Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
14 NİSAN 1998 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Bayındır Holding'e verilen Turban Beldibi ve Belek tesisleri 'sosyal turizm' alanı
OzeUestirmede usıılsüzlük• 1984 yılından bu yana uygulanan Guney Antalya Tunzm
Projesı'ne göre "Sosyal Tunzm" amacıyla kurulan Turban
Beldıbı ve Belek tesıslennın, 2004 yılma kadar kamp ve
karavan tunzmıne hızmet vermesı gerekıyor.
AYŞE YILDIRIM
Özelleştınlen Turban Beldıbı ve Be-
lek Tesıslen'nin 2004 yılma kadar
"Sosya! Turizm" amacıyla kullanıl-
ması gerektıfı ortaya çıkti Baymdır
Holding'e venlen Beldıbı'nde bın ya-
taklı otel y apılacağını belırten Akdenız
Kampçılar Karavancılar Derneğı, ozel-
leştırme karannın gozden geçınlmesı-
nı ıstıyor
Ozelleştırme Idaresı Yuksek Kuru-
lu'nca 5 Aralık 1997'deözelleştınlme-
sıne karar venlen Turban Beldıbı ve
Belek Tesıslen'nın 1984'denben uygu-
lanan Güney Antalya Tunzm Proje-
sı'ne gore "Sosyal Turizm" tesıslen
oldugu belırtıldı Karavan tunzmının
yapıldığı, Turk ve dunya kampçılanna
hızmet veren Beldıbı Kampıng'ın ozel-
leştınlmesı uzenne kampçılar ve kara-
vancılar ayağa kalktı
Turban ıdaresı tarafından kendılen-
ne bır yazı gondenlerek, kamp alanm-
dakı karavanlannı çekmelennı ve saha-
nın boşaltılmasının ıstendığını belırten
kampçılar, bır araya gelerek Tunzm
Bakanlığı, Ozelleştırme Idaresı Yuk-
sek Kurulu, DSP Genel Başkanı ve
Başbakan Yardımcısı Büient Ecev it ıle
Antalya mılletvekıllennebıreryazıya-
zarak karann gozden geçınlmesını ıs-
tedıler Gereklı mercılerle goruşen Tur-
kıye Kamp ve Karavan Derneğı de ta-
tıl yapma ımkânı yanında, sağlık ve te-
rapı amacıyla kullanılan alanın ozel-
leştınlmesınm ülkenın sosyal ve top-
lumsal yapısında rahatsızlık yarataca-
ğını bıldırdı
'Otel yapılamaz'
Beldıbı ve Belek tesıslennın anaya-
sal dayanaklara gore 20-25 yıl önce İcu-
nılan "Sosyal Turizm" tesıslen oldu-
ğunu belırten kampçılar, şu değerlen-
dırmeyı yaptılar
"Bu aİanda bin yataklı bir tesis ku-
rulacak. Bu en azından 4 bin kişi de-
mektir. Mevcut altyapı sistemi bunu
kaldıramaz. Dolavısıvla >a devlet alt-
yapı için bir takım zorlamalarla kar-
şı karşıya kalacak ve>a proje sonuç-
suz kalacak ve şu anda yıkılan tesis-
lere yazık olacak. Aynı alan daha ön-
ce de ihaleye çıkmıştı ama sahiplenen
olmadı. Bu da duşundurucu değii
mi?"
Özelleştırmenın aynı zamanda
1984'ten ben uygulanan Guney Antal-
ya Tunzm Projesf nı de baltaladığını
belırten dernek yonetıcılen, "Bu pro-
jede, ozelleştirilen Beldibi Camping
alanı sosyal turizmin gerçekleştirile-
ceği alan olarak gosterilmiş \e boyle
kalması onerilmiştır. Ozelleştirmey-
le birlikte hem proje bozuluyor hem
de \ntal>a'nın turistikdokusu bozu-
luyor. Bunu tarih affetmeyecektir"
dedıler
Belek Turban tesıslennın de 1984 yı-
lında bu proje çerçevesınde "Sosyal
Turizm" amacıyla 20 yıllığına Turban
tarafından ışletılmek koşuluyla Antal-
ya Olımpos Mıllı Parklar'dan tahsıs
edıldığını ve Dunya Bankası'ndan kre-
dı alındığını belırten yetkılıler, şöyle
devam ettıler
"Yani bu yapıya göre bizlerin 2004
yılına değin bu tesisten yararlanma
hakkımız doğmaktadır. Bu olguyu
bilen biz karavancılar, 'bır hukuk dev-
letınm surekhlık ve müktesep haklar
prensıplen gereğınce' bu konuda hu-
kuksal olarak oluşturulmuş olgula-
ra, ilan edilmiş ve değışımınin de bu
tarihe kadar soz konusu olamayaca-
ğına inandığımızdan istikbale yöne-
lik stratejilerimızi de buna gore ayar-
lamıştık. Bu gelişmelerle hüsrana uğ-
radık."
29 yıllığına devredilecek
Kamu tesisleri
özelsektöre
kiralanacak• Malıye Bakanlığı, kamu kuruluşlanna aıt
dınlenme tesıslennı ozel sektore 29 yıllığına
kıralamaya hazırlanıyor Ilk uygulama,
Bayındırlık Bakanlığı'nın Sılıfke'dekı
kampında olacak Devletın halen 3 bın 127
sosyal tesısı bulunuyor
ANKARA (AA) - Malı-
ye Bakanlığı, kamunun
elındekı kamplan ve dığer
sosyal tesıslen ozel sektore
kıralıyor
Daha once partı partı sa-
tışa sunulan ancak ıstenen
başan sağlanamayan, daha
sonra ıse devre mulk olarak
elden çıkanlması gûndeme
gelen sosyal tesısler ıçın, bu
defa kıralama yontemı uy-
gulamaya konuluyor Malı-
ye Bakanlığı Mıllı Emlak
Genel Mudurluğu nun uze-
nnde çalıştığı modele gore
buyuk bolumu sahıl kenar-
lannda bulunan kamplar ve
dığer sosyal tesısler, ırtıfak
hakkı (kıralama) yoluyla
ozel sektore devredilecek
Ilk uygulama da pılot bolge
olarak seçılen Sılıfke'dekı
Bayındırlık ve Iskân Ba-
kanlığı kampında başlatıla-
cak
Başvuru şekJi
Uygulama çerçevesınde
sosyal tesısler, 29 yıllığına
ozel sektore kiralanacak
Tesıslere talıp olan kuruluş-
lar, tesısın rehabılıtasyonu
ve yenılenmesını ıçeren
projeler hazırlayarak Malı-
ye'ye başvuracak Başvuru
sahıplen, gerek proje yo-
nunden. gerekse fıyat açı-
sından ıncelemeye tabı tu-
tulacak Bu ışlem oncesı
her sosyal tesısle ılgılı bır
de kıymet takdınnde bulu-
nulacak Malıye, ozel ınce-
leme sonrası, sosyal tesısle-
n, en uygun koşullar sunan
ışletmelere kıralayacak
Sosyal tesısler ıçın odene-
cek kıra bedelı. her yıl enf-
lasyon çerçevesınde belır-
lenen yenıden değerleme
oranı kadar artacak
Mılh Emlak Genel Mu-
durluğu'nun uzennde çalış-
tığı sısteme göre sosyal te-
sıslere kıralama yoluyla sa-
hıp olan kuruluşlar, ılgılı
kamu kuruluşunun perso-
nelı ıçın bır kontenjan ayı-
racak Kurum personelı o
tesisten belırlenen donem-
lerde duşük ucret tanfesı ıle
yararlanabılecek Boylece,
memurlar ve dığer kamu
gorevlılennın en azından
bır bolumunun sosyal hak-
lan korunmuş olacak \et-
kıhler. kamu kamplannın
büyuk bölumünun gunu-
muzde eskıdığını, yenıden
yapılanmaya ıhtıyacı bu-
lunduğunu belırterek "Ki-
ralama yontemi, bu şart-
larda bu tesislerin hem ye-
nilenmesi hem de tiimüy-
le devletle bağının kop-
maması açısından en ge-
çerli sistem" dedıler
Yetkılıler, sosyal tesısle-
nn, 29 yıllık kıralama done-
mı sonunda, ıstenırse yenı-
den devlet ışletmecılığıne
alınabıleceğını, ıstenırse
belırlı bır bedel karşılığı tu-
muyle satılabıleceğını ıfa-
de ettıler
Malıye Bakanlığı'nın
ozel sektore kıraya verme-
ye hazırlandığı sosyal tesis-
lerin toplam sayısı, 2 bın
320 olarak venlıyor Kamu-
da en fazla sosyal tesıse sa-
hıp kuruluş ıse 785 tesıs ıle
Mıllı Eğıtım Bakanlığı ola-
rak belırlenıyor
Mıllı Eğıtım'ı 239 sosyal
tesıs ıle Mıllı Savunma Ba-
kanlığı ızlıyor Ancak Mıl-
lı Savunma Bakanlığı tesıs-
len ıle Mıllı Eğıtım Bakan-
lığı'nın oğretmenevlen kı-
ralama kapsamında bulun-
muyor
Sabancı Üniversitesi'nden konferans
'Geleceğin okullannda
sevgi ve adalet olacak'
İstanbul Haber Servisi
- ABD nın Case Westen
Üniversitesi'nden Prof Dr
Richard Boyatzis, gelece-
ğın unıversıte anlayışının
öğrencılere gerçek guzel-
lık, sevgı ve adalet kavram-
larını vermesı gerektığını
soyledı Boyatzis, oğrenı-
mın yaşam boyu sureceğını
belırterek unıversıte oğretı-
mının her yaştan ınsana
açık olması gerektığını vur-
guladı
Kurulmakta olan Saban-
cı Ünıversıtesı'nın, Saban-
cı Center'da duzenledığı 3
gunluk "Fred Emery'i
Anma Konferansı" dun
sona erdı Konferansta ko-
nuşan Prof Boyatzis, her
oğrencının eğıtım surecının
bır parçası olması gerektı-
ğını belırterek yenı unıver-
sıte modelmde yerel ve ku-
resel kulturlenn bağdaştı-
nlmasının buyuk onem ta-
şıdığına dıkkat çektı Unı-
versıteler arası katılım ve
kaynaşmanın yenı modelde
esas alındığını soylen Bo-
yatzis, bu unıversıtelerde
dcneye dayalı, yaratıcı oğ-
renmeyı hedefledığını vur-
guladı Boyatzis, geleceğın
unıversıtesının ınsanı bılgı,
yetenek ve sosyal yonler-
den gelıştıreceğını bır bu-
tun olarak ele alacağını
kaydettı
Sabancı Unıversıtesı
Rektoru Prof Dr Tosun
Terzioğlu, Sabancı Unıver-
sıtesı nde bılınen anlamda
bolumlenn olmayacağını
belırterek hedef olarak ka-
tılımcılığı, uyumlu çokses-
lılığı veyaratıcıhğı amaçla-
dıklannı kaydettı Terzioğ-
lu, 1999-2000 eğıtım-oğre-
tım yılında açılacak olan
unıversıtenın kapasıtesının
3 bın kışılık olduğunu ve
yûzde 30'unun lısans ustu
oğrencılennden oluşacağı-
nı soyledı Unıversıtenın
akademık tasanm sürecını
anlatan Oğuz Babüroğlu
ıse yenı unıversıte modelı-
nın çok ozgun ve sureklı
kendısını yenılen bırmodel
olduğunu anlattı Babüroğ-
lu, "Oteki üniversiteler ve
araştırma kurumları ile
rekabet içinde bir işbir-
liğini savunuyoruz" dedı
400 yıllık teşkilatın yeterli aracı, kadrosu, genel müdürlüğü ve okulu yok
Itfaiye örgütü çağın gerisinde
• Dunya standartlanna gore 13 bın ıtfaıyecı, 1300
araç ve 130 ıstasyon bulunması gereken 10 mılyonluk
îstanbul'da sadece 1880 ıtfaıyecı. 200 araç ve 32
ıstasyon bulunuyor
tPEK YEZDANl
Turkıye'de hâlâ denız ve orman
ıtfaıyesının olmadığı, mevcut ıtfa-
iye orgutumuzun de dunya stan-
dartlannın çok gensınde olduğu
belırlendı Turkıye 2OOO'lı yıllara
yaklaşırken kentlenn, ormanlann
ve hatta denızlenn guvenhğı ıçın
büyuk onem taşıyan 400 yıllık ıt-
faıye teşkılatımızın, henuz yeterli
aracı, kadrosu koruyucu gıysısı
statusü. genel mudurluğu okulu
ve en önemlısı de "mesleki araş-
tırma hastanesı" bulunmuyor It-
faıyecıler, kısıtlıımkânlarveolum-
suz çalışma koşullan altında "Bi-
zim guvenliğimiz için" çalışıyor-
lar, ancak yaralanmalan halınde
dahı v ızıte kâğıdı olmadan muaye-
ne edılmıyorlar
ltfaıye Mensuplan Yardımlaşma
Derneğı (tMED), denız ve orman
ıtfaıyelennın oluşturulmasından ıt-
faıyecılenn emeklılık surelennın
kısaltılmasına kadar, ıtfaıye teşkı-
latının sorunlanna ılışkın hazırladı-
ğı raporu, geçen avlarda 5 buyuk
partının grup başkanvekıllerı ve
TBMM Başkanı Hikmet Çetin'e
sundu Raporda yer alan bılgılere
gore dunya standartlan olçusunde
13 bın ıtfaıyecı, 1300 araç ve 130
ıstasyon bulunması gereken 10
mılyonluk Îstanbul'da sadece bın
880 ıtfaıyecı, 200 araç ve 32 ıstas-
yon bulunuyor
İMED Başkanı Mustafa Bal, 2
Aralık 1997'de TBMM de grubu
bulunan 5 buyuk partının grup baş-
kan vekıllenne "İllkemizdeki it-
faiye gerçeği, sorunlan ve çozum
yollan" adlı raporu sunduklannı
ancak venlen sozlere rağmen bu-
gune dek hıçbır gelışme olmadığı-
nı sovledı Turkıye'dekı ıtfaıye teş-
kılatının dunya standartlannın çok
gensınde ve çok zor şartlar altında
çalıştığını belırten Bal ıtfaıyecıle-
nn de tıpkı asker ve polısler gıbı
Türkiye'de deniz itfaiyesinin olmaması, Tuzla'daki yangında olduğu gibi facialara yol açabiliyor.
"İtibari hizmet zammı"na (20
yılda emeklılık hakkı) sahıp olma-
sı gerektığını vurguladı
îtfaıyecılere ıtıban hızmet zam-
mı venlmesı ıçın 5 ay once meclı-
se araştırma onergesı venldığını
anımsatan Bal "Ancak çok zor
şartlar altında çalışan ıtfaıyecile-
rin durumunu bıraz olsun lyıleş-
tırebilecek bu onerge, aylardır
komısyondan geçip Meclis'e gel-
miyar" dıye konuştu
Bal ıtfaıvecılenn asker vepolıs-
lenn olduğu gıbı bır "mesleki
araştırma hastanesi"ne sahıp ol-
ması gerektığını \urguladı Itfaıve-
cılenn hâlâ "standart bir kıyafe-
ti" ve genel mudurluğu olmadığı-
na dıkkat çeken Bal bellı bır "it-
faiye statusü ve genel mudürlu-
ğü" olması gerektığını soyledı
Bal ıtfaıyecılenn beledıyelenn
verdığı geçıcı eğıtımle yetıştıfını
belırterek, mutlaka ıtfaıve meslek
lıselen ve ıtfaıye akademısı kurul-
ması gerektığını kaydettı Her ge-
len beledıye yönetımının ıtfaıye
teşkılatının başına hıçbır ıtfaıye
egjjımı ahnamış kendı yandaşlan-
nı getırdığını belırten Bıl. "Oys%
bu mudürlerin akademide eği-
tim görmiış olmalan gerekirdi"
dıye konuştu Ulkemızde hâlâ bır
denız ve orman ıtfaıyesı olmadığı-
na dıkkat çeken Bal "Görevimiz
olmadığı ve eğıtiminı almadığı-
mız halde deniz ve orman yan-
gınlanna da mudahale ediyoruz,
bunun sonucunu da Tuzla'da
gördük" dedı
Itfaıye teşkılatının gelıştınlme-
sı ıçın her kentın gelınnden o ken-
tın ıtfaıye teşkılatına bellı bır mık-
tar pay aynlması gerektığını belır-
ten Bal yangınlann onlenmesı ıçın
de ılkoğretım okullanndan başla-
narak yangın onleme konusunda
mufredatlara zorunlu ders konul-
ması gerektığını soyledı
Piyer Loti'ye Fransa'dan destek
OKTAY EKİNCÎ
"... sağda, uzennde bınlerce
yaldızlı kayıklı Halıç, kuçultul-
muş bir şekilde butûn İstanbul,
kubbe ve mınarelerini birbirıne
karıştıran camiler..."
htanbul'u ılk goruşunden ıtıba-
ren bu kentın hem hayranı. hem de
"en vefalı dostu" olarak yaşavan
Pierre Loti, 1923'te olümunden
sonra kendı adıy la anılmaya başla-
nan Eyüp sırtlanndakı kahvehane-
den "sevdalı olduğu manzarayı"
boyle anlatmıştı L'lkesı Fran-
sa'nın I Dunva Savaşı vıllannda
Osmanlı devletıne "düşman cep-
hede" yeralmasına karşı gösterdı-
ğı dırenış ve eleştın dolu yavınlan
nedenıyle de 1920'de "îstan-
bul'un Fahrı Hemşerisi" ılan
edılmıştı
Pierre Lotı'nın Istanbul'a ve
Turklere olan sevgısı oylesıne de-
nn ve ıçtendı kı 1903lerde Fransız
elçılığının koruma gemısı komuta-
nı olarak asken gorev ya-
parken bıle Eyup te yaşa-
mayı ve hatta "Osmanlı
sivil giysileriyle" dolaş-
mayı yeğlemıştı Orhan
Koloğlu, tstanbul Ansık-
lopedısı'ndekı makalesın-
de, Sultan II. Abdülha-
mit'ın butun polıs teşkı-
latına, onun resmını dağı-
tarak "rahatsız edilme-
den korunması" emnnı
verdığını yazıyor Yıllar
sonra Mustafa Kemal
Paşa da Pierre Loti'ye de-
ğerlı bırhalı armağan ede-
rek gosterdığı dostluk ve
destekten oturü "Türki-
ye adına" teşekkur edı-
yor
Işte, hem Osmanlı yo-
netıcılennın, hem de cum-
hunyetımızı kuranlann
"biriikte" sahıp çıktıkla-
n ve kucakladıklan boylesıne de-
ğerlıbır"ulusalsevgilinin"anıla-
nnı taşıyan Piyer Loti Kahvesi,
son zamanlarda "ulus ve ülke bi-
lincinden yoksun" bır dıncı anla-
yışın gelıştırdığı "yeniden düzen-
İeme"
1
!') projesıne kurban edılmek
uzere
Her yonuyle "siyasi" olduğu
açıkça gorunen projeye gore Piyer
Loti Kahvesi lokantalar, kafeterya-
lar ve hatta "konaklama tesisle-
riyle" kuşatılarak devım yerın-
deyse "boğulup" yok edılecek
Çunku (Halıç'e bıle değıl) Gazi-
osmanpaşa yonundekı gecekondu
ve kaçak yapı yığınlanna bakacak
şekilde planlan'an bu "turistik"(')
konaklama tesıslennde "Eyöp
Sultân'ı ziyaretedenler" kalacak-
lar Bovlece Piyer Loti nın muşte-
n profılı de değışerek bolgenın
"İslanıi bir merkez" halıne do-
nüşmesı sağlanmış olacak
Nıtekım Buyukşehır Belediye-
si'nı ve Eyup Beledıyesi'nı vone-
tenler, bu hedeflennde oylesıne
"gözü kara" bır davranış ıçınde-
ler kı proje alanında en onemlı ta-
nhı bınalardan bın olan Siibyan
Mektebi'nı bıle tahnp edıyorlar
Dahası. yasalan da çığnıyor ve Ko-
ruma Kurulu'nun ınşaata yonelık
bır onayı ve ıznı olmadan, "eski
bir projeyi" bahane edıp kaçak uy-
gulamayı surdurüyorlar
Piyer Loti Kahvesı'nı, aslında
1880'lerde "Ragıp Ağa" ısımlı bır
Bulgar goçmenı açmış Pierre Lo-
ti sık sık buraya gelıp "İstanbul
sevgisini" yıne burada kâğıda dök-
tüğü ıçın de artık hep onun adıyla
anılmış
Kahveyı 1970'lerdenbuyanaış-
leten ve bır "Piyer Loti Muzesi"
gıbı de koruvan Nedim Altıntaş
ıle İsmail Bahadır Atıl, beledıve-
nın yenı duzenleme projesını ılen
surerek ba^lattığı "kamulaştır-
ma" ışlemlennı tdare Mahkeme-
sı'nde durdurdular Mahkeme 16
Şubat 1998'de "Koruma Kurulu
Yargılamadaki skandala hukukçulardan tepki
'Emniyet ifadesigeçerli olmamalı'
tstanbul Haber Servisi - Bağcılar'da bır
bombalama eylemı nedenıyle 3, yıne aynı
ılçede bır cınayet nedenıyle ıkı ayn dava
açılarak sanıklann ıdamla yargılanmalan
Türkiye'de hukukun ışleyışını yenıden tar-
tışmaya açtı Çağdaş Hukukçular Derneğı
İstanbul Şubesı Başkanı Murat Çelik, ya-
şanan bu ıkı olayın DGM'nın davalara sıya-
sı yaklaşımının bırgöstergesı olduğunu soy-
ledı Davalardakı skandallan bırtesadüf so-
nucu ortaya çıkaran avukat Gülizar Tuncer
ıse. "Ben miivekkilimin olmadığı durus-
tnada olayı fark ettım" dedı
MHP Bağcılar Seçım Irtıbat Bürosu'nun
bombalanması nedenıyle ıkısı TKEP/L, bı-
nsı de Dırenış Hareketı örgutüne üye kışı-
ler hakkında dav a açılması ve ıkı davada ay-
nı tanığın mahkemede ıfade vermesıyle bır
lıse oğrencısının oldurulmesı olayında aynı
tanıkla ıkı ayn örgüt uyesı olduğu one sü-
rulenler hakkında ıdam cezası ıstemıyle da-
va açılması polısın ve yargının tartışılması-
na neden oldu Çağdaş Hukukçular Derne-
ğı İstanbul Şubesı Başkanı Çelık emnıyet-
te ve sanığın kendı ıradesı dışında alınan
ıfadenm CMUK kurallanna gore geçerli ol-
maması gerektığını ıfade ettı Avukat Gulı-
zar Tuncer de bu olayı yorumlamanın
"güç" olduğunu dıle getırerek tesadufen
gırdığı bırdunısmada kendı davasmda tanık
olarak dmlenen Ali Metin'ın orada da ıfa-
de verdığını görunce şaşırdığını soyledı
kararı olmadan" yapılan kamu-
laştırmanın "hukuka aykın oldu-
ğuna" karar verdı
Yargı bu karanyla Piyer Loti'ye
sahıp çıkarken, bır başka "yar-
dım" da Fransa'dan gelıyor
Eyup'ten Fransa'dakı Rochefort
kentınde bulunan Pierre Loti Mü-
zesi'negondenlen2 12 1997tanh-
lı ımzasız bır "imdat" mektubunu
hemen ışleme sokan muze yonetı-
mı, yıne Rochefort Belediyesi ka-
nalıyla Turkıye de gınşımlere baş-
lıyor Buarada ıkı Fransız yerel ga-
zetesınde de "Türkiye'den imdat
çağnsı; Pierre Loti Kahvesi yok
olmak üzere" şeklınde haberlerçı-
kıyor Edındığımız bılgılere gore
Fransa'dakı kulturçevrelen tstan-
bul dakı Fransız Kultur Merke-
zi'yle ılışkıye geçerek, "proje
hakkında ayrıntılı bilgi" ıstemış-
ler Buna bağlı olarak Fransa Kul-
tur Bakanlığı'nın da Turkıye Kul-
tur Bakanlığı na başvuraraİc Pıerre
Loti nın kurtanlması yonundekı
"dileklerini" ıletmesı
beklenıyor Bakalım
İstanbul un bır "dün-
ya kenti" olduğunu
ıkıde bır soyleyen yet-
kılıler, bu kentı gerçek-
ten "evrensel" yapan
boylesıne onemlı bır
kultur mırasını "şeri-
atçı emellerin" elın-
den kurtarmak ıçın ne
zaman harekete geçe-
cekler
9
Piyer Loti ve çevre-
sı her geçen gün yuk-
selen ınşaat ve dozer
seslerı arasında hızla
tanhe gomuluyor Os-
manlı'nın ve Ata-
turk'un "ortak ema-
neti" son bır umut o-
larak "çağdaş hukuk
devletinin" yolunu
gozluyor
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Aynı Senaryo mu?
Sultanahmet'te patlayan 'parça tesırlı" bomba,
doğrusu benı çok endışelendırdı Bombanın "el
yapımı" olduğu soylenmış Acaba bu bombaları
hangı "uğursuz el" yapıyor?
Turkıye'nın gundemı bır turlu normale donmu-
yor Her gun yenı bır olay, her gun yenı bır "bılme-
ce" Bu kadar sorunu Almanya'nın başına sarsa-
nız ve bır de 18 yıldır suren yuzde 80 enflasyonu
eklesenız, Helmut Kohl, ığne ıplığedoner
PKK'den Şemdın Sakık, olduruleceğı endışe-
sıyle KDP'ye sığınıyor Öcalan Med TV'de, Sa-
kık'ın "Yeşıl"\e ılgısı olduğunu açıklayarak, Bın-
gol'de oldurulen, terhıs olmuş 33 askerımızın şe-
hıt edılmesı konusunda kafaları karıştırıyor
Bu konuya BBC'de yanıt veren Şemdın Sakık,
Yeşıl'ın Şam'la ve Bekaa Vadısı'yle ılışkısı olduğu-
nu ıddıa edıyor Yeşıl'le bağlantısı kesınleşen kımı
"vatansever(') kamu gorevlılen" ıse "Ne yaptıksa
vatanıçınyaptık" şışınmesı ıçınde Bu arada "buh-
ran uzmanı" dostumuz da "Ben daha once soy-
lemıştım" dıye araya gırıyor
Tam bır kepazelık Olayların uzennde oyle bır es-
rar perdesı var kı ınsan kaldırmaya korkuyor Eğer
Guneydoğu'dakı kanlı olayların ardında "savaşı
surdurmek ıçın çaba sarfeden" bırtakım devlet
gorevlılen varsa, bunların Ankara bağlantılannın
nerede bıteceğı konusunda cıddı endışeler duyu-
yorum
• • •
Şubat sonlarındakı "turban eylemlenne" katılan
hukuk fakultesı oğrencılennden 13'u hakkında so-
ruşturma açılması ıstenmış İstanbul Emniyet Mu-
durluğu'nun okul yonetımıne bıldırdığı bu 13 oğ-
rencıden 9'u sol goruşluymuş Insaf
O eylemlere bınlerce oğrencı katılmıştı Hele bır
kısmı, tam bır şerıat gosterısı sergılemışlerdı Po-
lıs bunlardan sadece 4 unu saptayabılmış Buna
karşılık, "kendı sakallannın derdıne duşen" solcu
oğrencılerden 9'unu saptamışlar Boyle gorev an-
layışı olur mu'
• • •
Bayram trafığınde, gene yuzlerce ocak sondu
Korkarım bu ışın çaresı yok Zıra oyle bır "değer-
lersıstemı" empoze edıldı kı herkes kendını "en
kurnaz" sanıyor ve başkalarının haklarına en ufak
bır saygı duymuyor Ayrıca "Kurallan bırkezıhlal
edersem bırşey olmaz" dıye duşunuyorlar Ger
çekten, ılk sefennde bır şey olmayınca aynı şeyı
bır daha sonra bır kez daha yapıyorlar Sonunda
alışkanlıkoluyor Fakat sonunda "b/rşey" olunca
çoğu kez "Bu bana bır ders olsun" demeye fırsat
kalmıyor Son anda belkı "Tuh be " dıyecek fır-
sat kalıyordur
Bu memlekette, "Gemısını kurtaran kaptan "
Herkes bır şeyler soyluyor ama gerçekten kalıcı
onlemlere yuz veren yok
Bayramdaana arterlere kamyon çıkartılmadı, a-
ma karayollarının en sorunlu vasıtaları kamyonlar
Buna karşılık devlet kımı otobus şırketlerını tra
fıkten men etmeye çalışıyor
Kamyonların uzenne gıden yok Oysa kı kara-
yollarımızda asıl tehlıkeyı oluşturan kamyonların
tumu, "ıstıap haddı"n\n uzennde yukle gıdıyorlar
Bunu olçmek o kadar kolay kı
Kent çıkışlarına bırer kantar koyarsınız ve gıre-
nı çıkanı tartarsınız Hem de bu ışten bırkaç kışı
ekmek yer Oralarda alacağınız ceza ıle yuzlerce
ınsanı ıstıhdam edebılırsınız Hıçbır hukumet bu-
na yanaşmıyor Zıra kamyonların ardında guçlu
ısımler var
• • •
Dunya uzennde hıçbır ulkede haber program-
ları bızdekı kadar merak ve heyecanla beklenmı-
yor Zıra her akşam bır surprızle karşılaşıyoruz her
akşam bır tatsız haberle ırkılıyoruz
Kıtle ıletışım araçlarındakı "habercıler" de şıd-
det sergılemesı yapmaktan ozel bır zevk duyuyor-
lar Bır kan golu ıçınde haber ızhyor ve dınlıyoruz
Bır zamanlar TRT'nın haberlerını "kuru" dıye
eleştırır ve ızlemezdık Şımdı kendı adjma ben,
TRT haberlerını ızler oldum Bıraz "resmı gazete-
y("andırıyorsada, hıçolmazsa "kan revanıçınde"
değıl
Yazılı basındakı habercılenmız de ozensız haber
yapıyorlar Geçenlerde bır gazetede TCDD ıle ıl-
gılı bır rapor ozetlenmıştı Turkıye'de Ataturk za-
manında yılda 1 5 mılyon kılometredemıryoluya-
pılırken, şımdı bu oran çok duşmuş
Insaf kı, ne ınsaf Bu haberı yapan arkadaşın,
ne demıryolundan haberı var, ne de rakam bılıyor
Herhalde dunya uzerındekı demıryollannı toplasa-
nız 1 5 mılyon kılometre etmez Boyle "uçulur
• • •
Toplumumuz, ınsanının "yaraf/c///d?/"sayesınde
ayakta duruyor Ama bunun da bır sınırı var Du-
zenın çarklan eğer doğru ışlemezse bu yaratıcı-
lığın da sonunu gorgruz
Kendımıze gelmemız gerek
Titan davasında
5 tahliye kararı
istanbul Haber Servi-
si - "DATA Uluslarara-
sı Bilgi Işlem Merkezi"
tarafından) onetılen "Ti-
tan Matemariksel Ka-
zanç Sıstemi"nın Turkı-
ye Dırektoru Kenan Şe-
ranoğlu ıle babası Bar-
baros Şeranoğlu nun da
aralannda bulunduğu 12
Tıtan yonetıcısı hakkında
dolandıncılık suçlama-
sıyla açılan davaya de-
vam edıldı Duruşmada
sanıklardan Elif Sibel
Koca, Özlem Arslan,
Birsen Çölcu. Eda Kal-
kan ve Serap Değir-
menci tahlıve edılırken
dığer sanıklann tutuklu-
luk halının devamına ka-
rar venldı
Kadıkoy 2 Aslıve Ce-
za Mahkemesı nde goru-
len ancak salonundarol-
ması nedenıyle 2 agır ce-
za mahkemesı salonunda
yapılan duruşmaya tu-
tuklu sanıklar katılırken
10 muşten. verdıklen ıfa-
delerde sistemın beyın
yıkamay la ınsan psikolo-
jısını yonlendırdıgını ve
verdıklen 2450 Alman
Markı nı gerı ıstedıklen-
nı sovledıler Sanıklann
malı şubede verdıklen
ıfadelennı kabul etme-
melerı ve ıfadelerın.
"manevi ve fiziksel bas-
kı altında alındığını"
soylemelen uzenne, ma-
lı şubeye bağlı 3 polıs
memuru tanık olarak dın-
lendı Sanıklar kendılen-
ne kufredıidığını ve ıfa-
delennın okutulmadan
ımzalatıldığını' sovled1
ler Polı» memurlan ıse
ıfadelennde CMUK un
135 maddesı gereğı,
haklannın sanıklara defa-
larca hatırlatıldığını ve
a\ ukat nezdınde ıfadele-
rının alınmasını ısteyen
sanıklann avukatlannın
çağrıldığını. herhangı
maddı veya maneu bır
baskı uygulamadıklannı
soyledıler