Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 9 NİSAN 2001 PAZARTESİ
HABERLER
Yılmaz'ın
karavam satılık
• ANKARA (ANKA)-
ANAP Genel Merkezi,
Genel Başkan Mesut
Yılmaz'ın kullandığı özel
yapım karavam satışa
çıkardı. Satışa çıkanlan
1999 model karavanda
WC, lavabo, buzdolabı,
Ty ldima, telefon, faks
gibi özel aksesuvarlar yer
alıyor. 1999 model
olmasına karşın çok az
kullanılan karavan
ekonomik kriz nedeniyle
satışa çıkanlırken satışın
"kapah zarf usulü" ile
yapılması kararlaştınldı.
Yılmaz'ın karavanına
sahıp olmak ısteyenler 11
Nisan Çarşamba akşamı
saat 17.00'yekadar
ANAP Genel Merkezi'ne
teklif verebilecek.
TESK'ten
hükümete çağn
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Türkiye Esnaf ve
Sanatkârlan
Konfederasyonu (TESK)
Başkanı Derviş Günday,
bugün yapılacak
Bakanlar Kurulu
toplantısında esnaf ve
sanatkârla ılgıli acil
iyileştirici kararfann
alınmasını beklediklerini
bildirdi.TESK'ebağlı
federasyonlann
başkanJan. dün Derviş
Gûnday başkanhğında
toplandı. TESK Başkanı
Günday, yaptığı
açıklamada, toplantıda
durum değerlendirmesi
yapılarak alınması
gereken karar ve
tavırlann netleştinldiğini
belirtti.
Tsnaf yüpüyopf
Ecevit titriyop'
• ANKARA
(Cıunhurfyet Bürosu) -
DYP Genel Başkan
Yardımcısı Nevfel Şahin,
46 günde bir program
bile açıklayamayan
Devlet Bakanı Kemal
Derviş'in başan şansı
olmadığını savunarak
"Esnaf yürüyor, Ecevit
titriyor. Ecevit istifa ettiği
gûn alternatif bulunur"
dedi. Ecevit'in sokaktaki
sesi duymadığıru
söyleyen Şahin, "Birisi
ona bunlan açıklamakla
görevlendirilmeli. Zaten
hükümette Başbakanlık
yapmakla görevlendirilen
birisi var; Hüsamettin
Özkan" dedi.
TBMMheyeti
ABD'den döndü
• tstanbul Haber
Servisi - ABD 'de yeni
yönetim ve kongre
yetkilileriyle çeşitli
temaslarda bulunan
TBMM heyeti yurda
döndü. TBMM Dışişleri
Komisyonu Başkanı
Kamran tnan'uı
başkanlığındaki heyet,
Washington ve New
York'taABD'nin
dışişleri ve savunma
bakanlıklannın
yetkilileriyle
görüşmelerde bulundu.
Sınavsız geçiş
hakkı
• MALAZGİRT (AA) -
Muş'taki üıcelemelerini
sürdüren Milli Eğitim
Bakanı Metin
Bostancıoğlu, Malazgirt
ilçesinde yaptınlan 1071
Malazgirt Pansiyonlu
llköğretim Okulu'nun
açılışını yaptı.
Bostancıoğlu, burada
yaptığı konuşmada
endüstri meslek lisesi
mezunlannın meslek
yüksekokullanna
sınavsız geçebilmesi için
çalışma başlattıklarmı
söyledi.
Bazı kuruluşlann çalışanlanna yönelik ücret iyileştirme çabalan Ankara'yı kanştırdı
Memura ek zam çıkmazıANKARA (AA) - Memur maaşla-
nna bu ay yüzde 2.5 oranında enflas-
yon zammı yapmaya hazırlanan Ma-
liye Bakanlığı, bazı kuruluşlann ken-
di personeline ek zam çalışmalan kar-
şısmda zor duruma düştü.
Üç aylık enflasyonun yüzde 10.7
olarak ilan edilmesi sonrasında, ocak-
ta yüzde 10 zam verilen devlet memu-
ru, memur emeklileri ve sözleşmeli-
lere Bütçe Kanunu uyannca yapılma-
sı gereken ek zam için çalışma yapı-
lıyor. Maliye Bakanlığı, yılbaşından
bu yana toplam maaş zammını 2 pu-
anlık refah artışıyla birlikte yüzde
12.7'ye yükseltecek olan katsayılan
belirledi. Maaşlan mart ayına göre
yüzde 2.5 oranında arttıracak yeni
katsayılar, Bakanlar Kurulu Karan ile
Program netleşiyor
• Maliye Bakanlığı, memur maaşlanna bu ay yüzde 2.5 oranında
enflasyon zammı yapmaya hazırlanırken Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan da kendi bakanlığı ve Bağ-Kur
çalışanlanna yönelik ek zam hazırhğı içine girdi. Bu girişim
üzerine tçişleri Bakanı Sadettin Tantan da harekete geçerek polise
ek zam talebinde bulundu.
15 Nisan'dan geçerli olmak üzere yü-
rürlüğe girecek.
Okuyan'ın girişimi sonın oldu
Bu arada enflasyon zammı için ge-
ri sayun başlarken, bazı kuruluşlann
kendi memurlanna ek zam çalışması
yapmalan da ortalığı kanştırdı. Ça-
lışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ya-
şar Okuyan'ın Meclis'te bulunan teş-
kilatla ilgıli yasalarda kendi bakanlı-
ğı ve Bağ-Kur çalışanlannın maaşla-
nnda ek iyileştirmeye gitmek ve bu
şekilde memurlara 320 milyon liraya
kadar ek zam sağlamak istemesi, Ma-
liye ile bu bakanlık arasında sorun ol-
du. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ba-
kanlığı'nın bu girişimi üzerine, Içiş-
leri Bakanı Sadettin Tantan da polise
ek zam talebinde bulundu. Polise pa-
ralel askerin de ek iyileştirme isteye-
ceği belirtilirken üniversite öğretim
üyeleri, mühendisler ve doktorlar da
Maliye'ye ek zam talebiyle geldi.
Maliyeciler, 15 Nisan'da enflasyon
zammı ile 9'un l'indeki bir devlet
memurunun maaşmda 4 milyon 299
bin lira bir iyileşme olacağını, genel
müdür maaşmdaki artışm bile 25 mil-
yon lirada kalacağını belirtiyor.
Maliyecilerin tepkisi
Maliye yetkilileri, "Bünercememu-
ra 4-5 milyon liralık bir zam verirken
Çalışma Bakanhğı personeline 320
milyon Brayı buian bir maaş arüşmı di-
ğerlerine nasıl izah ederiz?"dediler.
Öte yandan 15 Nisan'da yüzde 2.5
zam alacak olan devlet memurlanna,
nisan ayı enflasyonuna göre 15
Mayıs'ta da ikinci ek zam gelecek.
Krize önlemler
Bakanlar Kurulu
gündeminde
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ekonomi-
den sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş.'in ha-
zırlıklannı sürdürdüğü ekonomik program net-
leşiyor. Başbakan Bûknt Ecevit'in perşembe gü-
nü tamamlanacağını vurguladığı programın,
IMF'nin nisan ayı sonunda yapacağı toplantıda
vereceği onayla kesinleşeceğine dikkat çekili-
yor. Bakanlar Kurulu, bugün lojman va kamu ta-
şıtlannın satışının öngörüldüğü tasarrufpaketi ile
sokağa dökülen esnaftn sorunlannın çözümü için
alınacak önlemleri görüşecek. Hükümet'in gün-
demi şöyle:
Ekonomikprogram: Devlet Bakanı Kemal Der-
viş'in hazırlıklannı sürdürdüğü ekonomik prog-
ramın netleşmesi bekleniyor.
Esnaf eylemleri Bakanlar Kuruhı'nda: Hükü-
met, eylemlerin ülke geneline yayılması üzerine
esnafin sorunlannın çözümü için paket hazırhyor.
Esnafin 11 Nisan günü Kızılay'da geniş katılım-
lı eylem hazırhğı sürerken Bakanlar Kurulu bu-
günkü toplantısında esnaf paketini ele alıyor. Bu
pakette kredi faizlerinin indirihnesi, vergi ödeme
kolaylığı sağlanması ve SSK primlerindeki arü-
şın düşürühnesi gibi önlemler yer alıyor Başba-
kan Bülent Ecevit, alacaklan kararlann esnafin
tansiyonunu düşüreceğinı bildirdi.
Tasarruf önlemleri: Başbakanlık'ta seçenekli
olarak hazırlanan tasarruf paketi, bugün Bakan-
lar Kurulu'nda görüşülecek. Askeri lojmanlar,
tçişleri. MİT, emniyet ve makam konutlannın dı-
şmdaki lojmanlann satışının öngörüldüğu paket-
te, Meclis lojmanlannın satışı da önerildi.
Bakan Ünlü voleybolmaçında
AnUüya'daki özel futbol turnuvasmı izleyen Devlet Bakanı Fik-
ret Ünlü, Akdeniz Ünrversitesi spor salonunda öğrencilerle vo-
leybol oynadı. Bakan ÜnJü, maç boyunca hırsı ve gûzel kurtanş-
lanyla dikkat çekti. (Fotoğraf: AA)
Türk-İs:
SSK
siyasete
alet
edilmesin
ANKARA (ANKA) -
Türk- Iş, Plan ve Bütçe Ko-
misyonu'nda kabul edilen
SSK yasa tasansında Çahş-
ma ve Sosyal Güvenlik Ba-
kanlığı tarafindan yapılmak
istenen değişikliklere karşı
itirazlannı sürdürüyor.
Türk-lş, bakanhğın, tasan
üzerinde yaptığı değişiklik-
lerin, SSK'de sakıncalar ya-
ratacağına dikkat çeken bir
çalışma hazırladı. Çalışma-
da, hastane yönetimlennde
mülki amirlere ve siyasi par-
tilerin temsilcisi niteliğinde-
ki belediye başkanlanna yer
verilmesinüı, hastane yöne-
timinın tarafsızhğıru önleye-
ceğine işaret edildi. Türk-lş,
8 üyeden oluşan yönetim ku-
rulunun 5 üyesının atama
yoluyla getirilmesi, yönetim
kurulu kararlanrun hemen
hemen tümünün Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanı 'nın
onayına sunulması, kurum
gayrimenkullerinin yap- iş-
let-sat, yap-işlet-kirala gibi
modellerle özel ve tüzelkişi-
lere verilmesi gibi düzenle-
melere karşı çıkıyor.
Cottarelli ve Kahkonen, dün akşam Kemal Derviş ile yeni ekonomik programı değerlendirdiler
IMF yeni programı inceliyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Devlet Bakanı Kemal Derviş ile IMF
Türkiye Masası Şefi Carlo Cottarelli,
dün aİcşam Hazine Müsteşarhğı'nda
bir araya gelerek yeni ekonomik
programı değerlendirdiler. Yaklaşık 2
saat süren toplantıya Cottarelli 'nin
yerine atanacak olan Finlandiyalı
uzman Uha Kahkonen de katıidı.
Devlet Bakanı Derviş, dün sabah saat
09.30'da, kalmakta olduğu Hilton
Oteli'nden aynlarak Hazine
Müsteşarhğı'na gitti. Kemal Derviş,
gün boyunca yeni ekonomik program
üzerindeki çalışmalannı sürdürdü.
THY'ye ait uçakla dün Roma'dan
Istanbul'a gelen IMF Türkiye Masası
• IMF Türkiye Masası Şefı Cottarelli, yerine atanacak Uha
Kahkonen ve Devlet Bakanı Kemal Derviş'in yeni ekonomik
programı değerlendirdikleri toplantıya Merkez Bankası, BDDK ve
DPT'den bürokratlar da katıidı.
Şefı Carlo Cottarelli, Ankara'ya
hareketinden önce gazetecilerin
sorulannı yanıtladı. "Türkiye'deki son
ekonomik krizin IMF'nin hatasmdan
kaynaklandığr yönündekı
değerlendirmelerin anımsahlması
üzerine Cottarelli, "Bu konuda
değertendinne yapamam" dedi.
Hazırlanmakta olan ekonomik
programı başarılı bulup bulmadığının
sorulması üzerine CottareUi, "Bunu
değertendirroek bana düşmez. Bu
konuda herhangi bir yargrya varmam.
Bunu başkalan değeıîendirmeti" diye
konuştu. Carlo Cottarelli, kendi yerine
atanacak olan Finlandiyalı uzman Uha
Kahkonen'in başanlı bir kişi
olduğunu belirterek "Bıügaristan'da
çok başanlı bir programın
uygulanmasmda çahşn. Türldye'ye de
yaıtfam edeceğine ve başanh oiacağuıa
emininT dedi. Devlet Bakanı Kemal
Derviş'in "başanh ve etkin'' bir kişi
olduğunu kaydeden Cottarelli,
çıkanlması planlanan 15 yasaya
ilişkin olarak da, "Bunlann
değiştirihnesi gereldL Bunlar Türkiye
adına vararü girişimler" dedi.
Kahkonen Ankara'da
Cottarelli'nin yerine atanacak olan
Uha Kahkonen de dün saat 15.00
sıralannda Ankara'ya geldi. Cottarelli
ve Kahkonen, daha sonra Hazine
Müsteşarhğı'na giderek Devlet
Bakanı Kemal Derviş ile bir araya
geldiler. Yaklaşık 2 saat süren
toplantıda, yeni ekonomik programın
ele alındığı öğrenildi. Görüşmelere,
Merkez Bankası, BDDK ve DPT'den
bürokratlar da katıidı.
SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@yahoo.com
Mardin'den aşağıya baktığı-
nızda bir deniz gibi uzanan ova-
ya indik. Nusaybin'e gidiyoruz.
Nusaybin, sınırdaki ilçe. Hani
dini bayramlarda Suriye'de kal-
mış akrabalarla görüşülen ken-
timiz. "Sarhoş Atlar Zama-
n/"nın ilk gösterimi için geldiği-
miz Diyarbakır'dan fılmin yö-
netmeni Ghobadi'yi de yanı-
mıza alarak yola koyulduk.
Mardin'in üzerine kurulduğu
tepeyi iner inmez Suriye sının
karşımıza çıktı. Yaklaşık yüz
metre genişiiğindeki bir alan,
şerit halinde tel örgülerle kapa-
tılmış. Belli ki mayınlanmış da...
Nusaybin'e kadar uzanan 40
kilometrelik mesafe tamamen
bu şekilde boş ve kullanılmaz
bir şerit halinde uzayıp gidiyor.
Her iki yüz metreye bir nöbetçi
kulesi dikilmiş. Sanınm Suriye
sınır boyunca, sınır boylan böy-
le tahkim edilmiş. Nusaybin'in
içinde yer aldığı ova çok verim-
li ve düz bir ova. Bu kadar bü-
yük bir alanın güvenlik şeridi
halinde kullanılmasından yöre
halkı şikâyetçi. En verimli top-
raklann böyle kullanılmasını is-
Nusaybin'e Uzanan Yolculuk
temiyorlar. Daha ince bir şerit-
le de güvenlik sının çizilebilir di-
yorlar.
Nusaybin'in karşı tarafı Suri-
ye'nin Kamışlı ilçesi. Eskiden
bu iki ilçe, aynı ilçenin bir par-
çasıymış. Güvenliğin bu kadar
önem kazanmadığı yıllarda in-
sanlar birbirierine gidip gelebi-
liıiermiş. Bu nedenle akrabalık,
komşuluk sürüp gitmiş. Sonra
bütün bağlarkopmuş, biranda
iki ayn dünya haline gelivermiş-
ler. Nusaybin, Süryani'si, Erme-
ni'si, Arap'ı, Kürt'ü veTürk'üy-
le bir mozaik kentmiş. Şimdi bu
renklerin bir kısmı silinmiş, Sür-
yani ve Ermenilerin çoğu bura-
lan terk edip gitmiş.
•••
Gezimize, Diyarbakırlı bir
grup üniversite öğrencisi de eş-
lik etti. "Çorba" isimli bir kültür-
edebiyat dergisi çıkanyorlar.
Sevda Özbek, Dicle Üniversi-
tesi Güzei Sanatlar Bölümü Öğ-
rencisi. Dergide desenleri, re-
simleri yer alıyor. Resirnlerini şi-
irlerledesüslemiş. "Düssefve
"Düşertesi" adını verdiği resim-
lere, şu dizeleri uygun görmüş:
"En önemlisi; kimsenin görme-
diği birzamanda sanınm dün-
dü/çınlçıplak uçurtma uçuru-
yordu kadının biri/Asansör
boşluğunda kahkahalannı du-
yuyordum/rüzgâr varmıydı bil-
miyonjm."
Düşündekilerin resmini de
çizmiş Sevda. "Düşertesi'nde
ise şöyle diyor: "Dün anlatılı-
yorken duydum 'Kadının biri
12. kattan asansör boşluğuna
atiamış'/Kapının önünde ıslak
ayak tzleri dunjyordu/Yağmur
var mıydı o gün bilmiyorum."
Yılmaz Odabaşı, Diyarba-
kırlı şair. Saray Cezaevi'nde ya-
tarken "Çorba" dergisine
"Günlerin Yakasında Elim Ka-
lacak" başlıklı şiirini yollamış:
"ömriJmü bu rüzgârlara savur-
mamı saymazsak/bu serseri
yağmurlarda aklım kala-
cak/yurt büyütûp divane ge-
zerken mapuslarda/aldırma-
dan yürüyende ahım kalacak."
"Hep özgür gezdim tutkula-
nn içinde/iğde kokulannda anı-
lanm kalacak/ölüp gitmek bel-
ki hiçbir şey amalgünlerin şeh-
rinde külüm kalacak."
"Yanıldım ve yoruldum vus-
latlann izinde/beyhude keder-
lerde sözüm kalacaklbu dün-
yadan gidilir gidilmesine
de/günlerin yakasında elim ka-
lacak. "
Diyarbakır, şiiri ve şairi bol şe-
hir. Ahmed Arrf in en güzel şi-
irlerini yazdığı şehir. Bu gidişi-
mizde yine Hicri Izgören'den
şiirierdinledik. Ihsan Fikret Bi-
çici'nin şiirieriyle geçmişe yol-
culuklar yaptık.
Diyarbakır-Mardin arasında
sayısını hatıriamadığım kadar
arama noktası bulunuyor. Eski-
den bütün bu noktalarda dur-
durulur, inerdik. Kimliğimiz
kontrol edilirdi, üzerimiz aranır-
dı. Bütün bu arama noktalan
duruyor. Çok az durdurulduk,
çok az kimliklerimize bakıldı.
Bu kadar asker, bu kadar polis,
acaba ne zamana kadar her
adımda bir bu kontrollere de-
vam edecek? Baharia birlikte
Diyarbakır-Mardin arasındaki
düzlükler yemyeşil olmuş. Ye-
şilin her tonu, bölgeyi bir yeşil
denize çevirmiş.
Mardin yakınlanndaki Deyrül-
zaferan Manastın'nın papazı
Gabriyel, her gelen ziyaretçiyi
üşenmeden gezdirmeye ve ma-
nastırın öyküsünü anlatmaya
devam ediyor. Mardin esnafı,
krizle birlikte yaşadığı büyük çö-
küşten şikâyetçi. Konuştuğu-
muz esnaf arasında dört-beş
gündür hiç siftah yapmayanlar
bile vardı. Mardin Jandarma Ko-
mutanlığı'nın arazisine, kam-
yonlaria taşınan çimler ekiliyor-
du. Mardin bahan karşılıyordu.
Kriz tüm Türkiye'yi vurduğu
gibi Diyarbakır'ı da vurmuştu.
Galleria'daki sinemaların işlet-
mecisi Mehmet Çetintaş yine
demutluydu. "Sarhoş Atlar Za-
manı" dört salonda birden oy-
nuyordu. Diyarbakır, bu bahan
eskisinden daha büyük beklen-
tilerie karşılıyordu.
2000Tİ YILLARDA
ERDAL ATABEK
Tehdit Altındaki İnsan
Şu günlerde insanlanmız 'tehdit altındaki insan'
sendromunu yaşıyor.
Insanlar 'öfkeli', 'kızgınlıklannı yönettecek biri-
lerinianyor', 'kırgınveküskün', 'herşeyekarşıgü-
veniniyitirmiş durumda', 'belirsizliklerdenkorku-
yor', 'ne yapacağını bilmiyor'.
Bu 'öfke, boşalma arayışı, kırgtnlık, güvensizlik,
korku ve hedefsizlik' uzayıp giderse başka biçim-
lere dönüşebilir, çünkü insan bu durumda çok ka-
lamaz.
Bu durum ya saldırganlığa dönüşür ya da ruh-
sal çöküntüye. Her ikisi de insan için yeni sorun-
lar demektir.
Tehdit altındaki insan.
(şini ya yitirmiş ya da yitirme tehdidi altında.
Oyle bir ekonomik çöküntü ki şu ara yeni bir iş
bulma olasılığı yok gibi.
Daha şimdiden büyük parasal kayıp içinde. Bu
kaybın artması söz konusu.
Bu durumda yitirilen öncelikle toplumsal ko-
num, toplumsal güven ve toplumsal değerdir. Bu
yitimin arkasından gelecek olan da özgüven, öz-
saygı ve özdeğerin yitimi olacaktır.
Artık kişi kendine olan güvenini yitirecek, ken-
dine duyduğu saygı yok olacak, kendine verdiği
değer ortadan kalkacaktır.
Bu insanın iş verimi düşecek, aile içi huzuru ol-
mayacak, kaygı ve umutsuzluk içinde yaşamaya
çalışacaktır.
'Tehdit altındaki insan' sendromu, ekonomik
çöküntüden daha büyük bir tehlikedir.
Çünkü, ekonomik kriz bir süre sonra düzelir, a-
ma insanlann içinde bulunduğu ruhsal durumun
düzelmesi çok daha geç olur. Bu da ortaya yeni
sorunlann doğmasına yol açar.
Insanlar bir kez topluma ve kendilerine güven-
lerini, saygılarını, değerierini yitirdiler mi artık top-
lum düzenine uymak için istek duymazlar, tersi-
ne, her kuralı bozmak için nedenleri olduğunu dü-
şünürler.
Bu da, insanlann öfkelerini birbirierine ve yan-
lış hedeflere yöneltmesine neden olur.
Insanlar artık birbirierinden kuşku duyartar ve yi-
trdikleri güveni yanlış biriikteliklerde aramaya baş-
lariar.
Ortak hareket etmek yerine bireysel çıkış yolla-
n arariar.
Gençlerin yurtdışına çıkmak ve orada çalışmak
isteklerinde büyük bir yükseliş olmuştur. Bunun
nedeni de, ülke ekonomisinin güvenilmez oluşu,
yann ne olacağının bilinememesinin yarattığı kay-
gıdan kurtulmaktır. Bu isteği duyanlann bir bölü-
münün bu hedeflerini gerçekleştirmesi bile yeni bir
beyin göçü demektir.
Insanlarda çalışma hayatına karşı, mesleklere
karşı, kendi hayatını bu yollaria kazanma umudu-
na karşı güvensizlik doğmuştur. Bu da çalışma ha-
yatının en temel ilkelerine karşı olan duygulann
beslenmesi demektir. 'Hayatını çalışarak kazan-
ma', 'bir meslek sahibi olma', 'bunun için çaba
harcama' gibi toplum hayatının temel ilkelerine
duyulan güvensizlik insanları 'ne yolla olursa ol-
sun ele geçen parayı kazanmak' hedefıne yaklaş-
tınr ki bu da 'hiçbir kurala bağlı olmadan paçayı
kurtarmak' gibi bir yanlış normun gelişmesine y-
ol açar.
Işiyle ilgili sorunlar yaşayan, parasızlık tehdidi al-
tında bunalan insanlann ev içi düzenleri büyük
olasılıkla bozulacaktır. Bu da 'senpara kazanamı-
yorsun' ile 'sen hesapsızpara harcıyorsun'Xart\ş-
maları biçimindeyaşanacaktır. Buradan başlayan
tartışmalar ev ıçindeki herkesin (baba, anne, ço-
cuklar, belki ev dışındaki aile bireyleri arasında) es-
ki birikimlerini bu konuya aktarmalanyla büyüye-
cektir. Ev içindeki herkes 'kendisinin haksızlığa
uğramış' olduğu duygusunu besleyecek, buna da
'ötekilerin neden olduğu'nu düşünerek rahatla-
maya çalışacaktır.
Temelde yatan asıl sorunun gözden kaçması
'tehdit altındaki insan' davranışının özelliği oldu-
ğu için de soruna doğru yaklaşımın yolu buluna-
mayacaktır.
Insanlar her başansızlığı için bir mazeret bulmuş
olacak, başanlar abartılacak, ama hiç kimse duy-
gusal doyumunu bulamayacaktır.
'Tehdit altındaki insan sendromu', dikkate alın-
ması zorunlu bir olgudur.
Çünkü bu durumun dikkate alınmamasının öde-
teceği toplumsal faturalar çok ağırdır.
Bu topiumun dayanıklı yapısı kimseyi aldatma-
malıdır.
O dayanıklılığın attındaki yapıtaşlan bir kez ye-
rinden oynarsa hiçbir taş yerinde kalamaz.
Bilmem anlaşılıyor mu?
e-maîl: erdalatak ?; superonline.com
Faks:0212-513 90 98
TBMM Başkanı
amsmaıı
sayısım düşürüyor
Haber merkezi -TB-
MM Başkanı Ömer !z-
gi, "Mecüs Başkanhğı
Danışmanı" kadrosu-
nu 7O'ten 15'e indire-
cek.TBMM Başkanı
Izgi, TBMM'de uzun
bir süredir norm kadro
için çalışmalar yaptık-
lannı anımsattı.
Ilk etapta Meclis
Başkanı danışmanlan
kadrosunda düzenle-
meye gidileceğini ifa-
de eden Izgi, bu konu-
da yaptıkları çalışma-
lan tamamladıklarmı
belirtti.
Ömer Izgi, şu anda
Başkanlık Danışmanı
olarak 70 kişinin görev
yaptığını bildirerek
şöyle konuştu:
"Bu kadroda indiri-
me gidilecek ve sınırb
sayıda insan istihdam
edilecek. Samyorum
bu sayı 70'ten 15'e dü-
şürülecek ve bu kişiler
de gerçek anlamda da-
nışılacak kişikr olacak.
Şu anda danışman
kadrosunda bulunan-
lardanemekMliğigeten-
lerden emekliliği iste-
necek, bunlar emekli
olmak istemezlerse,
emekliliği dolmayan
danışmanlaıia birlikte
Başbakanhğa gönderi-
lecekler. Bu arkadaşlar
kendi alanlannda iyi
bürokrat olabilirler,
ancak MecHs'in ihtiyaç
duyduğu alanlarda ye-
teıüdeğmer."
TBMM Başkanı Iz-
gi, 15'e düşürülecek
kadronun yeni insan-
lardan oluşma ihtima-
linin de yüksek oldu-
ğunu sözlerine ekledi.