Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 29 MART 1998 PAZAR
HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Istanbul
Edime
Kocaeli
Çanakkale
Izmir
Manisa
Aydın
Denizli
Y
PB
Y
PB
PB
PB
PB
Y
6
7
5
5
9
9
11
16
Sinop 7 Adana Y 14
Samsun 7 Mersin Y 17
Trabzon Y 10 Diyarbakır Y 16
Giresun 7 Şanlıurfa Y 16
Ankara
Eskişehir
_9 Mardin
9 Siirt
Y 13
Y 14
Y 1 3 Hakkâri
16 Srvas 8 Van
Zonguldak K 9 Antalya Y 18 Kars Y 10
Marmara'nın batısı ve
kıyı Ege dışında tüm
yurt yağışlı geçecek.
Yağışlar genellikle
yağmur, yurdun güne-
yi ve doğu kesımlenn-
de sağanakve gökgü-
rültülü sağnak Batı
Karadeniz'ın ıç kesım-
len ıle Doğu Anado-
lu'nun kuzeyının yük-
seklennde karia
kanşık yaömur şek-
lınde olacak.
DIS MERKE2LER
Oslo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
Y
PB
PB
Y
PB
PB
PB
PB
11
6
9
17
15
19
19
19
Münih PB 19 Zürih
Berlin
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
PB
PB
PB
PB
PB
Y
PB
Y
16
14
20
18
12
5
19
13
PB 20 Şam
Moskova
Aşkabat
Akmola
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
PB
PB
PB
PB
PB
Y
Y
Y
10
20
1
17
18
16
20
19
Y 15
Taşkent
•Tttran
Kahire
f ^ Parçalı bulutlu : Sıslı Bulutlu k
Çok bulutlu Yağmuriu Kariı Sulu kar Gok gurûltutû
GÜNCEL ctnsEYT ARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
Siyasetteki kısır döngünün tek nedeni, yeni yetme, a-
ma "umutsuz vakaya" dönüşen günümüzün liderieri.
Hak yemeyelim. Liderierin bir ortağı var: Böyyük med-
yamız da tıpkı parti liderteri gibi.
MGKtoplantısından sonraki manşet (Milliyet'te): "Uz-
/aşma bildirisi çıktı."
Fakat manşetin tam altında bir resim. Orgeneral Ka-
radayı eğilmiş, Cumhurbaşkanı ile "bir şeyler konuşu-
yor". Resimaltındaki yazının başlığı aynen şöyle:
"Askerler Bir adım bile geri atmaytz."
Bu başlık altındaki haber, askerlerin irtica konusunda
düne kadar sabır ve inatla koruduklan mevzilerden geri
çekilmediklerini kanıtlayan satırian içeriyor.
Hükümetin "iyi niyetine" inandıklannı dile getirmişler
MGK'de amma.. "daha somut ve karariı ad/m/ar aü/ma-
sını istediklerini" de yinelemişler.
Ya hükümet ne yapıyor? Içişleri Bakanı Başesgioğlu,
bakanlığında tarikatlara yakınlığıyla tanınan önemli nok-
talardaki beşyöneticiyi başındaolduklan "hassas görev-
den" aldığını açıklıyor.
Bu örnekten çıkan anlam nedir? Askerler Içişleri'nde-
ki beş ya da daha fazla tarikat sevdahsı yöneticinin isim-
lerini saptayıp Bakan'a veriyor. Oda... Gerisi yazıldığı gi-
bi.
Bu örnek bile askerlerin -sivil kesime oranla- sorunu
ne denli ciddiye aldıklannın göstergesi oluyor.
Eh, ne yapsın medyamız; hele derya gibi böyyük ga-
zeteler? Sivillerden başan hanesine yazacaklan bir olay,
bir girişim gelmeyince, hiç değilse irtica konusunda as-
ker-sivil arasında bir denge bulmaya çabalıyor.
MGK'nin 27 Mart 1998'deki toplantıdan sonra yayım-
ladtğı bildiri, 28 Şubat 1997'de saptanan gerçekler üze-
rine gereken çalışmanın yapılmadığını gösteriyor.
Bir iki nokta dışında, son bildirinin hemen hemen her
satın askerlerin bugüne kadar öne sürdüğü öneri ve öğe-
lerin Yılmaz hükümetince de kabul edildiğini kanrtlıyor.
Yeni bir öğe
Dikkati çeken noktalann başlıcası, açıklamanın 4. mad-
desinin (c) fıkrasında yazılı olanlar: "Din ve vicdan hürri-
yetinin halkımızın büyük çoğunluğunu teşkil eden, 'sa-
mimi inanç sahibi mütedeyyin (dinine bağlı) vatandaşla-
'nmız tarafından en geniş anlamda kulianılmakta' oldu-
ğunun, bu hünriyetlerin kısıtlanmasının söz konusu ola-
mayacağının" ilk kez ifade editmesi.
Devleti yöneten kurumlann "laikliği mütalaa ederken
Müslümanlığı hiç kaale (dikkate) almadığı" gibi, üstelik
kimsenin aklından geçmeyen bir yargıyı Anadolu'ya sin-
dirme çabalanndan kaynaklanan kaygıyla "mütedeyyin
vatandaşlara" böyiesi bir güvence veriliyor.
Türbana karşı devtet duyarlılığını Anadolu'da asırtardır
başörtüsü kullanan masum milyonlara karşıymış gibi kul-
lanma olasılığı güvencenin gerekçesini oluşturuyor.
Açıklamadaki (c) fıkrası; "halkı, devlete düşman etme-
ye yönelik" hazırtıklara da yanrt oluyor.
Bu olasılık o denli dikkate alınıyor ki; açıklamanın (d)
fıkrasında MGK, "samimi inanç sahibi mütedeyyin va-
tandaşlanmızı rencide edici beyan ve hukuk dışı davra-
nışlardan kaçınılması'n istiyor.
Ama MGK, hükümete "öncelikle mevcut yasalan -uy-
gulanmadığı saptanmış olacak ki- kararlılıkla uygulama-
sı" direktifini veriyor. Doğrudan buyruk veremeyeceği
TBMM'ye dolayiı dille "yeniyasalan süratie çıkarmasını"
içeren bir de gönderme yapıyor.
MGK, bölücü terör faaliyetlerinin "yurtiçinde ve dışın-
da kontrol edilebilir bir dûzeye indirildiğini" söyleyebili-
yor.
Ne ki, 9 aylık bir hükümete hâlâ bir buçuk yıl önce sap-
tanan önlemleri anımsatıyor.
Hükümetin irticayı "kontrol edilebilir" aşamaya geldi-
ğini söyieme olasılığtnı bir yana bıraktık, açıklama bu ko-
nuda "olumlu adımlaratıldığına" bileyervermiyor. Olunv
lu tek sonuç:
Yılmaz muhaliflerinin elinde aleyhine işlenen tek ko-
zun yitmesi!
Başbakan da şimdi gerine gerine CHP'den destek,
muhaliflerine kötek olanaklannı zortuyor.
^Niildeer santrala hayır' gösterisi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Akkuyulu
köylüler, hükümetin nükleer santral projesini An-
kara'da taze meyve sebze ve at arabasıyla yaptık-
lan eylemleprotesto ettiler. "NükleerKarşraPlat-
fbrm" çerçevesinde bir araya gelen demokratik
kitle örgütlen, hükümeti, Akkuyu'da ihale aşama-
sına gelen ve Sinop'ta proje çalışmalan süren
nükleer santrallardan bir an önce vazgeçmesi ko-
nusunda uyardılar.
Nükleer santrallar için girişimlerini sürdüren
hükümeti uyarmak amacıyla Ankara'ya gelen
Akkuyulu köylüler. Güvenpark'ta dün düzenle-
dikleri protesto gösterisinde "Akkuyu'da ve Si-
nop'tasantralageçhyok"rnesajıverdiler. Akku-
yulu köylüler, Akkuyu'dan getirdikleri taze mey-
ve ve sebzeleri yerleştirdikleri at arabasınm çev-
resinde düzenledikleri protesto gösterisinde, "Ak-
Karanlığa karşı
I Baştarafi 1. Sayfada
olmaya çağınrken "Karanhga karşı faikTürkrye"
hedefinden asla ödün verilmeyeceğini haykırdı.
Bazı sol partiler, sendikalar, meslek odalan ve si-
vil kuruluşlann katıhmıyla gerçekleştirilen mi-
tinge binlerce yurttaş katıldı. Mitmgde "Susma..
sustukça sıra sana gekcek", "Türkrve laiktir laik
kalacak", "trtkava karşı omuz omuza", "Karan-
hğa karşı dernokratik Türkiye'' sloganlan atıldı.
Sanatçı Ufiık Karakoç türküler söylerken. Ata-
türk'ün kendi sesinden Onuncu Yıl Nutku seslen-
dirildi. BahadırTokmak ile Turg^yYıkhzve Grup
Tanık da şarkı ve türküleriyle mitinge katıldı. Tok-
mak ve Yıldız, Başbakan Yardımcısı Bülent Ecc-
vit'in,
tt
t>itarikaÖarda\«r" sözlenni eleştırip ve
"Kimlerfc omuz omuza okluğuna dikkat edelim"
deyince Ecevit yuhalandı.
Daha sonra kürsüye gelen ÇYDD Ankara Şu-
be Başkaru Gülsen Daktel, dini oy için kullanan-
lar >Tİzünden ülkenın bunoktaya geldiğini vurgu-
ladı. Daldal. "Laiklik ile dinin çelişkisi yok. Din-
dar insanlann laiklikk aüp veremedigi bir şey yok.
Laikükle dini kullananlann kavgası >ar" dedı.
Cumhuriyet Kadınlan Demeğı Başkanı Avukat
Şenal Sanhan, yürüyüş sırasında Atatürk'ün res-
minin ve sözlerinin yer aldığı pankarta el konul-
masmı eleştirerek, "Irtica sözcüğünden korkan-
lar nasıl irtica ile mficadele ederler? trtica bura-
dakilerin mücadelesiy le yok edilecektir" deyince
topluluk, Ankara \'alısi Erdoğan Şahinoğlu'nu is-
tifayaçağırdı. Sanhan; ışçileri,köylüleri,memur-
lan ve gençleri özgürleşme mücadelesine çağıra-
rak, "HiçMr yasak biâm irtica de mücadelemid
engeUeyemez" dedı.
Sanhan, sözlerinı şöyle sürdürdü: "LaikBkem-
penalizme karşı mficadele içinde gelişri Emper-
yzliım irtkanm arkasındadır. Kmpenalizmle mü-
cadek için öncelikk laikliği korumalniz. Bugün
kadmlar yeniden carşafa. türbana sokiümaya ça-
hşılrvor. Ne oldu da tarikatçılar cumhurbaşkanb-
ğma, başbakanlığa kadar yükseldi? Eğrtim tari-
katiara bırakıklı. Ne kadar dış borcumuz olursa,
0 kadar şeriat getir. Bütiin bunlar kiiçük Ameri-
ka ohnamn bedeüdir."
ADD Genel Başkanı SuphiGûrsoytrak, mi-
ting afışleri ve el ilanlannın dağıtılmasını en-
gelleyen Vali Şahinoğlu'nu eleştirirken "Cum-
huriyetin 75. yılında Atatürk' ün kurduğu cum-
huriyetinvalisi, Atatürk'ün kalpaklıresmini ya-
saklryor" dedi. trticaya karşı mücadele çağn-
sı yapan Gürsoytrak, "Sessiz kalmamalryız. Her
alanda ezilmemiz sessiz kalmamızdan ka>nak-
lanıyor. Herkes'Ben de vanm' diyerek orta>a
çıkmah" diyekonuştu.
Binlerce yurttaş daha sonra Anıtkabir'e yürü-
yerek Ata'nın mozolesini ziyaret etti.
ÇGD ödülleıi sahiplerini buldu
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin
(ÇGD) "Yüın Gazetedleri"
ödülleri sahiplerini buldu. ÇGD
Başkanı tsmet Demirdöğen,
derneğin 20. yılını kutladığını
arumsatarak " Biz 20 yaşmda bir
deükanlıyız, ama kökümüz
deriıüerde. Demokrasimiz de
yeni. Demokrasimizin üzerine el
birliğryle titrememiz gereldyor"
dedi. ÇGD'nin ödül töreni ve 20.
yıldönümü kutlaması için Bilkent
Otel'de düzenlenen geceye çok
sayıda davetli katıldı. Ödül
törenine sanatçılar Leman Sam,
Musa Eroğlu ve Yavuz Bingöl
şarkı ve türküleriyle renk kattılar.
ÇGD'nin karikatür dalında
verdiği ödüle "Çizgflik" adlı
karikatürüyle gazetemiz çizeri
Kamil Masaracı değer görüldü.
ÇGD'nin 1997 yılı ödüllerini
kazananlar şöyle:
- Onur Ödülü: Sürekli Aydınhk
İçin 1 Dakika Karanlık
girişimcileri adına Ergm Cinmen.
- Uğur Mumcu Gazetecilik
Ödülü: 'Sosurhık-20YıHık
Domino Oyunu' adlı çalışmasıyla
Enis Berberoğlu (Hürriyet).
- Mustafa Ekmekçi Gazetecilik
Ödülü: VarlıkÖzmenek
- ÇGD Dayanışma Ödülü:
Hapisteki gazeteciler ve düşünce
suçlulan adına Haluk Gerger.
- Izzet Kezer Fotoğraf Ödülü: AB
Ekeyümaz (Sabah).
- Haber Ödülü: "Diyarbakır
Açhk Görüntüleri", "Aranan
tbrahim Şahin Ankara'da Ortaya
Çücb'', "Başkentte Esrarengiz
Çete Buluşması", "Türkeş'in
Vasiyeti" çalışmalan ve yıl
içindeki haberleriyle UBA
çalışanlanna. "Çüler'e ABD
Koruması'' ile Milliyet'ten Hatice
Gürel'e "Köylüler Mayın
Koba\i" ile Demokrasi'den
OrhanÇabuk.
- TV Haber Ödülü: "Işte Çete'nin
Dûğün Fotoğraflan" ile Kanal
D'den T^ıncay Özkan "Bakandan
Bakana Torpil Ricası" ile
ATV'den Ateş Can.
- Araştırma înceleme Ödülü:
"Ftrtma Dosyaffl" ile Hürriyet'ten
Sedat Ergin "Metin Göktepe,
Manisalı Gençler, Bergamah
Kövtfilere Işkence, Gazi Davası"
ile Radikal'den Celal Başlangıç.
- Röportaj Ödülü: "Hayatın
tçmden" ile Sabah tan Nebil
Ozgentürk.
- Karikatür Ödülü: "Çizgüik" ile
Cumhuriyet"ten Kamil MasaracL
- Fotoğraf Ödülü: "Mahcup
Erbakan" ile AA'dan
Abdurrahman Antakyata.
"Bombalardan Kaçış" ile yine
AA'dan Zekeriya Albayrak
- Radyo Programı Ödülü: "SesM
Gazete" ile Best FM'den Mithat
Bereket ve Musa Özuğurlu
"Popüler Kültür ve tletişim" ile
TRT'den Nükhet Evüboğju.
- TV Programı Ödülü: "Haberci
ile ATV'den Coşkun Aral.
"Dünden Bugüne Türk-Rus
tiişkfleri" ile TRT'den TüBn
Eraslan. "Günce" ile CTV'den
Bahar Daldal Yurttaş ve Canan
Gülek Bay&al
- Yerel Basın Ödülü:
-Jtirafçılaria Röportaj" ile
Denizli DEHA TV. "Yok Bu
Halin OHAEden Farta" ile
Batman Çağdaş Gazetesi'nden
Arif Arslan. "Bölgede Yüzkrce
Kaür Faüi Meçhule Gidiyor" ile
Siirt Mücadele ve Cumhuriyet
gazetesi muhabiri Cumhur
Küıççıoglu.
1.5 milyon genç ÖSS srnavında
İstanbul Haber Servisi-Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS)
bugün Türkiye'de 80 il ve 64 ilçe merkezi ile
Lefkoşa'da olmak üzere toplam 145 smav
merkezindeki 4 bin 966 binada, 70 bin 367 saionda
gerçekleştirilecek. Daha önce 09. 30'da başlayacağı
açıklanan sınav, 28 Mart gecesi saatlerin geri ahnışı
nedeniyle 10.30'dabaşlayacak.
ÖSS'ye bu yıl, 1 milyon 359 bin 579 Vrişi başvurdu.
Sınav, tek oturumda yapılacak ve 13.30'da sona
erecek. Adaylann yerleştirme işlemlerinin
zamanrnda yapılabilmesi için en geç saat 10.00'da
sınava girecekleri yerde hazır bulunmalan gereldyor.
Sınavda adaylara bir kitapçık halinde test verilecek,
sözel ve sayısal sorulardan oluşan iki test türü
uygulanacak. Kopya çekilmesinin önlenmesi
amacıyla 10 ayn kitapçık dağıtılacak. ÖSS puanlan
hesaplanırken, sözel, sayısal ve eşit ağırhklı olmak
üzere üç puan türü hesaplanacak.
deniz mavidir, mavi kalacak", "Atoma hayır".
"Akkuyn, Çernobil olmayacak". "ZehirH sebze
istemh'oruz'', "Halkız, hakhyız, kazanacağızn
slo-
ganlan atıp "Bergama'da kazandık. Akkuyu'da
da kazanacağız". "Nükleer santrala geçit yok".
"Nükteer santral istemivoruz" pankartlan taşıdı-
lar.
Demokratik kitle örgütlerince oluşturulan
"Nükleer Karşın Platform" tarafından hazırla-
nan ortak bildiriyi okuyan TMMOB Başkanı Ya-
vuz Önen. nükleer santrallann yapımı konusun-
da ısrar edilmesi nedeniyle ülkenin sonu belli ol-
mayan serüvenlere sürüİdenmek istendiğini söy-
ledi. Japonya dışında, gelişmiş ülkelerde 1970'li
yıllardan bu yana nükleer santrallann terk edildi-
ğini belirten Önen. şöyle konuştu: "Bunun baş
nedeni hiçbir kaza ve sızınO olmasa bile nükleer
santrallann radyoaktjf auklanna kesin ve güveni-
Ur bir çözüm bulunamamış ounasıdu-. Çünkü bu
abklann arasında van ömrü 24 bin yua kadar
uzanan bazı maddelervardır. Bunlannetkisiz ha-
legelmesi için yan ömüıierininon kau süreyle,ya-
ni 240 bin yıl saklanmalan gerekmektedir.'"
Önen, des şirketlenn çok bü>ük kârlannın sü-
rekliliğinin tehlikeye girdiğine dikkat çekerek
şunlan söyledi: "Bu durum. bu şirketlerin açma-
a ohnuştur. Onlann \arbk-yokluk mücadelesi bi-
zim nükleer santral serüvenimizin başlangıcuu
oluşturur. tşte bu nedenle Türkiye ve benzeri ül-
kelere nükleersantralpazarlamagayretleri bu şir-
keder için hayati bir önem raşımaktadır. Nüfusu.
yüzölçümü ve gelişme gücü bakımmdan yurdu-
muz onlar için çok cazip bir pazar olmanın dışın-
da önem taşımamaktaduf
Arkadaşımız Kayam'ı yitirdik
tstanbul Haber Servisi - Gazetemızin
düzeltme servisi çalışanı Necdet Kayam.
önceki gün geçirdiği ani kalp krizi sonucu
yaşammı yitirdi. Kayam'ın cenazesi, dün
Kartal Soğanlık Eski Camisi'nde kılman
ikindi namazından sonra Ortadağ
Mezarlığı'nda toprağa verildi. 1954 dogumlu
olan ve 5 yıldır gazetemizde çalışan Kayam,
Ankara Siyasal Bilgıler Fakültesi'nde eğitim
gördü. Düzeltme Servisi Şefimiz Abdullah
YazKi, Necdet Kayam'ın işine bağhlığı ve
titiz çalışmasıyla dikkat çektığini belirterek
"Necdetçevresinde olup bitenle yakından
ilgilenen, insanlarla sıcak ilişldler kuran.
toplumsal paylaşımın yaşanu daha
güzeUeştireceğine inanan bir arkadaşımızdı
T>
dedi. Kalp sağlığının korunmasına insanlann
dikkatini çekmek amacıyla düzenlenen Kalp
Haftası etkinliklerinin son gününde
yitirdiğimiz Kayam'ın cenazesi, dün Kartal
Soğanlık Eski Camisi'nde ikindi namazinı
takiben kılman cenaze namazından sonra
Ortadağ MezarlığYnda toprağa verildi.
Cenaze törenine gazetemiz Genel
Yayın Yönetmeni Orhan Erü»ç, diğer
yöneticiler, ailesi, çakşma arkadaşlan ve» ..^.
dostlan katıldı.
(Fotoğraf: KADER TUĞLA)
Hükümete CHP etkisi
B Baştarafi 1. Sayfada
ğerlendirmenin ardından Yılmaz'la görüşme-
ye geçti. 3 saat 15 dakika süren görüşmeden
sonra ilk açıklamayı yapan Baykal, rejime sa-
hip çıkma zorunluluğunun en başta CHP'ye
düştügünü belirterek muhalefet partisi olma-
lannın ülkenin sorunlannın çözümüne yöne-
lik düzenlemeleri engellemeleri anlamına gel-
meyeceğini söyledi.
Baykal, görüşmeyi Cumhurivet'e şöyle de-
ğerlendirdi: "Bizimle tarbşarak sijasi tabanını
kaybettiğini görüyor. Parlamentoda başka tür-
lü kabnası mümkün değil. Ben de > önlendirme-
ye çahşıyorum. Yeniden hükümet kurmaya ça-
uşıyoruz. Cçüncü kez hükümet kurdurmaya ça-
bşıyonız. Arük bö>1e gidemcyeceğini 0 da kav-
ramış. Bu görüşme nezaket ayarrti falan değiL
Bize kı/gınlıklarla yapan/ ederiz denilemeyece-
ği görüldü."
Baykal, bayramdan sonra Başbakan'ın, ko-
alisyon ortaklan Bülent Ecevit ve Hüsamettin
Cindoruk'la seçim tarihi konusunda anlaşma-
ya çalışacaklannı belirterek "Yoksa her an her
şey olabilir. tnatiaşmayla bir yere vanlamaz"
dedi. Baykal. basın toplantısında, laik ve de-
mokratik rejime yönelik tehlikenın bertaraf
edilmesi için her türlü düzenleme konusunda
hükümete destek vereceklerini anlatarak tartış-
ma noktalannın olabileceğini, muhalafet parti-
si olarak her zaman eleştirilerde bulunabilecek-
lerini söyledi. Baykal, görüşmede uzlaşmanok-
tasına vanlan konulan şöyle açıkladı:
"TBMM'de görüşmeleri süren metmıra sen-
dika yasa tasansı askı\a alınacak. Gazilere
emeklilik hakkı verilmesini öngören yasa tasa-
nsı, vergi kimlik numarası uygulamasuun yav-
gmlaştanlması için yasaldüzenlemeler, yabancı-
lann Türkiye'de ikametsüresinin bürokratikiş-
kmlere gerek kalmadan uzaülmasınailişkin dü-
zenleme ile öğretmenlere yüzde 18 ücret arnsı
öngören yasanın sonuçlandınlmasını birlikte
gerçekleştireceğiz. Turizm alanlannın tahsisin-
de açık arürma ve ihale yöntemi uygulanacak.
Atik Ali Paşa Yalısı. bu yöntemle tahsis edilecek.
Tekel konusunda Başbakanhk Dcnedeme Ku-
rulu'nun raporuYılmaztarafından yeniden de-
ğerlendirilecek."
İrtica ile mücadele için pazarlığa gerek kal-
madan duyarlılıkla hareket ettiklerine dikkat
çeken CHP lideri, şunlan söyledi:
"Bu yasalar MecBs'e geürse, CHP bu düzen-
lemelerin gerçekleşmesi için ödünsüz, fıresiz ve
pazarlıksız katkıyı yapacaktır. \lne ekonomiy-
İe ügili reform yasalannı destekleyeceğiz. Bun-
lann hızla ele alınması. konuşulması ve makul
bir sürede yaza kadar kanunlaştınlması önem
taşıyor. Bunun için hükümeti göreve çağıracağız.
Yapacagımız gerüşmelerde Türkhç için daha
uzun bir planlama yapılraasının müzakeresini
yapacağız."
Baykal. gazetecilerin sorulannı yanıtlarken
seçim tarihi konusunda dayatmacı olmadıkla-
nnı belirterek Kurban Bayramı'ndan sonra ya-
pılacak görüşmede, seçim tarihi, seçim hükü-
meti ve yasal düzenlemelerin gündeme gelebi-
leceğini söyledi. Yılmaz da, Baykal'ın ardından
Başbakanhk binasında düzenlediği basın top-
lantısında. irtica ile mücadele için "parti müla-
hazalannın üsründe laik. demokratik. sosyal hu-
kuk doletini yaşatmak \e güçlendirmek ideali
etrannda önümüzdeki dönemde Meclis'teki ça-
hşmalan sonuçlandırma" konusunda uzlaşma-
ya vardıklannı bildirdi.
Meclis'in çalıştınlması ve öncelikli yasalar
konusunda Baykal ile tam bir uzlaşma içinde ol-
duklannı belirten Yılmaz, CHP'nin yaklaşımını
fevkalade olumlu ve sorumluluk sahibi bul-
duğunu söyledi.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
olan devlete yapar. Erbakan'ın başbakan olarak ilk
ayak bastığı yurtdışı toprağı Iran'dı. Bu süreci izte-
yen aylarda burada yinelenmesi gereksiz gerginlik-
ler yaşandı.
- Hükümetin kuruluşundan tam sekiz ay sonra 28
Şubat 1997'de bugün de güncelliğini koruyan MGK
toplantısı yapıldı. Ardından 18 maddelik "yapıfması
gerekenler" bildirisi kamuoyuna yansıdı.
- Hükümet bir dizi oyalama taktiklerine girişti. Ya-
sa hazıriadı, geri çekti. Kararname yayımladı, gere-
ğinin yapılması için samimi davranmadı...
- Izleyen MGK toplantılannda hükümetten yapıl-
ması gerekenler için "takvim" istendi. Çogundason
tarih, haziran sonuydu. Bu, bir başka tânımla hükü-
metin son kullanma tarihini de gösteriyordu. Zira, 28
Şubat'ın gereklerini yerine getirmeyeceği artık net-
leşmişti.
-18 Haziran 1997'de Erbakan, Köşk'e çıktı ve is-
tifasını verdi. Beklediği, görevin Çiller'e verilmesi ve
kaptan değiştirerek aynı yolda yürünmesiydi. Olma-
dı. Demirel, Yılmaz'a görev verdi.
- 30 Haziran'da göreve başiayan Yılmaz hüküme-
ti, beklenenden öte rakamla güvenoyunu cebine ko-
yup yola çıktı.
- 27 Mart 1998'de, rastlantı mı bilinmez, tıpkı RE-
FAHYOL'da olduğu gibi 55. hükümetin kuruluşundan
yaklaşık sekiz ay sonra, "öüfün gözlerin çevn'ldiği"
MGK toplantısı yapıldı.
55. hükümet üyeleri kabul etmeyecekler ama, 28
Şubat REFAHYOL için neyse, 27 Mart da bu hükü-
met için o.
Geçen sekiz ay boş muydu dolu muydu tartışma-
sına girmeden, 27 Mart'ın yeni bir kilometre taşı ol-
duğunu söyieyebiliriz. Bu hükümetin kadrolanndan
REFAHYOL liderieri kadar çok yüzlülük beklemiyo-
ruz. Ama önümüzdeki dönem ne olacağını merak
ediyoriarsa, geçen hükümet sürecini iyi irdelesinler
yeter diyoruz.
MGK bildirisini bir tümceye indirirsek şunu söyle-
yebiliriz:
"Yûrühükteki yasalan bile uygulamıyorsunuz."
Dün CHP Genel Başkanı Deniz Baykal partisinin
genel merkezinde Başbakan Mesut Yılmaz'ı kabul
etti. Baykal'ın görüşme öncesi açıklaması şuydu:
"Irticayla mücadele konusunda hükümetin ata-
cağı tüm adımlan destekliyonjz."
Dileriz Yılmaz baş başa görüşmede bunu da yan-
lış anlayıp çıkışmamıştır:
"Bana destek dayatamazsın."
Ama sanmıyoruz. Görüşme sonrası yapılan açık-
lamalar, her iki lideri daha farklı bir noktaya getirmiş-
ti. Belki de bayramdan sonra Yılmaz-Baykal-Ecevit-
Cinctonık dörrJü zirvesi var. Anarrtar Baykal'da.
Demirel'in günleri...
Gelinen sürecin en keyifli kişisi kim?
Demirel...
Tam ona göre birortam oluştu. Hükümet arada yal-
palıyor, onun uyarması gerekiyor. Ordu sert çıktyor,
onun yumuşatması gerekiyor. Arada diyalog kaçınıl-
maz oluyor, onun devreye girmesi gerekiyor. Üniver-
site rektörieri bir araya geliyor, ardından ona çıkıyor-
lar.
Başkan Baba'nın yoğun günleri...
Demirel'in RP'nin kapatılmasından sonraki süre-
ce "küçük" bir katkısı da oldu. Fazilet, RP'nin deva-
mı mı değil mi konuşulurken televizyondan seslen-
di:
- Yeni kuruldular, adamlara şans tanıyın.
Kapatılan partinin tüm milletvekilleri yeni partiye
geçti, şimdi yeni partinin eski partiyie aynı olup ol-
madığına bakılacak.
Ankara'da cuma günü bir araya gelen FP'li bele-
diye başkanlannın ağzından dökülen şeyler, ne ol-
duklannı çok iyi anlatıyordu.
Sözün özü Demirel, ilerideki olası bir "başkanlık
sistemi için anayasa değişikliği" oylamasında FP'li-
leri de çantaya koydu demesek bile, oy isteyecek ze-
min buldu.
Küçük bir demeç katkısı... Belki de büyütmemek
gerekir! Ancak ne demişler:
Katkı küçüktür ama yol aldınr...
Bu tümce bir atasözümüzü mü andırdı ne?..
Fazilet RP'nin devamı mı değil mi türü tartışmala-
ra açıklık getirmede hoşlandığım bir tanımlama var.
Bu iş, kokmuş aşın tenceresini değiştirmek...
Ama bu durum karşısında zehirleneceğiz diye
korkmak da, iki adım ötede muz kabuğunu görün-
ce, "Eyvah düşeceğim" diye bağırmak gibi bir şey.
Aslolan muz kabuklannı temizlemek değil mi?
Küreselleşme sosyal
çöküntü yarattı
îçışleri Bakanbğı^nda tasfiye
• Baştarafi 1. Sayfada
yurusunda bulunduğu mülki idare amir-
leri hakkında yapılan işlemleri anlatır-
ken, 3'ü muhafazakâr kanattan olmak
üzere bakanlık personel genel müdürlü-
ğü bürokratlanndan 5'inin görevden
alındığını söyledi. Genelkurmay'ın suç
duyurusuna hedef olan mülki idare
amirlerinin tamamının irticai faaliyetle-
re kanştıklan yolunda kanıt elde etme-
nin güçlüğüne işaret eden Başesgioğlu,
belediyeler konusunda soruşturmalann
da hızla yürütüldüğünü kaydetti.
Alman bilgiye göre tçişleri Bakanlığı
Personel Genel Müdür Yardımcısı Muam-
mer Yaşar Ozgül, Personel Şube Müdürü
SabahattinOztürk ve Daire Başkanı tsma-
flGündüz'ün görevden alınmasına ilişkin
kararname, MGK öncesinde Başbakan-
lık'a gönderildi. Içişleri Bakanlığı 3 vali,
73 kaymakam ve çok sayıda belediye baş-
kanı hakkında irticai faaliyetlere kanştık-
ları gerekçesiyle soruşturma yürütüyor.
Genelkurmay'ın suç duyurulan, ihbarlar
ve yayınlar üzerine Kocaeli Valisi Mem-
duh Oğuz, Şanlıurfa Valisi Şehabettin
Harput ile Gümüşhane Valisi MustafaÇe-
tin hakkında başlatılan soruşturmalar son
aşamaya geldi.
Başesgioğlu, belediye olanaklannı özel-
likle RP ve irticacı vakıflara yönlendirdik-
leri, şeriatçı yayın kuruluşlanna maddi
destek sağladıklan, keyfı olarak yasak
koyduklan ve şeriatçı kadrolaşma yaptık-
lan suçlamalan nedeniyle haklannda so-
ruşturma açılan belediyelerle ilgili çalış-
malan anlatn. Alman bilgiye göre Içişleri
Bakanlığı. Meüh Gökçek yönetimindeki
Ankara Büyükşehir Belediyesi, RecepTay-
yip Erdoğan yönetimindeki İstanbul Bü-
yükşehir Belediyesi, Halil Ürün yöneti-
mindeki Konya Büyükşehir Belediyesi,
Şükrü Karatepe yönetimindeki Kayseri
Büyükşehir Belediyesi, Eskişehir-Çifteler,
Beykoz. Konya-Meram, Kütahya, Afyon-
Çay. Istanbul-Gaziosmanpaşa-Bolluca,
ANKARA (UBA) - Küreselleşmeyle birlikte gelişen ser-
best piyasa ekonomisinin egemenliğini sağlama girişimle-
rinin, tüm dünyada sosyal cöküntüye sebep olduğu belir-
lendi. Yapılan araştırmalar,
gelir dağılımında büyük
oranda eşitsizlikler ortaya
çıktığını ve dünyarun en zen-
gin 358 kişisinin sahip oldu-
ğu servetin, dünya nüfusu-
nun yüzde 45'ini oluşturan
2.5 miryar yoksulun serveti-
ne eşit hale geldiğini ortaya
koydu.
Türk Harb-tş Sendikasf-
nın derlediği veriler, küresel-
leşmenin getirdiğı yeniden
yapılanma sürecinde "sosyal
devtet" ve "sendikilörgünu-
lüğün" parçalandığını ve
dünyanm, "zenginler-yoksul-
lar" diye ikiye aynldığını or-
taya koydu. Dümanın en
yoksul kesimini oluşturan
yüzde 20'lik dilirnm toplam
gelir içindeki payımn, 30 yıl-
lık bir süre içinde yüzde
2.3'ten yüzde 1.4'egeriledi-
ği ve en zengin yüzde 20'nin
payımn, yine aynı dönemde
yüzde 70'ten yüzde 85'e
yükseldiği belirleodi.
Erzurum, Kartal, Tatvan, Adapazan- Eren-
ler ve Kocaeli-Gebze- Güzeltepebelediye-
leri hakkında irticai faaliyetlere destek ol-
duklan iddialanyla soruşturma yürütüyor.
ANAP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar
Okuyan, dün düzenlediği basın toplantı-
sında. bir süredir "devletin tepesinde kav-
ga yaşandıgma" ilişkin haberler yaydığını
ileri sürdüğü karanlık odaklar bulunduğu-
nu söyledi.
Okuyan, ANAP olarak MGK bildirisi-
ni olumlukarşıladıklannı, kamuoyunun da
bu konuda ayhı görüşte olduğunu tahmin
ettiklerini dile getirdi.
Başbakan Yardımcısı tsmet Sezgin, bir
soru önergesini yanıtlarken, TSK'nin per-
sonelinin inanç ve ibadetıne kanşmadığı-
nı, tersine moral hizmeti olarak değerlen-
dirdiğini bildirdi. BazıTSKmensuplannın
namaz kıldıklan ya da içki içtikleri gerek-
çesiyle ordudan atıldıklan iddialannm
dogru olmadığını belirten Sezgin, askerli-
ğin temelinin disiplin olduğunu anunsattı.