29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 7 MAYIS 1998 PERŞEMBE OLAYLAR VE GORUŞLER Cumhuriyet ve 'CUMOK'lar. Prof. Dr. MEHMET YALÇIIS Dokuze\lul Lnnersıtesı Buca Eğıtım Fakultesı C umhunvet gazetesı bugun genlık dolu sankı bır duzanlatım şıınydı 74 vaş.ını doldurup 75'ıne 0 zaman koylu çocuğu başka turlu mek- bastı Degışıkçıkarkoşul- tupyazmayıbılmıyorduçünku işteoko- lanveonagöreuretılençı- şullarda Cumhurivet bızım gıbıler ıçın karcı soylemler karşısın- herhangı bır gazete değıl, du\gu ve bek- da. çızgı değıştırmeden lentımızleuyuşanbırbırlıktelıkortamıy- 74 vaş.ını doldurup 75'ıne bastı Degışıkçıkarkoşul- ları ve ona göre uretılen çı- karcı soylemler karşısın- da. çızgı değıştırmeden onunla vaşlanabılmevı kendı adıma bır ayncalıksayı>orum bendendahayaşlan- mış olanlara da buvuk bır ımrenmeyle ba- kıvorum Gozleyebıldığımkadanyla,boy- le bır % aşam anlayışına ozden bağlı kalan CLMOK. lar ıkı tûrlu Kımılen oğTetmen yadaokumuşınsançocuklan kımılen de voksulluğun ezılmışlığın en somut ger- çekhğını > aşamı> "adamolnuTva.ken- dısı gıbı olanlan da kurtarmaya daha ço- cukluğunda ant ıçmış kov çocuklandır Hıçbır ozentı hıçbır gostenş budalalıltğı hıçbırpanltılı yaşam koşulu, kısacası do- >umsuzluğun ve bencıllığın hıçbır türu bov le bır ozlem kadar bu> uk ve gerçek ola- mazdı Bır Cumhunvet okuru olarak gen>e dönup baktığımda bır kez daha anlıyo- rum kı onun çızgısını surdurmu^ ve sür- dürecek olanlar, durustlukten, aydınlık- tan ve emekten yana tutumlan değışme- ven ınsanlardır Kırk >ıl oncelere gıderek bu tur ınsanlardan soz edeceğım burada Cumhuriyet'le senlı benlı olmam tam kırkyılonce,1958'debaşladı Şoyle Ben- den ıkı sınıf yukandavken aynı ortaoku- lu bıtırmış olan bırağabey-arkadasım (Ha- san), daha buvük bır kentımızde lıseye başlamıştı, gazete okumaya duşkunluğu- muz -bır de ezılmışlığımız- en belırgın ortak yanımtz olduğundan. oradan bana zaman zaman Cumhurhet göndenyordu Mektuplannda da "en ıyısî bu gazete" dı- veyazıyordu Sıradanbılgıverenmektup- lar değıldı bunlar Herbın duygu ve soz- dı Anlatımını bızımkı kadar tumturaklı olmasa da ıçtenlıklı buluvorduk Şımdıdeovle Yaklaşık kırk yıl sonra 90'lann ıkıncı yansı, bır gûn APS'yle gondenlmış. kabank bır mektup ahyo- rum Mersın den gonderen \li Kurt; 10 \rahk 1996gunlu Uşenmeden, elyazısıy- la yazılmış sayfalar tutan mektup şovle başlıvor "Durup dururken nerden çıkü bu dost demezsenız, bırazdan bu dostun kım olduğunu tanıtmava çauşacağımJ* (Sozde bana nurpnz japmava hazırlanı- yor oysa adını zarfın ustunde okur oku- maz anımsamıştım onu) Bızt venıden bu- lu^turan Cumhurhet'tı "İtauçgunönce- kiCunıhuiTvçtga«rtesınde"BerİüC\ardar"ı Anmak" başlıklı >azınızı (*) görunce duv- gulandım (şpk geçırmek doğru olur mu bıl- mem) ama ona yakm bır şaşkınhk ıçın- de, benı Fransız fılolojtsmın ıkı genç oğ- rencısının altmışlı vıllardakı saf ıçten ve kısa suren ( ), ancak tnutlu, umutlu gün- lenne doğru goturduğünü anımsayınca, şımdı ellı >a>ını geçmış olan benım tep- kımı anlatabıhr mıvım bılmı>orum ( ) tkı köylu çocuğu. bın Malatya'dan bın Ma- raş tan ıkısı de saf temız çekıngen ça- lışkan durust Istanbul un Edebıyat Fa- kültesı, Fransız Fılolojısı bolumunün öğ- rencılen ( )Ogretmenlenmıza>nıkışı- ler Mkhel Moreau, Mme Eva Buck, Ge- orge SomervıUe \ e guzel ınsan eşsız bılı- mı adamı Berke \ardar.TahsınV uceLSü- heyla Bayrav. Adnan Benk (**) (_) Ger- çek bılım adamlannın azyebştiğLoıüann da bu sıstemde \a gore\ ınden uzaklaşünl- dığıvadadı kanlı eşkı\anın silahlannahe- defoWu£ugunlenunutmadık(_)" \lTnın bu mektubu v e daha sonra yazdıklan çok uzun Yurdun değışık veriennde Fransız- caoğretmenlıği yapmış, gıderek okullar- da artık bu dılı seçen oğrencı kalmayınca da emeklı olmuş Yaşamdan kendısı adı- na daha fazlasını beklemış değıl -\lı Hat- ta fazlasına bıle ulaştığmı anlatıvor Mut- luve uyumlu bır yuv a kurmuş bır kızı ıle bır oğlunu kendınce "en iyi koşullarda" okutmu^ Ama koylüluğunden gelen lınz- mı yanında, yanlışliklara karşı tepkılen hıç değışmemış Şoyledıyor Alı "Birdosta, bir akrabava mektup vazmak,rçinıdök- mek ve vıne ondan av nı bıcımde karşıuğı- nı almak ne guzel şej dı' Samnm şımdının bovalı basını ve medvası. buvuk çoğunlu- ğa okuma ve jazmavı unutturmavi becer- dı. Televızvonlardakı bırkac sovtannın hı hı. ha ha lanvla bmalı basındakı kadın çıptakhgı veovor da artıyor bıle. Bu halk okumayı nevtesın!-* Bızler gıbı bırçoğu daha çocukluğun- da,yoksulluklabırlıktegeneıvesaldırgan baskılan tanımış ınsan kesımıne zengm- leşme beklentısının çok otesınde ınsan onuruna uygun bır özgûrluk umudu v ere- bıhyordu Cumhunyet gazetesı Oyle sa- nıyorum kı bızım gıbıleronu degıl, o bız- len seçtı. çünku. ana-babalanmız ya dabı- ze yakınlık gosterebılecek buyuklenmı? okumuş bınlen de değıldı O >aşımızda onlarbıze değıl bız onlara akıl verme yu- kumluluğünu ustlenmıştık Uzun süre baskının, somurunün ve çı- karcı hokkabazlığm doğrudan hedefı ola- rak yaşadığımız ıçın konumumuzu ve ış- levımızı değıştıremezdık Cumhuriyefı "tutucu" bulanlann s>ozde venılık soyle- mı. hıç kuşkusuz çıkarcılarla bırlıkte, en az bızler kadar iyi nıvetlı ınsanları da et- ktleyebılıyor Şunu soyleyeceğım Içen- ğının doğruluk ölçüsune bakmaksızın, salt eskılık/venıhk karşitlığında doğal olarak ozgurluk. demokrası, çağdaşlık gıbı yenı- lık anlamına gelecek sozcuklen bırerkım- lık gostergesı olarak seçenler var Mantığımızı ve bılme ıstencımızı kul- lanmadan da bır dızı goruşlenmız olabı- Ur LğurMumoı'nunozdeyışıylesöyler- sek, -bilgi sahibi olmadan fikir sahitN" olabılınz Çünku tek başınatoplum yaşa- mı da kullandığımız soylemlenn >oru- munu ve ıletışım bıçımını yonlendınr, saymaca (konvarsıyonel) bır kurallar sıs- temıne (dızgesıne) ındırger Kurala dö- nuşmuş olmasından dolayı kışının ısten- cı otesınde kendılığınden (otomatık) ışle- yen bu dızge. ınsanlan, gerçek anlamda duşunce uretmesıkıntısından dakurtarmak- tadır Hele de Ozal sonrası yeni kuşak, bu tur sovlemı pazarlamada epeyce başanlı oldu Amatutarlıhktandaöylesıneuzak Kendılen 12 E>lülcuOzal urunuolmala- nna karşın, ordunun bugunkü şenat ka> - gılannı ve laıkhk tutkusunu antıdemok- ratık buluyorlar kendı ellenyle, ınsan ve yurttaşlık haklannı öğreten YurttaşhkBü- gıleri kttabını >azmıs, olmasına karşın, Mustafa Kemal Ataturk'e ınsan haklan karşıtı bırbuyurgarı (dıktatör)anlamıyuk- luyorlar Her uygar devletin "resmi ideolo- ji'sı anlamına gelen bır anayasası olma- sına karşın bu kavramı da devlet olmak- lıgırr gereksızlıgını anıştıran aşağılayıcı bır soylemın konusu yapıyorlar, vb K.trk vıldırokuduğumve bırlıkte düşun- duğum Cumhuriyet gazetesı, temel ınsan haklan ve demokrası kurallannı gundeme getırdığı ıçın 60 eylemının ıçenğını al- kışlamış. ama bu kazanımlan yok etmeyö- nunde gerçekleşmış olan 12 Mart ve 12 Eylul eylemlenne de en buyuk dırençle kar- şı çıkmıştır Bu uğurda başına gelmeyen dekalmamıştır ICapatılmaİar.eldegntır- me oyunlan, tutuklanmalar, ışkenceler ve de Uğur Mumcu gıbı durust bır uygarlık devnmcısmm kurban edıImesı Goruldu- ğû gıbı değışen koşullara gore ordunun yo- rumu ve tutumu değışse de Cumhuriyet'ın ılkesı aynı Ben sözde demokra^ı adına orduya karşı ağzını açanlann hamasetıne ınanmıyorum Çûnkuordu,darbedonem- lennın hıçbınnde, darbe yapmaya suruk- lenmekten şımdıkı kadar kaçınmamıştır Ustelık,çağdaşTurkıyeCumhunyetı nın varlığı ve laıklık ılkesını >ok etme tehlı- kesı, darbe donemlennın hıçbınnde, şım- dıkı kadar korkutucu boyutlara ulaşmamış- tır Yınede darbe tehlıkesını dahaçok söz- de darbe karşıtı gorunenlerın kışkırtaca- ğındanhıçbırkuşkudu>Tnuyorum Bıtme- dı Bastıran şenat tehlıkesı karşısında dev- letın en ust katmdan başlayarak ulkev. ı ve kurumları yonetenlenn hamasetıne de ınanmıyorum Onlar ınandırdıklannı sa- nıyorlar1 Ashndayetenncedemokratıkleş- memış bır toplumda, asker gınşımını de- mokratık ya da amıdemokratık saymak da fazla anlam taşımıyor bence Kaldı kı Cumhuriyet, kışı >a da kurum etıketlen- nı değıl aydmlanma ve uvgarlaşma çız- gısınnzlıyor Okurlandayazarlandabo>- le bır ortak kaygıyla yuklu Cumhuriyet'te v e okurlannda bır şeyın değışmedığı doğru O şey bır ılkedır. du- şunsel \e toplumsal zıkzaklann ıçınde eğılıp bükulmeden ılerleyen bır çızgıdır. toplumun uygarlaşması yonunde odün- suzlük ve bağımsızlık çızgısı Bu bır ın- sanlık çızgısıdır CLMOK ozel kışılığı olan ve ışte bo>le bır çızgıy ızleyen bır kıtledır, dıye düşünüyorum, bır okur ola- rak (•18 Aralık 19% güniü Cumhunvet (•*) Eva Buck ve Berke Vardar'dan son- ra geçen aylarda yıtırdığımız değerlı hoca- mız \dnan Benk ın anısı onunde buvük bır uzuntuyle ve sa>gıv la egılıyorum Cumhuriyet ve Öbürleri KUBtLAYGÜLSEM G azete nedır 1 "Her kesime politika. ekononu,ekin vb. konular hakkında haber ve bilgi vermek uzere belirii zaman aralıklanv la çıkardan buyuk boyuthı basıh kâğıt" tumcesı genel anlamda gazete> ı tanımlar Akşam gazetesı, bav ram gazetesı, besleme ga- zete taşra gazetesj çocuk gazetesı radyo gazetesı magazın gazetesı, resımlı gazete vb bırçok gazete vardır bır de CumhuriyeU. "ŞokoMukVMfflrtçeoUukoMukdınİdik" gı- bı ıçenğı boş olan başlıklarla coşku yaratmaya yonelık şışırme haber peşınde olan gazeteler var- dır, bır de Cumhunyet Vücutlannı anlamsız comertlıkle sergıleyen 'sa- natçılarm!' estetık guzellıklennı kullanarak cın- sellığı somurü aracı yapmayı ılke edınmış gaze- teler vardır, bır de Cumhunyet K.endı dılıne sahıp çıkmayan, K'len Ka dıye ınatla va da bılısızce yazan gazeteler vardır. bır de Cumhunyet K.uponlarla, çekılışlerle toplumun umutsuzlu- ğunu sermaye yapan gazeteler vardır, bır de Cum- hunyet K.oşe yazarlan patronlann gudumünde olan gazeteler vardır, bır de Cumhunyet 112 yıllık geçmışı olan emekçı bayramından hıç soz ermeyen gazeteler vardır, bır de Cumhu- nyet Çevrecı yaklaşımlan moda olarak algıla- van gazeteler vardır bır de Cumhurıvet Kuponlan kesıldıkten sonra çope gıden gaze- teler vardır, bır de okuması da, yazması da çoğu zaman yürek ısteyen Cumhunyet 7 Mayıs 1924'ten günümuze kadar emekçısıy- le, yazarlanyla. okurlanyla burunleşen bır gaze- te vardır, bır de öbürlen Turkıye'de kaç gazete var 9 . Turkıve tanhmın en bu- nahmlı gunlennı yaşıyor Bunun baş nedenı de Kema- lızmın ılkelenn^en 50 yıl- dan ben adım adım uzakla- şıp. en sonunda da Kema- lızmı kuçumseme donemı- ne gırmış, olmamızdır Turkıve, Kemalızmın dev- nmcılık. devletçıhk. halkçı- lık laıklık ılkelennden sap- mamış olsaydı, bugunku acıkh duruma duşmezdı 1920'lenn 1930'lann.dun- > ada en saygın ulkelennden bın olan Turkıye o savgın- lığını koruyamadı Nedenı 50 vıldır ulkeyı yonetmeye soyunan sağ ık- tıdarlar dahası sosyal de- mokrat olduklarını soyle- yen, bızı tutum ve demeçle- nyle şaşalatan merkez sol partılerdır Bugun ülkemız korkunç bır ekonomık çarpıkhk ıçm- dedır Ekonomık dengesız- lık, gelırdengesızlıâıvle dun- Sorun Çok, Sonuç Yok... ya rekorunu kırdı Meksıka ıle bırlıkte ulusal gelınn en adaietsız dağıtıldığı ulke iian edıldı Nufusun vuzde 20"lîk ılk dıhmı (varsıllar) ulusal ge- lınn yuzde 55'ını alırken, alt gelır grubunun oluşturduğu yüzde 20'hk kesım sadece yuzde 4 5 pav alabılıyor Baska bır arastırmava go- re ulusal gelınn yûzde 15'ını emekçtler alıyor. vergının yûzde 50'sjm bdüyor Varsıl- lar ıse ulusal gelınn yuzde 85'ını ahyor vergının >uz- de 50'sını oduvor E'nflas- yon canavan ıse emeklılen ve emekçılen ınletmekte varsıllan daha da zengınleş- tırmektedır IMF Sudan m arkasından Turkıye'yı enflasyonu en yüksek ulke ılan ettı (Cum- hunyet, 24 Şubat 1998) Belleklennızı yoklavın 1960-65 yıllan arasındayıl Iıkenflasyonyuzde5'tı Evet vuzde beş Bugun yıllık enflasyon yuzde 100 cıva- nnda dolaşmakta 1979'da bır ABD Dolan 15 lıra ıdı Buaûn kaç lıra 7 Her gün yûkseldığı ıçın, ya- zımın yazılışıyla yayımlanı- şı arasında ne kadar artaca- gını bılemedığımden kesın rakam yazamıyorum Ekonomık dengesızlığı azaltacaklannı, enflasyonu duşureceklerını yıneleyip duran sıyasacılar hıçbır so- runu çözemedıklen gıbı, su- reklı sorunlar yaratıyorlar Hep kendı çıkarlannı düşu- nuyorlar TBMM Genel Kurul Sa- lonu'nun yenıleştınlmesı, koltuklannın degıştınlmesı (sankı çok gerekhymış gı- bı) harcamalan günlerce bı- zı acıya boğmuştu Bunun arkasından gelen bır haber de şaşkınlığımızı arttırdıkça arttırdı Eskı ve yehimıllervekıllen 1997 yı- İı ıçındetoplam 1 tnlyon 505 mılyar lıralık sağlık harcama- sı yapmışlar BEHZAT AY PENCERE Mayıs 6ülü Evın onundekı enk ağacı nısanda çıçeklentnce, ta- rıfsız duygulara kapılmıştım Ardından penceremın onundekı kırmızı mayıs gulu tomurcuklanıp açtı Bakakaldım "Ayın ondordu"nu gecenın lacıverdındegorunce ın- san neden şaşırır Doğadakı yınelenmenın yenılenmesındekı gızem Bır gun, Muzaffer Erdost, btr Ingılız tekerlemesı soy- lemıştı Bır kadeh vıskı ıçtığım zaman Bır başka adam olurum O bır başka adam Bır kadeh vıskı ıster Ben bu tekerlemeden bır yazı turetmıştım sanırım "Japon Gulu" adlı kıtabıma da aldım o yazıyı Bır kadını sevdığım zaman Bır başka adam olurum O bır başka adam Bır kadın sevmek ıster Kurguyu surdurehm Bır kıtap okuduğum zaman Bır başka adam olurum O bır başka adam Bır kıtap okumak ıster • Yinelenmenın yenılenmesındekı gızemın yasası, bu tekerlemenın ıçınde değıl mı? Bır dortluk daha Mayıs gulunu kokladığım zaman Bır başka ınsan olurum O bır başka ınsan Bır mayıs gulü koklamak ıster • Zamanın akışı ıçınde, degışımın rtıcı gucunu ınsa- nın benlığınde korukleyen doğadır 1923 Devnmı bugune değın tam demokrasıye do- nuşemedı Çokpartılı rejım surecınde karşıdevrım başkalaşması, kırk yılı aşkın bır sureden ben yaşanı- yor Bu çelışkının çatışma evrelennde kımı zaman, umut- » suzluğa varan karamsarlıklar ortalığı sardı Ancak 2000'e doğru, halkın ve aydınların ortak nabzı, yenı- den bırlıkte atmaya başladı Cumhunyet gazetesı bu uzun savaşımın hesaplaş- masında, nıce darboğazdan geçerek bugune vardı Yıllardan ben soyledıklenmızın doğruluğu bır bır orta- ya çıkıyor, ama bu olgu yeterlı bır mutluluk kaynağı olabılır mı? Hayır' Mutluluk "karşıdevnm"e "dur" dıyen aydınlık guç- lenn ulkede demokrasıyı gerçekleştırmesıyle duyum- sanabılecektır Cumhuriyet'ın ışlevı budur, her sabah bu gazeteyı okumanın gızemını de aynı tazelıkle dıle getırmek ger- çekçılıktır Cumhunyet'ı okuduğum zaman - t ı . , ,,,, ,, r Bır başka ınsan olurum . . . } ., , 0 bır başka ınsan „„ ,, „., Cumhunyet'ı okumak ıster Nıce yıllara.. **L Bir küçük ev aleti, bir kücük cv aletine, bre kücük ev aleti, gel annelerimize bir Bosch küçük cv aleti armağan edelinı demis. AYDINTEPEASÜYE HLKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN DosyaNo 1997 107 KararNo 1997 150 Davacı DSİ Genel Mudurluğu vekılı Av Hıkmet Bekar'tn dava- Iılar Sona Şımşek, Alı- me Çalışkan Ayten Aksakal Zülfıkar Ak- sakal Naıme Çalış- kan, Mavı Karagoz Havran Karagöz ve Fatma Kurt aleyhıne mahkememıze açılan hukmen tescıl davası- nın vapüan açık vargı- laması sonunda verı- len karar özetı aşağıya çıkanlmıştır Mahkememızce ve- nlen 22 10 1997 tanh ve 1997 107 esas, 1997 150 sayılı kara- nyla açılan tescıl dava- sının kabulune Aydın- tepe ılçesı Çavırkoprü koyünde kavıtlı 17200 m2 yuzölçumunde 137 parsel no'lu ve DSİ projesınde 14 no lu parsel olan ve mulkıyetı davalılara aıt taşınmazdan 3100 m2"lık bolumunün da- valılara aıt olan tapu- bUnun ıptalı ve davacı DSİ Gençl Müdürlüğu adına tapuya tescilme 3 800 000 TL vekâlet ücretının ve 10 830 000 TL yargı- lama gıdennın davalı- lardan tahsılı ıle dava- cıya venlmesıne karar venlmii olup yargıla- ma birasında davalılar adına ılanen teblıgat yapılmış olduğundan karar ozetımn de ılan yapılması uygun go- rulmuş olduğundan Vukarıda kısaca ozetlenen karann da- valılar Sona Şımşek Alıme Çalışkan, Avten Aksakal, Zülfıkar Ak- sakal, Naıme Çalış- kan Mavı Karagoz, Nayran Karagoz ve Fatma Kurt adına da- vetıye yenne kaım ol- mak uzere ılanına ılan tanhınden bır hafta sonra teblığ edılmış savılacağı a>ncavasal sure ıçınde temyız ta- lebınde bulunulmadı- ğmda karann kesınleş- tırılerek tescıl ışlemı- nın vapılacağı hususu gazete ıle ılanen teblıg olunur Basın 17206
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear