Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
14 ŞUBAT 1999 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Arabaları yandı
Dekan
yardımcısı
ve ailesine
saldın
ANKARA (Cıunhuriyet
Bürosu) - Ankara Üniversitesi
Dil ve Tarih-Coğrafya
Fakültesi (DTCF) Dekan
Yardımcısı Aykırt
Çınaroğlu'nun kızı ve eşine
ait arabalara molotofkokteylli
saldında bulunuldu.
Çınaroğlu'nun, DTCF'de
türbanla derslere girmek
isteyenler hakkında işlem
yaptığı ve türbanlı bir öğrenci
ile tartıştığı, saldınnın bu
nedenle yapılmış olabileceği
kaydedildi.
AJınan bilgiye göre,
Küçükesat'ta oturan
Çınaroğlu'nun evinin önünde
park halindekı eşi ve kızına ait
arabalara önceki gece saat
03.00 sıralannda
tnolotofkokteyli atıldı. Saldın
sonucunda Çınaroğlu'nun
eşine ait otomobil kısmen.
kızına ait otomobil ise
tamamen yandı. Saldında,
Çınaroğlu'nun komşusuna ait
bir başka otomobil de hasar
gördü. Olayla ilgili
soruşturmayı sürdüren polis,
Çınaroğlu'nun DTÇF'de
tûrban yasağı nedeniyle bazı
öğrenciler hakkında disiplın
işlemi uyguladığını belirledi.
Güvenlik güçleri saldınnın bu
nedenle yapılmış olabileceği
üzerinde duruyor.
Çınaroğlu'nun, AK adlı
türbanlı öğrenci ıle tartışrığını
belirleyen polisin, öğrencinin
de ifadesine başvuracağı ve
olayı çok yönlü soruşturduğu
kaydedildi.
Santral açan ve itfaiyecilerin genel kuruluna katılan Demirel'den uyan
4
Ateşle oynayan yanar'
• Cumhurbaşkanı Demirel,
Tüm Itfaiye Teşkilleri
Birliği'nin l. olağan genel
kuruluna katıldı ve Esenyurt'ta
da termik santral açılışını
gerçekleştirdi. Demirel,
törende yaptığı konuşmada
"Buülkedeherşey,
milletimizin ümidi ve
gözbebeği çocuklar için
yapılıyor. Sevgili çocuklar, size
daha iyi bir Türkiye bırakmak
istiyoruz" diye konuştu.
tstanbul Haber Servisi - Cum-
hurbaşkanı Süleymaıı Demirel sı-
yasilere yönelik uyanlannı dün üs-
tû kapalı ifadelerle sürdürdü. De-
mirel, "ateşte yanmaıun" öbür
dünyanm da en önemli meselele-
rinden biri olduğunu belirterek
"Ateşle oynamak bazen teiafisi
mümkün olmayan zarariar meyda-
nagetirir" dedi.
Dün Tüm Itfaiye Teşkilleri Bir-
liği'nin l. olağan genel kuruluna
katılan Demirel, Esenyurt'tadater-
mik santral açılışını gerçekleştirdi.
Eresin Otel'de gerçekleştirilen ge-
nel kurulda bir konuşma yapan De-
mirel, hayatın dört unsurunun ha-
va, su, toprak ve ateş olduğunu ifa-
de ederek "Ateşin haynndan ya-
rarlanacaksınız, şerrinden de ko-
runacaksuuz. Eşyanın tabiaü bu.
Ateş yakar" dedi.
Yangmla mücadelenin yeniden
düşünülmesi ve organize edilmesi
gerektığini kaydeden Demirel, itfa-
iyecilik mesleğinin güvenlik hiz-
meti görenlerle aynı muameleye ta-
bi tutulmasi gerektığini söyledi.
Dualarda "yakma yarabbi" ifade-
lerinin bulunduğunu anlatan De-
mirel, ateşın sadece Hz. tbrabim'i
yakmadığmı anımsatarak Fira-
vun'un ateşin de yanmayan Hz. tb-
rahim efsanesini anlattı. Son gün-
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Esenyurt Termik Santrab'nm açıhş törene kaökü. Esenyurt Betedi-
ye Başkam Gürbüz Çapan, ilçe olmak istediklerini betirtti. (Fotoğraf: HATÎCE TUNCER)
lerde siyasal partilere yönelik cid- neği Başkanı ve tstanbul Itfaiye cakür.Bu santralsizebir armağan-
Daire Başkanı Sabrl Yahn da De-
mirel'e şükran plaketi sundu.
di uyanlarda bulunan Cumhurbaş-
kanı Demirel, uyanlannı şu üstü
kapalı ifadelerle sürdürdü: "Öbür
dünyanın da en önemB mesefekrin-
den biri budur. Ateşleoynamak ba-
zen telafisi mümkün olmayan za-
rariar meydana getirir." Demirel,
telafisi mümkün olmayan zarariar
veren bu atesi söndürmek için gö-
rev yapan kahraman itfaiyecileri ve
şehitleri rahmetle andığını ve itfa-
iyecileri kahraman ilan ettiğini
söyledi.
Yabancı itfaiye teşkilatlanndan
üst düzey yetkililerinin de katıldı-
ğı genel kurulda Bulgaristan Ulu-
sal Itfaiye Müdürü Albay Kirfl Vey-
lov, Demirel'e bir plaket sundu.
Tüm Itfaiye Teşkilleri Birliği Der-
'Her şey çocuklar için'
Demirel, daha sonra Esenyurt
Termik Santrah'nın açılış törenine
katıldı. Demirel, Esenyurt Beledi-
yesi tarafindan yap-işlet-devret
modeliyle gerçekleştirilen santra-
lın açılışında çocuklan çevresine
alarak şunlan söyledi: "Buülkede
her sey, miDetimiziJi ümidi ve göz-
bebeği çocuklar için yapdıyor. Sev-
gili çocuklar, size daha iyi bir Tür-
kiye bırakmak istnoruz. Büyük
Atatürk 'ün ise emanet ettiği Türki-
ye, herkesin işinin, aşının oiduğu
bir Türkhe olacaknr ve bu Tfirki-
ye kaikuunış olacaktır, temiz oia-
du-."
Santralı inşa eden Edison Missi-
on Energy Firması'nın Genel Mü-
dürü Ed Muller, Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Ziya Aktas.
Enerji Işleri Genel Müdürü Musta-
fa Mendilcioğlu'nun da birer ko-
nuşma yaptıklan törende söz alan
Esenyurt Belediye Başkanı Gür-
bûz Çapan, Esenyurt'un artık va-
roş olmadığını, koyden kent olma-
ya doğru ılerlediğini belirterek il-
çe olmak istediklerini kaydetti.
Çapan, santrahn Esenkent-Bo-
ğazköy toplu konutlannı merkez-
den 24 saat ısıtacak ve su akıtacak
özelliğe sahıp olduklarını belirte-
rek kat sahiplerinden ayda sadece
10 milyon Iira alacaklannı söyledi.
SIFIR NOKTASI/ORAL ÇALIŞLAR
Aşkın ne zaman, nasıl yaşana-
cağını, hangi mutluluklara, han-
gi acılara neden olacağını önce-
den kestirmek çok zor. Pavel
Çukray'ın yönetimindeki Rus
yapımı "H/rs/z"filminde, kocası-
nı savaşta yrtiren ve küçük oğluy-
la çaresizlik içinde yalnız başına
ı kalan Karya'nın Tolyan'\a yaşadı-
ğı sıradışı aşk; aşkta yaşanacak
çeşitli sürprizlerden birini gözler
önüne seriyor.
Rus güzeli Katya, birtren kom-
partımanındatanıyıp seviştiği ya-
kışıklı subay Tolyan'ı, aynı za-
manda bir sığınak olarak görür.
Katya'nın oğlu Sanya ise anne-
sini, bu yakışıkh subayla paylaş-
mak istemez. Tolyan, Sanya'yı
sertlikle korkutur, giderek kendi-
sine bağlar.
Bütün bu çelişmeler içinde ya-
kışıklı Tolyan'ın subay değil, hır-
sız oiduğu ortaya çıkar. Katya, bu
gerçekle sarsılır. Böyle biradam-
Hırsıza Âşık Olmak...
la bir hayatı paylaşmak istemez.
SovyetlerMn savaş sonrası yok-
sulluğu içinde fazla da seçenek
bulamaz. Her ayrılma girişimi,
Tolyan'ın da müdahaleleriyleke-
silir. Güzel Katya, yakışıklı Tol-
yan'ın peşinde oradan oraya sü-
rüklenir.
Bu inişli çıkışlı ilişki içinde Kat-
ya, Tolyan'a sınlsıkiam âşık oldu-
ğunu farkeder. Sanya da onu ba-
ba diyecek kadar sever. Katya,
âşık oiduğu hırsız adamın peşin-
de hapishane hapishane koştu-
rur. Totyan'a aşkı, onun dramatik
sonunu da hazırtar.
Yalnız kalan Sanya, baba diye
benimsediği Tolyan'ı aramaya
koyulur. Onu bulduğundaherşe-
yin değişmiş olduğunu acı için-
de fark eder. Tolyan, bütün ser-
senliğiyle, yeni aşklar, yeni hırsız-
lıklar peşindedir. Geçmişi unut-
muşgibidir. Sanya'nın çocukha-
yalleri, çarpıcı bir yıkıma uğrar.
Tolyan'ı izler, onu bir kez daha
hırsızltk yaparak kaçmaya çalı-
şırken görür. EJtndeki silahı ateş-
ler.
•••
Bugün, "SevgililerGünü". Rus
güzeli Katya'nın ölümüyle so-
nuçlanan dramatik aşk öyküsü,
kadınlann acı çektiğı bir ömeği
yansrtıyor. Katya'nın dramı, ge-
nel bir gerçeği dile getiriyor. Acı
genellikle aşkta da kadınlara fa-
tura ediliyor. Yakışıklı erkek Tol-
yan ise tipik bir erkek umursa-
mazlığıyla, yeni aşklar peşinde
koşuyor ve muhtemelen yeni
aşklar yaşıyor.
Aşkın, çoğu zaman dengeli ve
mantıklı bir ilişki olmadığını, ya-
şanmış örneklerden biliriz. Za-
man zaman, büyük acılara ve yı-
kımlara da neden olur. Aşk, ge-
nellikle, geleneklere ve düzenin
kurallanna toslar. ,
Geleneklerin, toplumsal eşrt-
Sfzliklerin yön verdiği, günümüz
tüketim dünyasında, insanlığın
aşkı doya doya yaşadığını söyle-
yebilir miyiz? Ekonomik açıdan
özgür ve kendine yeterli okna-
yan kadınlar ve erkekler, hangi
aşklann peşinde koşabilirler?
özellikle ekonomik üstünlüğün
erkeklerin elinde bulunduğu gü-
nümüz dünyasında aşk, erkek
egemenliğiyle lekeleniyor, içi bo-
şalıyor.
"Sevgililer Günü "nün, tüketim
ilanlanna dönüşmesi, günümü-
zün aşk ve sevgi anlayışının çar-
pıklığını gözler önüne seriyor.
Alışverişe dayalı yeni dünya dü-
zeni, sevgiyi ve aşkı da çarpıklaş-
tınyor, giderek yok ediyor.
Tolyan'ın erkek aşkı, Başkan
Clinton'ın aşklannı anımsattı.
Clinton'ın her köşe başında bı-
raktığı aşklannın, hangi kadınlar-
da hangi yıkımlara yol açtığını
tam olarak bilemiyoruz. Hil-
lary'den Monica'ya uzanan ka-
dınlar dünyası, bu aşk tartışma-
lannda hep geri planda kakjı. On-
lann hangi acılan yaşadığı, med-
yanın ilgi alanının içine pek gir-
medi.
Dünya, "Sevgililer Günü "nde
belki tekrar aşkı konuşacak. İn-
sanlığın, acısız aşkları yaşayaca-
ğı, erkeğin de kadının da saf aşk-
lara ulaşacağı günleri arayacak.
Belki de bu sorunun cevabını
hiçbir zaman tam anlamıyla bu-
lamayacak.
Kimbilir...
w .
DEGİŞEN DUNYADAN
HUSEYİN BA$
Ortadoğu'da Tehlikeli Gelişmeler
8 Şubatia dünyanın önde gelen li-
derterinin büyük kalabalıklar halinde
"Küçük Kral"\ yolculuğuna uğuria-
mak için Ürdün'ün yolunu tutmala-
nnı, satt Batı'yla uyumlu ilişkiler için-
de olması, uzun süren iktidannda
bölgede "istikrar" unsuru sayılması
ya da karizmatik kişiliğiyle izah et-
meye yetmiyor. Onca büyük devle-
tin, bir damla petrolü bile bulunma-
yan, üstelik borç içinde çırpınan bir
küçük ülkenin kralının ölümü karşı-
sındaki aşırı duyarlılığının ardında
"türiü çeşitli hesaplann" giderek hıç
de halisane olmayan niyetlerin yat-
tığı kimsenin saklısı değil. Küçük
kralın önünde saygıyla eğilen kimi
liderierin acılı yüzleri, bu gerçeği giz-
lemekte yetersiz kalıyor.
Birleşik Devletler ve bölgede yeni
sınırlar çizip yapay devletler yarat-
mada yekta Ingiltere başta olmak
üzere genel olarak Batı'nın "hesabı"
belli. Bir süredir Saddam Hüse-
yin'in defterini dürme hazırlıklan sür-
düren VVashington için Ürdün, pet-
rol bölgelerinin doğrudan denetimi
açısından, bugün düne oranla çok
daha önemli durumagelmiştir. Sad-
dam'ı devimne planlan için kuzey-
deki Kürtler, güneydeki Şii muhalif-
ler, Kuveyt, Suudi Arabistan'ın yanı
sıra Ürdün, artık Incirlik ve Türkiye
topraklannın bu yönde kullanılması-
nın olası güçlükleri hesaba katıldı-
ğında, asla göz ardı edilmemesi ge-
reken birsıçramatahtası konumun-
dadır. Ayncagerektığinde, Ürdün'ün
bir bölümünü orada yaşayan Filistin-
lilere vererek banşı savsaklayıp du-
ran Israil'i rahatlatmak da işin artısı-
dır. Şimdilik bitmiş görünen saray
oyunlan, Arap komşulann bu yapay
devlet yönündeki gizli-açık emelle-
ri, en azından bugün için bu gerçe-
ği değıştırebilecek güçte görunme-
mektedir. Çalışabilir nüfusunun yüz-
de 30'una yakını işsiz olan kalkınma
hızı yüzde birleri geçmeyen, üstelik
boğazına kadar borçlu olmanın ya-
nı sıra, geçimini ülke dışında çalı-
şanlanndan sağlayarak ayakta dur-
maya çabalayan bu ülkeye, başta
Birleşik Devletler olmak üzere böl-
gedeki zengin müttefikleri ve bazı
Batılı ülkelerin de kesenin ağzını
açacaklan sözü vermeleri, kuşku-
suz "Küçük Kra/'ın anısına saygı-
dan kaynaklanmıyor. Ürdün, yeni
durumuyla, bugünlerde, eskiye
oranla, çok daha kapsamlı kullanı-
labilecek güvenilir bir üs olarak gö-
rünüyor.
VVashington'un şu günlerde, I-
rak'ın başbakan birinci yardımcısı
Tank Aziz'in Ankara'yı ziyarete ha-
zııianmasını alışılmadık serttikte tep-
kiyle karşılamasının, bu açıdan yaik-
laşıldığında, şaşırtıcı hiçbir yanı bu-
lunmamaktadır. Birleşik Devletler, 7-
raq liberation Act"\r\ Kongre tarafin-
dan onaylanmasından ve Saddam
rejiminin devrilmesi planının, eski
Bağdat elçisi Frank Ricciardo-
ne'nun atanmasıyla uygulanma
aşamasına girdiği ve bu konuda
Bağdat'ı çevreleyen Arap ülkelerin-
de destek aramak için kapı kapı do-
laştığı şu günlerde, planın başanya
ulaşması için çok daha kapsamlı bir
biçimde yararlanmayı düşündüğü
Türkiye'de beklenmedik bir "gedi-
ğin" açılması olasılığından son de-
rece tedirgindır. öte yandan Sayın
Ecevit'in bu kez başbakan olarak,
Irak sorununun görüşmeler yoluyla
çözüme ulaştınlmasına ilişkin banş
planını, güncelleştirerek yeniden
gündeme getirmeye hazırianması
da kuşkusuz güç kullanma yolunu
seçen VVashington'ın tedirginliğini
daha da aıttırmaktadır. Aynca Irak'a
karşı sekiz yıldan bu yana uyguladı-
ğı güç politikasının, bu ülkenin in-
sanlanna eziyet etmekten, Bağ-
dat'la ilişkilerini donduran komşula-
nnı zarara uğratmaktan başka dişe
dokunur sonuçlar vermemesine
karşın, Ankara'nın Irak'la diyalog gi-
rişimini "anlaşılmazbirdavranış" o\-
makla suçlaması gariptir. Zira başta
Amerikan uzmanlan olmak üzere
neredeyse tüm dünyanın teslim et-
tiği gibi asıl anlaşılmaz olan, Ameri-
ka'nın Irak polrtikasıdır. Hele Anka-
ra'yı Irak'la diyatog girişimi konusun-
da dikkatli davranmaya ve BM Gü-
venlik Konseyi kararlanna uymaya
çağırması daha da anlamsızdır. Bir-
leşmiş Milletler'in Irak'ta silahsızlan-
mayı denetlemekle görevli örgütü
UNSCOM'u, güç kullanma politika-
sına fırsat yaratmada ve ileride vu-
rulacak hedeflerin saptanması tü-
ründen casusluk çalışmalannda kul-
lanan Güvenlik Konseyi kararlannı
sürekli hiçe sayarak Birteşmiş Millet-
ler'in prestijini iki paralık eden sanki
kendisi değilmiş gibi, şimdi bu ko-
nuda tutup başkalannı uyarmaya
kalkışması "yavuz hırsızın ev sahibi-
ni bastırması" deöilse nedir? VVas-
hington yönetimi,Tncirlik, Kuveyt ya
da Suudi Arabistan'daki üslerden
kalkarak "uçuşa yasak bölgelerde-
ki Irak hedeflerine saldırma yetkisi-
ni" Güvenlik Konseyi'nin hangi
karanndan almaktadır?
Bize kalırsa VVashington'ın telaşı
yersiz. Ne Sayın Ecevit'in gün sayan
iktidan, ne Türkiye'nin içinde devin-
diği siyasal ve ekonomik konjonktür
bu konuda ulusal çıkariara öncelik
tanıyacak politikalann oluşturul-
masına ve uygulanmasına olanak
tanı-mamaktadır. Sayın Ecevit'in I-
rak konusunda ülke yaranna bir şey-
ler yapmayı içtenlikle istediğinden
kuşku yok. Ama öfkeli müttefikini
teskin etmek için büyük çaba gös-
terdiğine bakılırsa, bu konuda
alınacak mesafenin, ne yazık ki son
derecede sınıriı olacağı söylenebilir.
VVashington'ın, bir Temsilciler Mec-
lisi üyesinin ağzından, ölçüyü iyice
kaçırarak işi Güneydoğu'da olup
bitenleri Kosova'ya benzetip, yöre
halkının korunması için asıl oraya
askergönderilmesini önererek "aba
altından sopa" göstermeye vardır-
masına gelince bu, nasınna basıl-
dığında Amerika'nın ne denli saldır-
gan olabileceğini göstemnesi
bakımından düşündürücüdür.
SEVGİLİLER GUNU
Sevginin o kendmi ıçıne gizleyen büyüsünü yüzlerce çerçeve-
lenmış ilan arasmda saklayabılmek mümkün olmadığtndan, bu
ilan sayfalanndan bir dönem uzak durmayı istemışsem de,
gördüm İci her 14 Şubat oldugunda, sevenlerin gelışıgüzel göz
gezdırmeleri gibi bir alışkaniık, bızlen de yakalayneriyor 14
Şubat sabahlannda ve o göz atışlarla göz göze gelebılmenın
esrik-liğinı yakalayamamış olmanın hüznü kaplayabiliyor
insanın ıçıni; bu nedenledir ki bu yıl bir değişıklik yapıp
"sadece senin ıçm/'seninle" diyerek bir web adresi vermek için
buradayım. tşte adres. «^«.»boDe.turVLnet/alinuri/onh
with>ou.html senı orada gün boyu bekleyecegim .. Başkalan da
gelırse hiç önemli degıl, sevgi kuşatıldığında da kendını
koruyabilen en gûçlü bağdır. unutma Sadece senin Ali Nuri.
Bu ilan Oylnm ıçın ^nlrruştır.
Sevgili
ADKO
seni çok seviyorum
S.G.
Sevgilim,
Ruhum
benim
arzum,
ihtirasım,
iradem, şuururrC
içımin ışığı sen,
çağlayanım sen,
rüzgânm sensin,
günüm güneşim,
bağım bahçem,
suyum toprağunsın.
Beni ben yapan
her şeyimsin.
LF.
CANIM
SEVGİLİM
İNCt'm
iyiki varsın
Bozcaadalı
HAKAN
ERİK FlDANI
SEVGİLİLER
GÜNÜ İÇİN
BİRÇİÇEK
YETMEZ Kİ SANA
HATIRLA BENİ
TÜREL'İM
BtNLERCESl
AÇT1ĞINDA,
VEDAT
UÇUK
14 Şubat 99
Bu ilk sevgililer
günümüz...
Ve ben buradan tüm
dünyaya,
Haykıracak kadar,
SENt ÇOK.
SEVİYORUM.
RADO...
Karın...
"NONOM,
SENt, SENİN
SENİ
SEVDİĞİNDEN
DAHA ÇOK
. SEVlYORUM.i
^NONON"
OKİM'e
seni
çok seviyoooruuuuz.
Mert, Tayfun
Seni
hâlâ seviyorum.
Cici!
Amanecicisin...
Rumuv Karagümrüklü
Sevgindi sevgilerin
en yalansızı.
Seni şeviyorum.
NAZO
co- Sevgili Serseri
Sana Sevgi
Saygı
TAYFUN
co Zeyno
Seni hiç unutmadım.
Sevgililer günün
kutlu olsun.
Kmrcık
SEVGİLİ
AYŞE
İyi ki varsın
Onur
"Canım Benim"e,
"Sensin Benim
Carum"dan.
30 Ekim, 6 Aralık,
19 Aralık ve
löOcak'tan
nice
14 Şubat'lara.
EMA
LALE'M
Seni çok sevdiğimi
kafana iyice sok.
Yoksa kafanı kıranm.
Anladın mı. StNAN
Ş
Seni dünyadaki
her şeyden
çok seviyorum.
Emrah
sy Umut sevmektir. '
Seni seviyorum.
Yüreğimi
tutuyorum.
HALVK-LtCE
Neşe'ye
Yıllardır afişte kalan
bizim oyunumuz
Sen bütün güzelliğinle her
gece sahnede
Bu oyunun tek seyircisi
benim. C.Cem
ç?
Kocaoğlanım hep
beraber kalalım
ElifSuatcan
SEVtL
Sonsuza kadar
tarafimdan
sevileceksin
Rumuv Adt Sende Sakli j
FİGEN
Seni seviyorum
tath şekerim
Temir Yurtsever
Yanlıyor dağlanm
Göğsü, bir aşkı
dinlendirmek için
•/Vnrsa/'ıma
sevgilerle
SEVtL'E
Sevgililer Günü'nde
kucak dolusu
sevgilerimle
CUGU
Sevgili, Aynur
Gûlistan JMari
Dr. Nazan
Sevde Bu sene sadece
beşinizi seviyorum. Bize
katılmayanlara ilan yok
Oktay
X BİZ...
Didem
ÖzevİR/Levent
Ülkü
u?
SENİ SEVtYOM
HEEHHM
"Ömür'üm,
sevgünin kaynağısın
Mehmet"
s^y Sevgilim.
Seni bu yıl daha
çok seviyorum.
Çilem
Ali PamukçuJ
Her gün sevi,
sürekli sevda
Göğsüne yaslanıp
tüketmek
ömrü Hasan
HAYAL
Seni çok
seviyorum
Önder Çalışkan
TEMEL'e ÖZLEM
' Öyle sevdalar vardır Wter bıter
başiar."
Sen cığerierimdekı nefes, göz-
lerimdeld ışık. kalbimdcb
çarpına ve beynımdekı dûşûnce
gıbısın- Ne>i dü^ünû>orsam
scnı dûşûnüyomm. Neyı görsem
senı göriiyonım
Nâzımdan Pıraye'ye, benden
SANA
Özlemim acunı yeodi bugün-
lerde
Bu kez daha sensız
Böylesıne aniamlı bir gûnde ol-
mak
Açıdan çok öziemımı ammsatıy-
orbana
Gerçekteo doyasıya özlemişim
seni
SEVGİ DOLÜ SESİN'L SIMSI-
CAK ŞEFKATL1 ELLERİ
O zengin vûreğmı, denn
HOŞGORÛNÛ
ÖZLEMİM acunı yendı bugûn-
lerde
senı seviyorum
SEVtMKL'RT
Seni
çok seviyoruz
sevgililerin:
Damla & Sedat
^
Kaymağım
sevgilim,
Bir kere doğdum
Bir kere sevdim
Evrence büyük
Mutluluğum
Kfiten helvacının
kutusunda
Toz pembe
köpük köpük
Fransız Teğmen,
Devrimin ve aşkın
şiirsel gerçekliğinde;
seni hep sevdim ve
seveceğim.
Rumuv Kocakurt
Seviyorum seni
her şeyden çok
benı sevdiğin gibi,
özüm gibi. gözüm gibi,
sözüm gibi
Zeynep
Nen'ım Bana Şehir
Hatlan Gemılen'nin
fotoğraflannı çek.
Çok çek içinde hep
biz olalım. Ş. j
V.DALYANLIM
BOYNUNA
VEBALİM"
BEN
Kancığım
Seni Çok
Seviyorum
FEYZt
' ALFONZO
Seni çok
se\"iyoruz.
NtLGÜN ve DENİZ
Özen isterken ^
ben özensizlik
yapıyorum.
Ama seni çok
seviyorum. j
AYŞE
SULTAN
ME TOO!
Bozgun
günleridır gelir
geçer, yeter ki adı
aşk olan
dıri kalsın.
Ps/1 Berna dünyanın en
tatlı bebeği seni çok
seviyor.
HAKAN j
MAİ
Yûıe
Yeni
Yeniden