ufak aynntının görüldüğünü, bu neden- le çok iyi olmak gerektiğini söylü- yor Olcay. Bu anlamda oyunculu- ğu, çok büyük bir artı onun için. Peki şarkılannı söylerken ne kadar oyuncu, ne kadar şarkıcı? "Oncelik- le şarkjcıyım" diyor. Çünkü asıl iş şarkılan iyi söyleyebilmek. Şarkı- lann anlattığı duyguları, bir teksti yorumlar gibi yorumlamak, hisset- mek ve izleyiciye aktarmak. Bunu yaparken de oyunculukta olduğu gıbi abartıya kaçmamak. Olcay için şarkılann ortak özelliği hepsinin bir sözünün, anlatacak bir şeylerinin olması. Sahnede yaşamaya, oyna- maya, hissetmeye ve hissettirmeye açık şarkılar hepsi. Dinledığimiz şarkılarart arda, Işıl Kasapöğlu'nun yahn sahne tasan- mıyla bütünleşerek akıyor sahne- de. Piyano, keman, akordeon ve yo- rumcu 'şarkT için varlar orada. Hep- sini birhkte ve tek tek algılıyorsu- nuz. Biri, diğerinin üzerinde değil, kimsenin acelesi yok. Şarkı söylü- yor her şeyi... Yıllardır böyle bir projeyi ger- çekleştirmek istediğini söylüyorIşı) Kasapoğlu da. Onun için önemli olan, bunu bir oyuncuyla yapabil- miş olmak. Çünkü bu da bir oyun ve o yüzden anlamlı. "Bunu ancak bir oyuncuyla yapabileceğinte ina- nıvordum ve çok basit bir şey yap- ünı. AsbndayapOğını hiçbir şey yok, her şeyi Zuhal yapryor, ben sadece eşlik ettim yine, ama bu oyunculuk sayesindeoMu. Haluk,ZuhaLTUbe, BüJent- Bfitün bu çalışüğmı insan- lar sahne üstünde gerçek birer bu- yücü. 365 gün o büyücülerle birfik- te oluyorunı ve bazen kendimi dfin- yanoı en mudu insanı oiarak görü- yorum." 'Büyücüleri' dinlemek... Kasapoğlu tamamen tiyatro gö- züyle bakarak olabildiğince yalın bir tasanm hazırlamış. Amacı, mümkün olduğunca şairleri, müzigi yaratan- lan, kendi deyimiyle 'böyücüleri' dinlemek ve onlarla iç içe olmak. Iz- leyeni de sakince içine alan yalın- lık -herprojesinde olduğu gibi- me- tinden kaynaklanıyor. Ona göre her şey önce metinden başlıyor. Yalın- lığı getıren de çalışmayı oluşturan da metnin kendisi. Kasapoğlu bu projenin hem ken- dileri, hem de müzisyenler için fark- lı bir çalışma olduğunu söylüyor. Bir başlangıç niteliğindeki bu çalış- manın her yıl başka bir tema üze- rinde geliştirilip diğeroyunlarla bir- likte Oyun Atölyesi repertuvanna gj- rebileceği düşüncesinde... Siyah Beyaz herpazartesi ve sa- h 20.30'da Oyun Atölyesi'nde. (0 216 345 30 39) ' Zeki Demirkubuz bu yıl 55.'si düzenlenenfestivalin 'Belli Bir Bakış' bölümüne katılıyor Cannes'da 'ItirafDEFNE GURSOY PARİS -Bu yılki Cannes Film Festivali'nde yanşacak ve yanşma dışı gösterime girecek tüm filmler açıklandı. Zeki Demirkubuz un yönettiği "İtiraT, "Belli Bir Bataş" (Un Cer- tain Regard) bölümünde yer alacak. Bir diğer Türkiyeli isim ise tsviçre Güzel Sanatlar Yüksek Okulu adına 26 dakikalık "Sür- gündeÖhun'' (La Mort en Exil) filmiyle Cinefondation (sine- ma okullan kısa ve orta metraj- lan yanşması) resmi karıhmcı- lan arasında yer alan Ayten Mut- lu Saray. Geçen yılki AltınPalmiye Ödü- lü'nü kazanan yönetmen David Lynch'in başkanlığındaki Festi- val Uzun Metraj Jürisi 'nde, ara- lannda SharonStone'un da bulun- duğu üç kaduı sanatçı ve altı yö- netmen bulunuyor. Kısa Metraj ve Cinefondation Jürisi ise Martin Scorsese başkanlığında 5 kişilik bir ekipten oluşuyor. Bu yılın en önemli sürprizlerinden biri, Wo- ody ADen'ın festivale ilk kez katılacak ve 15 Mayıs gecesi "HoDywood Ending" (yanşma dışı) adlı filmiyle festivalin açılışını yapacak olması. Allen ilke oiarak hiçbir festivale ka- tılmıyordu. Festh'alin kapanışını ise 26 Mayıs gecesi Cb- ude Lelouch'un yine yanşma dışı filmi "And Now,Ladies andGentiemen" yapacak. 2002 Altın Palmiyesi için yanşan yönetmenler de şöy- le: Paul Thomas Anderson, Olhier .Assajas, Marco BeJ- locchio, David Cronenberg, Luc ve Jean PierreDarden- ne, NicoleGarcia,Amos Gi- tai, Robert Guediguian, Im Kvvon-taek, Jia ZhangKe, Aki Kaurismaki, Abbas KJ- arostami,MikeLeigh, Ken Loach, Gaspard .\oe, Ma- noel de ObVeira, Roman Polanskt Akxander Soku- rov, EKa Suleiman ve IVfic- haei VMnterbottom Dört Fransız yönetmenin de seçildiği bu yılki katılımı değerlendiren festival yönetici- leri, geçen yıl yanşmaya hiç alınmayan Ingi- liz yönetmenlerin üç fılmle yabancılar arasın- da çoğunlukta olduğuna, her ikisi de "banş" konulu olan bir îsrail ve bir de Filistin filmi- 'ftiraf, kansuun kendisini aldatûğını öğrenen zengin ve başanh bir mühondisin bir süre sessiz kakfaktansonra kansuıa her şeviitirafettirnıeye karar\erdiğiuzunvesancıh bir gecenin öyküsü. nin yanşmaya ahnmasına, dolayısıyla bu yıl "engage" sayılacak filmlere yer verdüderine dikkat çekiyorlardı. Yöneticiler aynca Atom Egoyan'ın Ararat fihninin, özellikle "bir Ermeni so> kınmı fîl- mi" değil, sadece bir kimlik araştırması fil- mi olduğunu vurgulayarak, yönetmenin ken- di arzusuyla yanşma dışı gösterime sunula- cağını da ifade ettiler. Bu yıl festivaldeki en önemli yenilikler ara- sında ise, "0çeği burnunda" Fransız yönet- menlere sembolik bir ücret karşılığında fes- tivale katılma olanağı tanınmasının olduğu ve bu uygulamanın gelecek yıldan itibaren tüm ülkelerden katılacak genç yönetmenlere yaygınlaştınlacağı belirtildi. ERZURUM1. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞt'NDEN Esas No: 2001 324 Karar No: 20026 Da\acısı Beyhan Erkaya tarafından davalı Abdurrahman Erkaya aleyhine açılmış bulunan boşanma davasının verilen karar gereğınce; Davalı adına dava dilekçesinın ılanen teblig edildiğınden boşanma karannın da ıla- nen tebliği gerekmış olmakla, Davanın kabulüne. Erzurum ı)i Merkez Güzelyun köyü. Cılt: 127. Hane: 60"da nü- fusa ka\ıtlı Mustafa \e Kanime'den olma 15.02 1975 dofumlu Beyhan Erkava ıle ay- ru yerde nüfusa kayıtlı Yaşar ve Mensure'den olma 15.02.1975 doğumlu Abdurrah- man Erkaya'nın boşanmalanna. Davalı Abdurrahman Erkaya'nın ış bu ilanın yayın tarihinden itıbaren yukarda met- ni yazılı boşanma karannın yavin tanhinden itibaren 15 gün içerisinde terrrviz etmesi aksi takdirde karann kesinleşecegı hususu karar tebliği yerine kaım olmak iizere ila- nen teblıg oiunur. 02.04.2002. 21Basın: 22133 URLA ASLİYE HUKUK MAHKEMESf NDEN Esas No: 2000 218 Davacı Mesut Yaka \ekili tarafından davalılar Güibahçeköyü hükmü şahsıvelı. Ma- liye Hazinesı ve Orman Genel Müdürlüğü aJeyhıne açılan tescıl davasının yapılan açık yargılaması sırasında verilen ara karar uyannca; Izmir ili, L'rla ilçesi. dogusu 35 parsel sayılı taşınmaz ve cebel. batısı cebel, kuzeyi Gülbahçe-Balıklıova yolu (Karaburun asfaltı yolu). güneyi cebe) olan 5447.30 m2 yüzölçümündeki alanın davacı adına tescilı ıstenildığınden taşınmazda hak ıddia edenlerin ilan tanhınden itibaren üç (3) ay içensınde mahkememızin 2000218 esas sayılı dosyasına mûracaat etmelen ılan oiunur. Basın: 23522 GÖLCÜK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2000 1453 Davacı Selahattın A> tarafından davalı Sevım Ay aleyhine açılan boşanma davasının 26.03.2002 tanhli açık duruşmasında alınan ara karar uyannca. Da\alı Sevım Ay'a dava dılekçesı ve duruşma giınü rüm aramalara rağmen teblıg edılememıştir. Mahkememızce duruşma 21.05.2002 günü saat 09.00'a talık edılmıştir. Davalının mahkememizde hazır bulunması veya kendisini bir vekıl ile temsil ettırmesi. ettirmediği takdirde duruşmaya yokluğunda devam edileceği \e karar verileceğı, ilan tanhinden itibaren 1 aş sonra teblıg edilmiş sayılacağı ılanen teblığ oiunur 02.04 2002 Basın: 2203"7 AMASRA SULH HUKUK MAHKEMESİ Sayı: 1999 53 Davacı Hasan Özbayındır vekili tarafından dava- lılar Ahmet Işbılen ve arkadaşlan aleyhine açılan ortaklığın giderilmesı davası açılmış olup, Amasra ilçesi Kum Mahallesi 26 pafta 1381 par- sel müştereği. Hasan ile Ümmü'den olma 1340 do- ğumlu Fatma fşbilen'in açık adresi belli olmadığın- dan duruşma günü ve dava dilekçesi tebliğ edıleme- mıştir. Yukarıda adı geçen dahıJi davalıya 08.05.2002 duruşma günü teblığ edilerek. tebliğ tanhinden iti- baren 15 gün içerisinde davaya cevap vermelenne, cevap vermedikleri takdirde yokluğunda duruşma yapılarak davaya devam olunacağı ilanen tebliğ oiunur. Basın: 1934) MUSTAFAKEMALPASA ASLİYE HUKUK MAHKExVIESİ'M)Eı\ DosyaNo. 2001 259 Davacı SS Sünlek Köyü Tanm Kredı Kooperatıfi vekılı Av. Mehmet Küçükaşık ta- rafından davalı Hasan Tannverdi aleyhine açılan menfi tespit davasının venlen ara karannda, Bursa ilı, Mustafakemalpaşa ilçesi, Sanayı Sıtesi, 22. Blok. No: 9 adresınde ıka- mek etmekte iken. adresi meçhulde kalan ve tüm aramalara rağmen adresi tespit edi- lemeyen davalı Hasan Tannverdi'ye ilan yoluyla dava dılekçesinin teblıgıne karar ve- nlmıştır. Adı geçen davalının 4.6.2002 günü saat 09.45"te yapılacak duruşmada hazır bulun- rnası veya kendisini bir vekil ıJe temsil ettırmesi, aksi takdirde vargılamava yoklu- ğunda devam edılip karar verileceği hususu davetıye yenne kaim olmak üzere ılan oiunur. Basın: 10996 İLAN ELAZIĞ SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2001 1594 Davacı Isa Yılmaz tarafından davalı Osman Nacar ve arkadaşlan aleyhine ıkame olunan Elazığ ıh Mer- kez Kesnk Mahallesi Kırkdutlar mevkıindeki ada 8^6 parsel 8'de kayıtlı 488 m2 arsa vasfındakı taşınmazın satışı suretiyle ortaklığın gidenlmesı davası açılmış olup mahkememızce yapılan bütün aramalara rağrnen davalılar Osman Nacar. Mustafa Doğrul. Rahime Öz- men. Fatma Karabulut. Selma Ermiştekin ve Nurettın Bakır'ın adresi tespit edilemediğinden adına ılanen tebhgat yapılmasına karar verıldifınden davalılar Os- man Nacar, Mustafa Doğrul, Rahime Özmen, Fatma KarabuluL Selma Ermiştekin ve Nurettın Bakır'ın du- ruşmanın atılı bulundugu 23.05.2002 günü saat 9.00'da varsa dehl ve belgelerini ibraz etmek üzere mahkememizde hazır bulunması veya kendılenni bir vekılle temsil ettırmelen, gelmedikleri takdirde dos- yadakı mevcut delıle göre gıyaplarında karar verilece- ği 7201 sayılı Tebhgat Kanunu'nun ılgilı maddelen gereğince ılanen tebliğ oiunur. Basın. 20279 ANKARA14. SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN DosvaNo:2001 511 Davacı Mustafa Gökalp vekili Av. Zafer Iraz tara- fından davalı Ibrahım Er aleyhine açılan tespit dava- sının mahkememizde yapılan açık duruşması sonun- da, Halen Aydınhkevler Hedef Sokak No: 5 4 Konya adresınde mukım davalı fbrahim Er adına davetıyeler teblığ edılememış ve adresi de zabıtaca tespit edıle- memış oldugundan. duruşma günü gazete ilanı yolu ıle teblığ edılmış. mahkememız dosyası 7.11.2001 tarıhınde karara çıkmış oldugundan. davanın kısmen kabulüne, 06 FER 27 plakalı Reno marka. 1952 mo- del. çekıcının sahıbinın davalı tbrahim Er olduğunun tespıtıne. 2.160.000.-TL harcın davalıdan tahsıüne. 95.000.000.-TL yargılama gıdennın ve 10.000.000.- TL vekalet ücretınin davalıdan alınıp davacıya venl- mesıne ılışkin karar venldığınden. ışbu karar özetı- nın HUMK'nun 509 maddesı gereğınce karar tebliği yerine seçerlı olmak üzere ılanen tebliğ oiunur. 10.01 2002 Basın: 23080 YAZIODASI SELİM İLERİ Hoşça Kal Menekşe Şerbeti Aslında ablamın en çok sevdiği çiçektirkır me- nekşesi. Ondan dinleye dinleye benim de er çok sevdiğim çiçek oldu. Menekşe benim için yeryüzünün en güzel ama en alçakgönüllü çiçeğidir. Güzelliğinin görke- minden uzak durmayı adeta erdem bilir. Gönül- ler yakmaktan korkar. Aşk mektuplan arasındaki kuartulmuş menek- şeyi herkesin artık bayağı bulduğu dönemde, tut- tum, yazdığıma bugün de pişman olmadığım bir senaryoma Bir Demek Menekşe adını taktım. Bunda elbette Behçet Necatigil'ın "Gûlüşle- n"şiirinin de izı vardı. Yürekte iz bırakmıştı "Gü- lüşleri". Usta şaırler modalara hiç mi hiç kap/lmadık- larından, Necatigil de, herkesin menekşeli yazı- ları çizileri bayağı bulduğu yılların başlangıcın- da, o "menekşe duyartığrnaderin hüzünlersöy- lemişti: "Kutlaryeni evlileri nikâh törenlerinde Ihtiyar kızlar, genç dullar. Solmuş resimler içinde kurutulmuş menekşe Kokar kopanldığı günkü kadar taze Gerilerde bir gülüşle mutsuz Gülûmseryaşlı kız Bilirim." Bir demet menekşe... Bütün o gösterişli bu- ketlerden çok daha incelikli, çok daha sevgicil. Sonra kokusunu duyar gibi oluyorum. Kolon- ya şişesi. Şişenin üstündeki etikette mor menek- şeler, hep utangaç, kavuniçiye çaian sanlannı giz- lemeye çalışıyorlar. Mahallemizin berben Kriton, kıpkısa kesilmiş saçlanma menekşe kolonyası sürüyor. Koşa ko- şa eve dönüyorum, yedi sekiz yaşlanm. Annem- le babam menekşe kolonyasının kokusunu "bay- gın " buluyorlar. AmaSaraylı Büyükhanım öyledüşünmüyor. Sa- raylı Büyükhanım'ın menekşelere hasreti var. Menekşelerin mor ışıltılar saçtığı upuzun çitler anımsıyor. "Birde menekşe şerbeti vardır. Içtin mihiç?" diye soruyor. Çok şaşınyorum. Menekşeli bombonu biliyo- rum ama.. menekşe şerbetinden habersizim. "Tıpkı gül şemsiyesi gibidir" diyor. Gül şemsiyesi! Bu sözü ilk kez işitryorum. Bir tür gül şerbetinin adıymış. Menekşe şerbeti de gül şemsiyesi gibi yapılırmış. Tepsiye tozşekerserpiyomnuşsunuz, sonra ta- ze menekşe yapraklannı, bütün o mor ve san ışıl- tıları katıyormuşsunuz. Taçyapraklaria şekerezi- lerek kırk gün güneşte bırakılacak. Kırk gün... Bir masal sözü gibi. Sonra kavanoza koyacaksınız. Menekşe şerbeti içmek istediğinizde, kaşık kaşık bardağa doldurup üstüne su dökeceksi- niz. Bir kez tadanın canı hep çekermiş. Böyle söy- leyen Saraylı Büyükhanım "geçti gitti" gibisin- den buruk buruk gülümsüyor. "Yasemenin de şerbetini yaparlardı..." Aradan yıllar geçiyor, menekşe şerbeti bir tıp kitabında menekşe şurubu oiarak karşıma çıkı- yor. Anlatım bilimsel soğuklukta: "Yanm gün süreyle üç avuç kokulu menek- şenin taze çiçeğini, birkilo şekehibir litre su için- de demlenmeye bırakın. Benmari yöntemi bir saat ısıttıktan sonra şişelere koyun. Günde üç çorba kaşığı için. Anjinlere, nezlelere ve bron- şitlere karşı gargara da yapabilirsiniz. Menekşe şurubu öksürijk kesici niteliktedır. Bu şurubun kronikpekliklere de yaradığı görülmüştür..." Oysa Saraylı Büyükhanım geniş bahçeleranım- sıyor, geniş, set set bahçelerden geçip gidiyor. Geçip giderken, ama hep sabahın erken saat- lerinde, çiy taneli menekşeler topluyor. Bunları, renklerini ve kokularını büsbütün yitirmesinler diye ille gölgede kurutuyor. "Bürümcükten menekşe torbalanm vardı. Ku- ruttuktan sonra menekşeleri onlara koyar, efla- tun kordelalarla bağlardım..." Hoşça kal menekşe şerbeti, hoşça kal birta- nem! Takvimde tz Bırakan: "Bir gün giderler de kahrsanız yalnız I Eski odalarda gece I Bir saat gibi durmuş sabahtan / Her şey onlar gidince." Behçet Necatigil, "Eşyalar, Sessizlik", 1955. İLAN DARENDE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2001215 Zilyed (davalı) Adı Soyadı: Süleyman Yıldız (Ölü mı- rasçılan) Tebligat yapılacak mirasçılan: ÇocukJan Hasan ve Ah- met Yıldız Dunısma tanhi: 1.5.2002. Malatya ilı, Darende ilçesi, Yazı köy, Çuvallı mevki- inde 157 DSİ No'lu tapuya kayıtlı olmayan tarla vasfin- daki taşınmazın 107.93 m2'sı. DSİ Genel Müdürlüğü ta- rafindan kamulaştınlmış olup, davacı DSİ tarafından ka- mulaştırma bedelinın tespıtı v e taşınmazın DSİ adına tes- cili istemiyle mahkememizde dava açılmıştır. Idarece saptanan zilyedlerin adresi ıdarece tespit edilemedığın- den2942'l 0-2 gereğınce 7201 sayıiı Tebligat Kanunu'nun 28. maddesine göre gazete ılanı yoluyla tebligat vapmak gerekmıştir. Bu ilanın gazetede ilanından 10 gün sonra davalılara tebligat yapılmış sayılacak ve bu 10 günü iz- leyen 30 gün içinde DSİ Genel Müdürlüğü'ne yöneltil- mek suretiyle kamulaştırtna ışlemıne karşı ıdan yargida ıptal ve adlı yargıda maddi hatalara karşı düzeltim dava- lan açılabılecektır. Iptal davası açılarak yürütmenin dur- dunılması karan alındığı hususu 30 gün içinde belgelen- dinlmediğı takdirde kamulaştırma ışlemı kesinleşecek vemahkemece tespit edilerek Darende Zıraat Bankası'na yatınlacak kamulaştırma bedeli üzerinden taşınmaz DSİ Genel Müdürlüğü adına tescil edılecektir. Zılvedlerin ko- nuya ve taşınmazın değenne ılişkın tüm savunma ve de- lillenni teblığ tarihinden itibaren 10 gün içinde mahke- meye vazılı oiarak bildıımelen gerekmektedır. Yukanda belırtilen hususlar ılanen tebliğ oiunur. Be- del Darende Ziraat Bankası Şubesı'neyatınlacaktır. Ko- nuya ılişkın tüm savunma ve delıllenn ılan tanhinden iti- baren 10 gün içinde mahkemeye yazılı oiarak bıldırilme- si, aksi halde son ılandan itibaren 1 av içinde hak sahıp- len itıraz etmedıklen takdirde kamulaştırma bedeli zıl- yede ödenecektır. Basın: 10385