14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
10NİSAN1998CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 'Gökçek dosyaları gizleniyor' • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - CHP Ankara Milletvekili ve Parti Meclisi üyesi Yılmaz Ateş. devletin resmi organlannın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek hakkmdaki soruşturma dosyalannı gizlemeye çalıştıklannı savundu. Gökçek hakkında açılan soruşturmalan belirlemek amacıyla lçişleri Bakanı Murat Başesgioğlu'nun yanıtlaması istemiyle iki ayn soru önergesi veren Yılmaz Ateş, aldığı çelışkih yanıtlann "ırtıca ıle mücadele ettiğini savunan hükümetin samimiyetsizliğini ortaya koyduğunu" söyledi. Dev deniz • MtLAS(Cumhuriyet)- Milas'ın Gürçamlar köyü sahilınde yaralı olarak bulunarak korumaya alınan dev denız kaplumbağasının 'caretta caretta' değil, 'yeşil deniz kaplumbağası' adı da verilen 'cheloniamydas' türü olduğu belirtildi. Köylülerin ihban üzenne jandarma tarafından karaya çekilen ve Bodrum Su Crünleri Araştırma Enstitüsü Güvercınlik Üretım ve Eğitim Merkezı ! nde korumaya alınan kaplumbağa ile ilgıli bilgi veren Su L'rünleri Yüksek Mühendisi Yavuz Morkan, 90 kilo ağırhğında ve 83 santımetre boyundaki kaplumbağanın erkek olduğunu belırtti. Haluk Levent bugün özgüp • ADA.M. (AA)- Türk pop müzıği sanatçısı Haluk Levent. tutuklu bulunduğu Karataş Cezaevi'nden bugün tahlıye edilecek. Haluk Levent. 1988 yılında Adana'da bır bilgisayar şirketınde çalışırken, başkasma ait 3 mılyon lıralık çek üzennde tahrifat yaptığı gerekçesıyle Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce yargılanmış, 3 yıl 10 ay 20 gün hapıs cezasına çarptınlmıştı. mevlit • İstanbul Haber Servisi - Alibeykö) Halk Meclisi, 2 yıl önce Kurtuluş gazetesı satarken polis tarafından öldürülen lrfan Ağdaş'ın ruhuna Eyüp Sultan Camii'nde mevlit okuttu. Okunan mevlidin aynı zamanda. mart ve nisan aylannda çatışmalarda öldürülen 'devrim şehitleri' anısına düzenlendiği belirtildi. Mevlit sırasında lrfan Afdaş'ın yengesi Şükran Ağdaş gözyaşı döktü. Mevlidin ardından katılan vatandaşlara şeker dağıtıldı. Demirel'e bayram tebriği • İstanbul Haber Servisi - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, dün Ulus'taki evinde İstanbul Valisi Kutlu Aktaş, tstanbul Emniyet Müdürü Hasan Özdemir, DTP Genel Başkan Yardımcılan Orhan Keçeli ve Akın llkin, işadamlan Mahmut. Zülküf ve Ekrem Ceylan kardeşler ile Kocaeli Valisi Memduh Oğuz'un bayram tebriklerinı kabul ettı. • İstanbul Haber Senisi- Taksim'de 18 Mart'ta düzenlenen gösterilerde gözaltına alınan ve daha sonra tutuklanarak Bayrampaşa Özel Tip Cezaevi'nekonulan 19 öğrencının serbest bırakılması için dün cezaevi önünde istanbul Demokratik LiselilerBirliği"ne(lDLB) üye bır grup öğrenci basın açıklaması yaptı. Polis, açıklamanın ardından 4 öğrenciyi gözaltına aldı. DiyaneHen uyarı • MEKKE (AA) - Diyanet fşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz. Hac tdare Merkezi"nde düzenlediği basın toplantısında, hacda ölmenin fazileti olmadığını söyledi. Avrupa'dan gelen Türk vatandaşlanyla birlikte yaklaşık 80 bin Türk"ün hacı olduğunu bildiren Yılmaz, "Vatandaşlanmız 'hacı olduk' diye memleketlerine dönünce dünya hizmetleriyle ilgilerini kesmesinler" uyansında bulundu. Çiller'in kaderi 'servet' dosyasmdaki 'seçim pazarlığma' endeksli Temizel: Dosya tamamlaınyor AYŞESAYIN ANKARA-TBMM, DYP Genel Başka- nı Tansu Çiller'in trilyonlan bulan kuşku- lu serveti için 3. perdeyi açmaya hazırlanı- yor. Iktidarortaklannın "haksız servet edin- diğj" savıyla Çiller hakkında verdikleri Meclis soruşturma önergesi bayramdan sonraki ilk hafta içindeTBMM Genel Ku- rulu'ndagörüşülecek. Önerge kabul ediür- se. hakkındaki servet araştırma ve soruştur- malanndan "iktidar" gücünü kullanarak kurtulan Çiller'e, muhalefetteyken hesap sorulması yolu açılabilecek. Bu arada, Ma- liye Bakanı Zekeriya TemizeL mahkeme tarafından istenen dosyanın tamamlanma- sı için "bir-Od nokta kaidığmı" belirterek, "Çalışmalannuz tamamlanmak üzere. Ne- reye gerekhorsa oraya göndereceğiz*' dedi. REFAHYOL ortaklığının sona ermesi ıle kendıni muhalefette bulan ve karşısına yıne servet soruşturmasının çıkacağmı he- saplayan Çiller, son soruşturma önergesi için umutlannı bu kez "seçim pazartıklan- na" bağladı. Koalisyon ortaklan ANAP. DSP ve DTP'li millervekillerinin imzasıy- la TBMM Başkanlığı'na sunulan soruştur- ma önergesinde yaklaşık 2 milyon 500 bin dolarlık haksız servet edinmekle suçlanan Çiller'e Yüce Divan yolunun açılıp açıl- maması konusunda CHP belirleyici parti olacak. CHP'nin hükümetin üzerindeki et- kinliğini de'dikkate alan Çiller; henüz Mec- lis soruşturma önergesi verilmeden CHP ile "dirsektemasına" bağladı. Çiller geçen aylarda, "2. demokrasi hamlesi" adı altın- da, diğer siyasi partilerin yanı sıra ziyaret ettığı CHP Genel Başkanı Deniz Baykal a, "seçim hükümetinin başbakanhğmı" öne- rerek, nabız yoklaması yaptı. DYP'liler; Baykal'ın, bu yıl içınde seçimi gündemin- den çıkaran hükümetle, tarih konusunda anlaşamaması durumunda, 1998 sonunda "erken seçim" için anlaşabileceği Çiller'i Yüce Dıvan"dan kurtarabileceği hesabı ya- Eşı OzerlçuranÇiDer'le ilgili. "evrak- ta sahteriHk" ve "haksız mal edindiğT sa- vıyla açılan 2 ayn davadan yargılanan Çil- ler, TBMM'de 3. kez serveti masaya yatı- nlan ilk siyasi lider oldu. Çiller, 19. Dö- nem'de hakkında verilen Meclis araştırma önergesiyle ilgili olarak dönemin hükümet • Çiller hakkında iktidar ortağı partilerin verdiği Meclis soruşturma önergesi kabul edilirse, daha önce iktidar gücünü kullanarak Meclis araştırma ve soruşturmalanndan kurtulan Çiller'e muhalefetteyken "malvarlığının hesabı" sorulacak. Maliye Bakanı Zekeriya Temizel de mahkeme tarafından istenen dosyayı tamamlamak üzere olduklannı bildirdi. ortağı SHP'li Başbakan Yardımcısı Murat KarayalçuTla anlaştı. Önergenin tüm lider- ler için yaygınlaştınlmasıyla Çiller. tek he- def olmaktan kurtuldu. Çiller'in ikincı kur- tancısı ıse. bugün siyasetten 5 yıl yasaklı olan. kapatılan RP'nın Genel Başkanı Nec- mettin Erbakan oldu. ANAYOL bozgu- nundan sonra, REFAHYOL hükümetinin başbakanı olan Erbakan, bunun diyetini Çiller'i Yüce Divan'dan kurtararak ödedi. Servetının kaynağı ile ilgili kuşkulann aydmlatılamaması. komısyona sahte belge sunduklannm anlaşılmasına karşın "par- mak hesabıyla" Yüce Divan'dan kurtulan Çiller çiftinin malvarlığı ile ilgili dosyalar- da yer alan temel bilgiler şöyle: • Çillerler'in servetindeki hızlı artış, Özer Uçuran Çiller'in. genel müdürü ol- Mimar Sinan aıuldı tstanbul Haber Servisi - Büyük usta Mimar Sinan ölümünün 410. yıldönümü nedenıyle dün düzenlenen törenle anıldı. Mimar Sinan Üniversitesi (MSL) ile Mi- maıiar Odası tstanbul Bü- yükkent Şubesi tarafından Süleymaniye'deki türbesın- de yapılan anma toplantısm- da, Sinan'ın senede bir gün değil. her gün anımsanması gerektiği, bunun için de bir "Mimar Sinan MüzesTnin daha fazla gecıkmeden ku- rulmasının görev olduğu vurgulandı. Törende konuşmayapan Mimarlar Odası Başkanı Prof. Dr. Afife Batur, "Si- nan'a sa> gı duyabilmenin öl- çüsü, İstanbuİ'da kenti bo- zan yapüaşmaya karşı tavır almakür._" dedı. Toplantıya katılanlar, böylesine önem- li bir sanatçının anma gü- nünde tstanbul Belediyesi ıte Kültür BakanlığTnın temsıl edilmemış olmasını "büyük vefesızhk* olarak belirttıler. Antalyayat limanında nostalji Bayram tatilini Antaha'da geçiren CHP Genel Başkaru Deniz BaykaJ. sabah yürüyüşleri geleneğini hîç bozmuyor. BaykaL dün eşi Okay Hanım'la yat timanına giderek adeta ilk tanışbklan günler gibi nostalji yaşadılar. (FotoğraftAA) Sezgin ve Karadayı iddiaları yalanladı 'Öcalan 'dan mektupyok' ANTALYA (Cumhuriyet) - Başbakan Yardımcısı ve Milli Savunma Bakanı tsmet Sezgin. PKK lideri Abdullah Öcalan ın Genelkurmay Başkanı ve Baş- bakan'a 'Ateşkes mektubu' gönderdiği iddialannm asılsız olduğunu söyledi. Genelkur- may Başkanı Ismail Hakkı Ka- radayı da, "Yok böyle bir şey" diyerek mektup ıddialannı ya- lanladı. Sezgin, Antalya Valisi Hüsnü Tuğlu'nun Genelkurmav Baş- kanı Karadayı ile bazı kuvvet komutanlan onuruna verdiği akşam yemeğine katıldı. Öca- lan'm mektup gönderdiğine ilişkin iddialan PKK'nin 'takti- ği' diye nitelendiren Sezgin, "Böliicü terör örgütünün başı- nın, Başbakan Mesut Yılmaz ve Genelkurmav Başkanı Ismail Hakkı Karadayı'ya mektup gönderdiği iddiaları asılsızdır. Doğnı değiklir" dedı Genelkurmay Başkanı Kara- dayı da, gazetecilerin sorusu üzerine mektup iddialannı ya- lanlayarak "Hayır. Böyle bir şey yok" dedi. Yemeğe, K.ara Kuv- vetleri Komutanı, Jandarma Ge- nel K.omutanı. Hava Kuvvetleri Komutanı.Genelkurmay tkinci Başkanı ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı da katıldı. Genelkurmay ın yeni projesi Askerikazalaraya/an taldp ANKARA (AA) - Askeri bir- liklerdeki kaza ve olaylar yakın takibe alındı. Genelkurmay Baş- kanlığı, çok büyük hassasiyet gösterdiği bu konuyla ilgili bir de proje geliştırdi. Bilgisayar desteklı "Kaza-O- lay Takip Projesi*1 ıle kaza ve olaylann yoğunluk gösterdiği birlik ve karargâhlan belirlemek, kaza ve olayı meydana getiren veya buna maruz kalan personel hakkında istatistiki bilgiler elde ermek, bu değerlendirmelerin ışığında gereklı tedbirlerin alın- masına yönelik çalışmalar yap- mak mümkün olacak. Genelkur- may, bu ilkbaharda kaza ve olay- lar konusunda alınması gerekli tedbirleri de belırledi. Buna gö- re, kaza ve olaylann nedenleriy- le almacak tedbırlen ıçeren renk- li. görsel hale getırilmiş broşür ve kartlar hazırlanarak yayımla- nacak. Kendini askerliğeelveriş- siz hale getirme olaylannda ve- rılecek cezaların etkın şekılde uygulanması sağlanacak. Kaza ve olaylann belirgin ne- denleri arasında kişilik bozuk- luklan ile psıkolojik rahatsızlık- lar önemli yer işgal ettiğinden, askere almalardaki saglık mu- ayenelen daha geniş bir zaman dilımınde kapsamlı olarak yapı- Iacak. duğu İstanbul Bankasf nın batışıyla başla- dı. Ziraat Bankasf nın "sahtekârûkla" suç- ladığı Özer Uçuran Çiller'in. îstanbul Ban- kası'ndan, kendi şirketlerine para aktardı- ğı Maliye raporlanna geçti. • Çiller çiftinin yüzde 99.9 hissesine sa- hip olduğu Marsan Marmara Holding'ın 1991-1996 yıllan arasında "zarar" göste- rerek vergi kaçırdığı belgelendi. • Çilierçıfti, 1987 yılında "beyana tabi gelir\'ergisi" olmadığı gerekçesiyle Sanyer Vergi Dairesi'ndeki kaydını sildirdi. • Bizim Vadi Kooperatifi davasında Ö- zer Çiller, "sahtekârlıkla", Tansu Çiller de "zûnınete kaülmakla" suçlandı. • Çiller, mal bildiriminde yer alan 570 bin dolar. 690 bin mark ve 880 adet Cum- huriyet altınının "ev hanımı" olan annesın- den kaldığını iddıa etti. • Başbakanlığı döneminde örtülü öde- nekten dolandıncı Selçuk Parsadan'a 5 milyar lira kaptırdığı, mahkeme karanyla belgelendi. Ancak Yargıtay. bunun "ne amaçla verfldiğinin saptanamadığı'* kara- nna vardı. Çiller'in örtülü ödenekten kul- landıği 500 milyar liranın nereye gittıği ise hâlâ bilinmiyor. • Çiller çiftinin. lstanbul-Yeniköy'deki yalısının Turban Genel Müdürlüğü boyacı- İan tarafından boyatıldığı. giderlerin deyi- ne kurumdan karşılandığı belgelendi. Dö- nemin Turban Genel Müdürü olan Ömer Bilgin, hizmetlerinin karşılığı olarak DYP'den Isparta Milletvekili seçildi. An- cak, TBMM Anayasa-Adalet Karma Ko- misyonu, Bilgin'in Turban Yolsuzluğu nedeniyle mil- letvekili dokunulmazlığı- nın kaldınlmasını kararlaş- tırdı. • Turban'a aıt "jet skTnın Çillerler'in oğlu Mert tarafından kullanıldı- ğı ortaya çıktı. Ancak Çil- ler çifti, üzerinde "Hunda" yazısı bulunan eskı ve dö- küntü başka bir "su moto- runu" kuruma iade etti. • Çiller çifti. 1993 yılın- da dönemin Turban Kuşa- dası Marina Müdürü tbra- him Demir" i de devreye so- karak uluslararası listeler- de değeri 385 bin dolar ola- rak görülen "President" ad- lı yatı, değerini 500 milyon lira bedel göstererek satın aldı. Ancak yatın sadece uydu anten donanımı için 1 milyar 85 bin lira harcandı- ğı ortaya çıktı. Çiller çifti aynı şekilde "Denge" isim- li yatı da gerçek değerinin çok ajtında aldı. • •Özer Uçuran Çiller'in, ABD'deki şirketı GCD lnc'le ilgili Malvarlığı So- ruşturma Komisyonu'na gönderdiği bir belgenin "sahte" olduğu ortaya çık- tı. Çiller hakkında, "evrak- ta sahtecilik ve tahrifat" suçlamasıyla Ankara Cum- huriyet Savcılığı 'nca açılan dava sürüyor. • Çillerler'in sahibi ol- duğu Marsan Marmara Holding'in. ABD'deki şir- ketleri GCD Inc'e "serma- yetransferi" olarak Hazine kayıtlanna yansıyan 925 bin dolann nereye ve nasıl transfer edildiği hâlâ ortaya çıkmadı. 1992 ve 1993 yıl- lannda 3 parti halinde gön- derilen 925 bin dolann GCD lnc'e aktanldığının bildirilmesine karşın, bu şırketin sermayesınin 100 bin dolar olduğu resmi bel- gelerle kanıtlandı. • DTP Kınkkale tl Baş- kanı Sadık Avundukluoğ- hı'nun suç duyurusu üzeri- ne Özer Uçuran Çiller hak- kında. 89 milyar 988 mil- yon 936 bin liralık haksız kazanç edindıği sav ıyla An- kara Cumhuriyet Savcılı- ğı'nca 2. dava açıldı. lddi- anamede, "tlgüileritarafin- dan servetin kavnağı göste- rilen miktarlar, malvarlığn nı açıklamak için yeterli o\- mamaktadır" denıldı IRMIKIAYDIN ENGİN Herhalde gözünüzden kaç- mamıştır; bizim Cumhuriyet'in ekonomi sayfalarında bir dizi başladı: "2000'li Yıllara Doğnı TürkiyeEkonomisi". Eğercanı- nızın iyice sıkılmasını istiyor ve bahane bulamıyorsanız, oku- yun; okuduysanız bir daha okuyun. Içinizi bir boğuntu kaplayacak. Ekonomi servisindeki kızlı er- kekli bacak kadar veletler, Tür- kiye ekonomisini masaya ya- tırmışlar; insafın zerresinden nasipsiz olduklan için de iyice didiklemişler. Hani Cumhuriyet reklamı yapar gibi olmasın a- ma, "amştırma haber"in terte- miz bir ömeğiydi. Ekonominin borsa bültenleri, döviz hareket- leri, Merkez Bankası'nın kur ve faiz manevralanndan ibaret ol- madığını gözümüze gözümü- ze sokuyorlardı. Renk vermedim, ama kıs- kandım. Kusurlarını aradım... Ve tabii herarayan gibi buldum. Dizinin ilk günü bir başlık at- rnışlar: "Yeni Yüzyıla Hazırtık- sız Yakalandık". Daha Nasıl Hazırlanacaktık?.. Buyrun bakalım. Dünkü çocuklara ekonomi haberi yazdınrsanız olacağı bu- dur işte. Lafa bakın: Hazıriıksız yaka- lanmışız!.. • • • Geceyansı adamın kapısı ça- Itnmış. Açmış bakmış. Karşısın- da Azrail: - Tamam demiş. Va- den doldu. Canını almaya gel- dim... Adam pişkin. Korkudan ren- gi atmış, ama belli etmemiş, tersine, üste çıkmış: - Olur mu yahu,demiş. Böy- le selamsız sabahsız, habersiz uyansız olur mu? Git Allahaş- kına. Işim var gücüm var. On- ları bir yoluna koyayım. Borç- larım var, ödeyeyim. Alacakla- nm var, tahsil edeyim. Yatırım- lanm var, rayına sokayım... Sen şimdi git ve lütfen haber ver- meden de gelme. Azrail'in iyi tarafına denk gel- miş. Gülmüş: - Peki, demiş. Şimdi gidiyo- rum. Ama bir dahaki sefere mazeret filan dinlemem. Bizim pişkin 'yutturdukenayiye'diye sevinip gene üste çıkmış: - Tamam tamam... Tamam da bak haber vermeden gel- mek yok ha! Azrail başını sallayıp gitmiş. Bizimki rahat bir soluk alıp ya- şamını keyifle sürdürmeye baş- lamış. Yıllargeçmiş, Azrail'den ses soluk yok. Adam iyice yaşlanmış. Dişle- ri dökülmüş; kulakları ağırlaş- mış; iki by-pass, bir kalp ame- liyatı geçirmiş; sol bacağına felç gelmiş, ayağını sürükleye- rek yürür olmuş, ama Azra- il'den hâlâ ses soluk yok. Bir gece ansızın kapı çalın- mış. Açmış bakmış: Azrail. Bir kez daha, çok yıllar önceki gi- bi üste çıkmayı denemiş: - Yahu Azrail, ne oluyor? Kavlimizböyle miydi? Hani ön- ceden haber verip de gelecek- tin. Bak gene habersiz dayan- dın kapıya. Azrail'in bu kadar pişkinliğe tepesi atmış: - Ulan, demiş. Kalp krizige- çirdin; iki defa damarın tıkan- dı; ayağına felç indi; saçlann döküldü; gözlergörmez, kulak- lar duymaz oldu. Peki ben ge- lişimin yaklaştığını sana başka nasıl haber verecektim?.. ••• Daha öncekileri -mutlaka vardır, ama gene de- bilemem. Ama ben kendimi bildim bileli, bu ülkenin yurtseverteri, ilerici- leri, antiemperyalistleri, hele hele Marksistleri bıkıp usanma- dan yazıp çizdiler, konuşup an- lattılar: "Beyler, paşalar bu iş böyle gitmez. Uluslararası ser- mayeye böylesine kölece ba- ğımlı bir ekonomiyle bu gemi yürümez. Sanayileşme hedef- lerinden böylesine sapıp, pa- rayla para kazanmayı hüner belleyen ve belleten bir eko- nomiyle yol alınmaz. 2000'liyıl- lara girildiğinde, bize olsa olsa, önde gidenlerin ardından nal toplamak kalır" dediler... Kös dinlendi. Dinlenmekle kalınmadı, "felaket tellallan, müzmin muhalifler, bozguncu- lar" diye suçlandık. Içimizde komünizmi seçenler, iyiden iyi- ye "ulusal düşman" ilan edildi- ler. Sosyal demokrasiyle idare edenler, biraz dillerini sivritttiler mi, "Sen de mi komünist ol- dun" diye siyasal linçlere uğra- tıldılar. Boş bulunup "Toprakiş- leyenin, su kullananın" lafını ağzından kaçıranlar, hemen aptes tazelediler. Bugünlerde "iyi tarikat - kötü tarikat" ay- rımlanyla uğraşarak siyaset jonklörlüğü yapıyorlar. Hani bizim veletlerin yazdık- lannainanıp, "Yazıkbe, bak ha- zıriıksız yakalanmışız. İşte 2000'li yıllar gelip kapıya da- yanmış bile" dersiniz diye uya- rayım dedim. Hazıriıksız filan yakalanma- dık. Tersine, "2000'liyıllara sürû- nerek girecek ekonomiler" ya- nşında ilk sıralarda yer almak için özel olarak hazırîandık. POLİTtKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Yitik Düşlep Zamanı... Bir çocuk kapının eşiğinde duruyor... Bir anne, bir baba harcanmış coşkulann içinde za- mansız mevsimleri çağırıyor... Şimdi görüş zamanıdır... Umutların yok olduğu, özlemlerin çoğaldığı bir andıro!.. Demir sürgülü kapıntn açılmasını beküyorlar sa- bahtan ben... Birkaç paket çay, şeker, sigara, meyve suları ma- saların üzerine konuluyor... Bireş, bir çocuk... Çocugun saçları saman sansı, gözleri mavi... Görüş başlamıştır artık... Sigarayı kesik kesik içine çeken genç adam uzun- ca bir yolculuğa çıkmış gibidir. Bir tuhaf duygu, içinde dalga dalga yayılmakta- dır. Özlem sevdaya yenik düşmüş, kuşun kanadın- daki özgürlük onu başka baharlara taşımıştır... Genç kadın sımsıkı tutmuştur erkeğinin ellerinı... Avuçlannda ılık esintiler, yüreğinde derin acılar vardır. Çocuk babasının kucağında, deniz mavisi gözleriyle bir sevgıyi çoğaltmaktadır... Her bayram aynı acı, aynı telaşla yitik düşlerin arasında dolaşır, zaman kimi kaçışlann içinde kay- bolur... Çocuk babasını öper çoğu kez... Baba ise kapalı kapılar ardında darmadağınıktır. Onun coşkusu yitmiş, umudu tukenmiştır... Siyasi hükümlü ve tutuklular onlar kadar mutlu de- ğildir. Çünkü açık görüş onlara yasaktır... Batan gün her sabah yeniden doğar; hiç bitme- yen gece Catulus'un dilinde tek ve sonsuzdur; de- mir kapı sürgülü, yaşam kelepçelidir... Özlem gözyaşlanyla buluşur, buğulu bir ses de- mir paımaklıklann arasından içeriye süzülür... Pos bıyıklı gardiyanın bakışı, tavandaki otuz mum- luk sarı ışık, bumunuzu sızlatan küf kokusu sanki 1930'lardaki Amerikan hapishanelerinı anımsatır... • • • j Çocuk, saçlarını okşuyor babasının... Bir gökyüzü, üzerimizde mavi avuntulanyla se- lamlıyor bizi... O küçük avlu, taş merdivenler, nöbetçi kulübesi... Belki Çankın'da, belki de Çanakkale'deyiz... , Sabahın ilk ışıklandır yüzümüzü aydınlatan... Istanbul'dayız, Metris'te ya da Buca Cezaevı'nde- yiz... Diyarbakır'da, Van'da, belki de bir başka yerde.., Mevsim ilkbahardır, aylardan nisan... Bayramın son gününde, cezaevlerinde görüşte, umutlanmızı yıkıyoruz sevenlerle, sevilenlerle biıiik- te... Siyasilere açık görüş yasak!.. Bir çocuğun yüreğindeki eğrilik gibi, bir babanın kirpiklerindekı özlem gibi, kaçışın tam orta yerinde- yiz hiç farkına varmadan... Çocuklannı iyi öğretilerden geçirmeyen toplum, onlan işkencelere teslim edip dört duvar arasında cezalandırmaya yeminlidir sanki!.. Cemal Süreya'nın uçarı gergin tayları ya da kav- rulan işçı annın azgın peteğinde gibi sayıklayan ço- ğunluğuz hepimiz!.. Kaybolan yıllanmızı kim geriye verecek bizlere? Demokrasinin bir yaşam biçimi olduğunu kim öğ- retecek gençlerimize? Bugün görüş günü, görüşmeciler kapıda bekli- yor... Bir türkü müdür uzaklarda işittiğimiz yoksa bir sevda şiiri midir bılinmez... Genç kızın annesınin boynuna sanlışı ve ona şöy- le demesi hiç düşünülmez: "Bizim oralara bahargeldi mi anne? Evimizin bah- çesindekı gülleraçtı mı?" Bilmem Cemal Süreya'nın şu dizelerini anımsadı mı: "Karanlık her sokaktaydın gizli her köşedeydin I Bir çocuk boyuna bir suyu söylerdi mavi. I Birtakım genç anneleri uzatırdı bir keman I Sen tutar kendi- ni incecik sevdirirdin I Bir umuttun bir misillemey- din yalnızlığa." • • • Demir sürgülü kapı yeniden kapanıyor... O zamansız mevsimlerin içinde çoğalan sevinç- ler ansızın hüzne dönüşüyor; kaybolan yılların arka- sına saklanan yalnızlıklar alaca bır karanlığın içine gömülüyor... Genç kadın, avuçlanndaki ılık esintiyle yaşamın kahredicı tutkusuyla ayakta kalabilme savaşımında tek başınadır. Saman sansı saçlı, mavi gözlü çocuk, bir başka görüşün avuntusundadır... Artık tutuklu ve hükumlüler koğuşlarına çekilmiş, ranzalarda yeni düşlerle yaşamaya başlamışlardır... Bir özlemdir koğuşları saran, bir sevdadır yalnız- ca öykülerde yaşanan... Yüzlerde kaybolan ışıltılar; yüzlerde yüzyıllık bir özlem... Kuşlar bu mevsim yuvalanna döner bilir misiniz; uzun yağmurtar bu mevsim başlar anımsar mısı- nız?.. O sıcak mavisi gökyüzü görünmez mazgalların- dan; bir güvercin kanat çırpmaz özgürlüğe size se- lam vermeden... Burası hapishanedir... E. Posta: Hikmet.Cetinkayaa raksnet.com Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 C A G D A S Y A Y I N L A R ÇAĞINIH TANIĞI ÜÇ YAZM 2 BASI 300 000 TL KUBİ1AY OLAYI VE TARİKAT KAMPLARI4 BASI 55OOOOTL SANCILI YILLAR KUJATIUKIJ SOKAKIAR 4. BASI 350(X)CTL KUZU POSTUNDA KURT 2. BASI 6OC0O0TL ZAMBAK SANA DA BULAJTI KAN 2 BASI » 0 XC TL PİN BARONUNUN KAZLARI 2. BASI 6OC0OOTL ÂSIK KADINLAR SOKAĞI 2 BASI 5COKOTL SERİAT PAZARI 600 000 TL SEVDANIN ADRESİ BELLİ DEĞİL 1000 000 TL Çağ Pazariama A.Ş. Turkocağı Caddea No 39/41 (34334) Cağaloğlu-lstanbul Tel: (0212) 514 01 96
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear