Catalog

SAYFA CUMHURİYET 31 TEMMUZ 2001 SALI DİZİ Yargıtay Recep TayyipErdoğan'ın cezasını onadı, Fethullah Gülen ittifakı bozdu 'tMaştıncı' KutankorkusuYargıtay'ın Recep Tayyip Erdoğan hakkındaki karan beklenmedik kadar hız- lı gelmişti. Daha önce Tayyip'in cezası onanmayacak ve böylece Tayyip bir kahraman olarak daha fazla güçlenecek işaretini veren çevreler, 17 Eylül 1998 Perşem- be günü, Tayyip Erdoğan ve çevresine kötü bir haber ilettiler. Tayyip Erdo- ğan'ın cezası onanacaktı ve bu kesindi. "Onanmayacak" diye işaret verenler, "maalesef onanacak" haberini verin- ce Tayyip Erdoğan ve ekibinde büyük bir şok yaşandı. Onanmayacağına »ka- dar emin hale gelmişlerdi ki, bu habere bir türlü inanamıyorlardı. Fakat. "ona- nacağı kesindi". Bütün planlar altüst olmuştu. "Onanırsa yürütülecekstrateji" ıçın kafa yor- maya hal kalmamıştı. Yılgınlık, öfke, panik, korku, endişe iç içeydı. Başka kötü haberler de vardı. Fethullah Hoca. ANAP'lı AB TaKpÖzdemir e. "Tayyip'in işi bitti, sen Istanbul Büyükşehir Başkanlığı'na aday- bğını koy, arkandayız" demışti. Tayyip'in planlan için en büyük müttefiklerden olan Fethullah Hoca ve grubu yan cizmiş ve ittifakı bozmuştu. Tayyip ekibini toplayıp yeni durumu ele alırken çok öfkeliydi. hırçındı ve ağzına geleni söylüyordu. FP kendisine sahip çıkmamış, sessiz durmuştu. Erba- kan partıyi kendisine karşı mesafeli tutuyor, Recai Kutan da Erbakan'ın bu tutumuna çanak tutuyor- du. Erbakan ve ekibi Tayyip'in yükselişini engel- lemeye karar vermiş görünüyorlardı. Erbakan, Demlrel ve Fethullah Gülen'e öfke! Fakat "Tayyip'in cezası onanmayacak" işaretleri hayli belirgin ve bu konuda ne- redeyse garanti verilmişken ne olmuştu da Tayyip'in harcanmasına karar veril- miştı. Bu konuda dönemin Cumhurbaş- kanı Süleyman Demirel suçlanıyordu. Başkanlık sistemine geçilirse, ortaya iki aday kalıyordu: Demirel ve Erdoğan Yapılan anketlere göre Erdoğan, Demi rel'e tercih edılecek görünüyordu. De- mirel, kendisine anketlerde fark atan ra- kibini yok etmek istemişti, böylece me\ - dan kendisine kalacaktı. Bütün bu işle- rin arkasında Demirel vardı Tayyipçıle- re göre. FP, Erbakan ve Demirel'den sonra Fethullah Gülen de Tayyipçilerin hede- findeydi. Fethullah hoca her zor dönemde olduğu gibi yan çizmişti. Fethullah Hoca'ya güvenilmezdi. Oysa belediyede onlara hayli kadrolar verilmişti. Cezasının onanacağını üç gün önce haber alan Tayyip Erdoğan 20 Eylül 1998'de, FP lstanbul ll Divan toplantısında da bunlan dile getirdi ve Fazilet Partililerin huzurunda Erbakan'a ve Genel Merkez'e veryansın etti. Partilıle- rin büyük bir kısmı şaşkındı. Tayyip Erdoğan'ın açıkça Erbakan'ı ve partiyi eleştirmesine inanamıyor- lardı. Tayyip Erdoğan ve ekibi ile FP yönetimi, cezanın onanacağını artık ön- ceden biliyorlardı ve her iki kesim de hazırhklıydılar. Ama yine de 23 Eylül 1998 Çarşamba günü Yargıtay 8. Dairesi, 4'e karşı 1 oyla Erdoğan'ın cezasmın onaylandıgını resmen açıklayınca şok olmaktan kur- tulamadılar. Cezanın onandığını biliyorlardı.. ama bu kadar çabuk açıklanacağını tah- min etmiyorlardı. Gelen duyumlar. 30 Eylül veya Ekim başı açıklanacağı üze- rineydi. Ama 23 Eylül'de açıklanıvermişti. Sürpriz üzerine sürpriz yaşanıyordu. iklncl plan ve rlsklerl , ' - Artık planın ikinci kısmı mecburen uygulanacaktı. Yapılan her iki plan da detaylandınlmıştı ve uygulanacak yol belliydi ama.. ikinci planın. bütün he- saplara rağmen riskleri, birinci plandan çok fazlaydı. Tayyip Erdoğan'ın ce- zasının onandıktan sonra yürütülecek planda, daha baştan aksamalar görünü- yordu. 23 Eylül'de resmen cezanın onanmasmın açıklanmasından hemen son- Yargrtay'uı karan açıklandıktan bir gün sonra 24 Eylül'de Belediye binasında düzenlenen basuı toplannsuıda, Tayyip Erdoğan'ın ilk konuşmayı yapması önlenmiş, FP lideri Recai Kutan adeta "Tayyip'e güle güle" konuşması yapmıştı. Erdoğan istediği gibi konuşamanuşh. Recai Kutan'ın sağduyulu, ortanu yumuşatıcı, uzlaşmacı tavn, Tayyip'in asıl konuşmasuu yapmasını engelleyen frcndi. ra başgöstermişti aksamalar. 24 Eylül'de Belediye binasındaki basın toplantı- sında, Tayyip Erdoğan'ın ilk konuşmayı yapması önlenmiş, FP lideri Recai Kutan adeta "Tayyip'e güle güle" konuşması yaparak ve "Tayyip Erdoğan'dan sonraki adayın daha fazla oy alacağuu" vurgulayarak Tayyip Erdoğan ve ekı- bını demoralize etmişti. Ama bunlardan daha önemlisi, Recai Kutan'ın sağ- duyulu, ortamı yumuşatıcı, uzlaşmacı tavn, Tayyip'in asıl konuşmasını yap- masını engelleyen frendı. Bu yüzden Tayyip, asıl konuşmak istediklerini konuşamamış ve gerçek tav- nnı belirleyememişti. Böylece, bir sürü de çelişkiler sergiledi konuşmasında. Bu çelişkiler Recai Kutan'ın lehine, kendisinin aleyhineydi. FP yönetiminin Tayyip Erdoğan'a tam sahip çıkmadığı belliydi; sadece on altı milletvekili ve az sayıda belediye başkanı toplantıya katılmıştı. Daha bu toplantıda Tayyip Erdoğan ve ekibi, parti içindeki etkinliklerinin gıderek azal- tılacağını anlamışlardı, Tayyip ve etkileri unutturulacak, ileride Tayyipçiler za- manla tasfiye edilecek ve zaman içinde tabandaki Tayyip sevgisi, başka kah- ramanlara kanalize edılecekti. Bundan sonra yapılacaklar Basın toplantısından sonraki ilk Tayyip Erdoğan ekibinin özel toplantısın- da bu konular konuşuldu ve gelecek için yapılacak eylemler tartışıldı. FP'nin tavn ortadaydı. Bundan böyle FP içinde çalışmalar, eskisı kadar ra- hat olmayacaktı. Her iki planda da bulunan Fethullah Hoca ekibıne güven olmuyordu. Ama bu konu açık edilmeyecekti. Daha pek çok konuları dıle getirirlerken işlerin eskisi kadar rahat olamaya- cağı ve ikinci planın beklenenden de riskli olduğu, firelerin verilebileceği hükmüne vanldı. Bu risklerden az hasarla kurtulabilmek için, Tayyip Er- doğan'ın gündemden kesinlikle düşürülmemesi için şu kararlar alındı. * İlk uygulanacak icraat, Belediye Başkanlığı bitinceye kadar, sık sık halkla bir olmak ıçın açılışlar. açık hava toplantılan, temel atma törenle- ri düzenlenecek. * Belediye Başkanlığı bitince de, hiç ara vermeden Türkiye'nin dört bir tarafma zıyaretler yapılacak. *Tayyip Erdoğan cezasını çekerken Cezaevine ziyaret turlan tertiple- necek. * Cezaevinden çıkmca, ülke genelinde mitingler, açık hava toplantılan sürdürülecek. Bu planla, FP tabanınm ilgisi diri tutulacak. * Bütün bu etkinliklerde "Bu şarkı burada bitmez" sözü sürekli kullanılacak ve Muazzez Ersoy'un seslendirdiği "Bir şarkısui sen" ıle Mahsun Kırnuzıgül'ün " Yıkılmadım Ayakta- yım" şarkılan Tayyip Erdoğan harekâtmın vazgeçilmez argümanlan olacak. * Bu arada DP ıle yakınlaşma süreci baş- latılacak. DP toplantılar düzenleyecek, Tayyip bu toplantılarda boy gösterecek. (Nitekim DP daha o zamandan bu sü- reci başlatmıştı. 29 Eylül'de Yeni Şafak gazetesinde ilanı yayımlanan. 30 Eylül'de Maslak'taki Princess otelinde gerçekleş- tirilen DP'nın "Hukukun SiyasaUaşma- sı" toplantısının şeref konuğu konuşma- cısı Tayyip Erdoğan'dı. Bu yakınlaşma taban DP'ye alışıncaya kadar sürdürüle- cek, Korkut Özal ve Tayyip Erdoğan ısımlerinin bir arada anılması sağlana- caktı.) * FP ve diğer partiler üzerinde "312. maddenin kaldınlması" konusunda yo- ğun baskı yapılacak. * FP bu konuda yeterince faaliyet gös- termez ve Tayyip olayına sahip çıkmaz- sa, yeni bir siyasi oluşum gündeme ge- tirilecek, böyle bir oluşuma medyanm da destek olacağı varsayılarak FP'den mil- letvekillerinin kopanlması sağlanacak. Izlenecek yolun ana hatlan bunlardı. Fakat her iki planda da Tayyip Erdo- ğan ve ekibini düşündüren ve en büyük risk olarak kabul edilen Recai Kutan faktörü vardı. Tayyip Erdoğan ve ekibini asıl kaygılandıran bu faktördü. Recai Kutan kalıcı olursa < • Recai Kutan faktörü gerçekten Erbakan faktöründen de önemliydi o sıralar. Geçici Genel Başkan gözüyle bakılan Recai Kutan, geçici değil kalıcı da ola- bilirdı. Kutan aslında yabana atılmayacak özelliklere sahıpti ve karizmatik li- der olmaya müsaıt görünüyordu. Şimdiden yumuşak tavn, tonton görünümü, şarkılar söylemesı ve toplumun her kesimiyle diyalog kurma çabalan ile ka- rizma oluşturmaya. ilk başta biraz yadırgayan parti tabanı da ona alışmaya baş- lamıştı. Demirel ve Özal'ın da arkadaşı olması belirli çevreierde sempati ile bakılmasına sebep oluyordu. Hatta kimi çevreler. onun ikinci Turgut Özal olduğunu dile getiriyordu. Za- man geçtikçe Recai Kutan kalıcılığını pekiştirebılir ve benimsenebilirdi. Tay- yip ekibi başından beri en çok çekindiğı için bır an önce, Recai Kutan liderli- ğini tam pekiştirmeden ve taban tarafından tam benimsenmeden. yani kalıcı olmadan planlannı devreye sokmak zorunda hissediyorlardı kendilerini. Fazilet Partisi'nde o zamana dek dışa tam yansımayan ama sancısı hissedi- len, tabanında kavgalara sebep olan mücadele teşkilatlanma bazında açıkça ve hissedihr biçimde görülmeye başlanmıştı. Alternatıf parti ve diğer oluşum- lar son derece gizli yürütülürken mücadele açık bir mücadele şekline dönüş- me trendine girmiştı. Yarın. Küskünler harekâtı ve FP kongresi ÎLjFİZÎLjET'ÎN Tayyip Erdoğaıri yakan konuşma İhsan Süreyya Sırma, Tayyip Erdoğan'ın başını yakan Milli Gazete yazan. Sıirt gezisi ve Siirt'teki konuşma ve o meşhur şiiri okuma fikri İhsan Süreyya Sırma'dan çıkmıştı. Erdoğan, 10 ay hapis cezasına mahkûm edilmesine neden olan 6 Ocak 1997 tarihli Siirt konuşmasında Ziya Gökalp'in bir şiırini isim vermeden okumuştu. Erdoğan'ın konuşması şöyle: "Minareler süngü, kubbeler miğfer. camiler kışlamız, müminler askerimiz. Bir şey bizi sindiremez. Gökler yerlcr açılsa, üzerimize tufanlar. yanardağlar saçılsa, biz oyuz ki imanryla öğündüğümüz ecdadımız, titretici şeylere hiçbir gün diz çökmemiş, Anadolu'nun tapusu Malazgirt'ten ta Çanakkale'ye, imarun gcçilmez kalesine kadar ecdadımızı zaferden zafere koşturan şev. şu anda Siirtli hemşehrüerimin içinde bulunduğu bu inanç birliğidir... Bu ülkeyi yankş zihniyetlere mahkûm edenlere karşı biz mücadelemizi sürdüreceğiz^. Gögsümü gere gere sov lüyonım, benim referansun İslamdır... İnancımı rahathkla konuşamavacaksam, söyleyemeyeceksem, bu şehitJer ülkesi Türkiye'de benim m işim v«r?" Fethullah Gükn, Necmettin Erbakan 0e yan yana. Ancak bu biriiktelik sadece iatoğrafta. Fethullahçüar şimdi Yenilikçilerden >ana gözüküyor. Fethullahçılarparti mi kuracak?Fethuüahçılar bu zamana kadar RP ve FP'nin dışında her partiden yana göründüler, son seçimde DSP'ye oy verdiler. Bunun yanı sıra RP ve FP'den uzak durmaya çahştılar. Hatta, biündiği gibi Fethullah Hoca, en zor zamanlannda RP'nin ve FP'nin aleyhinde sözler sarfederek bu partilerin tabanmı kızdırmıştı. Fakat Fethullahçılar, onlara "bu yapılanlann taktik olduğunu, gerçekte kendilerini desteklediklerini" söylüyorlardı. Bunun doğruluğu tartışılsa da Fethullahçılar 1994 yerel seçiminde Taj'yip Erdoğan'ı gerçekten desteklemişierdi. Daha sonraki süreçte de FP'nin Yenilikçilerinin yanında olduklannı söyler oldular. Şayet Tayyip Erdoğan ayn bir parti kurarsa oy vereceklerdi. Şu aşamada Fethullah Hoca cemaati, Yenilikçilerden yana tavır alıyor. Yenilikçilerin yeni oluşumunda belki de cemaatten önemü isimler de yer alabilecek. Ancak bazı duyumlara göre Fethullah Hoca çevresi de bir süredir parti kurma çahşmalan yapıyor. Siyasete güvensizliğın ağır bastığı şu günlerde. Hoca'nın yetişmiş elemanlannın parti kurarak siyasete atılması. tabanın da yoğun çahşmalanyla prim yapar düşünceleri Fethullahçılann zihinlerinde yer alıyor. Bu konuda bırtakım istişareler de yapıhiıış durumda. Fakat siyasi parti olarak ortaya çıkmanın, pek çok avantajlan baştan kaybetme ihtimalleri de hesap edildiğinden, çoğunluk parti kurma çahşmalarına sıcak bakmıyor. Fethullahçı tabana hâkim olan görüş, Yenilikçileri desteklemek şeklinde. Cemaatin üst yapısı, istese de istemese de bu destek gerçekleşecek gibi görünüyor. FP'de mücadele Erdoğan'a karşı ahnan önlemler FP'nin Tayyip ' Erdoğan harekâtına karşı şu önlemleri vardı. Taban şu an duygusal, bu yüzden Tayyip Erdoğan'a destek olunacak, sahip çıkılacak kamuoyu önünde. Fakat artık ömürboyu siyasi yasaklı Tayyip Erdoğan. bu haliyle eskisi kadar çevre bulamayacak, ekibinden fireler verecek ve zaman içinde pek çok olaylann gerçekleştiği ülkemizde Tayyip Erdoğan unutulmaya yüz tutacak. Zaman çevreyi ve ekibi dağıtacağı için, Erdoğan harekâtı gerçekleşmeyecek. Bu arada ayru zamanda parti içindeki Tayyipçiler zaten ya saf değiştirip Kutan'ın etrafında kenetlenecek ya da pasifize edilecek. Böylece parti içinde de Tayyip'in harekâtı bitirilecek. Türkiye'de yeni bir mücadele kendini gösteriyordu. Yıllardır her ferdi birbirine yapışık kardeş gibi olan Milli Görüş harekâtı iki ana gövdeye aynlma noktasına gelmişti. Geri dönüşü ohnayan bir süreç başlamıştı: Tayyip Erdoğan, kahraman olmak istiyordu. FP de, Tayyip Erdoğan'ı unutturmak. Bu mücadelenin asıl adı: Tayyip Erdoğan'ın Erbakan olma, Recai Kutan'ın da Özal olma mücadelesiydi. Ama. Erbakan olmak isteyen Erdoğan'ın etrafında Özal'cılann. Özal olmak isteyen Kutan'ın etrafında Erbakancılann olması çoktuhaftı!