23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 16 KASIM 2001 CUMA EGITIM Bütçeden öğrencilere aynlanpay ekonomik krizin de etkisiyle son 20yılın en diişük seviyesinegeriledi Üniversiteliyeödenekazaldı• Rapora göre bütçeden 2000 yılında öğrenci başına 1934 dolar, 1999 yılında 1886 dolar, 1998 yılında 2 bin 2 dolar, 1997yılmda2bin 195 dolar aynlmıştı. 2O01 yılında ise bu ödenek 1190dolaradüştü. ANKARA (AA) - Üniversite öğrencileri için devlet bütçesin- den aynlan payın, ekonomikkri- zin de etkisiyle son 20 yüın en düşük seviyesine gerilediği bil- dirildi. Öğrenci başına 1981 yı- lında 2 bin 14 dolar harcama yapüırken bu rakam 2001 yı- lında yüzde 41 oranında azala- rak 1190dolaradüştü. Yükseköğretım Kurulu'nun (YÖK) hazırladığı raporda. üni- versitelerde örgün öğretimde öğrenci başına devlet bütçesın- den aynlanpay, dolarbazındahe- saplandı. Yükseköğretimde öğ- renci başına aynlan bütçe öde- nekierinin yıllara göre değişi- mıne yer verilen raporda şöyle denildı: " 1981'deörgünöğrethn- dekiöğrencibaşma2bm 14ABD Dolan olan bütçe ödeneği, 1993'te, Cumhuriyet tarihinin en yüksek değeri olan 2 bin 658 dolara ulaşmış,ancakdaha son- ra yaşanan ve etkileri halen sür- mekteolan ekonomikkriznede- niyle 2001 yıhnda 1190 dolara düşmüştür." Rapora göre, büt- çeden 2000 yılında öğrenci ba- şına 1934 dolar. 1999 yılında 1886 dolar, 1998 yılında 2 bin 2 dolar. 1997 yılında 2 bin 195 dolar aynlmıştı. Raporda, OECD üyesi ülke- lerde öğrenci başına yılda 10 bin 444 dolar harcama yapıldı- ğı, ancak bunun ABD'deki har- camanın çok yüksek olmasından kaynaklandığı ıfade edildi. Dün- ya ortalamasının 8 bin 130 do- lar olduğu kaydedilen raporda, bu rakamın Türkiye"de öğrenci başına yapılan harcamalann 6 katından fazla olduğu vurgu- landı. Ülkelerin öğrenci başına yaptıklan harcamalar konusun- da bilgi verilen rapora göre, öğ- renci başına ABD'de 17bin466 dolar, Isveç "te 12 bin 981 dolar, A\"ustralya'da 11 bin 240 dolar, Japonya'da 10 bin 157 dolar, îs- raıl'de 9 bin 466 dolar. Alman- ya'da 9 bin 466 dolar, Fransa'da 7 bin 177 dolar harcama yapı- lıyor. Türkiye, 1190 dolar har- camayla Yunanistan (3 bin 990), Uruguay (2 bin 394 dolar) ve Fi- lipınler'in (2 bin 170 dolar) ar- dında yer alıyor. GENÇ BAKIŞ / FIGEN ATALAY Okula kaçmak Zehra, Isparta'nın Kesme kasabasında yaşayan dokuz çocuklu yoksul bir ailenin en büyük kızı. Ailenin tek geçim kaynağı hayvancıhk. 1.5 yaşrndaki en küçük çocuk dışındaki herkes, gün boyu davar peşinde koşturuyor. Akşamın geç saatinde yorgun argın geldikleri iki göz evde, tek besinleri yufka ile bir lokma peynir. Çocuklann bu yoksulluktan kurtulabümeleri için tek umutlan okumak. Onlar da bunu biliyor. Kesme'de bir yatılı bölge okulu var. Zehra ile ağabeyi Recep, bu yıla kadar bu okulda öğrenim görmüşler. Okulda her ihtiyaçlan karşılanmış, üç öğün sıcak yemek yemişler, üstüne bir de cep harçhğı verilmiş. Recep mezun olmuş. Zehra'ya ise "Evi burada olanlar arbk bu okulda okuyamavacak. Seni Manisa'daki yaüh okula gönderelim'*demışler Aslında kararın çıkış noktası yanlış görünmüyor. Evi okula yakın olan neden yatılı okusun ki? Ya evinde, ailesinin yarunda kalarak yakındaki başka bir okula gider ya da ille 'yaüh okuyaymı' diyorsa Manisa'daki okulda yatılı okur. Ama iş bu kadar basit değil. Bir kere bu ailenin (ve de o bölgedeki çoğu ailenin) çocuklannın okul masraflannı karşılaması mümkün değil. Çoğu aile kız çocuklannı okula göndermekte zaten gönülsûz. Ama okul yanı başlannda olunca, bir de yemek, harçlık vb olanaklar sağlanınca kızlan da okula gönderiyorlar. Ama Zehra örneğinde olduğu gibi iş başka ildeki okula göndermeye gelince, çocuklanm okutmaktan vazgeçiveriyorlar. Gideceği yer devletin yatılı okulu da olsa kızlannı dızlerinin dibinden ayırmak istemiyor, tedirgin oluyorlar. Zehra artık okula gitmiyor. Babasmın onu başka bir okula gönderecek gücü yok. Ağabeyi Recep , kız kardeşi için tek bir çözüm bulmuş, "3-5 kuruş param var. Sana vereyim, yol parası yap Manisa'daki okula kaç"demiş. Zehra cesaret edememiş. Şimdi keçilerin ve küçük kardeşlerinin peşinden koşturuyor. Belki bu yıl, belki gelecek yıl kısmeti çıkar, bir keçi çobanıyla evlenir. Annesi gibi 18'inde çocuk doğurmaya başlar. Bu geleceğin değişebilmesi için Kesme'deki yatılı okulun, yeniden o bölgedeki çocuklan da kabul etmeye başlaması gerekiyor. e-mail: figen-ataJayQyahoo.com ÖSS'de kimlik numarası kargaşası • Eğitim Servisi - ÖSS-2002 Kılavuzu'nda yapılan bir değişiklikle bu yıl ilk defa adaylardan kimlik numarası istenmesi kargaşaya yol açtı. Nüfus cüzdanlannda T.C. Kimlik Numarası olmayan adaylarm, bu numarayı öğrenmeleri için, bağlı bulunduklan ilçe nüfus müdürlüklerinden "Vukuatlı Nüfus Kayıt Örneği" almalan gerekiyor. Ancak "Vukuatlı Nüfus Kayıt Örneği"nin bağlı bulunulan nüfus müdürlüğünden gelmesinin yaklaşık bir haftayı bulması, adaylan telaşlandırdı. ÖSSye baş\Tiru süresi 19 Kasun Pazartesi Günü saat 17.3O"da sona eriyor. ingiliz eğitîm fuarı bugün başlıyor • Eğitim Servisi - The British Council tarafından tngıliz eğitim kurumlannı Türk öğrencilere tanıtmak amacıyla düzenlenen "11. Ingıltere'de Eğitim Fuan" bugün başlıyor. Ceylan Intercontinental Otel'de düzenlenen fuara, 32 tngiliz eğitim kurumunun temsilcisi, lisans ve lisansüstü eğitim, Ingilizce dil kuıslan ve mesleki eğitim kurslan hakkında bilgi verecekler. Aynca fuar süresince dağıhlacak ödüllü anketi yanıtlayanlar arasında yapılacak çekilişle, üç kişi Ingütere'de iki haftaldc dil kursuna katılmaya hak kazanacak. 'Cüneydoğu'da Yeni Ufiıklar Projesi'nin 1997-98 yılları arasında yapılan pilot uygulaması sonucunda altı genç girişimci kendi işini kurdu. Güneydoğu'da6 yeni ufiıldar' SELENBAYCAN Mardin'de sulama sistemleri projelendirme ve ticaret fırması, Diyarbakır'da inşaat mühen- disliği proje bürosu, Şanlıurfa'da ev aletleri ta- miratı ve elektrikli ısıtıcı imalatı atölyeleri... Bunlar Güneydoğu Anadolu'da üniversite mezunugençlerin, "Güneydoğu'daYeniUfuk- lar Projes" kapsamında hazırladıklan proje- lerden üçü. Birleşmiş MilletlerKalkınma Prog- ramı (UNDP), îsviçre hükümeti ve GAP Ida- resi'nindesteğiyle AIESEC tarafından 1997 yı- lından bu yana sürdürülen bu projeyle Güney- doğu Anadolulu gençlere, kendi işlerini kur- malan için gerekli tüm destek veriliyor. Dicle, Harran ve Gaziantep üniversitelerinin de işbir- liğiyle yürütülen projenin 1997-98 yıllan ara- sında yapılan pılot uygulaması sonucunda genç girişimcilerin alhsı kendi ışini kurdu. Kişisel öğrenme çalışmalan, dil kursları, yurtiçi ve yurtdışı stajlannı ıçeren "Girişim- ci Yetiştirme" programı toplam 12 ay sürüyor. AIESEC Istanbul Projeler Koordinatörü Ay- büke Şengeldiler, 1997 yılından bu yana sür- dürülen projeyleamaçlannı, "Güneydoğu'da gençlerin bireysel gelişimine katkıda bulun- manuı yanı sıra nzun \ adede bölgenin ekono- mik ve sosyal gelişimini hızlandırmak, yeni is- tihdam olanaklan sağlamak, bu sayede baö- yagöcoranıruazafrmak" olarakaçıkladı. Pro- jeler arasında en yapılabılir olanlann seçildi- ğini vurgulayan Şengeldiler şunlan söyledi: "Tüm kanlanlan yurtdışına staj icin göndere- nıesek de en azuıdan hepsi belü bir eğitimden geçmiş ohıyorlar. Yani bölgelerine döndükle- rinde eüerinde bir iş planlan ohıyor ve proje- lerini gerçekkştinnek adına, neyi nasıl yapa- caklannı öğrenmiş ohıyorlar." Proje kapsamında staj için yurtdışına gönde- rilecek 10 öğrenciye AIESEC tarafuıdan tngi- lızce eğitimi venliyor. Çayan Şahin. 2 aya yakın bir süredır eğitim aldıklannı ve daha yolun başında olduklannı belirterek "Ciddi anlamda bir şeyler >apabiü- riz. Birçok açıdan geri kalmış olan böİgemizde kaynaldan erldnkştirecek projeJerirniz var. Bun- lan nasıl uygulayacağımızı öğrenip hayata ge- çireceğiz'' dedi. BAKAN BOSTANCIOGLU KÖY ENSTİTÜLERİ'NÎN EĞıTİMDE KİLOMETRE TAŞIOLDUĞUNU VURGULADI Enstitüleri karanlık kişiler kapattı ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu. Köy Esritüleri'nin eğitimde önemli bir kilometre ta- şı olduğunu belirterek, "1950'lere kadar öğretmenler köylere gide- rekcumhurryetigötürdüler.ancak daha sonra karanhk kişiler bu fa- ah>erJeri durdurdu" dedi. Ankara'run Beypazan ilçesinde yapımı tamamlanan Ismail Hak- kı Tonguç Yatılı Ilköğretim Oku- lu. düzenlenentörenle eğitime açıl- dı. Bakan Bostancıoğlu yaptığı konuşmada. Is- mail HakkıTonguç^Mus- tafe Necali, HasanAHYü- cel gibi eğitımcilerin yü- rekten çahşan insanlar ol- duklarmı belirtti. Yatılı bölge ve pansiyonlu okul- lann Köy Enstitüleri şek- linde hizmet veren okul- dolu'nun her yerine ay- nısuıı yapmalıyız' de- mişti. Bu anlayışla yaü- h bölge okullannı yay- maya çahşıyoruz" dedi. Bostancıoğlu. Arap- ça ve Farsça kelimele- rin daha az kullanımı- na ilişkın yayımladığı genelgenin millervekil- lar olduğunu kaydeden Mebn Bostanaogu lerince eleştınlmesine Bostancıoğlu, "Atatürk, 'Anka- tepkigöstererek,"ArapçaveFars- ra'da ne yapmak istiyorsak Ana- ça konuşmak isteyenler \ar. O za- man işte Arabistan işte tran. Tür- kiye'de Türkçe konuşulacak" de- di. Eğıt-Der Genel Başkanı Mus- tafa Gazalcı. Tonguç'un Türki- ye'ye aydınlanmayı getiren insan- lardan bıri olduğuna işaret ederek, u İDvöğretimeonunkadarhizmetet- miş biri yoktur" dedi. Pir Sultan Abdal 2 Temmuz Eğitim ve Kül- tür Vakfi Genel Başkanı Murtaza Demir de, •Türkrvçnin geri kahmş- hğuıı eğitim poKtikasındaaramak gerekbdir'' diye konuştu. 4. ULUSLARARASI 4 INTERNAT10NAL 16-23 KASIM SİNEMA - TARİH MEETING OF NOVEMBER BULUŞMASI CINEMA & HfSTORY 2001 "Hoşgörüsüzlük ve İnsan Hakları" • 38 Ülke • 96 Yönetmen • 107 Film • Konuşmalar • Özel Gösteriler • Paneller • Sergiler [Tüm g ö s t e r i m ve e t k i n l ı k l e r ü c r e t s ı z d i r . ] Anâ Sponsor Rc^rr s rcn3ü r tsr T.C. BAŞBAKANLIK TANITMA FONU ;T.C. KÜLTÜR ' BAKANLIĞI ISTANBUL BÜ YÜKŞEHIR _ BELEDİYESİ BELEDIYES U R A R T »uUyrya kûttâr ofui" Hollanda Başkonsolosluğu Polonya Başkonsolosluğu türsak l e y o ğ l u A l k a z a r • B e y o ğ l u A t l a s • L e v e n t S ı n e m a T ü r s a k A K M • A l m a n K ü l t ü r M e r k e z ı • F r a n s ı z K ü l t ü r M e r k e z ı . • B i l g i Ü n ı v e r s ı t e s i • B o ğ a z ı ç i Ü n ı v e r s i t e s i Bu ılan CumhUPty*t ı n degerlı katkıiarula )ayınlanmaktadır İTÜ Afet Yönetimi' programı başlatıyor • Eğitim Servisi - Istanbul Teknik Üni\ersitesi(lTÜ) ve Oklahoma State Ünıversitesi işbirliğiyle "Afet Yönetimi Lisansüstü Programı" başlatıyor. 2002-2003 öğretim yılmda başlayacak program kapsamında lisansüstü eğitimin yanı sıra konuyla ilgili sertifika programı yer alacak. Bilgi'de uluslararası uzmanlardan ders • Eğitim Senisi - Istanbul Bilgi Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu tarafından başlatılan bir uygulamayla öğrenciler. uluslararası işletme yöntemleri ve işletmelerin yapısı üzerine eğitim alıyorlar. Meslek Yüksek Okulu ve Hollanda Yönetim Birliği Programı arasında yapılan bir anlaşma kapsamında öğrencilere, uluslararası uzman danışmanlar eğitim veriyorlar. Kardeş okula 50 koli yardım • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Ümitköy'de bulunan Noterler Birliği Ilköğretim Okulu, kardeş okul olarak seçtiği Mardin Midyat Mehmetçik Ilköğretim Okuluna 50 koli eşya ve kitap verdi. Midyat'ta, düzenlenen törende Mehmetçik Ilköğretim Okulu öğrencileri Noterler Birliği öğrencilerine mektuplar yazarak teşekkür etti. BÎRBAKIMA SERVER TANtLLİ Kitap Fuarı'mn Arkasından... 2 Kasım'da açılan TÜYAP Istanbul Kitap Fuan 11 Kasım akşamı sona erdi. 9 günlük bir koşu dıyebilirsiniz. Hayat pahalılığının ve bunalımın okurlarla kitap- lar arasında -ister istemez- diktiği engelleri bir ya- na bırakırsanız, canlı geçti fuar: Panellenyle, kon- feranslarıyla, söyleşilerıyle, dınletilerıyle... Bu canlılığın yirmi yıllık da bir geçmişi van 12 Ey- lül faşizminin kültür yaşamına da indirdiği ağır dar- belerin yankılanyla dolu bir ortamda faalıyete ge- çen fuar, kıtaplarla okurları, okurlarla yazarlan bir araya getirirken kültür yaşamına birsolukaldırmış- tır; hele şu son yıllar, kentin yaşamına eşsız bir canlılık getirmiştir. Yıldan yıla deneyim kazanmış, gelişmiş, kurumlaşmıştır Istanbul Kitap Fuarı. Bu yıl onun yaşamında bir aşama da bıtmiş olu- yor; gelecek yıl bir yenisı başlayacak. Şöyle ki, bir yıldan öncekine, canlılığı daha da artan fuann ha- lihazır mekânının yetmediğini gören yetkililer, onu kentin dışında, Beylikdüzü'nde, yeni tesislerinde faaliyete geçirecekler. Anlatıldığı kadar pek modem bir yapıda, her türlü imkân ve konforun bulundu- ğu bir ortamda olacak etkınlikler: bir parça uzak- lığı var ki, onun da yoğun ve üstelik parasız biroto- büs ulaşımı ile pekâlâ yenılebilecegı söyleniyor. Çoğu insan gibi, benim de aklım yatmıştır. Girişime şimdiden başanlardileyelim... • Fuarın son günü düzenlenenMarkopaşa ustü- ne bir panel, unutulmaz anılar arasında olacak. Çınar Yayınlan düzenlemişti paneli. Konuşmacılar, Şükran Kurdakul, llhan Sel- çuk, Mehmet Saydur ve bendım. Yönetici de Aydın llgaz. Yeni kuşaklar hatırlamaz: ikinci Dünya Sava- şı'nın arkasından çok partili yaşama geçildiğinde, sağ ve gerıci fikirferin yanı sıra, so! ve sosyalist dü- şünceler de okurların karşısına çıkma fırsatını el- de ediyordu. Markopaşa, bu sonunculardan biriydi. 4 Aralık 1945'te Tan ve Yeni Dünya korkunç bir saldınya uğrar ve sola ağır bir darbe ındirilir; 25 Ka- sım 1946'da da Markopaşa yayımlanmaya baş- lar. 1946-1950 arasında dört yıl, eşsiz bir muha- lefetı yürütecektir. Siyasal bir mizah gazetesiydi Markopaşa; ne var ki, yalnız siyasal değil sosyal bir fikir mücade- lesi de yapmıştır. Asıl çatışmanın CHP ve Demok- rat Parti arasında surdurüldüğü bir ortamda, Mar- kopaşa, apayrı bir söyiemın sahibiydi: Emperya- lizme karşı çıkıyor, burjuva partileriyle alay ediyor; ulusal bağımsızlık ve banştan yana konuşuyordu. Demokrasiyı savunuyor; ama onu soyutta bırak- mıyor, halkın yanı sıra -onun içinde- işçi sınıfının variığına da dikkatleri çekiyordu. Böylece, bütünlüğüne bir muhalefetti yaptığı. Ne kadar güzel dıyeceksinız; gerçekten demok- rat ve yurtsever bir davranış da böyle olmahydı! Ne var kı, CHP ıktidan kan kusturmuştur ona; adım başında yasaklamalar ve kovuşturmalar için- de yürümüştür her şey. Göz göre göre, açıkça, köy- lünün öyküsünde olduğu gıbı, taşlar bağlanmış ve köpekler salıverilmiştir. Demokrat Partı, işte böyle bir ortamda, ıktıdara gelir; sola kan kusturmada ise, CHP'yı aratmaz. Markopaşa'nın yerden yere vurduğu emperyaliz- min uşakiığına soyunur; onunla da yetinmez, dü- pedüz bir karşı devrimi üstlenir. Ama yanlışa düş- meyelım: Karşı-devrim, 1950'lerte alıp başını git- se de, o tarihten önce başlamıştı. Denebılirki, demokrasimizin yazgısı 1946-1950 yıllannda çizildi. Oyun, söylediğimiz gibi değil de dürüstçe oynansaydı; bugünkü çıkmazlann ıçin- de çırpınmıyor olacaktık. Sabahattin Ali'nin, Aziz Nesin'ın, Rrfat llgaz'ın, Ma/^opaşa'nın bu unutulmaz yazarlarının muca- delesi ise, hep hatırlanacak... Mehmet FARAÇ HIZBULLAH'IN KANLI YOLCULUĞU *f/iftt G ü n i z i Y a y ı n c ı l ı k il: 0212-512 42 19 FakS: 512 11 72 KİĞIASLİYEHUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 2001'100 Davacı DSİ Genel Müdürlüğü \'ekıli A\-, Mehmet Özmen tarafından davalı Aydın Irten aleyhıne mahke- memize açılan kamulaştırma bedelının tespıtı ve tes- cıl davasının yapılan yargılaması sırasında venlen ara karan gereğınce, Davalı Aydın Irten'e ait Bıngöl ilı, Kigı ilçesi. Abar Mahallesi. Abar mevkiinde kâin 117 ada. 2 parsel sa- yılı ve 6.750 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz. DSİ Genel Müdürlüğü tarafından 14.09 2000 tarihin- de kamulaştınlmış olup ıbraz edılen belgelerden ta- şınmaza takdır edılen 11.850.000.000.-TL bedel üze- nnde taraflar anlaşamadıklanndan kamulaştınlan ta- şınmazın bedelının tespıtı ile DSt Genel Müdürlüğü adına teseiline karar venlmesı ıçın 04.09.2001 tan- hınde DSİ Genel Müdürlüğü vekılı Av. Mehmet Öz- men tarafından Kigı Asliye Hukuk Mahkemesf ne da- va açıldıfiı ilanen duyuruİur 26.10.2001 Basın: 66752
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear