25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyetİmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Va\ın Yönetmenı. Orhan Erinç • Genel Yayın Koordınatörü: HikmetÇe- tinkaya 9 Yazıişlen Müdürü. Ibrabim Vıldız 0 Sorumiu Müdür Fikret tlkiz 9 Haber Merkezı Miidürü- Hakan Kara 0 Görsel Yönetmen: Fikret Eser tstıhbarat Cengiz Yıldınm 0 Hkonomı. Mehmet Saraç 0 Kûltur Handan Şenköken 0 Spor Abdülkadir Vücebnan 0 Makaleler Sami Karaöreo 0 Duzeltme Abdullah Vaacı 0 Fotoğraf Erdoğan Köscoğlu 0 Bilgı-Bdge Edibe Buğra 0 Yurt Haberien Mehmet Faraç Va>m Kurulu flhan Selçuk (Başkan). Orhan Erinç. Okta> Kurtböke. HikmeC Çetinkaya, Şükran Soner. Ergun Balcı. İhrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balba\. Hakan Kara. Ankara Temsilcisı: Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No: 125.Kat:4.Bakanlıklar-AnkaraTel:4195020(7hat), Faks: 4İ95027 0 fzmir Temsılcisı: Serdar Kızık, H. Ziya Blv. 1352 S.2 3Tel:4411220, Faks:44191170Adana Temslcısi Çetin Yiğenoğfu, înönüCd 119S.No:I Katl, Tel: 363 12 11, Faks: 363 12 15 Müessese Müdürü tstfln Akmen 9 Koordmatör Ahmtt Korulsan 0 Muhasebe Büfcst Yeoer•!(*»: Hüsoin Gûrer • yetme Önder Çelik • Bılgı- Işlem: Nail İnal 0 Bılgısayar Sıstenv Mûrflvet Çiler • Satış. Fazilet Kuza MEDYA C: • Yönetim Kı Bajkanı - Genel Müdur G î Erduran A Koordınatör: I Işıtman • Genel Müdıir Yardın SevdaÇoban Tel 514 07 5139580-5138460-61,Faks 513 \ ayımlayaıı ve Basan: Yenı Gün Haber Ajansı, Basın \ e VayLncılık A 5 TurkocagıCad 39 41 Cagaloglu 34334 Ist PK 246 tstanbul fel (0 212ı 512 05 05 (20 hat) Faks-(0 212) 513 85 95 7EYLÜL1998 îmsak: 4.59 Güneş: 6.29 Öğle: 13.09 fkındi: 16.44 Akşam: 19.36 Yatsı: 21.00 www.cumhuriyet.corr Nemruî kurtarılacak • ADHA.U4N (Cumhuriyet) - Dünya Küitürel Mıras Listesi'nde yer alan ve •'Dünyanın 8. Harikası" olarak nitelendirilen Nemrut Dağı'ndaki heykellerin kurtanlması için Kültür Bakanlığı'nın başlartığı çalışmalar sürüyor. Bakanlık uzmanlan ile U'lusiararası Nemrut Vakfı ve Wacker firması ilgililerinin 2 gün süren incelemelerinden sonra hazırlayacaklan rapor doğrulrusunda restorasyon \e imiltasyon hazırlıklanna başlanacağı öğrenildi. Barış gönüllülepi • tNCİRLİOVA(AA)- Aydın'ın Incırhova ilçesinde. ilk kez düzenlenen İncir Festivali"ne katılmak üzere. Yunanistan'ın Samos adasından gelen Banş Hareketi Derneği heyeti ilgiyle karşılandı. İncirliova Kaymakamı Kamil Köten tarafından kabul edilen Dernek Başkanı Demeztfis Nicas Demkısl ve beraberindekiler, iki halkın banş içınde yaşaması gerektiğini belirterek, Ege Denizi'nin halklann ortak banş denizi olmasını istediler. 4 bin 500 yıllık insan iskeleti • ISR\RTA(AA)- Isparta'nın Atabey ilçesine bağlı Harmanören köyü yakınlannda bulunan "Harmanören" ören yerindeki kazı çalışmalannda. 4 bin 500 yıllık insan ıskeletleri bulundu. Kazı başkanlığını yapan, Istanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Eski Çag Tarihi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Özsait, bir ay süren kazı çalışmalan sırasında, küp içerisine yerleştirilmiş, 4 bin 500 yıllık insan iskeletleri bulunduğunu bildirdi. Özsait. aynca tunç çağına ait, sapı delikli taş balta, gaga ağızlı testiler. çift kulplu kupalar ve "idol" olarak adlandınlan stilize insan figürleri bulunduğunu belirtti. (jpolojide yeni yöntem • NEVVVORK(AA)- Bir Türk doktoru. dünyada ilk kez kansız, agnsız ve ameliyattan sonra komplikasyon yaratmayan bir prostat ameliyat yöntemi geliştirerek, tüm dünya ürologlannın dikkatini üzerine çekti. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi tbni Sina Hastanesi Üroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Sadettin Küpeli, geliştirdigi yöntemi, New York'ta toplanan 16. Dünya Endo-ÜroJoji Kongresi'ne bir tebliğle sundu. Diplomalı olmak yetmiyop • ANKARA (AA)- tstatistikler, Türkiye'de eğitim durumu iyi olanlann gittikçe daha zor iş bulduğunu ortaya koydu. DlE verilerine göre, 1991-1997 döneminde, işsiz üniversite mezunlannın sayısı yüzde 32.4, meslek lisesi mezunlannın sayısı yüzde 57 artarken, okur- yazar olmayan işsizlerin sayısı yüzde 56.4 geriledi. DÎE verilerine göre. 1991 yılında birmilyon 634 bin olan toplam işsiz sayısı. yüzde 11.9"lukgerilemeyle 1997 sonunda bir milyon 440 bin kişiye düştü. Bu dönemde toplam işsiz sayısındaki azalmaya karşılık, ortaokul. meslek lisesi, lise ve üniversite mezunlan arasında işsiz sayısı arttı. Söz konusu dönemde 71 bin olan üniversite mezunu işsiz sayısı. yüzde 32.4'lük artışla 94 bine yükseldi. Nükleerci ülkelerdeki gazete ve televizyonlar, yetkilileri 'bu riskli işten' vazgeçmeye çağınyor 'Akkuyu cennet olarak kalsm'ÜMfTOTAN İZMİR - Enerji kaybında. OECD ülkeleri arasında "şampiyonluğıT kim- selere kaptırmayan Türkiye'de yetkili- ler nükleer santraldan başka bir şey görmezken, nükleerci ülkelerin med- yası uyan görevi yapmayı sürdürüyor. Sansürde Index dergisi de son sayısın- da Akkuyu'nun insan hakJanna ve de- mokrasiye aykın olduğunu belirterek "Türk hükümeri bütün olanaklannı nükleersantrabnreklamı için sunarken nükleer karşıtlannın karşısına asker ve polis çıkanlryor" görüşüne yer v er- di. OECD ülkelerinde enerji kaybı yüz- de 7'yi bulmazken yüzde 20'lik ka- yıpla birinciliğini sürdüren ve son 30 yılda 20 milyar dolar kayba uğrayan Türkiye'de, Akkuyu Nükleer Santra- lı'nın yapım ihalesi sonuçlannın açık- lanması "telaşı" yaşanıyor. Nükleer teknoloji satıcısı ülkelerde ise gazete ve televizyonlar Akkuyu'ya büyük yer vererek yetkilileri "burisldüşten" vaz- geçmeye çağınyorlar. Almanya. Ka- nada ve Ingiltere'nin yanı sıra Avus- turya, Isviçre ve Yunanistan basını da konuyu sürekli gündemde tutarak Ak- deniz'in son bakir alanının nükleerci- lere teslim edilmemesini istıyor. Ingil- tere'de yayımlanan ve dünyanın bir- çok ülkesine de dağıtılan Peace Nevvs gazetesi. "Akkuyulular nükleer sanr- ral dcğil.doğalarmı Lsthorlar. Yaşamak veyaşatmakistiyorlar. Radyasyona bu- lanmakisteraiyorlar"görüşüne yer ve- rirken. ifade özgüriüğü konusunda yap- tığı çalışmalarla tanınan Sansürde In- dex dergisi. L'NESCO ile ortaklaşa ha- zırladığı özel sayısında Akkuyu"yla il- gili yaşanan çarpıklıklara şöyle dikkat çekivor: "Akkuyu insan haklanna da • Almanya, Kanada ve Ingiltere'nin yanı sıra Avusturya, Isviçre ve Yunanistan basını da konuyu sürekli gündemde tutarak Akdeniz'in son bakir alanının nükleercilere teslim edilmemesini istiyor. demokrasiye de aykın. Nükleersantral için her türlü promosyona izin veriliyor. Hiikümet de>letin bütün olanaklannı nükleer santralın reklamının vapılnıa- sı için sunarken. nükleer karşıtJannın önüne polis, jandarma engeli çıkanb- yor. BM'nin tüm bu geli$meler karşı- sında deklare edeceği bir şeyi var mı?" Kanada basını Akkuvu ihalesine katılan üç konsor- sıyumdan birinde yer alan Kanada'da yayımlanan The Gazette, nükleer en- düstrinin nükleer santral yapmadan da ayakta kalabileceğine dikkat çekerken. a\7iı ülkede vavımlanan Montreal Ga- zette, 4 Temmuzgünlü sayısında, "Ka- nada nükleerendüstrisi sallanıyor. Ka- nada"nın kendi evinde hiç satışı yok" başlığıyla şu görüşlere yer veriyor: "Bırakın halkın görüşünü alma>u halkın haberi bile olmadan bir yasa çı- kardılar. Bunun sonucunda Türkiye ve Çin'e yapılan saoşta belki de gelecek- teki tüm mega projelerde çevTe etkisi değerlendirmesi göz ardı edilecek. Bu projeler çevreetkisi çahşmasının dışın- da tutulacak." The Ortawa Citizen gazetesi. Kana- daJıfirmaAECL'nin Akkuyu yöresi için hazırladığı sismık raporlan uzmanla- nna inceletip bu raporun yüzeysel ol- duğu veprofesyonel sismoloji uzman- lannın standartlarını taşımadığını vur- gulayarak şu uyanyı yapıyor: "Ankara'daki Orta Doğu Teknik L'niverstesi'nden Semih Yüceman, Ak- kuyu bölgesinde 8 ve daha şiddetti dep- remferin olabileceğini öne süren rapor- lar ha/jrladı. AECL ise6^ ölçeğinde bir depreme göre tasarun >< apıyor. Reak- törün 6.5 şiddetindeki bir depreme bi- le dayanacağı kuşku taşıyor." Almanya'da vayımlanan The Daily Star gazetesi 29 Ağustos'ta "Türkiye yeni reatörler için askeri kuiianım planları yapıyor" başlığıyla Akku- >xı'ya geniş yer verdi. Süddeutsche Zeitung ise 12 Ağus- tos'ta "Cennetiçin tehditkâr güç" baş- lığıvla bir röportaj yayımladı. Wolf- gang Koydl ımzasıyla yayımlanan rö- portajda ilgi çekici gözJemler var: "Mustafa çiftçilikle uğraşıyor. Eşi hamile. Baskılara ragmen nükJeersaı rala karşı çılayor. Protestolara kaülıy< afişler hazırlıyor, şiirler yazıyc Büyükeceli'nin iktidar partisi oli ANAP'tan Belediye Başkanı Kem Güdül bir/amanlarettenduvar ören bölgeyi sa\ unacaklannı söylüyordı Şimdilerde yan çiziyor. Kahvede ça içen Biiyükeceli erkekleri fıkir değLşit liğinj oklukça garip buluvorlar. Tars değiştirnıek ih>a olmakdemekti. Sü!e> man adındaki köylü, başkanın eskideı külüsrür bir arabaya bindiğini. şinı düerde40 bin marklık arabanın direk siyonunu salladığını söylüyor. Ancal başkana büyük bir muhalefet var. Her kes bu başkânın birdaha seçim kazan» mayacagını söylüyor™" Onlar uyanyor. bizimkiler var çiziyor. Gözler Ankara "da Akkuyu'nun yapım ihalesinin açıklanmasında. İ0 yıl- lık Akkuyu masalı sürüyor. Gosteri dünvasuun vıldı/larının anılannı topladıklan kitaplar bihiik ilgi göriiyor. Jenny Mc Carty, tsabella Rossellini. OJ , Simpson gibi kişiler, > azdıklan otobiyografileriyle mih onlar kazanıyoriar. Anûcmnıyaz> zengin olÇeviri Servisi - Günümüzde ün- lü olanlar ya da olmak isteyenler ara- sında çığ gibi çoğalan otobiyografı- leri, bir zamanlar sadece devlet adam- lan. yazarlar ve düşünürler kaleme alır, bu hatıralar içinde kimsenin bi1- mediği. büyük kitleleri ilgilendiren ögretici unsurlar bulunurdu. YaşadıkJara dönemlere tanıklık- lannı sonraki kuşaklara aktarmak is- teyen bu kişilerin biyografileriyle, 1980 sonrasında moda olan \ e sade- ce kendini, düşüncelerini, tutkulan- nı, seks yaşamlannı ya da hastalık- lannı anlatmak isteyen, zaman zaman çok özel detaylarda ölçü)ü kaçıran, zaman zaman tamamen hayaller üze- rine dayanan, gösteri dünyasının yıl- dızlan tarafından yazılan otobiyog- rafiler arasında farldılıklar bulunu- yor. Edebi anlamda çoğu hiçbir deger taşımayan. ancak kaleme alanlara milyonlarca dolar kazandıran bu bi- yografilerin içerikleri de son derece tartışmalı. Uzmanlar, kişinin. kendi- si hakkındaki tüm doğrulan, alaca- ğı tepkilerden çekinmeksizin ortaya koyabilmesinin ve kendisine objek- tif olarak bakmasının zorluğuna de- ğinirken, fsabella Rossellini ve O. J. Simpson'un anılanna dikkat çeki- yorlar. Tecavüzü anJartı Rossellini. bir hayli ses getiren otobiyografisinde. ölmüş annesi, ba- bası ve dığer akrabalanyla hayali ko- nuşmalar yürütmüş, çocukluğunda kendisinde travma yaratmış olan da- yaklan ve tecavüzleri kaleme almış- n. Ancak anılan yayımlandıktan son- ra gazeteciler ısrarla daha fazlasını bilmek istediklerinde. tüm bunlann bir role hazırlık aşamasında kendi- ni o role konsantre etme çabalan ol- duğunu anlatmıştı. O. J. Simpson ise kansı ve sevgi- lisini öldürmek zannıyla yargılan- dığı ve hapishanede bulunduğu sü- reç içinde. bu süreci anlatan anılan- nı kaleme almış. sayfalar boyunca ölen kansı Nicole'e olan aşkını an- latmış, ilişkilerinin güzelliğinden söz etmiş ve ölümünden duyduğu onul- maz acılan yazmıştı. Öte yanda öy- küsünün, aralannda sa\ cı ve Simp- son'un avukatının da bulunduğu ne- redeyse tüm kahramanlan da bu sü- reçle ilgili anılannı milyonlarca do- lara satmışlardı. Savcı MarciaClark, bestsellerhaline gelen biyografisin- den 4.2 milyon, avukat JohnnieCoch- ran ise 4.5 dolar milyon kazanmış- tı. Simpson'un bu tür bir kitap yayım- laması bu alanda yeni bir çığır açtı. Playboy dergisine kapak olmuş taş- ralı kızlardan, reytingi düşük prog- ram sunuculanna kadar birçok in- sanın, hatta iki yıl önce kansının. penisini kesmesiyle gündeme gelen Amerikah John VVayne Bobbitt'in anılannı yayımlatmalanna yol açtı. Samsun'da okuyan 43 öğrenci 10 gün boyunca eğlendi Başaıilı öğrenciye tatil CEMİLCÎĞERİM SAMSÜN-Sosyal ilişkilerinde ve ders- lerinde başanlı olup da tatil yapma ola- nağı bulamayan çocuklar için başlatılan kampanyanın ikincisi bu yıl yapıldı. Tür- kiye Çocukevleri Vakfı ile Samsun'da haftalık olarak yayımlanan Banş gazete- si tarafindan düzenlenen "Her ÇoeugaBe- dava TatilKampaoyBsır 'ndan bu yıl 43 ço- cuk yararlandı. Millı Eğitim Müdürlüğü'nün Sam- sun'daki okullardan seçtiği çocuklar ön- ce sağlık taramasından geçirildi. Sam- sun'dan başlayan "lOgün bedava riiya gi- bi tatil"in ilk durağı Ankara'da Anıtka- bir oldu. Ardından .Antalya Kepez'de Tür- kiye Çocukevleri Vakfı'nın tesislerinde 'Hoşgeldin Kokteyli' ile karşılandılar. Ilköğretim okulu4,5 ve 6. sırufyaş grup- lan için inşa edilmiş olan tesiste çocuk- lar amfitiyatro, yüzme havuzu. basketbol ve voleybol sahalan, yürüyüş yolu. açık ve kapalı yemekhane, her an sıcak su. açık oyun ve eğlence alanlanndan yarar- landılar. Kampta kaldıklan sürece her gün sabah sporuyapan çocuklar; Sıde. Ma- na\gat, Düden Şelalesi, Perge, Aspen- dos. Antalya Kaleiçi, .Antalya sahillerin- de yat gezisi yaptılar. 10 gün süren kampta çeşitli yanşma- lar da yapıldı. Bu yanşmaiar 'aktüel bil- 0\ 'slov dans', 'Türkçe pop\ 'havaL tü- fek', 'yüzme', 'kano', 'en tertipli oda', 'basketbol', 'voleybol', 'en iyi kampcf. 'tuval çahşması' dallannda oldu. Her gün sabah sporu yapan 43 öğrenci; Side, Manavgat. Düden Şelalesi, Perge, Aspendos, Antalja Kaleiçi, Antalya sahillerinde yat gezisi yaptı. Akkuyu Nükleer Santralı İhale Sartnamesi TEAŞ'tatı trilyonlıık hat aANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Türkiye Elektrik Üretim ve Uetim AŞ (TEAŞ), Akkuyu Nükleer Sant- ralı İhale Şartnamesi'nde devleti trilyonlarca lira zarara uğratacak bir hataya imza attı. TEAŞ, uzun süreli sözleşme ol- ması nedeniyle enflasyon karşısın- da değer yitimini önlemek için uy- gulayacağı "eskalasyon (fiyat far- kı)" hesaplamasıyla, firmalara çı- kar sağlanmasına olanak tanıyor. Hesaplamada, sözleşmenin imza- laııdığı tarih için biröncekı aya iliş- kin toptan eşya fiyat endeksi (TE- FE) bazalınırken: faturanın ödene- ceği tarih için önceki ay yerine, içinde bulunulan ay esas ahnacak. Konsorsiyumlara çıkar TEAŞ. Akkuyu Nükleer Santra- lı İhale Sözleşmesi fiyat farkı he- saplama formülü yoluyla konsorsi- yumlara çıkar sağlayacak. Kurum. hakedişte işin yapıldığı aydan bir ön- ceki aya ait endeks değerlerini al- mak yerine işin yapıldığı ayın en- • Hesaplamada, sözleşmenin imzalandığı tarih için bir önceki aya ilişkin toptan eşya fiyat endeksi (TEFE) baz ahnırken; faturanın ödeneceği tarih için önceki ay yerine, içinde bulunulan ay esas ahnacak. deks değerlerini alacak. Çayırhan, Orhaneli, Kangal, Suat Uğurlu, Bur- sa dogalgaz santral ve bacagazı ya- pım sözleşmelerinde de işin yapıl- dığı tarihten bir önceki ay yerine o ayın TEFE (toptan eşya fiyat endek- si) değerlerini alan TEAŞ'ın, öne- rinin alındığı tarih için ise 30 gün öncesinin endeks değerlerini uy- guladığı ortaya çıktı. Endeks katsayılannın hesaplan- masındaki bu farklılığı düzeltmek isteyen TEAŞ'ın. daha sonra yük- lenici firmalarla ihtilaflı duruma düştüğü öğrenildi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba- kanlığı müfettişlerince de inceleme- ye alınan konu nedeniyle bacagazı tesisleri tamamlanamadı. Firmalar. TEAŞ'ın sözieşmede önceden belirlenen esaslara uyma- sını istedi. Hata düzeltümedi 5 tesisin eskalasyon uygulama- sındaki hatayı gören Santrallar Pro- je Tesis Daire Başkanlığı. eskalas- yon formülünü Afşin Elbistan B Termik Santrairndadüzeltti. .Ancak aynı hatanın yapıldığı Akkuyu Nük- leer Sanrralı 'nda eskalasyon hesap- lama yöntemi düzeltümedi. 15Ekim I997cietekliflennalın- dığı Akkuyu Nükleer Santralı pro- jesinde, işin yapılacağı kasım ayı- na az bir süre kala yanlışlığın dü- zeltilmemesi nedeniyle zarara ola- nak tanındı. Yapımı, çevreci örgütler ve bı- lım adamlarınca istenmeyen Ak- kuyu Nükleer Santralı'nda geçicı te- minat mektubu da konsorsiyumlar lehine değiştirilmiştı. SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN 'Ulusal' Bir Grev!.. (Haber kısaydı, gazeteler pek de ıtibar etmediler: "Harb-lşSendikası, ABD'nın Türkiye'deki Adana (In- cirlik), fzmir ve Ankara'daki ışyerlerinde greve başla- dı; grevin kapsamına yaklaşık 1.200 işçı girmektedir." Harb-iş'in işçileri demek, bir manada. Imâlât-ı Har- biyeamelesinin, -yânı Müdafaa-i Hukuk'un Halk Kur- tuluş Ordusu'ndaki topçuya kama, piyadeye süngü. sü- variye kıdç yapanlann,- torunları demek! Buradan baksalardı, hiç böyle olur muydu?) 'Proleter' şairler... l/aragümrük'teki 'esnafkahvesi'; çevremız kalın si- ı \ gara dumanı, yogun 'halk'; Ömer Faruk Toprak. eğilmiş, yeni şiirini okuyor: "...fabrikanın demir pen- ceresinden görünüyor / gökteki parça parça be- yaz bulutlar/ onlar bafra'nm üzerinde de böyle du- ruriar" (Hürriyet, 1945) Yasemin ağızlığına bir sigara ek- leyip yaktı, sonra dedi ki: "...ilk kitabımın adı 'Insan- lar'dı. Ikincisinin adı, 'Fabrika' olacak!". Henüz şa- ir namzedi bir liseliyim, heyecandan boguluyorum. bu adı ne kadar begendiğimi anlatamam; onun açıklama- sı arkadan geliyor; "...toplumcu musun, önce insan- lan kucaklayacaksın, bu 'hümanizm'dir; ama yet- mez, ardından işçileri kucaklamak, gelir; bu da 'sosyalizm'!" Onlar, '40Karanlığı'nntoplumcuşair\eri('Fedâ/lerMan- gası') öyleydiler; A. Kadir'in 'Cibâlı'si, tütün amelesini anlatır:"...Cibâli dendimi I aklıma sizgelirsiniz, kadın- lar/çarpıkayakkaplannızgelir/vekahramanelleriniz!" (Mutlu Olmak Varken, 1943) ya Rifat llgaz, ünlü 'Ali- şim'şM, nasıl başlıyordu, hatırlasanıza! "...kasnağın- dan fırlayan kayışa / kaptırdın mı kolunu Alişim / daha dün öğle paydosundan önce / Zileli'nin gitti ayaklan /yazıldı onun da raporu / 'ihmaPden!" (Yâ- renlik, 1943). Namzet mamzet, onlardan aşağı kalacak değildim ya, 'Di/ekçe'şiirimiyazdım; o dönem grev ya- sak, şiiri ancak 6O'lı yıllarda yayımlayabileceğim, çün- kü suç: "...oy bilesin ki ben ha /taş döven demir dö- ven / oy bilesin ki ben ha / toz toprak İçinde şanlı / srfatim kat'i çopur / ellerim mağrur yağlı / oy bi- lesin ki ben ha / yerden cevâhir söken / zincirin yi- tirmiş dev / erkân üzredir feryâdım / grev hakkımı isterim / grev hakkımı grev" (Sisler Bulvarı, 9. basım. s. 115). Türk şiiri, halkıyla -hele işçileriyle- böylesine sarmaş dolaş birşiirdi; Güneydoğu'da petrol ararken bir işçi öl- se, Ceyhun Atuf'da bu, unutulmaz mısralara dönüşür- dü: "Kardeşim Sason Dağlan'nda öldü!". Şiirimizi halkından, -hele işçilerinden- koparan, han- gi 'soytanlık' olmuştur? 'Ikinci Yeni1 soytanlığı mı. yok- sa onlann çırağı 'Post/Modernist'lermi? Biraz düşü- nür müsünüz? Sadece tembelliğinden mi? llarb-lş Sendika Genel Başkanı Izzet Çetin. grevin I I 30. günü demış ki: "...daha grevin ilk günü, Inciriik Üssü'nde 'grevi kırmak' amacıyla, sahra çadırlan kurdurularak, hiz- metlersürdürülmek istendi; ardından alışveriş ma- ğazalarının çalıştırılması için, üs içinde yaşayan Amerikalılar, grevcilerimizin üzerine saldırtıldı; bu- na engel olmak isteyen üyelerimiz tartaklandı; da- ha sonraki günlerde, üste grev nedeniyle toplan- mayan çöpler zorla toplanmaya, çalışmayan ben- zin istasyonlan zorla açılmaya çalışıldı; bu girişim- ler sırasında grev nöbetçilerimizefizikselsaldırılar düzenlendi; grevcilerimizle görüşmek isteyen fe- derasyon başkanımız Bayram Meral'ın üyelerimiz- le görüşmesi engellendi..." (21 Ağustos 1998) Bırakın çarpıcı haber olmayı gerilimi yüksek sosyal bir filmde yer alabilecek. bir sürü olay! Amerikalılarta, üstelik ülkemizdeki üslerinde yaşandığı için. daha da ilginç ve önemli; bir de Ankara/VVashington arasın- daki son hoşnutsuzlukları düşünürseniz; hele hele, Çokyönlü Uluslararası Yatnm Anlaşması'nın, tüy- ter ürpertici hükümleri aklınıza gelirse, büsbütün yeni anlamlar ve boyutlar kazanıyor; ne gibi, mi, bakalım ne gibıymiş: "...işyerlerindeki en büyük sorun, ABO'li işvere- nin, işyerierinin 'özel bir duruma' sahip olduğunu öne sürerek uluslararası anlaşmalara ve ulusal ya- sa ve yargı kararlanna saygı göstermeyişü... dola- yısıyla, bu durum; ulusal hukukun ayaklar altına alındığı Çoktaraflı Yatırım Anlaşması'nın (MAI / Mul- tinational Agreement On Investment) kabul edilme- si halinde, ne gibi sorunlarla karşı karşıya kalına- cağını gösteriyor: bilindiği gibi, bu anlaşma, ya- bancı yatırımcılara, uyumsuzlukları uluslararası tahkime götürme ve ulusal hukuk sistemini berta- raf etme şansını tanıyor..." (Grev üzerine Harb-iş'in bilgi notu). Yerli yabancı 'bilumum' 'jet/sosyete' olaylannı izle- mekte 'üstün başan'gösteren media'mızın, bumunun dibindeki bu 'hayati' grevi neredeyse görmezden ge- lişini neye yormalı? Sadece tembelliğine mi? Tam teslim' tutsak mıyız? ~nSP'n'm gazetesi 'Gerçek'te, 'terzi' Enver'in (Ebci- / oğlu) 'sendika muhabirtiğine' karar veıilmişti; sen- dika kurrna izni yeni çıkmış, sosyalist sendikalar pıtrak gibi fışkınyor; kısa saçlan tepesinde kirpi dikeni, dudak kenarlannda iğnebaşı tükürük baloncuklan, oradan oraya çırpınır, gazeteye en son haberteri taşırdı. Hayal bu ya, o gazetede şu Harb-iş grevini nereye koyardık diye düşünüyonjrrt: elbette birinci sayfaya, hem de re- simlerle süsleyerek! Eski 'Vakit Yurdu'nun o daima loş 'İstihbarat Salo- nu'nda, EsatÂdil bey'in Hasan'ın (Tannkut) veAsjm'ın (Bezirci) düşüncefi yüzlerini görürgıbiyim: Asım diyor ki, "-..yıllardan beri, 'ecnebi' işyerinde, bu ilk önem- li grev!", Hasan, ılâve ediyor: "-...işyeri, 'Amerikan üssü', greve giden, 'Imâlât-ı Harbiye' amelesi, bu kadan yetmez mi?"; ve Esat bey, sâkin fakat mah- zun, parmak basıyor: "-...bilhassa, Cihet-i Askeri- ye'nin VVashington'dan gittikçe daha farklı düşün- düğü, nazar-ı mbara alınırsa!..." Yalan mı? Grevin, 'ecnebi' işverene karşı, 'ulusal' ni- teliği vardır: hele, 'ecnebi'nin ABD; işyerinin, ülke- mizdeki 'ecnebi üsleri' olduğu, hesaba katılırsa; 'ulusal' niteliğin, 'anü/emperyalist' rengi meydana çıkar; yâni Harb-lş grevi, mâhiyet itibariyle, Işgal'detram- vay amelesinin, Istanbul'daki 'ecnebi' ş'ırketlere, yap- tığı grevlere benziyor. Pekı, -sosyalistlerin çoğu dahil- niye kimseden çrt çık- madı? Büsbütün kör mü olduk, yoksa 'alafranga liberal' media'nın 'tam teslim' tutsağı mıyız? httpJI www. prizma.net. tr/ A İLHAN http://www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.htlm
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear