Catalog

SAYFA CUMHURİYET 16 MART 1998 PAZARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER Şeriatçılara Yine Ödün... SACİT SOMEL EmekliElçr S on günlerde şeriatçılann Istanbul'da sergitedikleri gösteriler ya da ayaklan- ma provalan. hükümerin iktıdara geldığinden beri ızledıği politikanın doğal bir sonucu olarak gözükmektedır. MGK kararlan üzerinden bu kadar za- man geçmesine karşın, > önetim ve egi- timdeki şeriatçı kadrolarda gözle görü- lür bır avıklama yapılmamış >a da ya- pılmak istenmemiştır. Şeriatçılann etkınlikleri her yerde, Refah Partısrnın iktidarda olduğu za- mandaki gibi koruma ve destek gör- müştür. Laık ve Atatürkçü memurlar cezalandınlmış. öğretmenler sürülmüş- tür. Ramazan ay ında oruç tutmav an v a- tandaşlanmızı öldüren ya da yaralayan- lardan hangıleri cezalandınlmıştır? Erbakan ıktidardan çekildiği gün. "Şimdilik temel atük" demişti. Sözle- riodenaklı olduğu şimdi anlaşılmakta- dlr. Şeriatçılann geçmişte çalışmalan- nı nerelere kadar yaydıklannı Erzurum Üniversitesı'nde okuyan bir öğrenci- nin şu sözlennden anlıyoruz: "Ramazanda oruç tutmayanlann öl- dürülmeterinin vacip olduğunu ben um- rede öğrendim." Bu yanıt. dinsel vakıf- lann ders yılının ortalannda öğrencile- ri sınıflanndan alıp umre'ye götürme- ye nıçin bu kadar meraklı olduklannı da açıklamış olmaktadır. Şeriatçılann etkınlikleri. bu suretle. doludizgin devam ederken, ANAP bir- kaç gün önce, ilköğretim gören çocuk- lann beşinci sınıftan sonra Kuran kurs- lanna gidebilmelenne olanak tanıyan bir yasa önensini TBMM'ye sunmuştur. ANAP bunu yapmakla ve Kuran Kur- su Yönetmelığı hakkında yürütmeyi durdurma kararı veren Danıştay'ı dev- re dışı bırakmak için DYP ve Fazilet partilerinden destek arayışına girmek- le şeriatçılara, partilerinin kapatıldıgı bır dönemde en çok muhtaç olduklan umut ve cesareti vermiştir. Bir iki gün- dür sokaklarda cereyan eden olaylann bu umut \e cesaretle yapılmış olduğu açıktır. Bundan altı yedı y ıl kadar önce Fran- sa'dan gelen bir anayasa hukuku profe- sörü. Ankara'da. Fransız Kültürbinasın- da 'Laiklik' konulu çok ilginç bir kon- ferans vermişti. Fransız profesörün söy- ledikleri şunlardr -Laiklik bir üstyapı kurumudur. Dün- yanın hiçbir ülkesinde halkın isteği üze- rine kabul edilmemiştir. Tersine. hiikü- metier taraf'ından tepeden inme getirü- miş, halk buna direnmiş. bu direniş hü- kümetler tarafından gereğinde kaba kuvvet kullanüarak kırılmıştır. Fakat laiklikten vazgeçilmemiştir. Bütün ül- kelerde halkın tabanı tutucudur ve la- ikliği benimsemez. Fransa'da laiklik 1789 v ılında İnsan Haklan Bildirisi'yte kabul edilmiştir. Daha önceleri kilise- den nefret eder hale gelmiş olan taban, ihtilalin ilk günlerinin heyecanı içinde la- ikliği hemen benimsemiş, fakat zaman- la, heyecanını yitirip laikliğe karşı yeni- den cephe almıştır. Halkın protesto e>- lemleri zaman zaman tekrarlanmış ve hükümetler tarafından daima şiddete başvurularak bastınlmıştır. Fransa'da son protestolar 1907 \ılında meydana gei- miş, ondan sonra Fransa huzura kavuş- muştur." "Peki, madem tabandan bu kadar kuvvetii tepkiler geliyordu. Fransa laik- likte niçin bu kadar ısrar etti?" Fransız profesör bu soruyu sormuş veyanıtını daşövlevermiştir: "Çünkii laiklikkabul edilmedenönce Katolikler- le Protestanlar arasında sürtüşmeler oluyordu. Protestanlar KatolikJerin bas- kısı altında idi. Ne huzur sağlanabiliyor ne de demokrasi uvgulanabiliyordu. Fransa her ikisine de laikliğin kabulün- den sonraerişebflmiştir. Bugiin Fransa'da kimse kimsenin dinsel inançlanna ka- nşamaz. Din propagandası da yapa- maz." Fransız profesörün anlattıklan bazı ba- kımlardan ülkemizde yaşanan olaylara da ışık tutmuyor mu? Türkiye'de de dın ka\ galan. çekişmeler, katliamlar ve hu- zursuzluğun başlaması, laikliğin, 'adı' olmasa bile kendisi rafa kaldınlmasın- dan sonra baslamış değil midir? Yurttaşlanna din ve mezheplerine gö- re farkJı muamele yapan bızden başka demokratik bir ülke var mıdır? Bugün ülkemizde yurttaşlan bırbiri- ne düşman eden ve Batılıların 'Türki- ye parçalanmaktadır' savlanna mey- dan verdiren, şeriatçılann politıkası de- ğil midir? ANAP çok tehlikeli bir polıtıkaya sapmaktadır. Ülkemiz. elbette Fransa gibi bu sürecı atlatacaktır ve huzura ka- vuşacaktır. Fakat kolay ve zararsız at- latması için partilerimızin de sağduyu- dan sapmamalan gerekir. Her şirkette bir J § stıbesi yerinizden kalJcmadcın , . ı ı - ı II, §irketinizde bir şvıbe açın. Bilgisayarınızı çalıştırın, Internet'e bağlanıp www.isbank.com.tr adresine gidin ve şubeniz karşınıza çıksın... Bu şubede yalnızca SSK. prim ödemelerini değil, para çekmek dışında her türlü bankacılık işlemini yapabilirsiniz. Hem de dünyanın neresinde olursanız olun... Hesap bakiyesi kontrolü; havale; fatura, vergi ödemeleri; EFT* işlemleri; döviz alım satımı, Yatırım Hesabı işlemleri. Her şey... (Bütün bu işlemleri Interaktif Telefon 'dan da yapabileceğinizi hatırlatmamıza gerek yok tabii ki) INTERAKTİF Gördüğünüz gibi... devrimler süreklidir. -_. ım En kısa zamanda, mesela bugün, şubenize V—JIZâZLT" ~ - uğrayıp bir Ticari Interaktif Bankacılık lllJLJ—.,„ talimatı verin; sizin şirketinize de bir şube açalım! Ü BANKACILIK TÜRKİYE İŞ BANKASI * £/r T i ızı J'nteraktıf'Bıtgısa\ar'la vapahtlırsımz CIMHURİYETTEN OKURLARA ORHAN ERİIVÇ Sürekli Ara Rejim Polıtikacılanmızın büyük bölümünün önce irtica yandaşlığına soyunup ardından da ara rejım tar- tışmalannı açarak sürdürmeleri, sıkça tanık oldu- ğumuz bir yönteme dönüşmeye başladı. Bu yöntemle iktidariar başarısızlıklarının fatura- larını kendileri dışındaki kesimlere kesme olana- ğına ulaşıyorlar. Muhalefet partılerı de doğallıkla ül- kenin en önde gelen bu sorunu üzerine büyük laf- lar etme fırsatını kaçırmamak için yarışa giriyorlar. Sonunda görünüm, atalarımızın "Laf kıtlığında asmalar budayayım" sözüyle özetlenebılecek bir şekil alıyor. Yurttaş haklarını güvence altına alması gereken hukuk belgesi anayasadır. Politikacı olarak anayasanın kısıtlamadığı hak- lan bile yurttaşlarımıza çok görürseniz. hele ana- yasanın "Türkiye Cumhuriyeti; toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan hak- larına saygılı, Atatürk milliyetçıliğine bağlı, baş- langıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demok- ratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir" diyen maddesındekı kimi bölümleri yok sayarsanız so- nuçta tıkanıp kalırsınız. Şeriat yönetimine geçişteki aşamalardan biri ol- duğu açık seçik ortada iken türban eylemlerine hoş- görü gösterır, hatta arka çıkarsanız hukuku ve ya- salan geleceğiniz açısından istediğiniz gibi yorum- lama hakkınızın olduğunu sanarak kendinizi ve yandaşlarınızı yanıltırsınız. Çünkü bu konuda yetki yargınındır. Anayasa Mahkemesi ve uluslararası yargı kurumları bu ko- nuda kesin görüşünü belirlemiş ve açıklamıştır. Özelleştirmeyi, yakın çevreyi zengın etmek için elinize geçmiş bir fırsat olarak değerlendirirseniz, yine aynı duruma düşersinız. Çünkü anayasa yar- gısı bu konuyu da karara bağlamıştır. Işçilerle kamu görevlilerine, uluslararası anlaş- malarla tanıdığınız haklan, ıç hukuk düzenlemele- ri sırasında büsbütün kısıtlamaya kalkar, vakıflar- la ilgili yeni yasaklar koyarak örgütlenmenin bu alanına da öznel değerlendırmelerle yaklaşma yet- kisini kendinızde görürseniz demokrasiden söz etme hakkını yıtirırsinız. Kısaca anılan bu örnekler bile ülkenin demok- rasi ile değii, bır ara rejım anlayışı ile yönetildiğini gösterıyor. Yoksa sız ara rejime "Yetkilerelimizden gidecek" diye mi karşısınız? • Ebru Toktar, YÖK'ün vakıf üniversıtelerine tek tip denetim formatı getirerek devlet üniversitele- rindekı öğretım üyelerinin yüksek ücretlerle trans- fer edilmelerini önlemeyı planladığını haberleştir- di. • içişleri Bakanlığı'nca hazırlanan ve 14 ayrı ya- sada değişıklik öngören yerel yönetimler reformu paketinin ayrıntılarını ve paket üzerınde iktıdar or- taklarının uzlaşmaya varamadığını Dürdane Kır- çuvalyaz'dL '' ' ' • Serkan Demirtaş. ABD'nin, nükleer güce sa- hip olan Rusya'ya sert çıkmamak için Kıbrıs'ın da içinde bulunduğu Asya bölgesini Moskova yöne- timine bıraktığını okurlarımıza duyurdu. • Sayıştay'ın. Çiller ailesinin servetınde 1991 ile 1996 yıllan arasında fahış artışlar olduğunu sap- tayarak, Özer Uçuran Çiller'e ait holding ve şir- ketlerdekı defterler ile bankalardaki hesaplarına ivedılıkle el konulmasını istediğini Evin Göktaş haberleştirdi. • Ordudan ihraç edilen şeriatçı subay ve astsu- baylan işe alan Istanbul Büyükşehir Belediyesi'nin, Su Ürünleri Hali ile Haller Müdürlüğü'nün temızlik ihalesinı aynı gerekçeyle orduyla ilışkisi kesılen Nevzat Sak'ın şırketıne verdiğini Mehmet Do- mirkaya saptayarak haberleştirdi. • Türkiye'yi adım adım 12 Mart 1971 darbesıne taşıyan başlıca gelışmelerı Istanbul Haber Servi- si kronolojik sıralamayla verirken, Devrim Sevimay. eskı CHP milletvekıli Süleyman Genç'in; Cem Ulutaş .avukat Vahap Mutlugün un 12 Mart ile ilgili yorumlarını aktardılar. • Eğitimden ücretlere dek sağlık sistemindekı so- runları Saadet Uslu haberleştirdi. • Trakya, Ege ve Çukurova bölgelerinde tarımsal faaliyetleri olumsuz etkileyen çev're kirlıliğinin dur- durulmasını isteyen çiftçilerin tepkilerıni de Cem Ulutaş duyurdu. • Türkiye'nın. trafik kazalannda Avrupa ulkeleri ara- sında ilk sırada yer aldıgını Kerem llgaz haberleş- tirdi. • Sanıkpolislerin beraatıyla sonuçlanan "Manisa- lı gençlere ışkence" davasını Necati Aygın. Af- yon'da süren ve karar duruşmasına kalan "Gaze- teci Metin Göktepe" davasını Merih Ak szledi: Ozan Yayman da görüntüledı. • Önümüzdeki pazartesiye kadar gönlunüzce bir hafta geçirmenız dıleği ve saygılarımızla. BÜYL1KÇEKMECE İCRA IVIÜDÜRLÜĞÜ'NDEN İLANEN TEBLİGAT Esas: 1997 9020 Alacaklı: Basın Doğa Sıtesı Yosun A kapw >önetı- mı Vekilı: Av. Hasan Özdemır Borçlu. Hüsevın Belık. Basın Doğa Sıtesı Yosun A Blok D: 8 Borç'mıktarı. 290.450.000 TL ılecra harç ve mas. faızi Işbu tebhgatın teblığ tanhınden ıtibaren borcu ve ta- kıp masrafını 22 gün ıçerısınde ödemenız, borcun ta- mammaveya bır kısmına \eva alacaklının takoat ıcra- sına daır bir ıtirazınız \arsa yine bu 22 gün «;;risınde aynca ve açıkça müdürlüğümüze bıldırmeniz.aksı hal- de borcun sizden sadır olacağı. borca ıtırazınır 22 gün ıçensınde açıkça sözlü \e yazılı olarak ıcra mCcürlüğü- ne bıldırmenız )ine avnı müddet ıçerısınde IlK"nın ~!4. maddesı gereğınce mal bevanında bulunmanız. aksı halde hapisle tazvık olunacağınız. hıç mal be>amnda bulunmaz ve>a hılafi hakıkat beyanda bulunurunız ha- pısle cezalandırılacağınız. borca ıtıraz edılınez \e ödenmezse cebrı ıcraya devam olunacagi ıhtarolunur 5.3.1998 Basın. 10711