Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yaym Yönetmeni: Ibrahim Istihbarat: Cengiz Yıldırım 0 Ekonomı Özlem
Yıldız • Yazıişlen Müdürü. SaHm Yüzak • Kültür: Handan Şenköken • Spor
Alpaslan O Sorumlu Müdür Abdülkadir Yücelman • Makaleler: Sami Ka-
Fikret Ükiz • Haber Merkezı
Müdüıü: HakanKara
raören 0 Düzeltme Abdullah Yazıcı 0 Bılgı-
Belge Edibe Buğra 0 Yurt Haberlep Mehmet
Faraç 0 Avrupa Temsılcısı Güray Öz
Yaym Kurulu llhan Selçuk
(Başkan). Orhan Erinç,
Hikinet Çetinkay a. Şükran
Soner. tbrahim Yıldız,
Orhan Bursalı. Mustafa
Balbav. Hakan Kara.
Ankara Temsılcısı Mustafa Balbav Atatürk Bulvan No-
125. Kat 4.Bakanhklar-AnkaraTel:4195020(7hat), Faks:
4195027 0 tzmır Temsılcısı Serdar Kıak, H. Zıya Blv.
1352S.23Tel 4411220. Faks: 4419117 0 Adana Tem-
sılcısı Çetin Yiğenoğlu, inönüCd. 119 S.No:l Kat:l,Tel.
363 12 11, Faks 363 12 15
Müessese Müdürii Erol
Erkut 0 Koordınatör
Ahmet Korulsan 0 Mu-
hasebe Bülent \ ener 0
tdare: Hüseyin Gürer
0 Satış Fazilet Kuza
MEDYA C: • Yönetım Kurulu
Başkanı - Genel Müdür Cülbin
Erduran 0 Koordınaıor Reha
Işıtman # Genel MüdurYardımcibi
SevdaÇoban Tel 514 07 53 -513
95 80-5138460-61. Faks 5138463
> a>uDİa\an \eBısıa: 't em Gun Haber \jansı. Ba>ın \e \ a\mcıhk A 5
TürLxagıCad !9 41 CdğiloŞlu 34334 lstanbul PK 246 - Sı'rkecı 34435 Istanbul
Tel (O2i:)5l2O5O5(2Ohat)
Faks 10212)513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 26HAZIRAN2001 Imsak: 3.23 Güneş: 5.26 Öğle: 13.14 Ikindi: 17.12 Akşam: 20.49 Yatsı: 22.41
G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
Neredeee! Demokrasi ülkemize konuk olduğundan
ben hemen her gün ya ekonomik ya siyasal, ama ta-
rihsel günler yaşıyoruz.
Son tarihsel günler, geçen hafta Anayasa Mahkeme-
si'nın FP'yi <apatma kararı ile başladı. Bu haftaya yıl-
lann eskitemediği "ne olacak bu memleketin hali" so-
rusunu hafrf değiştırerek başladık.
Medyamız yeni, üstelik çok renkli bir eğlence buldu.
FP'deki iç çekişmeleri keyifle karşıdan, ne ki çok dik-
katle ızliyor ve sonj olanca heybetiyle pazartesi saba-
fiı karşınızda:
"Ne olacak Fazilet'in hali?"
Bu soruya sağlam yanrtlar verebilecek siyasal bir
ımüneccim ya da falcı yok ortalıkta... Kimileri, üç gün
ımü desem, üç ay mı diye söze başlayarak Fazilet'teki
Ibölünmenin işaretlerini veriyor. Ama kapatma karan çı-
(kıncaya dek Yenilikçi diye tarif edilen Faziletli tayfanın
ayn parti kuracaklanna ilişkin haberler "şimdilik" may-
na.
Mayna elbette; çünkü Fazilet'te ilk bakışta birlik ve
beraberiiği bozmamak amacıyla Kaleiçi'nden Bilkent
Otellen'ne değin uzanan çizgide asıl amaçlan gizleyen
çabalar gözleniyor.
Basına kapalı toplantılarda içerdekilerin basına vakit
yitirmeksizin aktardıkları bilgilere göre; ilk hedef, Recai
Kutan'ın artık "eski" diye söze başladığı Fazilet'in ba-
ğımsızlaşan eski milletvekillerini bir arada tutmak!
Yüz milletvekilinin yüzünü kurulması olası bir parti-
nin çatısı altında bir arada barındırmak.
Barış çabaları başlayınca ortaya çıkan o "fakat"\\
cümleler yok mu; işte onlardan biri yine sahnede.
Fakat, Yenilikçi'lerin en azından 4O'ı Erbakan'ın gü-
dümündeki yeni partide kalma niyetinde değil.
Onlar -apartopar başkente gelen Recep Tayyip Er-
doğan'ın da bastırmasıyla- Fazilet'ten kopmanın ge-
rekçesıni hazırlamak için toplantılara katılıyoriar.
öyle ha deyince başını alıp gitmek yerine, birlik ve
bütünlüğü korumak için elden geleni yapmış olmanın
vicdan huzuruyla tüzüğünü, programını aylar günler
önce hazır hale getirdikleri yeni bir partiye yelken aç-
mayı yeğliyorlar.
Fazilet'in sürgiti olması çok olası yeni siyasal oluş-
mada yer alabilmek için, ne çare Erbakan'la Erbakancı-
lann aslaaa kabul edemeyecekleri ufacık bir koşulları
var
Yeni partide yönetimin kendilerine teslim edilmesi!
Alan da kaçan mı?
Elbette "eski" partide horoz olmayı bekleyen Erba-
kan tayfasmdan aldıklan veya alacaklan yanrt kısa ve
özlü: Olmazzz!
Yenilikçi midir, Gelişimci mi yoksa Erdemliler mi her
neyseler, onlarda da bir konunun yann fırtınaya dönüş-
mesi olasıhğı yok mu? Var! Rahatsız edici boyutlarda-
ki sorun: Lider kim? Erdoğan ne kadar artık yasaklı ol-
madığını söylerse söylesin, bu konu hâlâ "resmen" ay-
dınlığa kavuşmadığı için:
Kimi arkadaşlan Erdoğan'a "Yasağınla ilgili dunım
netleşene kadar bekle" diyorlarmış.
Birlik ve beraberiiği sağlamak için bir ara Tayyip'le bir-
likte görünen, nedense sonra hop deyip yine gelenek-
çilere dönen Bülent Annç'ın emanetçi genel başkan
olup olmayacağı günün sorusu.
Oysa (dün dündür bugünse bugün'ün başka mode-
li bir söylemle) dün başka bugün başka. örneğin; Ke-
mal Derviş'in yaşamöyküsü ayrıntılarıyla yazılmaya
başlayınca öğrendik ki, siyasetimizde geçerli olan bu
ana kurala uygun bir kurtancı bulmuşuz, ne mutlu bi-
ze.
Genç Derviş askeri darbeden sonra ülkesini terk e-
den lider Andreas Papandreu'ya, Londra'da "Nisan
darbesınden Amerika ne olçüde sorumludur" diye so-
racak kadar Amerika karşıtı bir solcu.
Ama yaşam yollannda mesafe alan Derviş, 24 yıl
Amerika'da bir Amerikalı gibi Amerikan ideallerinin htz-
metinde...
Bu ömekten yola çıkarak sorabiliriz:
Faziletlilerden dün söylediklerini bugün doğrulama-
yan bir derviş neden çıkmasın?
Bizde derviş çoook, halkla hemdert olan yok!
lstanbulEmniyeti'nde
görev değişiklikleri
tstanbul Haber Servi-
si - lstanbul Emniyet
Müdürlüğü'nde görevli
bazı şube ve ilçe emni-
yet müdürlerinin görev
yerleri değiştirildi.
Alınan bilgiye göre,
Yabancılar Şube Müdü-
rü Orgun Aksu, Kadı-
köy Ilçe Emniyet Mü-
dürlüğü'ne; Çevik Kuv-
vet'te görevli Emniyet
Amiri Ahmet Beyhan,
Basın Protokol Şube
Müdürlüğü'ne: Bütçe
Şube Müdürü F. Serap
Baykal, Pasaport Şube
Müdürlüğü'ne; Küçük-
çekmece Ilçe Emniyet
Müdürü H. Ferhad Kır-
daş, Ulaştırma Şube
Müdürlüğü'ne; Zeytin-
burnu Ilçe Emniyet Mü-
dürü Necmi Çakar, Fo-
to-Film Şube Müdürlü-
ğü'ne; Foto-Film Şube
Müdürü Hüseyin Polat
Zeytinburnu Ilçe Emni-
yet Müdürlüğü'ne; U-
İaştırma Şube Müdürü
Yiınus Öztürk. Küçük-
çekmece Ilçe Emniyet
Müdürlüğü'ne; Bay-
rampaşa Ilçe Emniyet
Müdürü Bahri Varü.
Kartal Ilçe Emniyet
Müdürlüğü'ne; Kartal
ilçe Emniyet Müdürü
Ufuk Tanju Güven,
Bayrampaşa Ilçe Emni-
yet Müdürlüğü'ne; Ba-
sın Protokol Şube Mü-
dürü Nurten Özbalta,
Bütçe Şube Müdürlü-
ğü'ne; Pasaport Şube
Müdürü Erhan Güney,
Yabancılar Şube Mü-
dürlüğü'ne getirildi.
Sonışturma evrakı
bakanlığa gönderildi
• lstanbul Haber Servisi - Halk Bankası'ndan Yahya
Murat Demirerin şirketlerine 159 milyon dolar
usulsüz kredi verildiği gerekçesiyle yürütülen
soruşturmaya ait evrakın, bankanın eski genel
müdürü Yenal Ansen ile yönetim kurulu üyesi
Osman Nuri Baştuğ hakkında soruşturma izni
alınmak üzere ilgili bakanlığa gönderildiği bildirildi.
TaMiyelere devam ediliyor
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - F tipi cezaevleri
ile hastanelerde sürdürülen ölüm oruçlan ve açlık
grevleri 251. gününe çözümsüz olarak girerken
vücutlannda kalıcı sakathklar ve bilinç kayıplan
oluşan eylemcilerin tahliyesi sürüyor. Haklannda
verilen doktor raporlan uyannca dün de Kandıra F
Tipi Cezaevi"nde tutuklu bulunan 18, Gebze
Cezaevi'nden de 1 kişi hakkında, "sağlık durumlan
tutukluluk hallerinin devamına uygun olmaması"
nedeniyle CMUK uyannca tahliye karan çıktı.
TuTuklulann bugün tahliye edilmeleri bekleniyor.
AL GÖZÜM SEYREYLE /IŞIL ÖZGENTÜRK
Sevgi Erdoğan'ın yanı başında du-
ruyorum. Az önce dostlan onun gür,
kara saçlannı yıkadılar, isteği üstüne
arkadan örüp ucuna da küçük bir kur-
dele taktılar. Iri kara gözleri pınl pı-
nl. Başucundaki komodinin üstünde
bir kâğıt parçası asılı. Kâğıt parçası-
nın üstünde "244. Gün" yazıyor.
Kaslan tümüyle erimiş, bedeni kü-
çük bir çocuk bedeni ama gözleri pı-
nl pınl. Kara pelerinli ölüm meleği,
az ötede oturmuş onu seyrediyor. 244
gündür birlikteler ve ölüm ilk kez
Saygıyla
bunca umutsuz, bunca utanç içinde.
Sevgi gülümsüyor, gökyüzünden,
aşktan ve hayattan söz ediyor.
Sözcüklerin, ukalaca akıl vermele-
rin, savunmalann hiçbir anlam ifade
etmediği bir zaman parçası bu. Az
sonra yirmi yaşındaki kızı gelecek,
onun gür saçlarını okşayarak "Ne
olur ölme anne" diyecek.
u
Ne olur ölme."
* • *
0 212 229 64 47 No'hı telefonu çevir-
diğinizde SevgTnin o neşeli sesini du-
yacaksınız ve hayata dair kim bilir si-
ze neler söyleyecek.
6.5'ten büyük deprem olıııaz
• Baştarafi 1. Sayfada
tin Amerika ülkelerinde birbiri
ardına depremler oluyor, dep-
remler artü mı" sorumuza şu
yanıtı verdiler:
"Dünyada depremlerde büyük
bir aröş olduğunu söyleyemeyiz.
Depremler belirli bir periyot için-
de, örneğin 10 yıl içinde yıldan
yüa biraz farkliuk gösterebilir;
bir yıl biraz daha az öteki yıl bi-
raz daha fazla olabilir... Bizce
depremler normal seyirlerini iz-
liyorlar. Artan, aslında ülkemiz-
de depremlere karşı duyarühk-
ür."
1999 yılında Kocaeli gibi, 7.4
büyüklüğündeki depremleri, bir
insanın hayatı boyunca belki an-
cak bir kez yaşayabileceğine işa-
ret eden Barka ve Şaroğlu, Ko-
caeli depreminin geniş bir bölge-
de, yaklaşık 20 milyon insanı et-
kilediğini, Marmara'da deprem
olasılığının bulunduğunu ve bu
durumun başta Marmara Bölge-
si olmak üzere bütün Türkiye'de
depremlere karşı büyük bir du-
yarlılık yarattığını belirterek şu
görüşü ilen sürdüler: "Medya,
Marmara depremi öncesi dün-
yadaki depremlere de bu kadar
ilgi göstermezdi; şimdi ise dep-
rem, hayaümızın bir parçası otdu
ve kaçınılmaz olarak bütün dep-
remlere karşı çok duyarlı bir ha-
le geldik»"
Aykut Barka, Adana bölgesın-
de değil, ancak bu coğraryada
Doğu Anadolu Fayı üzerinde bü-
yük depremler olabileceğine
dikkati çekti. Büyük faylann da-
ha güneyde Karasu vadisine
doğru Doğu Anadolu Fayı üze-
rinde olabileceğini belirttı. Bu
fay üzerinde en son 1971 'de Bın-
göl depremi. 1986'da Sürgü dep-
remlen gerçekleşti. Geçen yüz-
yılda Doğu Anadolu Fayı'nın da-
ha hareketli olduğuna ve 7'nın
üzerinde depremler yaşandığına
dikkati çeken Barka "Kamuo-
yunda duyarükvar, ancak bu du-
yarhbğı snasi kesimde göremiyo-
ruz" cümlemize şu yanıtı verdi:
"Maalesefdurum böyle. Toplum
olarak etkileniyoruz da yönetici-
ler etkiknmiyor. Hem 'Deprem
Konseyı' olarak hem tek tek bi-
lim insanlan olarak bu konuda
yoğun çaba harcıyoruz. Deprem
Konseyi olarak bir doküman ha-
zıriadık. Bunu Başbakarüık'a ve-
receğiz. Doküman bir deprem
stratejisini içeriyor. Türkiye'nin
kısa, orta \e uzun vadede depre-
me karşı ne yapması gerektiğini
ortaya koyuyor bu doküman.
Umanz bundan sonra srvasetin
dikkatinivecabasını daha çok çe-
kebüeceğiz™"
ITÜ Jeofizik Bölümü öğretim
üyesı Tuncay Taymaz da "Ada-
na'nın bulunduğu Kilikya vadisi
içinde Osmaniye'den Mersin'e
kadar çok sayıda küçük fay var.
Osmanivt- depremi, bu faylârdan
birinin üzerinde oldu" dedi. Tay-
maz, "Aşağı >ııkan Maraş bölge-
si cKannda Doğu Anadolu Fayı,
Ölü Deniz Fayı ile birteşiyor, bu
büieşmenin uzantısı Kızıldeniz
ve Akabe Körfezi'ne kadar gidi-
wr. Bununla birtikte KiUkya hav-
zası içinde yaşadığımız küçük
depremler, 1998 Adana depremi
6J büyüklüğündeydi» Depre-
nıin büyüklüğünün 5£ olması
Anadolu levhasuun kuzeye doğ-
ru hızlandığını, etkinlilderin gü-
neyden kuzeye doğru arttığuu
gösteriyor" dedi.
Depreme duyarh
85 istasyon
GÖZDE AKGÜNGÖR
Büyük Marmara depreminin ardın-
dan Marmara Bölgesi'nde 4 bine yakın
depremin meydana geldiği belirlendi.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasatha-
nesi ve Deprem Araştırmalan Enstitü-
sü Müdürü Prof. Dr. Ahmet Mete Işıka-
ra, 2002 yıh içinde tamamlanması bek-
lenen "Türkiye Geniş Banth Deprem ts-
tasyonu Şebekesi" ile Türkiye'nin sayı-
sal olarak, Avrupa ve Uzakdoğu'dakin-
den daha güçlü bir şebekeye sahip ola-
cağını söyledi. Prof. Işıkara, şu anda
4O'ı Marmara Bölgesi'nde olmak üze-
re Türkiye'de 60'a yakın deprem istas-
yonu bulunduğunu ve geniş banth dep-
rem istasyonlannın mevcut deprem şe-
bekesine entegre olacağını belirtti. Söz
konusu şebekenin dijital bir sistem ol-
duğunu ve tüm bilim dünyasına açık ol-
duğunu vurgulayan Işıkara. "25'eyakm
geniş banth deprem istasyonu kurula-
cak. Bu istasyonlar, en modern, en yeni
teknolojiyle donaûlmış dunımda. Yal-
nız Avrupa'da değil tüm bölgede, bu is-
tasyonlardan en fazla bulunduran ulke
olacağız" diye konuştu. Işıkara, şebeke-
nin henüz ıhale aşamasında olduğunu
belirtti.
17 Ağustos ve 12 Kasım depremleri-
nin ardından 4 bine yakın deprem kay-
dedildiğini ifade eden Işıkara, Acıl Mü-
dahale ve Erken Uyan Sistemi'nin de
deprem sırası ve sonrasında oldukça ya-
rarlı olacağına dıkkat çekerek. "Dep-
rem hasannın boyutu ve yay guıhğını kı-
sa sürede saptarsanız, o zaman müdaha-
leniz de ona göre olur. Ağır ve orta ha-
sarh binalar bir anda görülecek. Dolayı-
sryla acil müdahale ekipleri ona göre ko-
ordineedilecek" dedi. Sıstemm Tay\an
ve Los Angeles'ta bulunduğunu, Türki-
ye'de ise Deprem Mühendısliği Anabı-
lim Dalı ve Deprem Kayıt Merkezi'nde
izleneceğinı dile getiren Işıkara. "Ne ka-
dar hızh takip edüirse can kaybını o ka-
dar aza indirirsiniz. Projelerin de esas he-
defı budur" dedi. Işıkara, depremin bo-
yutu ve yaygınlığını belirleyen sistem
sayesinde müdahalenin boyutlan ve
yaygınhğının anında gözlemlenebilece-
ğini ve müdahalenin de o derece hız ka-
zanacağını ifade etti.
Depremden korunmak için en önem-
li adımın "eghim" olduğunu yıneleyen
ve bu anlamda kendi kurumlannda bı-
rimler oluşturduklannı anlatan Işıkara.
bu konuya yeterince yer venlmediğini
belirterek "Bir çaba var ama ben tatmin
ohnuş değüim. Daha çok çalışmamız la-
zun" dedi.
Dünya sarsdmayadevam ediyor
HaberMerkea-Dünyanın çeşitli böl-
gelerinde doğal afetler devam ediyor.
Peru'da pazar günü sabaha karşı meyda-
na gelen 7.9 büyüklüğündeki deprem-
de ölenlerin sayısı 71 'e, yaralananlann
sayısı da 1200'e yükselirken yine aynı
günün akşamı Rusya'nın uzakdoğusun-
daki Kuril Adalan'nda Richter ölçeği-
ne göre 5.7 büyüklüğünde bir deprem
meydana geldi. Tayvan ve Çin'i hafta
sonunda etkisi altına alan Chebi tayfu-
nu ise 82 kişinin ölümüne, 116 kişinin
de yaralanmasına yol açtı.
Peru Sivil Savunma Ajansı, deprem-
de ölenlerin sayısının resmi olarak 71,
yaralı sayısının ise 1200 olduğunu, yak-
laşık 20 bin kişinin de evsiz kaldığını
açıkladı.
Peru'da 1970 yılında da 7.9 büyüklü-
ğünde bir deprem meydana gelmış ve
70 bin kişinin ölümüne, 600 bin kişinin
evsiz kalmasına neden olmuştu. Ingil-
tere, Peru'ya 400 bin Euro"luk mali yar-
dım yapmayı kararlaştırdı. Rusya'nın
uzakdoğusundaki Kuril Adalan'nda da
aynı günün akşamı 5.7 büyüklüğünde
bir deprem meydana geldi.
Kuril Adalan, dünyadaki en aktif dep-
rem kuşağında yer alan bölgelerden bi-
risi olarak kabul ediliyor.
Çin ve Tayvan'da etkilı olan Chebı
tayfununda 9'u Tayvan'da olmak üzere
toplam 82 kişinin yaşamını yitirdiğı bil-
dirildi. Tayvan hükümetı tarafından ya-
pılan açıklamada da, ülkedeki ekili alan-
lara da zarar veren Chebi tayfununun,
13 milyon 300 bin dolarlık hasara neden
olduğubelirtildi.
Osmanfye
5.51e sallandı
OSMAÎSİYE (Cumhuriyet) - Osmaniye'de
dün saat 16.28 sıralannda 5.5 büyüklüğünde
deprem meydana geldi. Deprem sırasında
panikle evlerin pencere ve balkonlanndan
atlayan 33 kişi yaralanırken, hastaneye
başvuranlann sayısının 130 olduğu öğrenildi.
Kent merkezindeki birçok ev ile bir belde ve
üç köyde 300 ev ve binanın hasar gördüğü
açıklandı.
Osmaniye'de dün akşam saatlerinde meydana
gelen deprem korku ve panik yarattı.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve
Deprem Araştırma Enstitüsü, depremin
merkez üssünün Osmaniye, büyüklüğünün ise
5.5 olduğunu açıkladı. Deprem, Adana,
Hatay, Gaziantep, Şanlıurfa ve
Kahramanmaraş'ta da hissedildi. Depremin
hissediünesiyle birlikte vatandaşlar, ev ve
işyerlerinden çıkarak kendilerini sokaklara
attılar. Deprem nedeniyle, Osmaniye ile olan
teîefon baglantılannın da kısa bir süre
kesildiği öğrenildi. Şehirdeki içme suyu
şebekelerinde de hasar oluştuğu bildirildi.
33 kişi yaralandı
Osmaniye Vali Vekili AbduSah Aslan,
depremin ardından valilikte, kriz masası
oluşturduklannı bildirdi. Aslan, yaşanan
panik sırasında, evlerinin pencere ve
balkonlanndan atlayan 33 kişinin
yaralandığını, hayati tehlikeleri olmayan bu
kişilerin devlet hastanesinde tedavi altina
alındıklannı belirtti. Osmaniye Belediye
Başkanı Vlemili Kınkkanat kentteki saat
kulesinin büyük bölümünün, camilerin de
birçoğunun âlemlerinin yıkıldığını belirterek
bazı evlerin kolonlannın büyük hasar
gördüğünü, çok sayıda evde ise ciddi çatlaklar
oluştuğunu tespit ettiklerini bildirdi. Bir belde
ve üç köyde ise 64 ev hasar gördü.
Işıkara: Olağan karşüanmah
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve
Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof.
Dr. Ahmet Mete Işıkara. Osmaniye'deki
depreme ilişkin, "Adana-Osmanrye-
İskendenın üçgeninde bu HOBC depremler
olabüir, olağan karşüamak gereka^ dedi.
Türkiye'nin kuzeydoğu ve güneybatı
uzantısında faylar olduğunu beürten Işıkara,
"'Bu depremin artçılan da olabüir. Onu da
normal karşüamak lazun. 55 büyüklüğünde
Osmaniye depreminin en büyük artçı şoku 43
büyüldüğünde olur" dedi.
Suda 12 ıııilyoıı dolarbk rant
ÖZLEM GÜVEMLİ
Su sanayicileri ve kaynak suyu üreticile-
ri, Sağlık Bakanhğı'nm "Geri Dönüşüm
Ambalajh Damacana Sularda Hologram
Uygulaması" projesi ile yılda yaklaşık 12
milyon dolarlik rant elde etmeyi planladı-
ğını savundu.
Su satıcılan, hologram uygulaması için
bakanlık bünyesinde sözde bir vakıf kurul-
duğunu belirterek "Hologram üretimi yal-
nızca bir firma tarafindan ihalesiz olarak
yaptırılacağından ve hologramı sadece va-
kıf satacağından, rekabet ortamı olmaya-
cak ve ilerleyen zamanlarda yükselen fiyat-
larla büyük rantlar elde edilecek" dediler.
Geri Dönüşüm Ambalajh Kaynak Suyu
Üreticılen Derneğı (GEDSUDER) ve Su
Sanayicileri Derneğı (SUSADER), Sağlık
Bakanlığf nın 16 Mayıs tanhlı genelgesi
ile damacana sulara uygulanacak holog-
ramların satışını Türk Sağlık ve Eğitim
Vakfı'na vermesini "vurgun" olarak nite-
ledı. GEDSUDER Başkanı Mehmet Kar-
deş, Sağlık Bakanlığı' nın planladığı holog-
ram uygulamasını hayata geçirmeyecekle-
rini ifade ederek, genelgenin iptali için yar-
gıya başvuracaklannı söyledi.
Kardeş, Sağlık Bakanhğı'nm kaçak su
dolumlannı ve firmalann sahip olduklan su
kapasitelerinin üzennde dolum yapmalan-
nı önleme gerekçesiyle bu uygulamayı baş-
latmak ıstediğinı belirtti.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
den birinde unvanlı görev yapan bir çalışanın fak-
sını birlikte okuyalım:
"Bizler, maaşı öteki çalışanlara oranla daha iyi ki-
şilerdik. Düz memuriara istedikleri maaş zammı ve-
rilmedi, bizi ilgilendirmiyordu. Işçilerin durvmu kötü-
leştı, bizi ilgilendirmiyordu. Bankamız gündüz gö-
züyle soyuldu, çoğumuzu ilgilendirmiyordu. Aramız-
da yeri geldikçe konuşuyorduk, bazılanmız bir şey-
ler yapmak gerektiğini söylüyordu ama, biz günlük
işimize bakıyorduk. Sonunda sıra bize geldi..."
Faks mektubu uzayıp gidiyor...
Benzer durumu vurgulayan bir başka mesaj da
şöyle bitiyordu:
"Artık daha bilinçli hareket etmek gerekiyor. Bun-
dan sonra sadece bankamızın durumu değil, tütün-
cü, işçi, pancar üreticisi de bizi ilgilendiriyor."
Ziraat Bankası, Emlak Bankası, Halk Bankası, Va-
kıflar Bankası, Türk Ticaret Bankası çalışanlannın di-
le getirdiği çok geniş tepki yelpazesindeki renklerden
birini de "Sonunda sıra bize geldi" yaklaşımı oluştu-
ruyor. Bir başka deyişle ekonomik krizin tüm sancı-
lannı yaşayan takım elbiseliler, toplumsal birtakım ol-
manın filizlerini veriyorlar.
Olabüir mi?
Bir bilinç yükselmesinin yaşandığı kesin, ama bu-
nun ortak enerjrye dönüşmesi zor görünüyor.
Dileğimiz, takım elbiseiilerin takım olup bu zoru ba-
şarması. Tabii burada takım elbiseliler tanımı, görev
ortamının gerektirdiği giyimdeki kadınları da içinealı-
yor...
Tek basına kurtuluş yok
Kamu bankalannın çalışanları doğaıdan sorumlu
oimadıklan bir krize kurban ediliyor. Iktidar kamuoyu-
na, "O çalışanlar banka batarken neredeydi? Her
100 liranın 4 7 lirasını batırmışlar" mesajı vererek ban-
ka elemanlannı yalnızlaştırmak istiyor. Batan krediler
dikkatle incelendiğinde hemen hemen tümünün ge-
nel müdürlükçe verildiğini görüyoruz. Genel olarak 5
milyar lirayı geçen kredilerde karar şubenin değil ge-
nel müdürlüğündür.
ömeğin, Emlak Bankası'nın takipteki alacaklannm
(yani alamayacaklannın) yüzde 94.5'ini 50 milyar ve
üzerindeki tutarlar oluşturuyor. 1 -5 milyar lira arasın-
daki alacaklann oranı ise sadece yüzde 1.4.
Yeri gelmışken, kamu bankalannın zor duruma dü$-
mesinde başlıca nedenin siyasi iktidann kuşatmaa
altındaki genel müdürlükler olduğunu bir kez daha
vurgulayalım.
Yeniden "takım'a dönersek... Dünya standartları-
na göre bir ülkede en düşük ücretle en yüksek ücret
arasındaki farkın 6-8 kat olması gerekir. Bu fark Tür-
kiye'de 25 kat!
Son dönemde yeniden düzenlenen kimi üst düzey
bürokratlann maaşı dikkate alınırsa fark 70'e kadar
çıkryor.
. Halen kamu kesiminde görev yapan, aynı eğitime,
aynı hizmet süresine sahip kişilere 37 farklı maaş
ödeniyor!
Eşitsizlik, emeklilikte de devam ediyor. Uygar ülke
standartlannda en az emekli maaşı ile en yüksek
emekli maaşı arasında 3 kat fark olması gerekirken,
bizde tam 7 kat!
Bütün bunlar bizi gelir uçurumunda dünya listesi-
nin 5. sırasına yerleştiren gerçekler.
Türkiye, gündemindeki ekonomik krizi atlatsa bi-
le, bu tabloyu dengeli hale getirmediği sürece top-
lumsal banştan söz edilemez.
Uçurumun farklı noktalanndakiler yıllarca birbirin-
den bağımsız sorunlannın çözümü için pek çok yön-
teme başvurdular. Gelinen noktada artık tek basına
kurtuluşun da olmadığını görmek gerekiyor.
ankcum@ttnetnet.tr
Yönetenlere karşı
protesto yayılıyor
Dış Haberler Servisi -
AB ülkeleri devlet ve hü-
kümet başkanlannın ka-
tıldığı Göteborg kentinde
gerçekleştirilen AB Zir-
vesi protestolannda yaşa-
nan olaylar nedeniyle AB
Komisyonu'nun "günde-
mineakhğı'' küreselleşme
karşıtı gösterilere pazar
günü Ispanya'da bir yeni-
si daha eklendi. 1-3 Tem-
muz tarihleri arasında
Salzburg'da yapılacak
Doğu Avrupa Dünya Eko-
nomik Forumu toplantısı
öncesinde, küreselleşme
karşıtı gösterilerden kor-
kan Avusturya ise 25 Ha-
ziran tarihinden itibaren 9
gün süreyle Schengen
Anlaşması'nı askıya aldı-
ğını açıkladı.
14-16 Haziran tarihleri
arasında Isveç'in Göte-
borg kentinde zirve bo-
yunca devam eden protes-
tolara on binlerce gösteri-
ci katılmış, polisle göste-
riciler arasında önemli ça-
tışmalar çıkmış ve yüzler-
ce gözaltı olayı yaşanmış-
tı. Göteborg polisinin zir-
venin bitiminden 2 gün
sonra yaptığı açıklamaya
göre, olaylarda 86 kişi
hastanelerin acil servisle-
rine götürülmüş, 565 kişi
sorgulanmış, 177 kişi sı-
nır dışı edihniş, 373 kişi
önlem olarak gözaltına
alınmıştı.
Küreselleşme karşıtla-
nnın eylemleri, zirve gün-
demini daha öncekilerden
farklı bir biçimde belirle-
di, çünkü bu defa polisin
göstericilere ateş açması
sonucu, ağır yaralanan
göstericiler oldu. Bu du-
rum bazı Avrupalı lider-
leri bir hayli tedirgin etti
ve olaylarla ilgili tartış-
malar zirvenin ardından
da devam etti.
Isveç Dışişlen Bakanı
Anna Lindn bu durumu,
"Maalesef aklı başında
göstericiler, şiddet eylem-
lerine yönelen küçük bir
gnıp yüzünden kendi pro-
testolannı yapamadılar"
şeklinde nitelerken olay-
larla ilgili diğer liderlerin
değerlendirmeleri de gün-
lerce medyada yer tuttu.
Şiddet yanlısı gösteri-
cilerle mücadelenin ulus-
lararası düzeyde planlan-
ması gerektiğini vurgula-
yan Schiry. AB ülkeleri
içişleri bakanlanna, fut-
bol taraftarlanna uygula-
nan yasağın şiddet yanlı-
sı göstericiler için de uy-
gulanıp uygulanamayaca-
ğını araştırmalan çağn-
sında bulundu. Bu açık-
lamalann ardından AB
Komisyonu, olaylarla il-
gili bir rapor hazırlamayı
önüne koydu ve konuyla
ilgili değerlendirmelenni
bu rapor üzerinden açıkla-
yacağını duyurdu.
Göteborg olaylannın
ardından küreselleşme
karşıtı gösteriler pazar gü-
nü de Ispanya'nın Barce-
lona kentinde sahne aldı.
Barcelona'da dün yapıl-
ması planlanan. ancak
olaylar çıkacağı korku-
suyla iptal edilen Dünya
Bankası toplantısı nede-
niyle pazar günü bir ara-
ya gelen göstericilerin bir
bölümü yine polisle çatış-
tı. Dünya Bankası toplan-
tısının iptal edilmesine
rağmen protestolannı ger-
çekleştiren göstericilerle
polis arasında çıkan çatış-
malar sonucunda 32 kişi
yaralanırken 19 gösterici
gözaltına alındı.