01 Haziran 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
11 TEMMUZ 1998 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 11 ŞtlRKETLERDEN • ELECTROLLX Grsabu, Güney Avrupa Bölgesi yönetim kurulu toplantısını Tiirkiye'de yaptı. 11-12 Ha/iran taritıkrinde yapüan toplantıda Giiney Avrupa BölgesPnin genel durumu iizerinde bir değerfendirme yapılarak. Türfciye'deki satış ve yatınm planlaması üzerinde duruldu. • SARAY, ISO 14001 uluslararası çevre kalite belgesini aldı. TSE yetkililerinceyapılan tetkiklerde, Saray Bisküvi ve Gıda Sanayi AŞ fabrikalannın çevre kirliliğinin önlenmesinde ve atıklann geri dönüşümünde gerekli yeterliliklerin mevcut olduğu görüldü. • tNTERTOY, "marifetli bebekler" serisine yeni bir iiriin katö. Küçük kızlann ilgisini çekecegi beklenen Baby All Gone isimli bebek, sihirti kaşığı ve biberonu ile gerçekten mama yiyor izlenimi varabyor. • HEVVLETT Packard yenı HP Kayak XA-s PC iş istasyonunu tanıttı. HP Kayak XA-s PC iş istasyonu, 400 mhz'ye kadar tek veya çift Intel Pentium IJ işlemcisi alabiliyor. HP bu yeni ürünu ıfc üstün birTşîeni >ı ve grafik performansı sunuyor. • PtYALE UN, Marka Bilinirtiği Araşürması sonuçlarına göre yüzde 183 ile birinci oldu. ACNielsen-Zet (arafından yapılan, yerli \e yabancı 66 ürün grubunun içinde birinci olan Piyale Un, 1965 yıkndan beri Konya Un Fabrikası'nda iiretilmektedir. • DOĞUŞ Otomotiv tarafından ithal edilen Volksvvagen ticari araçlan, her türlü ticari ihtiyacı karşılamaya yönelik geniş ürün yelpazesiyle Türkiye'de de bu sektöre farklı bir soluk getirmeye devam ediyor. Volksvvagen Caddy, LT35 Minibüs ve VW Transporter seçenekleri ile Alman teknolojisini Türk kullanıcılanna sunuyor. • BAAN Türkiye, yaalım geliştirme ortağı Teori'yte biriikte yereUeştirdiği Baan Finans modülünün çekirdcğini oluşturan çek senet uygulamasını Baan İsraiTe sartı. • ECZACIBAŞI- AVON yeni ürünlerini ilkbahar- yaz '98 sezonu için lazırladığı kataloğunda >undu. Eczacıbaşı-Avon, pineş bakım üriinleri, jüneş losyonlan, hassas :iltler için geliştirilmiş iriinlerini tüketicilerin jeğenisıne sunuyor. • SÜPERFRESH,Ton Krem adh yeni bir üriinii liyasaya siirdü. Ton Krem ıüt patates, limon, ayçiçek ağı ve ton balığından iretilmiş doğal bir ürün. • VESTEL, Italya'mn >nde gelen yayın :uruluşlanndan Federico k-lotta Editore ile 8.3 nilyon tutannda întemet "V anlaşmasını imzaladı. Ju anlaşmayla tntemet "V cihazlan Türkiye ile ynı anda Italyan liyasasına sunulmuş ılacak. Federico Motta, nultimedya yayınlan unan köklü bir yayın uruluşu olarak tanınıyor. Sanayinin temel girdisi olan akaryakıta art arda zam gelmeye başladı Zamlarfiyatlarayansıyacak FATMA KOŞAR Otomatik ayarlamayla akaryakıt fiyat- lan, dağıtım şirketlerinin insafına bırakı- lınca akaryakıt ürünlerine art arda zam gelmeye başladı. Sanayinin temel girdisi olan akaryakıt ürünlerine gelen zamlar. diğer bütün rü- ketim ürünlerinin maliyetini arttınyor. Akaryakıt sektöründeki gelişmelerin di- ğer alanlan yakından etkilediğine dikkat çeken yetkililer. zamlann kısa sürede fi- yatlara yansıyacağına dikkat çekiyor. Zam yanşına dönüştüriüdü Akaryakıt ürünlerinde otomatik fiyat ayarlamasına geçılmesinden sonra sade- ce 10 günde 2 kez artış olurken, dagıtım şirketlerinin bayileri ile istasyonlar ara- sındaki fiyat farklılıgı kullanıcılarda şaş- kınlık yaratıyor. Otomatik fiyat ayanyla serbest kalan akaryakıt firmalannın bayileri gelen her zammı tabelalara yansıtmaktan kaçınır- ken. pompaya yansıttılar. Fiyatlann serbest bırakılmasıyla oluş- ması beklenen rekabet, "gerçekte fıyaöa- ra yansıtılmayıp, zam yanşına dönüştü- ATV düştü, fiyatlar aynı Bakanlar Kurulu, likit petrol gazından ahnan akaryakıt tüketim vcrgisini yüzde 40'tan 1 'e indirdi. Bu düzenleme- ye karşm. tüpgaz fiyatlannda bir azalma olmayacak. Karar önceki gün Resmi Gazete'de yayımlanmasma karşın tüpgaz fiyatlannda azaima olmaması dikkat çeker- ken, yetkilüVr ATV indiriminin 1 Temmuz 1998 tarihin- den itibaren geçerli olduğunu anımsatarak o tarihte belir- lenen tüpgaz flyatlannın bu indirime göre ayarlandığını ifade ettiler. LPG üreticisi fırmalar, indirimüı kendiierine Resmi Gazete'de yayımlanmadan önce bildirildiğini be- lirttiler. Bu arada, mal ve hizmetlerde uygulanacak KDV oranlannın tespitinde değişiklik öngören karar da açıklan- dı. Lüks tüketim mallannın teslim ve kiralamasında yüz- de 1 olan KDV oranı da yüzde 23'e çıkanldı. rüldügünden" tüketici yanıltıldı. Sistemle ilgili verdiği her demeçte ucuzluk geleceğini belirten Başbakan Mesut Yümaz'ın vaatlerinin aksine oto- matik fîyatlandırma zam getirirken. TÜP- RAŞ'ın rafineri çıkış fiyatlannı açıkla- ması yasaklandı. Yeni sistemde dağıttm- cı firmalar, fiyatlan kendileri açıklayaca- ğı için Tüpraş'ın açıklamasına gerek kal- mayacak. • Akaryakıt ürünlerinde otomatik fiyat ayarlamasına geçilmesiyle 10 günde 2 kez artış olurken, dağıtım şirketlerinin bayileri ile istasyonlar arasındaki fiyat farklılığı, kullanıcılarda şaşkınlık yaratıyor. Kontrol ve denetimi ise Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı 'na bağlı Petrol Işle- ri Genel Müdürlüğü (PİGEM) yapacak. Tüpraş'ın fiyat ayarlamalanna gerek duy- ması halinde belirlediği tavan fiyatını Pl- GEM'e bildirecek ve POAŞ da bunlan açıklayacak. Bu arada akaryakıta gelen zamlar, tica- ri taksilerde LPG kullanımının yaygınlaş- masına neden oldu. Istanbul'da taksilerin yaklaşık yüzde 80'inin LPG kullandığı bildirildi. Petrol-lş Genel Başkanı Bayram Yıku- nm, otomatik fiyatlandırmanın POAŞ'ın özelleştirilmesine ortam hazırlamak üze- re hayata geçinldigini belirterek, özelleş- tirmeden vazgeçilmesi durumunda oto- matik fiyatlandırmanın da yürürlükten kalkacagını belirtti. Yıldınm. POAŞ'ın dahaözelleştirilme- den önce herkesin olabilecekler konusun- da fıkir sahıbi olduğunu belirterek, bun- dan sonra çok daha olumsuz gelişmeler olacağını ifade etti. İtalya nasıl izlenecek? Kimin ttalya'ya göre fiyat ayarlaması yaptığınındatespitedilemediğini belirten Yıldınm. "Tüketici İtalya fiyatlannı nasıl takip edecek? Devlet denetimi de tama- men ortadan kalktı" diye konuştu. Akaryakıt fiyatlannın enflasyonun çok üstünde seyredeceğini belirten Yıldınm. "Bu fiyatlar sadece doğrudan kullanıcıyı değil, temel girdi maddesi olarak akarya- kıt kullanan sanay iyi deetkileyecek. Vatan- daşın temel tüketim maddelerine kadar her şeyini etkileyecek1 " dedi. Enerjide alternatîf çoğahyor HAZALATEŞÇAKIR ÇEŞME - Don Kişot'un yel- degirmenleri bugün yerini bin- lerce megavvatt (MW) elektrik üreten rüzgâr santrallanna bı- raktı. Türkiye'nin çeşitli böl- gelerinde rüzgâr potansiyelinı araştıran Demirer Holding'in Çeşme "de 1.75 MW kurul u gü- cündeki rüzgâr santralından ürettiğı 5 milyon KW saat ener- ji. bölgedeki 5 bin kişinin elekt- rik ihtiyacını karşılayacak ka- pasitede. Su kömür. doğalgaz şimdi de rüzgârdan elektrik üretimi için Türk işadamı milyonlarca dolar tutannda yatınm yapıyor. De- mirer Holding tarafından Çeş- me'nin Germivan Köyü sınır- lan içinde kurulan üç rüzgâr türbini enerji üretımıne başla- dı. Santrallar kömür santralla- nna oranla 82 bin ağaca eşde- ger oksijen tasarrufu sağlıyor. Avrupa Rüzgâr Enerjisi Bir- liği (EWEA) Türkiye Şubesi ve Demirer Holding Yönetim Ku- rulu Üyesi Önder Demirer bu- güne kadar 346 MW gücünde rüzgâr enerjisini üretmek için ilgili kurumlara başvuruda bu- lunduklannı. ancak bir çok si- yasi engelle karşılaştıklannı söyledi. Demirer, rüzgâr enerjisinin hammaddesinin bedava oldu- ğunu, ancak ilk tesis malıyeti- nin diğer enerji santrallanna oranla daha pahalıya mal oldu- ğunu kaydetti. Demirer, üretim kapasite oranının yüzde 15-37 oranında değişmesi nedeniyle rüzgâr türbinlerinin uzun vade- li bir yatınm olduğunu belirti- yor. Türbinlerin Türkiye'de üretilmesiyle biriikte maliyet- lerin düşeceğini anlatan Demi- rer, zamanla tükenen fosil ya- kıtlannın enerji fiyatlannı art- tıracağını savladı. Almanya'daki rüzgâr enerji santrallannın 1990 yılında 50 MW gücündeyken bugün 2000 MW'a çıktığına dikkat çeken Demirer. Danimarka'da ise top- lam enerji tüketiminin yüzde 7'sinden fazlasının rüzgârdan sağlandığını söyledi. Dünyada bugün kurulu gü- cün 7000 MW'ı bulduğuna işa- ret eden Demirer, Hındistan ve Ispanya'da da rüzgâr eerjisi kullanımının arttığını kaydetti. Türkiye'de ilk defa kurulan rüzgâr çiftliğinin önemli bir başlangıç olduğunu belirten Demirer, gelecek yüzyılda Tür- kiye'de ciddi bir enerji darbo- ğazı yaşanacağını da hatırlattı. Rüzgâr enerji üretiminin ye- terince bilinmediğini söyleyen Demirer. sözlerine şöyle de- vam etti: "Birgün muhtann birine iki saat rüzgârdan elektrik nasıl üretiür anlattım. O da anladığı- nı ancak bir sorusu olacağını söyledi: Mazotu bu santralın neresine koyuyorsunuz." Demirer, dünyada hergeçen gün gelişen enerji santrallan- nın binde 5 oranında elektrik .ihtiyacını karşıladıgını, Türki- ye'de anayasal engellerin kalk- masıyla enerji ihtiyacının bir kısmının bu yöntemle karşıla- nabileceğini söyledi. Demirer, karşılaştıklan zor- luklan "Rüzgâr santralını ku- rarken Karayollan Genel Mü- dürlüğü şoföriin dikkatini dağı- tan bir yapı mı dive sonıyor. Ge- risini siz düşünün" şeklinde özetledi. Dünyada 75000 MVV gücünde rüz- gâr çiftlikJerinde enerji üreriliy or. Opel'in giiçlü modeli Vectra GT piyasada lan ve sportif egzoz çıkışı ile dış tasarımda standart modele göre farklılıklar gösteriyor. Sportif karakter düşünülerek geliştirilen spor şanzuman, yere 20 mm yaklaştırılmış spor şasi ve 16 inç'lik Ülkemizde ilk olarak 1993- 1995 yıllan arasında üretilip büyük ilgi gören Vectra GT'nin aynı ilgi- yi yeni kasasında da devam ettir- mesi bekleniyor. Yeni Vectra GT sis lambalı ön spoyleri, yan marşpiyerleri, arka spoyleri, karartılmış stop lamba- Opel Vectra GT'nin teknik özelliklerı iktaftaan{cc) ^^ m *%t Sılındır adedı ^ ^ ^ ^ ^ « r \ Maksimum $f*%r^HmmgA Maksimum hc Uzunluk / Genışlık / Yükseklık OrtaJama yatot tüketim (lt/100 km} 1998 cc 4/16subap M50HP 60OO*d 1320 kg. 215km/s 4477/1707/1425 mm. 9.2». ha- fif alaşım jantlar ile Vect- ra GT dinamik bir' sürüş keyfi sağlıyor. Sadece dış tasanmda degil, iç tasarımda da yenilikler sunan Vectra GT vücu- du saran yeni sportif koltuklar, karbon görü- nümlü gösterge paneli ve geniş iç hacmi ile hem sportif karakter, hem de aile otomobili karakterini gösteriyor. 2000 cc'lik 4 silindirli 16 supap- lı motoru 150 HP güç üreterek maksimum hız 215 km/s'te ulaşı- yor. Yeni Vectra GT. ABS fren siste- mi, yan hava yastıkları ile 4 hava yastığı, elektronik çekiş kontrolü (ETC), katlanabilen pedal siste- mi ve hava soğutmalı disk frenleriyle geniş bir gü- venlik paketi sunuyor. Donanım ve fiyat Geniş bir donanım yel- pazesine sahip olan Vectra GT anahtar teslim fiyatı 7 milyar 894 milyon TL'ye elektrikli açılır tavan (sunroof), yol bilgisayan, di- jital bilgi ekranı, deri kaplı vites to- puzu ve el freni, iklim kontrollü elektronik klima, radyo kasetça- lar, elektrikli ön ve arka camlar, uzaktan kumandalı merkezi kilit, 205/55 R 16 ebadında lastik ve hafif alaşım jantlar sunuyor. sorunMESS çuvahnı' açü ÇIFTÇIDOSTU /SADULLAHUSUM! Buğdayda Tüccar Oyunu!.. Ekonomi Servisi- Türkı- ye Metal Sanayicileri Sen- dikası(MESS)8aylıkça- lışma sonrasında hazırladı- ğı Manifesto'yu açıkladı. MESS dün düzenlediği birtoplantıylatanıttığı Ma- nifesto'da Türkiye'nin so- runlannı sıralarken. ilk sı- rayı yüksek enflasyona verdi. Yüksek enflasyonu birçok sorunun kaynağı olarak gösteren MESS. Türkiye'nin sorunlannı iş- sizlik, eğitim. kayıtdışı ekonomi. gelir dagılımı. rüşvet. yolsuzluk, sıyaset kirlenmesi, sosyal güven- lık. vergi ve ücret adalet- sizliği şeklinde sıraladı. Türkiye'nin problemle- rini kâğıtlara yazarak çu- vala dolduran ve "Gerçek- ISUNBUL 10. ULUSLARARASI TIYATRO FESTIUALI lerle yiîz yiize gelmek >a da gelmemek. İşte bütün soru- numuz buradadır" diyerek "sorunlar çuvalım" açan MESSyetkihleri. Manifes- to'nun amacını "Biz bilgi çağını yakalamış. üretilen zenginliği paylaşan, geüş- miş Türkiye peşindeyiz" şeklinde diîe getirdiler. Önce sorunlan çuvaldan teker teker alarak sıralayan MESS Ekonomi \e Işbölü- mü Müdürü Dilek Kurt, daha sonra Manifesto'yu okudu. Davul eşliğınde açıkla- nan Manifesto'nun ilk maddesınde, "Türkiye'nin demokratik, çağdaş >e ger- çekçi hükümetlcre ve peşin- den kosacağı bilge tideıiere ihthacı \ardır" denildi. Hububat üreticisi bu yıl, Tanm Ba- kanı Mustafa Taşar'ın iddiasının ak- stne hem verimden, hem de fiyattan darbe yedi. Hükümetın buğdaya verdiği alım fiyatı. diğer ülke üretici- lerinin eline geçen paranın yansını bile bulmadı. Verim de geçen yılla- ra oranla bir hayli düşük oldu. Bazı bölgelerde "san pas" hastalığı yü- zünden buğday tanelerinde siyah benekler oluştu. Tanm Bakanı Mustafa Taşar, ikide bir "Emir verdim, Toprak Mahsulle- ri Ofisi her gün açık kalacak. Sürek- li alımyapılacak. Paralarpeşin öde- necek"gibı açıklamalar yapıyor. Sa- dece, peşin ödemenin üreticiyi mut- lu etmeye yettiğini sanıyor... Üreticiler bir yıl emek vererek ve avuç dolusu masraf yaparak yetiş- tirdiği ürünün bedelıni elbette peşin alacak. Cünkü, çıftçi ne bakanın ne de tüccar ve sanayicinin kölesidir. Enflasyonun yüzde yüzlerde seyret- tiği bir ülkede, kimse kimseye faiz al- madan uzun vadeli mal veremez... Gübreyi, akaryakıtı, yedek parçayı, zirai ilaçları yüksek faiz ödemeden alabilen bir tek çrftçi gösterilemez. Bütün ülkelerde ürün bedelleri pe- şin ödenir. Hatta, acaba "Peşin mi yoksa vadeli mi ödenecek" diye dü- şünen olmaz... Üstelik, o ülkelerde enflasyon yüzde üçlerde dolaşır... Türkiye'de ise enflasyon yıllardan beri yüzde yüz elli - seksen arasın- ^- -Hin gelmektedir. Önümüzdeki aylarda yüzde yüz ellilerin üstüne çıkmayacağını kimse söyleyemez... Bu nedenle Türkiye'de ürün be- dellerinin peşin ödenmesi zorunlu- luktur. Kenan Evren, Turgut Özal, Tansu Çiller ve Necmettin Erba- kan dönemlerinde ürün bedelleri aylarca ödenmediği için Türk tanmı çökmüştür, çiftçi de ekonomik bu- nalımasürüklenmiştir. Peşin ödeme yapmak hükümetlerin görevidir. Başbakan veya Tanm Bakanı'na sormak gerekir. Toprak Mahsulleri Ofisi neden kurulmuştur?.. Eğer ürün bedellerini peşin ödemeyecek- se, üreticilerimizin eline geçen para çok az olacaksa Toprak Mahsulleri Ofisi neden vardır? Ofisin kuruluş nedeni, tüccar ve sanayicinin çiftçi- yi sömürmesini engellemek, çiftçinin dünya ölçülerinde hakkını almasını sağlamaktır. Ama ofisin görevini tam hakkı ile yerine getirdiğı söylenemez. Bakanlık geç kaldı Ziraat odalan ve tanm kesimi, hu- bubat alım-satımları sırasmda mey- dana çıkacak tehlikeleri Tanm Baka- nı'na anlatmaya çalıştı. Buğdayda kalite ve verimin düşük olacağı ileri sürülerek gerekli önlemlerin alınma- sı istendi. Hükümet bu uyanlan dik- kate almadı ve maliyeti 70 bin lirayı geçen buğdaya ortalama 50 ile 60 bin lira fiyat verdi. Ofis'e de kalite ve verim düşüklüğüne karşı hazırlan- ması için fırsat tanımadı... Şimdi ortalık toz duman... Toprak Mahsulleri Ofisi, hükümetin kendiie- rine verdiği talimata uygun olarak si- yah benekler bulunan buğdaylan satın almadı. Alım merkezlerinde uzun kuyoıklar oluştu. Üretıci de ça- resizlik içinde buğdayını tüccar ve sanayiciye 35 ile 40 bin liradan sat- mak zorunda kaldı... Bölge Ziraat Odalan'nın başkan- lan ateş püskürüyor. Çiftçiler barut fıçısı gibi. Tanm Bakanlığı tepkiden dolayı paniğe kapıldı. Durumu dü- zeltebilmek için yeni bir kararname hazırladı. Çiftçileri yatıştırabilmek için milletvekilleri de devreye girdi. Kararname dün imzadan çıktı ve yürüriüğe girdi. Toprak Mahsulleri Ofisi bugünden itibaren içinde yüz- de 10'a kadar siyah noktalar bulu- nan buğdaylan ekmeklik fiyatı üze- rinden satın alacak. Sonrası yemlik buğday fiyatına tabı tutulacak... Ureticilerin dediği oldu ama ka- rarname yürüriüğe girene kadar, atı alan Üsküdar'ı geçtı. Bu aradaki boşluktan yararlanan tüccar ve sa- nayicı, üreticmin elindeki buğdayla- n yine çok düşük fiyatlarla topladı... Bursa Ziraat Odası Başkanı Fuat San gelişmeleri, "Bakanlığı'na her türlü bilgi iletildi. Siyah benekli buğ- dayların alınmaması bakanlığın ih- malinden kaynaklandı. Karamame- nin gecikmesi oyalama taktiğidir... Buğdayüreticisine bu yıl dayazık ol- du... " diyerek değerlendiriyor. İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Yaşlılık Belirtileri mi? Ruhi Su, Aziz Nesin, Rrfat llgaz, Mehmet Ali Aybar, Teoman Öztürk Ölüm yıldönümlerine bağlı anma toplantılan arka arkaya geliyor. Abdul- lah Baştürk, Ruhi Su, Rıfat llgaz'ın mezarları bir- birine bakıyor. Çok şeyleri paylaşmış, topluma çok şeyler vermiş, düşünce ve inançlanndan ödün ver- meden yaşamanın karşılığı çok bedel ödemiş bu güzel insanları arka arkaya anmak, duyarlılıkla bir- iikte sorgulamayı derinleştiriyor. Kendi adıma, her biri alanının, üreticiliğin ustala- rı, insana öncelik vermenin, toplumcu, insan olma- nın, özel örnekleri kişiliklerin yerlerinin doldurula- mayacağını düşünüyorum. Sonra da gelişmeye, gelenlerin gidenlerin yerini dolduracakları gerçeği- ne olan inancımı yitirdiğimi görerek kendimden uta- nıyorum. Bu güzel insanların yerlerinin dolamaya- cağını düşünmek yaşlılık belirtisi mi? Yoksa yaşa- makta olduğumuz süreç, kimi değerlerin aşınmış olması mı, çevremizdeki böylesi değerlerin sayısı- nı geçici de olsa azaltmış bulunuyor? Tartışmasız arkadan gelen kuşaklarda doğal ye- tenekler, çalışkanlık, üretkenlik, sevecenlik, yaratı- cılık anlamında değerler eksik olmayacak, bütün bu nitelikleri buluşturanlar öne çıkacaktır. Öyle ise ne- den yerlerinin doldurulamayacağı duygusundan, saplantısından kurtulamıyorum? Arkadan gelen ku- şakların çok yetenekli sanatçılan, yazarları, düşü- nürleri, siyasetçilerinin olumlu nitelikleri ile öne çı- kanlarında, onlarda olanlardan neler eksik ki? Galiba değişik yaşam ve çalışma alanlarına kar- şın onlan bir ortak çizgide buluşturan toplumsal ba- kış açısı, sosyalist ideoloji, düşünce ve inanç sis- teminde, insana öncelik vermede yükselen değer- lerle biriikte eksilen bir şeyler var. Müzikte, kendi alanında, "işte gerçek bir sanat- ç/"diyebileceğimizbirkişi, birdebakıyoruz, birey- sel çıkış ve davranışlarında insanlığına bağlantılı sanatını da sorgulayacak işler yapıyor. "Sanatçı duyaıiılığında nasıl olabilir?" diye kurcaladığımız- da, kişiliğini besleyen, kültür, inanç, düşünce sis- temi, sol, sosyal, toplumsal bakış eksikliği, hasta- lıklı gelişen bireycilik sırıtıyor. Siyasette, sivil toplum örgütlerinde zaten günü- müzde lider olarak çoğunlukla en çıkarcılar, birey- ciler, her tür kirliliğe bulaşmış olanlar önde gözü- küyorlar. Çıkarlargözetilerek, inançlartörpülenerek siyasetçi olunduğunda, elbette ölçü bunlann de- vamı olacak. Öyle olduğunda da, kirliliğe bulaşan, asgari parlamenterlik, siyasetçi sorumluluğunu ye- rine getirmeyenlerden yakınmamız boşuna. Duygularına, sanatına, düşünce ve inançlarını katarak müzik yapan Ruhi Su'nun boşluğu kolay kolay doldurulabilir mi? Doğrudan görev ve so- rumluluğu söz konusu olmadığı halde, çok ileri ya- şında, kendini tutuklu sanıklarla özdeşleştirerek, soğuk duruşma salonlannda sabahtan akşama nö- bet tutan, DİSK davasında gönüllü avukatlık yapan Aybar'ın üstün sorumluluk ve ahlak anlayışı unu- tulabilir mi? Rıfat llgaz'ı sağlığı hiç elvermediği hal- de, Anadolu'nun bir kentinden diğerine gönüllü okurlarla söyleşiye zorlayan güç, inanç, ne idi ki? Aziz Nesin, toplumun hangi körelmiş insan olma- da önemli duygulannı uyarlamak için çırpmmaktay- dı? Teoman Öztürk'ün ne derdi vardı ki, para ka- zanan bir mimar olacakken haftalarca, aylarca oto- büs yolculuğu yaparak evine uğramadan örgütlen- me çalışmalarının peşinde koşturuyordu? Abdul- lah Baştürk, bugünkü çoğunluk sendikacılar gibi kendini kurtarmış, köşeyi dönmüş bir işçi lideri ol- ma şansını yakalamışken, aklını mı yitirmişti ki ba- şını beladan belaya sokup durdu?.. Kimilerine göre, böyle düşünmek kelimenin tam anlamıyla dinozorluk; sosyalizmin, toplumcu bakış açısının, ideolojilerin modası çoktan geçti. Ne hik- metse dünyanın geçerli tek ideolojisi ilan edilen kü- reselleşmenin yeni düzeninde insanlık tarihinde ya- şamadığı kadar büyük haksızlıklara, eşitsizliklere, sömürüye hedef oluyor. Bilimsel teknolojik devri- min yaşandığı bir süreçte, her üç çocuktan biri, şimdiden tamamen, eğitim, sağlık hizmetleri dışı- na atılmış; aşısız, açlığa, kölelik çalışmasına mah- kûm edilmiş bulunyor. Belki arkadan gelen kimi kuşaklarda Ruhi Su, Aziz Nesin, Rıfat llgaz, Teoman Oztürk, Mehmet Ali Aybar, Abdullah Baştürk'lerin eksikliği yaşanacak. Ama böylesi bir insanlığın sömürülmesi düzenin- de, yeni bir ideolojik, sosyalist, toplumsal bakış açısı patlamasının yaşanmaması, gelecek kuşak- larda saygıyla, sevgiyle, özlemle andığımız kişilik- lerin yerlerinin doldurulmaması olanaksız. 19 Mayıs - 4 Haziran 1998 Istanbul Kültür ve Sanat Vakfı 10. Uluslararası Istanbul Tiyatro Festivali Gösteri Sponsorları'na teşekkür eder. Baytur Inşaat Taahhüt A.Ş. Efe Dış Ticaret A.Ş. Kordsa Kord Bezi San. ve Tic. A.Ş. Liba Laboratuarı A.Ş. Türkiye Halk Bankası A.Ş. Volksvvagen FESTİVAİ SPONSORU Henkel KURUMSAL SPONSORLAR KOCBANK | MARMARA V REMAUU Bu ilan Cumhuriyet Gazetesi'nin katicısıyla yaytnlanmıştır. Cumhuriy«C
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear