Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
t TEMMUZ 1998 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
luslararası
eza Mahkemesi
IROMA(AA)-
jykırım, savaş suçlan ve
sanlığa karşı suç gibi ağır
ıçlan işleyen kişilen
ırgılamakla görevli
acak dünyanın ilk daimi
lahkemesinın temeli dûn
cşam Roma'da atıldı.
otna'da yaklaşık 5
aftadır süren konferans
jnunda, Uluslararası Ceza
lahkemesi'nin kuruluş
elgesi, 7"ye karşı 120 oyla
abul edildi. Oylamada 21
lke çekimser kaldı.
İldükten sonra
rargılandı
I İstanbul Haber Servisi -
"inayet suçundan tutuklu
•ulunduğu Bayrampaşa
'ezaevi'nde ölen sara
lastası Adem Kaya'nın
argılanmasına, ölüm
aporunun nıahkemeye
ılaşmaması nedeniyle
ievam edildi. İstanbul 2.
\ğır Ceza
vlahkemesi'ndeki
iuruşmaya katılan
sankaya'nın avukatı
4aydar Erol, yazışmalann
ızun sünnesı nedeniyle
nüvekkilinin hastalığının
geç belirlendiğinı, bu
nedenle müvekkilinin
yaşamını yitırdiğini
söyledi.
Duyar'dan
nakil isteği
• İstanbul Haber Servisi -
Sabancı suıkastı sanığı
Mustafa Duyar. cezaevinde
evlendiği eşi Semra Polat
ile birlikte Silifke Özel Tip
Kapalı Cezaevi'ne naklinı
ıstedi. Duyar, bir süre önce
güvenlik gerekçesiyle
Afyon Cezaevi'ne
nakledilmişti.
Kıalay'dan
açıklama
• İstanbul Haber Servisi-
Kızılay Genel Başkanvekilı
Dr. Ertan Gönen, izmir'de
YiğitOyal'aAIDS'lıkan
verilmesi ile ılgıli Izmir 3.
Aslıye Hukuk
Mahkemesi'nin Kızılay
hakkında verdiği 30 milyar
litalık tazminat karanyla
ilgili olarak vaptığı
açıklamada, Kızılay'ın
yılda 450 bın şışe kan
topladığını belirterek her
türlü test ve araştırmaya
karşın testlerde yüz binde
iki yanılma payı olduğunu
kaydetti.
Temizlikçi kızın
cenazesi
• İstanbul Haber Servisi -
Beyoğlu'nda temizlikçi
olarak çalıştığı Kuledibi.
Can Atar Sokak, 49
numaralı apartmanın 6.
katmdan düşerek şüpheli
bir şekilde ölen Mev lüde
Konuk'un (19) cenazesi
dün toprağa verildi.
Tiinel yarın
• İstanbul Haber Servisi -
İETT işletmelenne bağlı
olarak çalışan tünel
tesislerinin, yann periyodik
bakım dolayısıyla hizmete
kapalı olacağı bildirildi.
Gaspçılap
yakalandı
• İstanbul Haber Servisi-
Kartal'da, 10 Temmuz'da
gecevansı girdiklen evde
bulunanlan silah tehdidiyle
etkisiz hale getırerek bir
otomobıl, 35 mılyon lira ve
giyim eşyalannı gasp eden
~ 5 trişı. 2 tabancayla
yakalandı.
Karadeniz
cinayeti
• İstanbul Haber Servisi-
Sanyer Belediye Başkanı
Yusuf Tülün'ün Özel
Kalem Müdürü Nurbaki
Karadeniz'i öldürdüğü öne
sürûten Tolga Ünlüsoy'un
yergÖ5termesiyle ele
geçinlen tabancanın
bal sîık incelemesi sonucu,
ciaçette kullanıldıgı
belfendi.
Hkpet Bila
iyieşiyop
tstanbul Haber Servisi -
Bajbakan Mesut Yılmaz'ın
Mİedonya gezisi
stnsnda konvoyda
ıifvdana gelen kazada ağır
yralanan ve tedavisine
tsfcıbul Üniversitesi
Cmahpaşa Tıp Fakültesi
Htranesi'nde devam
eâ«n gazetecı Fikret
Bü'nın durumunun
oaldığı bildirildi.
Kalemli çete üyeleri, cezaevi yaşamlannı, özlemlerini ve umutlannı Cumhuriyet'e anlattılar...
6
Cezaevinde parasız eğitmı alcbk'• "Biz inatla cezaevini
güzelleştirdik.
Yüreğimizin yansı
mapustadır. Eşber
Ağabey'in, Ismail
Hoca'nın oradaki genç
arkadaşlann yanındadır.'
• İçerideki insanlann
hepsi, dünyanın en
değerli hazinesinin
onurlu bir yaşam
olduğunun farkında.'
ALPERBALLI
En düzenli koğuş elemanı Özgür Cumhuriyet'e açıklamalarda bulunmuştu
Kalemli Çete'nin 'en'leri Avukat Sanhan beraat etti
ANKARA - Untversıteye
girdiklennde çantalanna düş.
umut \e sevgi doldurmuşlar-
dı. Gecelen ışıklandırılan ko-
ğuşlara ınat karanlıkta uyu-
mayı özleyeceklenni de hiç
akıllanna getirmemişlerdi.
Bir gece evlerinden ansızın
toparlandılar, gazetelerde. ki-
taplarda okudukları işken-
ceyle tanıştılar. Siyaset. eko-
nomi, hukuk okuyorlardı, ama haklanndakı so-
ruşturmalar tam bir hukuksuzluk zincirine dö-
nüştü. Savcı ifadelerini emniyette aldı, yedek
hâkım tutukladı ve apar topar cezaevine konul-
dular. Demir parmaklıklann ardında gelişen
dostlukla, mapusun o soğuk duvarlannı tuğla
tuğla sevgiyle. aşkla, umutla. isyanla örmüşler-
di. Eşber Ağabey'lerinin gelmesiyle de volta-
lan daha keyifli. daha heyecanlı olmuştu.
Kendilerini bir anda hasret kaldıklan özgür-
lükleriyle sannaş dolaş mav i gökyüzünün altın-
dabuluverdiler. Içerde neler yapmamışlardı ki?
Ülke sorunlanna. siyasete, ekonomiye, sanata,
edebiyata dair, arkadaşlannın. dostlannın, ho-
calannın, gazeteci ağabeylerinin gönderdıği ki-
taplan okudular. Tartışmalar, loş ışıkta kentin
uyanmaya hazırlandığı saatlere kadar sürerken.
"Neden biz1
" sorusunun yanıtını yine kendileri
Söyleşide "kalemli çete" üyelennin
"enHeri de ortaya çiktı.
- En güzel yemek Ahmet Aşgın Do-
ğan'dan. taze fasulye. Mahmat sote
için çok güzel et doğruyor. Bülent "laf
salatasTm çok güzel yapıyor. Özgür
ise yumurta kırrnak için dahi bir arka-
daşmı çağınyor, amaen dûzenli koğuş
elemanı Ozgür.
- En uykucu Metin Murat Kalyon-
cugü. Aıkadaşlannm anlatumyla gün-
de 48 saat uyuyor. Bir ara uykû saatle-
rini düzenlemek üzere karar alınmış.
Bülent anlatıyon
"Sabah saat O7.(Wde uyanahm, en
fazla bir saat uyuvalım dedik. Kasım
ayı,Çankırı soğuğu, Metin, aviuda san-
darycyeorurmuş. bacaklannı merdive-
ne dayamış. Kafası kavmış. uyuyor.
'Merhaba Metin. nasılsın' dedik. Bir-
den irkiMi, uykulu bir sesle *kitap oku-
yorum" dedi."
- Cezaevinde bilimsel çalışmalar da
(!) yapmışlar. Cezaevine giderken "al-
nı açdk" olan Ahmet Aşgm Doğan'ın
kelliksorununaçözümbulmuşlar. Me-
tin anlatıyor: "Aşgm kellikle nıikadete
etmek için ıhlamur kaynaüp kafasına
sürüyordu. Cezaevine girince saçlan
uzadı. Sefa saç, cefa örnak uzatır. Ko-
ğuş ıhlamur kokuyordu."
- Bülent, yanda kalan tavla turnuva-
sınm sonucu için Eşber Ağabeyi'nin
dışan çıkmasmı bekliyor.
ANK ARA (CumhuriyvtBûrosu)-Ka-
lemli çetenin avukatt Şenal Sanhan hak-
kında, müvekkillerinin hukuki durumu-
nu gazetemize yansıtırken 'mahkeme he-
yetine hakaret ettigi' savıyla açılan dava
sonuçlandı. Sanhan, duruşma savcısı
Adil Kubat'm. "insanJann konuşmaian
nedeniyte cezalandınltnasının cumhuri-
yetin demokratik hukuk yapısı ile konu-
şan Türkiye imajını vitirmesine neden
olabüeceği' yönündeki mütalaasının ar-
dmdan beraat etti. 8. Asliye Ceza Mah-
kemesi'nde görülen davanın duruşma-
sında esas hakkındaki görüşünü bildıren
savcı Kubat, sanıklar Sanhan, TMMOB
Genel Sekreteri Alparstan Ertürk ile es-
ki CHP Ankara îl Başkanı Haydar Do-
ğan'ın savunmalannda suç işleme kastı
ile hareket etmediklerini söyledikJerini
anımsattı. Haberin incelenmesi sonunda
mahkeme heyetine hakaretin tespit edi-
lemediğini kaydeden Kubat, şöyle de-
vam etti: •'İnsanlann konuşmalanndan
dolayi ceza vermeye yönelinilmişse Tiir-
kiyeCumhuriyeti'nin demokratikhukuk
yapısını kaybedebileceği gibi konuşan
Türkiye imajı da zedelenebihY."
Kubat. sanıklar hakkında beraat tate-
binde bulundu. Sanhan'ın avukatı Veü
Devmoğhı, savcmın mütaalasına katıl-
dıklannı belirterek beraat isteminde bu-
lundu. Kararı açtklayan mahkeme yargı-
cı Adnan Erol bütün sanıklar hakkında
beraat kararı verildiğini söyledi.
çok net verdıler: "Ögrenci hareketinde öne çı-
kan, çok aşina insanlanu. Bir anlamda öğrenci
hareketinin parasız eğitim.sağlıkgibiistemlerin
somuaaşağı insanlardı. Oğrenci hareketi tehü-
keli görülmeye başlamıştı. Ankara'dan İstan-
buPdan örgütlenmeve başlavan koordinasyon
kideselleşmişti. Türkiye Üniversiteleri Öğrenci
Koordinasvonu tehlike olarak görüldü. Politik
aktörler hedef alındı. Öğrenci nıücadelesi, salt o
değil demokrasi mücadelesinin kendisivdi. Ken-
di sorunlanna sahip çıkarken, ülke sorunlanna
da sahip çıkmayı başarmışlardı."
Bir yandan günlük yaşamlannı dört duvar
arasına taşımaya, öte yandan mutluluklannı gö-
rüşmeciler aracılığıyla dışan taşırmaya çalıştı-
lar. Onlar için "18", cezaevinde kalmalan için
öngörülen süreyi değil, bulunduklan kentin pla-
ka numarasını ifade ediyordu. Özgürlüklerine
kav uştular, şimdı sıra kamu vıcdanına kabul et-
tirdıklen haklılıklannı yargı düzeymde onay-
latınaya geldi.
Av ukatlan Şenal Sanhan' ın onlara taktığı ad-
. la "kalemli çete"nın üyeleri Ahmet Aşgın Do-
ğan, Mahmut Yılmaz, Metin Murat Kalyoncu-
ıjl, Ozgür Tüfekçi, Bülent Karakaş N e Ulaş Do-
ğu Ath' > la cezae\ ı v aşamlan üzenne söyleştik.
Söyleşı içerde neler yaptıklan sorusuy la baş-
larken Mahmut'tan "Parasız eğitim aldık. Dışa-
nda parasız eğitim. sağlık mikadeksi \ ürüttük.
Parasızeğitimiiçerideakük" yanıtı gcldı. Mah-
mut cezaevinde geçen 2.5 yılda kendilerini ol-
gunlaştırandeneyimleredindiklennıbelirtıyor:
"Nabız ahşıniLanritmidışanya avarlıydL Ce-
zaevinde de insanlık dışu hukuk dışı, keyfi uygu-
lanıalara karşı obnayaçabşnk. İnsanolmanmge-
tirdiği değerleri savunarak vaptik. Kendimizi
yeniden üretebOdiğimiz. kendimizi çok iyi tarta-
bfldiğimi/ bircezaevi yaşanUmızoldu. Edip Can-
sever'le Turgut Uyarla. ıkinci Yeni'yle cezaevin-
de tanışbm. Şiir ya/dım."
Özgür Tüfekçi. "orad»1
" geçırdiğı sürenın öğ-
reticı olduğu kadar yorucu da olduğunu söylü-
yor. Cezaev i yaşamının sağlam bir ırade istedi-
ğıni, dışardan farkhlığını ise "Belkialışuagelmiş,
yapmanız gereken şeykr var. Dışardaki yaşam-
dan kopanp bir yere kapartılar. Boşluk \aran-
vor ilk bakışta. Kendimizi üretmev i başardık di-
yedüşünüvonım.Çok yıpratıcı bir süreçti yenil-
giydi ama onu aşabildik" dıye açıklıyor.
Ahmet Aşgın Doğan, kendılenne venlen ce-
zayı. kitleselleşen öğrenci hareketıne karşı dev-
letin bir refleksi olarak yorumlarken, yargılama
sürecinden cezaevine dek yaşananları aktan-
yor:
'DPMYKÜYESt
Sıtkı Coşkun
kansere yenildi
açıklamasında, Coş-
kun'un ÖDP'nin kuruluş
sürecinde ve sonrasında
önemli görevler üstlen-
digini vıırguladı.
DtSK'ebağhDevMa-
den-Sen'den yapılan a-
çıklamada da, "Sosyafist
hareket ve işçi sınıfi bir
dostunu daha kaybetti"
denildı. Açıklamada.
Coşkun'un yokluğunun
yoldaşları ve emekçiler
tarafından hissedileceği
vurgulandı. Coşkun için
önümüzdeki salı günü
Danimarka'da bir tören
düzenlenecek. Bu törene
yurttaşlar, yakınlan ve
Avrupa'daki sosyalist
partilerin temsilcileri ka-
tılacak. Cenazesi çar-
şamba günü Türk Hava
Yollan'nın bir uçağı ile
Danimarka'dan getirile-
cek olan Coşkun, Ata-
türk Havalimanı'nda
dostlan tarafından karşı-
lanacak. Coşkun per-
şembe günü İstanbul'da
toprağa verilecek
İstanbul Haber Servisi
- Türkiye sosyalist hare-
ketinin önde gelen ısım-
lerinden, Özgürlük ve
Dayanışma Partisi
(ÖDP) Merkez Yürütme
Kurulu Üyesi ve eski
DlSK Bursa bölge tem-
silcilerinden Sıtkı Coş-
kun, kanser tedavisi gör-
mekte olduğu Danimar-
ka'da yaşamını yitirdi.
50 yaşındaki Coş-
kun'un ölümü sosyalist-
ler arasında ve sendikal
çevrelerde büyük üzüntü
yarattı. DİSK'ten yapılan
açıklamada, Sıtkı Coş-
kun'un yaşamının önem-
li birbölümünü sınıf mü-
cadelesine adadığı belir-
tilerek "Bir sınıf neferi
olarak DİSK ve üye sen-
dikalarda verilen her gö-
reve inançla sarüdı. O
yalnızca sendikal müca-
delenin değil, sosyalist
düşüncenin de kararlı
emektan oldu" denildı.
ÖDP Genel Başkan Yar-
dımcısı Saruhan CMuç da
Sıtkı
Coşkun
Kimdir?
1948 yıhnda Ela-
zığ 'da doğan Sıtkı Coş-
kun, 1965-70 yılları
arasında kitlesel genç-
lik hareketi içinde Fi-
kir Kulüpleri Federas-
yonıı (FKF) ve Türkiye
Işçi Partisi (TİP) iiye-
liklerinde bulundu. Ik-
tisat Fakültesi Talebe
Cemiveti ve FKFde
yönetieilikyapan Coşkun, 12 Mart 1971 muhtırası-
nın ardından hakkında açılan soruşturmalar nedeniy-
le aranmava başlandı.
Coşkun hakkındaki soruşturmalar 1974 affı ile bir-
likte kaldırıldı. Türkiye Komünist Partisi ne 1974 yı-
hnda üve olan Coşkun, 1974-80 arası TKP Merkez
Komitesi (MK) üveliği, TKP MK Sendikalar Bürosu
Sekrererliği ve TKP MK Polit Büro (PB) Türkiye Yar-
dımcı Komitesi üveliğigörevlerinde bulundu. Coşkun,
1975-80yılları arasında D/SK'e bağlı sendikalarda
çalışırken DtSK Bursa Büro Temsilciliğigörevini sür-
düniü.
Coşkun, 12 Eylül 1980 darbesinin ardından 1981
yaz başında yurtdışına çıktı. TKP 5. Kongresi 'nde
TKP MK PB üyeliğine seçilen Coşkun, 1987de ya-
pılan TBKP 1. Kongresi 'nde de MK üyeliğine seçil-
di. 1990 yıhnda TBKP nin yasal çıkışı ile birlikte
Türkiye Ve dönen Coşkun, TBKP üyesi olarak Sosya-
list Birlik Partisi (SBP) kurucuları arasında yer aldı.
Coşkun. SBP MYK üveliği ve genel başkan yardım-
cılığı görevlerinde de bulundu. Daha sonra Birleşik
Sosyalist Alternatif sürecinde yer alan Coşkun, Bir-
leşik Sosyalist Parti'de (BSP) Genel Başkan Yardım-
cılığı yaptı.
DİSK in yeniden kurulmasıyla birlikte Bank-Sen 'de
uzman olarak çalışan Coşkun, kurucularından oldu-
ğu ÖDP 'nin son kongresinde merkez yürütme kuru-
lu üvelığine seçilnüşti.
m ı r ı ı r <riinıi Heybeüada"dakiDenizLisesiKomutanhğı'nın225.yılmezunlan,düntörenledip-
g u ı ıtı g i u ı u l o m a
| a n n ı
aidjar ^ ^ Komutam Oramiral Salim Dervişoglu. törende vaptığı
konuşmada, Deniz Harp Okulu'na geçmeye hanrlanan öğrencilerin her türlü göreve hazır, yürekleri vatan sevgisiyle dolu ve Atatürk ilke-
krine y ürekten bağlı subayiar olarak yetiştirileceğini söyledi. Dervişoglu, "Eğitiminizin bundan sonraki aşamasu günümüzün ileri bilim ve
teknokıjisinin ışığı altında modern deniz harp silah ve araçlarınm istek ve gereklerine uy um sağlamanıza imkân tanıvacak bir dönem ola-
cakür" diye konuştu. Törende daha sonra, 1997-1998 eğitim öğretim yılının sonunda mezun olan öğrencilere diplomalan verildi.
Afyon bağımsız milletvekili, parlamenterlerin hedefi oldu
Kııbilay Uygun için ki'itik hafta
"Oğrenci hareketinin öğ-
renci taleplerine ilişkin bir ce-
za, bedeldi. aslında. Onun ne
kadar meşnı bir hareket ol-
duğunun göstergesiydi. Ceza-
evinde kendimizi hiçbir za-
man bırakmadık. Yaşamdan
soyutlanmadık. Avukatlan-
mızla ilişkilerimiz bir arkadaş
ilişkisiydi. 18 yılla ilgili güzel
espriler yapnk"
Ahmet. Eşber Yağmurde-
reli \ e İsmail Beşikçi ile tanış-
malarını, onlarla paylaşılan
güzel anlar ve atılan voltalan
ise yanlış yerde doğru zaman-
da gelen "şans" olarak değer-
lendınyor arkadaşlan adına.
Cezaevinde kaldıklan ;>üre
içinde aralannda 17 yaşında i-
dam cezasma mahkûm olan,
16 yaşında örgüt üyelığı ile
suçlanan, haksız yargılama-
lardan geçen onlarca ın&anla
tanışmalannı cezaevi gerçe-
ğinin kaçınılmaz biryansuna-
sı olarak görüyorlar. Ahmet cezaevinde yaşanan
ortamı anlatırken araya giren Özgür. "Bizi koy-
duklan dört duvar. o buz gibi mekânı kendi ta-
şıdıklanmızla. değeıierimizle. kendimizle dol-
durmava, vapabilivorsak orada varatüğımız gü-
zeüiği dışan taşırmaya çalıştık. Böyie bir iddia
tasnorduk" dıyor. Metin, cezaevinde bulunuş
nedenlerini sorguluyor:
" Haksızhğa uğrarnış olsak da haklıhğımızı sa-
vunarak ve bizatihi onlan savunduğumuz için
cezaevinde olduğumuzu bildik. Bu onurlu vaşa-
ma sahip çıkük. Dışan çıkarken klasik konuş-
malar var. Dışanda hazinelerle dolu bir yaşam
var. Çok az insan bu hazinelerin ve bunlann de-
ğerinin farkında. İçerideki insanlann hepsi ise
dünyanın en değerli hazinesinin onurlu bir ya-
şam olduğunun farkında. "
Mahmut, inancı, düşleri. umudu ve isyanr
olan ınsanın nerede olursa,
^ ^ olsun yaşamını yeniden ku-^
rabılecek dinamıkleri yara-
tabileceğine olan ınancını
vurgularken, "İnancı olan
kuşyeralnnda da uçar" tüm-
cesini dile getiriyor. Bülent,
cezaev lerinin insanın hem
fiziksel ve hem de bilinç
mahremiyetıni çökertmeye
yönelik işlevinden söz eder-
ken, kapılan ömek verıyor:
"Cezaevinde onlarca kapı-
dan geçersiniz koğuşa gir-
nıek için. Her bir kapının ka-
panması ve açılması, bir in-
sanın bilincine uygulanan
şiddetin kendisidir. O bilinci
kapamaya açmaya yönelik
bir işlev görürler. İradcnin
çok fazla öne çıknğı bir ya-
şam kurulmak zorunda."
Dışarıyla bağlantılannı
kesen, sevdiklerinden kopa-
ranın topu topu iki kapı ol-
duğunu biraz yüreği burku-
larak dıle getiren Ulaş. "As-
hndademir kapılar. kalın du-
vaıiar hayatın gerçekleri gi-
biydi. Her volta attığımda
kendimi ping pong topu gibi
hissettim'" diyor.
Bunca yaşananın içinde
dışardakilerin değerini bile-
mediği neleri özlememişler-
di ki. sıralıyorlar: "Birkaç
adım gittikten sonra geri
dönmemeyi, karanlıkta uyu-
mayı, arkadaşlan, eylemİer-
de paylaşılan coşkuyu, dost-
larla tel örgüler dışında gö-
nışmeyi, sevgitileri ve onlar-
la yürümeyi mısır püskülie-
rini, ceviz ağaçlannı, ,\sar
Dağı'nı. vişne ağacını. cevize
sahncak kurup sallanmayı.
ANK.\R\ (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM
Başkanlık Divanı tarafından aldığı sağlıkrapor-
lannın kabul edilmemesi üzerine devamsızhk
nedeniyle milletvekilliğinin düşmesı tehlikesiy-
le karşı karşıya kalan Afyon bağımsız milletv e-
kılı Kubilay Liygun'un durumu haftaya netleşe-
cek. Konuyu Başkanlık Dıvanı'nın gündemine
getıren TBMM Başkanvekıli liuç Gürkan.
"Meclis'in sırtından olmadık iş vapanlar teşhir
edilmeli. Bu Meclis'in itibannı zedelemez, tersi-
ne artOnr" dıye konuştu.
Sık sık parti değiştirdiği için tepkileri üzeri-
ne çeken Uygun, TBMM'ye devamsızlığına
Yaralama olayı
Ülkücülere
suç duyurusu
tstanbul Haber Servisi - îstanbul Barosu
Yönetim Kurulu. İstanbul 2 Noiu DGM'de
görülen MHP Kartal tlçe Başkam NihatL'y-
gun'un öldürülmesi davasından sonra avu-
kat Zeynei Polatve avukat Saadet Yakpn'abi-
çaklı saldın düzenleyen ülkücüler hakkında
suç duyurusunda bulundu. İstanbul Barosu
Başkanı Yücel Sayman, duruşma öncesinde
her oturumda olay çıkaran gnıba karşı ön-
lem ahnması için ginşımlcrdc bulundukla-
rmi belirtti. Tüm girişimlerüıe karşm yetki-
likrin öniem almadığını kaydeden Sayman,
saldınnm ardından grubun "gûvenBkiçiade''
olay yerinden aynldığmı ifade etti. Saldır-
ganlann tutumlanyla mahkeme heyeti ve
savcıhk üzerinde de baskı kurduğunu savu-
nan Sayman. "Saldırganlann abtuka altma
aküklan DGM binasmda ve duruşma sak>-
nunda adil yargılama yapüması mümkün
değQdir"dedi. Açıklamanm ardından saldı-
nya uğrayan avukatlar ile Sayman, suç du-
yurusu dilekçesini savcıhğa verdiler.
kılıf bulmak için sahte sağlık raporlan aldığı id-
diasıyla da parlamentodaki milletvekillerinin
hedefi oldu. TBMM Başkanlık Divanf nın, Ku-
bila> Lygun'un aldığı raporlan reddetmesine
DYP dışındaki partilerden olumsuz tepki gelme-
di. Toplantıda karara karşı çıkan DYP'li Kamer
Genç, pek çok mılletvekilinin sağlık raporu al-
dığına dıkkat çekerek böyie bir yol açılmasının
sıkmtı yaratacağını öne sürdü.
Konuyu gündeme getıren ve Uygun'un ra-
porlu olduğu tarihlerde Marmaris'te tatil yaptı-
ğına ilişkin çok sayıda telefon aidığını belirten
Gürkan ise bu tür olaylann ortaya çıkanlması-
nın Meclis'in itibannı zedeleyeceği yönündeki
savlann doğru olmadığını söyledi. Gürkan, Uy-
gun'a tepki gösterenlerin. görevini yerine geti-
ren milletvekillerinin hakkını teslim ettiklerini
kaydetti. Başkanlık Divanı karannın TBMM
Genel Kurulu'nun salı günkü oturumunda oy-
lanabıleceğı belırtildi. TBMM Anayasa Komis-
yonu Başkanı Atilla Sav bir soru üzerine. Baş-
kanlık Divanı kararının TBMM Genel Kurulu
karanyla işleme konulması durumunda, dosya-
nın Anayasa-Adalet Karma Komisyonu'na ge-
leceğini söyledi. Sav, bu durumda dosyanın
diğer dosyalar gibi işleme konulacağım belirtti.
İstanbul
Okullara kaytt
tarihi belli oldu
İstanbul Haber Servisi - İstanbul ll rVfilli
Eğitim Müdürlüğü, 1998-99 eğitim ve öğ-
retim yılı öğrenci kayıt tarihlenni açıkladı.
Kayıtlar sırasında bağış konusunda veliler
zorlanamayacak, öğrenci kaydını veli bağı-
şı şartına bağlayan ilgilıler hakkında derhal
yasal işlem yapılacak; velılerden eğitime
katkı payı talep edilmesine ise bu yıl da de-
vam edilecek.
Yapılan yazılı açıklamaya göre. ilköğre-
tim okullan ile genel lıselerın kayıtlan 17
Ağustos-11 Eylül tarihleri arasında yapıla-
cak. Etüt ve beslenme ilköğretim okullan.
endüstri meslek liselen, kız meslek liseleri,
yabancı dil ağırlıklı lıseler, çok programlı li-
seler. ımam-hatip liseleri. ticaret liseleri,
Anadolu güzel sanatlar lisesı, fen lisesi,
Anadolu öğretmen lisesı. Anadolu liseleri,
Anadolu ımam-hatip liseleri. Anadolu sağ-
lık meslek lıselerının kayıtlan ise 27 Tem-
muz-11 Eylül tanhlen arasında her okul için
belirlenen günlerde yapılacak.
BTS genel kurulu
OsmanAltuğ
DTP'yisııçladı
İstanbul HaberServisi-KESK'ebağlı Bir-
leşik Taşımacılik Çalışanlan Sendikası'mn
(BTS) 3. Olağan Genel Kurulu dün Petrol-
İş'in Altunizade'deki genet merkez toplantı
salonunda başladı. Kurulun açış konuşması-
nı yapan BTS Genel Başkanı Osnıan Ahuğ,
Başbakan MesutYılmaz'm "Memunarayöz-
de yirmiden buçuk fazla vermem" sözlerini
anımsatarakkendisini bukonudasamimibul-
duğunu, ancak DTP'nin tavnnın hiç inandı-
ncı olmadığıra savundu. Siyasi mane\Tayap-
makla eleştirdiği DTP'nin, birkaç ay önce
kamu emekçilerine yönelik "sahte sendika
yasası"niTi uygulanması için elînden geleni
yaptığını belirten Altuğ, DTP'yi emek düş-
manı olmakla suçladı. Altuğ, sendikal müca-
deleyebaşlarken kimseden izin beklemedik-
lennı ammsatarak -Tıpkısendikarma kurdn-
ğumuz zamanki gibi, meşnı hakkıma obm
tophısödeşme vegrev hakkımızı da fiikn kui-
lanmalıyızr
dedı. BTS genel kurulupazar gü-
nü yapılacak seçimlerle sona erecek.
yolda çekirdek çitlemeyi, do-
laşabilmeyi üniversite kori-
doıiannda ve kantinde gül-
mevi. bulaşık yıkamamayi,
içerdeyken dışardan destek
vçren 10 binlerce yürek dos-
tunu..."
Ülkedekı politik gelışme-
lerden uzak kalmamışlardı,
genel siyaset konusunda dı-
şardayken kaçırdıklan aynn-
tılan ızleyici olduklan dört
duvar arasında yakaladılar.
Cezaevinde mapus yaşa-
mı bir yerde yaşanmamış
günleri yaşanmış saymaktı.
Oyle ki gelecek yıl çıkan yıl-
dı. Girdiklen yılı, ayı, hafta-
yı çıkmış sayıyorlardı. Ce-
zaev indeki "Gelecek yıl çı-,
kan yıkhr. Girdiğin v ılı, gir-
diğhı ayı,girdiğin haftayı çık-
mış sayıyorsun" kurahna
gönderme yaparak "Siz 98'i
biz99'uyaşıyonız" diyorlar.
Peki dayanışma. O konu-
da espri çok. Mahmut, kah-
kahalar arasına sıkıştınlmış
sözcüklerle "Şiddete daya-
lıydı. Şiddetü bir sevgi vardı
aramızda. Metin ayağımı
kırdı top ovnarken. Futbol
maçlannda hepimizi birer.
kere sakatlamıştır'* diye an-
latırken araya gıren Metin,
Mahmut'a sevinmesı gerek-
tiğıni anımsatıyor "İki vıida
4 kere bacağımı kırdı. Ben
bir kere ayağını kırdım tah-
Bye oldu~ dıyerek.
tşimız bitmedı diyorlar.
Önce özlem gıderecekler,
biraz tatil yapacaklar, suç-
suzluklannı yargıya da ka-
bul ettirmek için mücadele-
lerini sürdürecekler.