25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni. Orhan Erinç • Genel Yayın Koordınatörü:HikmetÇe- tinkaya • Yazıişleri Müdürü: tbrahim Yüdız • Sonımlu Müdûr: Fikret Ukiz 9 Haber Merken Müdürü. Hakan Kara • Görsel Yönetaıen: Fikret Eser Dış Haberier Şinasi Daıuşoğlu 9 tstıhbarat Cengb Yıldınm • Ekonomr Mehmet Saraç • Kültür Handan Şenköken • Spor \Wülkadir \ ücelman % Makaleler Sami Karaören • Duzeitm; Abdullah Yaacı#Fotograf Erdoğan Köseoğlu •Bılgı-Bclge Edibe Buğra • Yurt Haberlen Mehmet Faraç Ya\ın Kurulu tlhan Selçuk iBaşkan). Orhan Erinç, Oktay Kurtböke. Hikmet Çctinkaya. Şükran Soner. Ergun Balcı. İbrahim Yıldız. Orhan Bursalı, Mustafa Balbav Hakan Kara. AnkaraTemsılcısı. Mustafa Balbaj Atatürk BulvanNo: 125, Kat:4. Bakanhklar-Ankara Tel 4195020 (7 hat), Faks. 4195027 •tzmırTemsılcKi SerdarKınk.H. Zıya Blv. 1352 S. 2/3 Tel. 4411220, Faks: 4419117* Adana Temsılcısı:ÇetHiYiteno$u, lnonüCd. 119S.No:l Katl, Tel: 363 12 11, Faks: 363 12 15 Müessese Müdüru Lsrün Akmen • K.oordınatar Ahmet Korulsan # Muhasebe Böfent Yener^ldare Hüseyta Gfirer • Işletme Önder Çetik • Bıîp- tşlem N«U tııal • Bılgısayar Sıstem Mfirnvet Çikr*Sanş FufletKuza MEDYA C: • Yönetım Kumlu Bajkanı - Genel Müdur Gülbin Erduran # Koordınatör Reba Işıtnttn % Genel Müdur Yardımcısı SevdaÇoban Tel 514 07 53 - 513 95 80- 513 84«V6t,Faks. 5138463 Yavımla\ın ve Baun: Yenı Gün Haber Ajansı, Basın ve Yayuıcılık A Ş Turkocajı Cad 39 41 Cağaloglu 34334 lst PK:246 lslaobul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hal) Faks (0/212)513 85 95 28ŞUBAT1998 lmsak: 5.08 Güneş: 6.34 Öğle: 12.24 Ikindi: 15.27 Akşam: 18.00 Yatsı: 19.21 hattası • REUTERS-îtalya'nın Milano kenti, Önümüzdeki bir hafta içinde dünya modacılannın ilgi odağı haline gelecek. Genellikle Avrupa giyim tasanmcılaraun eserlerini sunacaklan bir dizi defile, Milano"nun podyumlannı renklendirecek. Yaklaşık 100 tasanmcı ve giyim üreticisınin katılacağı defilelerin bir kısmı dün sahne aldı. Martın 7'sinde sona erecek defilelerin dünkü bölümünde, Swish Jeans fiımasınm erotik giysileri büyük ilgi çekti. Bilgisayap kongresî • Haber Merkezi- Birleşmış Milletler'e bağlı "Uluslararasi Bilği lşlem Federasyonu-lntersteno" tarafından dûzenlenen dünya daktilografi, bilgisayar ve steno şampiyonalannın Türkiye elemeleri 21 Mart Cumartesi günü saat 14.00'te tstanbul'da yapılacak. 1998 dünya şampiyonalan ve kongresi ise 11-17 Temmuz tarihleri arasmda Isviçre'nin Lozan kentinde gerçekleştirilecek. Cannes'a ilk kez Türk jüri üyesi • Haber Merkezi - Dünyanın en büyük reklam yanşması Cannes Festivali'nde ilk kez bir Türk, jüri üyeliği yapacak. Young&Rubicam Reklamevi'nin başkanı Serdar Erener basın ve jüri üyeliğine seçildi. Son yıllarda Cannes'a Türkiye'den katılan eser ve delege sayıstndaki artışın bunda etkili olduğu savunulurken Erener, "Cannes jürisınde olmanın anlamı bence yaratıcılık konusundaki iddiamızın, dünyadaki meslektaşlanmızın gözünde en üst düzeyde kabul edılmesidir" dedi. Kış etkisini kaytoediyor • ERZURUM (AA) - Doğu Anadolu Bölgesi'nde günlük yaşamı olumsuz yönde etkileyen kış koşullan, giderek etkisini kaybediyor. Meteoroloji yetkilileri, bölgede önümüzdeki günlerde kar yağışının beklenmediğini söylediler. Yüzde 99'u ilkel yöntemlerle toplanıp depolanan çöpler insan sağlığı ve çevreye büyük zarar veriyor Tiirldye katı abkLarla boğuşuyor• Türkiye'de katı atıklar her geçen gün artarken belediyeler çöplerin toplanması ve depolanmasmda yetersiz kalıyor. Hastanelerinradyoaktifatıklan diğer çöplere kanşıyor. 80 ilde bir tane bile çöp antma tesisi yok. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Her geçen gün artan katı atıklann il- kel yöntemlerle toplanması, insan sağlığına ve çevreye büyük zarar ve- riyor. Çevre Bakanhğı'nın inceleme- lerine göre hastanelerden çıkan rad- yoaktif atıklar diğer çöplerle kanşa- rak tehlike oluştunırken, Türkiye'de- ki çöplerin yüzde 99'u ilkel biçimde depolanıyor. Devlet tstatistik Ensti- tüsü'nün (DlE) verilerine göre ülke- de belediyelere ait çöplük alanlannın yüzde 98'i, çevre koşullan göz önü- ne alınmadan belirleniyor. Çevre Bakanı tmren Aykut'un, Ma- mak çöplüğünü kapatmaması nede- niyle Ankara Anakent Belediye Baş- kanı Meüh Gökçek'i suçlamasıyla gündeme yeniden gelen katı atıklar: toplama, depolama ve uzaklaştırma aşamalannda yaşanan sorunlar ne- deniyle insan sağlığı ve çevre açısın- dan tehlike oluşturuyor. Aykut, 80 il- de 1 tane bile çöp antma tesisinin bu- lunmadığından yakınırken bakanlı- ğının yaptığı "Atıklarve Çevre" baş- lıklı araştırma. yerel yönetimlerin, atıklar konusundaki yetersizliklerini ortaya koydu. "Kişi başına düşen çöp miktannın" sürekli arttığına dikkat çekilen araştırmada, ambalaj sanayi- sinin çok geç yok olan plastik ve nay- lon kullanımına teşvik edildiği vur- gulandı. Araştırmada katı atrklarla il- gili şu saptamalara yer verildi: • Yerel yönetimlerin katı atıklann toplanması. taşınması. imhası veya değerlendirilmesi için yaptıklan har- camalara karşın bu atıklann dönüş- türümünden eldetttikleri gelirlerol- dukça sınırlı kalıyor. "Rasgele boşa- hm" diye isimlendirilebilecek sağ- lıksız yöntem, belediyelerce yaygın olarak kullanıhyor. • Evsel, endüstriyel vehastane atık- lan, kentlerdeki katı atıklann büyük bölümünü oluşturuyor. Katı atık tür- leri içindeki maddelerden özeüikle plastik ve naylon çok büyük önem tasıyor. Bu maddeler dönüşüm olana- ğı çok zor olması nedeniyle araziye terk edildiği zaman çok geç çürüyor veya hiç çürümüyor. Buna karşın bu maddelerin ambalaj sanayisinde kul- lanımı teşvik ediliyor. • Katı aöklann diğer sayılabilecek etkileri arasında yangın ve patlama- lar, gaz çıkışlan ve sızıntılar sayıla- bilir. Hızlı atık üretimi ile karşı kar- şıya olan iller; tstanbul, Ankara, tz- mit, Bursa, Eskişehir, Antalya, Mer- sin, Adana ve Erzurum. Kayseri, Amasya, Gaziantep. Samsun, Diyar- bakır ve Trabzon illerinde de çöp dö- küm sahası sorunu bulunuyor. Çöplerinyüzde 99'u ilkel birbiçim- de düzensiz depolama ile uzaklaştı- nlıyor. Endüstrilerin katı atıklan da genelde belediyelerce toplanmadı- ğından, kontrolsüz biçimde uzaklaş- tınlıyor. Bu nedenle atıklann mikta- n gibi, hangilerinin "tehHkefiarjk" ol- duğu da bilinmiyor. • Bir diğer önemli sorun olan has- tane atıklannın çok yüksek bir yüz- desi (yüzde 85-90) evsel atık türün- den olup, yalnız geri kalan kûçük bir kısmı enfekte. kesici delici ve radyo- aktif olup tehlikeli atıklar sınıfına gi- rer. Ancak tehlikeli atıklar genelde ayn toplanmayıp diğer çöplerle kanş- tınlarakuzaklastınldığı için tüm has- tane çöpleri tehlikeli atığa dönûşüı. • DÎEverileri DİE tarafmdan yapılan bir çahş- manın sonuçlanna göre de Türkiye'de günde ortalama 53 bin 319 ton çöp toplanıyor. Çöplüğü olan belediye- lerin yalmzca yüzde 5.13'ü, alanla- nn yerini belirlerken göz önünde bu- lundurulması gereken ölçütlerin bir bölümünü yerine getiriyor. Beledi- yelerin yüzde 97.87'si çöp alanlan için ekolojik, topoğrafık, hidrolojik ve meteorolojik etütler yaptırmıyor. ÇEVRE GÖNÜLLÜLERİ 'Ormanlar yasayla yağmalanıyor' ktanbulHaberServisi- tstanbul'da yapılan ve çev - re gönüllüleri, meslek oda- lan temsilcileri ile hukuk- çulannkanldığı dünkü top- lantıda ormanlann yasal düzenlemelerle vebazı ida- ri uygulamalarla yağma- landığı belirtildi. Toplan- tıda, birbiriyle çelişen ya- salara dikkat çekilerek or- manlan korumaya yöne- lik yasalann da uygulana- madığı vurgulandı. Istanbul Barosu Çevre ve Kentleşme Komisyo- nu'nun düzenlediği 'tdari ve Yasal Düzenlemelerle Onnan Azalması' konulu panel, dün îstanbul Baro- su Staj Eğitim ve Kültür Merkezi'nde yaptldı. Pa- nele konuşmacı olarak, Yargıtay 20. Hukuk Daire- si Başkanı, Dr. Ferruh At- başofilu. IÜ Orman Fakül- tesı C^retim Görevlisi Prof. SedatAyano^u, SOS Çev- re Gönüllüleri Platformu Sözcüsü Türksen Başer Kafaoğhı ile gazetemiz ya- zarlan OktayEMnd ve Ra- tfErtemkatıldılar. Ferruh Atbaşoğlu, Ana- yasa'nın 131. maddesinde yer alan, bilün ve fen ba- kımındanormannitelİğini kaybeden alanlann orman rejimi dışına çıkanlması kuralının uygulamada so- runlar yarattığını söyledi. Prof. Sedat Ayanoğlu, hiçbirülkenin anayasasm- da Türkiye'deki kadar or- man ile ilgili hükümlerbu- lunmadığvnı, ancakbunun orman azalmasının önüne geçmek yerinehızlandırdı- ğını söyledi. Kafaoglu da, yasalardan kaynaklanan sorunlara işa- ret ederek " Yasatan de^ş- tinnekde birişevaramıyor. L'ygulama ve devletin de- netieme işlevlerinin daha etkin hale getirUmesi ge- rek" dedi. Gazetemiz yazan Ekin- ci de, Turizmi Teşvik Ya- sası'nın iptal edilemeye- ceğini, ancak değiştirilme- sinin önünde bir engel ol- madığmı vurgulayarak hiç bir iktidann bu yasayı de- ğiştirmeye yanaşmadığını kaydetti. Ertem de, hem özel hem de devlet kuru- luşlarmın mülkiyetinde olan ormanlann, kamu mülkiyeti statüsüne geti- rilerek dokunulmaz kılın- ması gerektiğini söyledi. BAKAN AYKUT, TOPLUSÖZLEŞMELERDE YER ALMASIMİSTEDİ Işçiye çevre denetimi göre\ tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Çevre Bakanı tmrenAykut, ülkemizde- ki yasa ve yönetmeliklerin sanayi kuru- luşlanna antma ve bertaraf tesislerini kurma ve işletme yükümlülüğü getirdi- ğini anımsatarak toplu iş sözleşmelerin- de, antma ve bertaraf tesislerinın kurul- ması hükmünün yer almasım istedi. Türk-lş ile Çevre Bakanlığı arasında imzalananprotokol çerçevesinde ilki tz- mir'de dûzenlenen '2000'fi Yıllarda Ça- hşmaYaşamı veÇevre tlişkikri Semine- ri'nde konuşan Aykut, sendikalardan ve işçilerden, işverenin çevre sağlığı ve iş güvenliği konusunda önlem alıp alma- dığını denetlemelerini istedi. Bakanlık olarak antma tesisi olmayan sanayi te- sislerini belirlediklerini ve kendileri ile protokoller yaparak antma tesislerini yapmalan için üçer beşer aylık süreler verdiklerini kaydeden Bakan Aykut, ant- ma tesislerinde kullanılan enerjinin yüz- de 25 daha ucuz olması için Enerji Ba- kanlığı ile yapılan görüşmelerin olum- lu sonuçlandığını söyledi. Seminerde açılış konusması yapan Türk-lş Genel Başkanı de, istihdamı arttırmar - nerek, "Clkenin en ÖP ,; lik. Ama çevreyikon j ve yaşavan insanlaıj mek. btihdam ] Meral, devlet kurur ] lettiğini vurgulay lanmasında valile | rektiğini savundu j IzmirValisiEroı, zuatımn uygulanm- ] cilere daha çok yet Latinlerin boynu tutuldu Yüzydın son gûneş tunilması, Orta ve Latin Amerika ülkelerinde flghte izlendL Ayuı güneşk dünya arasına girmesiyte oluşan tam gûneş tutulması, toptam üç dakika otuz saniye sürdü. Yüzvılın son önemli doğa ola>ina büyük ilgi gösteren halk. güneş turulmasıru izlemek için özel gözlüklerie sokağa dökülürken, bazı ülkelerde yönetkfler. hamile kadınlan sokağa çıkmamalan konusunda u\ardı. (Fotoğraflar REUTERS) 6 MART'TA VERİLE TTBödî belirlenH ANKARA(AA)-TürkTa- bipleri Birliği Merkez Kon- seyi (TTB), 1997 yıh ödül- lerinin sahipleri belirlendi. TTB'den yapılan yazılı açıklamada, "14 Mart Tıp Ba>Tanu" dolayısıyla dağı- tılan ödüllerin, 6 Mart'ta Fransız Kültür Merkezi'nde yapılacak törenle sahipleri- ne verilecegi bildirildi. TTB'nin Basın veSağhk ödülü'nü kazananlar şöyle: Halk sağlığı konusunda- ki istikrarlı haberlen için Cülay Demirtaş (Radikal), sosyal tıp ve TTB ile ilgili duyarlı çalışmalan için Mel- da Çetiner (AA), toplum sağlığını sürekli konu yap- tığı için Deniz Som (Cum- huriyet), halk sağlığı, he- kim, sağhk personeli sorun- lannı gündeme getirdikleri için Emek ve Olkede Gün- dem gazeteleri. sağhk ko- nusundaki yaklaşımlan ve bazı kurumlar için dûzenle- nen sağhk kurslan nedeniy- le bh.. nar ve sa, hhğı 1997 nnın y toğrafi i . f yadünyasij lu arayışla giz Kılıç Demokrasii sal dayanış sıyla"Birl Eyieıni r> ne; öz baskılara karşı; ri dolayısıyla işçjkrine" verile TTB'nin "On lü"ne, KorkutBo^ Hm ve topluma 1 TTB dostluğu için SavTan.Metin( Tüiin Öngen layık \\ "TTB tçi Özen lü" ise "Sürekli Tıp nd" dergisine verildi] Bakanlar Kurulu karanyla turizm bölgesi ilan edilen 4 yerden yalnızca ikisi için dava açaJ Büyükşehir Belediyesi'nden çifte standar • Tayyip Erdoğan yönetimindeki belediyenin, tstinye ve Ataköy'deki Doğuş Holding ile Emayetaş AŞ'ye ait olan alanlar için yargıya gitmeyi tercih etmesi dikkat çekti. e-posta: tan (a prizma.net. tr ANKARA (Cumhurhet Bürosu) - Eski RP kökenli Recep Tayyip Erdoğan yöneti- mindeki Îstanbul Büyükşehir Belediyesi, Bakanlar Kurulu karanyla runzm bölgesi ilan edilen 4 yerden sadece ikisi için dava aç- mayı planhyor. Îstanbul Beşiktaş Atik Ali Pa- şa Yalısı, Şişli- Bomonti ile Ataköy ve ls- tinye bölgelerindeki SİT alanı, park, bahçe ve yeşil alanlann noktalama yöntemiyle çı- kanlarak hazırlanan yeni kararnamenin Ba- kanlar Kurulu'nda imzaya açıldığı öğrenvl- di. Alınan bilgiye göre, Îstanbul Büyükşe- hir Belediyesi, Bakanlar Kurulu'nun daha ön- ceki karannda yer alan bazı bölgelerin tu- rizm merkezi ilanına karşı iptal davası aç- mak üzere hazırlıklannı tamamladı. Ancak SİT alanı, park, bahçe ve yeşil alanlann bu- lunduğu 8 bölgeden 4'ünün kararnameden çıkanlması yönündeki girişim üzerine çalış- malar askıya alındı. Tarihi binalann bulunduğu Şişli-Bomon- ti bölgesi ile Atik Ali Paşa Yalısı'nın turizm merkezi ilan edilmesine karşı çıkmayan ts- tanbul Büyükşehir Belediyesi'nin dosyala- nnın hazır olduğu, Bakanlar Kurulu karar- namesi kapsamında bulunan 2 bölge için ip- tal davası açacağı bildirildi. Belediyenin, sa- dece tstinye ve Ataköy'deki Doğuş Holding ile Emayetaş AŞ'ye ait olan alanlar için yar- gıya gitmeyi tercih etmesi dikkat çekti. tstanbul'da turizm merkezi ilan edilen yer- lerdeki yeşil alan ve StT bölgeleri şöyle: Beşiktaş AtikAli Pasa Yalısı: Boğaziçi kı- yısındaki sahil saraylan dizisinde yer alan ya- lı 5 yıldan bu yana Devlet Konukevi olarak restore ediliyor. Yalı için Turizm Bakanlığ ocak ayı içinde tahsise çıktı. Şişli-Bonıonti: 1902'de Bomonti Kardeş ler tarafından işletmeye açılan Bomonti Bi ra Fabrikası ve çevresindeki alanı içeriyor. Ataköy: Ataköy-Kazlıçeşme kıyı kuşa ğındaki bölge yeşil alan olarak görünüyoT tstinye: StT alanı niteliği taşıyan bölged yapılaşma yasağı bulunuyor. MESELA DEDIK ERDAL ATABEK eçenlerde birreklamafîşini gö- \ J rünceye kadar milletimizin ne- den uyanmadığını anlayamamıştık. Aslında "•MiDetimizuyuyormu,yok- sa çok uyanık da uyuyor gibi mi ya- pıyor?" konusu da çok tartışılıyor. Ama genel olarak *Mffletin derin bir uykudaolduğu,kolay kolaydauyan- madığı''kanısı yaygın. Bu durum he- pimizi üzüyordu. Bizler, kendimizi çok uyanık, başkalannı uykuda san- mayı sevdiğjmiz için de sorun bir tür- lü çözülmüyor. 'Ne olacakbu mem- leketin hali?* tartışmalan sürüp gi- diyordu. Ne var ki işte bu reklamın sloganı meseleyi hiç umulmadık bi- çimde çözmüş görünüyor. Neskafe: Bir mlllet uyanıyor... 5onunda tsviçre kökenli Nestle firması milletimizin bir tûrlü uyanmamasını kendine dert etmiş bulunuyor. Ünlü ürünü 'neskafe'yi bu sorunun çözümü için harekete geçiriyor. Reklam afişinde bir bü- yük fincan kahve görülüyor. Altın- da da ünlü slogan var: Bir millet uyanıyor. Doğrusu ya insanın gözü yaşanyor, içi bir tuhaf oluyor. Yıllardır hepimizin derdi olan bir sorunu böyle bir kahve-çikolata fır- masıran çözmeye kalkması bizim ne denli sevildiğimizi açık seçik göstermiyor mu? Bir de "Avrupah- lar bizi neden sevmiyor?'' diye ken- dimize dert ederiz. İşte, Avrupalıla- nn bizi nasıl sevdiğini görüyoruz. Adamlar dûşünmüş taşınmış, belki Bu Millet Neden Uyanmıyor?•• de uzun uzun araştırmışlar, sonun- da neden uyanmadığımızı bulmuş- lar. Çünkü, sabahlan 'neskahve' ıç- miyoruz. Biliyorsunuz ki biz de ün- lü 'neskafe'yi kendimize uyarlaya- rak 'neskahve' yapmışızdır. Keşke bu firma onu da hesaba katıp rek- lamm altına 'neskahve' yazsaydı. Neyse onu akıl edememişler, bu ya- zımızdan sonra belki onu da yapar- lar. Çok şükür, arnk enflasyon ca- navannı da yeneriz, trafik canava- nnı da altederiz, Susurluk'u da çö- zeriz. Sağ olasın neskahve. Bu millet neden uyuyor?.. T) eki ama bumilletneden uyuyor? ± Bu sorunun nedenini anlaya- mazsak sadece neskahve ıçip uyan- mak işe yaramaz. Bizi neyin uyut- tuğunu bilmemiz gerekiyor. Bunu çözmek için de reklamlara bakmak yeterliymiş, ama biz zamanında gö- remedik. Efendim. bu denli uyumamızın nedeni de yatak yorgan şirketleri degil miymiş? Şimdi belki de "Hop- pala, yatak yorgan işinin uyumayla ne Ugisi var?" diyenleriniz olabılir. İşte bakm yatak yorgan şirketleri bu işte nasıl bir rol oynuyor. Bir kere yataklan üst üste yaylar koyarak insanı rahatlatır duruma ge- tirecek bir teknikle yapıyorlar. Oy- le ki, yatağa yatınca rahatlıyor, be- linizi dinlendiriyor. "Aman ne rahat- mış, iyi ki yatmışım, keşke hep yat- sam da uyusam" dedirtiyor. Vatan- daş bu yatağa yatınca öyle derin bir uykuya giriyor ki uyandırmak ola- nağı kalmıyor. Yöneticiler istediği kadar çırpınıp u Ey \atandaşuyan,durumumuziyi değl" desin, vatandaş bu yaylı ya- taklara gömülmüş uyuyor. Bir de kaz tüyü yorgan yapmışlar ki aman Allah, üstüne örten uykunun yedin- ci katına iniyor. Beli rahatlatan yatakla kaz tüylü yorgan, insaru öylesine uyutuyor ki artık milletin uyanacak hali kalmı- yor. "Neden kaz tüyü?" diye merak edip sorarsanız, -ki biz de merak edip sorduk- kaz tüyü yorganlar in- sanı da kaza çevirip rahat ettiriyor- muş. Oh ne âlâ, gel keyfım gel. Böy- le yatağa yatıp böyle yorganı üstü- ne çekince ne dert kalıyor ne kasa- vet. Onun için de bu millet uyuyor, uyanmaya da mecali kalmıyor. Bu yatak yorgan meselesi çözülmeden de. bu milletin uyanmayacağı açık olarak anlaşılıyor. Uyanıp da ne oluyor?.. "Uyampdaneoluyor?'' so- runu var ki bunun üzerinde hiç- bir şirket durmuyor. Kazara uyanan vatandaş soru sormaya, akıl fikir yürütmeye başlıyor. İşte o zaman başına gelmedik iş kalmıyor. "Sen kunsin?", "Ne haİda sorular soru- yorsun ulan. burda sorulan ben so- ranm", "Akıl fikiryürütüyorsun ha, sanabu akıllan kimler veriyor?" gi- bi durumlarla karşılaşıyor. Onun için de insan bizimki gibi memle- ketlerde uyanacaksa, çok dikkatli uyanmalı. Kazara uyanıyorsa sağı- na soluna, önüne arkasına dikkat bakmalı, sırtım duvara dayayan usul usulyürümeli. Uyanmamn b deli bizde pek ağır oluyor, dikk etmeli. Ama yakında hapishaneleri öz« leştirirlerse o zaman "mahpus şi keUeri" kurulursa onlar bu uyanm yı teşvik ederlerki kendilerine mi teri çıksın. Belki de böyle şirketlı le kahve şirketleri ortak çalışır, b uyandınr, Öbürü uyananı misa eder. gül gibi geçinirler.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear