23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
t TEMMUZ 1998 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER luslararası eza Mahkemesi IROMA(AA)- jykırım, savaş suçlan ve sanlığa karşı suç gibi ağır ıçlan işleyen kişilen ırgılamakla görevli acak dünyanın ilk daimi lahkemesinın temeli dûn cşam Roma'da atıldı. otna'da yaklaşık 5 aftadır süren konferans jnunda, Uluslararası Ceza lahkemesi'nin kuruluş elgesi, 7"ye karşı 120 oyla abul edildi. Oylamada 21 lke çekimser kaldı. İldükten sonra rargılandı I İstanbul Haber Servisi - "inayet suçundan tutuklu •ulunduğu Bayrampaşa 'ezaevi'nde ölen sara lastası Adem Kaya'nın argılanmasına, ölüm aporunun nıahkemeye ılaşmaması nedeniyle ievam edildi. İstanbul 2. \ğır Ceza vlahkemesi'ndeki iuruşmaya katılan sankaya'nın avukatı 4aydar Erol, yazışmalann ızun sünnesı nedeniyle nüvekkilinin hastalığının geç belirlendiğinı, bu nedenle müvekkilinin yaşamını yitırdiğini söyledi. Duyar'dan nakil isteği • İstanbul Haber Servisi - Sabancı suıkastı sanığı Mustafa Duyar. cezaevinde evlendiği eşi Semra Polat ile birlikte Silifke Özel Tip Kapalı Cezaevi'ne naklinı ıstedi. Duyar, bir süre önce güvenlik gerekçesiyle Afyon Cezaevi'ne nakledilmişti. Kıalay'dan açıklama • İstanbul Haber Servisi- Kızılay Genel Başkanvekilı Dr. Ertan Gönen, izmir'de YiğitOyal'aAIDS'lıkan verilmesi ile ılgıli Izmir 3. Aslıye Hukuk Mahkemesi'nin Kızılay hakkında verdiği 30 milyar litalık tazminat karanyla ilgili olarak vaptığı açıklamada, Kızılay'ın yılda 450 bın şışe kan topladığını belirterek her türlü test ve araştırmaya karşın testlerde yüz binde iki yanılma payı olduğunu kaydetti. Temizlikçi kızın cenazesi • İstanbul Haber Servisi - Beyoğlu'nda temizlikçi olarak çalıştığı Kuledibi. Can Atar Sokak, 49 numaralı apartmanın 6. katmdan düşerek şüpheli bir şekilde ölen Mev lüde Konuk'un (19) cenazesi dün toprağa verildi. Tiinel yarın • İstanbul Haber Servisi - İETT işletmelenne bağlı olarak çalışan tünel tesislerinin, yann periyodik bakım dolayısıyla hizmete kapalı olacağı bildirildi. Gaspçılap yakalandı • İstanbul Haber Servisi- Kartal'da, 10 Temmuz'da gecevansı girdiklen evde bulunanlan silah tehdidiyle etkisiz hale getırerek bir otomobıl, 35 mılyon lira ve giyim eşyalannı gasp eden ~ 5 trişı. 2 tabancayla yakalandı. Karadeniz cinayeti • İstanbul Haber Servisi- Sanyer Belediye Başkanı Yusuf Tülün'ün Özel Kalem Müdürü Nurbaki Karadeniz'i öldürdüğü öne sürûten Tolga Ünlüsoy'un yergÖ5termesiyle ele geçinlen tabancanın bal sîık incelemesi sonucu, ciaçette kullanıldıgı belfendi. Hkpet Bila iyieşiyop tstanbul Haber Servisi - Bajbakan Mesut Yılmaz'ın Mİedonya gezisi stnsnda konvoyda ıifvdana gelen kazada ağır yralanan ve tedavisine tsfcıbul Üniversitesi Cmahpaşa Tıp Fakültesi Htranesi'nde devam eâ«n gazetecı Fikret Bü'nın durumunun oaldığı bildirildi. Kalemli çete üyeleri, cezaevi yaşamlannı, özlemlerini ve umutlannı Cumhuriyet'e anlattılar... 6 Cezaevinde parasız eğitmı alcbk'• "Biz inatla cezaevini güzelleştirdik. Yüreğimizin yansı mapustadır. Eşber Ağabey'in, Ismail Hoca'nın oradaki genç arkadaşlann yanındadır.' • İçerideki insanlann hepsi, dünyanın en değerli hazinesinin onurlu bir yaşam olduğunun farkında.' ALPERBALLI En düzenli koğuş elemanı Özgür Cumhuriyet'e açıklamalarda bulunmuştu Kalemli Çete'nin 'en'leri Avukat Sanhan beraat etti ANKARA - Untversıteye girdiklennde çantalanna düş. umut \e sevgi doldurmuşlar- dı. Gecelen ışıklandırılan ko- ğuşlara ınat karanlıkta uyu- mayı özleyeceklenni de hiç akıllanna getirmemişlerdi. Bir gece evlerinden ansızın toparlandılar, gazetelerde. ki- taplarda okudukları işken- ceyle tanıştılar. Siyaset. eko- nomi, hukuk okuyorlardı, ama haklanndakı so- ruşturmalar tam bir hukuksuzluk zincirine dö- nüştü. Savcı ifadelerini emniyette aldı, yedek hâkım tutukladı ve apar topar cezaevine konul- dular. Demir parmaklıklann ardında gelişen dostlukla, mapusun o soğuk duvarlannı tuğla tuğla sevgiyle. aşkla, umutla. isyanla örmüşler- di. Eşber Ağabey'lerinin gelmesiyle de volta- lan daha keyifli. daha heyecanlı olmuştu. Kendilerini bir anda hasret kaldıklan özgür- lükleriyle sannaş dolaş mav i gökyüzünün altın- dabuluverdiler. Içerde neler yapmamışlardı ki? Ülke sorunlanna. siyasete, ekonomiye, sanata, edebiyata dair, arkadaşlannın. dostlannın, ho- calannın, gazeteci ağabeylerinin gönderdıği ki- taplan okudular. Tartışmalar, loş ışıkta kentin uyanmaya hazırlandığı saatlere kadar sürerken. "Neden biz1 " sorusunun yanıtını yine kendileri Söyleşide "kalemli çete" üyelennin "enHeri de ortaya çiktı. - En güzel yemek Ahmet Aşgın Do- ğan'dan. taze fasulye. Mahmat sote için çok güzel et doğruyor. Bülent "laf salatasTm çok güzel yapıyor. Özgür ise yumurta kırrnak için dahi bir arka- daşmı çağınyor, amaen dûzenli koğuş elemanı Ozgür. - En uykucu Metin Murat Kalyon- cugü. Aıkadaşlannm anlatumyla gün- de 48 saat uyuyor. Bir ara uykû saatle- rini düzenlemek üzere karar alınmış. Bülent anlatıyon "Sabah saat O7.(Wde uyanahm, en fazla bir saat uyuvalım dedik. Kasım ayı,Çankırı soğuğu, Metin, aviuda san- darycyeorurmuş. bacaklannı merdive- ne dayamış. Kafası kavmış. uyuyor. 'Merhaba Metin. nasılsın' dedik. Bir- den irkiMi, uykulu bir sesle *kitap oku- yorum" dedi." - Cezaevinde bilimsel çalışmalar da (!) yapmışlar. Cezaevine giderken "al- nı açdk" olan Ahmet Aşgm Doğan'ın kelliksorununaçözümbulmuşlar. Me- tin anlatıyor: "Aşgm kellikle nıikadete etmek için ıhlamur kaynaüp kafasına sürüyordu. Cezaevine girince saçlan uzadı. Sefa saç, cefa örnak uzatır. Ko- ğuş ıhlamur kokuyordu." - Bülent, yanda kalan tavla turnuva- sınm sonucu için Eşber Ağabeyi'nin dışan çıkmasmı bekliyor. ANK ARA (CumhuriyvtBûrosu)-Ka- lemli çetenin avukatt Şenal Sanhan hak- kında, müvekkillerinin hukuki durumu- nu gazetemize yansıtırken 'mahkeme he- yetine hakaret ettigi' savıyla açılan dava sonuçlandı. Sanhan, duruşma savcısı Adil Kubat'm. "insanJann konuşmaian nedeniyte cezalandınltnasının cumhuri- yetin demokratik hukuk yapısı ile konu- şan Türkiye imajını vitirmesine neden olabüeceği' yönündeki mütalaasının ar- dmdan beraat etti. 8. Asliye Ceza Mah- kemesi'nde görülen davanın duruşma- sında esas hakkındaki görüşünü bildıren savcı Kubat, sanıklar Sanhan, TMMOB Genel Sekreteri Alparstan Ertürk ile es- ki CHP Ankara îl Başkanı Haydar Do- ğan'ın savunmalannda suç işleme kastı ile hareket etmediklerini söyledikJerini anımsattı. Haberin incelenmesi sonunda mahkeme heyetine hakaretin tespit edi- lemediğini kaydeden Kubat, şöyle de- vam etti: •'İnsanlann konuşmalanndan dolayi ceza vermeye yönelinilmişse Tiir- kiyeCumhuriyeti'nin demokratikhukuk yapısını kaybedebileceği gibi konuşan Türkiye imajı da zedelenebihY." Kubat. sanıklar hakkında beraat tate- binde bulundu. Sanhan'ın avukatı Veü Devmoğhı, savcmın mütaalasına katıl- dıklannı belirterek beraat isteminde bu- lundu. Kararı açtklayan mahkeme yargı- cı Adnan Erol bütün sanıklar hakkında beraat kararı verildiğini söyledi. çok net verdıler: "Ögrenci hareketinde öne çı- kan, çok aşina insanlanu. Bir anlamda öğrenci hareketinin parasız eğitim.sağlıkgibiistemlerin somuaaşağı insanlardı. Oğrenci hareketi tehü- keli görülmeye başlamıştı. Ankara'dan İstan- buPdan örgütlenmeve başlavan koordinasyon kideselleşmişti. Türkiye Üniversiteleri Öğrenci Koordinasvonu tehlike olarak görüldü. Politik aktörler hedef alındı. Öğrenci nıücadelesi, salt o değil demokrasi mücadelesinin kendisivdi. Ken- di sorunlanna sahip çıkarken, ülke sorunlanna da sahip çıkmayı başarmışlardı." Bir yandan günlük yaşamlannı dört duvar arasına taşımaya, öte yandan mutluluklannı gö- rüşmeciler aracılığıyla dışan taşırmaya çalıştı- lar. Onlar için "18", cezaevinde kalmalan için öngörülen süreyi değil, bulunduklan kentin pla- ka numarasını ifade ediyordu. Özgürlüklerine kav uştular, şimdı sıra kamu vıcdanına kabul et- tirdıklen haklılıklannı yargı düzeymde onay- latınaya geldi. Av ukatlan Şenal Sanhan' ın onlara taktığı ad- . la "kalemli çete"nın üyeleri Ahmet Aşgın Do- ğan, Mahmut Yılmaz, Metin Murat Kalyoncu- ıjl, Ozgür Tüfekçi, Bülent Karakaş N e Ulaş Do- ğu Ath' > la cezae\ ı v aşamlan üzenne söyleştik. Söyleşı içerde neler yaptıklan sorusuy la baş- larken Mahmut'tan "Parasız eğitim aldık. Dışa- nda parasız eğitim. sağlık mikadeksi \ ürüttük. Parasızeğitimiiçerideakük" yanıtı gcldı. Mah- mut cezaevinde geçen 2.5 yılda kendilerini ol- gunlaştırandeneyimleredindiklennıbelirtıyor: "Nabız ahşıniLanritmidışanya avarlıydL Ce- zaevinde de insanlık dışu hukuk dışı, keyfi uygu- lanıalara karşı obnayaçabşnk. İnsanolmanmge- tirdiği değerleri savunarak vaptik. Kendimizi yeniden üretebOdiğimiz. kendimizi çok iyi tarta- bfldiğimi/ bircezaevi yaşanUmızoldu. Edip Can- sever'le Turgut Uyarla. ıkinci Yeni'yle cezaevin- de tanışbm. Şiir ya/dım." Özgür Tüfekçi. "orad»1 " geçırdiğı sürenın öğ- reticı olduğu kadar yorucu da olduğunu söylü- yor. Cezaev i yaşamının sağlam bir ırade istedi- ğıni, dışardan farkhlığını ise "Belkialışuagelmiş, yapmanız gereken şeykr var. Dışardaki yaşam- dan kopanp bir yere kapartılar. Boşluk \aran- vor ilk bakışta. Kendimizi üretmev i başardık di- yedüşünüvonım.Çok yıpratıcı bir süreçti yenil- giydi ama onu aşabildik" dıye açıklıyor. Ahmet Aşgın Doğan, kendılenne venlen ce- zayı. kitleselleşen öğrenci hareketıne karşı dev- letin bir refleksi olarak yorumlarken, yargılama sürecinden cezaevine dek yaşananları aktan- yor: 'DPMYKÜYESt Sıtkı Coşkun kansere yenildi açıklamasında, Coş- kun'un ÖDP'nin kuruluş sürecinde ve sonrasında önemli görevler üstlen- digini vıırguladı. DtSK'ebağhDevMa- den-Sen'den yapılan a- çıklamada da, "Sosyafist hareket ve işçi sınıfi bir dostunu daha kaybetti" denildı. Açıklamada. Coşkun'un yokluğunun yoldaşları ve emekçiler tarafından hissedileceği vurgulandı. Coşkun için önümüzdeki salı günü Danimarka'da bir tören düzenlenecek. Bu törene yurttaşlar, yakınlan ve Avrupa'daki sosyalist partilerin temsilcileri ka- tılacak. Cenazesi çar- şamba günü Türk Hava Yollan'nın bir uçağı ile Danimarka'dan getirile- cek olan Coşkun, Ata- türk Havalimanı'nda dostlan tarafından karşı- lanacak. Coşkun per- şembe günü İstanbul'da toprağa verilecek İstanbul Haber Servisi - Türkiye sosyalist hare- ketinin önde gelen ısım- lerinden, Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Merkez Yürütme Kurulu Üyesi ve eski DlSK Bursa bölge tem- silcilerinden Sıtkı Coş- kun, kanser tedavisi gör- mekte olduğu Danimar- ka'da yaşamını yitirdi. 50 yaşındaki Coş- kun'un ölümü sosyalist- ler arasında ve sendikal çevrelerde büyük üzüntü yarattı. DİSK'ten yapılan açıklamada, Sıtkı Coş- kun'un yaşamının önem- li birbölümünü sınıf mü- cadelesine adadığı belir- tilerek "Bir sınıf neferi olarak DİSK ve üye sen- dikalarda verilen her gö- reve inançla sarüdı. O yalnızca sendikal müca- delenin değil, sosyalist düşüncenin de kararlı emektan oldu" denildı. ÖDP Genel Başkan Yar- dımcısı Saruhan CMuç da Sıtkı Coşkun Kimdir? 1948 yıhnda Ela- zığ 'da doğan Sıtkı Coş- kun, 1965-70 yılları arasında kitlesel genç- lik hareketi içinde Fi- kir Kulüpleri Federas- yonıı (FKF) ve Türkiye Işçi Partisi (TİP) iiye- liklerinde bulundu. Ik- tisat Fakültesi Talebe Cemiveti ve FKFde yönetieilikyapan Coşkun, 12 Mart 1971 muhtırası- nın ardından hakkında açılan soruşturmalar nedeniy- le aranmava başlandı. Coşkun hakkındaki soruşturmalar 1974 affı ile bir- likte kaldırıldı. Türkiye Komünist Partisi ne 1974 yı- hnda üve olan Coşkun, 1974-80 arası TKP Merkez Komitesi (MK) üveliği, TKP MK Sendikalar Bürosu Sekrererliği ve TKP MK Polit Büro (PB) Türkiye Yar- dımcı Komitesi üveliğigörevlerinde bulundu. Coşkun, 1975-80yılları arasında D/SK'e bağlı sendikalarda çalışırken DtSK Bursa Büro Temsilciliğigörevini sür- düniü. Coşkun, 12 Eylül 1980 darbesinin ardından 1981 yaz başında yurtdışına çıktı. TKP 5. Kongresi 'nde TKP MK PB üyeliğine seçilen Coşkun, 1987de ya- pılan TBKP 1. Kongresi 'nde de MK üyeliğine seçil- di. 1990 yıhnda TBKP nin yasal çıkışı ile birlikte Türkiye Ve dönen Coşkun, TBKP üyesi olarak Sosya- list Birlik Partisi (SBP) kurucuları arasında yer aldı. Coşkun. SBP MYK üveliği ve genel başkan yardım- cılığı görevlerinde de bulundu. Daha sonra Birleşik Sosyalist Alternatif sürecinde yer alan Coşkun, Bir- leşik Sosyalist Parti'de (BSP) Genel Başkan Yardım- cılığı yaptı. DİSK in yeniden kurulmasıyla birlikte Bank-Sen 'de uzman olarak çalışan Coşkun, kurucularından oldu- ğu ÖDP 'nin son kongresinde merkez yürütme kuru- lu üvelığine seçilnüşti. m ı r ı ı r <riinıi Heybeüada"dakiDenizLisesiKomutanhğı'nın225.yılmezunlan,düntörenledip- g u ı ıtı g i u ı u l o m a | a n n ı aidjar ^ ^ Komutam Oramiral Salim Dervişoglu. törende vaptığı konuşmada, Deniz Harp Okulu'na geçmeye hanrlanan öğrencilerin her türlü göreve hazır, yürekleri vatan sevgisiyle dolu ve Atatürk ilke- krine y ürekten bağlı subayiar olarak yetiştirileceğini söyledi. Dervişoglu, "Eğitiminizin bundan sonraki aşamasu günümüzün ileri bilim ve teknokıjisinin ışığı altında modern deniz harp silah ve araçlarınm istek ve gereklerine uy um sağlamanıza imkân tanıvacak bir dönem ola- cakür" diye konuştu. Törende daha sonra, 1997-1998 eğitim öğretim yılının sonunda mezun olan öğrencilere diplomalan verildi. Afyon bağımsız milletvekili, parlamenterlerin hedefi oldu Kııbilay Uygun için ki'itik hafta "Oğrenci hareketinin öğ- renci taleplerine ilişkin bir ce- za, bedeldi. aslında. Onun ne kadar meşnı bir hareket ol- duğunun göstergesiydi. Ceza- evinde kendimizi hiçbir za- man bırakmadık. Yaşamdan soyutlanmadık. Avukatlan- mızla ilişkilerimiz bir arkadaş ilişkisiydi. 18 yılla ilgili güzel espriler yapnk" Ahmet. Eşber Yağmurde- reli \ e İsmail Beşikçi ile tanış- malarını, onlarla paylaşılan güzel anlar ve atılan voltalan ise yanlış yerde doğru zaman- da gelen "şans" olarak değer- lendınyor arkadaşlan adına. Cezaevinde kaldıklan ;>üre içinde aralannda 17 yaşında i- dam cezasma mahkûm olan, 16 yaşında örgüt üyelığı ile suçlanan, haksız yargılama- lardan geçen onlarca ın&anla tanışmalannı cezaevi gerçe- ğinin kaçınılmaz biryansuna- sı olarak görüyorlar. Ahmet cezaevinde yaşanan ortamı anlatırken araya giren Özgür. "Bizi koy- duklan dört duvar. o buz gibi mekânı kendi ta- şıdıklanmızla. değeıierimizle. kendimizle dol- durmava, vapabilivorsak orada varatüğımız gü- zeüiği dışan taşırmaya çalıştık. Böyie bir iddia tasnorduk" dıyor. Metin, cezaevinde bulunuş nedenlerini sorguluyor: " Haksızhğa uğrarnış olsak da haklıhğımızı sa- vunarak ve bizatihi onlan savunduğumuz için cezaevinde olduğumuzu bildik. Bu onurlu vaşa- ma sahip çıkük. Dışan çıkarken klasik konuş- malar var. Dışanda hazinelerle dolu bir yaşam var. Çok az insan bu hazinelerin ve bunlann de- ğerinin farkında. İçerideki insanlann hepsi ise dünyanın en değerli hazinesinin onurlu bir ya- şam olduğunun farkında. " Mahmut, inancı, düşleri. umudu ve isyanr olan ınsanın nerede olursa, ^ ^ olsun yaşamını yeniden ku-^ rabılecek dinamıkleri yara- tabileceğine olan ınancını vurgularken, "İnancı olan kuşyeralnnda da uçar" tüm- cesini dile getiriyor. Bülent, cezaev lerinin insanın hem fiziksel ve hem de bilinç mahremiyetıni çökertmeye yönelik işlevinden söz eder- ken, kapılan ömek verıyor: "Cezaevinde onlarca kapı- dan geçersiniz koğuşa gir- nıek için. Her bir kapının ka- panması ve açılması, bir in- sanın bilincine uygulanan şiddetin kendisidir. O bilinci kapamaya açmaya yönelik bir işlev görürler. İradcnin çok fazla öne çıknğı bir ya- şam kurulmak zorunda." Dışarıyla bağlantılannı kesen, sevdiklerinden kopa- ranın topu topu iki kapı ol- duğunu biraz yüreği burku- larak dıle getiren Ulaş. "As- hndademir kapılar. kalın du- vaıiar hayatın gerçekleri gi- biydi. Her volta attığımda kendimi ping pong topu gibi hissettim'" diyor. Bunca yaşananın içinde dışardakilerin değerini bile- mediği neleri özlememişler- di ki. sıralıyorlar: "Birkaç adım gittikten sonra geri dönmemeyi, karanlıkta uyu- mayı, arkadaşlan, eylemİer- de paylaşılan coşkuyu, dost- larla tel örgüler dışında gö- nışmeyi, sevgitileri ve onlar- la yürümeyi mısır püskülie- rini, ceviz ağaçlannı, ,\sar Dağı'nı. vişne ağacını. cevize sahncak kurup sallanmayı. ANK.\R\ (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Başkanlık Divanı tarafından aldığı sağlıkrapor- lannın kabul edilmemesi üzerine devamsızhk nedeniyle milletvekilliğinin düşmesı tehlikesiy- le karşı karşıya kalan Afyon bağımsız milletv e- kılı Kubilay Liygun'un durumu haftaya netleşe- cek. Konuyu Başkanlık Dıvanı'nın gündemine getıren TBMM Başkanvekıli liuç Gürkan. "Meclis'in sırtından olmadık iş vapanlar teşhir edilmeli. Bu Meclis'in itibannı zedelemez, tersi- ne artOnr" dıye konuştu. Sık sık parti değiştirdiği için tepkileri üzeri- ne çeken Uygun, TBMM'ye devamsızlığına Yaralama olayı Ülkücülere suç duyurusu tstanbul Haber Servisi - îstanbul Barosu Yönetim Kurulu. İstanbul 2 Noiu DGM'de görülen MHP Kartal tlçe Başkam NihatL'y- gun'un öldürülmesi davasından sonra avu- kat Zeynei Polatve avukat Saadet Yakpn'abi- çaklı saldın düzenleyen ülkücüler hakkında suç duyurusunda bulundu. İstanbul Barosu Başkanı Yücel Sayman, duruşma öncesinde her oturumda olay çıkaran gnıba karşı ön- lem ahnması için ginşımlcrdc bulundukla- rmi belirtti. Tüm girişimlerüıe karşm yetki- likrin öniem almadığını kaydeden Sayman, saldınnm ardından grubun "gûvenBkiçiade'' olay yerinden aynldığmı ifade etti. Saldır- ganlann tutumlanyla mahkeme heyeti ve savcıhk üzerinde de baskı kurduğunu savu- nan Sayman. "Saldırganlann abtuka altma aküklan DGM binasmda ve duruşma sak>- nunda adil yargılama yapüması mümkün değQdir"dedi. Açıklamanm ardından saldı- nya uğrayan avukatlar ile Sayman, suç du- yurusu dilekçesini savcıhğa verdiler. kılıf bulmak için sahte sağlık raporlan aldığı id- diasıyla da parlamentodaki milletvekillerinin hedefi oldu. TBMM Başkanlık Divanf nın, Ku- bila> Lygun'un aldığı raporlan reddetmesine DYP dışındaki partilerden olumsuz tepki gelme- di. Toplantıda karara karşı çıkan DYP'li Kamer Genç, pek çok mılletvekilinin sağlık raporu al- dığına dıkkat çekerek böyie bir yol açılmasının sıkmtı yaratacağını öne sürdü. Konuyu gündeme getıren ve Uygun'un ra- porlu olduğu tarihlerde Marmaris'te tatil yaptı- ğına ilişkin çok sayıda telefon aidığını belirten Gürkan ise bu tür olaylann ortaya çıkanlması- nın Meclis'in itibannı zedeleyeceği yönündeki savlann doğru olmadığını söyledi. Gürkan, Uy- gun'a tepki gösterenlerin. görevini yerine geti- ren milletvekillerinin hakkını teslim ettiklerini kaydetti. Başkanlık Divanı karannın TBMM Genel Kurulu'nun salı günkü oturumunda oy- lanabıleceğı belırtildi. TBMM Anayasa Komis- yonu Başkanı Atilla Sav bir soru üzerine. Baş- kanlık Divanı kararının TBMM Genel Kurulu karanyla işleme konulması durumunda, dosya- nın Anayasa-Adalet Karma Komisyonu'na ge- leceğini söyledi. Sav, bu durumda dosyanın diğer dosyalar gibi işleme konulacağım belirtti. İstanbul Okullara kaytt tarihi belli oldu İstanbul Haber Servisi - İstanbul ll rVfilli Eğitim Müdürlüğü, 1998-99 eğitim ve öğ- retim yılı öğrenci kayıt tarihlenni açıkladı. Kayıtlar sırasında bağış konusunda veliler zorlanamayacak, öğrenci kaydını veli bağı- şı şartına bağlayan ilgilıler hakkında derhal yasal işlem yapılacak; velılerden eğitime katkı payı talep edilmesine ise bu yıl da de- vam edilecek. Yapılan yazılı açıklamaya göre. ilköğre- tim okullan ile genel lıselerın kayıtlan 17 Ağustos-11 Eylül tarihleri arasında yapıla- cak. Etüt ve beslenme ilköğretim okullan. endüstri meslek liselen, kız meslek liseleri, yabancı dil ağırlıklı lıseler, çok programlı li- seler. ımam-hatip liseleri. ticaret liseleri, Anadolu güzel sanatlar lisesı, fen lisesi, Anadolu öğretmen lisesı. Anadolu liseleri, Anadolu ımam-hatip liseleri. Anadolu sağ- lık meslek lıselerının kayıtlan ise 27 Tem- muz-11 Eylül tanhlen arasında her okul için belirlenen günlerde yapılacak. BTS genel kurulu OsmanAltuğ DTP'yisııçladı İstanbul HaberServisi-KESK'ebağlı Bir- leşik Taşımacılik Çalışanlan Sendikası'mn (BTS) 3. Olağan Genel Kurulu dün Petrol- İş'in Altunizade'deki genet merkez toplantı salonunda başladı. Kurulun açış konuşması- nı yapan BTS Genel Başkanı Osnıan Ahuğ, Başbakan MesutYılmaz'm "Memunarayöz- de yirmiden buçuk fazla vermem" sözlerini anımsatarakkendisini bukonudasamimibul- duğunu, ancak DTP'nin tavnnın hiç inandı- ncı olmadığıra savundu. Siyasi mane\Tayap- makla eleştirdiği DTP'nin, birkaç ay önce kamu emekçilerine yönelik "sahte sendika yasası"niTi uygulanması için elînden geleni yaptığını belirten Altuğ, DTP'yi emek düş- manı olmakla suçladı. Altuğ, sendikal müca- deleyebaşlarken kimseden izin beklemedik- lennı ammsatarak -Tıpkısendikarma kurdn- ğumuz zamanki gibi, meşnı hakkıma obm tophısödeşme vegrev hakkımızı da fiikn kui- lanmalıyızr dedı. BTS genel kurulupazar gü- nü yapılacak seçimlerle sona erecek. yolda çekirdek çitlemeyi, do- laşabilmeyi üniversite kori- doıiannda ve kantinde gül- mevi. bulaşık yıkamamayi, içerdeyken dışardan destek vçren 10 binlerce yürek dos- tunu..." Ülkedekı politik gelışme- lerden uzak kalmamışlardı, genel siyaset konusunda dı- şardayken kaçırdıklan aynn- tılan ızleyici olduklan dört duvar arasında yakaladılar. Cezaevinde mapus yaşa- mı bir yerde yaşanmamış günleri yaşanmış saymaktı. Oyle ki gelecek yıl çıkan yıl- dı. Girdiklen yılı, ayı, hafta- yı çıkmış sayıyorlardı. Ce- zaev indeki "Gelecek yıl çı-, kan yıkhr. Girdiğin v ılı, gir- diğhı ayı,girdiğin haftayı çık- mış sayıyorsun" kurahna gönderme yaparak "Siz 98'i biz99'uyaşıyonız" diyorlar. Peki dayanışma. O konu- da espri çok. Mahmut, kah- kahalar arasına sıkıştınlmış sözcüklerle "Şiddete daya- lıydı. Şiddetü bir sevgi vardı aramızda. Metin ayağımı kırdı top ovnarken. Futbol maçlannda hepimizi birer. kere sakatlamıştır'* diye an- latırken araya gıren Metin, Mahmut'a sevinmesı gerek- tiğıni anımsatıyor "İki vıida 4 kere bacağımı kırdı. Ben bir kere ayağını kırdım tah- Bye oldu~ dıyerek. tşimız bitmedı diyorlar. Önce özlem gıderecekler, biraz tatil yapacaklar, suç- suzluklannı yargıya da ka- bul ettirmek için mücadele- lerini sürdürecekler.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear