01 Haziran 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 TEMMUZ 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Sigara I iyatianna zam • Ekonomi Servisi - Philip Morns ve R.J Reynolds sigaralanna bugünden geçerli olmak üzere yüzde 6 ile yüzde 25 arasında degişen oranlarda zam yapıldı. Yeni fiyat dûzenlemesine göre Camel (uzun). Salem (uzun), Marlboro 100's, Parliament 100's 325 bin. Camel (kısa), Salem (kısa) ve Marlboro Box 300 bin, Wınston (kısa), LM (kısa) 1 80 bin lira oldu. Turkcell'de arıza • Ekonomi Serv isi - Türkcell'den yapılan açıklamada önceki gün saat 17.00-21.00 saatlen arasında Istanbul Anadolu yakasındaki bilgısayarlarda me>dana gelen anzanın gidenldiği bildırıldı. Türkcell kullanıcılan telefon hatlannın kesilmesınden şikâyet etmişlerdi. MSB'den ihale yasağı • ANKARA(AA)-Milli Savunma Bakanlığı. Devlet thale Kanunu'nun 84. maddesi uyannca DELCOM GMBH fırmasına. bir yıl süreyle devlet ihalelerine katılma yasağı getirdi. İnternefte satış artacak • NEW YORK(AA)- İnternet aracılığı ile yapılan satışların. gelecek 5 yılda patlama yaparak 12 kat artacağı bildirildi. "International Data Corp." ve "Relevant Knovvledge" adlı 2 araştırma grubunca yapılan analız sonuçlanna göre. lnternet aracılığıyla yapılan ve geçen yıl 4.3 milyar dolar olan satış hacmi, 2002 yılında 54 milyar dolara ulaşacak. Taşkömüpüne • ZONGULDAK(AA)- Taşkömürü ve yan ürünlerine, dünden itibaren geçerli olmak üzere zam yapıldı. Tiirkiye Taşkömürlen Kurumu (TTK) Genel Müdürlüğü'nden alının bilgiye göre, yeni ayarlamayla Zonguldak parça kömürü KDV dahil ton fiyatı 21 mılyon 160 bin liradan. 22 milyon 770 bin liraya yükseltildi. Hazar geçişli boru hattı • Ekonomi Servisi - Türkmenistan'dan Türkıve ve A\Tupa'daki pazarlara doğal gaz taşınması amacıyla 1200 kilometrelik yeni boru hattı sisteminin yapılması için dünyaca ünlü enerji, yatınm ve inşaat şirketlerince oluşturulan konsorsiyum harekete geçti. Konsorsiyum, GE Capital ve Bechtel Enterprises"e bağlı şirketler tarafından kurulan yeni bir boru hattı şirketi ve Amoco Corporation'dan oluşuyor. Pakistan Iş Konseyi • Ekonomi Servisi - Dış Ekonomik llişkiler ICurulu (DEİK) bünyesinde çalışmalannı yürüten Türkiye-Pakistan Iş Konseyi Başkanı Sefa Gömdeniz, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin istenilen düzeyde olmadığını söyledi. ABD dünyanın en bonçlu ülkesi • WASHINGTON (AA) - ABD ekonomide son yülann en olumlu tablosunu çizmesine kırşın dünyanın borçlu ükeleri sıralamasında bışı çekiyor. ABD'nin net dış borç pjzisyonu geçen yıl yüzde 6) artarak 1.22 trilyon cblara ulaştı. lüPkbank'ın kârı • Ekonomi Servisi - Türk "Tcaret Bankası 1998 ylmın ilk beş ayında 2 trlyon 37 milyar lira kâr eti. Bankadan yapılan aıkJamada. 31 Mayıs iıbanyla toplam inevduatın 268.2 trilyon Iraya, toplam aktiflerin de 173.1 trilyona ulaştığı Ibldirildi. Vergi reformu enerji sektöründeki özelleştirmelere kolaylık getiriyor Enerji raııtnıa destek• Vergi denetmenleri, yeni yasanın yaşama geçmesiyle birlikte bütçenin yüzde 83'ü gibi önemli bir kısmını oluşturan vergi gelirlerinin toplanmasında sermayedar kesimin kaynlıp kaynlmayacağını, yasa yaşama geçtiğinde göreceklerini belirttiler. HAZAL ATEŞ ÇAKIR Türkıye'nin elektrik üretımınin büyük bölümünü karşılayan santrallann gerçek değennin çok altında bedellerle 20 yıllığına devır yoluyla özelleştirme çalışmalannı sürdüren hükümet, yeni vergi yasasında da enerji sektöründe üretım yapanlara kolavlıklargetinyor. Malıye Bakanlığı. mükelleflerın tüm gelırlenne ulaşarak takip etme \ e denetleme olanağı getirırken, özel sektörün enerji yatırımlarına da vergi kolaylığı getiriyor. Vergi denetmenlen. TBMM Genel Kurulu'nda görüşmelen süren yeni vergi reformu yasa tasannda yer alan istıhbarat ve denetımde otomasyona geçilmesı. bütün gelirlerin kontrol altına alınması. "nereden buldun sorgulaması" konularını Cumhuriyefe değerlendirdiler Vergi denetmenleri. yeni yasanın yaşama geçmesiyle birlikte bütçenin yüzde 83'ü gibi önemli bir kısmını oluşturan vergi gelirlerinin toplanmasında sermayedar kesimin kaynlıp Yasa neler getiriyor? # Vergi suçu aynmı gözetilmeden mükeüefierin beyanlan, kesinleşen, vadesinde ödenmeyen vergi ve cezalann rümü Maliye BakanlığTnca açtklanabüecek. # Türkiye'de ilk kez, yükümlülere değişik nedenlerle geri ödenmesi gereken vergilere ilışkin olarak. 3 ay için geri ödemenin yapılmaması durumunda, iadenin yapılacağı güne kadar geçen süre için tecil faizinin mükellefe ödenmesi söz konusu olacak. # Mükellefin ticari çalışmalarının olmaması durumunda mükellefiyetinin brtirilmesi kolaylaştınlıvor. # Yeminli mali müşavirlere, devletin inceleme elemanlarına olduğu gibi mükelleflerin defter, belge ibraz etme zorunluluğu getiriliyor. # Daha önce vergi cezası kesilenlere 5 yd içinde ikinci bir vergi cezası kesiimesi gerektiğinde btı ceza yüzde 50 oranında arttınlacak. 9 Yeni düzenleme ile kaçakçıhk suçu yerine ya da kaçakçıhk cezası yerine "verjp zıyaı cezası* getiriliyor. 9 ÖzeiUkle sahte belge düzenleyenler ile izinsiz farura. irsaliye belgeleri basanlar. bu belgeleri kullananlar için verilecek hapis cezalannın 18 aydan 3 yıla kadar olanlannın para cezasına çevTİlme olanağı bulunuyor. # Gelirin tammına eklenen tasarruf ve harcama kavramlan ile kavranamayan kazanç ya da binkimler ile harcamalann bu kapsamda yer alması, değerlendirilmesi yönünde vergi yönetiminin yasal dayanaklannın güçlendirilmesi amaçlanıyor. kaynlmayacağını, yasa yaşama geçtiğinde göreceklerini söylüyorlar. Denehnenler. istisna ve teşviklerin kaldınlması, hamiline işlemlerin sınırlandınlması, af rrltfhumunun vergi literatüriinden çıkanlması gibi konulann, kaynlmalan ortadan kaldırma yönünde önemli adımlar olacağı görüşündeler. Vergi uzmanlan da vergi yasa tasansının 7. maddesinde enerji sektöründeki özelleştirme uygulamalanna vergisel destek sağlandığına dikkat çektiler. Aynı desteğin Yap-lşlet-Devret Modelı çerçevesindeki yatınmlara girişecek şirketler için de söz konusu olacağına ışaret eden uzmanlar, fırmaların sermaye olarak koyduklan yabancı paralann harcandıklan ya da TL'ye çevrildikleri tarihe kadar geçen süredeki kur artışlannın kazanç sayılmayacağını belirtiler. Bu maddeye göre artışlann sermayeye eklenmeleri teşvik edilirken. aleyhlerine oluşacak kur farklan zarar kabul ediliyor. Teşhir edilecek Gelir tanımında değişiklik yapan yeni yasa ile vergi cezası kesilen mükellefler kamuoyuna, naylon faturacılar da meslek odalanna bildirilecek. Futbolcularınjübile gelırlen, yolda bulunan para, kumarda kazanılan gelirler, rüşvet, hırsızlık, silah ticareti. uyuşturucu ticareti. beyaz kadın ticareti gibi yollardan elde edilen servet, Maliye Bakanlığı'nm yeni gelir kalemleri arasında yer alıyor. Vergi yasa tasarısında, gereklı belgelerin kapsamlan genişletilerek defter ve belgelere ek olarak karneler, mikro film, fiş, manyetik teyp, disket ve benzeri ortamlardaki kayıtlar, kayıtlara erişimi sağlayacak tüm bilgi ve şifreler ekleniyor. Bilgisayar zorunluluğu Maliye Bakanlığı'nm mükelleflere yasal defter, kayıt belgelerini bilgisayarla gerçekleştirme zorunluluğu getirdiğine dikkat çeken vergi denetmenleri, bunlann saklanmasındaki yetkinin de devlette olduğuna dikkat çekiyorlar. Kamu malları borç yamasıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Uluslararası Para Fonu ile (IMF) ımzalanan Yakın Izleme Anlaşmasi (StafTMonitored Program) çerçevesınde emeklilik yaşının vükseltilmesi, personel ödenekleri. tanmsal destekleme ve yatınmlann payının kısılması hedeflenirken özelleştirme gelirlennın borçlara "jama" yapılması ' -? ' öngörüldü. İMF'nin sunduğu reçetelere ve özelleştirme gelirlerinin borçlara "yama" yapılması karanna sendikalar sert tepki gösterdı. Türk Harb-tş Genel Başkanı tzzet Çetin. IMF ile yapılan anlaşmayla hükümetın. "IMF ve Dünya Bankası gibi uluslararası tefeci kuruluşlann dayarmalanna onay verdiğini" belırterek anlaşmanın ücretlileri yoksullaştırmayı ve kazanılmış haklan geri almayı amaçladığını kaydetti. Anlaşma uyannca sosyal güvenlik hakkının sınırlandınldığını. emeklilik yaşının yükseltildiğini ve memurlara düşük oranlı zamlann dayatılacağını söyledi. Bütçe kaynaklannın rantiyeye teslim edilmesinin öngörüldüğünü savunan Çetin. "MUyonlarca fnsanın temet hakkı olan kamu hizmetleri ticarileştirilecek" dedi. Hak-lş Genel Başkanı Salim L'slu, yeni bir zafer gibi sunulan masum görünüşlü IMF makyajlanyla Türkiye'nın kronık yapısal sorunlannın çözülemeyeceğini söyledi. Uslu. "İMF'nin ekonomi restorasyonu tasanmlannda gelir arttıncı >e dağılınıı diizenleyici, isrikrarlı büyüme sağtayıo, ikret, yatınm ve dağılımı diizenleyici öngörüler yoktur" görüşünü dile getirdi. Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Resul Akay ise "Ne yiyip içeceğimize, hangi yaünmları yapacağımıza eğer IMF karar verecekse Atatürk'ün sözünii 'Egemenlık kayıtsız şartsız IMF'nindır'diyedeğiştirmemiz gerekir" dedi. IMF ile imzalanan anlaşma metnınde sağlık sıgortası prim kesintilerinin yükseltileceği ortaya çıkarken Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Nami Çağan ile Devlet Bakanı Işın Çelebi'nın uzlaşmalannın, bu konuyu kapsamadığı öğrenildi. Çağan, sosyal güvenlikte sorun olmadığını, Devlet Bakanı Çelebi ile vardıklan uzlaşmanın geçerli olacağını söyledi. tŞÇİMN EVREMNDEN ŞÜKRAN SONER Gözü Kara "Yılmaz hükümetigözü kara gidi- yor" derken acaba prim mi vermiş oluyorum diye düşünmedim de de- ğil. Malum, Özal'ın mirası, eh top- lumsal kültürde de hiç yeri yok de- nemez. Sonuç al, başarılı ol, isterse vurgundan, yağmadan, yolsuzluk- tan, hak-hukuk çiğneyerek, insan hakkı gasp ederek; mafyası, çetesi ile birlikte olsun. Durum vaziyetler böyle olmasay- dı, hanedanlara, 12 Eylül sayesinde stoklanmış kaynaklarla teslim alınan ve iktidarından iflas ettirilen ekono- miye, ortaya çıkan pek çok çete, vurgun, kirli işler bağlantılanna, "işi- ni bilen memur", "otel odasından u- cuz hastane yatağı mı olurmuş".. açık kartlı insana, hukuk devleti ilke- lerine, bütün etik değerlere aykırı sosyal, siyasal, ekonomik politikala- rına rağmen Özal'a anıt mezar mı yapılırdı? Yılmaz hükümeti en azından ko- alisyon ortaklığı ve kuruluş gerek- çeleri anlamında, REFAHYOL ikti- darından, sınır tanımaz Çiller ve Er- bakan pervasızlığından, arsızlığın- dan sonra biraz daha güvenceli gi- bi gelmişti. Once partizanlıkta, partililerin ka- mu kurumlanna yerieştirilmesi per- vasızlığında, Çiller ve Erbakan kadar işleri ileri götürebileceklerinı kanıtla- dılar. Arkasından haksız kazanç, çı- kar, torpil, kamu mallarının peşkeş çekilmesi uygulamaları peş peşe gelmeye başladı. Partililere, akrabalaratahsis edilen turistik alanlar, imara açılan en kıy- metli bölgeler, ihale kayırmalarında ortaya çıkabilen skandallar, örtbas edilenler yanında devede kulak ol- malı. Kimi en densiz suçüstü yakalan- malarında önce sahip çıkılmıyor gi- bi geldi. Ömeğin Şişli Belediye Baş- kanı ile eski Meclis Başkanı'nın su- çüstü olmalarında parti suçlulardan uzak duruyor gibi bir izlenim verildi. Ancak yasal hesap sorma mekaniz- maları işletilmeyerek destek veril- mesindebirsakıncagörülmedi. Ipin ucu ABD'de yakalanan Engin Ci- van'ın Türkiye'ye getirtilmemesi for- müllerinin bulunmasına kadar kaç- tı. llginç ve ürkütücü olanı, Yılmaz hükümetinin bu türden icraatları sa- yesinde, bugünlerde kuruluşundan daha güçlü bir sermaye cephesi desteğini kazanmış olması.. IMF'yle gönüllü yapılan, sermaye cephesinin çok istediği anlaşma, e- mek cephesi biraz daha inletilerek gelir aktarımı, emeklilik, sosyal gü- venlik paketlerinde istenen değişik- likler ve en önemlisi, özelleştirmeler- de hukuk devletini yok sayarak ger- çekleştirilen yağmalama.. Enerji özelleştirmeleri skandalla- rının üstüne gelen, heryönü ile hak- ka-hukuka, anayasaya aykırı Petrol Ofisi satışı. En kârlı, en değerii ka- mu mallan, sudan ucuza, özel te- kellere peşkeş çekilirken, suç üstü- ne suç işleniyor. Hesap soracak medya, hukuk devleti ilkelerinin çiğ- nenmesini, her tür toplumsal değe- rin, en stratejik alanlarda ülke çıkar- ları, güvenliğinin tehdit altına alın- masını alkışlıyor. Parası olmadan ihaleyi kapan, sonra da yurtdışına para bulmaya giden işadamına öv- güler diziliyor. Ya SEKA'nın 1600 dönümlük Göl- cük'teki 20 trilyon değerindeki ar- sasının Bakanlar Kurulu kararı ile Ford Otosan'a bedavaya bağışlan- masına ne demeli? Neyin bedeli? Tek başına bu karar, böylesi bir skandal bir siyasi iktidarı düşürme- liydi değil mi? Ama Türkiye'de tam tersi oluyor. Çiller, Erbakan yaptıkları ile siline- ceklerine, hesap vereceklerine, he- sap sorulamayacağına güvenli orta- lıkta salına salına dolaşıyorlar. Tabii ki Yılmaz hükümetinin kimi konular dışında yaptıklannın öz ve içerik ola- rak kendi yaptıklarına benzemesi- ne, kendilerine hesap sorulamaya- cağına güveniyorlar. Çetelerin, Ye- şil'in hesabını vermeyen Erbakan- Çiller ikilisi, REFAHYOL cephesi, or- tamı uygun bulunca, kendilerini ANAP'tan ve bakanından, Yeşil'in, çetelerin hesabını sorabilecek ko- numda görüyortar. Bu arada hiç degilse şeriat ve re- jim tehdidine karşı güvence gibi gel- miş olan Yılmaz hükümeti, zaman kazandıkça, 28 Şubat'ın, MGK ka- rarlarının geçerliliğine, bu konudaki yakın izlemeye rağmen, bu alana ilişkin ödünlerini de pervasızca sür- dürüyor. Diyanet kararnameleri ile kilit kararlar peş peşe uygulanıyor. Kamuoyu Kuran'ın Türkçe okuna- bilme hakkını, 8 yıllık kesintisiz eği- tim ile çocukların kurtarılmasını tar- tışadursun, tersine uygulamalar ya- şama geçiriliyor. Şöyle bir kurtanlmış bölgelere, va- roşlara doğru uzanın hele, cami av- lularında kolej adıyia ilkokullar mı is- tersiniz, camiler içinde Kuran kurs- ları, yatılı yurtlar, tarikat odakları mı? Örgütlenme, siyasi iktidar koruma- sında, REFAHYOL dönemini pek de aratmayacak boyutlarda almış başı- nı gidiyor. Dilim varmıyor ama, Mesut Yılmaz hükümeti de, özal'ı, Çiler'i, Erba- kan'ı aratmayacak ölçülerde perva- sız, gözü ka.; ; " Maliye ile Rekabet Kurumu arasındaki dava ilk rauntRekabet'in Yıl 2023... Ekonomi Servisi-Ankara 5. Vergi Mah- kemesı. Maliye Bakanlığı ve Rekabet Ku- rumu arasındaki davada yürütmeyi durdur- ma karan verdi. Dav a, kesintisiz temel eğı- time katkı payı olarak 8 trilyon lirayı öde- mesi için Rekabet Kurumu'na ödeme em- ri gönderilmesi nedeniyle açıhTUştı. Maliye Bakanlığı ile eğitime katkı payı nedeniyle mahkemelik olan Rekabet Ku- rumu. ödeme emrini durdurmak için baş- vurduğu v ergi mahkemesinden yürütmeyi durdurma karan çıkararak ilk raundu ka- zandı. Mahkeme, temel eğitim yasasının fınansmanı için kurumlardan yapılacak ke- sintinin 18 Ağustos 1997 tarihinde j-ürür- lüğe girdiğini \e kesinti tutannın bu döne- me göre belirlenmesi gerektiğini belirterek 28 Şubat 1998 tarihindeki kurum gelirle- rine göre hesaplamayı, yasanın geriye iş- lemezliği ilkesine aykın bularak ödeme emrini durdurdu. Mahkeme aynca kesintinin dayanağı olan idari işlemın kesinleşmeden ödeme emnnın teblığıni de yasaya aykın buldu. Maliye Bakanlığı Sermaye Pıyasası Ku- rulu. Istanbul Menkul Kıymetler Borsası. Radyo Televizyon Üst Kurulu ve Rekabet Kurumu'ndan kurul gelirlerinin bir kısmı- run 8 yıllık kesintisiz temel eğitime katkı payı olarak ödenmesini istedi. Bu kesinti- ler diğer kurumlardan hemen yapılmasına karşın Rekabet Kurumu'ndan söz konusu kesinti geç yapıldı. Yasa 18 Ağustos 1997'- de yürürlüğe girmesine karşın Kurum'dan katkı payı 28 Şubat 1998'deki geliri üze- rinde yapıldı. Son karar Danıştay'da Kurum kesıntmın yasanın çıktığı tarihe göre yapılması gerektiğini ileri sürerek 1da- re Mahkemesi'ne dava açtı. Dava. Danış- tay'a gönderildi. Haziranda Maliye. Ku- rum'a katkı payını 7 günde ödemesi gerek- tiğini iletmesi üzerine kurum vergi mahke- mesine dava açtı. Son karar için Danış- tay'dakı davanın sonuçlanması bekleniyor. Kars Universitesi'nde dünyanın her yerinden binlerce öğrenci eğitim görüyor... 'Anlaşma C-7'nin kârlarını arttırmaya yarayacak' CHP'den MAIönergesi ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - GHP, "veni dünya dûzeninin ana>asası" olarak bılı- nen"u Çok Taraflı Yao- nm Anlaşması"nı (MAI) ımzalama>a hazırlanan Türki- ye'nın. sennavenin egemenliğini ilan eden söz konusu anlaşmadan nasıl etkileneceğı- nın araştırılması ıçın Meclis araştırma önergesı verdı. Bir grup CHP'lı mıllervekılı tarafından önceki gün TBMM Başkanhğı'na venlen araştırma önergesinde, 1980 sonrasımn ol- gusu olan küreselleşmenin. fınans kaynak- lannı. patent haklarını. bilgi v e teknolojiv - le iletışım gücünü elınde tutan G-7 olarak bılınen ABD. Japonya. Almanya. Fransa. İngiltere. Kanada ve Italva'nın. sermaye- nın kâr hadlerinı arttıımak için geliştırdık- leri anlayışın siyasallaştınlması olduğu vurgulandı. Küreselleşmenin öne sürüldü- ğü gibi bölgesel ve yerel eşitsizlikleri or- tadan kaldırmadığı. var olan eşitsizlikleri daha da dennleştırdiği belırtılen önergede. "Dünyada küresel bir eşitlik değil, emper- yalist bir sömürii ve egemenlik kendini gös- termektedir'" denildi. Önergede. bu gelışmelere karşın neo-li- beral propagandalar sonucu beliren u özeJ- leştinne-yabancılaştınna'', MAI \ e MIGA gibi uluslararası hukuk normlan olarak pa- zarlanan dayatmalann, sanayi ülkelerinde konuşlanmış olan güçlü sermayenin, çev- resel ülkeleri denetim altına alma ve kay- nak aktarma çabası olduğu kaydedildi. Önergede şöyle denildi: U 1995'te Dün- ya Ticaret Örgütü .Anlaşması'nın yürürlü- ğe girmeshle Batılı ülkeler. Lruguav gö- rüşmeleri'nde kararlaştırdıklan liberali- zasyon taahhütlerinin tam olarak uv gulan- masını ve çok taraflı ticaret sisteminin. kü- resellesen dünya ekonomisinin taleplerine ayak uvdurması konusunda sorunlarla karşüaşmışlardır. Bunun sonunda üçüncü dünva ülkeleri ne karşı sanayi ülkelerinin temsikiliğini yapan örgürJenmelerden biri olan OECD. yatınmlan en önemli konu olarak beliriemiş ve yatınmlara ilişkin or- tak kurallann geliştirilnıesini gerekli bula- rak üyeler arasında 'çok taraflı yatınm an- laşması' yapılmasını karaıiaştınnıştır.'1 Bütün bu girişimlerin sermayeyı tekel- leştirdiğı vurgulanan önergede. Türkı- ye'nin de IMF ve Dünya Bankasfnın is- temlen doğrultusunda ulusal bağımsızlığı- nın güvencesı olan pek çok stratejik Ruru- luşunu özelleştirme programına alarak. ço- ğu çokuluslu ortaklıklar oluşturan holdıng- lere satmak istediği vurgulandı. J
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear