Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
21 ARALIK 2001 CUMA CUMHURİYET HABERLER Istanbul Üniversitesi rektörlük seçimlerindeki tavır, sistemdeki çarpıklığı ortaya koydu SAYFA POÜTtKA GÜNLÜĞÜ HÎKMET ÇETtNKAYA YOK yine tartışılıyor Türkiye'nin onu açılch • Istanbul Haber Servisi Eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üyeliğinin önemli bır tanhi döniim noktası olacağını belirterek "Türkiye, AB üyesi olmayı Avrupalı olmak için istiyor" dedi. Laeken Bildirisi'nin Türkiye'nin önünü açmış gözüktüğünü vurgulayan Demirel, yalnız Türkiye'nin değil, AB'nin de önünün açıldığını söyledi. ANKARA/İSTANBUL (Cumhuriyet)Istanbul Üniversitesi Rektörlük seçimlerınde en az oyu alan Prof. Dr. Dinçer Uçak'ın, YÖK tarafından ilk sıra adayı olarak C'umhurbaşkanı'nın onayına sunulması, sistemdeki çarpıklığı ortaya koydu. YÖK Genel Kurulu'nda, rektör adaylarının sıralamasmda Prof. Dr. Uçak'ın ilk sıraya konulmasında Prof. Dr. Kemal Alcnıdaroğlu ve Prof. Dr. MesutParlak'adönük tepkinin etkili olduğu öne sürüldü. YÖK üyesi Prof. Dr. Türkan Saylan ise bu sonucun tamamen tesadüf olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı AhmetNec Türkiye Araştırmalar Merkezi... ESSEN Türkiye Araştırmalar Merkezi (TAM), Alman Bilim Vakfı ve Freudenberg Vakfı'nın desteğiyle 1 Ekim 1985'te Almanya'nın o zamanki başkenti Bonn'da kuruldu... Türkiye Araştırmalar Merkezi, bu yıl kuruluşunun 16. yılını doldurdu... Türkiye Araştırmalar Merkezi'nin amacı neydi? Türkiye ile Almanya arasındaki iletişimi arttırmak, Türkiye ve Türkler arasında var olan bilgi eksikliğını gıdermek!.. TAM, 16 yıldır Almanya'da bilimsel çalışmalaryapıyor, iki ülke arasında sosyal, ekonomik, siyasal ilişkileri inceliyor!.. TAM'ın çalışmaları arasında göç, kültür, göçmen işlemleri, AB önemli bir yer tutuyor!.. Türkiye Araştırmalar Merkezi Direktörü Prof. Dr. Faruk Şen, diyor ki: "TürkAlman ilişkileri, Türkiye'nin Balkanlar, Orta Asya 'daki rolü ve son dönemlerde TürkiyeAvrupa Birliği ilişkileri TAM'ın ağırlıklı çalışmalan arasında yer alıyor..." Faruk Şen'e soruyorum: "TAM, Almanya ile Türkiye arasında bir köprü görevi mi üstleniyor?" Şen, "Evet" diye yanıtlıyor sorumu. Ardından da, "Biz 16 yılda zorgibi görülen köprü işlevinibaşarıyla yerine getirdik" deyip ekliyor: "Türkiye Araştırmalar Merkezi, kuruluşundan bu yana gerçekleştirdiği araştırmalar, toplantılar veya desteklediği ülkelerarası işbirliği platformları yoluyla Türkiye Almanya ve AB ülkeleri arasındaki ilişkiler konusunda hükümet kuruluşlannın, politikacıların, sivil toplum örgütlerinin, medya temsilcilerinin ve bilim çevrelerinin öncelikli olarak başvurdukları bir köprü kurum haline gelmiştir. TAM, kuruluşundan bu yana 150'ye yakın bilimsel araştırmaya ımza atmış ve Almanya başta olmak üzere Avrupa'nın çeşitli kentlerinde ve Türkiye'de, çeşitli kurum ve kuruluşlarla ortaklaşa veya diğerkuruluşlardan bağımsız olarak 500'ün üzerinde toplantı düzenlemiştir. 1985 yılında iki tam günlük ve bir de yarım günlük uzman kadrosuyla göreve başlayan TAM bünyesinde bugün çeşitli uluslardan ekonomist, Islam bilimci, tarihçi, sosyolog, siyaset bilimci, Türkolog ve etnologlardan oluşan 42 kişilik disiplinlerarası bir uzman kadrosu görev yapıyor." Prof. Dr. Faruk Şen, Almanya'da araştırmalar yapıyor, kamuoyu oluşturulmasında önemli görevler üstleniyor... TAM'ın 42 kişilik uzman kadrosu var... Faruk Şen diyor ki: "Türkiye Araştırmalar Merkezi'nin çalışmalannın ağırlık noktasını, ekonomi ve sosyal bilimlerde yapılan araştırmalar oluşturmaktadır. Türkiye Avrupa Topluluğu ilişkileri üzerinde kapsamlı*/araftırma Devlet Planlama Teşkilatı ve Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı 'nın isteği üzerine hazırlanmıştır. DPT için hazırlanan araştırmada üç yeni Avrupa Topluluğu ülkesi Yunanistan, Porteklz ve Ispanya ile Türkiye'nin sosyoekonomik ve politik durumlan karşılaştırılmış, Dışişleri Bakanlığı için hazırlanan araştırmada ise Türkiye'nin Avrupa Topluluğu'na muhtemel üyeliğinin Topluluğa sağlayacağı yararlar incelenmiştir. Ayrıca Türkiye'nin tam üyeliğinin AB bütçesine yapacağı olası etkiler, Türkiye'nin Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı kapsamında üstlendiği rol ve Türkiye'nin Türk Cumhuriyetleri ile olan ilişkileri konularında da araştırmalar gerçekleştirmiştir." ••• 16 yıldır Almanya'da çalışma yapan Türkiye Araştırmalar Merkezi, 'Zeitshrift fürTürkeistudien' adlı bilimsel bir dergi de yayımlıyor... TAM'ın önemli çalışmaları arasında Türk öğrencileri, Türklerde alışkanhklar, yaşlı yabancıların sorunları, Almanya'daki göçmen Müslümanlar, işçilikten ışadamlığınayükseliş, Alman üniversitelerindekı Türk öğrenciler gibi araştırmaları da bulunuyor... Şimdi son söz Prof. Dr. Faruk Şen'de: "Türkiye Araştırmalar Merkezi, çeşitli uluslararası bilim ve araştırma kurumlarıyla, üniversitelerle ortak çalışmalar yürütmekte, seminerler düzenlemekte, çalışmaları içinde kültürel etkinliklere de yer vermektedir. Geleneksel hale gelen toplantılarına bilim adamları, politikacılar, kültür ve sanat adamları konuk olmakta ve Alman parlamenterleri, bürokratları, bilim adamları ve medya temsılcilerini hedef alan geniş kitlelere değişik konularda konferanslar vermektedirler." hikmet.cetinkaya" cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 uçlü protokol uygulamasına, bu uygulamayı yasalaştırma giri$imine karçı • YÖK Genel Kurul üyesi Prof. Dr. Alpaslan Işıklı, kuruldaki seçim sisteminin değişmesi gerektiğini savunurken Prof. Dr. Türkan Saylan da "Ben çift seçime karşıyım, üniversitenin tercihine saygı duyulması gerektiğini düşünüyorum" dedi. detSezer, Istanbul Üniversitesi Rektörlüğü'ne üniversitedeki seçimde en fazla oyu alan Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu'nu atarken YÖK'ün ''tercihine'' dönük tepkiler sürüyor. lÜ'deki rektörlük seçiminden 1268 oy olarak birinci çıkan Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu'nu, 886 oy ile Prof. Dr. Mesut Parlak ve 13 oyla Prof. Dr. Dinçer Uçak izlemişti. Ancak YÖK Genel Kurulu'nda sıralama değiştirilmiş ve en az oy alan Dinçer Uçak, birinci sıraya getirilerek Çankaya Köşkü'ne gönderilmişti. YÖK Genel Kurul üyesi Prof. Dr. Alpaslan Işıkh, YÖK Genel Kurulu'ndan çıkan aday sıralamasının kurulun gerçek iradesini yansıtmadığını savundu. Alemdaroğlu 6 adayın adlannuı bir form üzerinde yazılı olarak kurul üyelerinin önüne geldiğini ve bu adaylardan en az 3 kişiyi seçmek zorunda olduklannıbelirtti. Işıklı, "Eğer birinin seçilmesini istenıiyorsanız ve üç aday adı ya/mak zorundaysanız, hiç sanşı olnıayan başka bir adayı seçmek durumunda kalırsuuz" diye konuşarak Uçak'ın bu nedenle çok oy aldığını söyledi. Işıklı, çözünı için, seçimlerin 6 aday yerine en çok oyu alan üç aday üzerinden yapılmasının daha doğru olacağını savunarak genel kurul üyelerinin üç adaydan sadece birini seçmesini sağlayan bir değişikliğin de sorun ları çözebileceğini söyledi. YÖK Yürütme Kurul Başkanvekili Prof. Dr. AybarErtepn nar da seçim sonuçlan üzerine yorum yapmak istemediğini belirterek "Ancak seçim mekanizması böyle bir dunıma açık. Kurulun iradesini tam yaıısıtmayan sonuçlar çıkabilir" dedi. Türkan Saylan, YÖK'te aday sıralaması için yapılan seçimin, üyelerin attıklan oylann rastlantısal bir sonucu olduğunu, art niyet aranmaması gerektiğini ifade etti. Saylan, a Ben çift seçime karşıyım, üniversitenin tercihine saygı duyulması gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu. Demokratik üniversiteye engel 'Avrupa Birlifii oyalıyor' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türklş Genel Başkanı Bayraın Meral, Türkiye'yi oyalayarak ve uluslararası hukuku göz ardı ederek Güney Kıbns'ın üyeliğini gerçekleştirmekte olan AB'nin Türkiye'nin üyelik sürecini daha da zorlaştırdığını bildirdi. Bayram Meral, Laeken Zirvesi sonuç bildirgesinin Türkiye'nin beklentilerinin çok gerisinde kaldığmı vurguladı. Öğrencfler kurulu istemiyor • Öğrenciler, YÖK'ün, merkeziyetçi vc baskıcı yapısı nedeniyle üniversitenin demokratik ve özerk yapıya kavuşturulması önündeki en büyük engel olduğunu söylüyor. İstanbul Haber Servisi Üniversite öğrencileri, bugün YÖK'ün yalnızca üniversitelerin soruııu olmaktan çıktığı, tüm eğitim sisteminin sorunu ve "Bir demokraü'kleşmc sorun u " olduğu fikrinde birleşiyor. Öğrenciler, YÖK'ün kaldırılmasının, tüm eğitim sisteminin yeniden yapılandınlması, parasız ve demokratik bir eğitim sürecinin başlatılmasının, tüm eğitim bileşenlerinin ve demokrasi mücadelesi verenlerin başlıca talebi olduğunu anlatıyor. Istanbul Üniversitesi öğrencileri, YÖK'ün merkeziyetçi ve baskıcı yapısı nedeniyle üniversitenin demokratik ve özerk yapıya kavuşturulması önündeki en büyük engel olduğunu söylüyor. YÖK'ün üniversiteleri ticari birer kurum olarak örgütlediğini belirten öğrenciler, "Dolayısıyla YÖK'ün uygulamalanyla Türkiye'de ekonomik seviyesi yüksek ailelerin çocuklan eğitim görmeye hak kazanırken gelir durumu düşük ailelerin çocuklan eğitim hakkından yoksun bırakılıyor" diyor. Öğrenciler, üniversitelerin bilimsellikten uzak, yarahcı olmayan, katıluncılıktan yoksun, ezberci bir sistemle her yıl yüzlerce genç mezun ettiğini ve bu şekilde diplomalı işsiz sayısının da gün geçtikçe arttığını belirtiyor. Istekler lÜ'den bir grup öğrenci, YÖK'e ilişkin düşünce ve taleplerini şöyle sıralıyorlar: • Üniversiteleri YÖK yerine öğretim üyeleri, öğrenciler ve üniversite çalışanlanndan oluşan, taban inisiyatifine dayalı ve özerk bir koordinasyon kurulu yönetmeli. • Üniversiteler siyasal iktidarlann denetiminden çıkanlıp özerkleştirilmeli. • Eğitime aynlan katkı payı arrtınlmalı, bunun dağıtımı üniversitelerce oluşturulacak demokratik bir kurulca yapıjmalı. • Öğrencilerden alınan her türlü para ve harç kaldınlmalı. • Üniversitelerde tam anlamıyla akademik vc bilimsel eğitim verilmeli. • Polis üniversitelerden çıkarılmalı • Üniversiteler, halktan kopuk değil, halkla iç içe olmalı. ••• Akarcalı'dan DSP'ye tepki • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)ANAP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Akarcah, DSP Bursa milletvekilleri Hayati Korkmaz, Ali Arabacı, Fahrettin Gülener ve Hasan Macit'in sigara reklamı yasağının kaldırılması için TBMM'ye yasa önerisi vermesine tepki gösterdi. Akarcalı, önerinin arkasında uluslararası sigara tekelleri ve yerli ortaklarının bulunduğunu belirterek daha önce bu yöndeki girişimler olduğunu söyledi. Akarcah, 2006 yılında sigara rcklamınuı bütün AB'de yasaklanacağına dikkat çekerek önerinin yersiz olduğunu vurguladı. Eczacılara siyasi destek Türk Eczacılan Birligi (TEB) 33. Olağan Büyük Kongresi, Dedeman Oteli'nde toplandı. Kongrede konuşan TEB Başkanı Mchmet Donıaç, eczacılarui son 10 ayda 200 trilyon lira civannda kayba ugradığuu ve iflaslaria karşı karşıya kaldıklannı belirtti. Kongreye katılan ANAP Gcncl Başkan Yardımcısı Erkan Mumcu, lasarrufu vatandaştan bekleyen, ama kanıu harcamalannda csaslı bir indirime yanaşmayan bir yaklaşunın çözünı üretebiünesinin mümkiin olmadığmı söyledi. Türkiye'nin yeniden yapılanması gerektiğini, aksi haldcborç verenlerin bu degişimi zorlayapbracağınıifadc cden Mıınıcu,"Tane ile Uaç satınıı gibi komikliklere düşerek, Türkiye'yi kurtaranıayız" dedL Kongre'de konuşan CHP Genel Başkanı Dcni/ Baykal da sağlık alamnda yaşanan sorunlann "işin temelini doğru teşhis etmc cesarctini scrgilcycmcyen yaklaşunlann doğal sonucu olarak ortaya çıküğmı" söyledi. (Fotoğraf: AA) Hükümet, yılbaşına kadar çıkarılacağını taahhüt etmişti IMF yasaları yetişmiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Derviş arasında tartışmalara neden tısı, çoğunluğun sağlanamaması neHükümet, IMF'ye yılbaşına kadar olan lhale Yasa Tasansı, Bayındırdeniyle toplanamadı. Tasarının 25 çıkarılması taahhüdünde bulundulık Komisyonu'nda bekliyor. TasaAralık'ta Plan ve Bütçe'de, 26 Arağu öncelıklı yasalan yetiştiremedi. nnın tümü üzerindeki görüşmelelık'ta da Bayındırlık Komisyonu'nda Yılbaşına kadar çıkarılması gereken, nn tamamlanmasına karşın tnadele alınması planlanıyor. lhale, Borçlanma ve Tütün lhale Tasansı ile kanıu yasalan TBMM'de beklikaynaklarıyla yapılan bü• IMF'nin dayatması ile 2002 yılı başına yor. Liderler ıse hafta başıntün ihalclerin tek yasaya takadar yetiştirilmesi istenen düzenlemeler da toplanarak öncelıkli yabi olması koşulu getiriliyor. komisyonlarda bekliyor. Hükümet öncelikli salarla ilgili takvimi belırTutan, AB standartlanna yasalarla ilgili takvimi belirleyecek. leyecck. göre belirlenen eşik değerin üzerinde olan ihaleler, yaIMF'nin dayatması ile bancı girişimcilere de açılıyor. lş 2002 yılı başına kadar yetiştirilmedelerine geçilmeden önce Plan ve si istenen düzenlemeler T BMM 'nin Bütçe Komisyonu'nun tasarıyı gö çevreleri 7 trilyon olan eşik değerin 11 trilyona yükseltilmcsıni, daçeşitli aşamalannda bekliyor. Bayın riişmesi için beklenmesi kararlaşvet usulüyle verılen proje kapsadırlık vc tskân Bakanı Abdulkadir tırıldı. Tasanyı görüşmek üzere dün mının genişletilmesini istiyor. Akcan ile Devlet Bakanı Kemal yapılması gereken komisyon toplanaenglnCndoruk.net.tr kilometre uzakta. Yollar karla kaplı ve ısırgan ayaz tüm ovada kol gezmekte. "Ziyaret için bula bula bu günü mü buldun Bâli" diye sorduk. Olanca sevimliliği ile güldü: Tam da vakittir be yav... Gece ulacak en uzun... Sırp 'ın keskin nişancısı yapacak mecburi paydos. Kurkmadan gidecez keskin nişancıdan. Kalacaz akrabalann evinde uzuncana uzuncana. Kunuşacaz doya doya; dönecez rahat rahat. Avlayamaz bu gece Sırp 'ın keskin nişancısı bir tek Arnavut bilem... Ertesi gün öğrendik. O gece Kosova'da Arnavut, Sırp ve Türk köylerinde alabildiğine bir ziyaret trafiğiyaşandı. Keskin nişancılar da kış paydosu yaptılar. O gece Kosova'da kimseölmedi. 1999'un en uzun gecesinde Moskova'da, 2000'in en uzun gecesinde Berlin'deydim. Bu yılın en uzun gecesinde nihayetevimdeyim. Üstelik dönenceleri de biliyorum, bu gecenin neden en uzun gece olduğunu da... Bir de dizim ağrımasa... Bostancıoğlu'na edebiyat' tepkisi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ortaöğretim edebiyat dersindeki yenı düzenleme ve Mılli Hğıtım Bakanı Metin Bostancıoğlu'nun ders dilinde Türkçeleştirme girişimleri, çeşitlı kesimlerin tepkısiyle karşılaştı. AKP Grup Başkanvekili Hüseyın Çelik, Bostancıoğlu'nun yapmak istediğini "dildc fukaralaşma" olarak niteledi. Türk Dıl Kurumu Üyesi Prof. Dr. Zeynep Kerman da, edebiyat dersinın cumhuriyet döneminden başlatılması durumunda "temeli çürük bir bina ınşa edılmiş olacağını" öne sürdü. IRMIKI AYDIN ENGİN Bugün hava çok erken kararacak ve yarın sabah gün çok geç ağaracak. En uzun geceyi yaşayacağız. Altıaysonra, 21 Haziran'da tam tersi olacak. Gün bitmek bilmeyecek; ertesi sabah da biz uykulara doyamadan güneş doğacak. Ortaokul coğrafya dersinden kalma yarım yamalak bilgimle bu "en uzunen kısa" gün ya da gece ile dönencelerin bir ilişkisi olduğunu çıkarabiliyorum. Ama orada da kalıyorum. Heryılın21 Aralık'ında ve her yılın 21 Haziran'ında "Bu kez şu en uzunen kısanın nedenini öğreneyim; birinin kuzeyde, birinin güneyde olduğundan, güneydekine oğlak, kuzeydekine yengeç dendiğinden başka hiçbir şey bilmediğim şu dönenceleri de bır iyi öğreneyim" diyorum. Ama nafile... Son dört yılda 21 Aralık'ta da, 21 Haziran'da da hiç evde olmamışım. En uzunen kısa gün ve gecelerde hep orası senin burası benim deyip sürtmüşüm; bir ansiklopedi açıp bakma olanağı da Oğlak Dönencesi Yengeç Dönencesi bulamamışım, bir bilene sorma olanağı da... Ama bu kez evdeyim. Hem de bir yere kımıldayamamacasına. Kış ülkeyi, Istanbul'u esir almışken benim özgür olmam mümkün mü? Araba üç adımlık yokuşu aşıp anayola inemedi. Yaya yola koyulayım dedim, bu kez de buz tutmuş merdivenlerde kaydım, birkaç basamağı paldır küldür yuvarlanarak indim; ağlatacak kadar ağnyan dizimle topallaya topallaya eve döndüm. Dış dünyada, yavru vatan Kıbrıs'ta, ülkede ve kentte ne olup bittiğinden haberim yok. Dizim fena ağrıyor. O yüzden bir şeyler olup bittiyse bile öğrenmeye niyetim de yok. Bir yandan dizimi ovuştururken bir yandan da dört yıldır öğrenmeyi kafama koyduğum ama bir türlü vakit bulamadığım dönenceleri, en kısa ve en uzun gecelerin nedenini filan öğrendim. Çok basitmiş. Güneş ışıkları, güney yarıküredeki oğlak dönencesine 21 Aralık'ta dik düşüyor(muş), kuzey yarıküredeki yengeç dönencesine de 21 Haziran'da. Dönenceler güneyde ve kuzeyde 23 derece 27 saniye enlemlerine denk geliyor(muş). "E, n'olmuş yani" dediniz mi? Ben dedim. Oğlan halime acıyıp benim anlayacağım gibi anlattı. Biz kuzey yarıkürede yaşayanlaragöre21 Aralık'ta Güneş gökte en kısa yayı çizip çabucak batıyor; 21 Haziran'da da en uzun yayı çizip batmak bilmiyormuş... "Araştırmacı gazeteciyazar"ınızdan bu kadar bilgilendirme sanırım yeter. Ama "sürtük gazeteci"ri\zden birkaç en uzun gece anısına ne dersiniz? • •• 1997'nin en uzun gecesinde Bağdat'taydım. Bir avuç gazeteci, Irak Enformasyon Bakanlığı'nın çatısındaki terasta, gökyüzüne uzanmış kameraların az ötesinde, namlusunu gökyüzüne dikmiş uçaksavar topuna (çatıda bır uçaksavar topunun ne kadar gerçeküstü bir görüntü olduğunu yaşamadan bilemezsiniz) yaslanmış; homurtusu duyulan, kendi görünmeyen Amerikan savaş jetlerini gözlüyorduk. Biri "Bu gece, en uzun gece" diyecek oldu. CNN'nin günde birkaç litre bira tüketen Hollandalı kameramanı, epey ileride art arda patlayan bombaların ışık demetlerini gösterip güldü: Bugün Bağdat'ta gece olmayacak ki en uzun olsun... Kederle gülüştük. 1998'in en uzun gecesinde Kosova'daydım. Gazetecilere arabasını kiralayıp geçimini sağlamaya çabalayan Arnavut Bâli, oteldeki gazetecileri uyardı: Bu gece bana ihtiyacınız olursa bilesiniz ki yokumdur. Alacam çocuklan akşamdan arabacığıma, yapacam köydeki akrabalara ziyaret. Köy dediği Priştina'ya 12 ve BAĞIMSIZYARGIYI SAVUNMAYI SAVUNUYORUZ forum MESLEK SIRRI: Santrallara tazminatdavası • MUĞLA(AA)Muğla Orman Bölge Müdürlüğü, Yerkesik ve Milas ormanlanndaki kı/ılçam ağaçlarında meydana gelen kurumanın termik santrallardan çıkan dumanlardan kaynaklandığı gerekçesiyle Muğla'daki üç termik santral aleyhine tazminat davası açtı. Bölge müdürlüğü, Yerkesik için 1.8 trilyon lira, Milas için de 900 milyar lira tazminat talebinde bulundu. toplumun demokratik örgütlenmesinde vazgeçilmez M t l l M a E W avukatın değil, bireyin temel hakkı, I GÜVENCESİ Tarih : 23.12.2001, Pazar Suat : 14.00 Yer : Cemal Reşıt Rey Koııser Salonu Harbıye Adana Barosu, Adıyaman Barosu, Ağrı Barosu, Aksaray Barosıı, Amasya Barosu, Ankara Barosu, Arlvin Barosu, Aydııı Barosu, Batnian Barosu, Bıngöl Barosu, Bursa Barosu, Denızlı Barosu, Diyarbakır Barosu, Edırne Barosu, hr/urum Barosu, Eski^ehir Barosu, Giresun Barosu, Istanbul Barosu, lznıır Barosu, Karabük Barosu, Kastamonu Barosu, Kayscn Barosu, Kırklareli Barosu, Kocaelı Barosu, Kahramanmaraş Barosu, Kütahya Barosu, Malatya Barosu, Mardin Barosu, Mersın Barosu, Mugla Barosu, Ordu Barosu, Ri/e Barosu, Sivas Barosu, Şanlıurfa Barosu, Trabzon Barosu, Vaıı Barosu, Yalova Barosu, Zonguldak Barosu. luncclı Barosu