Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET •A' 20 AĞUSTOS 2001 PAZARTESİ
O L A Y L A R V E G O R U ş L E R otay.gorus@cumhuriyet.com.tr
B
ugün yürürlükte olan 1982 Anaya-
sası, kabul edilmeden önce ve son-
ra baskıcı ve antidemokratik nite-
lıği nedeniyie yoğun eieştınlere ko-
nu oldu. Hukukçular, üniversite öğ-
retim üyeleri, sanatçılar, yazarlar,
Türidye Barolar Birliği, barolar ve demokratik kit-
le örgütlen tarafından yapılan bu uyanlar karşısın-
da siyasal iktidarlarne yazık ki suskun kaldılar. Gi-
derek bu anayasanın baskıcı hükümlerinden yarar-
lanma yolunu tuttular. Sonunda geçen yıllarda, si-
yasal parti başkan ve temsilcileri de anayasada de-
ğişiklikJer yapılması gerektiğini savunmak zorun-
da kaldılar. Bu savlar da yıllar boyunca sözde kal-
dı. Gerçekte bu temel yasanın şu ya da bu madde-
lerinde değişiklik yapıJarak demokratik bir anaya-
saya ulaşılamayacağı açıktı. Çünkü 12 Eylül Ana-
yasası, baskıcı niteliğjyle bir bütündü. Antidemok-
ratik dûşûnce ve görüşler bu bütünün hemen tüm
maddelerine sinmişti. Bu nedenle onu tümden kal-
dırarak yerine insan hak ve özgürlüklerine saygı-
lı, çağcıl bir anayasa getirmek gerekiyordu. Ama
1982 yılından bu yana ıktidara gelen siyasal par-
tüer bu tür kökten (radikal) bir tutuma yanaşma-
dılar. Dayandıklan sınıflann çıkarlan buna olanak
Anayasa DeğişikliklerLI
veremezdi. Sonunda Avrupa Bırliği'nin istekleri-
nı göz önüne alarak anayasanın sadece 51 madde-
sinde değişildjk getiren bu yasa tasansını TBMM
Başkanlığı'na verdiler. DSP, ANAP ve MHP ko-
alisyon hükümeti taraftndan hazırlanan bu değişik-
lik önerisinin, üç partinin uzlaşmasıyla oluşturul-
duğu ileri sürülmekteyse de maddelerde kimi par-
tilerin özel düşünce ve baskılannın etkili olduğu
görülmektedir.
Temelde anayasalar, insanın temel hak ve özgür-
lûklerini, topluma karşı olan görevlerini, demok-
ratikbir düzenin gerçekleşmesi ve sûrdürülmesi için
gerekli ilkeleri düzenleyen ve güvence altına alan
kurallar demendır, daha doğrusu öyle olmalıdır. Çün-
kü devlet insan içindir. Bu nedenle de böyle bir te-
mel yasa toplumun tüm sınıf ve tabakalannın, iş-
çilerin, emekçilerin, çalışanlann istenciyle, üreti-
min hakça paylaşılacağı, yani ulusun tüm bireyle-
rinin hak ve çıkarlannın eşitlik ilkesi çerçevesin-
HaBt ÇELENKHukukçu
de korunacağı kurallardan oluşmalıdır. Bu da an-
cak toplumdaki tüm sınıf, tabaka ya da kesimlerin
temsil edildiği bir meclis tarafindan gerçekleştiri-
lebilir. Yönetimdeki koalisyon iktidarının böyle
bir anayasayı yapması ve gerçekleştirmesi olanak-
sızdır.
Bu düşüncelerimizi saklı tutarak şu noktalan
anımsatmakta yarar görüyoruz:
Avrupa Birliği'nin yönlendirmesi sonucu hazır-
lanmış anayasa değişiklik tasansı içinde kimi olum-
lu hükümler bulunduğu gibi insan haklanna aykı-
n, çağcıl bir anayasada bulunmaması gereken hü-
kümlere de yer verilmiştir. Partilerarası Uzlaştır-
ma Komisyonu taranndan TBMM Başkanhğı'na
gönderilen "TC AnayasasTnın bazı maddeierinin
değiştirilmesi hakkında kanun tekHfi"nde, suç ve
cezalara ilişkin esaslan düzenleyen 38. maddede
yapılması önenlen değişiklikle "savaş, yakın savaş
veteri>rsuçtan"ndan ölüm cezası venlebiJeceği ka-
bul edilmiştir. Başka bir deyişle bu haller, ölüm ce-
zasının kaldınlmasmın istisnalan olarak düzen-
lenmıştır. Böyle bir düzenleme,insanınen temel hak-
kı olan yaşam hakkmıortadan kakbnnaktadın Av-
rupa Birliği'nin demokratikleşmeye ilişkin öneri-
leri arasında ölüm cezasının kaldınlması da yer al-
maktadır.
Temelde Avrupa Birliği'nin bu önerilerinden
yaklaşık yanm yüzyılı aşkın bir süre öncesinden
beri Türkiye'nin demokrasi savaşımı veren hukuk-
çulan, üniversite öğretim üyeleri, sanatçı ve yazar-
lan ölüm cezasının kaldınlmasını demokratikleş-
menin en önemli koşullanndan biri olarak ileri sü-
regelmişlerdir.
Savaşta ölüm cezasının kaldınlmaması için ki-
mi gerekçeler düşünülebüir, ileri sürülebilir. An-
cak hiçbir gerekçe ölüm cezasını haklı göstermek
için yeterli ve inandıncı olamaz. Yakın savaş ha-
linde de ölüm cezasını kabul eünek, bu cezanın kal-
dınlmasını gerektiren tüm gerekçelerle çeüşmek-
tedir. Kaldı ki hangi durumda yakın savaştan söz
edilebileceği, hangi dummlann yakın savaş sayıl-
mayacağı, tartışmaya ve yoruma açık bir konudur.
Yoruma elverişli olan konularda yanhş uygulama-
lar yapılabileceği de doğaldır. Yaşam hakkı, olası-
lıklara ve yorumlara feda edihnemeli, bu istisna-
lar öneriden çıkarümahdır. Terör durumuna gelin-
ce...
Bu isrisna da hem esas hem de uygulama bakı-
mından yanlış ve yaşam hakkını ortadan kaldıran
bir düzenlemedir. Ölüm cezasına salt yaşam hak-
kının korunması açısından bakılmalı, bu cezanm
kaldınlmasının temel gerekçesinin yaşam hakkı-
nın korunması olduğu gözden uzak tutulmamalı-
dır. Siyaset hukuka egemen ohnamah, ölüm cezası
tarbşmabn pofiük hedefler için kuflanılmamah-
dır. Aynca terör konusunda yakın geçmişte yapı-
lan yanlışlıklar ve adaletsizlikler ve bunlann do-
ğurduğu ve ileride doğuracağı tehlikeler unutulma-
malıdır.
Inancımıza göre anayasanın suç ve cezalara iliş-
kin 38. maddesındekı değişiklik bu doğrultuda
yapılmalı, ölüm cezası istisnasız olarak kaldınl-
maüdır.
ARADABIR
NURER UĞURLU
Uluslararası İlk Fuar:
Yabanlu Pazarı
"Yabantu Pazan", Türkiye Selçuklulan döneminde
her yıl Anadolu'da kurulan, sözcüğün şimdiki geniş
anlamıyla, uluslararası büyük bir fuann adıdır. Bu konuda
Prof. Dr. Faruk Sümer şunlan söylemiştir: "Yabanlu
Pazan'nm mahıyeti dolayısı ile, XIII. yûzyılda sadece
Islam âleminin değil, 'dünyanın en büyük milletlerarası
fuarı' olduğu ilmî bakımdan tereddütsüzce ifade
edilebilir."
Prof. Dr. Osman Turan da "Selçuklular Tarihi ve
Türk-lslam Medeniyeti" adlı kapsamlı bilimsel
çalışmasında "Yabanlu Pazan" ile ilgilı olarak şunlan
yazmıştır: "Milletlerarası ticaret ve mücadelenin
genişlemesiAnadolu'da birtakım milletlerarasıpazarlann
(panayır-foire) teşekkûlüne sebep oldu. Bu pazarlar
umumiyetle şehirlerin uzağında, yabanda kurulduğu
için yabanlu(ğ) adını alıyorlardı. Kayserı- Elbistan
arasında, Anadolu ile Suriye ve Irak kervanlannın
islediği milletlerarası büyük bir kervan yolu üzehnde
buhavalide, Karahisarovasında kurulan Yabanlu bazan
çok meşhur idı. Buraya 'Doğu-Batı, Kuzey-Güney
diyariardan ecnebi tüccarlar büyük bir cehıdle gelir;
Doğu'dan gelenler Batı'nın, Avrupa'dan gelenler de
Doğu'nun, keza Kuzey ve Güney'den gelenler de
mallannı birbirterine satıyorlardı. Bu pazarda başlıca Türk,
Rum köle ve cariyeler, güzel at ve katırlar, atlas ve
saklatun kumaşlar, kunduz vesamurkürklersatılırdı.'"
Meviana Celaleddin Rumfnin Mesnevfsınde de bu
konuda şöyle bir beyıt vardır:
"Çûn Yabanlu der miyân-i şehr hâ
Ez nevâhf âyed âncâ behr- hâ"
(Yabanlu şehirler arasında bulunduğu için oraya
bölgelerden (ülketerden) emtıa gelir.)
Vteted Izbudak ve AbdülbâkîGölptfiariı, MesnevTnin
bu beytını şoyle çevırmışlerdir: "Şehiherdeki köylü
pazanna benzer âdeta, etraftan alış-veriş için hep
oraya gelirler." Mevlana'nın bu beytinin böyle
çevrilmesine Prof. Dr. FarukSümerşu eteştiriyi yapmışör
"Anlaşılacağı üzere nâşirler 'Yabanlu' kelimesini
şehirlerdeki 'köylü pazan' şeklinde tercüme etmişlerdir.
Burada asıl hayret verici olan husus şudur ki, ne
yüzyılımızda ne de eskı zamanlarda şehiıierde 'köylü
pazan'nın olduğudur. HattaAnadolu'da ve ötekihiçbir
ıslam ülkesinde şehirienn dışında ve bizzat köylerde
bile 'köylülere mahsus' pazarlar yoktu. MesnevVnin
Ingilizce mütercimı Reynold A. Nicholson, bu beyti
şöyle çevirmiştir. 'Thıs lıke a great mart (situated)
betvveen towns; thither come goods form all directions.'
Bu tercüme, şüphesiz, daha doğrudur. AncakNicholson
da Yabanlu 'nun pazar manasına geldığinı sanmıştır."
Mesnevfnin bu beyitten sonra gelen iki beytinde de
Yabanlu adı iki kere daha geçmektedır:
"Şehirlerdekiköylüpazanna benzeradeta; etraftan
alışveriş için hep oraya geltrter.
Kusuriu kumaşla adamın kesesıni berbat eden kalp
akça; ve incigibi değerli vepahalı kumaş hep oradadır.
Bu köylüpazannda kim daha ziyade ticaretten anlar,
geçer akçayla, kalıp akçayı görür, tanırsa kâr eder.
Köylü pazan bu çeşıtadama kâryeriolur; başkasına
da, körlüğüyüzünden suç vezarargetirir." MesnevTnin
Tercemesi ve Şerhi, Abdülbâkî Gölpınariı, VI. s. 342-
343).
Prof. Dr. Faruk Sümer, bu beyıtlerin böyle çevirisine
şu eleştiriyi yapar: "Nâşir, mütercimler ve Farsça lügat
yazanlann hemen hepsiYabanlu'yu cins isim sanmışlar
ve onu 'pazar, kervan ve errrtia yanı ticaret malı' şeklinde
manalandıımışlardır. MesnevVyineşr, tercüme veşerh
edenlerden hiçbirinin 'Yabanlu'nun birhas (özel) isım
olabileceğinı akıllanna getirmemiş olmalan, bize göre
hayret veriddir. Çünkü beyitlerin manalan, bu beyttlerde,
biryerin sözkonusu edilebileceğiihtımalinidüşündüre-
bilirdi."
Yabanlu, Bâzâr-i Banlû (ya da: Yablû biçiminde)
bozuk bir yazımla Selçuklu tarihçisi Ibn-i Bibi'nin "£/-
Evâmiru'l-Alâiyye" adlı eserinde de geçmektedir:
"Fermân-ı kazâ mezâ sâdır şud ki umerâ-i etrâf bâ-
cumlegi-i asâkir be'alefzâri Bâzâr-i Yabanlu (metin:
Banlu) revend ve umerâ-i kibâr be-hidmet-ı dergâh
peyvended her mûceb-i fermân kâffe-i serferkerân
ve 'amme-i dilâverân ba- 'uddet-ı kâmil be- bâzârgâh-
i Yabanlu (Banlu) müctemi'şudend: Sultan'ın (tzzeddin
Keykâvusj, yerine getihlmesigereken şu fermanı ilan
edildi (H. 612, M. 1216): Taşra beyleri bütün çerileri
ile Yabanlu Pazan otlağına gitsinler, büyük beyler de
sultanın katına gelsinler. Ferman gereğince bütün
subaşılar ve bütün alpler, mükemmel yad ve silahlan
ile bazaryeri Yabanlu'da toplandılar." (Ibn-i Bibi, El-
Evâmiru'l-Alâiyye, I, s. 227, yayımlayanlarN. Lugat-A.
S. Erzi, llahiyat Fakültesi Yayınları, Ankara 1957)
Yabanlu'nun doğru olarak yazılışı, bir başka önemfi
Selçuklu vekâyinâmesi olan AksariyTnin "Müsâmeretü'l-
ahbâr" adlı eserinde de birkaç kere geçer. Ama "Yabanlu
Pazan" üzerine en aynntılı bılgı veren tekyazar, Zekeriyâ
b. Muhammed el Kazvinî'dir (ölümü: Irak, 1283).
Zekeriyâ b. Muhammed el- Kazvinî "Âsâru'l-bilâd
ve ahbâru'l-'ibâd" adlı tanınmış eserinde "Yabanlu
Pazan" ile ilgili olarak şunlan yazmıştır "Anadolu'da
(bi-r Rûm) heryıl bahann başında kırk gün süren bir
pazar kurulur. Bu pazara Yabanlu (metin: Beyelu)
denilir. Bu pazara uzakyerlerden, Doğu, Batı, Güney
ve Kuzey'den tnsanlargelir. Tacirlerbupazara katılmak
için pek büyük bir gayret sarfederler... Yabanlu'da
kusuriu mallann kusurları hayret verici bir şekilde
gizlenereksatışa arzedilir. Bupazann geleneklehnden
biri de şudur: Satın alınan bir mal asla geri vehlmez.
Anlatıldığına göre tacirlerden biri yüksek bir fıatla
yakışıklı bir memlûk (delikanlı ve çocuk yaşta köle)
satın almış. Tacir, satıcı uzaklaştıktan sonra kölenin güzel
bir kız olduğunu görmüş."
Araştırmamız göstermiştir ki, bu ilginç konuda
(tartışmada) Prof. Dr. Faruk Sümer haklıdır. "Yabanlu
Pazan", her yılAnadolu'da kurulan, uluslararası büyük
bir fuann adıdır.
£'linizde Cumhuriyet gazetesi
olduğuna ve bu ilanı okuduğunuza göre,
siz tatilde de kitapstz yapamayan kitap
kurtlarındansınız. Hatta size göre, tatilde
en büyûk keyif şööyle bacaklarıntzı uzatıp
-iş falan da düşünmeden- güzel bir kitaba
dalıp gitmektir, öyle değil mi?
öyleyse, doğru adrestesiniz.
Cumhuriyet sizin için tatil kitap paketleri
hazırladı. Fransız, Alman, Rus, Macar,
Ingiliz-Amerikan ve başka yazınlardan..
birbirinden güzel roman, öykü, şiir,
gülmece, düşünce kitaplan... Hatta 10'luk
bir çocuk kitaplan paketimiz bile var...
Dilerseniz bu hazırpaketlerden birini
isteyin.. dilerseniz, istediğiniz kitaplan
işaretleyip kendinize özel birpaket
hazırlayın.. üç gün içinde adresinize
ulaştıralım.
Kitapların tümü aynı fiyat: 400.000 lira.
örneğin 10 kitap istediniz diyelim,
ödeyeceğiniz para yalnızca 4 milyon
artı kargo ücreti.
i
ıı ı n lı ıı ı i v r l K i l a n l a i ' i v l a K c \ i l l i l î i r T a t i l \ a s a > ı ı ı !
• • * • * •
OÛHYA KIAS1KLERIDİZISI
gflomanr(19 htapj
> 1& OD^rmenmden Met&par ({AOaudat J
117 D&KM*ttoU(ADda)
20.antyıçin0ımKomer»alıt(>aofl
130. Si*y* Ka I «a»a! £»*rr Otoier • Mmn)
135 >h AA M 8 K^Vûi dM« G «
y
137 BniitUfağı
141 T t ö l V İ
14a « U n a M K ' CtfMmem* Sr Unam IMhur «m0«O
141 * H U 1 Qıil« n ] ıHl 1>I|« III»;
146HjtfaatEmeZaıaı
148. Auttt I fOft n Y4f»n ( O m t * Ntm)
86 Son * n Srac'r SȟwrfBi f CMeaubnana)
105. AKguantr/kta I ( A « * Frann)
106. ftnğuemr Aduı I (Aıatak frnm)
112 a g t t t o K P L J
127 g)
12B. ntirtsevLaumnlHIGecıgeSmci
]45Htl£iZa
75/ Lamel n (
Alman Roman (15 kgpl
p c f Ç
49 Bart. IFeanc Heıcâg)
5! UKbah(StaHıspean)
S D F M
r
S& VaHx*B I Lessmç ı
& OyunoAtÜZA
93 UçKısf
100 BuHesapaYotıtb(Ostmrsltt)
101 HastaMHasta&ıUoierel
123. EmpedoMs 'Ho**™n;
124 LMy WtndermerB m Y&pazest I Oscar WiOe)
I26L tAgıne faunsie (Ooehe j
129 YtOmşth
25. De&ttt K J Ö * (Thonas Uam)
30 UnmtPaçYokMtaıcaıMUdı
36 UOIMI KoHoas I Ktoet)
52. G«nç mmm'i Ac&ı (Goe»»)
SSl PMSMH(Cltl
75.«»/IUf77ıa«*JrSBm)
79. ncttn ÛfUHar (Ttıeodor Stom)
anhudkr(Ltsang)
91 Abotmantka.T
123 BrvtOoUm « S ö j * »
126. feftgen* lunsie (Goafte;
mAtMbf^jH)
r & f m
72 nm Curhunftt ı hn EÖKt^l I SD/)et dm fGfer UusaH KomO
77 U KanaOUMW«n YvOttnv ftol DL A Aturml
9tt / M r a » KımanOan H Kml la MUtat puftn Cfnt ÛnqOn)
96. U K«™( ABHMk-ün Ka^tnd HMnkn (PW Or A Atunn)
SB.lS19Ytnnl^Giml9MııGtiriıSmıı
104 Cnurrnı tongmsı iGfa Uust^ı KmHI
114 SMsKangKal(GiııUusalaKmal)
115. Smc Kaçna I (Gto Uusan Km»
116. Sms Kongns «ıGto Muse/> Kaad
117 Svas Kaçna V O z ? MjsaA Kmat
146. Aaüfrt k tompraa M s a 6 BafM)
147 Artera'n Ottf I Nut*'On ıGte k*oata Ktnat
144 A * n ya GBJŞ ' S<V» d«n ıGte UMaA K«na)
174 /latûric'ün Û w UektuOm (Saf Bonti
8Z BttUprm *ntw», I f )
S3. a a t k ^ n Hlr«*«(>n «|fW 0t & * Zato Ttrvyn)
101. BHm SMgttı / flrt» SMan S M » / CWflrtOr YlarfHbr* Bş«n
02 SfcS a a * S » O a f W D n f a a
T'ıKmı'lıııjlı lıın K n ı - jıff(T>ıfl~lı<T> Iiıllıff nrnijiı)
121 Tmrwli Haynyt Om< (Onl Pml EmtrZlyaKMat
130. Hatnfer / anrn Oûvı rtarta b m > M r u ;
166. Bmo Dofr mUm KuUOfı BHgtim I (Bakû 1920)
167 BmoOoiuHMrıKunJBr'Belg&r, «(&#•) 1920) • '
154 amo Dogu Hatdm KunJOr Beigt*n » B#û 1910)
ım A b a t D s ü l t e d K l l '
24 Sr Soryet Dftyngmn TOhfiı Hatakn I (S. t Ankm)
2İL8,SoretDrXmXnnrjtoy<,HmlmltlS I Antxl
66. Ken& Aotrt ve Çağötf 7Br«»» 1 UoAanns GhsmO)
67 Kmal Aaok » ç^da; Tîıt^e I (Jcmrm G t o w *
64 JCamaf/tao* w Ça&ts Tûrt»» »(Joltma O k n c ^ l
M 8 A8C aû* T(^ Ho/U K& I tO
2 Kutukç / TBr*»« 1918-19231 Bûlent Tar&l
3. Aıub; I Tûrtrre 1920 Soratoı fflaB« TanürJ
7 7i S* a » (V M «i)»y So**a a j « » UUSMK«
9. Kunâç Sanp ™s /tan^eMviv ıE*o Ûjl
I I U * I * M & T t o l S
S5.BrA8DBû)aelçmmTa*ıremw*rtM KaM I lOmiB H Shen*)
S 7 K b l / ( f c S t T İ » K U l D B t C t
43 Bınncı »İK* um Uecta (Yvna Nadjl
47 Uuaab Kan»flaşaS*ns»ı 4ı frunus Na«
5 6 L M b < t « h â )
^ { )
30 UoaıtPagYoiunctıtedtanlMöriK)
35.HKtmlKıll*aastKlast>
52. Ganç mıiher'ın AcünıGcettK ı
a P S H h l < C h )
131 YariqMdarGuUûrvsü
134 DûfOfunulStnndbefgi
1 3 8 U r ( f
57 Laan Artbjmai «fbmet MonûJ
95 i* « b (Hfe WMW W M W
D
75 KrAa(ntodtrS*xm)
31 A M J
144 U*ıs Magöaıeaı i HeCöeı ı
147 8rÇuwllıar (Se S
)49 » t M l G U »
151 £K Bncü I .Thoodoı Fcnonej
152 S» Bnesf « (Theodor fonOne)
10B. Stuüsmf Oûcea (EoUn) U M t )
111 U Ş U i E T A H l t }
1 Sokrates m Savunmas» I Ptiton l S EyüboOiv nun önsöıuyte
2. DevletAaamt Plxrxıi
4 AutMmOevlelnAnstoOKes)
6.De*IHHItPlaonl
33. ÇocuttJc(Levbsıor)
42 im k/mm;iehmmıloıon;TnOthisû(Goglll
50eWb*ğlB*r
<^tiİ(Pk)
59
Rus fkmm (13*01» 72.ûânçml(İMTtHstoy)
73Ga«KfcU)
91 ^ y l ^
92. toatû* Otvrm Sosyokrsı« Kut SHuimal
I ı a MUaddB Mtera <*ı UtHupur Katm Hûxyn)
120. KıılukJf Saoşı Snsma Jûr» M*r«ç*$ (Benhs Georges-Gauisl
127 7Brtı»e-* BE; n I Ijman «oo Sndsrsl
124 7a*>e ne Beş Y* s (Lman « i SnH»4
129. 7ürfeyed>&a; Yi m fjnan m Santesl
131 Tûii)tt.B*OMttnYmam0oğuşutMx*lJ loft^eı
132. 7û*(B I - Br D»*tn V*n*n Oojuşu (AmcU J. 7i»nl)ee)
133. 7Br*je«• BrOmMn YendenDoğuşu(AmoVJ. 1İJ(rt«*
137 tkA8DBü)û**?sn\ rot*e Hattöı! AnM *• ir&ü üohn Smt
134 KenaBmSonras«ö TMKaanl! 1923-1970 fk Bm&dCıpone
T39 tanafemSmasma Tûr* Kaan»/1923-1970(Or Bmm)Cvontl
140- Kmtm SoraanoB r ü * Kadn • /1923-1970 fft Bmrmd C*xa6
141 Ç H
111 SûW* TB* 2a*n / AJyaı dan bnr1
» KaoBr ıGene* ftfln SetoV
122. ÇW/|FWfi<btt1
124 Ç
125. Ç
126. (
ç. ^
174 Çaflte atam Otayı I (Ctmet Ştntr)
1 7 9 C r t B h C « | i C Ş
33.Çocutiuk(LmTotstoy>
53 rerasrt&ı t*XOr • B&aı Gec&er
5S rerrnmem ı Toıstar •
BO. Be/az ûtcdlr ı Uysalte/ Dostoyevsfc
7 2 G p l ( L T l }
g
24 Totmt n Tâtu «I Sıgmund Fmjd I
37 r * t ) K
83. YU Mxtaşm I Htotem Goffc)
«S. amfenfiSr Kıa lear t T
41 MeBJak Uzeme Konuşma l Letbna i
43 HateErönetımeKar^ rerrüeM Haltrj ıThomaj Latngue,
56 Yasm*rxn{f\tamx)
6& A*ara Anb (Auguaus I Rmn O&z Ank'« *
70 Y A J h r t t F B )
v l
104 Baaorla (M*sm Go*)
110 SasdaannlCans. HamBklHısıiDoao***)
114 Ftxto 1 nırçeryev <
11SIUIll(T
f
Ubsch)
144 Avmı>aieAsyaAmrdal<ı*dxnGazıl*&&3Kem*IV(D
IMusch)
154 YtnTiMtrreUanDetTft
154fcnpDûva Savaşı Yıtannca Sa»ı HooseMt»
Tütoye Oüan» l&zçmB&n (SSCB Offtm B***ğt
159 t l Q ^ S » M û ' ^ a f t M k l |
19.CaasBhn<Cay>||CaMŞae4 ,
lâa Aatrtitı »mâokı yt Oendaif Oâym Içyuzû I |EW Ûzt
181 ABfûtünAMalıyaGöndertıOtırmlÇftaülltBiKCİ:
1S5 k4*UÜC*Me&AaOtı*Bmnl(Prol Dr Yûai Ûütaf»
194 t a MJcadUMe/tatM n 3nn «|Pnn> yao« â d a ^
190. Kurtuü; Saar ™» K«*ı AsHattnmz |F»zı>< /IMUU J»=8^
195 &*Cb0eWCdŞp W Ş j
194 Tapar Ctoran 0«v I (Cemal Şer»)
197 U * M û M d f C ı n '
( g ) )
UB. »k&tooI Dubnrrsu
120 bll'OfJijK
K j y )
114 M>ca Km 1 OArovsh (Puştn j
Kaiş*flomanSeft f8 kitap)
v
)
102 KovşrruU i KcnOçyus >
139. Tmaos I Platan ı
142 Vakğn Yva I tL
143 nriğn n p r s » l
59 Q L ^ ^ ^ ;
160 * n a Oûnya SavajroB WnûTün Otş
161 tknaKnrtSamıdalnMiıaa
162. KuıUuf S**p y*nre(> !&*)«
163. KırUuş Satp YtanM TMafe
M K S Y t l n H S
9C
194 um tCcadMe * Ege Çems 1 f y^
2 0 1 1 0 Uücadafe SaşartBi Sa>*rs Ojun « Oer* asö»J7i (
Çn
204. IM Ujcsfefe fiaptr»» SdyöS CUum ve GBM G4ûnûm «(T»»
ÇK*7
205. Töıaf^f UB|< |H»ıı»< Ûa*n»)
206 ) M & » » J M l l r G l X
78 Tut, TİfalUnamuno)
89 BentoCermfHem&MeMk)
SOKorufinK^Bn(KılmanlıBsaltı)
34 UmGrubbeltJaatısen)
95 UmGnıUeıl(Jxobsen)
13 UasaUar t Aenoos
ıa Ata Hari&ar UtesnOe (Lewıs Camll
22. OJntr Cûetfar Utesnfe I JonaKıan Smll)
J l
!55. So*a» Ka fanaıt SMv
m&'Kadıtülv
üç Oytı. ıTostar!
Ingtz • Ameıltan fann (15 kas^
17 DrJeHyf ytU,J*flt(floâefTLSBMnsoo)
51 U t t h ( 3 M )
57
MaO&mm lOemnten AOU* II oact
184 ÇMay>/Ujaı>AnI|Bınhea SaJsl
89 Ç * A r t l l l ( 8 h G G±)
54
57 f )
5S. Ör*Uer «(Oscar wuc)
Fransa Ymn (40 «a/»
113 NmiaVuN&ScHfftOHtnry)
119. Pastt ûyfc*" < <N Smemt Uatfvm)
121 S r S y i t i Ş â l ı t K l
124 Larty mUBimfm » » o » ' Osar mHe)
131 Y * ( ) ü t $
201 ü f S » » ^ Ç f c < * ) « w C « ' f J Ö e M
202 Kurtuüş S»^J»ö llğt \nğb Beigekn a Gatftard JaesOtej
AarıM OevTnten (24 tıaa
FeGetes. De«m*r w /Uau* W Dr UKH OJiOert)
15. Onnmcrai M ı * n Ceyfui/Uıf KanM
44 DBjanttt» AMürt /19 Msro Oastn (FK* Hûsnû toXK*
6Z Tûrtun >Uajk kntfm «<HaM9 Goip A»wr)
61 TüMnAUflt Im/m K (HtUe Eüp * M |
73GtUKWA!itE*MiOKMm
PüOatZlte
34 Ataûk n Hal Deran (U S*r (moatf
54 tm Omrnnn Öftûlû (Sm N (BKrtm)
S 4 A M T B ( P t Dr Uumrmr Aksof)
ğŞ
122.BtkrAUı(Pufkn)
12S SyMt-OaUerlOirarddeHervaD
13ZPSlB
143. '*tjrr Yapa 1 l i ı
140 HUmmom ı Cetsrmemde S» Mevsın {Mhur flımoautfl
5
1
11 f ı
14 Ptanm Oyfcitoi / l*thonx CBuOK)
15 P t O U l n i M n O a a )
Ç )
154. I U ) U r Geca* |0fw OcUmm
42 &fc flr
e70. Ommftttn * ((» * *
74 AMûtu Ûaem I IH»»arı EantOm<tn)
75. XH(üflıuÛ*w » Hamttnlûnirıtn)
76. AatMüAHmMnhntntott0W »CwrOm»ıTUngş
79 T İ M H S ' P ' f r S t S o m
Amm (Sûkyrrm Bfp BHm)
<SMmfy60U)
l1S.OI»tKMjr(Doç.DrSuMYthf>Baydu^
134 AHIûn^ü C&jünc» Mncfe 6>«m fljöamu ıPny Dr t M n K A*nV
171. rartçmn /tüm*? S » v ( f W Or W w ı Yûcet
153 dMv lArthu R"nbauttı
32 9v»Ba(SgeSm)
34 TeleaGoosK* UçOyttfHonu*deBatoc)
39 P J ( M t )
1 Sokratn'tn Savunması {Ptoton) S Eyiibo&v'nun 6ns62ûyb
10*M(Admtf>tlK>nl
4 MntlamDeyletllAnaaltles)
11 Sltrdha,
-'III SttncKk
l(AlpfanxÛaudetI
15 R E M B S Ûj*uW H (Mphonse OauOt*)
55 YatıaGezennO4XrrienıRajsseaı)
B m t B )
l
9 PH*bos fPtetcn
12 YsfM* r Oostluk I Cxerc ı
2 & Ş * f S * ;
29 UçOÇkûlGogü)
34 TateoGbU
42 kanlırmçenNknHçnOyüsulGogo
50 Enunjm Hateduğu / ft«»ın'n ûyttitoı (PUftoı)
57 OfhJerllOscarmde)
58. Ofiühr II (Osarmde)
I M BcOarda I Uaksm Gottı)
ö
^ ( )
80-Apanman/ffmleZoBi
81 ApatmH<EmleZala}
az fçntmET «(&n* a e ı
86. Son bn Srac m Smnemen t Cftateaubnand)
101 HssOıkH3sasılM<Mm)
105. Panguenteffiûası11 Analote France)
106. PargueHet Adaz «(Anam* france;
107 Tnstan «Iseut! Anonm I
109 JMAmcsrrıSeçmeOflaiteni
112. DO*J a * Hay&a (Pperr Lolıl
116 Oe&mrıtJenMetmf*ıt 11ADxx)e()
117 DeğtmmmKn UottoBr »(/LOaudet)
125 S *
9 S P r c S S o m
80. TükHûnmemsPKl Or SuKSnnojUl
81 TMHCmnmlll<Pra< 0rSu*Srmx#ul
93 n>*»«a»«ıuiy«0emmVSsal»ıB«rUi
153. MBtü* YtfHİ mi CKtsr AttM)
155. AOOt tlOtt / |Ma»nu! £sal BcefcjrO
156. AUtm hm »(M#mut E$x BO»WD
157 Atotün hotb ıtl Mmmu! Esal BozKJrt)
175. TBr» Onnm Ttrtt I (Pnl Dr Sun »0?
176.nM*OB*mTartiiltPm< Dr SumKM) '
177 Türt Detrnn Tarih m prol Dr Sum «m
182. Tniı Ifiğn* Osnmteımr / fattı Bt&i
1 8 3 T t l 0 d D l « f * B l )
33. tomuı C**rx» I Prot DrTMZıhrTumya)
34 U * * c « P t f O ü« £« r j
41 ŞayftSgj . .
45.UmnOT*TmAr
rimCKiimKarHuu**f*oiyHKhAmww1
44tacann/t)*»S«M (knm Zek £*jtx&j)
il.Um>DimmAyttCvvy*nlarH*qi>enmfcın>tZ»ıEyubo9u)
n ( i
139. Tnmx(Ptantıl
142 Vx*fr Ysps, I tucreeus)
143. vart^n Yap& ıı (L
TtRH-KÛLTÛHDIZISI
f0
184 Jâritı tfön»
B f ^ C »
m ftti Be*rt
4 Am Ço&oyle TîıKre ™n Yatr, T&iı I (M DrSnAim
5. tıa Çeğttnte Tıvtnye nm YaUn Tarf » Pnl 0t Sn ttfri)
4 Baf V*ıw buw iM Suan faffı Mh Aofı
13.2WY*trHMevB<x&yanz I (Pnl Dr Mjazı Sorttesl
14 200 YâM Htaer, Boç&yonjz «(Pmf Dr Hyat, Beries,
39.31 Atol fsy» (Ecw( Ciresn)
40 31 i m «Knno R v r a » (DuJ»ı /Wooj|M
44 O J f e T î r t * t e S l l a 4 K
y W | Ç 0 ç 0
192. CUr*un>«1en Günün&a GancB »fî«krK^*ı)
193 C i * t Oûûûa GmM « ı Ç ^ t r K»ı>«
sSarfoIlrVIÇlğtr/Orta^
n «'L*- S«mp««art»ı (Pnrf AbBBn «*«
110 s
'13 NevvvtuHsııSevd?®Henrrı
31 >Ualûl(ûnB«s/Mauan|FWlfM
32. AtKM-iin S « a HMu fltj* ÜPi»)
3a Aatat N M Mİat **
59
53. Bmm UtMes U <Or0 Pmt Dr Yusuf H*mx Bıyuti
54 *l«atefraerRJ?a/
55 Hürnyeffl t m l M O r an* Zafcr Iuna»«l
100 27 4*TO a ı 12 W»t a «aûir NaJ;
105. Haat/ Nxâ Kunjdu (Dr AHdumhmm »teioo
1 Itt SKaMarn TûrtB* / (Ysj» MH4
111 SlMArMTûrttt«fVMarWM
14i Oûndln Bujüre mvs (Pml Dr Bal Umat)
150 Sı^malKmjrnan**rxyasaH*ı*afm 0c T
152-27l*ye-&ı'2 Msna ı 196: >962|NadrNKJÇ
207 Avom HotmttatlEtem)
209. Damm )tatoı Sateul) Msdat Gun>«
Cumhuriyet Kitap Kulübü Tûrkocağı Cad. 39/41 Cağaloğlu 34334 Istanbul Tel: (0212) 512 05 05 / 527 - 514 01 96 Faks: 514 01 95
HESAP NO: ÇAĞ PAZARLAMA A.Ş. Türkiye İş Bankası (Cağaloğlu Şubesi) 405 543 - PTT Çeki: 666 322
Istemiş olduğunuz kitapların bedelini PTT çeki veya banka hesap numaramıza yatırarak dekontun bir örneğiyle birlikte siparişinizi fakslamanız
ya da adresımıze göndermenız gerekmektedır. Dilerseniz telefonla kredi kartı numaranızı bildirmeniz de yeterli olacaktır.