Catalog

Z< NİSAM 2002 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA ÜJJVVPİ!N \_J1VJ_1 ekonomi<a cumhuriyet.com.tr 11 Tavuğa rniizMi motivasyon • KARAMAN (AA) - Yunurta tavuklanna düzenlı olarak müzik dinletılmesinin verimi arttırmakla kalmadığı, kınk yumurta sayısını da önemlı ölçüde azalttığı biJdirildi. Karaman'dan agırlıklı olarak yabancı ülkelere ıhracat yapan Fil Tavukçuluk Başkanı îhsan Malik Gûl, işletmesinde en büyük sonınun tavuklann strese girmesi olduğunu belirtti. Aria'mn ortağı küçuluyop • ROMA(AA)- Türkiye'de faaliyet gösteren cep telefonu şirketi Aria'nın İtalyan ortağı Tün'in (Telecom îtalya Mobile) bağlı olduğu Telecom îtalya. gelecek konusunda Türkiye \k durum saptaması yaptığını açıkladı. Telecom ttalya'nın sahıbi Marco Tronchetti Provera, "tspanya'da Aula'dan, Fransa"da Bouygues'ten, Avusturya'da Telekom Avusturya'dan çıkıyoruz" dedi. Borçstoku büyuyor • ANKARA (ANKA)- Kamu kesimindeki daralma ve tüm tasarruf önlemlerine rağmen kamu borçlanndaki reel büyüme tüm hızıyla devam ediyor. Devletin iç ve dış borçlan bu yüın ilk üç aylık döneminde 14.7 milyar dolarhk artışla 138.3 milyar dolara kadar tırmandı. Hazine'nin ödemekle yükümlü olduğu dış borçlar, bu yılın ilk üç aylık döneminde 9.6 milyar dolarhk bir artış kaydetti. Iş k şveren kıdemde ısrarlı • ANKAR\(ANKA)- lş Güvencesi Yasasfnın Meclis'te beklediğı şu günlerde, işverenler de eşzamanlı olarak çıkmasını istedikleri İadem tazminatı ve esneklığe ilişküı isteklerini gündeme getırmeye devam ediyor. Kıdem tazminatının besaplanmasında bir yıl içın esas alınan 30 günlük kazancın 15 günün altına hdırilmesi ıçin kulis \aptığ. belırtıliyor. Stok, sicil, matrah ve servet affı çıkanlmasma dönük hazırlık tartışmalarla sürüyor Af gündeme oturdu• 2003'e ertelenen "nereden buldun"' dönemine geçiş öncesinde af için girişimler yürütülürken Kılıçdaroğlu, affın dürüst mükellefin cezalandınlması olduğunu söyledi. BANUSALMAN ANKARA - Zekeriya Temizerin Maliye Bakanlığı döneminde getiri- len. ancak uygulanamadan 2003'e er- telenen "nereden bıılduıT dönemine geçiş öncesinde "maB af çıkartılması" için başını ANAP'ın çektıği çeşitli ke- simler yoğun girişimler yürürüyor. Maliye Bakanlığı'nın stok, sicil, mat- rah ve servet affi çıkanlmasma yöne- likyasahazırhğını 1 ayıçındetamam- laması bekleniyor. Vatandaşın Vergisini Koruma Der- neğı (VAVEK) Başkanı KemalKıhç- daroğhı. mali aflarla dürüst mükelle- fin cezalandınldığıru vurgularken bu- güne kadar çıkanlan hiçbir affin ma- liyeye beklediği ölçüde gelir sağlama- dığının altını çizdi. ANAP Genel Başkanı Mesııt Yıl- maz'ın gündeme getirdiği af kapsa- mında yalmzca sen et affı değil stok, sicil ve matrah affi da çıkanlacak. Kılıçdaroğlu, mali affin her sefenn- de beyaz bir sayfa açmak uzere gün- deme getırildiğıni anımsahrken "Ama o kadar kabank bir defterimiz var ki arük beyaz sayfalan tükendi Avrupa Birligi'ne üye ülkelere bir baksınlar, acaba mali afhangi yüzyılda çıkanldT dedi. Kılıçdaroğlu, Vılmaz'ın "Sonfld yıl firmalar kayıt dışı çabşn" ıtirafını eleştırirken "Acaba kayıt dışı çahşan bu firmalar hangfleri, kayıtdışı çalışo- ğı bilindigi halde bunlann üzerine gh- meyen bürokrasi hangja" diye sordu. 1980 yılından bu yana ortalama her 5 yılda bir af çıkanldığına dikkat çeken Kılıçdaroğlu, naylon faturamn Türki- ye'nin kanayan yarası olduğunu ve yıllardır üzerine gidilmediğini belirtir- ken Türk Ceza Yasasf nda yapılacak düzenlemeyle naylon fatura düzenle- yenle sahte para düzenleyenin eşit tu- tulması gerektiğini savundu. POAŞ 'Altin hisse' kaldırılıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Petrol Ofisi Anonim Şirketi'nde (POAŞ) "imtiyazh hisse" 5 yıllık süre dohnadan kaldınlıyor. POAŞ'ta halka arzdan sonra imtiyazlı hissenin kaldınlmasına yönelik Özelleştirme Yüksek Kurulu'ndan (ÖYK) karar çıkanlmaya çalışılması dikkat çekti. îmtiyazh hissenin kaldırılmasıyla. "Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da petrol ürünlerinin satışı. şirketin faaByetfcrinin tasfiyesi ya da sımrlandınlması. anasözleşme ve hisselere taıunan haklarda değjşikfik" konusunda çoğunluk hissesine sahip olan tş Bankası- Doğan Holding ortaklığı, tek yetkili konuma gelmiş olacak. tmtiyazlı hissenin kaldınlmasına yönelik karan imzalamayan tek bakanın. Sanayi ve Ticaret Bakanı Ahmet Kenan Tannkulu olduğu öğrenildi. Söz konusu ÖYK karannın ardından 1 adet imtiyazlı hisse, hamıline yazılı A Grubu hisselere eklenecek. tmtiyazlı hissenin kaldınlması, THY örneğinde yaşandığı gibi kamunun bu alanda yeni bir yatınm yapmayacağı garantisi nedeniyle, petrol dağıtrm alanında kamunun hiçbir müdahalesinin olamamasuıı da berabennde getu-ecek. GELÎR, KURUMLAR,KDV Vergide yeni dönem ANKARA (AA) - Maliye Ba- kanlığı, Gelir \e Kurumlar Ver- gisi'nde beyana tabi mükellefle- rin taksit sayısını azaltmaya ha- zırlamyor. ÖTV'nin ardından ekim ayında Meclis'e Gelir Ver- gisi oranlanndan işçi ve memur- lann vergi iadesini kaldırmaya, faiz gelirleri için beyanname ver- me işleminden vergideki istisna ve muafiyetleri daraltmaya ka- dar birçoİc alanda yeni düzenle- me öngörülüyor. Serbest bölgelerde uygulanan istisnalann Gelir ve Kurumlar Vergisi ıstisnası dahil kaldınlma- sı planlanırken serbest bölge ka- zançlannın bölgede şirket kurul- ması ve yurtiçi pazara sahş ora- nının yüzde 15'ini geçmemesi koşuluyla düşük oranda vergiye tabi tutulması düşünülüyor. Ser- best bölgelerde çalışanlann üc- retlerinin de tam olarak vergilen- dirilmesi amaçlanıyor. Ancak bu yönde bir smırlamaya iş dünya- sı karşı çıkıyor.Basit usule tabi mükelleflerin KDV'den muaf tu- tulması da hedefleniyor. PETROL IŞVERENLERİ: BENZtN FtYATININ 800 BtN LtRA OLMASI GEREKÎYOR Akaryakıtçılar eylem hazırlığında • Akaryakıtta verginin vergisinin alındığını ve hükümetin elini bu işten çekmesi gerektiğini söyleyen PÜÎS Genel Başkanı îsmail Aytemiz, pompalan kapatacaklannı açıkladı. ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) - Akaryakıt bayileri, Türkiye gene- linde "pompa kapatma" eylemi yapmaya hazırlanıyor. Petrol tşve- renleri Sendıkası (PÜİS) Genel Başkanı İsmail Aytemiz, bayilerin 1998 yılında yüzde 8.5 olan kârla- nrun yüzde 5.5 düzeyine genledi- ğuıi söyledi. 1 lıtre benzinın fıyatı- nın 800 bin lira düzeyinde olması gerektiğini vurgulayan Aytemiz. "Hükümet arük, elini akaryakıttan biraz çeksin. 1 ay içinde sorunlan- mıza çözüm bulunmazsa, bayiler pompalan kapatacak" dedi. Bugün başlayacak olan 4. Petrol Şûrası öncesı bir basın toplantısı düzenleyen PÜİS Genel Başkanı İsmail Aytemiz, akaryakıt bayileri- nin can çekiştiğini söyledi. Şu an- da 1 litre benzinüı 1 milyon 393 bin liradan satıldığını vurgulayan Ayte- miz, "Bu rakamın 767 bin lirası Akaryakrt Tüketinı Vergisi, 212 bin 567 Brasıru da KDV oluşturuyor. Bir başka deyişle bir litre benzin için ödenen paranın yüzde 70'i devlet kasasma guiyor" dedi. Benzindeki fiyat artışlanna karşın 1998 yılın- da yüzde 8.5 olan bayi kânnın, yüz- de 5.5 düzeyine gerilediğini vurgu- layan Aytemiz, "3 yıl içinde 1000'e yakın akaryakıt istasyonu kapandu yaklaşık 1500 bayi ise istasyonuna saühk ilanı yapışbrdı" dıye konuş- tu. Aytemiz, şöyle devam etti: "1 ay içerisinde sorunlaruiuza çözüm ge- tirüemezse, Türkiye çapmda bayiler pompalan kapatacak." 'DervişM uyaracağg' Bayilerin kâr paylanna. ATV kapsamında devletin el koyduğunu belirten Aytemiz. "Bu payin tekrar bize verilmesi gerekir'' dıye konuş- tu. *Şu ana kadar bir tek Sayın Ke- nıal Derv iş'le görüşmedik. Ona da istemlerimizi aktaracağız. Eğer gö- rüşmeler sonuçlanmazsa 1 Hazi- ran'dan itibaren eyiemler başlaya- cak"diyen Ayiemiz istemlerini de şöyle sıraladı: • 1 litre benzinin fiyatı 800 bin lira civannda ohnalı. Şu anda akar- yakıtttan alınan yüzde 750 oranın- daki ATV, yüzde 300 düzeyine çe- kibneli ve lüks tüketim malzeme- lerine kaydınhnalı. • Şu anda KDV hesaplanırken, akaryakıt tüketim vergisi de fiya- tın içinde kabul ediliyor. Dolayı- sıyla akaryakıt fiyatlannın yüzde 20'sini verginin vergisi oluşturu- yor. Bu kaldınlmalı. • Tüketiciye yeni bir yük getir- meksizin, ATV'de yapılacak bir düzenlemeyle bayi kâr paylan en azından yüzde 8.5 düzeyine çekil- meli. Temizel'den suçlamalara sert yanıt: Naylon holdingleri aklama çabası • Bakanlığı döneminde Vergi Usul Yasası'nda yaptığı değişiklikle, naylon fatura kullanan tüm işverenleri hapis tehlikesiyle karşı karşıya bırakmakla suçlanan Zekeriya Temizel, gerçeklerin bilinçli olarak çarpıtıldığını belirtirken "Naylon fatura holdingleri ile hayali ihracatçılann yargılamalannda karar aşamasına gelinmiş olmalı ki bunlan mağdur gösterecek kampanya başlatıldı" dedi. MİYASE İLKNUR Vergi Usul Yasası'ndan çı- kardığı bir kelime yüzünden, kasıt olmaksızın, naylon fatu- ra kullanan tüm işverenlere hapis yolunu açmakla suçla- nan eski Maliye Bakanı Ze- keriya Temizel, suçlamalara sert yanıt verdi. Iddialann neredeyse tümü- nün gerçek dışı olduğunu be- lirten Temizel, "Naylon fatu- ra holdingleri ile hayali ihra- catçılann yarguamasın- da ve soruşturukm- ^ smda karar aşaması- nagelindigatiba.Banka hortumculannınyargıla- malannın DGM kapsa- mından çıkanhnası ola- ymda olduğu gibi şimdi de naylon faturacılar ve haya- bcfler kurtanbnaya çahşıb- yor" dedi. Yasa değiştirihneden önce var olan vergi suçlanna hapis cezası uygulamalannın bü- yük ölçüde kaldınldığına da dikkat çeken Temizel, yaptığı açıklamada şunlan söyledi: "Söz konusu kldialarda ger- çekler büyük ölçüde çarpıül- mış ve kamuoyu aldaûlmay a çahşıhıuşür. Bu TBMM'ye de yapıhıuş bir hakaret anlamını taşır. Çünkü bu yasanm tar- üşmalan sırasmda genel ku- rulda bu bılerek' kullanma ifadesinin neden orada yer al- nıadığı uzun uzun anlatümış- nr. Ashnda olaya farkh bir açı- dan yaklaşmak lazım. Naylon fatura holdingleriyle UgUİ so- ruşturma ve yargılamalar ka- rar aşamasına geldi galiba. Aynı daha önceden DGM'de yargılanacak horrumlama suçlannın DGM kapsamın- dan çıkarOlması olayuıda ol- duğu gibi, şimdi de naylon fa- turacılar kurtanlmak isteni- yor. Bu konuda yazılanlann büyük bir kısnu. nerdey s* ta- mamı gerçeğiyansıtmıyor. Bu yasa düzenlemeleri sırasmda daha önceden de var olan ver- gi suçlanna hapis cezası uygu- bunası büyük ölçüde kakhnl- dL Sadece iki konuda hapis ce- zasnun desum etmesi karar- fatştmkh. Bunlardan birisi de sahte belge ve yanıracı belge kuOanılması olayidır. Sahte belge ayn, yarultıcı belge ayndır ve kanunda bunlarayn ayn tanjmlanmış- br. Yanıracı belgede bir işlem vardır, ancak faturamn tuta- n doğru değiklir. Buna veri- lecek hapis cezalan paraya çevrüir. Dolayısrv la hata ya- pan mükeUeflerin hapse gir- mesi gibi bir olay kesinlikle söz konusu degildir. Daha ön- ceden üç tane fiş veremeyen insanlar da mahkeme kapıla- rmda süründürülürdü. Arük bu insanlar mahkemeye bile gitmiyor. ,\ma öy le bir olay var ki, bu kesinlikle ekono- mik değil, tophıma karşı işle- nen bir suç olduğu için hapis cezası ile cezalandınlması ge- rekiyor. O da sahte belge fiiH- dir. Sahte belge, obnayan bir işlemle ügiU düzenlenmiş bir beigedir. Yani gerçek bir du- rum da yoktur, gerçek bir muacnele de. Naylon fatura holdingleri işte bu iştemi ya- parlar. Buradaki suç, mali sis- temin belge düzeninin, mali otoritenin zayıflatdmasuıa ve çökertilmesine yönelik birey- sel ya da örgütlü suçtur. Ha- pis cezasıyla cezalandınlan suç, bu suçtur. Bunun dışın- dakiler para cezasma çevri- lirier." thracatta vergi iadesindeki müteselsil sorumluluğun bu olayla uzaktan yakından bir il- gisi olmadığını da belirten Te- mizel, "Ama nedense bu olay da haberlerin içerisine sıloşö- nlmaya çahşılmış. O da bu ça- balann naylon faturacüarla il- güi degiL aynı zamanda hayali ihracat vurgunculannın da mağdur gösterihnesi çabasını içermektedir'' dedi. Toplum önünde aylarca tar- tışılarak gerçekleştirilen yasa- lann savunulması görevinin sadece kendisine bırakılma- sından duyduğu üzüntüyü de dile getiren Temizel, eğer bu toplumda soygunculara ve naylon faturacılara karşı bi- linçli bir taMr oluşmazsa ya- kında vurgunculara karşı olan- lann yapacak fazla bir şeyinin kalmayacagını öne sürdü. ABD'NtN VERGÎLERİNİ YÜKSELTMEStNDEN OLUMSUZ ETKÎLENEN SEKTÖR KAYGILI Iç pazarda çelik tiiketiıııi 10 yıl geriledi ANKARA (Cumhuriyet Bürosa) -Türkiye'nin 2001 yı- knda üzde 9.4 oranında yaşa- lığı taihi küçülme sonucunda ç paarda çelik tüketimi yüz- ie 34 azalarak, 10 yıl geriye îitri. \ncak, ihracatta yaşanan ırtışL 64 çelik üreticisi ülke çind« 200 l'de 15. sıraya yerle- jen Tirkiye'deki demir- çelik jreticleri, ABD ve AB'nin ar- <a arlaya aldığı kararlar nede- nı\le2002 yılına ilişkin bek- Lentil:rini geri çekmek zorun- datadılar. Kcumacılık dönemi, çelik ûretiııinin iç talebe dönük ola- rak ypılmasını gündeme ge- tirdi. Demir-çelik sektörünün Türlcv r e'nin ikinci en büyük ih- racatı sektörü olması nedeniy- 'e.J ^milyar dolar hedef konu- in ilracatta artış sağlamak bir ana^eçen yılki seviyeye bile ılaşrıanın başan olacağı de- ğerladirmeleri yapılıyor. [>öiir Çelik Üreticileri Der- nejiun 2002 Yıllık Rapo- araa, Türkiye'nin 15 milyon tm hm çelik üretimi ile dün- \-stil5. sırada olduğu belirtıl- di. "Yurtiçi ihtiy aca yetecek öl- çüde kapasitenin bulunmama- sı sebebiyle yassı ürünlerde ka- pasite kullanım oranı yüzde 99'a ulaşırken, ihriyaç fazlası kapasite sebebiyle bu oran uzun ürünlerde yüzde 67 seviyesbıde kahnışür" denilen raporda. ya- şanan ekonomik küçülmenin çelik üretimini nasıl etkilediği ortaya konuluyor. Raporda. dünya çelik ticare- tinin ABD'nin aldığı kararlar- la "yeni bir konımacıhk" dö- nemine girdiğine dikkat çeki- ldı. ihracatta geçen yıl sağlanan 3.4 milyar dolarlık artışın yüz- de 13'ü demir-çelik ihracatın- daki artıştan ka\naklandı. An- cak bu yıhn ilk aylanna ilişkin veriler, korumacılığın yaygın- laştığı bu dönemde Ihracatını olumsuz etkilemeye başladığı- nı gösteriyor. Yılın ilk 3 ayında ham çelik üretimi geçen yılın aynı döne- mine göre yüzde 2 geriledi. Ih- racatçı Birlikleri kayıtlanna gö- re, ilk 2 ayda demir-çelik ürün ihracatı, miktar yönünden yüz- de 6.3. değer yönünden de yüz- de 12.9 oranında azaldı. Fatura Tûrkiye'ye Demir Çelik Üreticileri Der- neği Genel Koordinatörü Hami Kartay, çelik savaşmda en y-ük- lü faturayı Türkiye'nin ödemek zorunda kalacağına dikkat çek- ti. Dernek Genel Sekreteri Vey- sel Yayan ise taleplerinı şöyle sıraladı: " Yüksek kurlara göre betirle- nen elektrik fiyatlan bugünkü kuriara göre yeniden beürien- sin. Cevher ve kömür gibi temel girdi maliyetleri düşürülsün. AB düzeyinde koruma tedbiri- ni asgariye indirecek etkili giri- şimlerde bulunulsun. Eğer AB geri adım atmazsa, Türkiye karşı tedbirler alsın. İhraç kay - dıy la ithal edilen ürünlerdeki 6 aylık ihraç süresi 3 aya indiril- sin ve ciddi y aptınnüar içeren mekanizme kurulsun." ABD ve AB'ye misilleme talebi ANKARA (ANKA) - Demir- çelikçiler, ABD ve AB Komis- yonu'nunkendi sanayilerini ko- rumak amacıyla demir ve çelik ürünleri ithalatına karşı aldık- lan korumacı tedbirlere karşı Türkiye'nin de etkili bir müca- dele mekanizması kurmasıru ve karşı önlem alınmasını istiyor. 11 Eylül saldınsı sonrasında daralma eğilimi içine giren de- mir-çelik sektörünün, ABD'nin aldığı korumacı önlemler ve AB'nin karşı tedbir kapsamın- da uygulamaya koyduğu tarife kontenjam yüzünden sıkıntıya girdiği vurgulandı. Bu önlemler nedeniyle Türk demir-çelik ürünleri ihracatının yaklaşık yüzde 20'sini oluştu- ran ürünlerin olumsuz yönde etkilenmesi ihtimalinın günde- me geldiği kaydedilirken koru- macı yaklaşımlann diğer pazar- lara da yansımasından endişe duyuluyor. LGİ TOPLUMUNA DOĞRU/ ÖZLEM YÜZAK Dünya üzerinde pek çok noktada insanlaröldü- rülürken... Dünya üzerinde pek çok ülkede doğal kaynaklar sorumsuzca tüketilip atmosfere zehir saçılırken... Dünyanın bir bölümü bu koşulla- ra rağmen refah, geri kalanı açlık ve sefalet içinde yaşamaya çalışır- ken... Son duyarlı ve namuslu insan "Sen yoruldum artık" demeden, hâlâumut var... Okuyunca kıminiz "Umutkalırmı ki bu şartlarda?" diye düşündünüz. Ama onlar, bu satırların sahipleri inatla "Hâlâ umut var" diyorlar. De- mekle de kalmayıp yaptıklanyla bu- nu sergıliyorlar. Onlar ÇEKUL gö- nullülen. Ağaç dikme kampanya- ları ile tanıdığımızÇEKÜLVakfı, ay- nı zamanda Dünya Günü Türkiye Ulusal Koordinatörü. Yaşh yerkü- renin 22 Nisan'daki doğum günü kutlamalarının Türkiye ayağını dü- zenleyen kurum. Doğum günü kut- laması yalmzca bir format. Onlann deyımiyle "çevresel zararın ciddi- yetine tatlı tatlı dikkat çekmek için birvesile". Oysa -tatlı tatlılık" hali bile kal- mamış dünyanın. Var olan üretim- tüketim düzeni ve günlük alışkan- lıkların yaşanan çevre üzerindeki etkilerini ölçen bir anketin sonuç- lan dehşet verici. Şu anda insanla- nn çevreye yaptığı olumsuz etkınin Son Duyarlı İnsan f Ben Yoruldum Artık' Demeden yerkürenin kaldırabileceğınden yüzde 30 fazla olduğu saptanmış. Ne yazık ki üzerinde yaşamak zo- runda olduğumuz yerküre, şimdilik (!) bir tane... Dolayısıyla yapılması gereken, çevre konusuna dikkatleri biraz da- ha getirmek. Ancak birçok çevre örgütü gibi ÇEKÜL de medyanın il- gisizliğinden, duyarsızlığından dertlı. Peki, nasıl olacak? Dünya Günü mesajının tüm dün- yaya intemetten anında iletildiği Mudanya'daki şöleni ınceleyınce, üstelik o şölen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı pro- vaları ile aynı zamana denk gelin- ce, ortalığı ellerinde çevre ile ilgıli deyişler yazılı pankartlarla cıvıl cı- vıl rengârenkçocuklar doldurunca, çözümün önemli bir boyutu da şe- killendi. Çevre konusuna duyarlılık ka- zandırabilmek için çocuğa, gence, insanayatırım... Mudanya sanırız bu konuda bi- raz daha şanslı konumda. Şansı, yerel yönetımlerin konuya duyarlı- lıklan ve sivil toplum örgütlenyle ya- kın işbirliği içinde olmalan. Gerek Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Valiliği'nin gerekse Mudanya'daki yerel yönetımin do- ğa ve kültürel mira- sın korunması ko- nusundaki duyarh- lıklan hayranlık uyandınyor. Mudanya'ya yalmzca 12 kilo- metre uzaklıktaki Trilye (şimdiki adıyla Zeytinbağı), Bursa içindeki Kale Sokak, Cumalıkızık Köyü ko- ruma altına alınan bolgelerden yal- mzca birkaçı. ÇEKÜL Vakfı Bursa Şube Başkanı Şaziye Sezginer ile yaptığımız sohbet, çevre, tarih. in- san üçgeninde yöre halkının bilinç- lendirilmesınin öneminı ortaya ko- yuyor. Cumalıkızık bu açıdan örnek uygulamalardan biri: Yöre ınsanının üretimini, el emeğini teşvik edecek sistemi yaşama geçirerek bölge- deki evlenn, sokaklann korunması- nın önemini anlamalannı sağlamak. Bugün Cumalıkızık Köyü'nün ka- dınlan, yaptıkları reçeli, pişirdikleri ekmeği, işledikleri iğne oyalarını, koruma altındaki evleri gezmeye gelen turistlere satarak para kaza- nıyorlar. Cumalıkızık köylüsü, kadı- nıyla-erkeğiyle ortak üretim yapı- yor. Sonuçtan ise herkes memnun. Çevre gönüllüleri, karanlık içinde parlayan küçük kıvılcımlar gibi... Belki de en önemlisi "sihirli değ- nekleri" ile dokunduklan bölgeler- de en çok çocuklann gözlerine pı- rıltı, beyinlerine ve yüreklerine doga, kültür bilıncini yerleştir- melerı... ozlemyu'' yahoo.com