Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 7 ŞUBAT 1999 PAZAR
12 PAZAR KONUGU
Öcalan 'ın îtalya 'ya sığınmaya çahştığı dönemde Roma Büyükelçisi olan Inal Batu ile PKK ve Öcalan sorununu konuştuk
TKK'nin siyasaUaşmasıönlendi'
'Sosyal
demokrat
olduğumu
gizlemedim'
-Neden Dışişleri'nden istifa ettiniz ve neden,
özellikle CHP'den siyasete attlmaya karar
verdiniz?
- Benim siyasete heveslerim. arzulanm yıllar
öncesine dayanır. Ikj defa eşiğinden döndüm.
- Se zamandı bunlar?
- llk kez 1991, ikinci kez de 1995 seçimlerinde
benden kaynaklanmayan nedenlerle vazgeçmek
zorunda kaldım. Ama bundan önceki iki
girişimde de hep CHP vardı aklımda. CHP'den
başka hiçbir partiyi düşünmedim. Yani, benim
çizgimde hiçbir kırılma olmarnıştır.
Dışişleri'ndeki görevım Sirasmda bir sosyal
demokrat olduğumu hiçbir zaman gizlemedim.
Görevlerimi de, bu arada. hiçbir parti
politikasma kanştırmadım. Ömeğin, Dışişleri
Bakanlığı Sözcülüğü görevim sirasmda ya da
BM Temsilcjüğim sırasında politik amaçlaria
kullanılabilecek görevlerde de bulundum.
Onlardan birisi sözcüiûk, öbürü BM'deki daimi
temsilcilik ve son olarak Türk-Yunan
ilişkilerinden sorumlu müsteşar
yardımcılığımdı. Bu görevlerde sosyal
demokrat kimliğimi hiç saklamadım. Fakat
görevımede bu kimliği hiç kanştırmadım. Iki
ayn kompartman gıbi hayatimda bunlar yan
yana mevcut olmuşlardır. Benim CHP'ye çok
nostaljik, duygusal nedenlerle bağlılığım vardır.
Kuvayı Milliye ile, Atatürk'Ie beni her zaman.
akıl ve duygu birlikteliğınde harekete geçiren
bir partidır. CHP'yi en çagdaş sosyal demokrat
hareket olarak görüyorum. Onun için hiçbir
tereddüt göstermeden bana yapılan öneriyi
kabul ettim, geldim. Artık yaşantımın geri
kalan bölümünü de aynı çizgide sürdürecegimi
açıklıkla söyleyebilirim. Bunca yıl benim
çizgim kınlmadığma göre bundan sonra da
kınlmayacaktır. Bir CHP üyesi olarak ülkeme
hizmet etmek istiyorum. Bu imkân bana
tanınırsa 37 yıl, dört kıtada. on ayn başkentte
edindiğim deneyımleri Türk mıllefinin ve "B
partımin hizmetine sunmak istiyorum. Bunun -
için gönlümde ve bedenimde ne varsa hepsini
vereceğim.
- Adnan Polat, bildiğiniz gibi Galatasaray'a
gânülden bağlı, Galatasaray 'ın bir dönem
futbol soruntlusu olan bir kişL Siz de hastalıh
derecesinde bir Fenerbahçelisiniz. Bir dönem
Fenerbahçe Kulübü 'nün asbaşkantydınız.
Adnan Polat şimdi CHP'den fstanbul
büyükşehir belediye başkanı aday adayı oldu.
Siz de CHP'den mUletvekili aday adayısımz.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da ciddi bir
Galatasaraylu CHP içinde Sarı Kanarya ve
Cim-Bom dengesini nasü kuracaksıntz?
- Sosyal demokrat hareket içinde hem benim
gibi Fenerbahcelilere hem de çok saygı
duyduğumuz Galatasaray Kulübu'nün eski
yönetıcilerinden Adnan Polat'a yer bulunur.
Spor güzel bir şeydir. Sporla uğraşmış olmak
insani ilişkiler açısmdan çok deneyimler,
katkılar sağJar. Ben bunu Fenerbahçe
yöneticili|im sırasında kitlelerle kaynaşmak
açısmdan gördüm. Onun için spor yöneticiliği
yaprruş olmak politikada bir avantajdır.
Türk
diplomasisi
basarılı'
- Türk diplomasisi Apo krizinde basarılı oldu
mu? Yoksa Apo krizinde bazı beceriksizlikUr
yapıldı mı?
- Türk diplomasisi olabildiğince başanlı oldu.
Demin anlattığım seçenekleri, formülleri
gündemden düşüren Türk diplomasisidir. Yani,
yineliyorum: Apo'ya siyasi iltica hakkı
tanınması, sözde Kürt sorununun bir
uluslararası konferansta ele alınması. Apo'nun
uluslararası bir mahkemede yargılanması gibi
hepsi Türkiye için birbirinden sakıncalı olan
noktalar... Türkiye'de idam cezası olmasaydı
ve Türkiye"nin genelde insan haklan
görünrüsü Avrupa'da daha iyi olsaydı Apo
konusunda Türk diplomasisi daha da başarıb
olurdu. Bütün bu handikaplara ragmen Türk
diplomasisi önemli bir başarı göstermiştir.
Apo'nun Îtalya macerasımn uzun vadeli bazı
yararlan da olduğu kanısındayım.
- O yararlan bize anlatır mısınız?
- Birincisi, Apo'nun gerçek kimliği bu
vesileyle Avrupa'da daha da iyi anlaşılmıştır.
Türk diplomasisi Apo'ya Îtalya'da siyasi iltica
hakkı verilmesini. PKK hareketinin Âvrupa'ya
mal olmasını önlemeye çalışırken bunun
gereği olarak önemli belge ve bilgileri Avrupa
medyası yoluyla Avrupa kamuoyuna
yansıtmayı başarmıştır. İkinci olarak da, artık
hiçbir uygar ülke kolay kolay Îtalya'nın yaptığı
beceriksizlikleri yapmayacaktır. Yani Apo'ya
bir VJP (Çok önemii kişi) muamelesi
sağlamayacaktır. Bu açıdan da Türk
diplomasisinin çabalan yararlı olmuştur. Ama
bütün bunlan uzun vade için söyledim.
PORTRE/ İNAL BATÜ
J pYI A TÂVS!AJVf)Crf II PKK n
' n
başı AbduJlah Öcalan sığınacak delik anyor. Komünistler ve Yeşiller ağırlıklı îtalyan hükümetinin Apo krizini tam
* anlamıyla yüzüne gözüne bulaştırması, bir zamanlar PKK'nin başına destek veren sözüm ona uygar Batı ülkelerinin de
gözünü korkuttu. Hiç kimse artık Apo'ya destek vermek istemiyor. Bunun esas nedeni Apo'nun Kürt halkına ve Türkiye'ye verdiği zararlar, açtırdığı onulmaz
yaralar değil. Bütün mesele PKK'nin ve Apo'nun bölgemizden Batı Avrupa'ya uzanan eroin ve silah ticaretini kontrol etmesi; Batı ülkelerinde sağduyulu
odaklann da artık bu ticarete bir son verilmesi kararlılığını göstermeleri... Apo ve PKK'nin ağır darbeler almalanndan sonra ülkemizde eroin ve silah ticaretine
bulaşan kimilerinin de deyim
yerindeyse nasıl "açığa çıktıkJannı"
hepimiz görüyonız. Apo krizi daha
tam olarak çözülememişken
PKK'nin başının Italya'ya
sığınmaya çahştığı dönemde
Türkiye'nin Roma Büyükelçisi olan
Inal Batu'yla konuştuk. Batu. ftalyan
hükümetinin knz boyunca nasıl
beceriksizlikle davrandığını
anlatırken, "Terör-mafya-uyuşturucu
üçgeninde ideolojiler ikinci planda
kahyor" dedi. Batu'yla aynca,
Dışişleri'ndeki görevinden istifa edip
CHP'den siyasete atılmasının
nedenlerini de konuştuk.
Istanbul, 1936 doğumlu. Yükseköğrenimini Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler
Fakültesi 'nde tamamladı. Dışişleri Bakanlığı na 1961'degirdi. Washington, Akra,
Paris büyükelçiliklerindegörevyaptı. Hasan EsatIşık'ın Paris Büyükelçiliği
sırasında Dublin Mazlahatgüzarlığı 'nı kurdu. Londra Büyükelçiliği
Müsteşarlığı 'nın ardından Kıbns 'a büyükelçi atandı. Daha sonra Islamabad
Büyükelçiliğiyaptı. 1987de Ankara 'ya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü ve Müsteşar
Yardımcısı olarak döndü. 1989-1993 arası Prag Büyükelçiliğiyaptı. Hemen
ardından Neıv York 'a BM Daimi Temsilcisi olarak atandı. Bir süre bakanhğın
Kıbrıs-Yunanistan Denizcilik Havacılık ve Uluslararası Kuruluşlar Daire
Başkanlığı göreviniyürüttü. 1998 de Roma Büyükelçiliği ne atandı. Dışişleri 'nden
ocak ayında istifa ederek CHP den mUletvekili adayı oldu.
- İtalyan hükümetinin Apo olaymda böylesine beceriksizce dav-
ranmasının nedenleri nedir?
- Bunun birden fazla nedeni var. Birincı neden. zaten ttalya'da güç-
lü bir Kürt lobisinin oluşmuş oiması. Öncelikle Frizullo denilen söz-
de gazetecı, gerçekte ajan-provokatörün gereksiz yere Diyarbakır
Cezaevi'nde altı hafta tutulmasının yarattığı büyük gürültü.
İkinci olarak, kaçak göç dalgalannın birbın ardından gelmesinin
varattığı Kürt sempatisi...
Üçüncüsü de yenı Italyan hükümetinin kompozisyonu... Bu hü-
kümet içinde bizzat Öcalan la ve genelde PKK hareketıyle fazla iç-
li dışlı olmuş insanlann bulunması. Üstelık bu insanlar kılit bakan-
lıklarda. Örneğin Adalet Bakanı Düiberto. Biliyorsunuzkendisi Ko-
münist Partisi üyesidir.
Başbakan D'Alema'nın ıdeolojik olarak Türkiye'ye uzak, PKK'ye
yakın ve çok deneyimsiz, hatta bılgısiz bir ınsan oluşu... Bütün bu
nedenler ve etkenler bu sürecı başlattı.
Yani bir sabah uyandığımızda Apo'yu Îtalya"da bulmadık. Bu sü-
reç, o sözüm ona gazetecinin Dıyarbakır'da zorunlu misafirliğiyle
başladı, göç dalgalanyla devam etti, sözde Kürt parlamentosunun
İtalyan Parlamentosu çatısı altında toplanmasıyla iyice ivme kazan-
dı ve arkasmdan Apo îtalya'ya davet edildi. Apo'nun da ltalya'yı
tercih etmesinin nedenleri bunlardır.
Apo'nun beklentisı de şuydu:
Kendisine siyasi mülteci statüsü venlmesi. PKK'nin Avrupa'ya
gelip siyasaUaşması ve Roma'da bir Kürt konferansı toplanması...
Bu bekJentisi de birkaç hafta içinde neredeyse gerçekleşiyordu. Bu
hareket planıyla Apo Roma'ya geldi. Zaten bu plan kendisini ziya-
ret etmiş olan italyan Komünist Partisi milletvekilleriylebirlikte ya-
pılmıştı. Özetlemek gerekirse, Apo'nun Italya'yı seçmesinin neden-
leri budur.
- Peki, İtalyan hükümeti ve İtalyan Parlamentosu 'nun bu konu-
dakipozisyonlarını anlatır mısınız?
-Once İtalyan Parlamentosu'ndan başlayalım. On-
lann parlamentosu da tıpkı bızimki gibi çok parçalı.
Yani koyu Apo dostlan, Apo hayranlan da var; ondan
nefret eden parlamenterler ve siyasi partiler de var.
Bir gün dünyanın seçkin üniversitelerinde, siyasi ta-
rih derslerinde Apo knzi bir örnek olay olarak okutu-
lacak, anlatılacaktır. Bir kriz bu kadar kötü yönetilmez.
Ben dünyanın dört kıtasında hizmet verdim. Bir hü-
kümetin, bir uluslararası krizde bu kadar beceriksiz,
bu kadar tutarsız ve kendi ülkesi bakımından bu kadar
ters sonuçlar yaratacak biçimde hareket ettiğine ilk
defa şahit oldum. Yani, böyle davranarak Türkiye'yi
çok rencide etmişlerdir ve Türk-ltalyan dostluğuna
ağır bir darbe indırmışlerdir. Bugün de bu tutumları de-
vam etmektedir. Ders de almamışiardır. Avrupalı or-
taklan nezdinde itıbar kaybetmişlerdır; ltalya'nın tu-
tumu alay konusu olmuştur. Almanya'nın, Apo'yu ru-
tuklatıp kendı ülkesine getirtebileceğini hesap edeme-
mişlerdir. ltalya'nın bu tutumu Amerika'da büyük tep-
ki yaratmıştır. Biliyorsunuz, Amerika'da en çok alerji
toplayan husus teröre prim verilmesi, hoşgörü göste-
rilmesidir. Bugünkü italyan hükümetinin Amerika'da-
kı görüntüsü budur. Libya, Suriye. Sudan gibi ülkeler
derecesinde olmasa bile, hemen bunlann üzerinde, te-
röre hoşgörüyle bakan. teröristlen banndıran bir ülke
görüntüsü doğmuştur. Amerika'da. Hatta, bugünkü
İtalyan hükümeti Apo 'ya dahi yaranamamıştır. Bu kn-
zi bu kadar kötü yönetmişlerdir.
Tekrar ediyorum.
Bu kadar kötü yönetimin nedenlerinin birincisi de-
neyimsizlik, ıkincısı hükümetin yapısı. üçüncüsü de
çağdışı ideolojik bazı yaklaşımlardır.
- Bugünkü ttalyan Başbakanı D 'Alema eylemcibir
komünist Amageriye dönüp baktığmızda İtalyan Ko-
münist Partisi bir Enrico Berlinguer gibi, Togliattigi-
bi, Gramscigibiliderierdeyetiştirdi. Sizce D'Alema,
partisiiçindekihocalarından hiç mi aydınlanmamış?
- Ben kişiler üzerinde konuşmaktan yana değılim.
Ama bugünkü İtalyan hükümeti için beceriksiz, mü-
nasebetsiz. sevimsiz tabirlerinı kullanabıliriz, sanıyo-
rum. Bu sıfatlan İtalyan hükümetıne yakıştınyorum: çünkü ortaya
çıkan tablo biraz önce özetlediğim tablodur. Hiçbiryerde başanlı ola-
mamıştır.
Apo'ya ve PKK'ye karşı ızledıği politika, kendisine hiçbir yerde,
hatta PKK karargâhında dahı prim yapmarruştır.
-ttalya 'da, Avrupa ülkelerindeyönetim kademelerindekibazı ki-
şilerin PKK'nin eroin ticaretinden elde ettiğiparadanyararlandık-
ları, deyim yerindeyse, PKK'den mifyonlarca dolar rüşvet aldıkla-
rı söyleniyor. Sizce bu doğru mu?
- Doğru olabilir. Bu kadar körü körüne Apo avukathğı yapılma-
sının ardında bazı maddi çıkarlar da söz konusu olabilir. Bundan ba-
zı politikacılan kastediyorum.
- PKK ve Apo olayının çokuluslu bir bağlantısı olduğu da anla-
şılıyor. Rusya 'da Devlet Başkanı Boris Yeltsin 'inyakın damşmanı
Galina Starovoitova tam Apo 'nun Suriye 'den çıfaşı sırasında birsu-
ikasta kurban gitmişti. İran 'da da PKK bağlantüı olduğu söylenen
Daryuş Furuhar öldürülmüştü. Hatta bazı Batı Avrupa ülkelerin-
de basının Galina Starovoitova 'nın bir demokrasi havarisi olarak
tanıtılması için çaba harcamasına karşın Yeltsin 'in danışmanımn
aşırı sağcı örgütierle de ciddi bağlantısı olduğu da ortaya çtkmış-
tu O dönemdeki bu gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Karanlık işler peşinde olanlar. kan dökenler. gelırlenni gayri
meşru yollardan sağlayanlar arasında, siyasi ve ıdeolojik görüşleri
ne olursa olsun, bazı bağlantılar oiması kuvvetle olasıdır, diye dü-
şünüyorum. Belki bu söylediğinız olaylar arasında bir bağlantı var-
dır. Bilemıyorum. Bu konuda kesin bir bilgıye sahip değilım.
Ama terör-mafya-uyuşturucu üçgeninın varlığı, dünyanın her ye-
rinde kabul edilen bir gerçektır. Bu üçgende ideolojiler sanıyorum
ikinci planda kahyor. Orada başka çıkar ortaklıklan ön plana geçi-
yor. O bakımdan bu söylediğinız bağlantı mevcut olabilir.
- Siz, tam Apo krizi doruktayken Roma Büyükelçiliği'nden isti-
fa ettiniz. .\'eden?
- Ben, Apo krizi doruktayken istifa etmedim. Apo krizi dorukta
değildı. Apo'ya bir yer aranıyordu. Bütün öbür formüller gündem-
den düşmüştü.
- Ogünkü, o sözünü ettiğiniz formüller neydi?
-Apo'ya siyasi iltica hakkı tanınması, uluslararası bir mahkeme
kunılması ve Îtalya'da yargılanması, uluslararası bir Kürt konferan-
sı yapılması, zaten baştan beri Türkiye'de idam cezası oiması nede-
niyle. Türkiye'ye iadesinin söz konusu olmaması.. Ben Îtalya"dan
aynldığımda Apo'nun da Italya'dan aynlması gün meselesiydi ve
kendisine gideceği bir ülke aranıyordu. Gerçekten de. neredeyse eş-
zamanlı olarak, Italya'dan saat farkıyla aynldık.
O gün, benim Dışişleri'nden ıstifam ıçın verilen en son gündü.
Yani 11 Ocak günü... Daha sonra ben 15 Ocak'ta. Apo ise 24 saat
sonra, 16 Ocak'ta Italya'dan aynldı. Demin de söylediğim gibi. öbür
seçeneklenn gündemden düşürülmesi için Türk diplomasisi büyük
çabalar harcadı.
Bu yoğun çabalara ben de oradaki görevim sırasında katkıda bu-
lunmaya çalıştım. Bu çabalar sonuç verdi ve bütün bu söylediğim
seçenekler gündemden düştü. Apo'nun başka bir ülkeye girmesi ke-
sinleşti.
Benim Roma'dan ayn lmam o zamana denk düşer. Yoksa, Apo kri-
zi doruktayken ben Roma'dan aynlmadım.
- Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının ttalya 'danya da ülkemi-
ze vize uygulayan ülkelerin temsilcUiklerinden vize alabilmek için
saatlerce kuyruklarda bekledikleri, bir kısmına, "Bizi ikna edeme-
diniz "gerekçesiyle vize verilmediğini dünya âlem biliyor. Sıradan
vatandaşlanmıztn vize kuyruklarında saatlerce böylesine küçültü-
cü muamelelere maruz bırakılmalanna karşılık Apo gibi bir terö-
ristin elini kolunu sallaya sallaya ttalya 'yagirebilmesi veyine İtal-
ya 'da değerii bir konukgibi ağvrlanmasını nasd karşıladınız?
- Kendisine sempati vardı da o yüzden böyle davranıldı. Bazı ül-
keler, bazı ülkelerdekı yönetici kişiler ideolojik nedenlerle kendisi-
ne sempati duyuyorlar: bazılan da PKK teröründen korkuyorlar.
Çünkü PKK terörünün hedefi olmaktan korkuyoriar ve o yüzden be-
lirli bir hoşgörü gösteriyorlar.
Bir de tabiı. Türkiye'deki durum da onlan etkiliyor.
- Türkiye'dekidurumdan neyikastediyorsunuz?
-Örneğin idam cezasının varlığı önemli bıretken. Apo'ya göste-
rilen hoşgörü de önemli etken, Türkiye'ye giderse idam edilecek,
.kaygısı önemli rol oynadı.
-Sizce Türkiye 'de idam cezasının hâlâ geçerli oiması doğru mu?
- Kesınlikle doğru değil. AB'ye girmek istiyorsak oyunun kural-
larına uymamız lazım. Bunun bınsi de idam cezasının olmaması.
Sadece Apo tipı canilerin ladesi bağlamında değil. bunu kendimız
ıçın yapmalıyız. Çağı yakalamak ıçın idam cezasını kaldırmamız la-
zım. Her zaman Amerika örneği karşımıza çıkıyor. Amenka'da de-
mokrasınin varlığından kuşku duyulmaz. ama orada idam cezası var.
deniyor.Ona da benim cevabım şu olur: idam cezası Amerika'nın
her eyaletinde yok. Ikıncisi. idam cezası olan eyaletler de bunu kal-
dırma yoluna girmış durumdalar. Kaldı ki bizım Türkiye olarak si-
yasi hedefimizAB'yeüyelik. Bu. bugünlerde içpolitikavafazladön-
düğümüz içm sanki konuşulmuyor. ama bir de bu nokta var. Ben, i-
dam cezasını Avrupalılara şirin gözükmek için kaldıralım, anlamın-
da söylemiyorum. Zaten Türk milletine idam cezasını sürdürmek ya-
kışmaz.
-Apo 'nun son olarakyeniden ttalya 'ya döndüğü, kabul edilme-
diğiiçin Hollanda 'ya başvurduğu, oradan da kabulgörmeyince Yu-
nanistan 'a gitmek istediği haberleri var. Bütün bu kafa karıştıncı
gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Bütün bunlar Apo'nun sığınacak yer bulmakta, ıki ay öncesine
kıyasla çok büyük zorluklar içinde olduğunu gösteriyor. Roma'ya
gelen, orada önce bir hastanede. sonra bir villada, neredeyse değer-
ii bir konuk muamelesi gören, tüm dünya medyasıyla misafir edil-
diği yerlerde serbestçe iletışim ımkânlan kurabilen Apo bugün gi-
recek bir delik. sığınacak bir ülke bulmakta ıki ay öncesine kıyasla
çok büyük güçlükler içinde. Onun için PKK'liler sürekli yanlış ha-
berler yayıyorlar. Apo, artık sığınacak bir ülke bulmakta güçlük çe-
ken bir kışı haline gelmiştir. Bu da. onun liderlik konumunu daha
uzun vadede zayıflatacaktır. kanısında>ım.
- Bütün bu konuştuklarımızın ışığında Apo serüveninde bundan
sonra sizce ne olur?
- Önemli olan konu, Apo'nun sığınacak bir yer bulup bulmama-
sından çok, PKK hareketinin siyasallaşmasının, bir Avrupa mesele-
si haline gelmesinin önlenmesidır. Bu konuda çok önemli mesafe
alınmıştır. Şimdi Apo'nun nereye sığındığına bakmak lazım. Öyle
bir yere sığınabilirki. o zaman örgürü üzenndeki etkinlıği sıfıra ine-
bilır. Ya da hiçbir siyasi faaliyette bulunmamak koşuluyla bir yerde
ikamet etmesine, belki ilerde izın verilecektir. Fakat, yineliyorum.
bu Îtalya macerası uzun vadede PKK hareketinin Avrupa'ya mal oi-
ması ve uluslararası bir hareket haline gelmesinin önlenmesı açısın-
dan faydalı olmuştur. Bu sonucun sağlanmasında da demin değin-
diğim handikaplara rağmen Türk diplomasisi başanlı olmuştur, sa-
nıyorum.
- PKK'nin işinin bitirilmesinın bir nedeninin de başta ABD ol-
mak üzere büyük Batı Avrupa ülkelerinin PKK veKürt mafyası ta-
rafından kontrol edilen eroin trafiğinin önünegeçilmesindekı ha- "
rarlılıklan olduğu söyleniyor. Siz bu görüşe katılıyor musunuz?
-Katılıyorum. Zaten PKK'nın uyuşturucu bağlan-
tısı ve uyuşturucu kımlığinin Avrupa'ya anlatılma-
sı açısmdan da Apo'nun Roma'daki misafirliği ya-
rarlı olmuştur.
- Yani bu gerçekler İtalyanlara anlatUdı mı?
-Tabii. Sadece Türkiye'nm iddıalan olarak değil,
bu konuda birçok uluslararası belgeden yararlanıl-
dı. Narkotik kaçakçılığıyla mücadele eden ulusla-
rarası örgütlerin ve uluslararası kuruluşlann P-
KK'nin uyuşturucu bağlantısı hakkındaki gorüşle-
n en genış biçimde yayılmıştır.
Örneğin bızim gazete ilanlanmızda buna büyük
ağırlık verilmiştir.
- PKK'ye destek veren dış bağlanttların neler ol-
dukları tam olarak saptanabildi mi?
- Bir kere konuya ıdeolojik yaklaşanlar var. On-
lar PKK'ye sempati duyuyorlar. Ikincısı, uyuşturu-
cu ve silah kaçakçılığından para kazanan çevrelenn
PKK'nin devamını istemeleri var. Bir de, her şeye
rağmen, Apo'ya bir lıderolarak bağlı olan belırli ki-
şiler ve gruplar bulunuyor. Bunlar dış ülkelerde üst-
lenmişler.
Bunlann hepsı bir araya gelınce PKK belirli bir
güce kavuşabilmış. Ama -hep bunu söylüyorum-
bu güç şimdi enme ve zayıflama trendine gırmiştır.
Yani, özetlemek gerekirse. önemli bir Avrupa ülke-
sine yerleşerek o ülkeyı. İtalya'vı. PKK'nin siyasi
karargâhı haline getirmek ve Italva'dan tüm Avru-
pa'ya ve belki daha uzun bir dönemde Amerika'ya
PKK ıdeolojisini yayma ginşımlerinin önü en azın-
dan bu aşamada ahnmış gıbı gözüküvor.
- O noktada ilginçgelen bazı sorular da sorulu-
yor. Örneğin, Apo neden özellikle İtalya 'ya gönde-
rildi, gibi... Sizce o aşamada çok Önemlibir satranç
oyunu oynanmadı mı?
- Hayır. Ben. bıraz öne Apo'nun nıye ltalya'yı
seçtiğini kendi görüşüme göre anlattım.
O sadece Apo 'nun, sadece İtalyan hükümetinin seçimi miydi?
- İtalyan hükümetindeki bazı kişiler > a da daha açık söylemek ge-
rekirse hükümeti oluşturanlardan Yeşiller ve Komünistler, Apo'ya
sempatilerini hiçbir zaman saklamamışlardı. Hatta Şam'a kadar gi-
dip demin ifade ettiğım "action plan"ı (harekât planı) orada hazır-
lamışlardı.
Apo'nun neden Îtalya'ya gittığınin senaryosunu da burada anlat-
tım.
- Benim size sormak istediğim, Türk istihbaratının bu satranç
oyununda bir karşı hamlesinin olup olmadığu..
- Biimiyorum. Yani, Apo'nun Rusya'dan başka bir ülkeye. yani Îtal-
ya'ya gitmesinı biz mı istedik? Sanınm bunu soruyorsunuz. Hayır,
bende böyle bırbılgi yok. Tam tersıne. Bız Apo'nun Îtalya'ya gidı-
şine çok sert tepki gösterdik. îtalya'da kalmaması için çok uğraştık.
- Tepkigösterilebilir, uğraşılabilir ama...
- Sanmıyorum. Böyle bir senaryonun varlığından en azmdan be-
nim habenm yok.
O dönemde Mesut Yümaz hükümeti, Apo 'nun Şam 'dan gönde-
rilmesinin hükümetin çok büyük bir başarısı olduğunu ileri sür-
müştü. Sizce bu sadece sivil hükümetin başarısı mıydı? Bunda as-
keri istihbaratın da çok büyük katkısıyok muydu?
- Bu bir başarıysa -kı başandır- bunda en büyük pay. sanıyorum
Türk ulusunun yıllardır görülmerniş biçimde gösterdiği yaygın tep-
kıve aittir. Bu sonucun alınmasında bütün Türk milleti büyük birtep-
ki gösterdi.
Burada adeta ulusal bir şahlanış yaşandı. Sanıyorum. ttalyan hü-
kümetini o boş hülyalardan, olmayacak senaryolardan vazgeçiren
en önemli etken de bu olmuştur.