22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CumhurryetImtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Ya>ın Yonetmeru Orhan Erınç # Genel Ya>ın Koordınatoru Hikmet Çe- tinkaya 0 Yazuşlen Mudunı lbrahim Yıldız • Sofumlu Müdur Fıkret tlkız # Haber Merkezı Mudunı Hakan kara # Gorsei Yonetmen Fikret Es«r Dış Haberler Şinası Danışoğlu • tsnhbarat Cengiz YıMınm # Ekonomı Mehmet Saraç # Kuitûr Handan Şenköken # Spcr \bdulkadır Vücebnan • Makaleler Samı karaören • Duzehme Abdullah VazKi* Fotoğraf Erdoğao Köseoglu •Bılgı-Belgc EdibeBuğra«\urtHaberIen MehmetFaraç Ya>ın Kurulu tlhan Selçuk (Başkan) Orhuı Ennç, OkUv Kurtböke Hikmet Çetinkava, Şükran Soner. Ergun Balcı, lbrahim V ıldız, Orhan BursaJı, Mustafa Balbav, Hakan Kara. AnkaraTemsılcısı Mustafa Balbaj AtamrkBuhanNo 125,Kat4.Bakanhklar-AnkaraTe] 4195O20(7hat), Faks 4195027 • Izmır Temsılcısı Serdar Kızık, H Zıya Blv 1352 S 2/3Tel 4411220, Faks 4419117» 4.dana Temsıkısı Çetin Yiğenoğfu, InonuOl 119S No 1 Kat 1, Tel 363 12 11. Faks 363 12 15 Muessese Mudunı îstün AJunen 0 Koordınator Ahmet Korulsan # \fuhasefce Bûlent Yener^ldarc Hüsevm Garer • Işletme Öader Çdık • Bılp- (şlem Naıl Inal • Bılgısavar Sıstem Mürört Çıkr#Sanş Fazüet Kuza MEDY* C • Yonetım Ku Başkaıu - Genel Mudur Gül Erduran # Koordınator R Işıtman • Genel Mudur Yaıdmı SodaÇoban Tel 514 07 ' M39-S80 5138460-61 Faks 513S Yayımlayan ve Basan Yenı Gun Haber Ajansı Basm ve Yayıncılık \ Ş TurkocağıCad.39 41Cagaloglu34334tsl PK 246 Istanbul Tel |Oı212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0/212)513 85 95 21 AĞUSTOS 1998 İmsak 4 36 Guneş 6 12 Oğle 13 15 Ikındıl6 59 Akşam 20 03 Yatsı 21 33 w ww cumhunyet com Mayo almanm zamanı • Haber Merkezi - Zekı Tnko'nun 1998yaz koleksıyonundakı mayo, bıkını, tanga, şort, bluz, pantolon ve pareoiar yuzde 40'a varan oranda ındınme gırdı Fırmanın bu yılkı koleksıyonu 750 modelden oluşuyor Botanik bahçesi Hteratürde • İZMİR(AA)- Ataturk'ten Latın alfabesı dersı alan, doğa âşığı 70 yaşındakı Macıt Ersoy'un, tzmır'ın Dıkılı ılçesınde yarattığ] botanik bahçesi dunya lıteraturune gırdı Dıkılı Beledıyesı'nın gosterdığı, meyıllı, 30 hektarlık arazı uzennde 3 yıl once çalışmalara başlayan bıtkı araştırmacısı Macıt Ersoy, gezdığı tum ulkelerden getırdığı bıtkı tohumlannı yetıştırerek Turkıye'nın kamuya açık tlk botanik bahçesını oluşturduğunu soyledı Bıtkılerle "ATA" harflen ve "Ay-Yıldız" şeklı oluşturarak çevre duzenlemesı yapan Ersoy, botanik bahçesının Dıkılı'nın her yennden görulebıldığıne ışaret ettı Süper lisetere önkayıtfap • ANKARA(AA)- Yabancı dıl ağırlıklı lıseler (super lıseler) ıçın onkayıt başvurulan, bugun mesaı saatı bıtımınde sona erecek Yabancı dıl ağırlıklı lıselere, onunde hazırlık sınıfı bulunmayan ılkogretım okulu ve ortaogretım kurumlannın bunyesındekı 8 sınıflardan mezun ve dıploma notu en az 4 00 ve daha yukan olan oğrencıler başvurabılecek 4, 5, 6, 7 \e 8 sınıflara aıt ağırlıklı notlannın antmetık ortalaması 3 99 ve aşagı olan oğrencıler ıse başvuruda bulunamayacak Nail Çakırhan'm sanatçı ve devrimci kişiliği düzenlenen etküılikle anlatıldı'Akyaka ıııimarisiııiıı yaraücısı' CELALYILMAZ GÖKÖVA - Mımar olmadığı halde çızdığı projelerle meydana getırdığı Akyaka evleny- le Gokova ve Akyaka'yı dunyaya tanıtan Na- 0Çakırhan'ın sanatçı ve devnmcı bşılığı dü- zenlenen etkınlıkle anlatıldı Etkınlıkte, Naıl Çakırhan'm Akyaka mımansmın yaratıcısı ol- duğu belırtıldı Akyaka'da düzenlenen etkmlık Naıl Çakır- han ve Halet Çambel Kultur ve Sanatevı'nde açılan "Çakırhan Mimarisi Fotoğraf Sergisi" ılebaşladı Prof Dr MumtazSoysal. eskı Mıl- lı Egıtım bakanlanndan JNecdet Ûğur. eskı ba- kanlardan Teoman İ nüsan, eskı bakanlardan Erman Şahin. gazetemız yazan İlhan Selçuk, Prof Dr MînaUrgan, yazar Oktej 4kbaL yo- netmen AB Ozgentürk, sınema oyuncusu Ta- nk Akan, yazın ve sanat dunyasından ınsan- larıleyurttaşlann katıidığı sergı açıJışı sonra- sı Yucelen Otelı tesıslennde saat 19 00'da "NailÇakırhanveSanatı'' konulusoyleşıger- çekleştınldı Etkıniığın açılış konuşmasını, Gökov a-Akyaka'yı Sevenler Derneğı Başka- nıHdkeThoJ-Schmtayaptı Schmıtz, Naıl Ça- kırhan'laaynı kuşaktan veaynı ulkeden olma- masına karşın onun yarattığı mıman tarzın kendılennı Akyaka'ya bagladığını soyledı Gazetecı-yazar Şadan Gökorölı'nın sundu- ğu etkınlığe konuşmacı olarak katılan Oktay Akbal, Naıl Çakırhan'ın şaır yonune değıne- rek, 1930yıIındaNâaın Hikmet'le bırlıkte şı- ır kıtabı çıkardığını ve hapıslerde. surgunler- de yaşayan devnmcı bır kışılığe sahıp olduğu- nu soyledı Gazetemız yazan Ilha.n Selçuk, Naıl Çakır- han'ın, Akyaka mımansmın yaratıcısı olduğu- nu behrterek, "Akyaka çokdarbir yer. Bir an- >ail Çakırhan'ın yarattığı tarzın dünyaya örnek olduğu betirtildi. lamda Türki\e geneline baknğınızda burası kurtanlmjş bolge. Çunku buradan çıktığınız- da betoıı egemenlığı başüyor. Betonu icat eden Akyaka'\ı gorseydi, 'Ben bu betonu nıye yap- tım' di>e pişmanük duyardı" dedı îlhan Sel- çuk, betonun Turkıye'dekı kadar kotu kulla- mldığı çok az ulke olabıleceğını vurgulayarak şunlan soyledı "Türkiye'deki sağhksız>Bpüaşma>ı ve beton- laşma> ı gordukçe bır kıyametın ıçınde olduğu- mu/u hıssedıyoruz. Bo>le bir ortamda Akya- ka'dakı bu evieri gezerken ber bırinde Nail Ça- kırhan'ı gorüvoruz. Yalnız bunu mu? Hayır de- ğiL Daha da otesinde kilim nakışlanna bakar gibi tarihin dtrinliklerindeki büyük ustahk- larla, çağunızui ve insanının varaöcılıklan\1a vogrulmuş bir vapıt çıkıvor karşınuza. Butun Prensesin Ölümyüdönümü Boşanmış bir ailenin mutsuzbtiyümüş,çekingen, ür- kek kızrydı. Diana 19 yaşuıdayken, Prens Charles ik evienerek Jngiliz kralrvet ailesine girmesijle ya- şamındaki acüarın >«rini hiç bitmevecek bir ruj'a- nın alacağını ummuştu. \\ales Prensesi olarak gor- kemlj bir >aşamı. masalJardaki gibi aşk dolu birev- liliği, mutlu bir ailesi oiacakü. \ncak guzelliğL, za- rafeti ve gözierinden eksik olmavan derin hüzünle riim dünvanm dikkatini üzerineçekmesini bilen Di- ana, bu eviilikte aradıklannın hiçbirini bulamadı. Charles ona ihanet edhordu. Diana bu mutsazluk zincirini boşanarak da kıramadı. Beraber olduğu, âşık olduğu diğer erkeklerle de mutlu oiamadı. Ta ki. Dodi El Faved'le tanışana kadar» Dodi onun vaşammı bir anda degistirdi ve prenses, vaşanuıun en mutlu günlerini, yaşamının son iki ayına sığdırdL 31 4ğustos 1997 tarihinde, Paris'te, bir trafik kazasuıda vasamını vttirdL Türkive geneiini dbşfindüğiımüzde feci bir or- tamda yaşadığımıa gorebilirsiniz. Nail Çakır- han, la^Hğini üreterekkendi heykefini yapo. Gör- düğünuz bu yapılarda Çakırhan'ın şaır, mimar, devrimci ve dost kişiliği var." Emeklı oğretım uyesı Prof Dr Mîna Urgan, NaılÇakırhan'ı 1937yılında.eşı Prof Dr Ha- let ÇambeTı de 11 yaşında tanıdığmı belırte- rek, "Nail Çakırhan'ı Abıdın Dıno vasıtasıv la tanıdun. O donemde Halet Paris'te üniver- sitede okuyordu. Türldye'ye gekti. Nail'le ta- ntşnrdun. Şimdi görfiyorum da omrumün en ohımlu işini yapmışım. Nail şaırdi, devrimciy- di. 1946'da 4S yıl hapis vata. Çok enteresan- dır,emniyetteçok ışkence gordu,cezaevınde tam tersine oyogunJukta saygı gordu" dıye konuş- tu Eskı Bayındırlık ve Iskân bakanlanndan Er- man Şahin, Naıl Çakırhan'ın bır başkaldın şaın olduğunu vurgularken, gazetemız yazan ve MımarlarOdası Genel Baş- kanı Oktay Ekinci de. Çakır- han'ı anlatmanın dunyanın en zor ışı olduğunu soyleyerek, yarattığı tarzın dunyaya ornek olduğunu belırttı Etkınlığe katılan konu$ma- cılardan eskı lçışlen Bakanı Te- oman Unüsan, tıyatro sanatçı- sı Ekin Duru, yazar Nursel Du- ruel. tunzm ışlermecısı Ham- di Yücel Gürsoy ve Alı Ozgen- türk de Naıl Çakırhan'ın yarat- tığı mıman tarzın dünyada eşı benzen olmadığını belırterek, yaşamlanndala ortak anılan an- lattılar Soyleşı sırasında spıker Fik- retAten, Naıl Çakırhan'ın şıır- lennı okudu, yerel sanatçı Hüs- nüOzbilgi ıse Çakırhan şurle- nnden ezgılersundu, Ertuğrul Aladağ da Çakırhan mımansı- nı konu alan saydam gostensı yaptı Etkınlıkte yazar Oktay Ak- bal'ın onensıyle Muğla'ya Na- ıl Çakırhan'ın heykelının dıkıl- mesı kararlaştınldı Konukla- nn önûnde sunulan onenye ya- nıt veren Muğla Beledıye Baş- kanı Orhan Çakır, "Muğla \k- vol'daki Nâzım Hikmet heyke- finin karşıana Nafl Çakırhan'ın heyiceSyakışır* dıyerek onenrun değerlendınleceğı sozûnu ver- dı ĞÖYLEŞ! ATTİLÂ İLHAN Biraz Iz'an!, Şu 'resme' bır bakar mısınız? Damat' Ferit Paşa kabınesının Şû- ra-yı Devlet Reısi, eskı Meclis-i Âyan Azası, Kurdıstan tealı Cemıyetı Reısı Şeyh SeyrtAbdülkadir, 14 Mayıs 1925 gunu Istıklâl Mahkemesı'nın huzuruna çıkanlmıştı: 'seyıt' kılığındaydı, başın- da yeşıl takke, bunun uzennde beyaz sarık, uzennde cuppe vardı Şeyh Sa- it Isyanı'nın, "sıvıl' lıderı olmakla suç- lanıyordu Hem Nakşıbendı Şeyhı'ydı, hem de Mütâreke'den berı, 'bağım- sız' Kürdistan davasını guduyordu. Mahmut Goloğlu, 'evvelıyatı' hakkın- da şu ılgınç bılgılerı verıyor: "...'Kürt 1 Şerif Paşa'nın Paris'te Ermeni Bogos Nubar Paşa ile anlaş- ma yaptığı sırada Âyan üyesi Kürt Abdülkadir Efendı de bir gazeteci- nin sorularını cevaplayarak, Şerif Paşa'nın Kürt Cemiyeti delegesi ol- duğunu, Kürtleri temsil edebilece- ğinı, altı doğu ilinde Kürtlerın ço- ğunlukta bulunması sebebiyle bu iller için özerklik istendiğini, Erme- nilerin de bu illeri istediğini, kimin ço- ğunlukta olduğunun bir kurul tara- fından yerinde araştırılması ıçin Er- menilerie anlaşıldığını söytemiştir..." (Mıllı Mucadele Tanhı, Cılt 3, S. 90) Hasan Izzettin Dinamo ıse 'dava- sının mahıyetını', şu satırlanyla pek gu- zel anlatmıştır. "... Kürt Teali Derneği'nin Başka- nı Vanlı Seyit Abdülkadir, Ingiliz is- tihbarat örgütünün içinde doludız- gin çalışıyordu. Türk ulusça kurtu- luş savaşında, Bedirhaniler'in Ma- latya bölgesinde başJatmak ıstedık- leri Kürt ayaklanışı, Mustafa Ke- mal'in Sıvas gibi yakın bır yerde bu- lunması dolayısıyla kolayca durdu- rulmuştu..." (Kutsal Banş, Cılt 5, S 117) Seyit Abdülkadir, Kurt Tealı Cemı- yetı'nı 1923 sonrasında 'yeraltına' nak- letmıştır, hem Cumhunyetın ılanını mu- teakıpVahdettin'ı tahtına lade ıçın Ro- manya'da kurulan Hilâfet-i Kübrâ Cemiyeti lcrâ Hey'eti ıle temas halın- dedır, hem de, Istanbul'a gelıp gıden bıroğlu vasıtasıyla, Şeyh Sait'le ırtıba- tı surduruyor, Şeyh Sait'ın otekı oâlu, Halep uzennden, Hilâfet-i Kübrâlc- râ Hey'eti ıle temas halınde bulunu- yor Ne manzara! Din-i Mübln Adına .' Pekı, ya şu 'resım'? - Mehmet Vahdettin, aynı zamanda Halıfe olduğundan, Anadolu Hareke- ti'nı Muslumanlık duzeyınde mahkûm etmeyeçalışmıştı. Kuva-yı Millrye'nın karşısına çıkardığı kuvvet, Kuva-yı Mu- hammediye-i Inzibâtiye'dır; 'dın-ı mubın' uğruna savaşan Ahmed An- zavur'a 'paşalık' venr, Balıkesir'e Mu- tasarrıf tayın eder 1920 Nısanı'nda, Şeyhülislâm, bırfetva-yı şenfeıle, Ku- va-yı Milliyeci 'fa/c/m/n/n'oldurulme- sının dın açısından 'gereklı' olduğunu açıklayacaktır. Mustafa Kemal Paşa başta olmak uzere, Müdafaa-i Hu- kuk'un ılk yonetıcılen, 2O'lı yıllann An- kara'sında, boyunlannda ıdam fetva- ları ıle çalışıyorlardı. InkılâpTanhı'nın butun 'ısyanlan' -An- zavur'dan Derviş Mehmed'e-, Inkılâp yonetımıne karşı, 'dın-ı mubın' adına yapılmıştı; hepsının amacı, bırdı ve tek- tı: 'hâkimryet'i, padişah ve Halrfe'nin elinden alıp, halka intikal ettiren yö- netimi, devirmek; yâni, iktidan de- öil, hâkimiyeti ele geçirmek! Gerek Ingiltere'nın 'kuklası' Halıfe Yonetı- mı'nın, gerekse Anadolu'dakı 'şenat- çıların', başlıca destekçı ve yardımcı- sı; ışgal kuvvetlerıne mensup Ingılız zâbıtlerıydı, ha, bır de kım bılıyor mu- sunuz: Işgalcı Yunanlılar' halkı, 'ıdâma mahkûm edılmış' Mustafa Kemal aley- hıne, ayaklanmaya tahnk eden beyan- namelerı; Anadolu ıçlerıne, Yunan sa- vaş uçakları atıyorlardı. Buradan bakıldı mı, ayan beyan go- runur: Cumhuriyet donemınde, 'dın- ı mubın' muhalefetı, bır ıktıdara geçme hevesının ıfadesı değıldır; Cumhun- yet'ın kendısıne, yânı hâkımıyetın hal- ka ıntıkalıne tepkı, karşı/ınkılâpçı bır teşebbustur; zaten Cumhurıyet'ın tep- kısı, bu yuzden o mertebe şıddetlı ol- muştur. Eğer, Terakkiperver Fırka'nın, nıyetı hakıkaten ıddıa edıldığı kadar 'rtâ//s'olsaydı; nızamnamesınde, 'hâ- kimiyetin ve (buraya dıkkat) saltana- tın, halka ait olduğunu' yazar mıydı? Acaba hangı saltanattı bu'? Raufbey"ın, Keçiören'dekı evde yapılan tanhı top- lantıda Mustafa Kemal Paşa'ya. Ve- lınımetı' olduğunu ıtıraf ettığı, Vahdet- tin soyunun saltanatı mı? Peçetelerle havlular karışıyor Şu 'manzara'nm manası nedır? Anadolu'daki 'Islâm muhalefetı' de 'Kürt muhalefetı' de başından iti- baren, devlet ıçınde 'iktidan' ele ge- çirmeyi değil, 'hâkimiyeti' ele ge- çirmeyi planlamıştır: hiçbir cumhu- riyet buna müsaade edemez; çün- kü demokrasinin kuralı, 'hâkimiyet'e değil, 'iktidar'a oynamak; seçımle- ri kaybedince, 'iktJdar 1 ! 'hâkimiyet'in sahiplerine iade etmektir bu iki 'mu- halefet', bu 'güvence'yi verebiliyor mu?: bin 'sılâhlı isyan'dadır, öbürü 'emperyalizm'le açık flörtte! Türkiye'de, 'Merkezı Otorıte bun- lara karşı zalımce davranıyormuş; o yuzden, 'solculann', 'Merkezı Otonte- ye' karşı, 'muhalefetten' yana çıkma- sı, daha demokratık olurmuş dıyen, kostebek ruyetlı 'llerıcıler' çıkıyor; bu açıkça, peçetelerle havluların, kanştı- nlmasından ıbarettır; üstelik, diyalek- tiğin, temel kuralına da aykırı: 'Sos- yalist Sol' tabiatı icâbı, hem 'tktida- n' değil, 'hâkımiyet'i halkın elinden almak isteyen, bu türden muhalefet- lerle mucadele etmek zorundadıp hem de, 'Merkezi Otorite'yi bir oli- garşıye (Bürokrasi+Burjuvazi) dö- nüştüren, sozde lıberallerle! xx. yy'ın sonlarında 'Islâmı muhale- fet'e, ya da 'etnıkJ muhalefete' arka çık- mak, acaba demokrası ve ınsan hak- ları mucadelesı mıdır, yoksa yukanda- kı tablonun pek guzel gosterdığı gıbı xx. yy'ın başlannda, Ankara'dakı Mü- dafaa-i Hukuk Cemiyeti'ne ve TBMM'ye karşı, ışgalcı emperyalızm- le ışbırlığı halındekı, Halıfe ve Padı- şah'ın; aynca 'ecneb/'servıslenn oyun- cağı, şeyhlerın, derebeylerının ve ağaların, yanında olmak mı? Bıraz ız'an' rrttp:// www. prizma.net tr/A İLHAN http^/www.eda.tr/- bilgiyay/yazar/ailhan.htlm IIS Şimdi tüm Bosch'lar 30 Ağustos'a kadar mayıs fiyatlarıyla! SON 9 GÜN BOSCH &'*' BOSC En doğ ru se-
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear