23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2KASJM2001CUMA CUMHURİYET SAYFA AFGANISTAN'DA SAVAŞ ^ab(a cumhuriyet.com.tr Gürcistan kanşıyop • TtFLİS(Ajanslar)- Gürcistan De\ let Başkanı Eduard Şevardnadze, bir özel televizyona polisin baskın düzenlemesinin ardından çıkan gerginliğin büyümesi üzerine bütün hükümeti görevden aldı. Meclis Başkanı Zurab Zıvanya da istifa ettiğini açıkladı. Şevardnadze'yi eleştiren Rustavi 2 adlı özel televizyon kanalıyla ilgili sürtüşmeler Devlet Güvenlik Bakanı Vahtankuta Teladze'nın istifasına yol açmıştı. Parlamento önünde toplanan bir grup gösterici, içişleri bakanıyla başsavcının da istifasını istediler. Ladin Pakistan'ı kışkırtıyor • Dış Haberler Servisi -ABD'de II Eylül'de düzenlenen saldınlann sorumlusu olarak gösterilen Usame bin Ladin, PakistanJı Müslümanlara, Islamı savunma çağnsı yaptı. Bin Ladin'in Katar'daki El Cezire televizyonuna gönderdigı bıldıriyi okuyan spıker, "Bin Ladin, Pakistan "daki Müslümanlardan, Islama yönelik Hıristiyan haçlı seferine karşı çıkmalan çağnsında bulunuyor" dedi. Mektupta, "Afganistan'da Müslümanlar katledilirken Pakistan hükümeti Hıristiyan bayrağı altında duruyor" denildi. Afgan kadınlar söz istiyop • İSLAMABAD- BOSTON (AA) - Afganistan'da Taleban sonrası oluşacak yeni bir yönetimde kadınlar da söz sahibi olmaya çalışıyor. Pakistan'daki Afgan kadın mültecilere yardım örgütü başkanı Cemile, BM Güvenlik Konseyi'ne, Afganistan banş müzakerelerinde kadınlann da yer alması çağnsında bulundu. ABD'de 3 kişi tutuklandı • NEWYORK(AA)- ABD Adalet Bakanı John Ashcroft, 11 Eylül saldınlanndan sonra ilk kez resmen, saldınlara ilişkin bilgi sahibi olduğu düşünülen 3 kişiyi turukladıklannı açıkladı. New York Times'ın. Ashcroft'un açıklamalanna dayandırdığı haberinde, şüphelilerin, ABD'nin Michigan eyaletınde yaşadıklan ve Arap İcökenli olduklan bildırildi. Cavid Haşimi cezaevinde • İSLAMABAD (AA) - Pakistan'ın önde gelen siyasi partisi Müslüman Birliği'nin lideri Mahdum Cavid Haşimi, partisinin Devlet Başkanı Pervez Müşerref'in ABD yanlısı siyasetini protesto etmek için köktendinci gruplara katılacağını açıklamasından sonra tutuklandı. T f Asker göndermeye karar veren Ankara'ya göre 'artılar eksiler'dm çok ürkiye'nin de savaşıSERKAN DEMİRTAŞ ANKARA - Türkıye'nın ABD'den gelen asker istemi üzerine yaptığı de- ğerlendirmelerde "arülareksilerden" fazla çıktı. Uluslararası terorizme kar- şı hemen herplatformda yer alan Tür- kiye. köktendinciliğin ve uluslararası te- rörün sembolü Taleban'a karşı oluşfu- rulan koalisyona aktif destek vermesi gerektiği görüşünde. Bunun aynı za- manda NATO müttefikliği sorumlulu- ğu olduğunun da altını çizen Türkiye, bölgenin geleceğine ilişkin diplomasi çabalannda da ağırlık kazanmak ıçın böyle bir girişimde bulunmayı Öngör- dü. Türkiye'nin eksileri terör tehdidi- nin artması. bölgede Türk askerinin ya- şamını yitirmesi ve Islam ülkelerinin tep- kilerini çekmesi olarak görülüyor. Hükümetin 90 kışilık bir özel hare- kât birliğini bölgeye gönderme karan- nı ahrken yaptığı değerlendirmelerde şu olumlu unsurlar ön plana çıktı: • Uluslararası terorizm, Türkiye'nin Taleban'dan tehdit: ABD gibi Türkiye de düşman • Zaif, "Türkiye'nin Islam ülkesi olması, ABD'lilerle aynı muameleyi görmesini engellemez" dedi. Dış Haberler Servisi - Taleban yönetimi, Türkiye'nin Sonsuz Özgürlük operasyonu kapsamında Afganistan'a 90 kişilik özel harekât birliği gönderme karannı kınayarak Türk askerlerinin de "düşman sayılacağT uyansında bulundu. Taleban ın Pakistan Büyükelçisı Abdüsselam Zaif, dün Pakistan'ın başkenti Islamabad'da düzenledıği basın toplantısında, "Tiirkiye'niıı bir Islam ülkesi olmasmın, Amerikan güçleriyle aynı muameleyi görmesini engellemejeceğini'' söyledi. Zaif, "Herhangi bir asker, Müslüman ya da Müslüman olmayan bir ulkeden olsun, ABD güçlerinin yanında yer airyorsa bizim düşmanımızdır. Ve Afganistan'a saldıracak oluriarsa, kendüıüzi savununız" dedi. Ajanlar Afganistan'da savı Öte yandan, Almanya'da yayımlanan haftalık Die Zeit gazetesi, Afganistan'da Türk ajanlan bulunduğunu öne sürdü. Haberde, Türkiye'nin Afgan muhalefetini Ankara'da toplayacağı belirtilerek Türk ajanlannın, Afganistan'da gizli harekâtlar düzenlediği iddia edildi. Türkiye'nin AB üyeliği için "terörle mücadeteyi" kullanmaya hazır olduğuna da dikkat çeken gazete, Ankara'nın AB ve NATO'ya kendisini vazgeçilmez ortak olarak sunduğunu, ancak konjonktürün Türkiye'nin AB üyeliği lehinde çalışmadığını yazdı. • Terorizme karşı oluşturulan koalisyona aktif destek verilmesi gerektiğini düşünen Ankara'ya göre borçlann silinmesi, olası olumlu sonuçlar arasında. Can kaybı. terör tehdidi ve Islam ülkelerinin tepkisi ise olumsuz noktalar. de savaşımıdır. Terörden yıllardır çeken, bınlerce ınsanını yitiren, hemen her uluslararası girişimde yer alan Türki- ye'nin aynı zamanda köktendinciliğin de sembolü olan Taleban ve Usame bin Ladin'e yönelik operasyona katılma- ması doğru olmaz. • Türkiye, NATO müttefiki olmanın sorumluluğunu da taşımalıdır. NATO Konseyi, 12 Eylül'de, 11 Eylül saldın- iannın tüm ittifaka karşı yapıldığını be- lirterek ittifakın 5. maddesinin işletil- mesi karannı almıştı. Bu kapsamda Türkiye, NATO içindeki görev ve so- rumluluğu kapsammda "Sonsuz Öz- gürlük" operasyonuna katıhnalıdır. • Türkiye, uluslararası terorizmle mücadele kapsamında yapılan ulusla- rarası diplomatik çabalarda da sesini daha yüksek duyurmalıdır. TerÖrün ta- nımı, terörün dini, coğrafyası olmadı- ğına ilişkin görüşlerimizin hakhhğının kabul edümesi için bu sa\-aşımın her aşa- masmda yer almak gereklidir. Stratejik ortaküğa uygun • Afganistan ile Türkiye arasında ta- rihi ilişkiler bulunmaktadır. Afgan hal- kınm yıllardır çektiği acılardan kurrul- masının tek yolu, çağdışı Taleban yö- netiminin de\TÜmesidir. Afgan halkının geleceği açısından önemli bu süreçte Türkiye'nin de yer alması önemlidir. • Türkıye 'nin böyle bir savaşıma ka- tılması, ABD ile kurulmuş olan strate- jik ortaklık ilişkisine de uygun olacak- hr. Türkiye'nin savunmasında gerek- Ii olabilecek savunma araçlannın ahn- ması, daha önce alınan silahlardan kaynaklanan borçlann silinmesi gibi olumlu sonuçlar elde edilebilir. • Türkıye'nin bölgede askeriyle yer alması. ileride değişmesi beklenen Or- ta Asya dengeleri açısından da önemli. Orta Asya ile tarihi ve yakın ilişkileri bu- lunan Türkiye, bölgenin geleceği hak- kında daha fazla ağırlığa sahip olabilir. Aynı değerlendirmelerde, Türkiye'nin asker göndermesi durumunda yaşana- bilecek olumsuz noktalar da şöyle: • Bölgede görevlendirilmesi bekle- nen askerlerimiz arasında can kaybı olabilir. Böyle bir olay, Türk kamu- oyunda büyük sıkıntı ve tepki yaratır. • Köktendinci örgütlerin yenı terör hedeflerinden biri Türkiye olabilir. Te- rör girişimlerinin önlenmesi için kap- samlı önlemler almmalıdır. • Türkiye'nin asker göndermesi, Is- lam ülkeleri arasında tepki yaratabilir. 'Gayri nizami harpy konusunda özel olarakyetiştiriliyorlar Bordo BerelileriABD istedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye'nin Af- ganistan'a göndenne karan aldığı özel kuvvetler, "gay- ri nizami harpte" dünyanın en başarılı birliklerinden biri olarak biliniyor. Isrih- barat, düşman bölgesine sızma, nokta operasyonlan, sabotaj ve suikast gibi ope- rasyonlar için özel olarak eğitilen "bordo bereliler", PKK'ye karşı verilen mü- cadele nedeniyle zor doğa koşullan ve gerilla savaşuı- da da önemli deneyime sa- hip bulunuyorlar. AbduDah Öcalan ve Şemdin Sakık'ın yakalanıp Türkiye'ye geti- rildiği operasyonlar ile ka- muoyunda tanınan bordo berehlerin, yurriçi ve yurt- dışmda daha birçok başan- h operasyon gerçekleştirdi- ği kaydediliyor. Afganistan'ın güç coğra- fi şartlan nedeniyle Tale- ban yönetimini devirmek için "gayri nizami harp" yöntemlerine ağırlık ver- meye başlayan ABD, Tür- kiye'den de bu görev için en uygun birlik olan özel kuvvetler ile operasyona katkıda bulunmasını istedi. TSK'nin en seçkin birli- ğini oluşturan özel kuvvet- ler, benzer yabancı birlikle- re göre çok önemli dene- yim avantajuıa sahip bulu- BBC: DENEYİMLERİ VAR LONDRA (ANKA) - Türkiye'nin Afganıstan'a özel kuvvetler göndereceğini duyuran BBC Türkiye'nin Kuzey Ittifak ile güçlü bağlan olduğunu vurguladı. BBC "Türkiye terorizmle savaşa kaühyor" başlıklı haberinde "Özel kuvvetlerin. .Afganistan'a benzer dağhk bölge olan Güneydogu'da Kürt asüeriyle mücadele konusunda büyük bir deneyimkri vardu-" dedi. BBC, "NATO'nun tek Müslüman ülkesinin kaûluru, ABD'nin tslama karşı bir savaş yürüttüğu iddialaruu reddetmesine yardımcı olabilir" dedi.değerlendirmesini yaptı. nuyorlar. Diğer ülkelerdeki özel kuvvet birlikleri se- naryolar ve yapay hedefler üzerinde eğitimlerini sür- dürürken bordo bereliler PKK ile mücadele sırasın- da aylarca dağlarda kalarak zor koşullarda görevlerini başanyla tamamladılar. Orduda gönüllü aday olan subay ve astsubaylar arasından titiz bir elemeyle seçilen bordo bereliler, en az 2.5 yıl süren çok güç ve yoğun bir temel eğitimden geçiyorlar. Bu sürede sız- ma, suikast, sabotaj, ko- mando, yakın dövüş, istih- kam, atış, paraşüt gibi alanlarda eğitiliyorlar. Ozel kuvvet timlerinin eğitimi yeni yetenekler kazandınl- ması amacıyla görev süre- since de devam ediyor. Türkiye 1990'dan bu yana Birleşmiş Milletler öncülüğünde 4 banş harekâtına katıldı Âfganistaıı, 10 yıldakî 5. görevANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), Af- ganistan operasyonuyla son 10 yılda- ki 5. banş harekâtı görevini gerçekleş- tirecek. 1990'dan bu yana BM öncü- lüğünde Somali, Bosna, Arnavutluk ve Kosova operasyonlannda görev alan Türk askeri, banş gözlem görevleriy- le birlikte bugün Uzakdoğu'dan Güney- doğu Avrupa'ya, dünyanın çok farklı bölgelerinde boy gösteriyor. İlk kez 1950 yılında Kore'ye asker göndererek Batı 'nın "uluslararası ba- nşı komma" operasyonlannda yer alan Türkiye. 1988 yılından bu yana 4 BM, 1 AGÎT, 1 Bölgesel Gözlem Misyonu ve 8 BM Öncülüğünde Ba- nşı Destekleme Harekâtı'na katıldı: Somall: lç çatışmalara son vermek amacıyla Somali'ye 1993 yılında ger- çekleştirilen "Ümit" operasyonuna Türkiye 300 kişilik mekanize taburla katıldı. Emekli Orgeneral ÇevikBir de buradaki Banş Gücü Komutanı olarak görev yaptı. BOSna: Türkiye, Bosna- Hersek'te oluşturulan BM Banş Gücü'ne 1993'te 1400 kişilik Mekanize Birlik Görev Kuvveti ile katıldı. Dayton Anlaşma- sı'nın uygulama göre\inin NATO'ya verilmesinin arduıdan, Türk gücü, tu- gay seviyesine çıkanldı. Sharp Guard harekâtmda Türk Deniz Kuvvetleri 18 firkateyn, 2 denizaltı, 4 akaryakıt ge- misi ve 5 bin personelle yer aldı. BM'nin Bosna-Hersek hava sahası üzerindeki uçuş yasağını uygulamak ve denetlemek amacıyla gerçekleştirilen harekâtta bu- güne kadar 12 F-16 filosu ve yaklaşık 2 bin 500 personel görev yaptı. Arnavutluk: Iç kanşıklıklarm ar- dından BM'nin 1997 yılında aldığı ka- rarla Italya öncülüğünde oluşturulan çokuluslu güce Türkiye, yaklaşık 800 kişilik birgörev kuvveti ile katıldı. Türk birliği, üstlendiği diğer görevlerin ya- m sıra Arnavaıtluk'taki Türk yurttaşla- nnın güvenli tahliyesini sağladı. KOSOVa: Şubat 1999'da silahh ça- tışmaya dönen Kosova krizinin poli- tik yollardan çözümlenememesi üze- rine, NATO Mart 1999'da hava hare- kâtı karan aldı. Türkiye bu harekâta 10 F-16 uçağı ile katıldı. Türk uçaklan 2 bin saatten fazla harekât uçuşu gerçek- leştirdi. Türkiye banş anlaşmasının imzalanmasımn ardından oluşturulan çokuluslu güce bir Mekanize Tabur Görev Kuvveti ile katıldı. KUZey Irak: Türkiye, Körfez Sa- vaşı sonrasında Kuzey Irak'ta başla- yan Kuzeyden Keşif Harekâtı'na 1991 yılından bu yana ABD ve tngiltere ile birlikte oluşturulan Birleşik Görev Kuvveti ile katılıyor. Doğu Tlmor: Banş, güvenlik ve istikrann sağlanması için oluşturulan BM Doğu Tımor Geçiş Yönetimi bün- yesindeki Askeri GözlemcilerGrubu 'na 2OOO'de Türk askeri de katıldı. El-Halil: Türkiye, Batı Şeria'daki El-Halil şehrinin Israil kuvvetlerince boşaltılarak Filistin yönetimine devTe- dilmesini izlemek amacıyla oluşturulan uluslararası gözlemcilikgöre\inde 1997 yılından bu yana yer alıyor. CÜrCİStan: Türkiye, Rusya'nın Çeçenistan'a yönelik harekâtından kaynaklanan mülteci akını nedeniyle Gürcistan-Çeçenistan smınnda oluş- turulan AGÎT Gözlem Misyonu'nda görev yapıyor. KUVeyt BM Güvenhk Konseyi'nın 1991 yılında aldığı kararla, askerden anndınlmış bölgede sınır ihlallerine en- ge! olmak için oluşturulan BM Irak- Kuveyt Gözlemci Misyonu'nda Türk subaylar görev yapıyor. BIÇAKSIRTI EROL MANİSALI Adam Smith'ten Küreselleşmeye, Uberalizm Adam Smith 18. yüzyılda Mılletlerin Zenginliği eserini yazdığında dünyaya "küresel" bakmıştı. Hatta ondan da öte "evrensel" bakmıştı dersek da- ha doğru olur. Evrenin ve yerkürenin akışındaki ve işleyişindeki "doğallık ve düzen" gibi iktisadi ha- yatın da işleyeceğini savunmuştu. Evrenin ve yerkürenin doğallığı gibi işleyen bir liberal düzenden söz ediyordu eserinde... Iklimler nasıl oluşuyorsa; yağmur, güneş, ürün nasıl orta- ya çıkıyorsa iktisadi faaliyetler de böyle bir "ser- bestlik" içinde yürütülmeliydi. Piyasa, buserbest- lik içinde yürümeliydi. Eserinde liberal görüşlerin öncülüğünü yapan A. Smith, aynı dönemde Ingiltere yönetimine "müda- halenin yollarını" anlatıyorüu. Krallığın dünya ege- menliğinde Ingiliz hükümetınin müdahaleci olma- sı gerektiğini savunuyor ve yöntemlerini de sıralı- yordu. Kitabında liberalizmin öncülüğünü yapan in- san, uyguiamada "müdahaleci" idi. - Bu çok doğaldı; kendisi "güçlü tarafta" idi; In- giltere'nin tarafında olmak demek "kendini koru- mak, kollamak demekti". Yalnız donanma ile de- ğil, iktisadi yasaklarla, Avrupa'nın yani güçlenmek- te olan, yani sanayileşmekte olan ülkelerine karşı krallığın ürünlerini her alanda korumak demekti. Çünkü Ingiltere'nin dünya üzerinde egemen ol- ması, bu korumacılığa ve müdahaleciliğe bağlı olacaktı. Nitekim Ingiltere 20. yüzyılın başlarına kadar süren egemenliğini. liberal bir politika izle- mesine değil, korumacı ve müdahaleci bir uygu- lama ile işleri yürütmesine bağlamıştı. Bütün bu iş- lerde başrolü de donanma ve asker oynuyordu. uberalizm 'ötekiler' için mi? Peki, o ıktisat bıliminin kurucusu dıye anılan Adam Smith'in liberalizmi ne oluyordu? O kitabı- nı Ingiltere için değil de "başkaları" için mi yazmış- tı? Sanayi devriminin başlannda Ingiltere'nin ge- risinde olan "Avrupa 'nın azgelişmişleri" mi libera- lizmi uygulayacaklardı? Evet uberalizm Ingiltere'nin dışında olan ülkele- rin izlemesi gereken bir politika idi. Almanya, Fran- sa, Ispanya, Portekiz ve tabii "sömürgeler" için. Çünkü Ingiltere ıleri durumdaydı; diğeıieri "liberal" kaldıkça ıngiltere üstünlüğünü sürdürebilecekti. Almanya ve Fransa başta olmak üzere kıtada- kilerin çoğu Adam Smith'e itibar etmediler ve ken- dilerini Ingiltere'ye karşı koruyarak sanayilerini ge- liştirdiler. ıngiltere'nin sömürgeleri ise "en liberal" politikalarını Ingiliz valilerinin emrinde sürdürüyor- lardı. Ingiltere, Lozan'da en katı tutumunu "ticari imtiyazlarda" gösteriyordu. Nitekim bu imtiyazlar, 1924'te Lozan'la bitmedi, Eylül 1928'e kadar sür- dü. Cumhuriyet bu nedenle sanayileşme planını er- telemek zorunda kalmıştı. Küreselleşme ve yeni düzen! Küreselleşme ve YDD olarak bugün savunulan düzen, Adam Smith'in dünkü savunduklanndan baş- ka bir şey değildir. Işıtir gibi oluyorum; evet o gün- lerden bu yana çok şey değişti. Dünya değişti, teknoloji değişti, silahlar değişti. Ben, değişenler kadar "değişmeyenlerle de" il- gileniyorum. Çünkü esas sorun degişmeyen şey- lerde...Neymişbudeğişmeyenlerebirgözatalım... - Bir tarafta güçlü ve dünyayı yöneten ülkeler var, öte yanda da güçlülere bağımlı azgelişmişler ve post- modern sömürgeler duruyor. - Bir tarafta refah seviyesi çok yüksek bir azın- lık var, öte yanda 2 milyar insan açlık sınınnda ve altında yaşıyor. Kişi başına yıllık geliri yılda 30 bin dolarolan ülkeler, "diğerierine"artık liberalizm var, küresellik var diyorlar. Sanki Adam Smith'in ve In- gıltere'nin plağını tekrarlıyorlar. - 2-3 yıl sonra görüntülü cep telefonlarının yay- gınlaşacağı söylen/rken dünyamızda 3 milyar in- san telefonun ne olduğunu bilmiyor, eli ile de do- kunmamış henüz. - Iki yüzyıl önce Hayber Geçidi'ne giden Ingiliz süvarilerinin, bugün Afgan köylerinde patlayan ABD ve Ingiliz füzelerinden bir farkı var mı? Olsa olsa, işler bugün çok daha kötü diyebilıriz. Adam Smith'ten küreselleşmeye kadar uzanan manzara böyle... Bir tarafta güç ve paylaşım so- rununu en vahşi bir biçimde sürdüren egemen dünya, öte yanda azgelişmış ve ezilen milyarlarca insan... Bu çarpıklığın çıkış yolunun liberalizm olmadı- ğını Adam Smith'ten küreselleşmeye kadar uza- nan zaman aralığındaki karelerde göremiyorsak daha nasıl göreceğız ki? ABD-Türkiye silah anlaşması Kuzey İttifakı'na silah devri yolda ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - ABD ile Türkiye arasında, ABD menşeli silahlar ile bun- lara ilişkin teknık bilgi- lerin 3. ülkelere devrinin kolaylaştınhnası anlaş- ması yürürlüğe girdi. Anlaşma ile Kuzey it- tifakı'na Türkiye'nin elindeki ABD kaynak- h silahlann de\Tedihne- sinin önü de açıldı. Türkiye'nin Macaris- tan'a F-16 sahnak iste- mesiyle gündeme ge- len; Arnavutluk ve Gür- cistan gibi ülkelere ABD menşeli silahlann dev- redilmesinde yaşanan güçlükleri aşmayı amaç- layan anlaşma, dün Res- mi Gazete'de yayımla- narak yürürlüğü girdi. Anlaşma ile "Türki- ye'niıı, .ABD'nin devir teminatlanna uynıayı taahhüteden bazı üçün- cü ülkelere; yine ABD menşeli savunma mal- zemelerini devretmesi için sınırh ön transfer ve bunlar üzerinde eğitim izni" sağlandı. ABD'nin devir temi- natlannauymayı taahhüt eden ülkeler listesinde şu aşamada Arnavutluk, Belçika, Kanada, Şili, Danimarka, Gürcistan, İsrail, Letonya, Malez- ya ve Tunus yer alıyor. Anlaşma uyannca, baş- ka ülkeler de genel de- \ir teminatlanna uyma- yı taahhüt ertikçe bu lis- te güncelleştirilecek. Anlaşmada ABD'nin, yeni değerlendirmeler veya kanunlar nedeniy- le bu ön izin ile verilmiş onavı askjya ahna hak- kını saklı ruttuğu \Tir- gulanırken "Bunun ne- ticesinde Türkhüküme- tinin her bir devir tale- bi için .ABD hükümetm- den yazıbön ona> alma- sı gerekecektirr> ifade- sine yer verildi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear