Catalog

19 MART 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5'i tutuklu 11 polisin yargılandığı Göktepe davasında karar bugün açıklanacak Türk lnıkııkıı smav veıiyor ARAYIŞ MERÎH AK İZMİR -u Serbest kaldıklannda ba- n kişiter onlarla gurur duyacaktır. Öy- lebir kararverin ki "Türkiye sizinle gu- rur duyuyor" diyemesinler." Gözaltında polislerce katledilen gazeteci Metin Göktepe'nin ağabeyi Ihsan Göktepe. davanın son oturumunda 'adalet iste- mi'ni böyle dile getirdi. Ablasi Meryem Göktepe ise davanın önemini şu sözler- le ifade etti: "Bu dava bundan sonraki cinayetle- re ya dur diyecek ya da devam et diye- cek_.~ Metin Göktepe davasında geri sayım başladı... Bugün, Afyon Ağır Ceza Mahkeme- si'nde 5'i tutuklu 11 polisin yargılandı- ğı da\ada karar açıklanacak. Evrensel gazetesi muhabiri Metin Göktepe, 7 Ocak 1996 günü Üsküdar E Tipi Cezaevi'nde meydana gelen olay- larda yaşamını yitirenlerin cenaze töre- nini izlediği sırada gözaltına alındı. 500 göstericiyle birlikte Eyüp Spor Salo- nu'na götürülen Göktepe, polislerden gördüğü 'özel muamele' sonucu aynı gün yaşamını yitirdi. Olayın ortaya çıkması üzerine görev- lendirilen müfettişlerin hazırladığı ra- por doğrultusunda 8.2.1996'da Istanbul Valiliği 11 Idare Kurulu'nun, sanıklar hakkında verdiğı 'lüzumu muhakeme' karannın Danıştay 2. Dairesı'nce 3.4.1996'da onanmasıyla yargılama sü- recı başlatıldı. Göktepe'nin katledilmesinin kamu- oyunda büyük yankı bulması. davanın 'kentten kente' göçünün ilk sinyalleri- ni de vermiş gibiydi. tstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşma da- hayapılmadan Yargıtay 10. Dairesi.da- vayı Aydın'a gönderdi. Ancak dava bu kez de Aydın'dan 'güvenlik gerekçesiy- le' Afyon'a sürüldü. 11.12.1996 günü Afyon da 15 ay sü- recek da\a maratonu başladı. Başkan Kamil Şerif, Üye Yargıç Emine Zigen, Metin Göktepe'nin annesi Fadime Göktepe son duruşmada, "Mahşere kadar bu davaıun hesabuu soracağmT diyordu. Üye Yargıç tbrahim Demirtaş'tan olu- şan mahkeme heyetinin yöneftigi ilk oturumda müdahil avukatlar sanık po- lislerin tutuklanmasını istedi. Sanık polisler Saffet HızarcL, Fedai Korkmaz, Murat Polat, Bıırhan Koç, th- san Sanoğlu, Selçuk Bayraktar, Metin Kuşat, Tuncay Uzun, Fikret Kayacan, Seydi Battal Köse, Şuayip Mutluer'le iI- gil'i ilk tutuklama karan 28.5.1997 tarih- lı oturumda verildi. Mahkeme heyeti. Sanoğlu. Bayraktaroğlu. Mutluer, Hı- zarcı ve Köse hakkında gıyabi tutukla- ma karan verdi. Araya adli tatilin ginnesiyle Kamil Şerif'in yerine Farma Nilgün Ucar da- vayabakmayabaşladı. 24.7.1997 tarih- li oturuma katılan sanık polisler 'susma haklannı'kullandılar. Uçar. 'suçuntop- lunıda infial uyandırması ve sanıkiann kaçma şüphesi' nedeniyle diğer sanık polisler Korkmaz. Polat. Koç ve Kuşat hakkında da gıyabi tutuklama karan verdi. Ancak adli tatilin sona ermesiyle ye- niden davaya dönen Kamil Şerif baş- kanlığındaki heyet. 15.9.1997'de Uçar'ın 4 polis hakkındaki tutuklama karannı bozdu. Sanıkiann tanıklarla yüzleştirilmesi 9.10.1997 tarihli oturumda gerçekleşti- rildi.6.11.1997 tarihli oturumda ise ba- sının. siyasilenn kendisini baskı altına almaya çalıştığını savunan Mahkeme Başkanı Kamil Şenf. "davadan çekildi- ğini' açıkladı. Şerif'in yerine başkanlı- ğa Mustafa Binşık getirildi. 25.12.1997 tarihli oturumda emniyet amiri Köse'nin yazılı açıklaması 'şaş- kınhkla karşılandı'. Metin Kuşat'ın ka- tılmadığı duruşmada Köse şunlan söy- ledi: "Kanaatime göre Metin Göktepe'yi spor salonunda ilk karşılay anlar. alanlar veya salonun ilk girişinde copla vuran- lar. o kısımda daha çok göre\ yapan ve orada bulunan polis memurian Metin Kuşat. Yalçın Aydeniz, Burhan Koç'tur. Aynca Fedai Korkmaz'ın olup olmadı- ğı kanaatine varamıyorum... İfadelere göre de. Göktepe olayının Kuşat. Koç, Aydeniz üzerinde odaklandığı anlaşıl- maktadır." Köse aynca. Göktepe'nin cesedini saat 19.00 ci\arında bulduğunu. ilçe emniyet müdürlüğüne ilettiğini de vur- guladı. Bu itiraf Göktepe "nin öldüğün- den dönemin Istanbul Emniyet Müdü- rü Orhan Taşanlar ve diğer ilgililerin de haberdar olduklan iddialannı gündeme getirdi. Mahkemenin istemi üzerine Eyüp S- por Salonu'ndaki keşif 5.1.1998 tari- hinde yapıldı. Metin Kuşat dışındaki sa- nık polisler keşifte 'silahlanyla birükte' hazır bulunurken DenizÖzcan'ı de teh- dit etmeyi ihmal etmediler. 13.2.1998 tarihli oturumda davanın gidişatı 'sihirli bir el değmişçesine' hız- landı. Afyon Ağır Ceza Mahkemesi Savcısı İsmail İlhan. esas hakkında mü- talaasını sundu. Savcı mütalaasında özetle şu görüşlere yer verdi: "... Olayda Selçuk BayTaktaroğlu. İl- han Sanoğlu, Tuncay Uzun ve Fikret Kayacan'ın herhangi bir eyleminin bu- lunmadığı. Seydi Battal Köse'nin tespit edilen eylemleriyle ölüm arasında bir il- liyet bagının bulunmadığı anlaşılmıştır. Selçuk Bayraktaroğlu, Ilhan Sanoğlu, Tuncay Uzun, Fikret Kayacan ve Seydi Battal Köse'nin beraatlerine; tutuklu olan Selçuk Bayraktaroğlu. İlhan San- oğlu ve Seydi Battal Köse'nin tahliyele- rine; Şua> ip Mutluer, Saffet Hızarcı, Fe- dai Korkmaz Murat Polat, Burhan Koç ve Metin Kuşat'ın sabit olan eylemleri- ne uyan TCK'nin 452/1, 463 ve 251. maddelerince ayn ayn mahkûmiyetleri- ne; Korkmaz, Polat, Koç ve Kuşat'ın ala- caklan mahkûmiyet nedeniyle kaçma ihtimalleri bulunduğundan tutuklan- malannı kamu adına talep edi\orum." Karar oturumu Artık son sözler söyleniyor... Son otu- rumda müdahil avukatlar adına söz alan Fikret llkiz, Savcı Ilhan'ın TCK'nin 452' 1.463., 251. maddelerince ayn ay- n mahkûmiyetlerini istediğini anımsa- tıyor. Bu maddelerin kastı aşan adanı öldürmek ve müessir fiili içerdiğini vur- gulayan llkiz. " Burada kastı aşan bir fi- il söz konusu değil. Burada kasıt söz ko- nusu. EğerökJürmekistemiyorsanız, ya- ni kasıt yoksa. kırk kez kafasına vur- mazsınız. Yere düşeni tekmetemezsiniz" diyor ve sanıkiann, TCK'nin 450-3 maddesi gereğince ayn ayn cezalandı- nlmalannı.suçunfailimeçhulbirşekil- de işlenmiş olması nedeniyle 20 yıldan az olmamak üzere hapislerini istiyor. On sanık duruşmaya gelmedi Kutlar davasına devam edildi tstanbul Haber Servisi - Bölücü terör örgütü adına gerçekleştırdikleri \e ya- zanmız Onat Kutlar ile ar- keolog Yasemin Cebeno- yan'ın da öldüğü çok sayı- da bombalama e>leminin failleri olarak öne sürülen 16 sanıgın yargilanmasına devam edildi. Istanbul 3 No'luDGM'- deki duruşmaya. tutuklu sanıklar Hamit Şen, Ab- dullah Yunus, Abdülcelil Kaçmaz ve davanın itiraf- çı tutuklu sanığı Deniz De- mir katıldı. Diğer tutuklu sanıklar Hicran Kaçmaz ve Zeydin Güleç ile tutuk- suz olarak yargılanan 10 sanık ise duruşmaya gel- medi. Duruşmada söz alan Hamit Şen'in avukatı Ah- met Akkuş. müvekkilinin yaptığı eylemlerin "yar- dım ve yatakhk" suçuna girdığini savunarak tahliye talebinde bulundu. Diğer tutuklu sanık avukatlan da mü\ekkillerinin tahliyele- rinı ıstediler. Sanık Abdullah Yunus da. 2 yıldır tutuklu oldugu- nu ve rahatsızlıgı bulundu- ğunu ifade ederek ceza- e\inde tedavısinin yapıla- maması nedeniyle tahliye- sini talep etti. Davanın ıti- rafçı sanığı Deniz Demir ise kabul ettiği eylemlerle ilgili söyleyecek bir şeyi olmadığını belirterek du- ruşmalardan vareste tutul- masını talep etti. Tahliye istemlerini red- deden. Deniz Demir'in va- reste tutulma istemini ise kabul eden mahkeme he- yeti, tutuklu sanık Hicran Kaçmaz' ın bir sonraki cel- seye getirilmesi ve dosya- daki eksikliklerin gideril- mesi içın duruşmavı er- teledi. istanbul Barosu Ferman Demirkora çifte soruşturma Haber Merkezi - Istan- bul Barosu Başkanlığı. avukat Ferman Demirkol hakkında, "Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliye\ 'e yönelik darbe gi- rişiminde aktif rol aldığı" yönündeki iddialarla ilgili soruşturma başlattı. Kısa bir süre önce tartışmalı bir şekilde Istanbul Üniversi- tesi'ne araştırma görevlisi olarak giren Demirkol hak- kında rektörlük tarafından açılan soruşturma da de- vam ediyor. Istanbul Barosu Başkanı Yücel Sayman. yönetim kurulunun. halen Istanbul Barosu'na kayıtlı bulunan ve Istanbul Cniversitesı Hukuk Fakültesi ile Adalet Meslek Yüksekokulu'nda araştırma görevlisi olarak görev yapan Ferman De- mirkol hakkında soruştur- ma başlattığını bildırdi. Demirkol ile ilgili Azer- baycan'daki darbe gırişı- minde etkin rol aldığı yo- lunda basına yansıyan id- dialann ne Demirkol. ne de Cumhurbaşkanı Süleynıan Demirel tarafından yalan- landığını belirten Sayman. "Darbegirişiminin avukat- lık meslegi> lebağdaşmadı- ğını düşünüyorum" dedı. Azerbaycan Cumhurbaş- kanı Haydar Aliye\'in de katıldığı bir televizvon programında Demirkol'un ısmini verdiğini hatırlatan Savman, bu iddialann Baş- bakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş tara- fından hazırlanan Susurluk raporunda da geçtiğini ifa- de etti. Soruşturma kapsa- mında Susurluk raporunun da istendiğini bildiren Say- man, Azerbaycan'dan da belge isteneceğini kaydet- ti. Demirkol'un ifadesine de baş\ urulacağını belir- ten Sayman. iddialann sağ- lam delillere dayanması durumunda baro >önetim kurulunun ko\ uşturma açılmasına karar vereceği- ni söyledi. Demirkol'un Ts- tanbul Barosu Disiplın Ku- rulu'na gönderilebileceği- ni belirten Sa>Tnan. ko\oış- turma sonrasında Demir- kol hakkında uyarma. kı- nama, para. meslekten uzaklaştırma. harta mes- lekten men gibı cezalann verilebileceğine dikkat çekti. B A TOPR ĞIMSIZ DENETİMDEN G AtfTİFLFR II m tv y VII. MAVtT n*ftFRI FR a) Kasa b) Bankalar MFMirı ıı nFftFnı FR rfı/pAMi Menkul Değerter Menkul Değerler r>ğer Azalıs Karjjlığı (•) a) Sigortalılar Sigortalllar Sigortalılardan Prım Alacak Karsılığı b) Acenteler Acenteler Acentelerden Prım Alacak Karylığı (-) c) Sıgorta vc Reasûrans Şırketlen Cari Hesapları d) Sigorta v« Reasûrans Ştrketleri Nezdindekı Depolar e) Ikrazlar f) Dığer Alacaklar Idarı ve Kanunı Takıpteki Alacaklar Idan ve Kanunı Takıpteki Alacak Karsılıkları (-) lyrtaAirı FR Istırakler Iştırakler Deger Azalıs Karjıl.g, (-) Istıraklere Sermaye Taahhütûlerı (-) (ıHTKAnııı a) Menkuller Menkuller Menkuller Bırıkmıs. Amortısmanı(-) b) Gaynmenkuller Gayrimenkuller Gayrimenkuller Birikmiş Amortismanı (-) c) İlk Tesb ve Taazzuv Gıderleri İlk Tess ve Taazzuv Gıderleri İlk Tesh ve Taaz. Gider Birikmis Amort. (-) d) Ozel Malıyet Bedellerı Ûzel Malıyet Bedellerı Ozel Malıyet Bedellerı Birikmis Amort. (-) ntâFR AirriFi FR /N*t\ 11 12 97 2.195 16,210 442.828 (5,073) 112,220 112.600 (380) 446.529 448,645 (2,116) 663 • 1,000 41,057 74,670 (33,613) 461 1,049 (588) 497 948 (451) «7 071 AKTİF TOPLAMl 1,455,658 NAZIM HESAPLAR 38.478 _L 711 A) B) O D) E) F) „ A) B) O D) E) III, A) B) O D) E) f) V. A) B) Q D) E) F) A) B) Q D) E) 11 12 <O • YANGIN 1 rMİV fiFl İRI FB Kfl 1âl\ Alınan Prımler 371,567 Alınan Komtsyonlar 82,128 Odenen Tazmtnatta Reasûrörter Payı 221.702 Ctevreden Teknık Karjılıklar (Net) 12.249 a) Carı Rızıkolar Karsılıgı 10.986 b) Muallak Hasarlar Karsılıgı 1,263 0 Diger Teknık Karsılıklar Ayrılan Teknık Karşılıklarda Reas Payı 172,594 a) Carı Rizıkolar Karşılığında Reas. Payı 52.672 b) Muallak Hasarlar Karşılığında Reas. Payı 119.922 c) Dığer Teknık Kars.ılık!arda Reas. Payı 0 Oiger Gelırler 0 TTKNİK r,lr>FOI FR «11 05"; Reasürörlere Verılen Primler 258,304 Odenen Komısyonlar 55,867 Ûdenen Tazminatlar 240,335 Ayrılan Teknık Karsıllklar 255,343 a) Carı Rızıkolar Karsılıgı 79,834 b) Muallak Hasarlar Karjılıgı 138,752 c) Deprem Hasar Karsılgı 36,757 d) Diger Teknık Karşılıklar 0 Dıger Gıderler 1,176 TFKNİK KAR/7ARAR (Ull ' « 5 1 1 İV. GENEL GIDERLER Personel Gıderlerı Genel Yönetim Gıderleri Vergi ve Diger Yükûmlülükler Amortisman Gidcrieri Kar;ılıklar Diger Gıderler UAI 1 fitl Ml FR Faiz Gelirlerı Kar Payı Gelirleri Satıj Karlan Kira Gelirlerı Kambiyo Karları Diğer Gelırler ftJAI 1 /^InFDI CR Faız Giderleri Satı; Zararları Kambiyo Zararlan Karşılıklar Diğer Gıderler .y|l rwSMEU r i h wcor?l VADCH ı£ı M ı OGAK lı Tofr SiGO«TA ANONtM ŞtftK£Tl •997-31 AflAUK 1997 HESAP DÛHEMtHE AJT BAâlUSlZ OENETÇİ RAPOFHJ Mı S ^ v t ı Aıvmm ŞafeMTnn (-ŞMuT) 31 Af** 1 » 7 * • • «*ıytidyMnl»x»mışö lirııılıııiM trtH ntrtııfrı "ıjrmı IHır*R*i8 r n n ı 8nmWı<n rjfırn nITırtınm^lifTİr 3] Oûrtşûmü» a » * ate Komau ms* ttMokv. Topr* S«oto Armm ŞWwr»n 31 *r*A i^ftring vgortı <* TOtürant f>rkt<ttacfewi M» otdugu Sıjorta l*ur«*abt) K«WHt rüfcüı Marn OENETIU REV1ZYON TASO<K ^BMİTAJ MALI UÛŞAVİRLIK A $ M f Ffm o* 0€lOtTTE TOUCHE TOHMATSU Istvtul i3Şubat 1996 1 1}« 'ANGIN \n\ 77Q 77,389 14,171 950 0 0 0 0 9,269 6,712 2.557 0 0 78 310 36.957 10,491 1,190 29,624 17,698 3.820 8,106 0 57 İCTÇSMVIM munntllÇlvi AK S EÇMİ (MI 11 17 0ü 348 75.126 229,573 40.559 41,300 (741) 121,160 121,528 (368) 50 1 nnn 1.000 ' * 744 24,204 38,275 (14,071) 629 1.049 (420) 411 617 (206) 42 SS1 535,611 4.158 }1 1? 97 NAKUYAT 215.23S 39,715 &2.350 9,326 5,550 3,776 0 67,267 35.030 32,237 0 0 ÎK1 11« 142,555 34,585 92,493 90,700 53.809 36,891 0 0 786 «774 »arN.ton.nn İGORTA A.Ş.'NİN Ş BİLANÇO VE KAR/ZARAR LYON TL) PA rv v îl 12 « •4AKLİYAT 36.791 5,305 m 0 0 0 0 52,376 3,648 48,728 0 0 8.5.708. 16,429 6,507 1,069 61,703 9.198 52,505 0 0 0 3.536. Ru *» «tmtars uyg^i olarak dofru » SİFLER a) Sigorta ve Reasûrans Şirketleri Cari Hesapları b) Sıgorta ve Realûrans Şirketleri Nezdincteki Depolar c) ödenecek Vergi ve Diger Yükûmlülükler d) Dığer Borçlar KARSIUKLAR A) Teknık Karşılıklar a) Carı Rızıkolar Karşılığı Cari Rızıkolar Karsılıgı Reasûrirler Payı (•) b) Muallak Hasarlar Karsılıgı Muallak Hasarlar Karsılıgı Reasûrörler Payı (-) c) Deprem Hasar Kanılığı d) Diğer Teknık Karsılıklar B) Serbest Karsılıklar a) Kıdem Tazminatı Karşılığı b) Dığer Serbest Karsılıklar /S7ir:AvuAin AR a) Ödenmıj Sermaye 1) Nomınal Sermaye ii) Ûdenmemış Sermaye (-) b) Kanunı Yedek Akceler c) Ihtiyarı Yedek Akceler d) Olağanûstü Yedek Akceler e) Yeniden Değerleme Fonu f) Zarar (-) i) Dönem zaran ii) Gecmis Yıl Zararları ırAa a) Vergi Sonrası Kar b) Geçmiş Yıl Karları c) Vergi Karşıhğı PASIF TOPLAMl NAZIM HESAPLAR „ „ „ ,,ıjl» 1117 07 KAZA KAZA MAK -MONT MAK 1,515,193 213,693 161,434 135,947 58,532 45,014 257,507 10314 8,266 27,699 0 3,451 19,568 0 2,926 8,131 0 525 0 0 0 522.295 69.060 44,547 406,449 52.019 34,160 115*46 17,041 10,387 0 0 0 633 0 0 , w n u , W W K 1 K , , , 1,215,610 157,299 112,131 111,612 20,906 7,971 375.245 15.530 10,848 680.155 96.760 64,968 507,590 71,589 49,359 172,565 25,171 13,041 0 0 2,568 0 0 0 432 111 0 7K7?n m ı m hf. KU •M^.ncs^labvoruMaMiOTKg»^,,**.* «nm. •an 8 W yita a£ gwqak IMHyrt soouajnı, Ssnnıyv PiyMU Kxwnu xan 31 17 Ofi -MONT 47 3Ç1 29.522 8.348 243 0 0 0 0 9.238 6.964 2.274 0 0 «7in 20,789 1,428 304 12.689 9,890 2,799 0 0 0 17 141 Bu MHttnren linosrt y^rımMıiT'ıi) TAB 11 11*7 407.320 12,154 32,102 24.085 292,568 162,280 690,591 (528,311) 82,857 361,249 (278,392) 47,431 4,187 4,187 360,000 360.000 7,167 844 8J27 303,451 2,953 1,455,658 38,478 31 17 07 TOPLAM 3 OOK 1^O 2.263,429 302,804 569,825 52,725 39,030 13,695 0 806,703 528,311 278,392 0 633 0 3 7*1 11K 1,728,600 210,035 718,921 1,091,166 690,502 361,249 39,325 0 2.394 360.764 204,915 122,145 6,156 15,728 5,573 6.247 isi ru7 431,932 0 0 0 18.906 204 78 877 27,525 506 «46 0 0 ifinaLJyouf aMmfc LOSU 11 1J <W 100.158 2.910 11,479 16,895 60,833 39,032 108,375 (69,343) 13,695 84,295 (70,600) 8,106 »nıJ 200,000 200,000 3 62 1rl? 771 98,383 44,888 535.611 4.158 sl 17 96 TOPLAM 357,395 86,356 12,279 0 0 0 0 139,943 69,343 70,600 0 0 0 JJK IU3 231,474 39,332 18,093 200,776 108.375 84,295 8,106 0 168 irK i;n 102,571 50,771 32.365 2.800 14.255 1,109 1,271 114 Ç33 144.296 0 0 0 125 101 3,136 0 1,674 0 0 AA OOO QS 7S3 yıpnoHtn »«nuı**» TOKTAMIŞ ATEŞ lebensraum' mu 'Spielraum' mu? Sayın Mesut Yılmaz'ın Almanya Başbakanı Hel- mut Kohl'ü hedef alan ve günümüz Almanyası'nın uyguladığı politikaları, Hitler'in uyguladığı "Lebens- raum" (Yaşama Alanı) politikalarına benzeten ifade- sini, büyük bir memnuniyetle karşılamıştım. Sürekli olarak "dışlanan" ve "itilip kakılmak" istenen bir ül- kenin vatandaşı olarak; başbakanının, böyle bir "s- es yükseltmesini" yürekten desteklemiştim. Bu konuda bir şeyler yazmayı düşünmüş, ama o günlerin yoğun gündemi içinde buna fırsat bulama- mıştım. Kaldı ki Sayın Yılmaz'ın başbakanlığından "hoşnut" da degildim. Ne Susuriuk'un üzerine gide- bildi, ne "çefeierin oyunlarını bozabildi ve ne de ekonomik alanda yapması gerekenleri yapabildi. Bel- li kesimlerin zor altında katlandıkları büyük özverile- re karşın, enflasyon hâlâ üç haneli rakamlarda. Top- lumumuzda gelir uçurumu gitgide derinleşiyor. Evet, Sayın Yılmaz'ın Alman başbakanına verdiği yanıta deginmeyecektim ama geçenlerde renkli bir gazetenin "imtiyazlı" köşe yazarlarından bir hanım, bu konuya değinince, görüşlerimi kaleme almamın gerekli olduğunu düşündüm. Yazıda şöyle deniliyordu: "...Mesut Yılmaz keşke dayatmacı davranışların çatışmasını anımsatan 'le- bensraum' terimi yerine, fikirlerin etkileşim alanı için kullanılan 'spielraum' terimini telaffuz etmış olsaydı diye düşündüm. Ama sonra böyle yapmayışının bir tesadüf olma- dığı geldi aklıma. Mesut Yılmaz, dayatmacı davra- nışlann çatışma alanında siyaset yapılan bir ülkenin başbakanı ne de olsa. Almanya'ya karanlık geçmi- şini hatırlatarak belden aşağı vurmasının nedeni bu. Uygar dünyanın artık bu dili geride bıraktığını, da- yatmacı değil uzlaşmacı kültüre geçtiğini unutma- sının nedeni aynı..." Bu yazı beni çok düşündürdü. Özellikle "dayatma- cı davranışların çatışma alanında siyaset yapılan bir ü//ce"tanımlamasını,Almanya'nın karanlık yakıngeç- mişinin anımsatılmasının "belden aşağı vurmak" ola- rak değeriendirilmesini ve "uygar dünyanın dayat- macı değil, uzlaşmacı kültüre geçmiş olduğu" var- sayımını doğrusu adamakıllı garipsedim. Şimdi bunları tek tek ele almak istiyorum. Türkiye gerçekten ''dayatmacı davranışların çatış- ma alanında siyasetyapılan bırülke". Fakat bu, eleş- tirilecek değil, sadece "saptanacak" ve nedenleri açıklanacak bir olgu. Demokrasi.zengintoplumlann yönetim bıçimı. Zi- ra eğer siyaseti (diğer tanımlannın yanı sıra). "Bir toplumda kaynaklann paylaşımı için yapılan örgüt- lü mücadele" olarak tammlarsak, eğer "paylaşılacak kaynak" sınırlı ve hatta yetersiz olursa, bu paylaşı- mın "hırçın" olacağı çok açıktır. Ve bu paylaşım sı- rasında elbette dayatmacı davranışlar ve çatışmalar görülecektir. Günümüz dünyasında, özel koşullan ve nedenle- ri olan Hindistan dışında, özgürlükçü demokrasıyi Türkiye'deki kadarıyla bile ('S/te 'nin altını çiziyorum), uygulayabilen kaç tane fukara ülke vardır? Fert başına yıllık 3 bın doların altında ulusal gelir payı düşen ve inanılmayacak kadar bozuk bir gelir paylaşımının yaşandığı bir ülkede nasıl "uzlaşılır?" Almanya'ya yakın geçmişini hatırlatmak. neden "belden aşağı vurmak" olsun? Yalan mı bunlar? Ghetto'lar, toplama kamplan, salt korku filmlerinde mi yaşandı? Bu işın sorumlularının kaçta kaçı yargı- landı ve hesap verdi? "Ben bana verilen emri uygu- ladım" rfadesi, bunların insanlık suçlannı ortadan mı kaldınyor? Alman toplumsal bilimcilerinin bu aralarda üzerin- de çalıştıkları iki konu var. Bunlardan biri, yakın çağ- lardaki "jenosid", yani "soykırımlar". Ve 20. yüzyılın ilk soykınmı olarak 1915'teki Ermeni "tehcirini" gö- rerek, bizi karalamak istiyorlar. Bu oyuna bizden alet olanlar da bulunuyor. Üzerinde çalıştıkları ikinci konu da Hitler'e karşı di- renenler... Aslında Prusya militarizminin aristokrat bazı üye- lerinin bir girişimi dışında, Hitler'e karşı hiçbir ciddi direnme olmamıştı. Ve nihayet, "uygar dünyanın uzlaşmacı kültüre geçmiş olması..." Nerede uzlaşmacı kültüre geçmiş uygar dünya? Saraybosna'da mı geçmiş, Irak'ta mı geçmiş, Koso- va'da mı geçmiş? Çıkarianna dokunmadığınız sürece, herkes uzlaş- macıdır. Ama gerçekten uzlaşmacı olunup olunma- dığı, "nasınna basınca" anlaşılır. Ne "uygardünya"s\, ne "uzlaşmacılığı..." Yeni Dünya Düzeni içinde, fukara ülkelerin kanı ve gözyaşı pahasına bir "şölen" yaşıyor Almanya ve benzeri ülkeler. Ve bu fukara ülkelerde de "yandaş" buluyorlar. Böyle şeyler okuduğum zaman aklıma hep eski bir anı gelir. 1980 öncesiydi. Işçı hareketlerı gitgide yük- selen bir trend içindeydiler. Devlet olanaklanyla iyi- ce zenginleşmiş yaşlı bir fabrikatör dostumuza ye- meğe gitmiştik. Sofrada tek eksik kuş sütü idi. Ko- nuşmalar, o günlerin işçi direnişlerine geldi. Bizim ahbap eliyle sofrayı gösterdi; "Ne istiyorya- hu bu adamlar" dedi. "Her şeyimiz var çok şükür..." Bizim "süperzekâlı" liberallerimiz de dünyayı salt kendi pencerelerinden görüyorlar. Ve "Her şeyim tı- kınnda" diye düşünüyorlar. "neden uzlaşamayalım ki?.." Allah akıl versin. ÇYDD'den işkence önlensin çağrısı tstanbul Haber Servisi - Çağdaş Yaşamı Destek- leme DerneSi (ÇYDD). "çocuklann işkenceden korunması. hukukta ve adalette gereken Kileştir- melerin yapılarak işken- cenin önlenmesi \e işken- cecOerin cezalandınlma- sını" istedi. ÇYDD'den yapılan yazılı açıklamada. Ulus- lararası Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne göre 18 yaşına kadar herkesin ço- cuk olduğu belirtılerek "Başta Manisalı gençler olmak üzere tüm gençle- rimiz, bu bakış açısı için- de değerlendirilmeli, psi- kolojik-pedagojik açıdan bir ömiir boyu yaralan- malan engellenmelidir*" denildi. ÇYDD Çocuk Kulübü tarafından ilköğretım okullan arasında 'Cum- hurbaşkanına mektup" konulu hir kompozis>on \ e "•Ormanda bir ağaçol- sam" konulu bir reiim >arışması düzenlendığı bildirildi. Her iki yanş- manın çalışmalan. "Çağ- daş Yaşamı Desteklene Derneği, E\li\açekbi Mahaüesi. Şimal Sokak, No: lOŞişhane-İstanbul" adresine elden venlecek ya da postalanacak.