23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
9 KASIM 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER İNSANIN SERÜVENİ TURHAN SELÇUK iNifl , gU (AATT6 ) TiNl Dty £v/P£ ASDİÎLCASIAZ 15 HAHÎKLTJ.D2 KAC2PJ.LA2I Ingiliz Yüksek Mahkemesi, yolsuzluk suçlamalannm siyasi nedenlerle yapıldığını kabul etti Çokay iadeedilmeyecekMUSTAFA K. ERDEMOL LONDRA- Ingiliz Yüksek Mah- kemesi, Bow Street Mahkemesi'nin verdiği Türkiye'ye iade karannı es- ki Şişli Belediye Başkanı Gülay Çokay lehine sonuçlandırdı. Yük- sek mahkeme böylelikle eskı bele- diye başkanı hakİunda ileri sürülen yolsuzluk suçlamalannm siyasi ne- denlerle ortaya atıldığı ıddiasını ka- bul etmiş oldu. Gülay Çokay, karar- la birlikte mahkemeye daha önce ödediği 250 bin sterlinlik kefaleti geri alma hakkını da kazandı. Belediye Başkanhğı sırasında ar- sa ve çeşitli alım yolsuzluklanna adı • Mahkemenin eski Şişli Belediye Başkanı hakkındaki iade karannı bozması Gülay Çokay tarafından sevinçle karşılandı. Gülay Çokay, karann, "hakkındaki tüm suçlamalann kötü niyetle ve siyasi baskı sonucu yapıldığını kanıtladığını" savundu. Çokay, kararla birlikte mahkemeye daha önce ödediği 250 bin sterlinlik kefaleti geri alma hakkını da kazandı. karıştığı ıddıasıyla 1999 yılının Aralık ayında Türkiye'nin talebi üzerine İngıltere'de yakalanan ve ilk olarak 2000 Ocak ayında mahkeme- ye çıkanlan Gülay Çokay'ın, uzun süren yargılaması sonunda Türki- ye'ye iadesine karar verilmiştı. Ço- kay, bu karara Yüksek Mahkeme nezdinde itiraz etmiş, itiraz davası geçen günlerde karara bağlanmış- tı. Açıklanan karara göre, Çokay hakkındaki iddialann siyasi oldu- ğu savunması inandıncı bulunmuş oldu. Itirazın görüşüldüğü son oturum- da eski belediye başkanının savun- ması yaklaşık bir saat sürerken Tür- kiye adına davaya katılan taraf, ken- disine gerekli belgenin verilmedi- ği gerekçesiyle sadece 5 dakika söz alabilmişti. Bu arada, Türkiye'nin isterse bu karara Lordlar Kamara- sı nezdinde itiraz edebileceği, an- cak bunun da sonucun değişmesin- de etkili olmayacağı belirtiliyor. Cokay'ın açıklaması Eskı Şişli Belediye Başkanı Gü- lay Çokay, karann, "hakkındaki FATMA KARAKAŞ AÇIKLADI Gözaltında cinseltaciz iddiası HİLAL KÖSE Avukat Eren Keskin ve Fatma Karakaş, 24-27 Eylül tanhleri arasında gözaltında tutulan iki kıza cinsel taciz ve ışkence yapıldığını ileri sürdü. Gözaltında Cinsel Taciz ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Projesı Avukatlanndan Fatma Karakaş, cezaevinde bulunan N.Ç \e S.Y' nın 24-27 Eylül 2002 tanhleri arasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nde gözaltında cinsel tacize uğradıklannı söyleyerek kendilerine baş\"urduklannı belirtti. Proje kapsamında istanbul Terörle Mücadele Şubesi görevlileri hakkında gözaltında cinsel tacizde bulunduklan gerekçesiyle Fatih Cumhunyet Savcıhğı'na suç duyurusunda bulunduklannı ifade eden Karakaş, "Adalet Bakanı Aysel Çelıkel, 'işkence sistematik değil" diyor. Bize gelen son başvurular isc gözaltında işkencenin iz bırakmayacak bir şekilde sistematik olarak sürdüğünü gösteriyor" dedi. __^^__^____^»^__ Türkiye'nin daha da • Gözaltında demokratikleşmesi Cinsel Taciz ve jfdikkrm, belirten _. .. -,, Karakaş, kendılenne Tecavuze Karşı b a ş v u r a n s o n i k i Hukuki Yardım mağdurun halen Projesi cezaevinde olduğunu Avukatlanndan söyledi. Karakaş, Fatma Karakaş, mağdurlann işkencenin Cinsel tacize patolojık etkılermı , j . ı taşıdıklannı anlattı. ugradıtlan P r o j e l e r i k a p s a m ı n d a İüdiasiyla kendilerine gelen başvuru kendilerine sayısının 163 olduğunu başvuran İki genç belirten Karakaş. "Suç kizinüzerinde duyTinılanmızatakipsiznk iskence izlerine k a r a n v e r U İ > o n B u b i z e ışKence ızıenne edümiyor. Savcüar rastlandlgini da bu konuda duyarh SÖ\ledİ. olmah" diye konuştu. Adli — Tıp Kurumu hekimlerüıin iki mağduru da muayene ettiğini anlatan Karakaş, kadm.ann vücutlannın bazı yerlerinde işkence izlenne rastlanıldığını ıfade etti. Kadınlann ikisinde de dûzensiz kanamalann görüldügünü. atılan kaba dayık nedeniyle ağn çektiklerinı söyleyen Karakaş, "îşkeBcenin psikolojik etküeri ise süriiyor. Cinsel işkence en çok iz bırakan ve insanlann yaşamını alrüst edea bir işkence yöntemi" diye konuştu. Karakaş, N,Ç\e S.Y'nin hikâyelerini ise şöyle özetledi: " 21 yaşmda olan N.Ç 23 Eviül 2002 tarihinde, S.Y ise 24 Eylil'de volda yühiıierken gözalüna ahnır. İkisi de dongön İstanbul Emniyeti Terörle Mücadele Şube Müdüriüğü'nde kalır. Yasadışı örgüt üyesi olmakla suçlımrlar ve iddialan kabul etmeleri istenir. Suçaoalan kabul etmedikleri için ağzının içine tükirilür. Çıniçıplak soyulup vücudunun her yerine dokanurlar. Üzerierine abamp inleme sesleri çıkanriar. Cinsel organının içine su sıkarlar. Cinsel orgsnnın üzerine pamuk koyarak elektrik verirler." Yener Yermez mahkemede savunma \apmayarak "Susma hakkınıı kullanıyorum " dedL (Fotograf: AA) Garih cinayeti davasında karar verildi, dosya kapatılıyor Yermez'e müebbettstanbul Haber Servia - tşadamı Üzeyir Garih'i öldürdüğü gerekçesiyle sanık Yener Yermez, müebbet ağır hapıs cezasına çarptınldı. Çelişkili tanık ifadeleri, olayda ikinci katil şüphesi doğuran Adli Tıp Raporu ve Yermez'in cinayeti işlemediğini belirtmesine karşın dava dosyası kapatılıyor. Garih, 25 Ağustos 2001 'de Eyüp Mezarlığı'nda öldürüldü. Polis, Yener Yermezi katil zanlısı olarak yakaladı. Sorgusunda cinayeti işlediğinı kabul eden Yermez, tutuklandı. Ancak Yermez, hâkim karşısına çıktığı duruşmalarda sürekli sustu. Yermez, bir önceki oturumda mahkeme heyetine mektup gönderdi. Yermez, mektupta ilk kez cinayeti işlemediğini ve suçsuz olduğunu belirtti. Eyüp 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın son orurumu dün yapıldı. Son sözü sorulan Yermez, savunma yapmayarak tt Daha önceden talep ertigimiz hiçbir , isteğimizi yerine getirmediniz. Bu yüzden > susma haJdamı kuDanryonını" dedi. - Mahkeme heyeti, Yermez'i "Bir suçu hazuiamak, kolaylasürnıak. gizlemek veya delil ve emarelerini ortadan kaJdırnıak : amacıyla taammüden adanı öldürmek" suçundan müebbet ağır hapıs cezasına çarptırdı. Mahkeme heyeti a>nca Yermez'e "ga^p" suçundan 15 yıl 1 gün ağır hapis cezası verdi. Karan temyiz edecekJerini söyleyen sanık aMikatı Mustafa Yalçınkava, "Savunmamızı Yargrtay'da yapacağız ve karann bozulacağuıa inanryoruz" dedi. : tüm suçlamalann kötü niyetleve si- yasi baskı sonucu yapüdığmı kanıt- ladığmı" savundu. Çokay, Ingilte- re'deki savunmasmı üstlenen avu- katlık bürosu kanalıyla yaptığı ya- zılı açıklamada ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin gönder- diği iade dosyalannda, hakkında- ki suçlamalarla ilgili en küçük bir zimmete geçirme deliline rastlan- madığmı da kaydetti. Çokay açıklamasında, "Kana- atim odur ki, siyasi baskılarla hak- kımdaki bu davalan açan kişiler Avrupa Birliği yolundaki ülkemi- züı imajına büyük ölçüdezarar ver- mişlerdir'" ifadesini kullandı. YÖK EYLEMLERİ İkipolis açığa alındı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara'da Yüksek Öğretim Kurulu'nu (YÖK) protesto eylemleri sırasında VeH Kav^ adli dershane ögrencisini depoya götürerek döven iki çevık kuvvet polisi açığa alındı. Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü Feyzullah Arslan, eylemlerde polisin önlem almakta zorluk çektiğini belirterek •'Kaso aşan durumlar ortaya çıkabiliyor. Olmaması için her rüriü eğirim çahşmasnu yapıyoruz" dedi. YÖK'ün kuruluş yıldönümünü protesto eyleminde yaşanan olaylara ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü, Ankara Valiliği ve Cumhuriyet Savcılığı tarafından başlatılan soruşrurmalar sürüyor. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından görevlendirilen 2 polis başmüfettişi incelemeye başladı. Fev'zullah .\rslan. soruşturma sonucuna göre gerekli adli, idari ve eğitim işlemlerinin yapılacağını söyledi. Arslan, valiliğe 48 saat öncesinden bilgi verilmeden yapılan gösteri ve yürüyüşlere karşı polisin önlem almakta zorlandığını belirterek "tşte bu kargaşahktan dolayı belki birtakmı aksaklıklar, davranış eksiklikleri, kastı aşan durumlar ortaya çıkabih'yor. Olmaması için her rüriü eğitim çahşmasmı vapı\oruz. Polisimizin düşene kaçana NTirmayacağı, düşenin eunden kaldıracağı da öğretiliyor" diye konuştu. Ankara Numune Hastanesi'nde tedavi gören Serdar Karabulut yaşamını yitirdi Olüm oruçlannda 101. kayıp AB 'yeprotesto Tutukhı vakınları ve shil toplum örgütleri üyeleri, F tipi cezaevlerindeki tecrit koşullarına onay verdikleri gerekçesiyle AB üyesi ülkeleri protesto etme>i sürdürüyor. TAYAD'h ailelei; Halkevleri 1. Bölge TemsilciHğL Sosyahst Demokrasi Partisi İstanbul İl Orgütü, Emeğin Partisi ve Tüm Bel-Sen Genel Merkezi üyeleri dün de Taksim'deki Yunanistan Başkonsolosluğu'ndaydı. Eylem olaysız bir şekilde sona erdi. (Fotograf: ALPER TURGUT) ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Hayata Dönüş Ope- rasyonu ve F tipi cezaevle- rini protesto etmek amacıy- la başlatılan ölüm oruçlann- da 101. ölüm yaşandı. Anka- ra Numune Hastanesi'nde tedavi gören 32 yaşındaki Serdar Karabulut dün yaşa- mını yitirdi. Amasya-Merzifon nüfu- suna kayıtlı Karabulut, 19 Aralık Hayata Dönüş Ope- rasyonu sırasında Bartın Ce- zaevi'nde bulunuyordu. Ope- rasyonun ardından Sincan F Tipi Cezaevi'ne nakledilen Karabulut, tecrite karşı ölüm orucunabaşlamıştı. Eylemi- nin 400. gününde müdaha- lede bulunulan Karabulut, bilincini kaybetmişri. Kara- bulut önceki gece Ankara Numune Hastanesi'nde ya- şamını yitirdi. Karabulut ile birlikte ölüm orucu eylemin- de şu ana kadar yaşamını yi- tirenlenn sayısı 101 ulaştı. IHD Ankara Şubesi üye- lerince dün öğle saatlerinde Yüksel Caddesi'ndeoturma eylemi yapıldı. ÎHD Anka- ra Şubesi Başkanı Ender Bü- yükçulha. daha fazla ınsan yaşamını yitırmeden soruna çözüm btN lunmasını istedi. GEÇMtŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ AKP'nin Sınavları... Medyamızın, yapılanmasından kaynaklanıyor olsa gerek kendine özgü kuralları var. Başkalannın dediklerinden çok kendi algılama- ları ve dedikleri ön planı oluşturuyor. Seçim sonuçlarının ortaya koyduğu ve yasalar- dan kaynaklanan adaletsizlik bir yana atılmış du- rumda. Demokratıkleşmenin önündeki başlıca engellerden birinin bu olduğunu söyleyenlerin sa- yısı neredeyse yok denecek kadar az. Hemen herkes demokratikleşmeden söz ediyor. Ancak demokratikleşmenin, Recep Tayyip Erdo- ğan'ın başbakanlığı ile sınırlandırıldığı izlenimıni yaratan bir görüntü var. Çözüm için öne sürülen öneriler ise, kuralları ki- şilere göre düzenleme sonucunu yaratacak bir hukuk anlayışını gündemde tutuyor. Yasakların kaldırılması ve başbakanın, milletve- kili olmayanlar arasından da atanması için ana- yasanın degıştirilmesi istekleri şımdi en gözde ko- nu. Yasaklann yalnızca yüz kızartıcı suçlarla sınır- lanması ve genel tercihin yurttaşların oyuna bıra- kılması önensi akla aykın gelmiyor. Çünkü anayasanın getirdiği sınırlamalar, ülke- mizin fıkir yelpazesinde yer alan her kişi için uy- gulanabilecek sertlikte. Ancak, kaldırılmaları ya da sınırlannın daraltıl- ması bugün için ışe yaramıyor. Çünkü seçim yapılmış. Yeni doğal seçime da- ha beş yıl var. Geriye ara seçim olanağı kalıyor. Onun yapılabilmesi için de mılletvekilliklerinde boşalma olsa bile 30 ay gerekiyor. Tek seçenek olarak 28 milletvekilliğinin boşalması kalıyor. O takdirde üç ay içinde ara seçime gitme zorunlu- luğu doğuyor. Doğuyor ama.. bir başbakan için 28 milletvekilini tehlıkeye atma sonucu da birlik- te geliyor. Çünkü ara seçimde de genel seçimdeki kural- lar geçerli. Yani AKR Erdoğan için zorlasa bile 28 milletvekilliğinden bir kısmını diğer partilere kap- tırmış olacak. "Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan o/- mak" gibi birdurum. AKP açısından bir başka mahzur da Erbakan Hoca'nın yasağının da kalkışıyla yeniden mey- danlara dönüp kendilerinden oy tırtıklama olası- lığı görülüyor ki bu gırişimin Erdoğan'a yansıma- sı bir hayli zor. İkinci seçenek, anayasanın başbakanın atanma- sıyla ilgili maddesinin değiştirilmesi ve milletveki- li olmayanlara da başbakan olabilme yolunun açıl- ması. Ancak Sayın Sezer'in Anayasa Mahkemesi Başkanı sıfatını taşırken aday gösterilmesine en sert tepkiyi verenlerin başında AKP'lı milletvekil- lerinin de arasında bulundugu grubun geldiğini unut- mamak gerekli. "Koskoca Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde adam yok mu da dışandan seçiliyor" eleştirileri- nin sahipleri düştükleri ikilemi nasıl giderebilirler? Bu kez kendilerine yöneltilebilecek "363 kişisi- niz. Içinizde başbakanlıkyapacak kimseyok mu " gibi mukadder sorulara mantıklı bir yanıt bulabi- lirler mi? AKP'nin, Erdoğan'ınliderfiğindeseçimiaçık ara kazandığı gerçeğini kimse yadsımıyor. Ancak AKP'nin, genel başkanlarına olan teşekkür borç- larını ödemek için anayasayla oynaması istekleri yadırgatıcı geliyor. Gelecekte benzer girişimlere ve kendi anlayış- larına göre başka anayasa degişikliklerine de gi- debilecekleri kuşkusu zihinlerde asılı kalıyor. Çünkü Erdoğan'ın başbakan olmaması sorunu, yürürlükteki yasalar açısından bilinmeyen bir şey değil. Bu yüzden AKP de seçime bu bilinçle gir- miş durumda. Şimdi, medyadaki kimi senaryoculann gazına gelir de öneriyi gerçekleştirme yolunu tutarsa, kendisine kuşkuyla yaklaşanlan çoğaltmayı ger- çekleştirmenin ilk adımlannı da daha işın başın- da atmış duruma düşecek. AKP'nin ilk, ama önemli bir sınavı... • • • AKP'nin önündeki ikinci sınav, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) ıçtüzüğünde iptal edilmiş olan maddelerin yeniden oluşturulmasıyla günde- me gelecek. Üçlü koalisyonun oy çoğunluğuna dayanarak. muhalefetin ve milletvekillerinin katkı yapmasına getirdiği engellere en yoğun tepki kendilerinden gelmişti. Eski koalisyona göre daha fazla oya sa- hip olan AKP'nin, TBMMnin de demokratik bir plat- forma dönüşmesini sağlamak gibi bir görevi da- ha var. Bu sınavı da bekleyip göreceğiz. oerinc@ cumhuriyet.com.tr. ANMA 24 Ekim 2002 tarihinde vefat eden Hocamız, arkadaşımız, ağabeyimiz, Biyokimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. ATİLLA ATALAY Saygıyta anıyoruz. Cumhuriyet Üniversrtesi Tıp Faküttesi Öğretim Üyeleri HAMIT UYSAL 1933 - DOMANİÇ 1952 Köy Enstitüsü mezunu; Cumhuriyet ilkelerinın yılmaz savunucusu, örnek ve demokrat insan Hamit Uysal'ı 7.11.2002'de kaybettik. Acımız sonsuzdur. Sevenlerinin başı sağ olsun. Oğlu Kızı SİNAN UYSAL FATMA ÇAKIR
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear