23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
24 NİSAN 2001 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Çakmakoğlu'nun askeNik yorumu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Savunma Bakaıu Sabahattin Çakmakoğlu, dûn Kayseri Özel Tevfik Kuşoğlu tlköğretim Okulu öğrencileri ile Ankara Genç Işadamlan Demeği'nin konuğu Hakkârili öğrencileri ayn ayn kabul etti. Çakmakoğlu, askerlik süresinin kısatılmasıyla ilgili olarak "Şartlar oluştuğu zaman gündeme gelir" dedi. Bakana sürgün I ANKARA (ANKA)- Enerji-Yapı Yol Sendikası Genel Başkanı Cengiz Faydalı, kamuda kadrolaşmanın milyarlarca lira zarara neden olduğunu açıkladı. Faydalı. dün yaptığı yazılı açıklamada, Bayındırlık ve Iskân Bakaıu Koray Aydın'ı bakanlıkta partizanca kadrolaşma yapmakla suçladı. Aydın'ın kadrolaşmayı şefliklere kadar indirdiğini savunan Faydalı, görevden alınan memurlann mahkemeye başvunnalan nedeniyle devlet bütçesinden trilyonlarca lira mahkeme raasrafi ve yolluk ödemesi yapıldığını bildirdi. FFdeson savunma bugiin • ANKARA (AA)- Kapatılma istemiyle açılan davada FP, son savunmasını Anayasa Mahkemesı'ne bugün verecek. Son savunmanın ardından Anayasa Mahkemesi Başkanhğı'nın belirleyeceği bir günde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu sözlü açıklaraada bulunacak. Kanadoğlu'nun ardından FP yetkilileri de belirlenecek bir günde Anayasa Mahkemesi Heyeti'ne sözlü savunma yapacaklar. Bu sürecin ardından davanın raportörü Mehmet Turhan, ek iddianameye ilişkin raporunu hazırlayacak. Raporun Anayasa Mahkemesi üyelerine dağıtılmasırun ardından Başkan Mustafa Bumin'in belirleyeceği günde dava esastan görüşülmeye başlanacak. Yabancı dille eğitimeson' • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - 79 sivil toplum kuruluşundan oluşan Eğitim Hakkını Savunma Komitesi, okullarda yabancı dille eğitim verilmesinin ulusal bağımsızlığa ve eğitim-öğretim ilkelerine aykın olduğunu belirterek uygulamaya son verilmesi için 65 milletvekili tarafından haarlanan teklifin yasalaşmasını istedi. Komite Yürütme Kurulu Başkanı Zeki Sanhan, yabancı dille öğretimin, Osmanlılann sömürgeleşme döneminde yabancı okullann yöntemi olduğuna dikkat çekerek "Bu konu, McDonald'sın ODTÜ'de boykot edilmesinden daha önemlidir" dedi. Hükümet, tutarsızlıklar nedeniyle aynı yasayı arka arkaya 3-4 kez değiştiriyor Yasalarda IMF karmaşasıBANUSALMAN ANKARA-Hükümet, ken- di çıkardığı yasalan uygula- madan değiştiriyor. IMF ya- salan olarak nitelendirilen, parasal destek ve programla- nn koşullan olarak istenilen yasal düzenlemelerdeki ace- İecilik, pek çok karmaşayı da beraberinde getiriyor. Yaban- cı danışmanlık şirketlerinin hazırladığı yasalar. yabancı dilden Türkçe'ye çevrilip TBMM'den geçirilmeye çalı- • Parasal destek ve programlann koşullan olarak istenilen yasal düzenlemelerdeki acelecilik pek çok karmaşayı da beraberinde getiriyor. şıhyor. "Çahşnuyor" diye he- def olan TBMM ıse çıkardı- ğı bir yasayı üzerinden 1 yıl bile geçmeden yeniden değiş- tirmek zonında kalıyor. Hü- kümet, hukuku göz ardı ede- rek yaptığı düzenlemelerin iptal olmasımn dışında iç tu- tarsızlıklar nedeniyle de aynı yasayı arka arkaya 3-4 kez de- ğiştiriyor. IMF'nin baskısı nedeniyle yapılan bazı düzenlemeler, yasa çıkanlmadan kararname ya da kanun hükmünde ka- rarnameyle (KHK) TBMM dogrudan devre dışı bırakıla- rak çıkarılmaya çalışılıyor. Sonuçta, aynı yasalar ve dü- zenlemeler, birkaç kez değiş- tirilirken bir yasanın kaldır- dığı uygulama diğer yasayla geri getiriliyor. Son bir iki yıl içerisinde sürekli değiştirilen bazı yasalar şöyle: Vakıfbank Yasası: Vakıf- bank'ın özelleştirilmesi ama- cıyla kamu personel rejimin- de düzenleme için aldığı yet- ki yasası kullanılarak 26 Temmuz 2000'de çıkanlan KHK, Anayasa Mahkeme- si'nce iptal edildi. Bunun üzerine hükümet, 16 Kasım 2000 tarihinde yasa çıkardı. Kamu bankalan: Kamu ÇİZMEDEN YUKARI m.kart(a superon1ine.com.tr MUSAKART bankalannın özelleştirilmesi- ne ilişkin KHK çıkarma giri- şimi, anayasaya aykın oldugu için Cumhurbaşkanlığı'ndan döndü. Hükümet, 25 Kasım 2000 tarihinde, Ziraat, Halk, Emlak bankalannın özelleşti- rilmesine yönelik olarak ye- niden yapılandırma kurullan oluşturulmasını içeren bir ya- sa çıkardı. Elektrik Piyasası Yasası: Hükümet, 3 Mart 2001 tari- hinde Resmi Gazete'de ya- yımlanarak yürürlüğe giren bu yasayla Elektrik Pi- yasası Kurulu'nu oluş- turdu. Ancak, 18 Nisan 2001'de TBMM'den ge- çen ve Cumhurbaşka- nı'nın onayına sunulan Doğalgaz Piyasası Yasa- sı'yla Elektrik Piyasası Yasası değiştirildi. Uluslararası tahkim: Uluslararası tahkime ilişkin olarak anayasa değişikliğinin ardından 18 ve 20 Arahk 1999 ta- rihlerinde Danıştay Ya- sası ve Yap-îşlet-Devret Yasası değiştinldi. An- cak bu yasalarda imza- lanmış sözleşmelere ge- riye dönük tahkim koya- mayan hükümet, bu ola- nağı şirketlere 21 Ocak 2000 tarihinde tahkimin işleyişine ilişkin çıkardı- ğı yeni yasayla verdi. Bankalar Yasası: Ana- yasa Mahkemesi'nin ip- taliyle yasasız kalan bankacılık sistemi, 5 yıl sonra 18 Haziran 1999 tarihinde düzenlemeye kavuştu. MGK toplantısına Derviş de katdıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Gü- venlik Kurulu (MGK) bugün Çankaya Köş- kü'nde yapacağı ayhk olağan toplantısında, eko- nomik durum, yenı program ve krizin yarattığı sosyal tahribatı ele alacak. Ekonomiden sorum- lu Devlet Bakanı Kemal Derviş, bürokratlanyla birlikte ilk kez MGK'ye katılarak yeni program ve hedeflerini anlatacak. Derviş, MGK'nin ardın- dan da Plan ve Bütçe Komisyonu üyelenne giz- li oturumla ekonomik durum hakkında bilgi ve- recek. Esnaf kesiminin eylemlerini dikkatle izleyen askerlerin, toplumdaki huzursuzluklann artma- sından rahatsız olduğu, bu konunun ekonomik durumun öncelikli gündem maddesi oldu- ğunu belirterek MGK'nin bugünkü toplantısında gündeme getırmeleri bekleniyor. Ekonomiden sorumlu Devlet Bakam Derviş ise MGK'ye katılarak yenı programa ilişkin hedefleri ortaya koya- cak. Derviş'in, dış des- tek geleceğini. mayıs a> ı ba^ı Ltıbanyla miktannın netleşeceğini belirt- mesi, kaynak sıkıntısı nedeniyle kesimlerin iste- ğinin şu aşamada karşılanmasının zor olduğunu anlatması bekleniyor. Derviş'in tasarruf önlem- leri üzerinde de öncelikle duracağı ifade ediliyor. Program çerçevesinde çıkanlan yasalann anlatıl- ması ve çıkanlması gereken yasalar üzerinde du- rulacağı belirtiliyor. Bakan Tantan, derneğe yönelik baskılan araştıracağını söyledi Çakır'a ÇYDD suçlamasıIstanbul Haber Servisi- Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) üzerinde yoğunlaşan baskılann lçişleri Bakanlığı'ndan değil, îstanbul Valisi Erol Ça- lar'dan kaynaklandığı yönündeki iddialar sürerken Îstanbul Vali Yardımcısı Osman Demir. arala- nnda ÇYDD'nin de bulunduğu kurumlar hakkındaki soruşturma- nın, Içişlen Bakanlığı'nın talima- tıyla başlatıldığını belirtti. lçişleri Bakanı Sadettin Tantan ise ÇYDD'ye yö- nelik baskılann "hangi ni- yetten kaynakladığuu" araştırdıklanm söyledi. Îstanbul Valisi Erol Ça- kır'ın, ÇYDD'ye karşı ilk tavn, göreve gelir gelmez bu dernekçe belirlenen yoksul çocuklara verilen burslan "iptal etmesıyle" ortaya çıktı. Önceki Îstanbul Valisi Kutlu Aktaş döneminde, vilayete ait Sosyal Yardımlaşma Fonu'ndan burs verilen yoksul çocuklar liste- si hazırlanırken 500 çocuğun is- minin de "ÇYDDtaranndan öne- rflmesi" istenmişti. Kutlu Ak- taş'ın, ÇYDD'ye yazdığı bu tek- lif üzerine de dernekçe belirlenen 500 isme bir yıl boyunca burs ve- rihnişti. Erol Çakır'ın Îstanbul Valisi ol- masıyla birlikte bu listeyi "beğen- meyerek" ÇYDD'nin önerdiği çocuklara verilen bursu "kestiği- ni" belirten dernek temsilcileri. valinin buna gerekçe olarak da "Bunlaranarşistlerin çocuklan mı belli değil" dedığını belırttıler. Bu gelişmeyi izleyen aylarda yi- ne valiliktarafından bu kez "diğer derneklerie>asadışıişbiriiğiyapıl- • îstanbtfl Vali Yardımcısı Osman Demir, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği hakkındaki soruşturmanın tçişleri Bakanlığı'nın talimatıyla başlatıldığını söylerken, Bakan Tantan, derneğe yönelik baskılann 'hangi niyetten kaynaklandığmı araştırdıklarını' belirtti. ' gerekçesiyle ÇYDD hakkın- da soruşturma başlatıldığını söy- leyen dernek temsilcileri, bu uy- gulamalan lçişleri Bakanı Sadet- tin Tantan'la ilişkilendiren gazete haberleri hakkında ise şu değer- lendirmeyi yaptılar. "Valiüğin ÇYDD'ye karşı olumsuz tavnnı bttmeyenler yanılgılar içine giri- yorlar." lçişleri Bakanı Sadettin Tantan da ÇYDD'nin önerdiği yoksul ço- cuklara veriler bursların Vali Ça- kır tarafından neden kesüdiğini soruşturacaklannı söyledi. Fatih Belediye Başkanlığı görevinden beri hem bu derneöin hem de Eği- tim Gönüllüleri Vakfi. ÇEKÜL, Fatih Kız Liseliler Derneği gibi Atatürkçü ve çağdaş sivil toplum kuruluşlanyla birlikte çalışmayı çok önemli bulduğunu belırten Tantan. "Yakında Dernekier Ya- sasTnın son şekUni de bu gibi hal- kına ve ülkesine hizmet e- den, Cumhuriyete sahipçı- kan shil toplum kuruluşla- nyla toplannlar yaparak kararvereceğiz'' dedi. Iddialarla ilgili olarak emniyetten sorumlu Îstan- bul Vali Yardımcısı Os- man Demir ise ÇYDD ile ilgili herhangi bir yazış- mada Vali Çakır'ın imzasuun bu- lunmadığını, 7 kişınin şikâyetini değerlendiren lçişleri Bakanlı- ğı'nın, iddialann incelenmesi ile ilgili olarak valiliğe talimat gön- derdiğini belirtti. Demir, bu tali- mat üzerine aralannda ÇYDD, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), 68'liler Birliği, Çağdaş Eğitim Vakfı'nın da bulunduğu dernek ve vakıflar hakkında ken- di imzasıyla soruşturma başlatıl- dığını ifade etti. IRMIKI AYDIN ENGÎN aenginfodoruk.net.tr Bir kampanyaya övgüler düzeceğim, alkışlar yükselte- ceğim, ama bir türlü başlaya- mıyorum. Nasıl başlayayım; övecek- lerimden biri, çalıştığım iki rnedyakurumundan biri: NTV. Öteki, arkadaşım Ibrahim Betil. Gerçi Betil tek değil. Kampanya, NTV ile Türk Eği- tim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) tarafından yürütülüyor. Ta- mam. Ama vakfın öteki omuz- daşlan hoş görsün, TEGV de- yince benim aklıma Ibrahim Betil geliyor. Kampanyanın adı, yazıya başlık oldu: Gelecek İçin 23 Saat. Kampanya cumartesi günü başladı, dün bitti. Toplam 23 saat süren yayında 7-16 yaş- lan arasındaki bir milyon ço- cuğun eğitimi için parasal kay- nak yaratılması amaçlandı. Her çocuk için 25 milyon lira- lık bağış öngörüldü. Bu satır- lar yazilırken bağışlann topla- mı 800 milyarı aşmıştı. TEGVnin kampanyası as- lında2001 yılının ilk günü baş- ladı ve üç yıl içinde bir mityon çocuğa ulaşılması hedefleni- Gelecek için 23 Saat yor. Ünlü işadamlan, ünlü po- litikacılar kampanyaya katıldı. Ama daha önemlisi, karınca karannca katkılanyla binlerce ve binlerce yurttaş bu "eğitim imecesi"ne omuz verdi. ••• Dudak büzmek, omuz silk- mek kolay. Dudak büzüp omuz silkmek isteyenlerden "gerekçe sıkın- tısı" çekenlere ben buradan yardım edebilirim. Örneğin: - Sistem bozuk abi. Böyle tek tek bağışlaria, tek tek ço- cuklara ulaşarak toplumsal dayanışma örgütlemek, aslın- da sıtmayla savaşta sivrisinek- leri tek tek yakalayıp gözleri- ne DDTsıkmaktan farksız. As- lolan, bataklığı kurutmaktır. Sistem batak. Sistemi değiş- tirmek gerek... lyi, peki! Daha sıkı ve daha sol (!) bir itiraz da mümkün. Örneğin: - Bu kampanyalar a/daf/cı- dır. Çoğu kez büyük işadam- lan, kapitalistler kampanyaya katılır. Böylece sömürülerini gizlemek, kendilerini aklamak hesabındadıhar. Siyasetçiler ise üç-beş kuruş verip adlan- nı duyurmak, günahlannı af- fettirmek peşindedirler. Böyle burjuva oyunlanna karnımız tok... lyi, peki! Onlar böyle düşünedursun, biz ünlü öyküyü bir kez daha anlatalım: Bir çocuk deniz kıyısında an gibi çalışıyor, dalgaların kum- sala sürüklediği ve kendi ba- şına denize dönemediği için kızgın güneş altında kuruma- ya, ölmeye başlamış denizyıl- dızlannı alıp yeniden denize fıriatıyormuş. Kumsalda turlayan adamın biri çocuğa bakıp dudak büz- müş: - Aptallık bu senin yaptığın. Üstelik kendini kandınyorsun. Sen bir denizytldızını yeniden denize fıhatıyorsun, dalgalar yüzlerce başka denizyıldızını kumsala sürûkleyip çekıliyor. Boşuna çabalama, birşey de- ğişmez... Oğlan gülümsemiş: - Değişir, demiş. Sonra eği- lip eline bir denizyıldızı daha almış; denize fırlatmış. Sonra adama dönüp bir daha gü- lümsemiş: - Bak, demiş, bunun için değişti bile!.. ••• Ekranda, Ümraniye'den gelme, gözlerinin içi hilesiz gü- len bir varoş çocuğu var. Az önce, ekrana çıkma sırasını beklerken, öteki çocuklarla birlikte NTV kantininde oturup gazoz yudumlarken de yine böyle gözlerinin derinliklerine kadar hilesiz gülüp, TEGV'nin okul sonrası eğitim etkinlikle- rinde kazandığı becerilerini sergiliyor, arkadaşlarına keyif- li bir oyun oynatıyordu. Şimdi ekranda. Soluk arası vermeden ko- nuşuyor. Uzun uzun TEGV et- kinliklerinin kendisine kazan- dırdıklarını anlatıyor. Cümleler cümleleri izliyor. NTV'nin ek- ran profesyonellerinden biriy- le birlikteyiz. Biraz şaşkın, bi- raz keyrfli güldü: - Abi, çocuğa bak. Makine- li tüfek gibi konuşuyor. Bir tek düşük cümlesi olmadı. Bir kez bile 'eeee, mı, eee' gibises çı- karmadı. Hiçbir cümlesinin sonunda aynı fiili kullanmadı. 'Yorum getirmek' gibi saçma sapanbirfiilyerine, 'yorumla- mak' deyip çıktı işin içinden. Şu çocuktan biraz ders mi al- sak, ne dersin? Ne diyeyim. Ben de gülüp öyküdeki çocuk gibi yanrtla- dım: - Bak, onun için değişmiş bile... ••• Sizi bilmem, ama ben yıllar- dan beri ilk kez 23 Nisan'a ya- raşır bir 23 Nisan kutladım. NTV'nin kantininde, korido- runda, ekranında cıvıl cıvıl ço- cuklar vardı da... Sadece süpürge saçlı, cin bakışlı bir kız çocuğuna çok kızdım. Turtu bana "Arnca" dedi. Oysa ben onunla anlaşıp NTV koridorunda seksek oy- namaya hazırlanıyordum... POLTrtKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA 'Teröpistim İyidip!' Swissotel'i basan, onlarca turisti rehin alan eti si- lahlı kişiler terörist mi yoksa bir grup eytemci mi- dir? Önce bunun adını koymak gerekir!.. Medyamız 1996'da Avrasya Feribotu'nu kaçınp Rus yolculan rehin alan Muhammet Emin Tokcan ve arkadaşlan için de aynı gözle bakmışlardı: "Çeçen direnişçilerinin eylemiL." Önceki gün Swissotel'i pompalıtüfeklerte basıp o- tel müşterilerini rehin alanlar eylemci değil terö- risttir!.. Neyse eyiem kansız sona erdi!.. Muhammet Emin Tokcan ve arkadaşlan polise teslim oldu!.. Peki, teröristlerin teslim olmasından sonra açık- lama yapan kişi kimin sözcüsüydü? Oteli basan teröristlerin!.. Televizyonlann canlı yayınlannda konuşan Kafkas Vakfı Başkanı Mehdi Çetinbaş, 'sozcü kimliğiyle'te- rörist Muhammet Emin Tokcan ve arkadaşlannı ko- ruyor ve şöyle diyordu: "Eytemciler Türk halkmdan özür diliyor..." Acaba neden özür diliyordu eyiemciler? Çetinbaş: "Onlar Türkiye 'nin ekonomikbir bunalımdan geç- tiğini biliyohar. Aynca bu eylemin turizm sektörüne darbe vuracağının da bılincindeler!.." O zaman böyte bir baskını neden yaptılar? Çetinbaş: "Efendim Düzce'den Çeçenistan'a gitmek için yola çıkmışlar, otelde buluşmuşlar. Hiçbirieylem ya- pılacağını bilmiyormuş. Zaten baskında kimseyeza- rar vermemişler. Otel müşterilerine çok iyi davran- mışlar..." Kafkas Vakfı Başkanı Çetinbaş, teröristlerin 'söz- cüsü olduğunu' açıkça söylemese bile konuşmasın- dan anlaşılıyordu... Eylem organize bir hareketti!.. • • • Muhammet Emin Tokcan kimdir? Tokcan, adını 16 Ocak 1996'da Avrasya Feribo- tu'nunTrabzon Umam'ndan kaçınlmasında duyur- muştu!.. Tokcan, 1992'de Çeçen komutan Şamil Basa- yev'le birlikte Ruslara karşı savaşmış, 1995 sonun- da Türkiye'ye dönmüştü... Muhammet Emin Tokcan, Türkiye'deki Kafkasya- lılar tarafından çok iyi tanınıyor, lider gözüyle bakılı- yordu... Avrasya Feribotu'nu kaçırmaktan sekiz yıl on ay hapis cezasına çarptınlan Tokcan, 1997 yılında Da- laman Yan Açık Cezaevi'nden kaçtı. 1999 yılında Atatürk Havalimanı'ndan Kosova'ya çıkış yapar- ken sahte pasaportla yakalandı... Tokcan, 1.5 yıl nerede saklandı, polis neden ya- kalamadı? Atatürk Havalimanı'nda yakalanan Tokcan, Eski- şehir E Tipi Cezaevi'ne konuldu, 23 Aralık 2O00'de Şartla Salıverme Yasası'yta bırakıldı... Daha önceleri Tokcan'ın kim olduğunu, kımın adı- na çalıştığım, içerde ve dışardaki istihbarat birimle- riyle ilişkisi olup olmadığını sorduk!.. Avrasya Feribotu'nun kaçınlmasından sonra, DGM'de yargılanan Tokcan ve arkadaşlannı, ceza- evine konulduktan sonra dönemin Adalet Bakanı Şevket Kazan niçin ziyaret etmişti? İşin ilginç yanı Avrasya Feribotu'nu kaçıranlar da- ha sonra Imralı, Ankara, Dalaman yan açık ceza- evlerine gönderilmişlerdi... Şimdi bir soru: "Tokcan ve arkadaşlanna niçin bu ayncalık yapıl- dı? Tokcan Dalaman'dan, Roki Gitbsa, Ramazan Zubareyev Imralı Adası'ndan, Ertan Coşkun An- kara Yan Açık Cezaevi'nden, Vıskan Abdurrahma- nov Bursa Devlet Hastanesi'nden kaçtılarmı, kaçı- nldılarmı?" • • * On üç silahlı adam, Düzce'den kalkıp, îstanbul a gelip Swissotel'i basıyor, yüzlerce kişiyi rehin alıyor... Bu birterör eylemidiıi.. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin istihbarat birimle- ri nerede? Baskın, Dudayev'in ölümünün beşinci yıldönü- müne rastlıyor; üstelik Istanbul'a egemen olduklan- nı söyleyen güvenlik güçleri böyle bir terörist eylemi önceden haber alamıyor!.. Görülen o ki, güvenlik birimlerinin istihbaratı sıfııi.. Eylemin, turizm mevsiminin ilk günlerine rastla- ması da oldukça düşündürücü değil midir? Türkiye yine tüm dünyaya rezil oldu! Televizyonlara göre yetkililer 'ferörisüe/ie değil, 'işgalcilerte görüşüp eylemi durdurdu!.. Eli silahlı teröristler, Kafkas Vakfı Başkanı Mehdi Çetinbaş tarafından korunup kollandı... Afiş asan, duvara yazı yazan çocuklan 'terörist gören' kafalar, onlann ölüm oruçlannı umursamıyor ama otel basan yirmi silahlı militanla pazariık ya- pabiliyor... Türkiye aldığı bu yarayı nasıl iyileştirecek, bazı ka- falann "benim teröristim iyidir" düşüncesini nasıl değiştirecek bilemiyorum!.. hikmetcetinkaya(âcumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Cumhuriyet k ı t a p 1 a r ı Hikmet Çetinkaya BİRGÜNEYDOĞU GERÇEĞİ-.NECLA Onun öyküsüyle hıç kımse fazla ilgılenmedı; on dört yaşında yaşanun kırlı sulannda yok olup gitti... Sisli ve soğuk bir Dıyarbakır akşamıydı. Karanüğın gri gölgesı e\lenn, caddelenn, sokakJann üzerine duşü>ordu Cumhur^cl Çağ Pazariama A Ş Turkocağı Cad No 39'41 kıtap kulûbü (34334)Cağaloğlu-îstanbul Tel (212)514 3196
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear