Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
" I KASIM 2002 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
İNSANIN SERÜVENİ TURHAN SELÇUK
fröl^İNİz/frteu'6İM/2j » LAALfeftlKi)
k y t f Ni TA«
MAf( fûK ApZU pflî,
ISTAN3UL
2?SN"DÎSÎ
AEDÜICAN2AZ1
18
E&ıtytötfHıZ...
T3KMÎ1İ
Bİ3DEN
Kamuoyu araştırmalan uzmanı Prof. Dr. Durmuş Dündar: Yıllar önceki planlar hâlâ kullanılıyor
Eski haritaylayeni anket
T
ürkiye çapındaki masraflı çalışma
yerine nasıl bu işi daha ucuza mal
edebilme çalışması başladı. Bunun
üzerine tstanbul'un bir haritası çıkanldı.
Çünkü bütün şirketler Istanbul merkezli
çalışıyordu. tstanbul'un belirlı semtleri,
sokaklan tek tek tarandı; buradaki
araştırmada alınan sonuç Anadolu'yla
karşılaştınldı. Örneğın Fatih'in Balat
semtindeki filanca sokağın Anadohı'nun
hangı ilindekı hangi sokağa tıpatıp
benzediği bulundu. Şiıketler hâlâ yıllar
önce çızilen o haritayı kuUanıp
tstanbul'da yapılan bir çalışmayı Türkiye
geneline yayıyor. Bu çalışmadan dogru
sonuç alamazsınız. Çünkü Türk seçmeni
çok esnek düşünceli; çok hareketli. En küçük
bir sosyal olay, dış gelişme, parasal bir olay
onu çok çabuk etkıliyor."
LEYLA TAVŞANOĞLU -1
- Siz siyasi kamuoyu araşürmalannı uzun yd-
lardır yapıyorsunuz, öyk dep mi?
DÜNDAR - Aşağı yukan on yıldır yapıyorum.
Başlangıçta araştırma şirketleri araştırmalannı
üni\'ersite öğretim üyelerine yaptınrdı. Bunlann
raporlannı biz yazar, biz imzalardık. Araştırma-
lan yaptıran kuruluşlar da bu imzaian isterdı.
Daha sonra zaman geçtıkçe bu araştırma şırket-
leri kendı araştuTnalannı yapıp kendi analıstleri-
ni yetiştirdi. Bu konuda gerçekten çok iyi yetişen
analizciler oldu. Bugün baktığunızda Türkiye'de
50'ye yakın araştırma şirketi görüyoruz. Bunla-
nn içinde çok iyileri var ve aşağı yukan hepsi de
yanına bir yabancı ortak da aldı.
- 3 Kasım secimleri gündeme gelince özellikle
dikkatkri çekmeye başlayan şöyk bir olgu ortaya
çıkü: Birileri biriki shasi partinin bayraktarhğı-
nı yapıp onlann TBMM'ye gjrmelerini sağlamak
için kamuoyu araşürmalan sonuçlannın bu par-
tÜeri favori gösterdiğini söylüyor. Ancak halkm
nabzını tuttuğunuz zaman gerçeklerin hiç de on-
lann söyledikleri gibi olmadığını anhvorsunuz. Si-
zin bu konudaki görüşleriniz nedir?
DÜNDAR- Kamuoyu araştırmalan çok özel bir
alan. Firmalann piyasada yaşayabilmesi
için kamuoyu araştırmalan almalan gere-
kiyor. Tıcari araştırmalar süreklı alınıyor,
ama kamuoyu araştırmalan ancak seçim
zamanlannda yapılabiliyor. Her kurum
gibı siyasi partiler de yıllar içinde kendi
durumlannı izlemek yerine seçimlere ya-
kın bir dönemde "Biz ne durumdayız"
sorusuna yanıt anyorlar. Dolayısıyla üçdört
yılda bır yapılan araştırmalar hem araş-
tırmayı yapan şirket ve uzmanlar bakı-
mından hem de yaptıranlar bakımından bir
handikap doğuruyor. Şirket, elinde ka-
muoyu araştrrması analizcisi ya da uzma-
mnı tutabilmek için ona sürekli iş vermek
zorunda. Siz üç dört yılda bir gelen bir iş
için uzman tutamazsınız.
Doğru bilgi, doğru sonuç demek
T nsan ımız, bütün dünyada halkın
J. nelere eğilimi olduğu. ya da
olroadığ™ anlamak için nabız
tutma anlamında düzenlenen
kamuoyu yoldamalannı bile
yozlaştırmayı becerdi. Kim, işine
ne geliyorsa o doğrultuda sonuç
aldırmak için binlerine kamuoyu
yoklaması yaptınyor, sonra da
bunlann sonuçlan halkın
eğilimi gibi ortaya sunuluyor.
/ Amerikan kökenli
"İstatistiklerle Nasıl Yalan
Söytenir" (How To Lie With
Statistics) isimli bik kitap
\ardir. Okitaptabu
yalanlann nasıl söylendiği, insanın işine geldiği
gibi gerçekleri "sözüm ona" istatistikle nasıl
çarpıttığı anlatılır. Bizde yapılan da göründügü
kadanyla benzer bir uygulama. Birilerinin işine
geldiği için seçimler öncesi birileri çıkıyor, "Şu
şu partiler barajı aşacak öbürieri aşamayacak'"
gibisinden "müthiş'" tahminlerde bulunuyorlar.
Tahminleri hayırlı olsun. Ama ülkeye fazlasıyla
zarar verdiklerini umanz sonunda anlarlar;
umanz anladıklannda da atı alan Üskûdar'ı
geçmez. Bu kaygılar ve korkular içinde
kıvranarak 1Ü tktisat Fakültesi Istatistik Bölüm
Başkanlığı'nı yıllarca yürütmüş olan kamuoyu
yoklamalan uzmanı Prof. Dr. Durmuş Dündar la
bir araya geldik. Prof. Dündar benim korku ve
kaygılanmı doğrularken bakın neler neler anlatü.
re bir araştırmaya yansıması önemlidir. Yani
nüfusumuzun yüzde 51 'i kadm, yüzde 49'u er-
kekse bunu aynen kullanmak zorundayız. Yaş
dağılımımız hangi yaş gruplanna göreyse
DÎE'nin bu venlerini doğru kabul edip aym yaş
dağılımını araştırmamızda kullanmamız lazım.
Gelir dağıhmı, eğitim durumu, kırsal, kentsel
dağılımı bu araşürmaya yansıtmalıyız.
- lyi de bu kotalara uyuluyor mu?
DÜNDAR - Ilk yapılan araştırmalarda bu ko-
talara iyi bir şekilde uyuldu. Bu eğilim '70'li yıl-
lardan başlayıp aşağı yukan '90'lı yıllann başla-
nna kadar sürdü. Ama Türkiye çapında araştır-
ma yapmak çok zahmetli, çok masraflı, çok emek
isteyen bır ış. Masraf ve emek unsuru çok önem-
li. Eğer tstanbul merkezli çalışıyorsanız Türidye'nin
her yenne bir anketör gönderip o anketörden bil-
gi almanız mümkün. Ama yıllar içinde Anado-
lu'nun bellı kentlerinde alan çalışması yapan fır-
malar oluştu. Bizim Istanbul ağırlıklı ohnak üze-
Dolayısıyla sürekli gelen iş ticari araş-
tırma olduğuna göre ticari araştırmalar
konusunda uzman eleman çalıştınrsınız;
o kanalı beslersiniz. Kamuoyu araştırma-
sı niteliğınde işler geldiğinde de yeni bir
kadro kurmak yerine elinizdeki kadroyu
bu işe yönlendirirsiniz. Ama başta da söy-
Jediğım gibi ticari araştırma bambaşka
bir alan, kamuoyu araştırmalan bambaş-
ka bir alan. Biz bu araştırmalarda ana iki
aşama belirleriz.
- Nedir bu iki aşama?
• DÜNDAR - Birisi bilginın toplanması,
öbürü de yorumlanması ve analizdir. Bil-
ginin toplanması aşaması çok önemlidir.
Dogru bilgiyi elde edemezseniz doğru so-
nuç bulamazsınız.
- Kamuoyu araşürmalannda esas kay-
nak nedir?
DÜNDAR-Nüfusun dağılımı, demog-
rafık, sosyal, kültürel yapısıdır. Bunlan.
yaptığmız araştırmaya yansıtmamz ge-
rek. Dolayısıyla da bir kota sistemı uygu-
lamamz lazım.
- Bu kota sistemi nedir?
DÜNDAR - Türkiye nüfusunu ele aldı-
ğiTizda hangi dağılımlan varsa bunlann bi-
BTNBU. FOTtâUF K StBU MMTHftHİ OBJÖ
PHOTKMPHT *M OBM MM1BM CUI
İFSAK18. ISTANBUL FOTOĞRAF GÜNLERİ (01-30 KASIM 2002)
FOTOĞRAF GÜNLERİ PROGRAMI
0! Kasım 200: tFSAK 18. İSTANBIT FOTOCR.\f GÎ SLERİ AÇILIŞ1
lalv-an Kültür Mtrkezı Saat: 19 30
SERGİLER
o:-14 Kasım ;
f
X: Kutup Mgaluraı "Ranza" Setgısı
Taksım Sajal L a SaJon Açılış Saar 15 00
OM4Kasım2ÜO: C. MuntÖzcu ••Çöplükte Yaşam" Sergıs:
Taksım Saıat Ah Saloo Açılış Saat 15 00
02-21 Kasım Antoıne d' \gata "Ll\sse"s E\« Ll>sse'ınGözlen"S€TgîSi
BJgı L'onsraKsı Gakn El Açıly Saal: 13.00
02-21 Kasım 2002 Gûibin Özdamar -Mahpısun Yüzlen" Sogıs
Dünv-a Küaben Açılış Saat 19 00
06-19 Kasım 2002 Aytunç Akad -Dalyîncılar" Sergısı
Fotojrafefl Açılıs Saaı 19 00
0'-20 Kasım 2002 HıJıık l tjır ^röhni "Öttkı Yakadan Sdam \ ar" Sapsı
FoKıgrafVakfıGınsımı Açılış Saai 19 00
08-22 Kasım 2002 -ASISINA" Baha Gelenbe>-Serps,
tFS.AK Serp Salonu Açıhs Saat. 19 00
09-22 Kasım 2002 tFSAK fjeleri -Zıncırlane- SBpsı
İTL Taşhsla 102 No'lu Salotı \çılış Saat 1" 00
] 0-30 Kasım 2002 Strılos Ktlafatis TheCWıer Ötek." Sereısı
Basm Mûzesı D-E Satonlan Açılış Saat 15 00
İO-'O Kasım2002 Sltfu Lindbtrg "Amenca Amenka" Scrgısı
Basm MûzEsı B-C Saloıılan Açılış Saat 15 00
11-30 Kasım 2002 Joıcıim Ladefoged "\lbanians -\ma\Titlar" Seıpsı
Zıraat Bankası Galmsi Açılı^ Saat 18.00
1?-'OKasım2002 NordnısFoloskota "ProeIstaDbul"SetpM
Bır Kâltür Mertezı Galeraı Açıhs Saat 19 00
16-30 Kasım 2002 Magnns Nudtnun "CırcuiSırk"Seıs-sı
Taksun Sanat Cst Salon Açılış Saaf 1 "• 00
16-30 Kasım 2002 Wilcc Vın Hırpeı "OlİKr Wometı Ötekı Kadınlar" Sergısı
Taksım Sanat Alt Salm Açılış Saat 13 00
17-30 Kasım 2002 tFSAK î'tekri "Ötelc" Karaa Seıgı>ı
Tank Zafer Tuna>^ Serg] Salûnu Açılış Saat 15 00
18-30 Kasım 2002 lZGrnİM •Öldü"' Sergısı
Dûnya KıBbe\ı Açıhş Saat 19 00
20 Kasım-İ3 Anlık 2002'»ı>rid Pms Ptdo "Young Poople at R:skKak ıfanjak gençler" SffgB-
Fotojrafcn Açılış Saat 19 00
21 Kasım-S Amlık 2002Kan Ştbb«iıt "Kak'nın Çcculüan" Set^sı
Fotoöaf Vakfi Gır.şım Açılış Saat 19 00
GÖSTERİLER
12 Kasım 2002 StUm GİMv!e>«ıt KırM^tıı "John Lennon" Dıa Göster.sı
AksanatSaat 18 30 \t 19.30
19 Kasım 2002 Wiko \'u Hırpcn -Htfkn Bir Rönlgtocidir" D-.a Göstem.
AksanaıSaat H30\e 1930
26 Kasım 2002 7. Dia Göstcrisı Yansmısı Soançlın ve Gösterimi
AksanatSaat 1900
re çalışan şirketlerimiz bu sözünü ettiğim alan şir-
ketlerini kullandı.
-Peki, tstanbul ağırhkl] şirkederin hepsi ayn ay-
n alan şirketi mi kullanıyor?
DÜNDAR - Hepsının kullandığı şirketler aynı-
dır. Çünkü Istanbul'dan .^nadolu'ya eleman gön-
deraıek çok zor. Bunlar aslmda çok düzgün ve dü-
rüst çalıştılar ve bu çalışmalan çok iyi yaptı. ts-
ter ticari, ıster kamuoyu araştırması olsun Türki-
ye'deki bu araştırmalann doğruya yakın sonuç
veraıesi bu nedenle oldu. Ellerinde uzman eleman
bulundurdular, sürekli anket kadrolan çalıştırdı-
lar ve doğaldır b hata yapma ihtimallen son de-
rece azaldı. Daha sonra şöyle bır gelişme oldu: Tür-
kiye çapındaki bu masraflı çalışma yerine nasıl bu
işi daha ucuza mal edebilme çalışması başladı. Bu-
nun üzerine tstanbul'un bir hantası çıkanldı. Çün-
kü bütün şırketler Istanbul merkezh çalışıyorlar-
dı. îstanbul'un belırli semtleri, sokaklan tek tek
tarandı; buradakı araştırmada alınan sonuç Ana-
dolu'yla karşılaştınldı. Örneğin Fatih'in Balat
semtindekifilancasokağın Anadolu'nun hangi ilin-
dekı hangi sokağa tıpatıp benzediği bulundu.
Türk seçmeni esnek düşüncell
-İyide,anlaşüdığı kadanyla bu haritayıllar ön-
ce çıkarümış. Bu haritayı yenüemeden hâlâ, ''Fa-
tih'in Balat semtindeki filanca sokak BnÜs'in fi-
lanca sokağıyla a>nı*" diyebilir miyiz?
DÜNDAR - Bunu ben söyleyemiyorum. Ama
sanıyorum bugün yapılan araştırmalarda hatalar
gözümüze çarpıyor. Esas hata da buradan kaynak-
lamyor. Şirketler hâlâ yıllar önce çizilen o hari-
tayı kullanıp Istanbul'da yapılan bir çalışmayı
Türkiye geneline yayıyorlar. Araşnrma şirketle-
ri genel sonucu bulduktan sonra daha küçük sa-
yılardaki çalışmalarla bunu kontrol ederler. Ama
yine söylüyorum: Başlangıçta yapılan büyük ça-
lışma çok önemlidir.
- Eski haritayagöre yapılan çahşmada doğru so-
nuç ahnabüir mi?
DÜNDAR - Alamazsımz. Eldeki küçük grup-
lann bunu doğrulaması gerekir. Bazen de doğru-
lamaz. Çünkü Türk seçmeni çok esnek düşünce-
li; çok hareketli. En küçük bir sosyal olay, dış ge-
lişme, parasal bır olay onu çok çabuk etkiliyor;
dolayısıyla da çok çabuk kaymalar görüyorsunuz.
Zaten siz de dikkat etmişsinizdir, ilk yapı-
lan çalışmalarda "kararsız*' dediğimiz seç-
men kitlesi çok büyük çoğunlukta görünü-
yordu. Aşağı yukan yüzde 50'lere yakındı.
Ilk çalışmalarda bu noktada da bir hata ya-
pıldı. O hata da şu: Araştırmacılar genellik-
le tarafsız gruplan siyasi partilenn aldıkla-
n oy yüzdelenne göre dağıtırlar.
'Sandık basında karar defilşlr'
30 Kasım 200: Bünyad Di»ç
SÖYXEŞİ-KONFERA>SLAR
05 Kasım 2002
08 Kasım 2002
14 Kasım 2002
PA>EL-AÇIKOTIRUM
09 Kasım 2002
23 Kasım 2002
ATÖLYE ÇALIŞMALARI
09-15 Kasım 2032 "Göc-ÇeT.
Dıa Göster.sı
TuAcdl Plaza Saat 15 00 vt 16.00
Antojnc d'Ajsta Sövles.sı
Aksamt Saat 19 00
"ANISES A' Bıka Gdnbcti Sövlejia
İFSAK Sıat 20 00
Stefu Lindberg KDoferans
Bır Kâhür Merten Galensı Saat 19 00
JoKhin Ladcfogrd "Fctojumalızm" Ûzsnne Konferans
Tıntcell Plaza Saat. 15 00
"Öteb"
Turicell Plaza Saat: 15 00-18.00
•'Fotoğraf L reünunde Sefctör YÖDetunı"
Turiıcell Pkaa Saal. 15.00-18.00
Atöl> e Çalışması-Ömer Ortmı İFS AK
15-20 Kasım2002 -KıranlıkOdaBısbTebııklen MöheÇalışması-BıHKoyıtîrkİFSAK
22-30 Kasım 2002 "Sayhal Göriintö Ijleme' \t5!>e Çalışma^-MıgııiB Naidemaı Sooy
7. DİA GÖSTERİSİ YARIŞMASI
06 Ekım 2002 Son B«ş>iır
1
ııTsrihi
09 Kasım 2002
7
. Du Gâaerisi \ anşma Jûrisi Toplantısı
İFS^KSaat 1100
12. FOTO.MAR.ATON
15 Kasım 2002
16-1" Kasım 2002
20 Kasım 2002
23Kasım-13Ara!ık2OO2
1
.FOTOĞR.\FI>LAGEL
H Kasım 2002
FtKomırnos Filn T«Umi ve Koan Bildirimi
Fotoraarıtcm
Fotomaraton Jürisi Toplantısı
]FS\KSaat 19 00
FMonuraton Serçisi
İFSAK Sera Salonu Açılış Saat: 14 Ofl
7
Foıografeıla Gel Se^ısı
ITC Taskışla 102 No'hı Salon Saat 14 00
fFS\K GELENEKSEL FOTOĞRAF VEMEĞt
»Kasım2002 MEKAN ADI te^ERSaat 2000
Istiklal Caddesi, Ayhan Işık Sokak. özverim apartmanı, No: 34/2 80060 Beyoğlu - Istanbul
Tel: (0 212) 292 42 01 - 292 18 07 - Faks: (0 212) 252 44 61 - www.ifsak.org - e-posta:iletisim(S ifsak.org
-Örneğin?
DÜNDAR - Örneğin, yüzde 50 kararsız
dışında kendi tercihini belirten seçmenle-
rin yüzde 20'si "A partisi" demişse, yüzde
100'e erişebimıek için \iizde 50'nin yüzde
20'sini yine A partisi üzerine yüklerler. Yüz-
de 20 oy alan partinin bir de yüzde 20 oyu
kararsızlardan gelince yüzdeler böylece ar-
tar ki bu bir hatadn-. "Kararsız" dediğimiz
seçmenin oyunun öbür partilere eşit biçim-
de dağılacağı anlamı hiçbir zaman çıkmaz.
- Yani bu hesaptan yola cıkınca mı örne-
ğin X partisinin alacağı oyoranıyüzde40 do-
layında görünüyor?
DÜNDAR - Tabii ki. Belki o partinin bu
yüzde 50 içindeki payı 0. Çünkü genelde şöy-
le bir yönlenme vardır: Seçmen kendi siya-
si partisini ya da oy vermeyi düşündüğü
benzer partilerden hiçbirisini tercih etme-
mektedir. Çünkü kızgındır. Onun için de
kararmı belirtmez. Seçmen sandık başında
vicdamyla baş başa kaldığında son karan-
nı verir ve sandığa o karar yansır. 1999 se-
çimleri sırasında benim yürüttügüm bir ça-
hşma vardı. Biz o çalışma sırasında MHP'nin
oyunu >oizde 15'e yakm olarak saptamıştık.
Bizim dışımızda bu oranı veren pek yoktu.
Hatta biz uzun süre de "Bir yerde hata mi
yaptik?" dıye defalarca kendimızi kontrol
etrik. Sonuçta bunun dogru olduğunu kesin-
lıkle saptayınca da yayımladık. Buna
MHP'nin yöneticileri de çok şaşırdı. Çün-
kü o kadar yüksek bir oran beklemiyorlar-
dı. Sonuçta da oylan yüzde 17 gibi çıktı.
Yarın: Anadolu'da parti
yandaşlıflı namus oibidir.
1
DUZYAZI
ORHAN BİRGİT
Berberin Onünde...
Adam, berber koltuğuna yerieşirken sormuş:
"Saçım ak mı, kara mı?" Berber yanıt vermiş.
"Birazdan önüne düşünce görürsün."
Pazar gününe ne kaldı? Seçime katılan partiler ve
adayları, tümümüzün haftalardan beri, uyku durak
demeden yürüttüğümüz kampanya yarın akşam sa-
at 17.00' de bitiyor. Pazar günü de berber örneği,
herkesin saçının rengi ortaya çıkacak.
Erken seçim kararının alınacağı günleri kısa met-
rajlı birfilm şeridi gibi belleklerinizın beyazperdesin-
de, hızlı bir geçişe çağırmaz mısınız?
DSP'ye yönelik sivil darbeden, Ecevit'in ölüm
döşeğinde son günlerini yaşadığına kadar uzanan
senaryoları başan ile işleyen rejisörler.
Onlardan birisi. AnkaraTicaretOdası BaşkanıSi-
nan Aygün, Cumhurbaşkanı'nın resepsiyonunda
Başbakan'dan randevu istemiş ve ertesi gün de
makamında özür dilemiş. Ecevit'i çok sağlıklı gör-
müşmüş. Onun yazdığı her şeyin altına ımzasını
atarmış.
Bitmedi.. 4 Kasım sonrası Türkiye'yi AKP e ve CHP'
den oluşan iki partili bir sisteme sokmak için yırtı-
nan belirli çevreler, bu planı yürürlüğe koymak için
koalisyonu oluşturan partilerin baraj sorunu oldu-
ğunu söyleyıp seçmenlere, 'Aman oyunuzuziyan et-
meyin' korkutması ile yaklaşmıyoriar mıydı?
Şimdı onlar da, ağızlarını çalkalamakla meşgul-
ler. Üç gün önce sevgili Yalçın Bayer'in köşesinde
bile parlamentoya iki sol partinin girmesinın yarar-
larını okumadık mı?
Değirmenin suyu nereden?..
Sivrilttiklerı Tayyip efsanesi, şişeden çıkan cin gi-
bi büyüdükçe buyüdu. Maşallah o ne harca harca
bitmez paradır ki, Afyon Belediyesı'nın bilboardla-
nna her üç günde bir yeni dev afişler asılabiliyor.
Afyon'a gelmeden önce, bazı yandaşlarım bana,
şayet bilboard boyutunda afiş bastıracak olursam,
haftalığı 20.000 ABD Dolan'ndan bunlann astınl-
masının mümkün olabileceğını söyluyorlardı.
Şişeden çıkan cin, iktidarmerdivenlerinı detırma-
nırsa, acaba kendısine nıyabeten bır başbakan ata-
yabilır mı? Atayabilirse. ıpler yine. cin'in elinde ol-
mayacak mı?
Kaç gündür bunu tartışıyoruz. Tartışmada sesi en
çok çıkanlarımız da, şişenin kapağını açıp cine yol
gösteren sevgili meslektaşlarım!
Okurlanm, Tayyip Erdoğan başbakan adayı olur-
sa, kendısine o görevı vermesi gereken makamın,
bu işlevı yerine getırmektense. istifa yolunu seçe-
ceğinı söyledığini kaç ay önce yazdığımı anımsar-
lar. Öyle bır vaziyet alma, devletın doruğunda en bü-
yük krize kapı açmak demek değil midir? O tür bir
krizi önleyebilecek gücü varsa, Akepe'yi ülkenin bi-
rinci partisi konumuna getırmek için yırtınan güç
odaklan. öncelıkle kendı güdümlerine gırecek bir cum-
hurbaşkanı adayı çıkartma becerisıni göstersinler.
Türkiye, 4 Kasım sabahı krızlerin en büyüğünün
kapısını mı çalacak, yoksa ıstıkrarı mı yegleyecek?
Göreceğiz.
Ben, ikincisini banaverilen görevalanındakiyurt-
taşlarıma olabildiğince yaymak için üstüme düşen
görevi yapmaya çalıştım. Afyon'da gitmediğim ilçe
ve belde kalmadı denilebilir. Merkez ilçede sokak-
taki adam ile de hiç değilse sıcak ilişkiler kurduğu-
mu sanıyorum.
Yeni dostlar kazanmış olmak da cabası.
Yann akşam, kampanyanın propaganda yasağı
başlayınca Istanbul'adöneceğim. Oyumu kullanmak
için.
Seçim Kanunu, milletvekıli adayına, aday olduğu
ilde herhangi bir sandıkta oy kullanma hakkını ve-
riyor. Ama ben, kendime oy vermek yerine, Istan-
bul'da Kadıköy-Caddebostan'da kullanacağım.
Nedeni çok açık. Yarım yuzyıllık devlet ve siyaset
yaşamını noktalama kararı alan Bülent Ecevit'e bir
oy daha kazandırmak için.
Hani Afyon'da, Gülenay Yalçıntaş isimli bir ha-
nımın bu seçim Ecevit için jübile olmalı dediğini yaz-
mıştım ya... Siyaset adamının jübilesinde ona veri-
lecek en anlamlı armağanın oy desteği olması ge-
rektiğini düşündüğüm için.
Faks: 0212- 677 07 62 obirgitv e-kolay.net
Adalet Bakanı'na çağrı
Cezaevlerinde
ölümler dıırsun
Istanbul Haber Ser-
visi - Bir grup sanatçı ve
aydın, F tipi cezaevie-
rine karşı başlatılan
ölüm orucu eyleminde
bugüne dek 97 kişinin
hayatını kaybettiğini be-
lirterek Adalet Bakan-
lığı'na konunun çözü-
mü için çağnda bulun-
du.
Tecrit ve izolasyona
karşı başlatılan ölüm
orucu eyleminin 3. yı-
lına girmesi dolayısıy-
la Nâzmı Hikmet Kül-
tür ve Sanate>i'nde ba-
sm toplantısı düzenlen-
di. Toplantıya katılan
yazar Eşber Yağmur-
dereli. 2 yıldır cezaev-
lerinde insanlık dışı uy-
gulamalann yaşandığı-
na dikkat çekerek "De\-
let, F tipi adıyla yeni bir
cezaevi oluşturdu. Pan-
kart asan, duvara >ua
yazan herkea de terörist
sıfatıyla buralara koy-
maya çalıştı. Tecride
karşı direnenlerin hep-
si insanlık onuru için
ölüme gidiyorlar. Artık
ölümlere son vermenin
zamanı gelmedi mi?"
diye konuştu.
Toplantıya katılan sa-
natçı ve yazarlar adına
ortak açıklama yapan
yazar Arif Damar da
uygulanan "insanhk dı-
şı devlet politikasının"
bir an önce bitirilmesi
gerektiğini dile gerirdi.
Toplantıya. OralÇa-
uşlar, Vedat TürkaU, İl-
kay Akkaya, Ragıp Za-
rakolu, Şanar Yurdata-
pan ve Grup Yorum'un
yani sıra ölüm orucu
eyleminde sakat kalan
birçok kişi kahldı.
ACI KAYBIMIZ
Sevgili hocamız, değerli insan
Prof. Dr.
ATİLLA ATALAY'I
kaybetmenin üzüntüsü içindeyiz. Ailesine
ve tüm bilim insanlarına başsağlığı dileriz.
Cumhuriyet Ünlversitesi Tıp Fakültesi
Biyokimya Anabilim Dalı Çalışanları