23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 2 AĞUSTOS 1998 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Bir çocuğun ilkokula başlaması için gerekli ihtiyaçlar aileye en az 70 milyon lira yük getiriyor gîderleri el yaloyorFATMA KOŞAR /YUSUF ZlYA AY Eğitim gîderleri heryıl yüzde 100'e ya- kın oranlarda artarken veliler yeni dönem- le birlikte tınnanan fiyatlar karşısında şaş- kına dönüyor. Ayakkabıdan çantaya, ki- taptan silgiye, önlüklerden kayıt parasına kadarherşey zamlanırken, bir çocuğun il- kokula kayıt edılmesi ve başlamasını sağ- lamak en az 70 milyon lira gerektiriyor. Ilkögretim okulu ve liselerde 14 Ey- lül'de başlayacak 1998- 1999öğretimyı- lı, velileri bütçelerine yeniden okul gider- leri eklemek zorunda bırakıyor. Veliler, okullann açılmasma bir aydan kısa bir sü- re kala. bütçelerine uygun okul ve kırta- siye malzemesi bulmaya çalışıyorlar. Kıyafet giderlerine kitap, kalem. defter gibi kırtasıye giderleri eklenince fatura giHikçe artıyor. Velileri bekleyen bu mas- raflı dönemden önceki süreçte istenen ka- yıt parası ve •'zonınlu bagıs" gibı ek gi- derlerdecabası. Onlük ve ayakkabı 30 milyon Piyasada satılan okul çantalannın fiya- tı 5 milyon liradan başlayarak 15 milyon liraya kadar çıkarken geçen yıl bu fıyat 2 milyon 500 bin liradan başlıyordu. Asgari ücretin 32 milyon lira olduğu Türkiye"de ilköğretime giden biröğrenci- nin kıyafet masrafı en az 25 miîyon lira civannda. Geçen yıl ayakkabı ile önlüğü 12 milyon 500 bin lira civanndaki fiyat- larla alabılen veliler, bu yıl 20-30 milyon lırayı gözden çıkaracaklar. Ilkögretim 3. sınıfa giden bir öğrenci- nin kitap masrafı ise geçen yıl 2 milyon 250 bin lirayken bu yıl 5 milyon lira civa- nnda.llköğretım 8. sınıfa gıdecek bir öğ- rencinin ise okula devam etmesi için en azından 75 milyon lira gerekiyor. Daha üst sınıflara giden öğrencinın masrafı giderek artarken, lise son sınıfa devam edenlerin yeni döneme başlarken harcayacağı para 80-90 milyon lira civa- nnda. Lise son sınıföğrencisinin sadece kıya- fet masrafı 50 milyon lira civanndayken kitap ve kırtasiye giderleri en az 25 mil- yon lira tutuyor. Dört kişilik bir ailenin aylık temel tü- ketim harcaması 180 milyon lirayı aşar- ken, eğitim giderlerine servis ücreti ve harçlıklann da eklenmesi durumunda eği- tim giderlerinin 100 milyonlan bulduğu istanbul'da 4 bin ögretmen rotasyona alındı Öğretmen açığı artacak istanbulHaberServbsi-îstanburda- ki okullarda 4 bin öğretmen açığı bu- lunmasına karşın 3 Ağustos 1990 tan- hinden sonra göreve başlayan yaklaşık 4 bin öğretmenin rotasyona aJınması: öğretmen açığını askerlik, emeklilik ve kendi isteğiyle aynlanlarla birlikte 10 bine çıkaracak. Eğitim-Sen, öğretmen açığımn art- masının 8 yıllık eğitimi olumsuz etki- leyeceği için İstanbul'un bu öğretim yıhnda rotasyon kapsamj dışmda bıra- kılmasmı istiyor. Eğitim-Sen îstanbul 2 No'lu Şube Başkanı Aiaattin Dinçer, rotasyonun ertelenmemesi durumunda eğitimin bitkisel hayata gireceğini söviedi. Îs- tanbul Vfilli Eğitim Müdûrü Omer B*- hbey ise Milli Eğitim Bakanlığı'ndan rotasyonun ertelenmesi talebinde bu- lunduklannı söyledi. Îstanbul 'daki okullarda görev yapan ve 3 Ağustos 1990 tarihinden sonra göreve başiayan yaklaşık 4 bin öğret- menin rotasyona tabi tutularak görev yerlerinın değiştirilmesi öğrefmenlen kaygtlandınyor. Eğitim-Sen yetkilile- ri, îstanbul Milli Eğitim Müdürlü- ğû'nûn, 70-80 kişilik sınıfmevcutlan- nı dikkate alarak 4 bin olarak açıkla- dığı öğretmen açığımn, 4 bin öğretme- nin rotasyon kapsamına alınarak baş- ka illerdeki okullaragönderilmesiy le 8 bine yaklaşacağı uyansında bulundu. Eğitim-Sen yetkilileri; Milli Eğitim Bakanlığı'nın, rotasyona karşılık ata- yacağı 1000 yeni öğretmenin, açığı ka- patamayacağım savunuyor. sonucu ortaya çıkıyor. Geçen yıl, dönemi, en yakın mesafe için 4 milyon lira alarak kapatan servis araçlannm bu yılki fiyatları henüz kesin- leşmediyse de 6-7 milyon civannda ola- cağı tahmin ediliyor. Servis araçlan geçen yıl 2 kilometre ıçın de 5 milyon lira alı- yordu.Eğitım kalitesinin sık sık tartışma konusu olduğu Türkiye'de çocuğunun devlet okulunda lyi eğitim alamayacağı- nı düşünerek özel okullan tercih eden ve- lilerinse işi çok daha zor. Özel okul ücretlen her yıl yüzde 100 ar- tış görüyor. Enflasyonun üzerinde artan ücretlenn altında ezilen veliler, ancak ay- larca sürecek maddi sıkıntılara katlana- rak okul ücretini ödeyebiliyor. Tercih edilen okula göre büyük farklı- hklar gösteren ücretlerin ortalama 300 milyon lira olduğu düşünüldüğünde bir öğrencinin özel okula başlaması için en azından 400-450 milyon lira para gerek- tiği ortaya çıkıyor. Tercih edilen okul ücretinin 700 milyon lira civannda olduğu dikkate alındığında ise söz konusu ücret peşın ödendiğinden öğrencinin okula başlama maliyetı mil- yara dayanıyor. Piyasada kıyafet ve kırta- siye ürünlerinde velilen kararsız bıraka- cak kadar kalite ve fıyat çeşitliliğınden söz etmek mümkün. Ancak tercih edilen okulun kıyafetı standart olduğunda. velı belli bir parayı gözden çıkarmak zorunda kalıyor. Kırtasiye malzemeleri Kırtasiye malzemelennde veliler daha rahat tercih yapabılıyorlar. Öğrencilerin temel okul gereksinimleri arasında yer alan defterlerin fiyatlan sayfa sayısına gö- re 50 bin ile I milyon lira arasında deği- şirken piyasada 50 bin ile 1.5 milyon lira arasında resim defteri bulunabıliyor. Kur- şunkalemlerin tanesi 30 bin ile 200 bin li- ra arasında fiyatlardan satılırken kalem- tıraş fiyatlan 25 bin ile 250 bin lira ara- sında, sılgiler de 25-200 bin lira arasında müşteri buluyor. Veliler. piyasada 100 bin ile 1 milyon lira arasında kuruboya, 250 bin ile 3 mil- yon lira arasında pastel boya, 150 bin ile 3 milyon lira arasında da suluboya bula- biliyor. Cetvel fiyatlan 50-250 bin lira arasında; pergel, gönye ve iletkiden olu- şan ders araçlan da 250 bin-2.5 milyon li- ra arasında değişen fiyatlarla satılıyor. Öğrenci velileri okullann açümasına bir aydan kısa bir süre kala, bütçelerine uy- gun okul ve kırtasiye malzemesi bulmaya çauşıyorlar. 7 Ağustos'ta meydana gelen sel felaketinin ardmdan Beşköylülere göç için 4 yerleşim bölgesi önerildi Beşköybeldesi töplu mezar olduAHMET ŞEFtK TRABZON - Trabzon'un Köprübaşı ilçesine bağlı Beşköy beldesinde 7 Ağustos 'ta meydana gelen heyelan ve sel felaketinde yaşamlannı kay- beden 37'si kayıp olmak üzere 44 kişı için dün ce- naze namazı kılındı. Beşköylüler, Trabzon'un Be- şikdüzü. Samsun'un Bafra, Çanakkale'nin Gökçe- ada ve Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçeleri arasında göç için tercih yapacaklar. Beşköyde öğle saatlennde kılınan cuma nama- zının ardından saat 14.00'te çevre il, ilçe ve köy- lerden katılan çok sayıda vatandaşla birlikte sel felaketinde ölenler için cenaze namazı kılındı. Di- yanet lşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz'ın en- kazın üzerinde kıldırdığı cenaze namazı sırasında ölenlerin yakınlan oldukça acılı bir tablo sergile- diler. Namaza Trabzon Valisi İsmetGürbüzCive- lek ve çok sayıda bürokrat da katıldı. Kayıplardan umut kesilmesinin ardından enkaz kaldırma çalışmalan da durduruldu. Ancak ölen- lerin yakınlannın isteği ya da ceset olmasından kuşkulanılan yerlerde kazı yapılmaya devam edi- leceği öğrenildi. Kayıplann şiddetli su akıntısı ve kayalarla parçalandığı ve 20 kilometrelik dere bo- yunca taşınan malzemenin altında kaldığı sanılı- yor. Jandarma, ölenlerin kesın rakamını 44 olarak açıklarken, enkazın etrafının çevrileceği, buranın mezar haline getirileceği, ölümlenn büyük oran- da gerçekleştiği, suyun ve suyun getirdiği kayala- nn vurarak yok ettiği camınin yenne de bir şehit- lik anıtı kurulacağı açıklandı. Artık bu bölgede yaşamak ıstemeyen Beşköylüler, yeni iskân için karar verecekler. Belde Beledıye Başkanı Dursun Karaman'ın verdıği bilgılere göre bin kişi arasın- da yapılan anket çalışmasında vatandaşlann tama- mı iskân istedi. Anket çalışması devam edecek. Hükümet, Beşköylülere Trabzon'un Beşikdü- zü, Samsun'un Bafra, Çanakkale'nin Gökçeaada ve Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçelerini seçenek olarak gösterdi. Dursun Karaman, yaşanan acının üzerinden bir süre daha geçmesınden sonra bu ko- nuda karar verileceğini, ancak göçe kesin gözle baktıklannı açıkladı. Karaman, Beşköylülerin Ka- radeniz'e uygun koşullarda yaşamak istediklerini. ancak ış olanaklannın seçimlerinde önemli rol oy- nayacağını söyledi. Fırıncılar gostermelik ambalaja devam ediyor Poşette ekmeğe çevreci tepkisiEkonomi Servisi- Ekmeğin poşette sa- tılmasını öngören Gıda Kodeksi zorun- luluğu çeşitli yöntemlerle delinirken, uloslararası çevre örgütü Greenpeace uy- gtJamaya, çöp dağlan meydana getirece- ğigerekçesiyle karşı çıktı. Fınncılann büyük bir kısmı ceza alma- mık için bakkal ve marketlere göndere- cekleri ekmekleri elle poşetlemeyi sürdü- rtyor. Büyük bir kısmının da uygulama- nn erteleneceği bek- leıtisiyle henüz poşet kıllanmaya başlamadı- ğıgözlenirken, elle po- şeleyenler arasında rralıyeti düşürmek için elmeğin gramajını ve fî.atını arttıranlaroldu. Söz konusu finncılar, <4( bin liraya sattıklan 2(0 gramlık ekmeğin gamajını 400 grama ÇKararak, fiyatını 80 b>n liraya yükseltti. tstanbul Fınncılar Cdası Başkanı Fahri Cter. 400 gramlık ek- r c k üretiminin yaygın- latınldığını belirterek «"•"ınncı böylece daha aa. zaman içinde daha <çk poşetleme yapmış «HT. Bu nedenle baa bölgelerde gramaj ^vfıyatı arttirdık" dedi. Bu arada uluslararası çevre örgütü «Ceenpeace Akdeniz Ofisi Toksit Atık- 3îKampanyası Sorumlusu ToJga Temu- gg ekmeğin poşette satılması uygulama- :s;ın yeni atık dağlan ve ekoloji açısın- ^dn çok tehlikeli atık yakma tesislerini jgndeme gerireceğini bildirdi. Temuge, poşette ekmek uygulaması- • Uluslararası çevre örgütü Greenpeace, poşette ekmek uygulamasına çöp dağlannı daha da arttrracağı gerekçesiyle karşı çıktı, İstanbul'da bazı finncılar, ekmeğin gramajmı arttırarak daha az zamanda daha çok poşetlemenm sağlanacağını belirttiler. Bakkallar ve marketler açıkta satıJan ekmek satışına tüketiciden tepki gelmedigıni, poşetteki ekmeğin taze olnıayacağına dikkat çektüer. nın doguracağı çevresel zararla ilgili ola- rak da "Her gün yüz mihonlarca petrol türevi maddeden yapılan poşetlerin bir kez kullanılarak atılnıası nedeniyle yeni çöp dağlan oluşacak. Bunlarui doğada kendiliğinden yok olması söz konusu de- ğil. O halde atık yakma tesisleri kurula- cak. Atık yakma tesisleri ise doğanın has- sas dengelerine ağır darbe indiren çevre- sel felaketlere yol açıjor" dıye konuştu. Ekmeğin, bazı satış noktalannda eskıden ol- duğu gibi kasa ve raflar- da açıkta satılmaya de- vam etmesi dikkat çek- ti. Finncılar makineyi alsalar da koyacak yer- leri olmadığından yakı- nırken. ekmeği açıkta satan bakkal ve market- ler tüketiciden tepki al- madıklannı ifade ettiler. Tanm ve Köyişleri Bakanı Mustafa Tasar. her yenilikte olduğu gi- bi. ekmeğin ambalajlı satılması uygulamasın- da da birtakım sıkıntılar yaşanmasmın doğal ol- duğunu belirterek "A- ma halkunız uv gulama- nuı yanında" dedi. Ekmeğin poşete girmesi konusunda Halk Ekmek'in durumubelirlenmezken. Ankara Büyükşehır Belediye Başkanı Meüh Gökçek. Belediye Halk Ekmek Fabrikasfnın ürettiği günlük 1 milyon ekmeği poşete koymanın mümkün olma- dığını belirterek "Bize poşetlenmedi di- ye uygulanacak en ufak cezada üretimi ta- nıamen durdunıruz" dıye konuştu. Başyazanmız için CKK Taksim Şubesi'nde anma toplantısı düzenlendi. (Fotoğraf. K.ADER TUĞLA) NodirNodi etkinükleriecınüdıKültür Servisi - Gazetemizın başya- zan Nadir Madi, ölümünün 7. yıldönü- münde çeşitli etkınliklerle anıldı. Cum- huriyet Kitap Kuliibü Taksim Şube- si'nde gazetemiz Genel Yaym Yönet- menı Orhan Erinç ve Konur Ertop'un katıldığı bir anma toplantısı düzenlen- di. Orhan Erinç yaptığı konuşmada "Ga- zeteciliği yalnızca gazetecilik vapıldıgı dönemde öğrendik ve bunu sürdürme- yeçaüştık. En büyük şansımızda öğren- diklerimizi sürdürebilmenin avantajla- nru sağlayan Cumhuriyet Gazetesi'ne girmiş olmamızdır" dedi. 1963 yıhnda Cumhuriyet Gazetesi'ne girdiğini ve o dönemde Nadır Nadi ile tanıştıklannı belirten Ennç, konuşmasmı şöyle sür- dürdü:"O dönemdegazetepatronlana\- nı zamanda gazeteciydSer. Bunun son örncği de Nadir Nadi'ydi. Nadir Bev'i hep usta bir gazeted ve başyazar olarak gördük." Orhan Erinç, Nadir Nadi'nın şuözel- lıklerini de dıle getirdi: "İnsanlann \aşça ne kadar büyük olursaolsun denevimsizlere veyaşca kü- çük olanlara da saygı göstermesi gerek- tiğinin ömeklerini gördük onda. Bir ola>da yanlışlık yapıkiığında insanlan kırmadan bağınpcağırmadan uyanrdı. Belirli bir düşüncevi savunmasma rağ- men o düşünceyi «nunanlann da yan- lışlannı >azmak gibi bir erdeme sahipti. Bağımsı/Jığını korumaya özen gösterir- di. Her şejden önce gazetechdi." Ertop da konuşmasında Nadir Na- di'nin aydınlanmacı yönüne değinerek bazı yazılanndan ömekler sundu. Er- top. Nadir Nadi'nın Atatürkçülüğü çağ- daşlaşma olarak yorumladığını. laikli- ğin savunucusu olduğunu söyledi. Na- dir Nadi'nın güçlü bir mizah dili oldu- ğunu belirten Ertop, Nadi'nin her za- man demokrasiyi. düşünce özgürlüğü- nü ve dil devriminı savunduğunu vurgu- ladı. Ertop aynca Nadir Nadi'nin basın ve yayın organlanndaki düşünce özgür- Iüğüne de büyük önem verdiğini sözle- rine ekledi. Öte yandan Izmir Büyükşehır Bele- diye Başkanı Burhan Özfatura, Nadir Nadi büstünün bulunduğu caddeye Ata- türk döneminde "Milli Kütüphane" adının verilmiş olduğunu, bu nedenle değiştinlmesinin söz konusu olmadığı- nı belirtti. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Bizi Kandırmak Istiyorlar Günlerden beri "ülkücü(!) mafya"nm lıderlerıyle uğraşıyoruz. Adamın elinde, Damga Matba- ası'ndan çıkma pasaport var. Nal gibı muhürlen de tamam. Ama yakalanmasıyla ilgili binbir senaryo üretiliyor, Adam devletle ilişki içinde. Geçen on yıl içinde, defalarca "kurtanlmış". Ayrıca devlet. adamın ne- relerdedolaştJğını biliyor. Veeminım, bu arada Tür- kiye'ye de defalarca girmiş çıkmış. Ama bir turlu ya- kalanamıyor... Alaartin Çakıcı'nın Türkiye'ye ladesi ısteniyor- muş. Laf bu. Fransa idamla yargılanması gereken bir adamı, kesinlikle iade etmez. Fransa'ya gönde- rilen dosyada, idamla yargılandığı davalardan söz edilmiyormuş. Fransızlar çok saf oldukları ıçın bu yalana kanacaklar... Gene Alaartin Çakıcı'nın telefon konuşmalannı kaydettiği teyp bantlan ve banka kartlan ele geç- miş. Bu teyp bantlanndan ve banka kartlanndan, Çakıcı'nın Türkiye'de ilişki içinde olduğu insanla- nn isimleri saptanacakmış. Belki bırkaç önemsiz isim çıkar ama, üst düzey ilişkilennden hıçbirinin çıkmayacağını biliyoruz. Ama birçıksa, amma şen- lik olur. Tümbunlarboşlaf. Içişleri Bakanlığı'nın pek çok önemli noktası "ülkücüler" tarafından tutulmuş- ken, bir "ülkücü oaba "nın ilişkılerinm "deşifre edil- mesini" beklemek bence büyük bir saflıktır. Kürşat Yılmaz, Alaartin Çakıcı, Sedat Peker... Doğrusunu isterseniz, ülkücü babaların, Sayın Baş- bakanımızın "zihin bulandırmaya" en gereksınım duyduğu bir dönemde peş peşe yakalanmasından da "huylandım". Beni en çok huylandıran görüntü, Sedat Peker'in gelmesiyle sahneye konan mizansen oldu. Adam teslim olmak için özel uçak tutarak Türkiye'ye ge- liyor, hemen elleri kelepçeleniyor ve kollarına giri- lerek götürülüyor. Iş mı bu şimdi? Adam zaten gö- nüllü gelmiş, kaçmayacağı ya da kaçma gırışımin- de bulunmayacağı belli. Peki o halde bu önlem ni- ye? "Bir saldından korumak için öyle davrandık", de- seler; olmaz. Hiç kımse böyle korunmaz. Elleri ke- lepçelenmiş bir insan, her türlü saldın karşısında sa- vunmasızdır. Pekı böyle görüntülerle kimi kandıra- caklannı sanıyorlar? Insanın aklına degişik senaryolar geliyor. Acaba Sayın Mesut Yılmaz bunlann affını mı tezgâhlamış- tı? Daha sonra Sayın Ecevit'i one sürerek tepkıle- ri ona yönlendirmiş olabilir mi? Sayın Ecevit bu oyuna gelecek kadar saf olabilir mi? Acaba, Çakıcı'nın iade edilmeyeceğini bilerek mi bu iş gündeme getirildi? Bütün yapılanlar bir bü- yük oyunun değişik görüntüleri olabilir mi? Acaba tüm bu kuşkulanm ve endişelerim, top- lumsal bir paranoyanın azmasının sonuçları mı? Gerçekten Türkiye Cumhuriyeti, adına gölge duşü- ren bazı pislikleri temizleme sürecıne girmiş olabi- lir mi? Devletimize yeniden güvenebılecek mıyiz? Acaba bu gelişmeler, Susurluk çetelennin ve "mafya-devlet" ilişkilerınin çözümlenmesı konu- sunda, hayıriı ve umut verıci gelışmelerın işareti olabilir mi? inanın, buna tüm varlığımla ınanmak ıs- tiyonjm ve bunun gereksınımı ve açlığı içındeyım. Fakat fazla umutlu olmadığımı da itıraf etmek is- tiyorum. Engin Civan'a suikast gırışimınin ardın- dan neler çıktığı ya da çıkamadığı ortada. Dündar Kılıç, Selim Edes, Semra Özal ve Uğur Çakıcı arasındaki ilişkilerın belırlenmesınden sonra ne ol- du? Giden zavallı kızı kım geri getirebilir? "DYP'ye oy getireceğim", diye örtülü odenekten (o günlerin parasıyla) 5.5 milyar lira dolandıran Sel- çuk Parsadan, bu suçtan ötürü mahkûm oldu. A- ma suçu belirlenmesıne karşın, kendisine emanet edilen bu parayı yasadışı bir şekılde kullanan Sa- yın Çiller hâlâ DYP'nin başında. Üstelik dürüstlük nutuklan atıyor... Bu ülkücü mafya babalan sayesinde, Türkıye'nin tüm soaınlan unutuldu. Gazete manşetlennde de aynı haberler, televizyon haberlerinde de aynı ha- berier. Hele televizyonlarda aynı görüntüleri izle- mekten midem bulanmaya başladı. Oysaki Türkiye'de çok önemli gelişmeler oluyor. nisanda seçimlerin yapılması konusunda tartışma- lar var. Ama kımse bunu düşünmüyor. Adana'daki Incirlik Üssü'nde çalışan Türk Harp- Iş üyesi işçilere saldıran ABD'lı subaydan kimse- nin haberi olmadı. Almanya'da 3000 dolar ortala- ma işçi ücreti ödeyen ABD, Türkiye'de 500 dolar- dan fazla ücret ödemek ıstemiyor. Yunanistan'da bile 1400dolarödüyor. Amaadamlar bizı "köle"gi- bi görüyor. llk ve ortaöğretim kayrtlan başladı. Öğrenci veli- leri resmen "soyuluyortar". Hep aynı senaryolar sahneye konuluyor. "Zoria bağış alınmayacak" de- niliyor. Ama çatır çatır alıyorlar. Benim Bılgi'dekı çaycım, kızını 50 milyona zor kaydettirmiş. insan ırtanır... Fakat bizim "medya"da tek konu, "ülkücü maf- ya n . Galiba bunlardan bir kısmının iktidar olduğunu unutturmaya çabalıyorlar... ÇiDer'in eski koruması DGM'ye sevk edildi tstanbul Haber Servisi - Alaartin Çakıcı'nın adam- lan tarafından Tevfik Nu- rullah Ağansov a Bebek'te düzenlenen silahlı saldın sırasında yaralanan ve bu olaydan sonra polislikten atılan DYP liden Tansu Çiller'in eski koruması Ferda Temel ile 8 adamı, çek senet tahsilatı için bir işadamını tehdit ettikleri ıddiasıyla bugün Îstanbul DGM Savcılığı'na çıkan- lacaklar. Îstanbul Asayış Şube Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, işadamı Ha- san Sacit Kırkdeveli'nın. Gayrettepe Ece Iş Merke- zi'ndeki işyerine gelen kimliği belirsiz kişiler. Kırkdeveli'yi ölümle teh- dıt ederek 33 milyar 400 milyon liralık borcuna ait çeki ödemesıni istediler. İşadamı Kırkdeveli'nin, kendisine gün vererek iş- yerinden aynlan bu kışi- lerden şikâyetçi olması üzerine. Asayış Şube Mü- dürlüğü Organize Suç Bü- ro Amirliği tarafından ça- lışma başlatıldı. İşadamı KadirKadiroğulları'na ait . olduğu belirlenen çekı tah- sil etmek ısteyen Ferda Te- mel ile 8 adamı gözaitma alındı. Temel ve adamla- rıyla birlikte 5 adet taban- ca. bu tabancalara ait 6 adet şarjör ve 53 adet mer- mı vakalanırken tahsil edilmeye çalışılan 33 mil- yar 400 milyon liralık çek de elde edıldı. Ferda Te- mel ile 8 adamının ifade- lennde. çekın tahMİ edıl- mesi karşılığında 10 mil- yar lira alacakları \e bp parayı kendı aralanndâ paylaşacaklannı söyiedık- leri belirtıldi. Sanıklar, sorgulamalan- nın ardından Küçükçekme Cumhunyet Savcılığı'na götiirüldü. Burada sorgu- lanan sanıklar. savcılığın '•görevsizlik" karan ver- mesı üzerioe akşam saat- lennde Îstanbul DGM'ye sevk edildi ler. Ancak sa- atın geç olması nedeniyle Temel ile adamlarının DGM Savcılığı'naçıkanl- ması bugüne kaldı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear