23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 11 NİSAN 1998 CUMARTESİ EKONOMI On yıl sonra Türkiye'de 25 milyon kişi evsiz kalacak SUNUŞ "Kinıyıartttnyor- muş bizim evsahibi, Aüahgözünii doyur- sun, heraykazandığmızınyansuu veriyoruz, yetmiyor mu? Bir 10 mifyon daha istiyormuş. Başunızı sokacak birev alabilseydik nasü(A- sa olurdu. Kurtulurduk, Ömrümüz ev sahi- binepara saymakla geçti. Kiraya verdiğimiz paraayın 15 'inden sonrasınayeterdL. Çocu- ğun okul masrufutı karşûar. Ama elimizdeki parayla zor. 500 mifyonla. Hadi 250 daha bi- riktirsek, yine z/on Kim ev satar ki bu paraya, neyeyeter? Birkooperatifegirsek diyvntm. tyi kötü 3-5yıl sonra kendi evimiz olurdu. Ama ona da her ay 50-60 mifyon.» Hele bu kadar kira verirken, yokyok imkânsızJ' Yukarıdaki satırlar ne kadar bildik de- ğil mi? Eskiden sadece kira arttığında ve ev ararken dert edîlen konut, bııgün darge- lirlinin bir an bile unutamadığı, ama kar- şılayamadığı en büyiik sorunu oldu. Kaplumbağanın kabuğu var sırtında ta- şıyor, va insanoğlu? Konut sorunu son vıl- larda öyle büvüdü kı sadece dar ve orta ge- lirlimn değil. artıkbütün Türkiye 'ninprob- lemi. Çok değil. sadece 10yıl sonra Türki- ye de 25 milyon insan evsiz kalacak. Her ay kiraya sayılan parayı hesaplaym. Aslında bir araya geldiğinde başınızı soka- cağınız bir ev değil. belki de iki mütevazı ev alırsınız. Ama nasü? Kiradan kurtula- mıyorsunuz ki, ev taksıdinepara ayırasınız. Bir zamanlar dar ve sabit gelirlinin ev sa- hibi olmasmda en büyük vardımcısı koope- ratiflerin ürettiği ev- lere. artık dar gelir- li gıremiyor. Çünkü aidatı ödemeye. alt- yapısı içinparayetiş- tirmeye gücü vetmi- vor 1930 lu yıllarda tasarrufsandıklarıy- la başlayan koope- ratıfçilik dönemi. 1990'/; yılların başına kadar. özellikle me- murlar başta olmak üzere, kamu çalışanla- rı arasında güçlii dayanışma örneklehnin sergilendiği bir dönem oldu. 1980 li yıllarda Kooperatifçilik Yasa- sı nın çıkmasıyla birlikte "kooperutifçilik herkese açddu" Bu gelişme. yaklaşık 10 yılhk bir süre olum- lu getiriler sağla- dıysa da sonradan kooperatıflerin ya- pısınm değişmesi yolunda önemli bir adım oldu. Çünkü, dayanışma ruhuyla vapılması gereken kooperatifçilik, 1980'li yılların sonlanna doğru, para kazanmak isteyenlerin dikka- tini çeken bir alan oldu ve liberal ekono- minin "özelgirişim " riizgânnda savrulma- ya başladı Söz konusu yasanın dığer bir "vaadi" ise evsiz herkeseyüzde 90 'lara va- ran oranda kredi verilmesiydi. Ancak, ya- sa, buyönüvle vaşama geçirilmeden kaldı- rıldı. 1983 yılında iktidara gelen A NA P döne- minde ise Turgut Özal'ın, 1984 yılını u ko- nutyıh " ilan etmesivle yeni bir kooperatif- çilik dönemi başladı. Kooperatifçiliği toplumun her kesimine yaygınlaştırmak adına gerçekleştirilen çe- şitli çalışmalar, 1980 ile 1990yıllan ara- sında konut üretiminin artmasını sağladı. Toplu Konut Fonu oluşturuldu, yönetme- lik ve tüzük çıkarıldı, "Konut kredisi almak isteyenler, koopenıüf,yapımcıfirmayla birlik- teya da kendi kendine evyaparken alabüir" açıklamaları yapıldı. Bu dönemde kooperatifler, en azından ortagelir grubuna hitap eden, çok lükse kaç- mayan üretimleriyle pazarın yüzde 40 'ını ele geçirdi. Kooperatifler, 199O'lıyıllara "başıboş" memur dayamşmasından. dar gelirli pay- laşımından uzak biryapıyla geldi. Lüks üre- time ağırlık verdi. Kamu kuruluşları konut üretimini azalttığı gibi, lüks üretime vönel- di. Konut ihtiyacı, Türkiye deyaşayan dar ve sabit gelirli insanların ortak sorunu oldu. 1950 'li yıllardan bugüne büyüyerek gelen soruna, hiçbır siyasi iktidar çözüm ürete- medi. Evsizlik, özellikle büyük şehirlerde artarakkromkleşti. Konutaçığı, Türkiye'nin çok hsa zamanda çözmesigereken en büyük sorunlardan biriolarukvarlığım sürdürüyor. Alt ve orta gelir gruplarmm alım gücünün düşmesi, kooperatifleri lüks konut üretmeye yöneltti Kooperatif dayamşıııasiyeııilcli!Liberal ekonominin bireycilik an- layişına karşı "yoksul dayanışmasr olarak ortaya çıİcan kooperatifler, ül- kemizde işlevini yitirdi. Dünyada 1700'lü yıllardan bu yana dar ve sa- bit gelirlinin maddi gücünü birleşti- rerek konut edinmesinde önemli rol oynayan kooperatifler. Türkiye"de ar- tık bu amaca yönelik hizmet etmiyor. Ülkemizde alt ve orta gelir grubu- nun alım gücünün düşmesi. koopera- tifleri lüks konut üretmeye yöneltir- ken, kooperatifçilik de yoksullann değil, girişimcilerin bir araya gelme- sıyle yapılıyor. Toplumun büyük birkesiminin pa- ra binktirmek bir yana "yaşamını sür- dürecek" kadar gelir elde etmekte zorlandığı Türkiye'de, dar ve sabit gelirlinin peşin parayla ev satın al- ması imkânsızlaştı. Ülkemizde. bir yılhk çalışma kar- şılığında 750 milyon ıle 1 mılyar lıra arasında birikim elde edenın 5-6 mıl- yar liradan başlayan fiv atlarla satılan evlerden alması mümkün değil. Bu ne- denle. öncelen aylık ödemeleri tercih eden dar gelirlinin. artık kooperatif ai- datlanna da gücü yetmiyor. Ailegelinninen iyımseryaklaşım- la 100 milyon lıra olduğu düşünülür- se, kooperatif aidatına kazandığının yansmı ayırması "yemeden içmeden" yaşaması anlamına geliyor ki alt ge- lirli bunu yapamıyor. Kooperatifçi- ler, emlakçiler ve müteahhitlere gö- re alt gelirli. kooperatiften konut edi- nebilme çabasından \azgeçti. Türkiye'de alt gelir grubunu konut sahibi yapmak amacıyla kurulan ko- Jtjaşını sokacak bir ev almak isteyen dar gelirlinin gücü artık kooperatif aidatlarına da yetmez oldu. Liberal ekonominin bireycilik anlayışına karşı 'yoksul dayanışması' olarak ortaya çıkan kooperatifler, günümüzde artık işlevini yitirerek lüks konut üretmeye yöneldi. ğişen kooperatifler, dayanışma örne- kıldığında. kooperatiflerin, alışveriş ğindençıkarak kâr eden birerişletme- merkezi, okulu, sağlıkbirimi vespor ye dönüştü. Yürürlükte olan Koope- alanı içtnde olan havuzlu dairelerle ratifler Yasasf nın, kooperatife bir ay- kentler kurmayı "önceükli iş" kabul operatifler. büyük şehirlerde ürettik- leri, fiyatı en az 7-10 milyar lira ci- vanndan başlayan lüks konutlar ve kâr hedefleyen yapılanyla alt gelirli- yi konut sahibi yapmaktan uzak. 1930"lu yıllarda başlayan koope- ratifçilik döneminin ilk 20-30 yılı, dargelırlıyı ev sahibi yapmak açısın- dan kısmen başanlı olduysa da bugü- ne gelindiğinde kooperatif yoluyla konut edinmek zorlaştı. Her şeyden önce kuruluş şekli de- lık aidatını ödemeyen üyenin hisse- sini satma hakkmı vermesi bile bugün gehnen noktayı gösteriyor. Koopera- tif yönetimi, "küçük numaralarla" birikimı kendi çıkan doğrultusunda kullanabiliyor ki bu iş parayı alıp kaç- maya kadar varabiliyor. Bunun dışında faaliyet alanlanna ba- ettiği görülüyor. Bu yönüyle yaklaşık 60 yıl önce Mustafa Kemal Atatürk'ün kurulma- sını sağladığı ilk modellere göre fark- lılaşan kooperatiflerin amacı. "daha iyi rant sağlayan, daha yüksek fiyata saulabilen ve bulunandan daha lüks konutiar" üretmek olarak göze çar- pıyor. Kooperatifler, milyonlara ula- şan konut açığına karşın lüks konut üretmeye devam ediyor. Şırket yapısında Alt gelir grubunun satın alamaya- cağı kadar lüks konutlan daha ıyi ka- zanç sağlayabildikleri ıçin üreten ko- operatiflerin, önce kuruluş amacı, sonra da kuruluş şekli ile yapısı de- ğiştı. Yapı kooperatifi her ne kadar tek başına ev alamayan insanlann "iji kötü ev sahibi olmak" için bir araya geldiği, kâr gütmeyen organizasyon olarak tanımlanmışsa da Türkiye'de yapılanın bu tanıma uymadığı görü- lüyor. Türkiye'de şirket yapısında büyük kuruluşlar olarak göze çarpan yapı Ev 'milyarhk hayal' İSTANBUL Acıbadem Altunizade Ataköy (9. kısım) Ataköy (7.-8. kısım) Ataşehir Avcılar Bahçelievler Bakırköy Beşiktaş Beylikdüzü Bostancı Erenköy Fatih Feneryolu Göztepe Kadıköy Kartal Kazasker Koşuyolu Kozyatağı Kuyubaşı Pendik Suadiye Tuzla Ümraniye Üsküdar Yakacık ANKARA Fiyat (120 m2 standart daire) 10-20 milyar 10-18 milyar 15-25 milyar 20-35 milyar 12-25 milyar 5-15 müyar 7-25 milyar 10-40 milyar 10-30 milyar 6-15 milyar 10-50 milyar 15-50 milyar 4-10 milyar 15-50 milyar 10-50 milyar 10-25 milyar 7.5-20 milyar 10-20 milyar 10-20 milyar 10-30 milyar 10-25 milyar 8-20 milyar 15-50 milyar 5-15 milyar 10-15 milyar 8-25 milyar 5-15 milyar Türkiye'de konut sorununun tarihçesi ADANA Eski Adana Toros Mahallesi Baraj Yolu Kurtuluş DİYARBAKIR Diyarbakır (şehir merkezi) Fiyat (120 m2 standart daire) Kızılay 6-15 milyar Elmadağ 4-13 milyar Kurtuluş 5-20 milyar Bakanlıklar 7-18 milyar Fiyat (120 m2 standart daire) 2-3 milyar 3-4 milyar 3-4 milyar 6-8 milyar Fiyat (120 m2 standart daire) 3-18 milyar İZMİR Fiyat (120 m2 standart daire) Çankaya 3-20 milyar Çeşme "" . 4-18 milyar Seferfıisar 3-15 milyar Torbalı 4-12 milyar ANTALYA Fiyat (120 m2 standart daire) Alanya 8-25 milyar Manavgat 6-20 milyar Finike 7-20 milyar • Tasamıfsandıklanylabaşlayan kooperatifçilik dönemi 1935 yüında, Atatürk'ün talimatıyla kurulan ilk yapı kooperatifiyle devam etti. 9 Daha sonra memurlar, genellik- le Emlakbank'tan kredi alarak konut yaptı. Kooperatifçilik kamu çalışan- lan arasmda yaygınlaştı. • 1960 yıünda Sosyai Sigortaiar Kurumu. sadece işçilerine konut kre- dikri vcrdi. Bu da 1980 yüına kadar devam etti. • 1981 yılında çıkan yasa, koope- ratifçiliğin evi olmayan herkese açıl- masım öngördü. Evsiz herkese yüz- de 90'lara varan oranda kredi veril- mesi sağlanacakti. Ancak kısa bir sü- re sonra. zaten hayata geçirilemeyen yasa kaldırıldı. • 1983 yıhnda AISAP iktidara ge»- dLl'W4- te konut harrüesibaslatıkİLBu konuthamiesikooperatüçfli^ birazda- ha geliştirdL A> nca bu dönemde ge- cekondulaşma da hızlandı. • Yine 1984 yılında toplu konut fonu oluşturuldu. Yönetmelık ve tü- zük çıkanldı. "Konut kredisi almak isteyenler, kooperatif. yapıma firmay- la birtikte \a da kendi kendine e> ya- parken alabilir" açıklamalan yapıl- dı. • Sözkonusu dönemdetoplumda- ki en dinamik >apı kooperatifler ol- duğu için, kredi alma konusundaöne çıkü. Ev sahibi olmak isteyenler ko- operatif aracılığnla krediden yarar- landı. • Kooperatifler pazarın yüzde 40"mı ele geçirdi. • 1990'h viDann başına kadar alt ve orta gelir gurubundan insanlann ev sahibi oimasını sagia>an organi- zasyonlarolarak karşımı/a çıkan \a- pı kooperatifleri bu kesimin alım gü- cünün de düşmesinin etkisiyle. bu ta- rihten sonra üst gelir grubuna>önelik konut üretmeje başladı. Kooperatifüyelikya da devir işlemlerinde dikkat! i hit 'iiiriiıi'iir'iiıriılNiriirılli'irıı I Türkiye'de yaklaşık 20 >ıl kadar ön- ce üye olan. ancak evinı hâlâ alamayan çok sayıda kooperatifzede var. Gaze- telere \erdigi ılanlarla topladığı üyele- re "olmayan arsa" üzerinde konut ya- pacağını \aat eden, sonra \aat ettıği konutlann yapımına bile başlamadan parayı alıp kaçan kooperatifçileri say- masak da konutunun bitmesıni yıllar- ca bekleyen üyeler çok. Bu üyelerden biri olmamak için üye olacağınızkooperatifle ilgili dikkat et- meniz gereken noktalar konusunda uz- man görüşlerini aktaracağız Ancak bunun dışında bilinmesi gereken konu- lardan bazılannı anımsatmak istıyo- ruz: • Her şeyden önce kooperatifkonu- tunun teslinı tarihinin üyelerin ödeme giicüne bağlı olduğunu unutma> ın. • Elinızdekı parayı en iyı şekilde değerlendirmeniz en kısa vadeli ko- operatife- üye olmanız anlamına gel- mez. Gün olur aidatı ödeyemezsenız, karşınıza çeşıtlı sorunlar çıkabilir. En önemhsı ev sahibi olamazsınız. 0 Üyeolacağınız kooperatifm bir üst biriiğe üye olup olmadığını öğrenin. Bir üst birüğe ü>e değilse buradan ev alrrıa- nın çok riskli olduğu aklınızda bulun- sun. 0 Bunlan unutmadan kooperatif seç- menız demek, maddı ımkânlannıza göre en uygun koşullarda ev almanız anlamına geliyor. 0 Fi\atlan \e dolayısıyla üye aidat- lannı etkileyen diğer önemli nokta da arsa. Arsanın yeri. çevresi önemli. Ne- rede oturmak istediğinizi. ayda ne ka- dar para ajırabileceğinizi Kidüşünün. Kararverdikten sonrafiyataraştırma- sı yapmanız kolay olur. 0 Satıcı ıle fiyatta anlaştıktan son- ra kooperatif yönetimine gıderek an- laştığınız dairenin devrinde bir prob- lem olup olmadığını sormalısınız. Kar- şıdaki kışinin üyeliğine son verilmiş ola- bilir. 0 Sorun yoksa notere gidilmeli ve noterden satış yapılır yapılmaz ko- operatif yönetimine giderek hisscnin devri için gereken işlemlerin süratle ya- pılmasını istemelisinız. Çünkü noter- den aynı hisse birkaç kişiye satılabili- yor. 0 Noterde satıcıya paranızı ödedik- ten sonra. kooperatif yönetimine gittı- ğınızde satın aldığınız hissenin sizden önce başkasının üzerine kayıt edilmiş olduğunu görmek istemiyorsanız bu yolu ızlemelisınız. Aksı takdırde ken- dinizi, ne zaman sonuçlanacağını bil- mediğinız hukuki bir yolda bulabilir- siniz. K o n u t y a t ı r ı m I a r ı ( m i l y a r T L ) ' • • 4 J 7 t :/ Kaynak: DPT ÖİK Raporv Yıllar 1980 1981 1982 1983 1984 1985 1986 1987 1988 1989 1990 1991 1992 1993 Kamu 171 212 119 159 225 289 259 197 205 198 443 243 262 240 Özel 2715 1775 1860 1923 2092 2404 3287 4757 6141 6528 6004 5483 5552 5991 ToptanV 1988fiyab 2887 1987 1980 2083 2318 2693 3546 4951 6345 6726 6446 5726 5813 6171 Toptam yatnm içtndekipayı(%) 1.52 13.3 13.2 13.1 14.4 14.3 16.1 21.2 26.3 28.2 25.1 23.0 23.5 24.4 'Utanç ve kâr kentleri 'yle 2000 } li yıllaraKentleşmenin. dünyanm ve Türkiye'nin geleceğini belirleyen önemli bir süreç olduğunu belırten Prof. Dr. Cevat Geray. "Gelecek, kentleşmiş bir dünya ve Türkiye'dir. Kimilerinin önerdigi anakentlere yerleşmeyi bir izne bağlama gibi yapay, daha doğrusu çağdaş olmayan önlemleıie bu süreç durdurulamaz. Durdurmaya gerek de olanak da yoktur" dedi. Prof. Dr. Geray, kentleşmenin toplumsal katmanlar ve bölgelerarası dengeli kalkınma, yerleşme, arsa ve konut polıtikalanyla yönünün değiştirilebileceğini ifade ederek "Ancak bu şekilde daha sağlıklı biçimde. daha normal hızla gerçekleşmesi sağlanabilir" dıye konuştu. Geray, 2000'li yıllarda kentleşme süreci üzerine şunlan söyledı: "Kentîeşme konusundaki politikalann ulusal. kırsaL, kentsel, bölgesel ^^—^—^^ gelişme poütikalanyla birlikte üçüncül biçimde belirlenmesi gerekir. Plansız kentleşmeye dur diyebilmek, devletin ve belediyelerin. rantlan ve kaynaklan beüi kişi ya da kesimlere aktarma aygıtı olmaktan çıkmasını gerektiriyor. Özellikle kent topraklan üzerinde oynanan vurgunculuğa son \ermek üzere, tüm siyasal güçlerin toprak ve diğer doğal kaynaklann PROF. CEVAT GERAY: Kent topraklan üzerinde oynanan vurgunculuğa, plansız kentleşmeye dur diyebilmek, devleti ve belediyeleri, rantlan belli kişi ve kesimlere aktarma aygıtı olmaktan çıkarmak gerekiyor. Aksi halde kentlerimizi 'kâr kent' olmaktan kurtaramayız. toplum yaranna kullanüması konusunda bir konsensüs sağlaması ve bu kent yağmacılığına dur demesi gerekiyor. Aksi halde, kentlerimizi kaçak kent' ya da 'kâr kent' olmaktan kurtaramayız. Kentleşme politikalannın başansı, ülkenin engebe ve iklim dunımunu gözeten ülke nziksel planlaması yanında bölgeler ölçeğinde de planlama çalışmalannın vapılmasına bağhdır. Önce tmar ve Iskan Bakanlığı'nın bölge planlaması birimince başlatılan, DPT kurulduktan sonra da biriikte sürdürülen 'bölge ölçeğinde planlama yapılmasf bölgeciliğe \ol açacağı gerekçesiyle bir yana itilmiştir. Oysa bölge planlaması çaüşmalannı tüm ülke düzeyine yayarak ekonomiye katkıda bulunması sağlanabUir. Ülkemizde güdülen kırsal gelişme — ^ — ^ — politikalan zaman zaman ortaya afürruş, denenmiş, sonuçlan değerlendirilmeden özellikle iktidar değişiklikleri >üzünden bir yana itilmiş, kısacası süreklilik kazanamamıştır. Kırsal kesimin, verimli ve etldn biçimde ülke ekonomisine katkıda bulunmasma yarayacak köklü yapısal değişmelere zonınluluk vardır." kooperatifleri, üst gelir grubuna hitap etmekle kalmayıp birkaç e\"i olanın bir- kaç tane daha almasını kolaylaştıran ve kâr amacı güden yapılanmalar ola- rak göze çarpıyor. Lüks, alt gelirlinin nesine? Nüfusun sürekli artması ve büyük kentlere göçün de\am etmesi sonucun- da kiralarhızla yükselirken. ev almak milyarlarca lira demek. Birkaç ay son- raki enflasyon rakamının kestirile- medıği Türkiye'de. aldığı zam oranı sürekli fiyat artışlannın altında kalan sabit ücretlinin kooperatif aidatına ayda 60-70 milyon lira ayırması müm- kün olmuyor. Buna karşın sosyal konutlara yöne- lik projeler geliştirmeyen kooperatif- lere. Toplu Konut tdaresi (TOKİ) ve Emlak Bankası gibi kamu kuruluşla- n da destek \eriyor. Bunun sonucunda özellikle büyük şehirlerde hem konut ihtiyacı büyü- yor hem de daire fiyatlan sürekli ar- tı>or. 1950'li yıllardan bugüne Türki- ye'nin gündeminde olan, ancak hiç- bir siyasi iktidann kesin çözüm üre- temedıği konut sorunu, özellikle bü- yük şehirlerde artarak kronıkleşıyor. Istanbul başta olmak üzere büyük şehirlerde tarla durumundaki arazi- lenn hızla imara açıldığı ve sayıcaye- terli konut üretildiğı ifade edılirken, 2010 yılında konut açığının 5 milyo- na çıkacağı öngörülüyor. Bunun 25 milyon insanın evsiz kalması anlamı- na geldiğıne dikkat çeken uzmanlara göre Türkıye'nın en büyük sorunla- nndan bın konut. Konut açığının şu ankı çalışmalarla ise kapanması müm- kün görünmüyor. Lüks konut üretımine ağırlık veril- meye devam edilmesi durumunda so- runun çözümünün neredeyse imkân- sız olduğunu öngören uzmanlar, u !b- tiyacı olana yönelik konut üretilme- mesi ve bu işin kâr etme amacıyla va- pılması, konut açığını büyütüyor" gö- rüşünde bırleşiyor. Liberalizm dayanışma>a zorladı Türkıye'nin kooperatiflerle tanıştı- ğı dönemlere bakıldığında. kurulan kooperatiflerin ürünlennin tamamen alt gelir grubuna hitap ettiğı görülü- yor. Özellikle 1980'lı yıllann Türkiye- si'nde esen liberal rüzgâra karşı ke- netlenerek güçlerini paylaşan alt ge- lirlilenn. güçlü kooperanfömekleri or- taya çıkardığı ve ev sahibi olanlann yansının kooperatif yoluyla konut edindığı görülüyor. Bugüne gelindi- ğinde kooperatif aracılığıyla korıut edinenlenn sayısının sürekli düştüğû gözlenıyor. 1980 yılındanönceki dö- nemde kooperatiflerin pazar payı yüz- de lOcıvanndayken. 1980 yılı sonra- sında yüzde 40'a kadar çıktı. Konut ihtiyacı. söz konusu tarihlere göre kat kat arttığı halde bugün kooperatifle- rin pazar payı sadece yüzde 30 civa- nnda. Lüks konut kâr demek Ulusal Emlakçılar Derneğı Başka- nı Reha Medin. önce kooperatifin ku- rulması, ardından üye paralanyla n- sa alınması ve konut üretıminebaşla- ması gerektığine dikkat çekerek. "K»- operatifın temelinde organizasvon var- dır. İnsanlar bir araya gelir. inşaataı bir yapımcıfirmayaverir >e bu orp- nizasyondainsaatiannısürdürür. Ara Türkiye'de bu hiçbir zaman böyle *- muyor. Para kazanmak istevenler U- operatifçiliği yannm alanı gibi değ«- lendiriyoıiar" dedi Konut açığının kapanmısının, an- cak ihtiyacı olanın alabilecegi tarzii "mütevazıkonutlar" üreterek mümkiı olacağına ışaret eden Medin, "Dar g^ lirii miKarhk konut alamıyor. Bunb- ra attcmatif de bulamıyor.80 metıe- karelik konutlara ihriyaç >aı Ancak m kâr etmediği için üretilmhor" dec: Medın. "Orta gelir grubunun alım g> cü düştü. Toplu konut firmalarımn n sosyal değil. lüks konutlar > ıpnklarn görüyoruz. Dar gelirli ömrinü kirao geçiriyor. kooperanfle uğraşamrvtr. B* na karşın bir evi olan ikinciani üçii> cüsünüabyor. Kooperatiflerde buna h i met ediyor" diye konuştu. Sürecek
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear