01 Haziran 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1998 CUMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERİN DEVAMI 17 UNCELcÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafi 1. Sayfada ma, bir tartışma, hatta ağız dalaşıdır gidiyor. Jimdi kısageçmişebakarakkimiolasılıklarlade- rlendirmelere bir göz atalım. îatılılann imrenmesine neden olacak siyasal ya- nız var: 3ir hükümetimiz var, bünyesinde üç hükümet rındınyor. Vılmaz başkanlığında ANAP hükümeti. Bir. Cindoruk başkanlığındaki DTP hükümeti. Iki. Ecevit başkanlığındaki DSP hükümeti. Üç. Bir hükümetten üç hükümet çıkınca, elbette söz ,es sahiplerinin sayısını üçle çarpmak doğal olu- ır. Memur zam diye dokuzdoğururken, hükümet- dokuz yerden ayn sesler çıkıyor. Yılmaz, memura yüzde 20 buçuk vermem, di- >r. Ikinci hükümetin başkanı Cindoruk, yüzde 40'ın tına inmem, diye direniyor. 3. hükümet daha çok "âkil adamlar" grubu. Sos- jl demokrat, ama memurun, işçinin, emeklinin ım oranlarına kanşmamayı yeğliyor. Yatışttncı. rabulucu. Kavgaöylesine büyüyor ki hemen seçime kadar zanıyor. Hükümet ha koptu, ha kopacak. Erken seçim ha Idu, ha olacak! Aceleye gerek yok. Dört saat süren üç lider, par- on üç hükümet başkanı arasındaki toplantıdan onra, özellikle Cindoruk'ta "hafifbir ağız değişik- ği" seziliyor. Kesin karan Bakanlar Kurulu verecek ama... Zam .onusunda üç aşağı beş yukarı anlaşacaklan umu- Ju yaygınlaşıyor. Bu nedenle uzlaşmanın ana te- nellerini önceden kavramak zor gelmiyor. DTP'nin verdiği örnek uzlaşmanın ana ilkelerinı ıçıklıyor. Diyor ki DTP; bir siyah, bir de beyaz karşı karşı- /a. Uzlaşma için siyah - beyaz karışımı gri renkte juluşmak gerekiyor! Özellikle DTP'nin, "devletin olanaklarını" göz inüne almak gerektiğini ifade etmesinden sonra, îam konusunda alınacak mesafeyi kestirmek ko- aylaşıyor. Gariplikler! örneğin, deyip bir olasılıktan söz edelim: DTP'yi tatmin etmek için, ANAP yüzde 20 inadından ha- fif çark edebilir. Yüzde 22-23 zamma şapka çıka- nr. DTP de yüzde 36'lara inmişti, yüzde 23 civarın- daki zammı "ilkaşama" diye ilan edıp savunabilir. Ekim ayında memur zammının yeniden düzenle- neceği asıl müjde olabilir. Ya uzlaşma, anlaşma olmazsa.. Türkiye'de sık sık yaşanan "küçük kıyametlerden" biri daha ko- pabilir. Belki ama belki hükümet düşer ve.. seçim öne alınabilir, vs... Ya uzlaşma sağlanırsa; günlerdir yüzde 20'nin üstünde verilmesi olası zammın enflasyonu aşağı indirme politikalarını baltalayacağını içeren ciddi devlet adamlartmızın söylemleriyle söylevlerini ne- reye koyacağız? Maaşlardaher 1 puan artışın bütçeye21 trilyon- luk ek yük getireceğıni öne sürenler veya "IMF'ye verilen taahhüdü aşan zam ısran üzerine 3 milyar dolarlık dış borç görüşmelerinin bıçak gibi kesil- d/{J/"ndert "söz açârt öevletlû bakanlar ne yapa~ cak? Örneğin; IMF'ye verdiğimiz mektubun altında imzası olan devletlû Taner Güneş Beyimiz, yüzde 20 "taahhüdün üstüne ç//o/mas/"ndan sonra ver- diği sözden on günde döndüğünü sindirmeyerek acaba, bir zahmet istifa edecek mi? Kaygılanmayınız. Uzlaşmayı kamuoyuna sindi- rebilmek için siyasetçilerimiz haklı olduklannı gös- terecek gerekçeler ve belki de kanıtlar bulmuşlar- dır bile. Örneğin uluslararası finans kuruluşu Sa- lomon Smıth Barney, memur zammının yüzde 40 uygulanmasının bütçeye 1.2 milyar dolarlık ek yük getireceğini söylerken yöneticilerimizi teselli edi- yor: Bu yükün "ekonomik dengeleri bozmadan sindihlmesi çok zor değil" diyor. Ya; yüzde 4O'ı bileazımsayan, prangalaravurul- muş, ekmek soğan yiyerek sokakları dolduran me- murlar, beklediklerinin altında zam çıkarsa hükü- metten.. bilmem ki ne yaparlar? Devlet olanaklan içinden çıkacak "tatminkârol- mayan olumlu sonuçtan" mutluluk duymamak in- safsızlık olacak. Zira: Önce zıtlaşarak bu hükümetten üç hükümet, sonra uzlaşarak üç hükümetten bir hükümet çıkar- ma başarısını gösteren bir ulusun çocuklan değil miyiz? "Türk, öğün, çalış..." Güvenebilirsen, "güven'l Hekimlerden 4 beyaz • Baştarafi 1. Sayfada tiyoruz". "Yoksulluk sınırı 170 milyon, pratisyen hekim maaşı İ05 mihon". "Kitap ve dergi satın almak istiyo- nız". "Ücreti ödenmeyen nöbeti tutmak istemiyoruz" yazılı dövizler taşıyan he- kimlere, yürüyüşü izleyen yurttaştar da alkışlanyla destek verdr ATO Başkanı Prof. Dr. ts- kenderSayek. zam oranlan- nın açıklanmasındaki gecik- menin tüm kamu çalışanla- nnı olduğu gibi hekimleri de olumsuz etkilediğini belirte- rek. hekim ücretlerinin enf- lasyon oranlan karşısında çok gülünç rakamlara düş- tüğünü söyledi. ATO Genel Sekreteri Zuhal Ergönül ta- — rafından okunan basın açık- lamasında da, gecikmenin. hükümetin öngördüğü oranı açıklamaktan utanmasından ve alacaldan tepkiden çekm- mesinden kaynaklandığı be- lirtildi. Pratisyen hekim ma- aşının 105 milyon lira. uz- man hekim maaşının ise 130 milyon lira düzeyinde oldu- ğuna dikkat çekilen açıkla- mada, bu rakamlann 1993 yılına göre yüzde 100 ora- nında değer kaybettığine işaret edıldı. K.ESK bağlı memurlar, maaşlara yapıl- ması öngörülen yüzde 20'lik artışı Kızılay "da eylem > apa- rak protesto ettiler. Güvenpark'ın Başbakan- lığa yakın olan bölümünde saat 16.00'da toplanan me- murlar. "Yeter artık. söz emekçinta". "Zafer direnen emekçinin olacak". "Biz ço- cuklanmıza onurlu bir gele- cek bırakacağız. ya siz?", "EV1F zammına hayır" şek- lınde slogan attılar. Memur- lann toplanmaya başladığı ~~saarterde Kızılay vebakan^ lıklar çevresinde polis yoğun gü\enlikönlemi aldı. Bunun üzerine memurlar. "Emek- çiye değil çetelere barikat" diye slogan attılar. Arkadaş- lanna destek \ ermek isteyen bir grup memur ise polis çemberinı aşamadı. Memur- lar, pohsın bu tutumunu ıs- lık ve alkışlarla protesto et- tiler. K£SK Dönem Sözcü- sü Nazun Alkaya, yaptığı konuşmada, memura yüzde 20'lik maaş artışını kabul et- meyeceklerini belirterek bütçe görüşmelerinde yüzde 30'luk artışa razı olan bazı sendıkaları da devlet gü- dümlü olarak nıteledi. Bu arada Sağlık Çalışan- lan Birhği Sendikası (Sağlık Bır-Sen) Genel Başkanı Dr. Sadık Dantşman da yaptığı açıklamada, yüzde 20'lik zammı protesto etti. Danış- man. "Bu ülkeyi idare etme- sinibeceremeyen zUıniyetler, çalışkaıu fedakâr ve onuriu çauşanlarunıza sadece zu- lüm receteleri dayatmak- tadır" dedi. Avrupa'da şeriat kamplarıI Baştarafi 1. Sayfada taya çıktı. Bu şekilde çok sayıda ailenin mağ- dur olduğu ileri sürüldü. Recklihghausen ken- tinde oturan Mürüvvet Gül'ün Köln Savcılı- ğı'nabaşvurusuylaortayaçıkano\ay camiçev- relerinde sert tartışmalara neden oldu. Mürü\ - vet Gül başvurusunda, eşinin dört yıl önce ce- naze fonuna üye olduğunu, eşi vefat edince an- laşmaya göre cenazesinin Türkiye'ye getirildi- ğini belirterek şöyle dedi: "Anlaşmada, hastalık sigortasının ödeyeceği cenazeyardunuun çekikceği yoktu. Cenaze yar- dunını almak için hastalık sigortasına gittiğim- de paranın Avrupa İslam Biriiği'nt gittigini söy- lediler. Avrupa İslam BirliğTnin adamlan ço- cuklanmdan birine hastalık yardımından vaz- geçme kâğıdını im/alatarak cenaze yardımını çekmişler. Kendilerinden şikâyetçiyim." Milli Görüş'ten aynlan hocalann başını çek- tiği ve çalışmalannı Dortmund kentinde sürdü- ren Türk-Hak. yayımladığı bir açıklamada Mil- li Görüş'ü bir aile şirketine benzetip cemaate pa- ra yardımı yapvlmaması çağnsında bulunarak şunlan kaydetti: " Milli Görüş cemaati o kadar da saf değildir. Bir gün onlarda bu aile şirketinedesteklerini ke- seeeklerdir. Biz zaten MilliGörüş cemaatine de- ğil, cemaati sönıüren bu aile şirketine karşıyiz. Bu uyanıklar. cemaatin haberi olmadan camile- ri Alman bankalanna ipoteğe vermişler, yüklü paralarçekmişler, bu borçlarmı şündi'Mazlum- lara Yardım' adı altında yine sizlerden topladık- ları paralarla ödemeye dev^m ediyorlar. Milli Görüş bu kez de Adana ve çevresinde meydana gelen depremdeyakıniarmı kav beden- ler için Avrupa İslam Birliği ile beraber "Acil Yardım Kampanyası' adıyla para toplamaya başlamışbr. Bu paralann nasü toplandığı ve ne- reye gideceği bilinmiyor!"' Memuru sevindiremediler • Baştarafi 1. Sayfada ruz. Bu sağlanamazsa GIKi topla- nnT dedi. Partı liderlennın son görüşmesi, DTP'nin yetkili kurullannda tartış- ma yarattı. DTP'nin dün toplanan Başkanlık Divanı'nı erken terk eden Grup Başkanı Mahmut Ydbaş ile Ge- nel Başkan Yardımcısı Yddınm Ak- tuna, genel başkanlarıyla ayn düş- tüklen izlenimi veren açıklamalar yaptılar. Koalısyon ortaklannın ön- cekı gece yaklaşık 4 saat süren ve uz- laşma umudu doğuran toplantısından sonra dün gözler Bakanlar Kurulu'na çevrildi. Kabine toplantısından önce Başbakan MesutYılmaz. yardımcıla- n tsmet Sezgjn Bülent Ecevit ve Ma- liye Bakanı Zekeriya Temizel'le bir araya geldi. Görüşmeden sonra Sez- gın, Cındoruk'a bılgı verdi. Ecevit. toplantı arasındayaptığı açıklamada. "Görüşlerimizbirbirineçokyaklaşn. L'zlaşmamamıziçin hiçbirneden kal- madı. Bugün memuıianmıza müjde- li bir habervereceğimizi umuyorum" dedi. Aynı dakıkalarda DTP lideri Cindoruk da anlaşma olasılığınm yüksek olduğunu söyledi. Başbakan Yardımcısı Ecevit, Başbakan Yılmaz ile yeniden kısa süreli bir görüşme yaptıktan sonra Cındoruk'tan kendi- lerine yanıt gelmemesınden yakmdı. Ecevit, bir soru üzerine. "Yüzde 20'\e takılmayın. bambaşka bir for- mül hazıriadık" dedi DTP Başkanlık Dıvanı da akşam saatlerinde bakanların da katılımıyla toplandı. Cindoruk. Başkanlık Dı\a- m'nın ardından "Bu kadarzoriannuş olmaktanşaşkuüıkduv'uvorum" de- di. Cindoruk, bugün memur maaş zammı konusundakı sorun aşılamaz- sa DTP GtK'i toplantıya çağırarak sonucu kamuoyuna açıklamak duru- munda kalacağını bildirdi. Cindoruk, koalisyon ortaklannın toplanrısında yüzde 20'nın kabul edı- lemez olduğunu söylediklerini ve bu- nun da ortaklan tarafından kabul gör- düğünü söyledi. Cindoruk. ortaklan- nın aynca ekımde ek zam verilmesi- ne de "peki" dedıklerini söyledi. Cindoruk, ancak vergi indiriminden yararlanamayacak olan emeklıye ay- nca bir zam verilmesi gerektiğini söyledi. Cindoruk. bu konudaki is- temlerinin "Temmuzda emekliye viizde 20 arn yüzde 5 zam" olduğu- nu söyledi. Cindoruk aynca, ekim ayında verilecek zam konusunda da anlaşmazlık olduğunu belirterek ken- dilerinin "enflasşona göre ilerde be- Hrlenecekbir oran değil. şimdidenbe- lirtenecekveen azyüzde 12olacak bir oran" istediklerinı açıkladı. DTP li- deri Cındoruk. Başkanlık Divanı top- lantısında alınan kararlann koalisyon ortaklanna bildırilıp bildirilmeyece- ğmın sorulması üzenne de. "Hayır. Bu biam parti içi çalışmamız. Ben si- ze bilgi veriyorum" dedi. Mesut Yılmaz ise dün gece Başba- kanlık'tan aynlırken, DTP'de olanla- n ajanslardan okuduğunu belirterek "DTP'den banagelen bir şey v»k" de- di. Yılmaz, gazetecılenn "Ekimzam- mı karamamede olacak mı" sorusu- na. "Öyle bir husus yok" karşılığını verdı. DUNYA ŞEHIRLERI (Cities Of The World) Kryannenümu veöuyı*kenOemn ytfam Oomtort, doğal gütemenıv. arih> dB ttjîk. ş yenDnn, mtolopk öykaerint, buoünlennı belıneyen geçmişlehnı çok gentş bir perspektıftm eie atarak antatan btr betgeset Kottuğunu2da otururken Havanadan Saıgona Marakeşten Islanbuta kadarpek çok keno her yönuyte gezecok ve bu KAŞIFLER (Pathfinders) HerbMmûndedûrvmımayntmlıöflna. */ kışıntn yapmıs aÜuju yokuktiu anUUn çaıpıcı btr betgml. Sr bZoto dSyele Tzttnmeyane yofcud*' *» bu ydoiuUa SKANDALLAR (Scandals) Magazm dergdenne konu oiantar değıl Mnya ttnhtne ytn nren, yakın tantote a btriamf skandailar OençbtrAJmanm Ctana uçadttoKnmlın'e n,ş! Kttioz Sava»>MaW fevTB iur*^ Hmdısu^da tarin Vdrt* 0atori80ı. Fransa aa HIV vırüsû taşıyan kdnbefl hâstalık kapan masum nsantm, Aıprtn'dekj asken ımmn ottdvı • danam» 2. DÜNYA SAVAŞI (VVorld War II) Pasıfikten Fransaya. KuiBy DenzındenAlnkayakadarDütûn arayt yakan ate$ Mıfyoniarca }t sûfHİünn vsytüafCfl sûftffl ır Insantı&n, ız&rabınt bugûn tatunutamaOğımmtimıla noktalanan kmo Dûnya Savası Qerçı##injnlü)emBşlî&ndbv DÛNYAMIZIKORUYALIM (Race to Save Planet) Yaslı oûnyamzı bekleyen en nnen* lehhke. çevre kımtı. Unlü sanatçılar her gün tuaz daha tahnp ecUen dûnyanm kprunması için eHermden getentyaçtyonar Untu Amerikaü HmyıldızıMerlyStreepdebudtoyıamariıan. çevranm önemne d&kat çekfyor. sonjnian ortaya koyuyor LosAngeksdan Amaıonkn uzanan m çevnj sorununu bûtûn yalmlığıyta <m*ya kayan gaoçAr «Hı/ma. VURUCU GÜÇLER (Elite Flght Forces) Her utus bır orduya satvpnr Ama bûtûn bu onlulann seçme askanardan &uşan ve özd e&mn bntUan vardır Ortiaia karşılaşmak dostfor ıpn gûven vana. düşmanlaf ıçtn ûrkûtöaidür Çûnkü onlar a&jrawyr daha yı bir. FrtnsaUrm 'Yabanalar Lenvnu; IngilulBrin imva Itomandolan •sHs; kmnn "GotanHari, ABD donanmasmm TokTan, ingrttîenh-Gurka-tanveöahancSlen. m Beklenen belgeseller^ haftanın her günü Kent TV'de! Politika, ekonomi, kültür, spor, aktüalite konularında pek çok güncel bilgiyi anında ekrana yansıtan Kent TV'de, şimdi, dünyaca ünlü belgeseller. Hem de haftada 1 gün değil, haftanın her günü. DOĞAYA MEYOAN OKUYANLAR (Challenge) ysşamıntn peşmde, ûnlû fotoğrafçı John Varty'mc 5 yılını vererek çe*sğı görûntüter Tverest Faohı' Edmund Mttary ve ekîbıntn Ganj Nehrfnm dellasmdan Hınt Okyanusu'nun denrtlıklenne yaptığı muhtefem yolcukjk Büyjk 'beyaz kSçekbaltğrna karşı - e a çem katesı deneyen dört korkusuz genç aûamtn macerası. Kenya dan Avustraiya ya Ekvador'dan Bafye unutulmaz yotajluklar Kent'ten ayrılmayın! ENTTV Bilgi Kanalı İşte Cumartesi Belgeselleri İşte Pazar Belgeselleri UZAY TEKNOLOJİSİ (Space Tech) Ayda ız bırakan ınsanlığın bûyûk adımtndan •n.geşsmmsçeyrek asır sonra. gm^immı gtXwk artmn utay teknolûfislnm dûnyamu ûzanndekı ' a bulusian. Uzav araftomatan sonucu ı taknolamm AIDS ıl f o y , Q dakgûnBkhayalmh ve kolaytıMar. 10:32 Amerika Macerası 12:32 Yaşamın Resmi 14:32 Dünya Şehirleri 16:32 BüyükUluslar 18:05 2. Dünya Savaşı 20:32 Skandailar 10:32 Dünyamızı Koruyaiım 12:32 Kafifler 14:32 Dogaya Meydan Okuyanlar 16:32 VurucuGüçler 18:05 Uzay Teknolojisi 20:32 90"h Yıllar ve Değişim g b y s anınagBUnğıyenmier G U N D E M MUSTAFA BALBAY I Baştarafi 1. Sayfada Zaten sol bunu aşabildiği gün daha değişik bir zemine oturacak. Ad vermek gereksiz, son yerel se- çimlerde sol bir parti kaybedince üzülüyordu, öte- ki sol parti kazanmışsa daha da üzülüyordu, ama kazanan sol değil de sağ parti olmuşsa sevinip te- selli buluyordu! Bu mantığın önümüzdeki marta kadar çürümüş olmasını dileyelim. Bugün birazCHP'nin içinde olup bitenlere derin- leşelim. Yerel seçimlerde büyük kentlerde kimin a- day gösterileceği artık yüksek sesle de konuşulma- ya başlandı. Ankara'da Murat Karayalçın iterler- se "hayır" demeyecek. Ancak, genel merkezin Ka- rayalçın'ı nereye iteceği henüz belli değil! Doğan Taşdelen posterli duyurularla işe girişti: "Türkiye'de iyi şeyler de oluyor." Taşdelen, kaçak yapılan dozer-baltayla gözyaş- ları içinde değil davul-zurnayla güle-oynaya yıktı- ran belki de ilk belediye başkanı oldu. Ama Taşde- len'in genel merkezi delip delemeyecegini şimdi- den söylemek güç. Yılmaz Ateş, Gökçek'in "be- lalısı" olarak başkentte ısım yaptı! Önder Sav'ın adaylığı da henüz "sav" düzeyinde. DSP'de, "Ankara'da CHP adayının karşısına Mustafa Yılmaz'/ çıkarırsak ne olur" tartışmalan duyuyoruz. Izmir'de Bülent Baratalı Urla Belediye Başkan- lığı'nı bırakıp CHP Izmir ll Başkanlığı koltuğuna otur- du. Bu koltuğun ötesi anakent adaylığı hesabı a- ma, Yüksel Çakmur propaganda çalışmalarına kaybettiği gün başlamıştı Istanbul'da kimin adayı kimin listesinde belli de- ğil. Tüm partiler için ortak dileğimiz şu: - Istanbul belediye başkan adaylannı partiler sap- tasın! Belediye başkanlığı hesaplannın başladığı birdö- nemde, "erken seçim kasımda olabilir mi" tartış- ması gündeme geldi. Zor görünüyor. Her parti seçim istiyor gibi ama, bunu gerçekten mi isti- yor yoksa karşı tarafı kor- • • • • • • • • • I kutmak için mi yapıyor, belli değil. Baykal'a sitemli Baykalcılar CHP'nin geçen çar- şamba gününe kadar ötekı partilerden ayrılan bir özelliği vardı: "TBMM'de fire verme- yen tek parti." Bu büyü bozuldu. Gür- kan, toplumun her kesi- mine hitap ederek tek başına istifa etti. Gür- kan'ın aynlış gerekçesinı iki kez okudum. Iki unsur dikkati çekici: - Siyasi yapıyı ağır bir dille eieştiriyor. - Bundan daha ağır bir dille CHP'yi eieştiriyor. Ancak genel doğrulan sıralamak dışında somut çözûm önerîsi yök'. Yâz'ı- nın başında vurguladığı- mız gibi, sol yelpazede bereketsiz bir hareketlilik var. Gürkan'ın bu hare- ketliliğe karşı "çoban ateşi" yaktığı, bundan yararlanmak istediği söylenebilir mi? Böyle bir yorum erken. Gürkan CHP'de yalnız görünüyor. Ancak parti- nin iç yapısına getirdiği eleştirilerin bazıları CHP'li milletvekillerinin de düşünceşi. Yahya Şimşek'ten Önder Kır- lı'ya. Ahmet Güryüz Ketenci'den Bekir Yur- dagül'e kadar pek çok milletvekili Baykal'ın izle- diği yönteme soğuk ba- kıyor. Burada nüansın al- tını çizelim; Baykal'a de- ğil izlediği yönteme! Solda oklar içeri dönük olunca. bundan en çok yararlananlar da sola küfretmek isteyenler olu- yor. Gürkan önceki gece FP'nin tam resmi yayın organı Kanal 7'de Ah- met Hakan'ın canlı ko- nuğuydu. Gürkan kendi- sini istifaya götüren ne- denleri anlattı. Ancak Hakan'ın soru- lannı Türkçeye şöyte çe- virmek gerekiyor: Sayın Gürkan CHP'ye ve sola biraz küf- reder misiniz? Gürkan düşüncelerini aktardıktan sonra Hakan "yeriTden soruyor - Sayın Gürkan çok iyi ettiniz, bir de şurasına küfretseniz... Gürkan yine samimi düşüncelerini söylüyor. Hakan tatminsiz, bastın- yor: - Bir de genel küfret- seniz? Önümüzdeki seçimler- de solda yüzlerin "soluk" olmaması, solun "soluk" alması için şu iki duruma bugünden dikkat çeke- lim: - Solda siyaset yapan- lar medyanın yapısını göz önünde bulundur- malı, nerede mikrofon varsa konuşması ben- dendememeli... - Siyaseti salon ve stüdyodan ıbaret san- mamalı, özellikle büyük kentlerin üçte ikisinin ge- cekondu olduğunu unut- mamalı, çamur, dilinde değil, ayakkabılannda ol- malı! YAŞAMIN RESMİ (Aspect of Life) Oünyanmok^umunaanaûrCmaB kadargelen oman onaa doöanm. hayvanlann ve ınsanm SO*S*™ Kü'/denz'dekı mercartann büyuleyıa û M A d s n Atnka otmanlvmın kraıı n yasam öykûsûne nasıl bir bağ P Ounyada yaşayan her cantmtn btr diğenyle arasında görûnrneyen bir bağ var ~ ' — •• •-"--- nbaemresmn n. yaşanvnı . . . . . . . . . ısanmiesrtsn dcğaOannasjlaUenycr, dojtyı nasieJStyor^ Getegenmzdakı ytşamn m kendei. AMERİKA MACERASI (American Odyssey) Kaklüslenn ve akreplenn yşşadıjt çorak topraklardan dûnyamn en büyük gtiköetenlenne uzanan bx uygariık. Doğanın ve teknokjfinın yarattığı gûzemter Sıradan îunsvk luriarda tyrenhn at* dedtf. tnr ulusun sakladığı en önemtı sınanyta Amenka Macerası sız: New England-dakıkayaHUanSandoğalparklara ve ulvsal anıöara. gotönjyor 90 U YILLAR VE DEGIŞIM— (The 90's: A Decade in Transition) 9Q'lı yıilarda meydana getert ve !ûm dûnyayt eöf/teyen olaylar Dünya sıyası hantasını yeniden çızen polrfik ve sosyotojtk değışım rûzgartannın perde arkatan Gotbaçov üzenne oynanan oyunlar Amsrita'da klam harekeser, GüneyAmenka'run demoUasilenndekı daaatörter, Ttenanmen Meydanı'ndar sonra anvedaranoBlen Değşmı yıHarmın srtı bir öıetı BUYUK ULUSLAR (Great Nations) En *ei toçtuluMartian en geüşmış devlet örgutleamelenne kadar lÂjstann tanhı öykûsû Kafctte reısten '.'avjntarknıtarvebaskanürtadctu bvtanrşolea ÇeşntOnmekanlar,liûeter.Onrter. sosyal yaşam bıçımlen ve ekononvk düzenler Uayalann tkpnç yaşam oyküien SovyeOenn doğuş ve çûküş öykusü. 'Günaş tmparator i uğu' Japonya, Avustraryanın vahşıyenvsnAbonınler Çtn'mgızem dotu öykûsu
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear