23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 19 EKİM 2001 CUMA OLAYLAR VE GORUŞLER olay.gorusCg cumhuriyet.com.tr 11 Eylül Olayı ve Hukuksal Analizi Av. Noyan ÖZKAN îzmırBarosu Başka, 0 kızkulelerdeneleleatlayanbır I çıft ınsan Bır an ıçın kendı- nızıonlarınyennekoyunuz Iş- te ınsanoğlunun geldığı acıkiı nokta. Uluslararası terorun acı- masızlığı ve >arattığı korkunç sonuç Bınlercemasum ınsan yaşamı- nı yıtmyor v e dunyanın dort bır koşe- sı savaş. tamtamlanyla. bomba sesle- nyle çınlıyor Her şeyden once, ulus- lararası organıze bır suç orgutu tarafin- dan yapıldığı aniaşılan uçaklı ıntıhar saldınlan, doğrudan ınsanlann yaşam hakkıru ıhlal eden *ağır bir insan haklan hukuku ihlali'dır Bu saldı- nyı duzenleyenler ve destekleyenler, kesınlıkle adalet onune çıkanlmalıdır ABD yonetımının olaylara şahince yaklaşımı ve Başkan Bush'un savaş naralan ıse olayın bır başka boyutudur Oncelıkle, başta CNN olmak uzere, aşın mıllıyetçı yayın yapanABD med- yası ve ulkemızdekı ışbırlıkçılerı sıs- temlı bır psıkolojık savaş propaganda- sı ıleABD'nınAfganıstan'a 7 Ekım'de başlatûğı asken mudahalenın zemını- nı hazırlamışlardır MIT Unıversıtesı Dılbılım Profesoru Noam Chomsky, ABD'dekı teronst saldınlann şovenıst sağ ıçın bır armağan olduğunu belırt- mıştır "ABD'ningirişeceğihareket, belki şimdi yaşanandan > a da ondan daha korkunç boyutta yepyeni tep- kilerin tetiği olacaktır." (Cumhun- yet, 15 09 2001, s 6) m ABD yonetımı tarafından suçlu ı- lan edılen Usame bin Ladin ve £1- Kaıde Orgutu, Sovyetler Bırlığı'nın Afganıstan'ı ışgalının ardından AB- D'nın bolgede oluşturduğu yeşıl kuşak (kuramı) ve prahğının somut bır uru- nudur ABD, bolge uzenndekı emperyalıst polıtıkasında, 198O'lı yıllardan sonra radıkal dıncı hareketlen desteklemış veAfganıstan'daTaleban'ınyonetunı- ne yeşıl ışık yakmıştır ABD yonetımı şımdı ne ektıyse onu bıçmektedır Ul- kemız, ABD yonetımının doğrudan ve koşulsuz destek verrnış olduğu 12 Ey- lul asken darbesı ve Özal yonetımının guçlendırdığı siyaset-taıikat-ticaret uçlusunun olağanustu guçlenmesıne tanık olmuştur Şımdılerde ıse ABD yonetımı ve Paul Henze gıbı sozcule- n ulkemızde "üınılı İslam politikası- nı" tezgâhlamaktadn-lar Fethullah Gülen ve Recep Tayyip Erdoğan gı- bı şenat devletı hev eshlenne kucak aç- maktadırlar Herkesçe bılınen bu ger- çeğı bırkez daha beürmkten sonra asıl konuya gelehm Ateş elbette duştuğu yen yakar Bu bakımdan Nevv York'lulann öfkesını, tepkılerım olağan karşılamak mum- kundur Ancak ABD yonetımının, ozellıkle uçuncu dunya ulkelenne yo- nelık acımasız ve kırlı polıtıkalannı yenıden gundeme getırmekte yarar vardır 12E\lüll980darbesiveson- rasında ülkemiz en ağır insan hak- lan ihlailerini yaşamış, on binlerce insan işkenceden geçirilmiştir. Dar- be lideri Evren, 1982 Vnavasası Ge- çici 15. maddesinin kendisine sağla- dığı dokunulmazlık zırhıyla elini kolunu sallayarak ortahklarda do- laşmaktadır. Insan haklan hukuku ve uygulama- sı açısındanABD'nın durumu vahım- dır Bugun dunyada 109 ulke, olum cezasını kaldırmışur veya uygulama- maktadır Olum cezasını uygulayan 86 ulke arasında ılk sıralan Çın, îran, Su- udı Arabıstan ve ABD almaktadır 2000 yıhnda ABD'de 85 ıdam cezası ınfaz edılmıştır Son dort yıl ıçınde 18 yaşın altında kuçuklenn ınfaz edıldı- ğı yahıızca uç ulke vardır Iran, Kon- go ve ABD Ve ustehkABD, çocukla- n da ınfaz edebümek amacıyla 16 2 1995 yıhnda ımzaladığı Çocuk Haklan Sozleşmesı'nı tasdık etme- mek suretıyle yururluğe koymamakta- dır (Turkıye, 1990'da ımzaladığı soz- leşmeyı 95'te yururluğe koymuştur) Birieşmiş Milletler İşkence ve Pek Fena Muamelenin Önlenmesi Hak- kındaki Sözleşme, ABD tarafından 1988'de imzalanmış ve 1994"te vü- rürlüğe girmiştir. Ancak, ABD bu sözleşmenin sekiz maddesine rezerv koymuştur. Kadınlara Karşı Her TüıiüAynmcüığm Önlenmesi Hak- kındaki BM Sozleşmesi. ABD tara- fından 17.7.1980 yıhnda imzalan- ve halen yürürlüğe konmamış- tır. Bu sözleşmenin eki protokolü ise imzalamamıştır.Yine, ikiz sözleşme- ler olarak nitelenen ve şu anda TB- MM gündeminde bulunan, 'BM Ekonomık, Sosyal ve Kulturel Hakla- n Uluslararası Sozleşmesi' ile 'Kışı- sel ve Sıyasal HaklarUluslararası Soz- leşmesi', 1966 yıhndan bu \ana ABD tarafından yürürlüğe konulmamış- ör. Anayasamıza gore hukumetın ge- nel sıyasetını yurutmekle sorumlu olan Başbakanhk, ABD yonetımının emperyalıst ve brh pohtıkalanna alet olmamah ve henuz "künin tarafın- dan neden yapıldığı'' beUı ohnayan bu olayda doğrudan ya da dolayh ta- raf olacak her turlu ışbırhğınden kaçı- narak tarafsız kahnalıdu- Anayasanın 92 maddesine gore "Milletlerarası hukukun meşru saydığı hallerde sa- vaş hali ilanına ve Türkiye'nin taraf olduğu milletlararası antlaşmalann va da milletlerarası nezaket kural- laruun gerektirdiği haUer dışında, Tıirk Silahlı Kuvvetleri'nin vaban- cı ülkelere gönderilmesine veya ya- bancı silahlı kuvvetlerinTürkiye'de bulunmasına izin vermek yetkisi TBMM'nindir." NATO Sozleşmesı'nın 5 madddesı uyanncaTurkıye, uye ulkelerden teca- vuze uğrayan ABD'ye, "Kuzey At- lantik bölgesinde giivenliği veniden tesis ve temin için" yardım etmekle yukumludur Ancak, ABD yonetımı- nın başındakı Teksash kovboy ve şa- hınlen açıkça "haçlı seferini başlat- üklannı" ılan etmekte v e yangına ko- rukle gıtmektedırler ABD yonetımı, bırakınızguvenbğı yenıden tesıs ve te- mın etmeyı, tam aksıne hassas denge- lerde guç bela tesıs edılen uluslarara- sı güvenlığı bozucu bır pohtıka yurut- mektedır Bu durum, NATOAnlaşma- sı'nın 5 maddesine uymamaktadır 1995 yıhnda kurulması çahşmasına başlananvel7 7 1998'deRoma'datu- zuğu ımzalanan BM Uluslararası La Haye Ceza Mahkemesı ıçın 139 ulke ımza verrnış, ancak taraflardan yalnız- ca 37'sı onama ışlemı yaptığuıdan mahkeme çalışmaya başlayamamışnr ABD v e Afganıstan, onama ışlemı- nı yapmayan ulkeler arasındadır Tur- kıye, maalesef bugune kadar Roma Sozleşmesf nı ımzalamamışnr Aynca, 1999 yıhnda ımzaya açılan v e teror orgutlennın uyuşturucu v b fı- nansman kaynaklarını kesmeyı amaç- layan "BM Terörün Finansmanmın Önlenmesine İlişkin Uluslararası Sözleşme", en az 22 devletın onama ve depozıt ışlemlennı yapmaması ne- denıyle yururluğe gırememıştır Ka- pah kapılar ardındakı pazarhklarda ul- kemızın başına çorap orulmeyeceğıne ınanmak ıstenz "Yurtta banş, dün- yada banş" temel pohtıkamıza sahıp çıkmahyız(*) (*) Bu \ azının hazırlanmasında Bır- leşmışMilletler\e UluslammsıAfOr- gutu ınternet web sıtelerınden y arar- lanümıştır PENCERE Norveç'te Bile Gericiliği Sürdürüyorlar Mehmet GÜLER Eğıtımcı Yazar N oneç'e gelırken he- defım kutuplara ka- dar varmaktı Bu umudumu yıtınnce Dostoyevski'mn "Beyaz Gece- ler"uıe benzer geceler ve olağa- nustu guzellıktekı doğa, kutup duşumu bır anlamda yaşamama neden oldu Norveç nufusunun sadece 4 2 mılyon olduğunu anımsatarak soze başlamalıyım Bu kadar az nufusun kutup kuşa- ğında yarattığı uygarlığa hayran ohnamak olanaksız Buradan çok çok şeyler yazıla- bılır Bır aydın, yazar olarak benı daha çok Turk gurbetçılennın sosyo-kulturel duruşlan ılgılen- dınyor Gezımın merkezı Drammen'de 6849 yabancı var Bu sayı 53 ul- keye dağıhnış durumda Bunlann başında TurkJer, Pakıstanlılar, Hındıstanlılar, Arnavutlar, Vıet- namlılar gelıyor Bu sayılarm kı- sa ıfadesı şoyle Yahıız Dram- men'de 729 Turk var Pakıs- tan'dan 608. Vıetnam'dan 448, Sı- nlanka'dan 182, Nıjerya'dan 10 kışı bulunuyor Norveççe'yı ko- nuşmada Turkleruı, Norveç'm sosyal yaşamına uyumda Vıet- namlılann onde geldıklen soyle- myor Norveç ozgurluklenn bol ol- duğu bır ulke Son derece de or- gutlu bır toplum Merkezı huku- metler yenne yerel kurumlar ve orgutler elınde çoğu şeyler Okullann beledıyeler tarafından finanse edıldıklennı \e yonerıl- dıklerını soylersek somut bu- or- nekvermışolabılırız Sendıkave dernekler de benzer yetkılerle donanımlı Ozgurluklenn bolluğu ve or- gutlenme bılıncı yabancılan hare- kete geçırmış Hemen belutelım kı yabancılann orgutlenmesı hıç de çağdaş gozukmuyor Çoğu dınsel, şoven ıçenklı ve Norveç yonetımıne, Norveç halkının ya- şamına karşı tepkısel tav ırlı Bu durum konuşup tanıştığımız Nor- veç aydınlan ve yazarlannda umutsuzluk yaratıyor Ulke ınsa- mmızın Norv eçlı aydınlar ve ya- zarlar taranndan eleşhnhşı bızı uzuyor Bu eleştınye yanıt venr- ken, buraya genelde yoksul, az eğıtımlı ınsanlann geldığını, su- reç ıçensınde bu tavıriannın de- ğışeceğını soyluyoruz Soyluyoruz da gerçekten soy- ledığımız gıbı değıl Değışım, Turk ınsarumn getırdığı tum de- ğerlerden vazgeçmesı mıdır 9 El- bette kı değışım tek yanlı değıl, oyle de anlamıyoruz Her etkının bır tepkıye yol aç- tığı bılınen bır gerçek Yaşamlan, ınançlan, değer yargılan gelenek- sel yaşam tarzıyla bıçımlenmış bu ınsanlar, yaşadıklan toplum ıçuıde enyıp gıtmemek ıçın ade- ta ıçgudusel bır tepkıyle orgutle- nıyorlar Batı kulturune karşı ko- runmaya, hatta kendı ıçlerıne ka- panmaya başlıyorlar Geleneksel değer yargılannı mutlaklaştu-a- rak, ulkelennde olduğundan da- ha etkılı bır bıçımde savnnuyor- lar Bu karşı koyuşu fırsat bılen Turkıye'dekı şoven ve gencı sıya- sal orgutlerce desteklenıyorİar Bu desteklere bırtakım Arap ul- kelenrun koktendıncı orgutlen de destek \erdı mı, gurbetçı ınsanla- nrruzın sureç ıçensınde ılenye doğru devınme şanslan tumden ellennden alınıyor Sadece Drammen kentınde ya- bancılara aıt dınsel ıçenkh 20 der- nek olduğunu oğrenıyoruz Bu derneklennuçuTurklereaıt "Is- lam Kültür Merkezi"nm 1092 uyesı var, Drammen beledıyesın- den (aynca devletten de) her yıl 239 bın 148 kron yardım alıyor "Modern Türk Islam Kültür Derneği"nın 158 uyesı var, 34 bın 608 kron >ardım alıyor "ls- lam Bektaşi Derneği"nın 269 uyesı var, 58 bın 911 kron yardım ahyor (Drammen'e bıtışık du- rumdakı Nedre Eıker kasabasın- da ayru çapta ıkı Islamcı dernek daha bulunmaktadu-) Bu dmcı demek uyelennm çogunun Kon- ya ve Nevşehır'den gelen vatan- daşlanmız olduklannı da vurgu- lamak gerek Çoğu kara sakallı, tesettürlü, dıncı msanlanmızın ozellıkle "Süle>mancı"cemaatlenn etkı- len altında olduklannı oğrenıyo- ruz Bu cemaatlenn kıskacındakı ınsanlanmızı gorunce kaygılan- mamak olanaksız Kımlıklenm koruma adı altında orgutlenıp her turlu gencılığın batağına sapla- nanlarla, kımlık yıtımıne uğrayıp kayıp kuşaklar arasına gıren (ıkıncı uçuncu kuşaklann onem- lı bır kısmı), Turkıye ıçın olduğu kadaryaşadıklan ulke ıçın de teh- lıke oluşturuyorlar Şoven, dıncı duygulardan ann- mış, yerel, ulusal v e evTensel de- gerlerle v arsıllastınlmış halklann ve uluslann kardeşlığıne her za- mankınden daha çok gereksını- mımız \ar Dunyanın en uzak ko- şelenne kadar savrulan bu ınsan- lanmızı bırer dovız makınesı ola- rak gormekten vazgeçmek zorun- dayız Eğitimde Yaraücılık Prof. Dr. Bedia AKARSU Canh YJ Jd B u başlıktakı yazı- mınılkırudOEkım 2001 Çarşamba) "Felsefe ıle etık ıç ıçe kav - ramlardır" tumcesı ıle bı- tınp, konuya gelecek ya- zımda devam edeceğım de- mıştım Şımdı konuyu so- nuçlandırmak uzere surdu- ruyorum Toplumumuzun gen kalmışlığının nedenle- n arasında felsefenın eksık- lığınuı yanı sıra bıreksıklı- ğı daha var Ona da kısaca değınmek ıstıyorum Avru- pa'dal5 yuzyıldabaşlayan uyaruş ve yenıdendoğuşla bırlıkte bılımm v e teknolo- jının ılerlemesıne, ılkın In- gıltere'de başlayan Aydın- lanma'nın Fransız Devnmı ıle bırlıkte tum Avrupa'ya yavılmastna karşın, neden bu uyanış Osmanlı Turkı- ye'sı'ne geçememış, neden bu a>dınlanmaya Osmanlı ayak uyduramamış 1 Bır- çok nedenler arasında -or- neğın başta şenatçılann da- ha Fatih donemınde başla- yan engellemelen- onemlı gorduğum bır tanesıne de- ğınmek ıstıyorum Ortaçağ felsefesı Hınstı- yan dunvasında olsun. İs- lam dunyasında olsun bır dın felsefesı olması yarun- da Yunan felsefesıne, ozel- lıkle de Platon ve -Vristo- teles'e davanır Rone- sans'tan sonra gelışen Batı kulturunun temelınde de > ıne Yunan kulturu yeralır İslam felsefesının temelın- de de v ıne Yunan felsefesı var Ancak Batı, Rone- sans'la bırlıkte Yunan dun- vasının butunune yonel- mışür Sokrates oncesı do- nem ağırlık kazanmıştır, bılımı v e felsefesı kadar sa- natı ıle de ılgılıdır 'Vunan mıtolojısı Batı duşuncesın- de, edebıv atmda buyuk bır \er tutar Vunan tı>atrosu Batı tıyatrosunun kaynağı- nı oluşturur Yunan tıvatro vapıtlarında gorulen trajık oğelenn Batı duşuncesuıde aldığı verın onemı buyuk- tur İslam dunyası ıse Yu- nan felsefesı ıle ılgılenmış, ama sanahna, mıtolojısıne, tıvatrohuna hıç ılgı duyma- mibtır Islam dunyasının her alanda yuzyıllardan be- n genlev ışının, kısırkalışı- nın, ılerle>emeyışının ne- denı yaratıcı olan sanatlara yer vermemesı guzel sa- natların neredeyse tumunu yasaklavışı olabılır Sanat eğıtımınden voksun ınsan- lann gorme. ışıtme, hatta konuşma yetılen korleşebı- lır Sanat alanında, bılım alanında da olduğu gıbı. yaratma ancak akıl ve duş- lemgucunun bırlıkte çalış- masıyla olanakJıdır Duş- lemgucu. yaratmada aklın ışleyışı kadaronemlıdır, bı- lımde olsun, sanatta olsun Duşlemgucunu besleyen de duyu algılandır Bunla- nn da eğıtılmesı gerekır Du>ü algılannı gelıştırecek olan da sanat eğıtımıdır Cumhunvet donemı once- sı gen kalmışlığımızın. bı- lım alanında olduğu gıbı tekruk alandakı başansızlı- ğımızın da nedenı bırçok sanatlann yasaklanmış ol- masına bağlanamaz mı 7 Felsefenın, dolayısıyla bı- lımın yasaklanmış olmas>ı vanında resım yok, heykel yok, tıyatro yok, roman yolcmuzıksınırlı Nasılge- lışebıhr bu yokluldar ara- sında bılımsel duşunuş ve kultur Bır ulusun uygarlık dun- yasında yennı alabılmesı ıçın bılım, felsete, sanat ve teknığe, kısaca kulture ozel bır yer vermesı gerektığını gorup kesın adımlar atan 4tatürk olmuştur Halkın kendı dılıne ve kulturune sahıp çıkarak bılım ve sanat yoluyla aydınlatılması ve boylece duşunmeye yonel- tılerek duşunuş bıçımının değıştınlmesuıı ıstıyordu Ataturk Duşuncelennı sozde bı- rakmayarak, hepsuıı bırer bırer uygular, buyuk atılım- larla ve eğıtım seferberlığı ıle ılkokuldan unıversıteve çağdaş yontemlere dayalı eğıtım sibtemını kurmuştur Bılım kadar sanat da temel eğıtım ıçındedır Sanatın evTensellığınm ayırdına v a- nlmışhr Cumhunyet done- mınde 1946'ya degın su- ren \ e gunumuzdede butun yozlaşmalara karşm sanat ve bılım alanında kendısı- nı duyuran etkınlıkler Ata- turk'un ^ydmlanma Dev- nmı ıle temelını attığı. Dıl Devnmı ıle pekıştırdığı kultur ve sanat polıtıkası- nın başansıdır Ama yıne de gunumuzde her alanda gorulen vozlaşmalann onunu kesmek, yenıden duzluğe çıkmak ıçın, yenı- den o guzel gunlen yaşa- mak ıçın yenı bıreğıtım se- ferberlığıne gınşmek zo- runday ız Yıne o gunlerde- kı gıbı çağdaş yontemlere dayalı eğıtım sistemını kur- mamız gerek Dıl, sanat ve felsefe de temel eğıtımın ıçınde olmalıdır Ozellıkle lıse temel kul- tur yendır uy gar ulkelerde En buyuk eksığımız yaratı- cılık, ozellıkle bılım alanın- da Ancak duşunen sorgu- layan ınsan yaratıcı olabılır Yaratıcı kılmak ıçın eğınm v e oğretımde dıl eğıtımı ya- nmda felsefe de baş y en al- malı felsefe de. dıl de eğı- tımın temelı olmalıdır Fel- sefı duşunuş bıçunı daha ılk yıllardan çocuğa venl- melı, çocuklar bılınçlendı- nlmelıdır Aslında çocuklar sanıl- dığmdan çok tazla duşu- nurler, durmadan soru sor- malan onlann duşunduğu- nu gostermıyor mu 0 Onla- nn sorulan geçı^tınlmesın yeter Çocuk felsefe yap- maya yatkmdır aslında Çunku çocuk kafasının alı- cılığı ınanılmaz boyutlar- dadır Çocuğun gehşmesı- nın yolunu kesmemek ıçın ezbere oğretıme -ozellıkle de test sıstemıne- kesınlık- le son v enlmesı v e okuma- ya onem v enlmesı gerek Okumakla kafa da, dıl de gelışebılır, dıl ve felsefenın bırlıktelığı de sağlanmış olur Dunyaya açılma da. duşunme de dıl yoluy la ol- duğuna gore, gençlerde dı- lın gelışmesını sağlamak v e onlan, soru sormalannı da engellemeyerek duşunen ınsanlar yapmak zorunda- yız Bu da eğıtımın gorev ı- dır Bu onerdığım dıl. felse- fe sanat oğretımı nasıl sağ- lanacak. oğretmen nasıl bu- lunacak 9 Herhalde şımdı- lerde one surulduğu v e ya- pıldığı gıbı beş on haftalık yaz kurslan ıle oğretmen yetışnnleceğını sanarak de- ğıl Oğretmen okullanvar- dı bır zamanlar, Yuksek Oğretmen Okulu v ardı Hepsı kaldınldı, butun ya- rarlı olan kurumlar gıbı Çağdaş yontemlerle, ulke- mızın gerçeklenne ve ge- reksınımlenne gore. yenı- den yapılandınlarak kurul- malan gerektığı ınanctnda- yım Bubırutopyadeğıldır, yıllar once yapıldığı gıbı, yuıegerçekleşhnlebılır Bu da ancak yenıden bır eğı- tım seferberlığı ıle olabılır Aydın Devlet Değildir... Jean Paul Sartre yazıyor "Alman zafennı gorurgormez ışbırlıkçılenn Re- ich 'ın boyunduruğuna gırmek gerektığı sonucu- nu çıkarmalan, kışılıklerının derınlıklerındekı kok- ten bır karardan gelmektedır Oldubıttıye, ne oiursa olsun boyun eğme kararı Kendılennın gerçekçılık' adını verdıklen bu davranışın çağı- mız ıdeolojısınde derın koklerı vardır Tarıh bıze oğretıyor kı bır ulusun başına gelen buyuk bır olay hemen kınler ve dırenışler doğu- rur Bunlar kımı zaman guzel olmakla bırlıkte, so- nunda ışe yaramaz sayılırlar, kaybolmuş bır da- vaya bağlı kalanlar, enınde sonunda zamanlann- da yolunu şaşırmış kalırlar Işbırlıkçılere gore 'ılerleme' tarıhınyuruyuşun- den ayrılmaz, nereye gıttığımızı bılmeyız, ama, değıştığımıze gore daha tyıye gıdıyoruz demek- tır Son tanhı olay, salt son olduğu ıçın en lyısı sa- yılmalıdır örneğın savaşı onlemeye yetmeyen 'barışse- verler' Alman ordularını bırdenbıre 'barışı ger- çekleştırecek guç' olarak karşıladılar Nazı zaferının dunyaya unlu 'Pax Romana'ya benzer bır Alman barışı getıreceğıne ınandılar" Sartre boyle dıyor Doğrudur Nazılerın Avrupa'yı gudumlerı altına alıverme- lerı yalnız kendı askerı guçlerıyle gerçekleşmı- yordu, 'Yenı Nızam'tn dunyaya banş duzenı ge- tıreceğıne ınanan çoktu Yaşadığımız yıllarda Pax Amencana'öa 'Yenı Dunya Duzenı' adı altında pıyasaya suruldu Hemen 'son tanh olayını' 'tanhın sonu geldı' dı- ye yorumlayıp dunya barışını 'PaxAmencana 'nın kurduğu duzende bulduklarını sananlar ortaya çıktılar, ancak bu duzenın oncelıkle yoksulları somuren bır çarkı dondurduğu uç dort yıl ıçınde anlaşıldı Roma, Almanya ya da Amerıka gıbı tek dev- letın ya da ulusun ustunluğune dayalı bır duze- nın ınsanlıga ve uygarlığa ters duşeceğı açık de- ğıl mı' Pekı, nasıl oluyor da nıce okumuş yazmış ay- dın bugun 'Pax Amencana'y\ savunuyor? • Yukarıdakı yazı beş yıl once bu koşede yayım- lanmıştı,alçakgonullubıryaklaşımlasorabılırım Bugun de guncellığını korumuyor mu 7 Gezegenımızde tumden geçerlı bır "hakça du- zen"\n kurulması, elbette ınsanlığın ruyasıdır, gerçekleşmesı ıçın elbırlığıyle çaba gosterılme- h Ancak guç karşısında boyun eğmek başka bır olgudur ınsana yakışmaz Ne Sezar ıle Hıtler ı yan yana koyabılırız, ne de Führer'le Başkan Bush bır tutulabılır yıne de bır ustun devletın egemenlığınde ınsanlığın ba- rışa kavuşabıleceğıne ınanmak çok guç Öncekı gun Cumhurıyet'te yayımlanan "Ay- dınların Banş Dılekçesı"nde ne yazıyordu "Haçlı ve Cıhat ordulan arasında bır tercıhte bulunmayı reddedıyoruz " hsan ıster Afganıstan'dakı mağarada ıster Nevv York'takı gokdelende yaşasın ınsandır, ıkı- sı arasında fark tanıyan bır yaklaşım çağdışıdır, uygarlığa aykırıdır, tapındığı dın de ınsana hıçbır ayrıcalık getıremez Insan ınsandır Amerıkalı butun dunyayı yonetecekse, o dun- yada yaşamak ınsan onuruna ters duşer • Kımı devlet Amerıka'nın gucu karşısında eğı- lıp bukulebılır Ama aydın devlet değildir jylSVİÇRE HASTANESİ IV. KÜLTÜR devlerjn bıüuşÇjğu sızde, .orada olmalısınız... 5Kaam2001 Pazartesi 4 Saat2000 8 YerAKM/Taksım Bılet SaüşYen Taksun Cumhunyet KıtapKulubu BflgıIçıa0216 575 2 ARM
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear