31 Ocak 2025 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 28 KASIM 2002 PERŞEMBE 8 HABERLERIN DEVAMI G U I V C E L CÜ1NEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada olarak" yenı anayasayı almalarına tepki gösteren CHP lideri Baykal'a "önemli olan 'talep değil', nastlyapılacağı" cümlesiyle yanıt verdi. Tabi gizlı kapaklı hiçbirşeycikleri olmadığını söy- le/en, ama beklenmedik biçim ve zamanda yeni anayasayı gündeme getirmek Gül'e göre önemli deği'1 . Ya nedir önemli olan? Nasıl yapılacağına bakmakmış! Ama Başbakan, kaytarma örneği vererek; "ana- yasayı niçin değiştirmek istediklerini, anayasanın ki- mi madde ve kurumlarından topyekûn kurtulma arayışı içinde olup olmadıklarını" açıklamıyor. Bugün Meclis'teki çoğunluk diş göstermiyor. "Cumhuriyet'in 80 yıllık kazanımlannı, tüm kesim- lerin ve kurumlann düşünce ve duyarlılıklarını, Tür- kiye'nın hassas dengeleriniyok" sayıp saymadık- larını ya da saymayacaklannı şimdilik değil anla- mak, kestirmek bile olanaksız. Görünen köy kılavuz istemez elbette; Başbakan Gül'ün iftara yetişmek için kısa kestiği konuşma- sında yeni anayasanın Cumhuriyet'in 80 yılda olu- şan temel ilkelerınin muhafaza edileceğini vurgu- layan, vurgulamak ne demek, değinen tek cümle- si yok! Rejimin temel öğesi laiklik ilkesinden yarım ağız- la olsun söz etmiyor. Dış dünyada -örneğin Liz- bon'da- "Elhamdülillah laikiz" diye başlayan çalı- ma, içimizdeki duyarlı kesimleri uyutma çabaları- na bakılırsa; özellikle RTE, Batı ülkelerinden ço- ook çok daha ileride laik! 1995 erken seçiminden sonra RP'yi hükümete taşımak için büyük çabasarf eden Necmettin Er- bakan, -sonradan haklı çıkan- kimi kuşkuları ya- tıştırmak için Cumhurbaşkanı Demirel'e "En bü- yük laik biziz" diyordu. Erbakan'ın hafif değişiklik- lerle devamı olan bugünkülerin de kafalarından eksik edemedikleri temel soaın "laikiiğin tarifi". Yeni anayasayı laiklik ilkesinden yoksun gerçek- leştirmeyı düşünmediklerini kim savunabilir? Başbakan, "yeni anayasa konusunda gizlı ka- paklı niyetleri" olmadığını söylüyor ama, açık se- çik nasıl bir anayasa istediklerini söylemekten özenle kaçınıyor. Içtenlik bu tutumun neresinde? • • • Abdullah Gül, ufak tefek farklarla RTE'ninkine benzer üslupla konuşuyor. RTE -Baykal'ın söylediği gibi- "herziyaret ettiği ülkede farklı bir dil" kullanıyorsa; Gül, burada "müphem" ifadelerle temel sorunlardaki amaçla- rını gizliyor. Iktidar-muhalefet ilişkilerinin geleceği parlak! Te- mel öğelerde uzlaşmazlığın işaretleri alındı. Iktidar ve muhalefet; başta anayasa, başta dış politika- daki anlayış, başta dokunulmazlık gibi konularda uzlaşmaları olanaksız iki ayrı dünya. • • • RTE için AB'den tarih almak söz konusu olun- ca KKTC'nin varlığıyla yokluğu fazla önem taşımı- yor. "Vertarihi, al müzakereyi" demek, ne demek? Rauf Denktaş'ın vereceği kararı beklemeden söylenen bu sözler yeni iktidann KKTC'yi gözden çıkardığı, en azından ikinci plana ittiği, karar sahi- binin Ankara olduğu izlenimıni venniyor mu? içerde dışarda AKP'nin Kıbns politikası alacaka- ranlık. Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış'ın, "Siz tarih ve- rirseniz biz de Kıbrıs ve AGSP konusunda kendi- mizi zorlayabiliriz" cümlesi hangi anlama geliyor? "Tarih sizden, ödün bizden" demeye gelmiyor mu? Oysa Denktaş, Annan planındaki bir buçuk say- falık temel anlaşmayı ancak "değiştirilmesi koşu- luyla" imzalamayı düşünüyor. Elbette haklı. Zira Denktaş "bu bölümü kayıtsız şartsız imzaladığı takdirde, KKTC, çekinceleri bu- lunan harita, mülkiyet hakları ve güvenlik garanti- leri konulanndaki tüm düzenlemeleri masaya otur- madan baştan onaylamış, kabul etmiş oluyor". Ver-kurtul'cularla AKP iktidarı üç aşağı beş yukarı aynı doğrultuda! verheugen ipleri kopardi: Türktyekriteıierin hiçbiriniyerinegetirmedi PARİS (AA) - Avru- pa Komisyonu'nun ge- nişlemeden sorumlu üyesi Günter Verhe- ugen, 12 Arahk'taki Kopenhag Zirvesi'ne kısa bir süre kala yaptı- ğı açıklamayla ipleri kopardı. Verheugen, Türkiye'nin, AB'yegir- mek için gereken siya- sal ve ekonomik ölçüt- lerden hiçbirini yerine eetirmediğini bildirdi. Paris'te dün akşam Fransız parlamentosun- dan bir heyetle görüşen Günter Verheugen, "Türkiye'nin diğerle- ri gibi aday" olduğunu ancak üyelik için gere- ken siyasal ve ekono- mik koşullann hiçbirini yerine getirmediğini ifadeetti. "Ankara'ya tarih vermek devlet başkanlanna düşer" diye konuşan Verhe- ugen, "Bu yönde veri- lecek karar, dönûşü olmayan bir noktanın aşılması anlamına ge- lecektir" açıklamasın- da bulundu. AKP'den araştırma önergesi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP Tokat Mılletvekili Ergün Dağcıoğlu ve arkadaşlan, BDDK arafından yapılan işlemler ve Pamukbank operasyonu ile ilgili araştırma önergesi verdi. Onergede. BDDK'nin yüriitülen iş ve işlemlerle, alacaklan tahsil etme konusundaki gecikmelerin ıraştınlması ve bu kurulun eylemlerinin denetlenmesi ve araştınlması istemi yer aldı. Alacak kavgası kanlı bîtti • İstanbul Haber Serv isi - Fatıh'te çıkan silahlı tavgada 2 kişi öldü, 1 kişi de yaralandı. Şehremini Drdek Kasap Mahallesi'nde alacak verecek meselesi vüzünden çıktığı öğrenilen kavgada. kimliği henüz belirlenemeyen bir kişinin açtığı ateş sonucu Harun Ballı (39) ile Nihat Cevizci (24) yaşamını yitirdi, Mehmet Albayrak (24) ise hafif yaralandı. lfictor Hugo sempozyumu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hacettepe Jaiversitesi Edebiyat Fakültesi Fransız dili ve edebiyatı Bölümü. " Türkiye'deVıctor Hugo" sempozyumu düzenliyor. Sempozyum, Hacettepe Üniversitesi tarafından. romantik şiirin öncüsü, romancı. tiyatro yazan \e ressam Vıctor Hugo'nun değumunun 200. yıldönümü dolayısıyla, 28-29 Kasım tarihlerinde düzenlenecek. Türkiye, köy yaküğını kabul etti MUSTAFA ÇAKIR ANKARA - Türkiye, Gü- neydoğu ve Doğu Anadolu'da terör örgütüne yönelik ope- rasyonJar sırasında köy yakıl- dığını resmen kabul etti. Av- rupa tnsan Haklan Mahkeme- si 'nden (AİHM) yapılan açık- lamaya göre Türk hükümeti. "devlet organlarınca siville- rin köylerini terk etmeye zorlayıcı ev ve mülk tahri- batına ilişkin münferit olay- ların yaşanmasından üzün- tü duyduğunu" belirtti. AlHM, Makbule ve Ra- mazan Kınay'ın Muş'un Ma- lazgirt ilçesine bağlı Diripınar köyündeki evlerinin güvenlik güçlerince yakıldığı gerekçe- siyle açtığı davayı sonuclan- dırdı. Mahkeme, Türk hükü- metinin "dostaneçözüme git- meyi" kabul ettiğini ve davacı- lara maddi ve manevi tazminat olarak toplam 59 bin Euro öde- meyi kabul ettiğini açıkladı. Kararda, Türk hükümetinin A\Tupa İnsan Haklan Sözleş- mesi'nin "özel yaşam ve aile yaşamına saygı", "haklann etkili bir biçimde yerine geti- rilmesi hakkı" ile "insanlık dışı ya da küçük düşürücü davranışların yasaklanması" maddelerini ihlal ettiğini kabul ettiği belirtildi. AİHM açıklamasında, hükü- metin aynca geleceğe yönelik bireysel haklann sağlanması- nın garanti altına alınması için gerekli önlemleri alacağını da kabul ettiği vurgulandı. Makbule ve Ramazan Kı- nay başvurulannda, 18 Eylül 1995'te köylerine gelen koru- cu ve özel tim elemanlannın evlerini içindeki eşyayla bir- likte ateşe verdiklerini ileri sürdü. Başvuruda Makbule Kınay'ın daha sonra Muş'un Bulanık ilçesindeki akrabala- nnın yanında yaşamaya başla- dığı ancak baskılar nedeniyle istanbul'a taşınmak zorunda kaldığı iddia edildi. Kınay'ın köyüne dönmek için yaphğı başvuruların da so- nuçsuz kaldığrna işaret edildi. YÖK türban için rest çekti ÂKP'li kadınlar iftarda buluştu AKP Ankara tl Kadın Kolları, parrili kadınlara iftar yemeği verdi. Vemekte türbanlı kadınların çokluğu dikkat çekti. Türkiye Spor Vazarları Derneği Lokali'nde dün düzenlenen yemeğe, Devlet Bakanı Ali Babacan ve TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın türbanlı eşi Münevver Arınç da katıldı. Gazetecilerin rürbanla ilgili soru sormak istemesi üzerine Arınç, "O konularda çok konuştuk. Zamana bırakıyorum, zaman içinde her şey çözülür" diyerek türban konusunda konuşmak istemediğini söyledi. Yemeğe, AKP Ankara Milletvekili Remziye Öztoprak ile Başbakan Vardımcısı Abdüllatif Şener'in eşi Berrin Şener de katıldı. Türbanıyla protokole girerek gündem oluşturan Münevver Arınç, AKP'li kadınların ilgi odağı oldu. Sık sık fotoğrafları çekildi. (KEREM GEZER) • Baştarafı 1. Sayfada olumsuzluklardan hükümetin sorumlu olacağı uyansında bu- lunan Gürüz, "Hükümet, tabii ki kendi bildiğini yapar. Par- lamenter demokraside parla- mentoya gelir, ne olursa olur. Sonuçlarına herkes katlanır. Bu kadar basit" diye konuştu. Gürüz, AKP hükümetinin, üniversitelerde türban serbesti- sine dönük vaatlerine ise sert tepki gösterdi. Türbanın tekrar YÖK'ün gündemine gelip gel- meyeceğı sorusuna, "Bu konu bizim için bir daha açılma- mak üzere kapanmıştır" yanı- tuıı veren Gürüz,YÖK'ün çizgi- süıin bugüne kadar hiç değişme- diğini ve değişmeyeceğini vur- guladı. Gürüz, "Bu konudaki kararlarımız şimdiye kadar neyse bundan sonra da öyle olacaktır" dedi. Af söz konusu değil Gürüz, hükümetin yükseköğ- rerimde devamsızlık ve disiplin suçlanna af çıkanbnası yönün- deki hazrrlığının anımsatılması üzerine de "YÖK şimdiye ka- dar hiçbir affa sıcak bakmadı. Geçmişte nasıl bakıyorsa bu- gün de öyle bakıyor" diye ko- nuştu. Bu konunun kesinlikle YÖK'ün gündeminde olmadı- ğını ifade eden Gürüz. "Neyi af- fediyoruz, onu da anlayabil- miş değiliz. Bunlara sıcak bakmadığımız açıktır" dedi. Yeter davasmda sanıklar lehine mütalaa veren savcı *samimiolmadığı' için eleştirildi Polislere beraat ve ceza istemitstanbul Haber Servisi- DtSK'e bağlı Limter-Iş Sendı- kası Eğitim Uzmanı Süleyman Yeter'i "gözaltında işkenceyle öldürdükleri" ıddiasıyla yargı- lanan polislerin davasmda savcı, açıkladığı mütaalasında sanık- lardan Erol Erşan'ın beraatını, Ahmet Okuducu'nun dosyası- nın davadan aynlmasını. Meh- met Yutar'ın ise "faiU belli ol- mayacak şekilde işkenceyle adam öldürmek suçundan" cezalandınhnasını istedi. istanbul 2. Ağır Ceza Mahke- mesi'ndekiduruşmaya sanıklar katılmadı. Savcı açıkladığı müta- laasında. gıyabi tutuklu olan ve kırmızı bültenle aranan Komıser Yardımcısı Okuducu'nun dosya- sının davanını sürüncemede kal- maması için a\Tilmasını, polis memuru Erşan'ın, Yeter'in sor- gusuna katılmadığı için işkence suçuyla ilgili yeterli delil olma- dığından beraatını istedi. Vücudundaki bulgular işkence tanımına uygun Savcı mütalaasında, İstanbul Emnıyet MüdürlüğüTerörle Mü- cadele ekiplerinin istanbul DG- M'den aldıklan arama karan üze- rine Yeter'm 5 Mart 1999tarihin- de gözaltına alındığını belirterek olaym gelişimini şöyle anlat- tı: "Yeter'in 7 Mart gününe ka- dar 4 kez sorguyagötürüldüğü, 7 Mart'ta ifadesi zapta geçirüir- ken oturduğu sandalyeden düş- tüğü ve hastanede öldüğü be- yan edilse de Fatih Adli Tabip- liği'nin raporunda Yeter'in vü- cudunda çok savıda darp izi bu- lunduğu belirtilmiştir. Adli Tıp Kurumu'nun raporunda da vü- cudundaki bulguların Tok\o Bildirgesi'nde yer alan işkence tanımına uygun olduğunun bil- dirilmiş ve sorgusunun Okudu- cu ve Yutar tarafından yapıldı- ğı göz önüne alınarak eylemi bu sanıkları yaptığı anlaşılmıştır." Savcı, ölüme neden olan boy- na yönelik hareketı kimin yaptı- ğının belirlenemedığini bu ne- denle Mehmet Yutar'ın "Faili belli olmayacak şekilde işken- ceyle adam öldürmek" suçun- dan cezalandınlmasını istedi. Duruşma çıkışında Yeter'in avııkatı Keleş Öztürk savcının mütalaasını "samimi olmadı- ğı" için eleştirerek, "Savcı sa- nıklar lehine bir mütalaa ver- di. Yeter'in vücudundaki 27 darp izinin bir anlamı yok. Bu ülkede işkence yapılmaya de- vam edeceğe benziyor" dedi. 4 işkence devlet anlayışı' Süleyman Yeter'in eşi Ayşe Yeter ise "AKP hükümeti faili meçhulleri çözeceklerini söy- lemişti. İşkencenin devlet an- layışı olduğunu görüyoruz" dedi. Duruşmayı izlemeye ge- len grup "insanlık onuru iş- kenceyi yenecek" sloganı ata- rak adliyeden aynldı. PAZAR GÜNÜ ÎSTANBUUDA 4 Savaşa Hayır' mitiııgine çağrı İstanbul Haber Servisi- Irak'taSa- vaşa Hayır Koordinas- yonu'nun dönem söz- cüsü AU Camcı, Bush yönetiminin saldm için gerekçeye ihtiyaç duymayacak kadar pervasızlaştığını belir- terek bütün yurttaşlan, 1 Aralık'ta yapılacak olan "Savaşa Hajır" mitingine çağırdı. Yaklaşık 1.5 ay önce kurulan ve 140 kuru- luşun katılımıyla olu- şan Irak'ta Savaşa Ha- yır Koordinasyonu, dün İstanbul Tabip Odası'nda bir basın toplantısı düzenledı. Toplantıda konuşan dönem sözcüsü Cam- cı, başta ABD olmak üzere Irak'ta savaş karşıtı gösteriler dü- zenlendigini ifade ederek "VV'ashing- ton'da200bin.Lond- ra'da 800 bin, Flo- ransada ise 1 milyon kişi savaş karşıtı gös- teri yaptı. Şimdi sıra tstanbul'da. Savaşsız bir dünyanın tenıeli- ne biz de harcımızı koyacağız" diye ko- nuştu. 19 Kasım'da va- lilikten, yapılacak ey- lem için izin talep edil- diğini ve bugüne kadar herhangi bir sorun çık- madığını belirten Camcı, "Türkiye hü- kümetinden AB- D'nin Irak saldırısı- na ortak olmamasım, hava sahasını ve as- keri üslerini kullan- dırrmamasını ve hiç- bir şekilde Irak top- raklarına girmeme- sini istiyoruz" diye konuştu. UMUT'ta itiraz hazırlığı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Gazetemiz yazarlan Uğur Mumcu, Prof. Dr. Muammer Ak- soy, Prof. Dr. Ahmet Ta- ner Kışlalı ile Doç. Dr. Bahriye Üçok cinayetle- rinın faillerinin de yargı- landığı UMUT davasınm müdahil avukatlan. Yargı- tay 9. Ceza Dairesi'nin temyiz karanna itiraz et- meye hazırlanıyorlar. iti- raz dilekçesinde Yargı- tay'ın "davalara sadece doğrudan zarar görenle- rin müdahil olabilecek- lerine" ilişkin tespitinin hatalı olduğuna işaret edi- lerek "Karar ileride mü- dahillerin yeni kanıtlar sunmasını engeller" de- nildi. Müdahil aNoıkatlan- nın toplanhsının ardından a\Tikat Ceyhan Mumcu tarafından hazırlanan iti- raz dilekçesinde, karann düzeltilmesı veya genel kurula taşınması istendi. YILDIRIM ÎADE EDtLECEK Cömert'in katüi getiriliyor ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Al- manya, 11 Temmuz 1978'de katledilen Doç. Dr. Bedrettin Cömert suikastının fa- illerinden Rıfat Yıldı- rım'nı iade istemini kabul etti. Yıldınm önümüzdeki günlerde Türkiye'ye getirilecek. Cinayetin ardından yurtdışına kaçanYıldı- nm, Almanya'da gözaltına alınmış an- cak daha sonra serbest bırakılmıştı. Yıldı- nm'ın iade istemi,Tür- kiye'de ölüm cezası ol- ması nedeniyle redde- dilmişti. AB'ye uyum kapsamında idamın "savaş ve çok yakın savaş tehdidi halleri" dışında kaldınlmasıy- la Yıldınm'a ilişkin ia- de istemi yenilenmişti. Almanya'nın iade iste- mini kabul etmesiyle önümüzdeki günlerde bu ülkeye gidecek olan Interpol üyeleri Yıldı- nm'ı Türkiye'ye geti- recekler. Doç. Dr. Cömert, 1940'ta Samsun'da doğdu. Roma Üniver- sitesi ttalyan Dili ve Edebiyatı Bölümü'nü bitiren Cömert, sanat tarihi alanında çahş- malar yapmıştı. Ha- cettepe Üniversitesi Sanat Tarihi Bölü- mü'nde doçent olan Cömert, 12 Eylül ön- cesi ilerici aydınlan hedef alan faşistler ta- rafından öldürübnüş- tü. Cinayetin failleri Yıldınm ile Üzeyir Bayraklı Almanya'da yakalanmış ancak ser- best bırakılmışlardı. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Ekim'de Çankaya Köşkü'ndeki kabulde gerekse aynı dönemde AB büyükelçileriyle yediği yemek- te bunu dile getirmiş, "Avrupa hazırtansın, geliyo- ruz" demişti. Bu biçim, o biçim. Bırakalım bizim devlet yapımızı, kabile topluluklarında bile böyie olmaz. Başa geçen, önce bilgi alır. ona göre hareket eder. Protokol yapısında da devlet çarkı oturmuş ülkeler- dekarşılaşmadığımızdurumlaroldu. Erdoğan'ın hiçbir resmi kimliği yoktu. Bir partinin genel başkanıydı. AB ülkelerinin çoğu, özellikle Fransa şunu iletti: - Erdoğan tabii ki ülkemize gelebilir. Seçimlerden zaferle çıkmış bir partinin genel başkanıdır. Ancak bu durum tek başına ülkenizi temsil etmeye yeterli değil- dir. Gelirse, resmi tören yapmayız. bir parti genel baş- kanı olarak karşılarız. Bunun üzerine Erdoğan'ın gezilerine bir bakan ka- tıldı. Gidilen ülke bakanı karşılıyordu, yanında da bi- zim Erdoğan vardı! Bir başka deyişle, tam 14 AB ülkesine yapılan gezi- leri aslında Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış yaptı, yanın- da Erdoğan da vardı! Yakıştı mı? Fransa gezisini ise Yakış Almanya'ya geçmek duru- munda olduğu için Savunma Bakanı Vecdi Gönül ger- çekleştirdi, yine Erdoğan refakat etti. Sıcak tavır, soğuk sözler! Gezılerin içeriği renkliydi. Tam demokrasimiz gibi. Hangi ülke hangi görüşe yakınsa, Erdoğan da o yön- de düşünce belirtti. Yunanistan'da tutanaksız yapılan görüşmelerde Kıbrıs sözleri verilmiş olmalı ki, Alman- ya Başbakanı Schröder, Erdoğan'ın gelişinden önce seslendi: "AKP lideri Kıbns konusunda Yunanistan Başbaka- nı Simitis e verdiği sözlen tutmalıdır." Bu sözleri Türkiye kamuoyu bilmiyor ama, Almanya Başbakanı biliyor. Ingiltere gezısinde Blair'in Kıbrıs ve AGSP'de çözü- mü mutlak istediği bilindiği için hemen bir paket yapıl- dı, içine bu iki sorunun yanı sıra Türkiye'nin AB üyeli- ği de kondu. Erdoğan dedi ki: "Bunun üçü bir aradadır. Biriikte çözülmelidir." Paket Kuzey ülkelerine gidildikçe hava şartlarından olsagerekçatladı, birbirinden aynldı. Finlandiya'da, Is- veç'te bunları aynı sepete koymanın gereği yoktu. Hem ikide bir Kıbrıs deyip suyu bulandırmanın hiç âlemi yoktu! Erdoğan hangi kaleye gol attığını bilmeden sürekli şut çekiyor! Dışişleri tarihinde içeriği bu kadar sık değişen bir dış gezi olmuş mudur, bilemiyoruz! Gelelim alınan sonuçlara... 14 ülkeden sadece Is- panya'nın somut bir sıcaklıkla karşılık verdiğini söyle- yebiliriz. Ingiltere, AB'den çok ABD ile politika pişirdi- ği için hemen her konuda "havef'çi! Eskiden tüm AB ülkeleri Yunanistan'ın arkasına sı- ğınır, "Biz sizi çok seviyoruz ama, ahh şu Yunanistan yok mu? Oniann vetosunu kırmak olanaksz" derdi. Bu- nu anlayan Yunanistan kenara çekilince, hedefte Al- manya kalmış görünüyor. Hollanda, Belçika, Lüksem- burg gibi ülkeler, Almanya'nın ne diyeceğini bildikleri için Türkiye'ye sıcak davranıp soğuk sözler söylüyor- lar. Almanya her fırsatta olumsuzluklan anımsatıyor. Danimarka da tuttu, AB tarihinde ilk kez bir aday ül- keden niyet mektubu istedi. Kıbrıs'ı, AGSP'yi önümü- ze koyup hem dıyet istiyorlar, hem niyet! Sonuç olarak Erdoğan'ın dış gezileri düş gezilerine dönmüş görünüyor. Bu gidişle Dışişleri'ni de düşişle- rine çevirecek. Düş babam düş... Bu kadar düşülmez ki! ankcum@ttnet.net.tr 7 kişi 57'şer mityar kazandı • AN'KARA (AA) - Şans Topu'nda şanslı numaralar 5, 8. 18.23, 33 + 14 olarak belirlendi. Çekilişte 5-1 bilen 7 kişi, 57 milyar 996 milyon 750 biner lira ikramıye kazandı. l-ı-l bilenler 800'er biner lira. 2+1 bilenler 1 milyon 800 biner lira, 3 bilenler 900 biner lira. 3^1 bilenler 5 milyon 100 biner lira. 4 bilenler 8 milyon 400 biner lira. 4-1 bilenler 103 milyon 200 biner lira, 5 bilenler 390 milvon 350 biner lira ikramive kazandı. KOOP-C'DEN KULTÜR ETKİNLİKLERM Bir Cumhuriyet kuruluşu olan S.S. Okur ÇevTe Kültür ve tşletme KcKiperatifi'nin ıKOOP-Ci ortaldanııa sunmayı tasarliadığı külriir et- kinlileri izlencesi aşafıya çianlmıştır. PAMFÎLYATURU Antal\û-Siie-\iamvgdt-Alanya KonakkmYen • SeagıillHotelBeldıbi-Antdly<ı**** Süre • ; Gece YP KonakLm GrjTarib: • 02 Arrfık 2002 - 08 Anlık 2002 Gazı Alanlan • Kaleiçi: Side Çarjisı, Alanya Kalesi, Damldtûj Mdğürası, KurşunL ve Düden Çavbyailârı, Aspendos Ören Yerigeuleri Etkinliğin tamamı için kişi başı ödenecek tutar 250.0OO.OOÛ.- TL. (Konakkmı, ulaşım, raüze giderleri bu tuunn içindedir.) 0-6 yaşlra- sı çocukkri ücretsiz. 6-12 yaş çocukkra o o50 indirim uyguknacaktır. KOOP-C'DEN KÜLTÜR ETKİNLİKLERİ-2 SİNEMA GÜNLERİ Koop-C'nin oniklaraıa bir kültür hizmai olarak sunmak istediği ikinci etkinlik seçdmiş. filmlerin gösterileceği "Sinema Günleri" ola- rak gerçekleştırÜecektır. Kooperatif ortakiannın ücretsiz izleyeceği Si- nema Günleri taiuımi aşagıdadır. Fdm Yûpıl Yönetmen Yeri laribi Saat Fdm Yönetmen Yeri Tûribi Soâi Postacı . PabloSERUDA : ShcbelRADrmD : Armada Hotel - Ahırkapv'Sultanahmet . 18Araltk2002Çarpmba . 19.00 . Sımdût Faşizm . MihailROOM Armada Hotel - AhtrkadvSultanahmet : 14(M200}Salt 19 00 Önemli Not: 1. Talebin \o£un olnusı durumunda "Sınenu GürJeri" yıl boMinca sürecek vegerekirsea\da l filnı gösterimıSJ>TSI "Yazarlark Buluşma' etkınliklen de eidenerek ıkı ya da daha fazla olarak venıden tasarlanacaknr 2.2003 \nlı içinde Ismıbu! ~ehıriçi gezıleri, güniıbırlik istanbul dışı gezileri, İstanbul dışı hafu sonu gezileri düzenlenecektir. Daha geniş bilgi için aşağıdaki teleforJardan Koop-C'vi aramanız gerekmektedir. Tel: (0 212i • 520 2191-92, Faks: (0 212) 520 50 23 Fatoş & Alain JOUAULT kızları JOHANNE HİMALAYA ECE'nin doğumunu, dost ve akrabalanna müjdeler. 6 Kasım 2002 Klinik: De L'Yvette Longjumeau Fransa
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear