14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
4 OCAK 1999 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA 15 Mılh Guıenhk Kıırulu geçen hafta küresel ekonomık bunalım ıle gelır dağılımındah eşıtsızhğın ırtıcanm \a\ılmasmayaptığı etkılerı ele aldı Toplumsal Ekonomık Snasal , Araştırmalar Vakfı (TESAV) Başkanı Erol Tuncer 'ın bu konuda çok değerlı ve çarpıcı bır çahşması bulunm or Tuncer ın çahşması, Turkn e coğraf\asmda gelır dağıhmı ıle ov dağıhmı arasındakı ılışküerı ırdehvor Işte sıze bırkaç sonuç Kışı başına duşen gelırın 654-1000 dolar arasında olduğıt \ orelerde partılerın ov oranları \ e sımlamaları şo\le 1- RP (\ uzde 26 75). 2- HADEP (yuzde 21 99). 3- ANAP (vuzde 16 83), 4- DYP (vuzde 14 03), 5- MHP (yuzde 5 91). 6- CHP (\vzde 4 49), 7- DSP (yuzde 2 14) Bu tablo karşısmdakı \ orum basıt Turkı\e'nın en \oksulbolgelerınde soldapohtıka \aptığını ılerı suren ıkı partı CHP \ e DSP nal toplu\ or Gelelım kışı başına duşen gelırın 1000-1500 dolar arasında olduğu •\ erlere Durum şo\ le 1- RP (\uzde 26 33), 2- A \AP A uzde ISIK KANSU Nal toplayan sol20 6) 3- DYP (vuzde 17 11) 4- HADEP (vuzde 8 57) 5- MHP (vuzde 8 41) 6- DSP (yuzde 8 24), 7- CHP (vuzde 6 86) Gerçek vıne nal gıbı ortada Kışı başına duşen gelırın 1500-2000 dolar arasında olduğu bolgelere ıhşkın \erıler de pekfarkh değıl 1- RP (\uzde 25 63). 2- ANAP (vuzde 18 23) 3- DYP (vüzde 17 66), 4- CHP (vuzde 10 56) 5- MHP (yuzde 10 21), 6- HADEP (vuzde 7 18), 7- DSP (vuzde 5 88) Bu orneklerden anlaşılacağı uzere DSP v e CHP 'nın nalmcı keserı gıbı sağa ka\masının, sağpartılerın dumen suvuna gırmesımn kendılenne hıçbır \ararı vok Tersme bu pohtıka RP nın ve sağ partılerın ışıne yarıvor TESAV Başkanı Erol Tuncer de bu noklava parmak basnor "Mevcut duzenin ezdiği toplum kesimlerini savunmak, öncelikle merkez sol partilerin âdevL ÇLnku, sosyal demokrasînin temel iddiası, ezilen toplum kesimlerini savunmak, sorunlarına çözum bulmaktır. Boyle bir ortamda merkez solun durumu ise maalesefbeklentilerle ters orantılı. Ülke genelinde gücüniı yitirerek 4. ve 5. sıralara düşen merkez sol partiler, en büyükgüç kaybma söylemlerinin en geçerli olduğu yörelerde uğramıştır. Bu yorelerde merkez solun yarattığı boşluk RP tarafından doldurulmuştur. Biiyiik kentlerdeki durum bundan farklı değildir. Geçmışte merkez solun onde bulunduğu düşük gelirli kent kesimleri de şimdi RP'nin egemenliğindedir. Bu işte bir terslik var. Ya sosyal demokrat duşünce akımı geçerliliğini yitirmiştir ya da merkez sol partilerimiz işlevlerini gereğince yerine getiremiyorlar. Bu, üzerinde dikkatle durulması, düşünülmesi gereken bir olgudur." Erol Tuncer, değerlendırmesım şoyle bıtınvor "Sorun yalnızca merkez solun değil, Türk demokrasisinin sorunudur. Siyasal yelpazedeki dengelerin sol kanat aleyhine bozulduğu bir ülkede demokrasinin sağlıklı işlemesi beklenemez." Ankara lletışım Fakuitesı ogretim u\elennden Prof Dr Muharrem Varol, son günlerde bır araştırma üzerinde \oğunlaştı Araştırma, sıyası ıstıkrarsızlığın ve halhn sıyasılere ve siyasalpartılere dönük gûvemndekx aşınmamn nedenlerım bulmayı amaçhyor Muharrem Varol, ılk belirlemelerıne ılışkrn ıpuçlan verdı "Siyasi partiler, siyaset üretmekten daha başka şeylerie uğraşır oldukları veya yolsuzluk, yağma hesaplarıyla siyasal temsil kurumunu yozlaştınp ticarileştırmeye dayanır hale gelen mevcut siyaset tarzını yeniden üretmekten başka bir işe yaramadıklan zaman, bu güvenin yeniden kazanüması da mümkün değildir. Partilerin kendi başlarına mevcut durumlannı değiştirmeleri Türkiye*ye çağdaş uygarhk yolunda Sol güç birliği kurultayı gerçekten mesafe aldıracaktır. Bu yapı ve işleyişe kavuşmaları da bu aşamada zor görünmektedir. Bu konuda yurttaşbk bilinciyle yönlenen seçmen harekeûerinin katkısı büyük olacakttr." Yılbaşmın hemen ertesmde, posta kutumuzdan Varol 'un bu degerlendırmeten üe örtûşen bır çağrı mektubu çıktı Çağnntn altında SBF öğretım uyesı Sina Akşin, 68 'hler Bırltğı Vakfı Başkanı Haşmet Atahan eskı ADD Başkanı Suphi Gürsoytrak, Tum Öğretım Cvelen Derneğı Başkanı Tahir Hatipoğlu eskı tabıı senatör Suphi Karaman ıle tşçı Partıiı Genel Başkan Vekdı Hasan Yalçııt 'ın adları yer altvor Çagrmın ıçenğme gelınce Metntn gınşınde, ulkeyi bölmek ve somurgeleştırmek ısteyen empervalıst devletlerle, onlarîa ışbırîığı vapan ıç şergüçlerın Türkrye vı yeniden Kurtuluş Savaşı öncesme benzer koşullara surükledığyım altı çızıhyor ve şöyle demyor "Ulkenin ihtiyaçiarı ve dünya koşullan bir cumhuriyet devrimi hükümetini zorunlu hale getirmiştir. Aym anlama gelmek üzere, sol ıçin iktidar firsatı elliyıldır ilk kez bu kadar büyük, bu kadar somuttur. Adeta tarih, solu iktidara çağırmaktadır. Cumhuriyet devrimi hûkümeti ihtiyactna cevap vermek, kuşkusuz başta sol partilerimiz olmak üzere, bütün cumhuriyet devrimi ve emek kuvvetierinin, sendikalanmızın, kiile orgutlerimizin ve halkımızın ortak sorumluluğudur. Türkiye'nin bağımsızüğım ve bütünlüğünü savunmanm hepimizin öncelikli görevi olduğuna ınanıyoruz. Erken veya zamanında yapılacak genel veyerel seçim, bu amaçla değerlen'dirilmesı gereken bir fırsattır. Öteyandan solun bugünkü çok partili yapısı, cumhuriyet devrimi hûkümeti için bir sol güç birliğini zorunlu ktlıyor." Duzenleme komıtesı bu amacı bemmsemış olan tum yurttaşları 9 Ocak Cumartesı günu Mılh Kutüphane Konferans Salonu 'nda saat 10 00'da başlayacak "Sol Güç birliği Kurultayı"na çağırıyor Üretim baltalanıyor Ankara OSTlM'de 3 bıne \akın ışletme var Bunlardan yaklaşık 2 bını metal ve ınşaat sektoru ağırlıklı uretım yapan kuçuk ve orta bo\ ışletmelerden oluşmor OSTlMSanayıcı \e Işadamları Derneğı Başkanı Mehmet Akyürek e gore ışletmelerm en bu\~uk sorunu kredı bulamamak "Haztr bankalar var, kredi alabilirsiniz " dendığınde bam telıne \~urmus olm'orsunuz Akvurek fenat edı\ or "Kredifaizlerinin maliyetleri yüzde 140-150'yi buluyor. Bırafun kredi faizlerini, bankalar kredi vermek için yüzde 300'lere varan teminat talep ediyorlar. Örneğin 10 milyarlık kredi alacak olsanız, 20-30 milyarlık teminat istemi ile karşılaşırsınız. Üstune üstlük ipotek isterler. Hatta son dönemlerde bankaların genel müdürlukleri, şubelere Kredı musluklarını kapatın diye talimat gönderdiler. Özellikle metal sektoründeki sıkıntt nedeniyle kredi vermeme yolunu seçtiler. Zorluk çıkarıyor, geciktiriyor, oyalıyorlar. Telefonlarımıza çıkmayan banka müdürleri var." Ak\ urek durumu özethvor "Rant ekonomisi, üretimi baltalıyor." Kasetle kafayı buluyoruz Devlet Istatıstık Enstıtusu açıkladı "Sanayi uretimi gerilerken müzik seti, video ile rakı ve bira üretimi arttu" Mıllet kovuvor kasetı, çekıyor kafavı ÇALIŞANLARIN / SORULARI SORUNLARI YILMAZ ŞÎPAL Malul aylığı alıp SSK kapsamında çalışanlar SORU: Çeşitli işyerlerinde çok ağır \e >ıpratıcı işlerde çalıştık- tan sonra malulen emekli oldum. SSK'den malul aylığı almak- tayım. Şu anda ozel sektorde hafif bir işte çalışıyorum. Yla- lulluğüm bu işi yapmama engel değil. Sigortaya destekleme primi odemekte> im. İş> erinde sigorta emeklisi olan arkadaş- . larım var. Onların emekli avlıkları kesilmeden çalışma hak- ' 'lâ'rfolcfuğunu'b"ı$Sruni.ttu T 'fcönü1ârla"flgılenenbir y akınım. bana malulen emekli olup, SSK'den malul aylığı alanların du- rumunun değişik olduğunu ve sigortalı bir işe girdiklerinde malulluk aylıklarının kesilmesi gerektiğini söyledi. Sorum şöyle: Malul aylığı alan SSK sigortalıları çalışırsa malul a>- lıkları kesilir mi? (A.G.) YANIT: Sosyal Sıgortalar KururmTndan yaşlıhk aylığı alanlara, aylıklan kesilmeksızın sosyal guvenlık destek pnmı odemelen ko- şuluyla, çalışmalannaolanak tanınmıştır Ancak, malulen emeklı olup, malul aylığı alanlann çalışmalan durumunda aylıklannın kesılece- ğı, Sosyal Sıgortalar Yasası'nın 58 maddesınde açıklanmıştır Bu maddede, "Malullük aylığı almakta iken sigortalı olarak çalış- maya başlayanlann malulluk a> lıkları, çalışma>a başladıkları ta- rihten başlayarak kesilir" denılmektedır Maddede, kesıleceğın- den söz edılen malulluk aylıklan, Sosyal Sıgortalar Kurumu'nca bağlanan malulluk ay Iıklandır Sosy al Sıgortalar Kurumu dışında bır başka sosyal gu\enlıkkurumundan. (TC Emekli Sandığı, Bağ-Kur ve Sosyal Sıgortalar Yasasf nın Geçıcı 20 maddesıne gore kurulan ozel emekli sandıklan) malulluk aylığı alanlar, Sosyal Sıgortalar Ya- sası kapsamında bır işte. malulluk aylıklan kesilmeksızın çalışabı- lırler Ancak bu durumda, sigorta pnmıne esas kazançlanndan yaş- lılık aylığı alarak çalışanlar gıbı Sosyal Guvenlık Destek Pnmı ke- sılır Konu, Yargıtay Onuncu Hukuk Daıresı'nm bır karan ıle açık- lık kazanmıştır (*) "(•••) uyuşmazlık, maluliyet aylıklan almakta iken sigor- talı bir işte çalışmaya başlayan sigortahnın destek primi odemek koşulu ile maluliyet aylığını almaya devam edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır. 3279 sayılı Kanunla, 506 sayılı Sos- yal Sigortalar Kanunu'nun 63. maddesi değiştirilmiş, anılan ka- nun hükümlerine gore vaşlılık aylığı almakta iken sigortalı ola- rak bir işte çalışma>a başlavanlara \azılı talepte bulunmak %e destek primi odemek kay dı ile >aşlılık avlığının kesilmemesi ola- nağı getirilmiş. maluli\et a\lığının kesilmesi \e yeniden bağlan- masına dair 58. maddede herhangi bir değişiklik yapılmamış, ma- luliyet aylığı almakta iken sigortalı olarak çalışmaya başlayan- lara destek primi odemek koşulu ile benzer bir imkân öngorıil- memiştir. <Vynı \asa ile 505 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 3/ Il-C maddesi dahi değiştirilmiş, kanunla kurulu Sosyal Cii- venlik Kurumlarından malullük veya emekli aylığı almakta iken bu kanuna tabi sigortalı bir işte çalışanların 78. maddeye göre tespit edilen prime esas kazançları üzerinden 63. madde hü- kümlerine göre Sosyal Giıvenlik destek primi kesilir hükmü ge- tirilmiş ise de, bu hiikiim 506 say ılı Kanun dışında diğer kanun- la kurulu Sosyal Güvenlik Kurumlarında malulluk veya emek- li aylığı almakta iken sigortalı bir işe girip çalışanlarla ilgilidir. (...) Ozetle, Sosyal Sıgortalar Kurumu'ndan "malullük ay lığı almak- ta iken sigortalı olarak çalışmaya başlayanlann malullük aylık- lannın çalışmaya başladıkları gunden başlayarak kesilmesi ya- sa gereğidir." Sosyal Sıgortalar Kurumu dışındakı Sosyal Guven- lık Kurumlarından maluliyet aylığı almakta iken, 506 sayılı Sosyal Sıgortalar Yasası kapsamında sigortalı çalışmaya başlayanlann ise maluliyet ay lıklan kesılmez Ancak. bu konumda olanlar, Sosyal Gu- venlik Pnmı ödeyerek çalışmalannı surdururler (*)Ka>nak Yasa Hukuk Dergısı. Eylul 1988, Sa>fa 1337 HAYVANLAR tSMiiL cı LGEÇ KtM KÎME DUM DüMA BEntÇAtc *""" behic3k'i turk.net HARBİ SEMİH POROl 0MU BEM, 1 S^AMAK ^ v — tUUtfaWj <& \ MIRMIRLAR t ĞVR DVKAK AYANÇIK ASÜYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN DosvaNo 199 7 288 Davacı Huseyın Can tarafından davalı Sıbel Can hakkında mahkeme- mıze açılan şıddetlı geçımsızlık nedenı ıle boşanma davası mahkeme- mızce 3 11 1998 gunü sonuçlanmış %e da\acınm davasmın kabulu ıle, Sınop ılı Avancık ılçesı Aygordu Ko>ü C 013 01 S 26-KSN 15 24"te nufusa kayıtlı Dursun ve Cavıde'den olma 1974 D 'lu Husejın Can ıle Salıh \e Elıfe'den olma 1980 doğumlu Sıbel Can'ın boşanmalanna Ek- sık alınan 345 000 TL nısbı harcın da\acıdan alınıp Hazıne'ye ırat kay- dına Davacının yapmış olduğu mahkeme masraflannın talebı gıbı ken- dı uhdesmde bırakılmasma daır venlen karar davacının >-uzune karşı da- \-alının >okluğunda Yargıtav >olu açık olmak uzere venlen karar, davalı Sıbel Can'm butun aramalara rağmen adresı bulunamadığından 7201 sa- >ıh Teblıgat Kanunu'nun 28 \e 29 maddelen uyannca karann ılanen tebhğıne, aynı yasanın 31 maddesi u>annca ılanen yayımlandığı tanh- ten ıtıbaren 15 gun ıçınde teblıgatın yapılmış sayılacağı ve karann kesın- leştınlecegı ılanen teblıgı olunur 13 11 1998 Basın 59380 O 0 - l -l&J?*.' TARİHTE BLGÜN ARIKA\ 4 Ocak BAGIMSIZ BURMA.. 1348 'DE güGUN, BURMA (^MYANtAAR.) BA6IMSI2 UĞlAlf KAZAA/Mffn Bl/S <SÛM£Y ASVA ULKESl OLAN 8U£MA,18Z4'T£ SÖMu/ZG£Cl IM6ILIZ- LE&LE MUCADELSYE BAŞLAMlŞ, ANCAK. UEIS. 'etjiLGiYE uGSAMifn, 1885'rEia M AjSD/A/ÖAfJ, BUTUMUYLE INGILİZ GGE- 'fZ£N BUGA/IA, OML4& TA/SJİF/N- DAM HlfJDfSTAN erALET'AJE 1320'l-ERPE,OĞP£MCt EYLEMUE/£l OE CANlANAU ÖZGueiMK. MÜCADBLESı YAYGtNLAÇMIŞTt UZAYAN ÇAT7Ş- , AMCAK &• POA/YA SAVAŞl'NPAN SOH- RA AAEYVESlMl VEgEBli-P'- İS4€ YILI GÖRÜŞ CELAL TOPRAKOGLU 'Kadınlar, Siyasal Hayata Egemen Olmalıdır' "Kadınlar, ; Siyasal alana seçmen ve mılıtan olarak taşınmakla yetınmemelı; Partılenn merkez karar organlannda ve yonetım bınmlennde erkeklerle eşıt oranda temsil edılmelı, kendılenne temsil hakkı tanımayan partılere ' oy vermemelıdırter " Turk kadınları 3 Nısan 1930 tarıhınde beledıye ve ıl genel meclıslerıne, 1933 yılında muhtar ve ıhtıyar heyetıne seçılmeyı ve 5 Aralık 1934'te mıl- letvekılı seçme ve seçılme haklarını elde ettı Geleneksel dın ve kulturlenn alt sınıf ınsan kım- lığı verdığı kadınlar, cumhuriyet devrımlenyle bır- lıkte toplumun tum karar organlannda yuksek oranda temsil edılmeye başladılar Turk kadını bugun toplumdakı saygın yerını cumhuriyet devnmlerıne borçludur. Atatürk devrim ve inkılaplannın bır urunu olan 'Turk kadını' ekonomık, sosyal, kulturel ya- şamdakı etkınlığını ne yazık kı siyasal hayatımı- za taşıyamadı Erkek egemenlığıne dayalı toplumlarda gele- neksel kultur ve dın gıbı faktorun de etkısıyle ka- dının 'siyasalkımlığı' gelışemedı. Geleneksel de- ğerlervedayanışma bıçımlerı, kadının toplumsal alandan siyasal hayata taşınmasına geçıt ver- medı Turk kadını, erkek egemenlığıne ve geleneksel değerlere karşı alternatıf bır sıyasallaşma sure- cını başlatamadı Kendı siyasal kımlığını one çı- karacak buyuk çaplı projelen uretemedı Onun ıçın 1935 yılında 300 kışılık parlamentoya 18 kadın, mılletvekılı sokarak toplam parlamenterler ıçın- dekı oranı yuzde 4 6 ıle cumhuriyet donemınde en yuksek kadın uye oranını elde ettı Türk ka- dını, gunumuzde 550 uyelı parlamentoda kadın mılletvekılı sayısının 13, toplam parlamenterler ıçın- dekı oranın ise ancak yuzde 2.4'e gerılemesıne seyırcı kaldı Siyasal alana seçmen ve mılıtan olarak taşınan 'Turkkadını', nıspı temsil yolu ıle seçımle gelınen kurumlara ve partılerın merkez karar organlanna ne yazık kı yeterlı oranda seçılemedıler Çalışma hayatının neredeyse yuzde 50'sını ege- menlığı ve etkı alanı ıçınde bulunduran, oğretmen- lık, bankacılık, borsa gıbı pek çok hızmet sekto- runun tek hâkımı olan kadınlar ekonomık ve sos- yal hayatta olduğu gıbı siyasal hayatın ıçınde 'soz, karar ve denetım' hakkı sahıbı olamadılar Turk kadını bu siyasal çerçeveyı aşmak, ken- dı siyasal kimliğini polıtıkamıza egemen kılmak zorundadır Sıyasete ve sıyasetçıye karşı kaybolan top- lumsal guvenı ve ılgısızlığı ortadan kaldırmanın yol- larından bırı de buyuk bır ozverıyle çalıştıklan' partılerın merkez karar organlannda ve yonetırrv bınmlennde erkeklerle eşıt oranda temsıl ediM melerıdır Batılı kadının ancak 195O'lı yılların sonunda sa-. hıp olabıldığı seçme ve seçılme hakkına buyuk' Atatürk'un çağını aşan ılerı goruşluluğu sayesın- de bu haklara 64 yıl once kavuştuğu goz onune-, getırıldığınde, cumhuriyet devrımlerınden ne ka- dar uzaklaştırıldığımız gerçeğı daha lyı anlaşılır. , Demokratık parlamenter sıstemın vazgeçılmez kurumlarından bırı olan sıyası partılerden RP' (FP)'nın merkez karar organlannda hıçbır kadı- nın bulunmayışı, ANAP gıbı çağdaş olduğunu' ıddıa eden bır partının merkez karar organların- da yalnızca bir tek kadının (o da 144 mılyar ruş-' vet dağıtması karşılığında) seçıldığı dıkkate alı- nırsa, kadına verdiğımiz değer ve bakış açısın- da hâlâ 'Arap kulturunun' egemen olduğunu, görürüz. -• Bu kara ortuyu kırmanın, atmanın yolu, kadı-, nın bızzat kendısını toplumsal alandan daha bu--' yuk boyutlarda siyasal alana taşımasından geçı- * yor ' Kadınlar, yalnızca ekonomık ve toplumsal alan-1 larda değıl, kendılerını doğrudan doğruya ılgılen-t dıren siyasal hayatta da temsil haklannı yükselt- mek ve siyasal yaşamda 'söz, karar, denetım' hak-^ kı sahıbı olmakla da yetınmeyıp Osmanlı zıhnı- yetınde olduğu gıbı kendılerını ıkıncı sınıf vatan-' daş yenne koyan sıyası partılere oy vermemekJ durumundadırlar. , Sıyasettekı tıkanıklığın aşılması ancak Ata- , türk'ün 'Türk kadını'na sağladığı ılerıcı çağdaş yaşam tarzını gelıştınlıp yaygınlaşması sonucu- nu doğuracak olan siyasal kimliğini polıtıkamı- N za egemen kılmasıyla mumkun olabılır -' BULMACA SEDİT 1 2 3 4 5SOLDAN S\ĞA: 1/tstanbul da Şehzadebaşı ıle Fatıh arasında uzanan sukeme- n 2/ Eskımola- 3 rın kendılenne verdıklen ad . En kalın erkek sesı 3/ Cıvanın herhangi bır ma- denle bırleşerek yaptığı alaşım 4/ Rusçada 8 "evet" Budun g on kısmından el- de edılen dana etı Oruca başlama zamanı Lstûn bır yetkının gu- cunü sımgeleyen değ- 2 nek 6/ Cezayır'de do- 3 ğan ve Arap müzığıyle 4 rock. punk. reggae nın kanşımı olan muzık tu- ru Bızmutelementının 6 sımgesı Eskı dılde su 7/ Bır spor kulübümu- zun kısa yazılışı Ra- hatına duşkun. ağırkan- lı kımse 8/ Hem erkek hem dışı gametlen bulunan bı-j rey 9/Hastalıketkenlennızararsızdurumagetırmekıçın f v ucudun çıkardıgı ozdek ^ YLKARIDANAŞAĞIYA:1/Beyanname 2/Bırsayı. Bartın'ın bır ılçesı 3/ Optık kaydırma Bır nota Ka-™ layın sımgesı 4/ Roma mıtolojısınde avcılar tannçası '\ Çelık çomak oyununa ve bu oyunda kullanılan değneğe ' venlen ad 5/Osmanlılar ıle Akkoyunlular arasında ]4f3S yılında yapılan savaş 6/ Galyum elementının sımgesı , c Kemıklenn ıçındekı yağlı madde 7/ Saban demınnın J tarla surerken açtığı çızgı Yankı 8/ Şöhret "—- She-1' pard" ABD"lı oyun vazan 9/ Koruma, kayırma
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear