Catalog

SAYFA CUMHURİYET 25 EKİM 2001 PERŞEMBE 10 DUNYA V E T U R K I Y E [email protected] ANAP lideri Yılmaz, birliğin Türkiye'ye yönelik olumsuz tavrım eleştirdi AB sonkarannıversinANKARA (Cmnhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı MesutYıtanaz, Türkiye hak- kında olumsuz karar alan AB' yi sert bir dille eleştirdi. AB 'nin Türkiye hakkın- da son karannı vermesi gerektiğini be- lirten Yılmaz, "AB geleceğinin güven- Kğinitehlikeyeatryor*' dedi. Türkiye'de- ki "AB karşıtı çevreleri eteklerindeld taşı dökmeye, yiizJerindeki maskeleri indinneye" çağıran Yılmaz, Türkiye'yi dışlayan AB'nin ortaçağa giden yolda bir HJristiyan kulübü olarak ilerleyece- ğini savundu. Yılmaz, Cumhurbaşkanı AhmetNec- det Sezer'in halkoylaması karanndan sonra meydana gelen gelişmeleri "ku- şatma aJündaki Bizans'ta meteklerin cinsheti tarüşmasına" benzetti. Partisinin grup toplantısında konuşan Yılmaz, Türkiye hakkında olumsuz ka- rarlar alan AB'yi ve Cumhurbaşkanı Se- zer'i eleştirdi. AB zirvesinde Türki- Ankara'da toplanılıyor AGSP'de ikincitur • Türkiye, ABD ve îngiltere, AGSP için 2. kez bir araya gelecekler. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye, ABD ve Îngiltere, Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikası'nın (AGSP) hem NATO'ya hem AB'ye hem de Türkiye gibi AB üyesi ohnayan müttefiklerin çıkanna gelişmesi için Ankara'da bir araya gelecekler. AB'nin Avrupa kıtasında yaşanabilecek bunalımlara süratle müdahale edebilmek için oluşturmayı amaçladığı 60 bin kişilik acil müdahale gücünün Türkiye gibi NATO'ya müttefik olan ancak AB üyesi olmayan ülkeleri dışlamamasına yönelik görüşmeler sürüyor. Hem NATO hem de AB bünyesinde yapılan yoğun temaslarda bir ilerleme sağlanamayan AGSP'nın 2003 sonuna kadar oluşturulması amaçlanıyor. Ancak taraflann politikalannı değiştirmemeleri bu oluşum sürecini sıkmtıya sokuyor. Türkiye, Îngiltere ve ABD'nin geçen mayıs ayında gizlice gerçekleştirdikleri üçlü toplantının ikinci turu bugün Ankara'da gerçekleştirilecek. Türkiye'yi Dışişleri Bakanlığı Müsteşan Büyükelçi Uğur ZiyaTın temsil edeceği toplantıya Îngiltere adına Siyasi Direktör Peter Ricketts ile ABD adına Siyasi Müsteşar Yardımcısı Robert Bradtke katılacak. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hüseyin Diriöz, dün düzenlediği basm toplantısında, bir soru üzerine, "Görüşme NATO ve AB arasmdaki iüşkfleri her 2 örgürün de üyesi olan ülkelerin tamamun tatmin edecek şekflde Oeriye götürülmesine yöneKktir" dedi. Diplomatik kaynaklar, AB'nin Laeken Zirvesi'nde bu konuda bir ilerleme yaşamak istediğini, ABD'nin de NATO ile AB arasında bir anlaşmanın Prag Zirvesi öncesinde tamamlanmasıru beklediğini bildiriyorlar. • Yılmaz, "AB geleceğinin güvenliğini tehlikeye atıyor" diye konuştu. Mesut Yılmaz, Türkiye'yi dışlayan AB'nin ortaçağa giden yolda bir Hıristiyan kulübü olarak ilerleyeceğini savundu. ye'nin aday değerlendirmesinin dışın- da tutulduğunu belirten Yılmaz, "Tür- Idye asla kabul etmediğüniz aday ülke statüsünün altında befirsiz bir konuma yerieştirilmeye çahşılnuşür" dedi. Uygarhklar çaüşmasL.. AB'nin Türkiye'yi dışlamaya yöne- lik her tavnnın uygarlıklar çatışması- na atılacak somut bir adım olarak yo- rumlanacağını kaydeden Yılmaz, ''Tür- kiye'yi dışiayan bir Avrupa, ortaçağa dö- nüşü simgeleyen yolda bir Hıristiyan kulübü olarak emin adımlarla ilerJeye- cektir" değerlendirmesini yaptı. AB'nin Hıristiyan kulübü veya din- lerüstü bir cazibe merkezi olma nokta- sında karar vermesi gerektiğini anlatan Yılmaz, "Türkrve'nin de nihai karan- nı venne zamanı çoktan geuniştir. Av- rupa'nın Türkiye'ye karşı her olumsuz tavnnı zil takarak karşdayanlar hiç de az değii Türkiye'deki herkes eteğinde- ki taşı dökmeli, yüzlerdeki maskeler in- meüdir" diye konuştu. Yılmaz, Türkiye'nin AB'ye uyum için gerekli çalışmaları en kısa sürede tamamlaması gerektiğini belirterek "AB'yi Türkiye konusunda nihai kara- ra zoriamanın bundan başka kestirme yolu yoktur. Türkiye'yi dışlamış bir Av- nıpa, kendi ideallerini hiçbir zaman gerçekJeştiremeyecektir. AB duygusal yaklaşımlarta Türkiye'nin üyefiğüıi zo- ra sokarken asbnda kendi geleceğinin güveniğini tehükeyeatdğmm farkma var- mahdır" dedi. Sezer'i de eleştirdi Yılmaz, mirietvekili maaşlan konu- sunda halkoylaması karan alan Sezer'i de eleştirdi. Dünyanın ve Türkiye'nin geleceğinin yeniden şekillendiğini be- lirten Yılmaz, halkoylaması tartışma- lannın yersiz oldugunu kaydetti. Yıl- maz şu değerlendirmeyi yaptı: "Birbirinden önemMiçve dış probfem- lerimizdururken milletvekilkrinin ma- aşlan konusunda referanduma gidU- mesi insana ister istemez kuşatma aran- daki Bizans'ta meleklerin dişi mi yok- sa erkek mi olduğu tartışmasını anım- saüyor. Yaklaşan tehfikeleri bertaraf et- mek yerine anlamsız tartışmalaria za- man geçirenlerin tarihteki akıbetleri belhdir. Türkiye'ye böyle bir körüJük yapmaya da künsenin hakJo yoktur." ŞtDDETLİ ÇATIŞMA - Israil askerierinin Beyt Rima'da pek çok eve baskın yapOklan. en az 10 kişinin öldüğü çaûşmalarda çok sayıda kişinin de tutuklandığı beürtnıyor. Filistinli miliskr de, Ban Şeria'ya giren İsrail biıüklerine ateş açnlar. (Fotoğraf: AP) Batı Şeria 'ya giren Israil birlikleri dün en az 15 kişiyi öldürdü Filistin 'de en kanlı gün Dış Haberier Servisi - Tu- rizm Bakanı Rehavam Ze- evi'nin geçen hafta öldürül- mesinin ardından Filistin'e karşı çok sert misillemelere girişen Israil birlikleri dün Fi- listin topraklanna girip en az 15 kişiyi öldürdü. Israil tanklan dün sabaha karşı Batı Şeria"daki Beyt Ri- ma köyüne girdi. Askerlerin pek çok evi basarak arama yaptıklan, çıkan çatışmalar- da en az 10 kişinin öldüğü ve çok sayıda kişinin tutuklan- dığı bildirildi. Köyde sıkıyö- netim ilan edildiği, köye tank ve topçu birliklerinin mevzi- lendiği kaydedildi. tsrail güçlerinin Beyt Rima • ABD yönetiminin çıkışlanna aldırmayan Israil, dün düzenlediği operasyonlarda Beyt Rima'da 10, Doğu Kudüs'te 1, Tulkerim'de 3, Beytüllahim'de de 1 Filistinli öldürdü. köyüne, Zeevi'yi öldüren Fi- listinlilerin yaşadığı gerekçe- siyle operasyon düzenlediği bildirildi. Tuğgeneral tzhak Gerson,Zeevi'yi öldürdüğün- den şüphe edilen hücrenin ba- zı üyelerinin tutuklandığını belirtti. Gerson, Zee\i suikastını üst- lenen Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) militanlan da aralannda olmak üzere, Hamas ve îslami Cihat'tan 11 kişinin tutuklandığını söyledi. Israil radyosu, tutuklananlann ara- sında Zeevi'yi öldüren Ham- di Guran ve 2 yardımcısının da bulunduğunu öne sürdü. Filistin dün, 2. üıtifada baş- ladığından bu yana en kanlı günlerinden bırini yaşadı. Beyt Rima'da öldürülen 10 kişinin yanı sıra Doğu Kudüs'te 1, Tulkerim'de 3, Beytüllahim'de de 1 Filistinli öldürüldü. Filistin lideri Yaser Arafat, olanlan "Büyük birsuçveger- çek teroriznT olarak nitelen- dirdi. ABD Dışişleri Bakanı Co- lin Powell, Israil askerierinin günlerdir işgal altında tuttuğu Filistin bölgelerinden derhal çekilmesini istedi. Pövvehİsrail çeküsin Washington'dabasın toplan- tısı yapan Powell. "Israil Hü- kümeti'nin, Turizm Baka- nı Rehavam Zeevi'nin öl- dürülmesi üzerine yeniden işgal ettiği FUistin toprak- lanndan derhal çekilmesi yerinde olacakfır" dedi. Is- rail Dışişleri Bakanı Şimon Peres ile görüşen ABD Baş- kanı George Bushda, Peres'e " Israfl'in FUistin topraklann- dan mümkün olduğunca ça- buk çekileceğini umduklan- nı" söyledığı belirtildi. MERHABA Aynı el yazısının kullanıldığı mektuplarda 'Amerika ve İsrail'e ölüm' tehditleri var Şarbonlu ıııektuplanıı tarihi 11 Eylül Dış Haberier Servisi - ABD'de sena- tör Tom Daschle, NBC televizyonu- nun sunucusu Tom Brokaw ve New York Post gazetesine gönderilen şar- bonlu mektuplann, 11 Eylül günüpos- talandığı ve içinde, "Amerika vebra- fl'eöiüm* gibi ifadelerin bulunduğu or- taya çıktı. Basma yansıyan mektup örnekle- rinde, el yazılannın aynı olduğu, bü- yük harf kullanıldığı görülürken, hep- sinin üzerinde 11 Eylül tarihi bulunu- yor. Senatör Daschle'a gönderilen şar- bonlu mektupta. "Bizidurduramazsı- nız. Şimdi şarbonumuz var. Korkuyor musunuz? Öleceksiniz. ABD'ye ölüm. tsrail'e ölüm. ADah büyüktür" ifade- leri bulunuyor. NBC televizyonunun sunucusu Bro- kaw'a gönderilen şarbonlu mektupta da aynı el yazısı ve büyük harflerle "Bu sonraki, şimdi penisilin aün. ABD'ye ölüm. tsrail'e ölüm. Allah bü- yüktür" yazılan gö- ze çarpıyor. Brokaw ve New York Post'a gönderilen mektup- larda yer alan, peni- silin kelimesinin ise"penaciBn" ola- rak yanlış yazıldığı görüldü. Bush: Şarbon değilirn O^-ll-oî <J CAN NOT STOP U8. You 016 Now. You H TO TO IS tHBAT.Beyaz Saray'a bir- kaç kilometre uzak- lıktaki Anacostia do- nanma üssü ve Bol- ling hava üssü tara- iîndan ortaklaşa kul- lanılan bir askeri tesiste posta işlem ma- kinelerinde şarbon tespit edilmesinin ardından ABD Başkanı George W. Bush, "Bende şarbon yok" dedi. Bush, kabine toplantısından önce, u Bizi durduramazsuuz. Şimdi şarbo- numuz var. Korkuyor musunuz? Öle- ceksiniz. ABD'ye ölüm. İsrail'e ölüm. ADah büyüktür" (REUTERS) bir gazetecinin, şar- bon testi yaptınp yaptırmadığı soru- suna karşılık, "Ben- de şarbonyok" dedi. Beyaz Saray kay- naklan, yaklaşık 6 hafta önce bazı Be- yaz Saray persone- line, şarbona karşı etkili antibiyotik olan Cipro'nun verihne- ye başlandığını be- Iirttiler. Posta yetkilileri, başkent Washing- ton'daki 36 postane- nin çahşanlannı test- ten geçirirken, binlerce postacıya ön- lem olarak antibiyotik veriliyor. Was- hington'da şarbon testüıden geçirilen- ler arasında, Washington Belediye Baş- kanı Anthonj VVTDiaıns'ın da bulundu- ğu belirtiliyor. VVilliams, cuma günü bir postaneyi ziyaret etmiş ve posta- cılara desteğini göstermişti. Şu ana kadar sadece Washington'da, önlem olarak antibiyotik verilen postacı sa- yısımn ise 10 bini bulduğu belirtiliyor. Daha önce iki posta görevlisi öhnüş- tü. İki posta görevlisinin de solunum yolunda şarbona rastlandığı biliniyor. ABD Posta Müdürü John Potter da postanın güvenliği konusunda garan- ti veremeyeceğini söyledi. Pakistan'da şarfaon Pakistan'ın Karaçi kentinde de ulus- lararası iki Amerikan şirketine, için- de şarbon bulunan iki paket geldiği bildirildi. Şirketlerden birinin bir Ame- rikan bankası, diğerirün de bilgisayar pazarlama şirketi olduğu öğrenilirken, banka personelinden birinin, Ağa Han Hastanesi'nde yapılan incelemelerin- de şarbona yakalandığı tespit edildi. NECATİ DOĞRU Tüccar Gazetecilik Çöküyor!ı Ekonomikkrizyüzünden "kasvet- 11 bir oturma odasına" dönmüş gü- zel ülkemizde kaslarında daha fazla "hızlı telcik taşıyan" zenci atletlerin yanşı kazanma sevincıne benzer olay- lar az da olsa yeşeriyor. Kim ne derse desın! Tutucular!.. Egemenler!.. Düzenden beslenenler!.. Ne kadar direnirse dirensin! Türkiye saydamlaşıyor. Şeffaflaşıyor. Gizli kalacak diye kurgulanmış, planlanmış, kumpaslanmış bütün soygunlar, vurgunlar, hortumlamalar tek tek, lime lime, düğüm düğüm, boğum boğum aydınlanıyor. Şu kasvetli ortamda.... lyi şeyleri de atlamayalım. Vakit geçirmeden yazalım. Işte ül- kemizde tüccar gazetecilik de çökü- yor. Temiz süt emmiş, "Temiz Türki- ye'den" yana savcılar, hâkimler, po- litikacılar, hesap uzmanları, müfettış- ler, askerlersoygunlann üstüne gittik- çe tüccar kılığına girmiş gazeteciler de tek tek yakayı ele veriyorlar. • • • Dürüst, vatansever, yılgınlığa düş- mez kalem Uğur Mumcu, yıllarca önce "Türkiye'nin şeffaflaşmasınınsa- dece gazetecilik yapan gazetecıle- rin çoğalmasından" geçeceğini ya- zıp yılmadan söylemişti. Bizim laik kesimdeki tüccar gazetecileri; "li- boşluk" kavramını üreterek tek tek ser- gilemiştı. Şimdi Uğur Mumcu'nun bayrağı- nı alarak koşmaya devam eden genç gazeteciler, "dıncı tüccar gazeteci- lerin" marifetlerini de belgeleyip bel- geleyip haberleştiriyorlar. Nedim Şener... Bu genç gazetecılerden biri... "Te- peden Tırnağa Yolsuzluk" diye bir kitap yazdı. İkinci baskısı tükenmek üzere. 4 gündür gazetelerin manşet- leri ileTV'lerin ana haber bültenlerin- de birinci haber olarak yayımlanmak- ta olan "İGDAŞ Vurgununu" ilk kez 12 gün önce (13 Ekim'de) ekonomi sayfasında Nedim Şener duyurdu. Operasyon başlayinca gazeteler ve TV'ler olayı birinci sayfalarına ve ana haber bültenlerine taşıdılar. • • • Tüccar gazetecilik lime lime... Hem bizim laik kesimin sakalsız, bıyıksız liboşlaşmış Cross kalemleri, hem dinci kestmin Arap sakallı, yeşil kadife kılıflı Parker kalemleri gizli tüc- car giysileri içinde tarafsız gazeteci- liğin projektörierine yakalanıyorlar. Olaylar dile geldi konuştu: Anne, yeşil kalemler de çıplak! Nedim Şener'in; Maliye Bakanlığı 8 Hesap Uzmanı; Sedat Abdullah Ansoy, Suat Taş, Şerafettin Kara- kış, llker Yıldırım, Devrim Akatın, Mehmet Canpolat, Ali Çicen, Yu- suf Çilkoparan'ın hazırladığı rapor- ları önceliklı (atlatma) haber haline getirip yazdığına göre, Akit gazetesi başyazan Abdurrahman Dilipak, Kanal 7'nin haber merkezi başkanı, haber seçicisı, tasniflendiricisi ve su- nucusu (ankerman diyorlar) Ahmet Hakan Coşkun ve Radikal gazete- si muhabiri Mehmet Taşdiken (Bu arkadaş da laik Radikal'de yazdığı- na göre hem Cross kalemli, hem ye- şil kadife parker kalemli) İGDAŞ vur- gunu yapan şirketlerin kurucu ortak- lan arasında yer alıyoriar. • • • Belgelerde var... Akit başyazan Abdurrahman Dili- pak, Lonca adlı birşirketin kurucu or- takları arasında yer alıyor. Bu şirket, 22 ortaklı olarak önce basın-yayın konulannda faaliyet göstermek ama- cıyla kuruluyor. Abdurrahman Dili- pak da bu 22 ortaktan birisi. 1998 yı- lına gelindiğinde 22 ortak hisselerini 5 ortağa devrediyorlar. Dilipak da pa- yına düşen 554 adet hisseyi, 55 mil- yon 400 bin lira, (bu nominal değer, gerçeği nedir bilmıyoruz) Abdülka- dir Unal adlı kişiye devrediyor. Bu de- virden sonra Lonca şirketi, Iştanbul Büyükşehir Belediyesi'nin şirketle- rinden İGDAŞ'ın doğalgaz abonele- rinin sayaçlarını okuma ihalesini ka- zanıyor. Kazanıyordeğil de kazandı- rılıyor. Çünkü bu şirketin hisse dev- rinin arkasında bir zaman adı piya- sada Tayyip Erdoğan'ın gizli kasa- sı olarak geçen, sonradan şimdiki başkan Ali Müfit Gürtuna nın se- çim harcamalannın gizli finansörü ol- duğu iddia edilen Tufan Mengü ad- lı kişi var. Bu Tufan Mengü, lise eği- timi almış, sadece lise mezunu fakat Istanbul'da 4 hastanenin de sahibi. Tufan Mengü, Silivri'de çıkan Hür- güç gazetesinın patronu, sadece or- taokul mezunu Ahmet Hamdi Pı- narcık'ı Lonca'nın yenilenen ortak- larının başına getiriyor. Adam gazete patronu! Oluyor tüccar gazete patronu. Ve belediye şirketi İGDAŞ, işte Ab- durrahman Dilipak'ın kurup sonra hisselerini devrettiği bu Lonca adlı şir- kete doğalgaz sayaçlannın okunma- sını 1 dolar 55 sentten ihale ediyor. Oysa ISKl'nin sayaçlannı okuyan şir- ket bu işi 21 sente yapıyor. Iddiaya göre aradaki korkunç farktan bir bö- lümü Anakent Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna'nın seçim harcamala- rında kullanılıyor. • • • Hazreti Muhammed sakallıydı... Bunlarda sakallı... Muhammed tüccarlık yapmıştı. Bunlarda tüccar... Hem gazeteci hem tüccar. Kanal 7'nin başhaber sunucusu ve bizim lıboş laiklerin yaptığı yolsuzluk- lann fırsat kaçırmaz sergileyicisi Ah- met Hakan Coşkun da "Irony Rek- lam" adlı bir şirketin kurucu ortağı ol- muş. Yüzde 30 payı var. Bu şirket de Fazilet Milletvekili Ali Oğuz'un oğlu Müjdat Oğuz'u ve Tayyip Erdoğan'ın gizli kasası diye ıddia edilen Tufan Mengu'yu aracı yapmış. İGDAŞ'a yılhk basmış. Büyük paralar almış. İGDAŞ'a tanıtım kitabı basmış. Büyük paralar almış. İGDAŞ'a mektup açacağı satmış. Büyük paralar almış. Ramazan Bayramı kartı satmış. Buyük paralar almış. Promosyon malzemesi satmış. Büyük paralar almış. Üst üste toplandığında İGDAŞ ad- lı halk şirketi Ahmet Hakan Coşkun'un de kurucu ortak olduğu şirkete 1 tril- yon 527 mılyar liralık iş vermiş. Ra- dikal yazan olan Mehmet Taşdiken ise Ali Müfit Gürtuna'nın 25 yıllık arka- daşı oldugunu söyleyıp bu şirkete ış vermesi için Anakent Belediye Baş- kanı ile Ahmet Hakan Coşkun'un kar- deşi Abdullah Topel Coşkun u bir araya getıren sabah kahvaltılı, öğlen yemekli toplantılara aracılık etmiş. Hem de belediye köşklerinde... Belediye köşkleri dediğim Celik Gü- tersoy'un çok rafine birzevkle, binbir emekle, yüksek paralar harcayarak Iştanbul kentine, Türkiye'ye ve dün- yaya kazandırdığı, sonradan belediye- nin el koyduğu Emirgân Parkı'ndaki, Yıldız Parkı'ndaki tarihi binalar.... Çelik Bey, bu köşkleri... Halk gitsin.... Osmanlı kültürüyle tanışsın... Dıyeyenilemişti.... Buralarda "İGDAŞ'a kumpaslar kurulacak toplantılaryapılacağını bil- seydi" yapmazdı onlan... • • • Işte görüyorsunuz... Türkıye'de sadece kasvet yok. Umutlu gelişmeler de var.... Hem laik kesımde.... Hem dincı kesımde... Tüccar gazetecilik çöküyor. Hem bankası, hem şirketleri olan gazeteler, TV'lerin sahiplerinin ikti- dariarla, iş dünyasıyla ilişkileri tek tek ortaya çıkıyor. Söylemesi çok ayıp; benim her gittiğim gazetede 20 yıl- dan beri yazdığım; "Gazeteciler ga- zetecilik yapmalı... Bankacılar ban- kacılık... Başka türlü bağımsız, ta- rafsız gazetecilik gelişemez..." tezi- ni hayat her seferinde doğruluyor. Şimdi son söz: Bu dinci tüccar gazetecilerin, do- ğal olarak, "kalemlerinikınp" bu mes- lekten aynlmalan gerekır. Fakat biz bu- nu kendilerinden ısteyemiyoruz. Çün- kü bizim laik gazeteciler tüccarlık ya- parken hem başyazarlık hem genel yayın müdüriüğü ve hem de patro- nun diğer şirketlerinin yönetim kuru- lu üyeliğıni yaparken ve iş takip eder- ken suçüstü yakalandıklarında "ka- lemlerini" kırmamışlardı. Laik liboş tüccar kalemler... Gazeteciliğe saygılı olsaydı... Aynısını dincilerden beklerdik... Gazeteciler gazetecilik yapmalı... Bankacılar bankacılık... Tüccarlaşmış kalemler kınlmalı... E-posta: [email protected] Faks:0212 51390 98 TÜRK BÖLGESÎNDE PETROL ARAMA ÇALIŞMASI Ankara, Kıbrıs Rum kesiıııiııi izlemeye aldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye, Türk kıta sahanlığındaki böl- gede petrol arama çalışmalanna ha- ztrlanan Kıbns Rum kesımine "geHş- meJere kayitsız kalmayacağı'' uyansın- da bulundu. Ankara, "Türkiyeber tür- lü menfaaünı konrv-acakûr" açıklama- suıı yaptı. Güney Kıbns Rum Yöneti- mi'nin adanın doğusunda yaptığı pet- rol arama çalışmalanna Türk kıta sa- hanlığındakı bölgeyi de dahil etmek is- temesi Ankara" nın tepkisine neden ol- du. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hüse- yin Diriöz, haftalüc olağan basın top- lantısında gelişmeleri doğrulurken "Türkiye konuyu izleyecek, her türlü menfaaünı konjyacakür" dedi. Yunanistan ile koordineli olarak Kıb- ns açıklannda petrol aramaya başlayan Rum yönetimi, çalışmalannı Türk kı- ta sahanlığı içerisindeki bölgeyi de içe- recek şekilde genişletmeye hazu"lanı- yor. Rum yönetiminin somut adımlar atma aşamasına geldiği belirtiliyor.