23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
3 ARALIK 1998 SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMI /cumek(5 turk.net 13 DPT raporu Özel tüketim düştü ANKARA (AA) - Kasım ayında tüketicı fıyat artış hızındakı düşüşün, gıda, giyim, konut ve ulaştırma alt gruplanndakı fiyat artış hızlannın yavaşlamasından kaynaklandığı bildirildi. Devlet Planlama Teşkılatı'nın (DPT) aylık olarak hazırladığı son "Ekonomik Gelişmeler Raporu"nda, ocak-eylül dönemınde özel tüketim artış hızının yüzde 2.5, geçen yılın aynı dönemınde bu rakamın yüzde 9 olduğu belırtılereku Yıhnilk dokuz ayında özel rükctimde görülen yavaşlamada dayanıku tüketim mallarma yönelik harcamalardaki keskin düşüş önemli rol ojnadı" denıldı. Raporda, yılın ilk sekiz aylık döneminde ihracat fîyatlannın yüzde 5.4 gerilediğı, reel ihracat artışının da yüzde 7.7 oranında gerçekleştiği vurgulandı. Bu yılkı ihracat artışının düşük kalmasında da dış talepteki olumsuz gelişmeler ve ihracat fıyatlannda gözlenen yüksek oranlı düşüşlerin etkilı olduğu kaydedıldı. Diinya Bankası 'Türkiye krizden az etkilenir' VVASHEVGTON/ ANKARA - Dünya Bankası'nın "Küresel Ekonomik Bekkntiler ve Geüşmekte Olan Ülkeler" ısimlı son raporunu hazırlayan uzmanlardan Mick Riordon. Türkiye'nın gelişmekte olan 36 ülke arasında en ıyı ekonomik duruma sahip ülkelerden bıri olduğunu ve bu yıl yaklaşık yüzde 5'e yakın bır büyüme oranını tutturabıleceğını söyledı. Küresel durgunluğun ge lışmekte olan ülkelen etkileyeceğinı belirten Riordon. 1998'de büyüme oranlan yüzde 0.4'e genleyen gelişmekte olan bazı ülkelerin, 1998-2000 yıllannda. ekonomilerde yaşanan küresel yavaşlama nedenıyle, negatif büyüme oranlanna sahip olacakJannı ifade etti. Riordon, Türkiye'nin büyüme oranının, gelecek yıl, küresel knz nedeniyle yavaşlamasına rağmen, diğer ülkelerden daha iyı bır büyüme oranını sürdüreceğinı iletti. Rusya'daki krizin Türkı\e"yı daha çok etkıledığinı. tıcaret hacmının düştüğünü belirten Riordon, Rusya'dan kaynaklanan ihracat düşüşünü gidenci önlemlerin alınması gerektiğını söyledi. Soros, Hitler'e benzetildi Ekonomi Servisi - Ünlü spekülatör George Soros. faşist diktatör Adotf Hitkr'e benzetildi. Malezya'nın kuzey eyaletinden sorumlu bakan Sanusi Junid. "Para sihirbazT Soros'un. Asya ekonomilerine yaptıklannın Hitler'in Avrupa'ya yaptıklan kadar zalimce olduğunu belirtti. Sanusi, Soros'un diktatör Hitler'le aynı kaderi paylaşacağı uyansında bulundu. Asya ülkelerinde yaşanan ekonomik krize Soros'un neden olduğuna dikkat çekilirken geçen günlerde para sihirbazınm, Malezya Başbakanı Mahattir Muhammed'e yönelik yakın çe\Tesıne çıkar sağlayarak koltuğunu korumak ıstediğiyle ilgili açıklamalarda bulunmuştu. Emlak Vergisi'ndeki artıştan hem düşük kira alan gayrimenkul sahibi hem de kiracı etkilenecek Kiracıyı zor günler beldiyor• Maliye Bakanhğı'nın gayrimenkuller için yeniden değerleme oranını yüzde 77.8 olarak belirlemesinin kiralan etkilemesinin kaçmılmaz olduğu, ancak bu değerin gayrimenkul ahm-satımlannda tapu harcına esas alınamayacağı ifade ediliyor. FATMA KOŞAR Maliye Bakanhğı'nın gaynmenkuller için "yeniden değerleme oranını" yüzde 77.8 olarak belirlemesinin kiracılan etki- lemesinin kaçmılmaz olduğu, ancak bu değerin gayrimenkul alım-satımlarında ta- pu harcına esas alınamayacağı ifade edi- liyor. Maliye Bakanlığı'nın yeniden değerle- me oranını yüzde 80'e yakın oranda art- tırmasmın ardından gündeme gelen Em- lak Vergisi'ndeki artışın kiracıya yansıtı- lıp yansınlmayacağı tartışması devam eder- ken yenı uygulamadan kıracının etkilen- mesinin kaçmılmaz olduğu belirtiliyor. Emlak Vergisi'ndeki artışın hem kiracıyı hem de düşük kira alan gayrimenkul sa- hiplerinı güç durumda bırakması bekJenı- yor. Buna karşm, değerleme oranındaki ar- tışın Gelir Vergısi Yasası'nın 82. madde- sinden dolayı alım- satımda tapu harcına esas olamayacağı vurgulanıyor. Maliye Bakanı ZekerrvaTemizelin ba- sında yer alan "kiracının etkilenmevece- Kira geliri nasıl beyan edilecek? • 1999 beyanı nasıl hesaplanacak?Bu yıl konut ya da işyeri olarak emlaklannı kiraya verenler, elde ettikleri kiranın bir yıllık tutan, konutlarda 240 milyon, işyerinde 2 milyar 500 milyon lirayı aşıyorsa Ocak 1999 yılında yühk gelir vergjsi beyannamesi verecekler. Bu meblağlann altında gelir elde edenler ise vermeyecekler. Gelir Vergisi Yasası'nın 73. maddesinde yer alan ölçüye göre dükkân, mağaza, depo, arsa, arazide beyan edilmesi gereken asgari yıllık kira, gayrimenkullerin 'vergi değerinin' yüzde 5'inden düşük olamayacak. Örneğin; vergi değeri 20 milyar lira olan bir konutun yıllık kirasının en az 1 milyar lira olarak beyan edilmesi gerekiyor. 1998 gayrimenkulün beyan değerini yüzde 77.8 oranında arttınn. Gelir Vergisi Yasası'nın emsal kira bedeli ile ilgili madde gereği, gaynmenkulün yüzde 5'i oranında asgari kira geliri beyan edilmesi gerekiyor. 1999 yılı emlak değerinin yüzde 5'ini hesaplayarak bulun ve beyanınızı yapın. ği" yönündekı demeçlerine karştlık, Ge- lir Vergisi Yasası'nın 73. maddesinde "ki- raya verilen mal ve haklartn kira bedelinin, yüzde 5 olan emsal kira bedelinden düşük olamayacağı" açıkça belirtiliyor. Bu maddede. "sözteşmelerin olduğu du- rumlarda farkh uygulamaya gidilebilece- ğüıin" ifade edilmemesi, gaynmenkul sa- hiplennın beyan yaparken bunu baz al- masına yol açacak. Bunun sonucunda, be- yan edilmesi gereken "asgari kira geliri" 1999 yılı ıçinde yüzde 80'e yakın oranda artacak. Emlak Vergisi metrekare birim değer- leri, bu yıl, 1994 beyan dönemine göre 20 kata varan oranlarda arttınldı. Bu değer- lerin önümüzdeki 4 yıl boyunca geçmiş dö- nemlerin aksine sabit kalmayarak her yıl yeniden değerleme oranında artnnlacak ol- masının kiralara yansıyacağı ileri sürülü- yor. Bu durumun kiracılar kadar, ev sahip- lerini, özellıkle de "düşük kira aldığı hal- de emsal kira u>gulamasından dolavı. al- madıgı kirayı gelir olarak be\ an etmek zo- runda kalacak olan" ev sahiplenni güç durumda bırakacağı belirtiliyor. Maliye Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili, Gelir Vergisi Yasası'nın 73. mad- desinin genel bır hüküm olduğunu belir- terek "Türkiye'de şimdhe kadar hiçbir gayrimenkul sahibine kira gelir beyanın emsal değerin altında kaldı diye bir uygu- lama yapıimadı" dedi. Aynı yetkili, de- ğerleme oranındaki arûşın alım-satımda ta- pu harcına esas teşkil etmeyeceğinı de bil- dirdı. Alım-saümda aylık artış Ulusal Emlakçılar Derneği Başkanı Re- ha Medin, "Gelir Vergisi YasasTnın 73. maddesinin ve yüzde 77.8 olarak belirle- nen yenidendeğerlemeoranının gayrimen- kul alım-satımında tapu harcına esas ola- cağı" yönündekı ıddıalann gerçeği yansıt- madığını söyledı. Emlak Vergisi Yasa- sı'nda bunun açıklığa kavuşturulduğunu belirten Medin, Gelir Vergisi Yasası'nın 82. maddesinde,u mal ve haklann elden çıka- nlırken, satış bedelinin Devlet İstatistik Enstitüsü (DIE) tarafmdan açıklanan top- tan eşya fiyatlanndaki artış oranında art- unlarakhesaplanmasının" ongörüldüğü- nü belırterek "Buna göre, bu yıl genel be- yan döneminde beyan edilen değerin art- ünlması gerekmiyor. Satış gerçekleşeceği zaman, eayrimenkulün bedeli önceki ay- larda DIE tarafindan açıklanan TEFE 1\- yat arnşlanna göre belirlenecek" dedi. Me- din, bunun sonucunda gayrimenkul de- ğerlerinin ay bazında artacağını ifade ede- rek "Gayrimenkul fıyatlan yıllık bazda yüzde 80'eyakın oranda artmayacak. Yüz- de 77^'Kk değerlemeoranı sadeceyıflık Em- lak Yergisi'ni etkUeyecek. Beklenen aröş sözkonusu vergide gerçekleşecek. Gayri- menkul sahiplerinin bunu kiracrya yansıt- mayacağınıdüşünmekiyimserlikolur" di- ye konuştu. %O FAIZ %1OO KAZANC.3:-. İ.Û..&I. wr - İ ssm t: !••' tâ * /a varan vadeler yov c?r %0 faiz. 12 aya varan v jran vadeler %0 faiz. 12 aya varan v -v/ raiz. 12 aya varan vadeler %0 faiz. 12 ayo varan vadeler %0 faiz. 12 aya varan vadeler %0 faiz. .^ er %0 faiz. 12 aya varan vadeler %0 faiz. 12 aya varan vadeie. iz. 12 aya varan vadeler %0 faiz. 12 aya varan vadeler %0 faiz. 12 u, a varan vadeler %o faiz. 12 aya varan vadeler %0 faiz. ı^ aya varan 3iz. 12 aya vr^^^^"-»ier %0 faiz. 12 aya varan v a d e ' ^ ^ ^ ^ ' z . 12 aya a varan vc ^ ^ J ^ ^ L faiz. 12 aya varan vadeler ° ^ ^ p ^ ^ k a varar z. 12 ayo ^ ^ ^ ^ ^ k r %0 faiz. 12 aya varan vo ^J ^ ^ ^ 12 aya varan \ V V tiz. 12 ava varan vadeler Q ş-0 12 aya varan vadelerle %Ofaizli 2 Milyar'a kadar kredi imkanı ÜÜstelik geçen ayın fiyatlarıyla Ayrıntılı bilgi vr e sunduğumuz diğer avantajları öğrenmek için Tofaş-Fiat bayilerine hemen uğrayın. Bu kampanya stokbmmızdaki otomotnUerk sınırlıdır. Kredi Umideri, vade surelen ve jaız oranlan modeüere gore değışiklik gösterehnlir TOFR$ F I A T Koc İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Almantürk Cumhuriyet'in 75. yıl etkinliklerine benden bir hafta önce katılan Ahmet Taner Kışlalı, Nürn- berg-Erlangen izlenimlerini "Almanya'nın Gü- zel Yüzü" başlığı ile 2 Aralık tarihli Cumhuriyet'te okuriannaaktarmıştı. Almanya'da, biri dışlayan ve dışlanan, dinci, ırkçı, tepkici Türkiye ile Al- manya, diğeri dışlamayan ve dışlanmayan; çağ- daş, başı dik, kendine güvenli Türkler ve Alman- lann yaşadığı ayrı dünyalardan söz etmişti. Tek ideoloji altında sadece dünyatekelleri, pa- ranın çıkarlannın dayatıldığı düzenin sonucun- da, insanlığın önemli bir çoğunluğu akıl almaz bir işsizlik, yoksullaşma, sağlık, eğitim, en te- mel insan haklanndan yararlanamama nokta- sına itilirken hortlayan ırk, din ve her tür ayınm- cılık sorunları çözümsüzlüğe sürüklerken sağ- lıklı, insana yaraşır arayışlar giderek önem ve anlam kazanıyor. 3.5 milyon yabancının yaşadığı Almanya'da da küreselleşmenin, teknolojik devrimin şimdi- lik ağırlıklı sermayenin çıkarianndan yana kul- lanılması sonuç olarak gelişmelerin "çokkültür- lü"toplumdan yana değil, "ötekiler ve biz"ola- rak dışlama ve dışlanmadan yana kemikleş- mesini getirmişti. Alman ve Türk aydınlannın tek kültürün aykı- n kültürteri yok etme çözümüne direnmek üze- re kimi çok önemli ve anlamlı çabalan olumlu sonuçlar verse de olumsuz ömekler, "dışlama ve dışlanmanın" sonuçlan Almanya genelinde ağır basmakta. Alman ve Türkler'in bir araya ge- lerek birlikte çözüm üretme çabalanna gerek- sinim artmaktadır. Almanya ölçeğindeAlmanlarve Türkler'in bir araya gelerek oluşturduklan sivil toplum örgüt- leri hâlâazınlıkta. Iki kültürün kaynaşmasından olumlu bir sentez çıkacağına inananlar hâlâ parmakla sayılacak kadar azlar. Erlangen Türk- Alman Dayanışma Derneği, Kışlalı'nın vurgula- dığı üzere "Almanya'nın güzelyüzü"nü simge- liyor. Bence sayılan çok olmayan güzel örnek- ler içinde, daha ileri bir adımı da atmışlar. Or- tak bir kültür oluşturabileceklerine gerçekten inanmışlar. Uzun uzun düşündükten sonra yaratmak is- tedikleri ortak kültür için aradaki tire işaretini de ayınmcılık olarak görüp, kültür etkinliklerini "Al- mantürk kültürüne katkılar" olarak tanımlamış- lar. Cumhuriyet'in 75 yıldönümü etkinlikleri kap- samında Cumhuriyet'in gelişimini anlatan ser- giler düzenlenmesi, Atatürk'ün ulusçuluk an- layışının incelenmesi, Türkiye emek tarihinin araştınlması, müzik, edebiyat, sanat etkinlikle- ri, Almantürk" ortak kültürüne katkı olarak al- gılanıyor. Böyle olunca da derneğe üye olan Alman ay- dınlar, Türklerin kendi kültür etkinliklerine des- tek olmakla sınırlı kalmıyor, kendileri de bu kül- türden bir şeyler almaya bakıyoriar. Toplantı öncesi görüştüğüm IG Metal'den sendikacılar- dan biri, sabırsızlıkla "Türk emek tahhini" din- lemeyi, bir şeyler öğrenmek istediğini vurgular- ken toplantıya katılamayacak bir diğeri üzün- tüsünü dile getiriyor, "Ama nasılsa kayda ala- caklar, oradan izlen'm"diyeaçıklamayapmak- tan geri kalmıyordu. Ortak kültür, Almanya'da çok kullanılan, lah- macun, döner sevmek, güzel rakı içmek, tatil- ler için Türkiye'yi keşfetmiş olmakla sınırlı gö- rülmüyor olmalı ki çok daha fazla bir şeyler pay- laşılıyor. Belki küçük bir yerde uzun yıllar birlik- te yaşayan, birbirini gerçekten yakından tanı- yan, çok şeyleri paylaşmış aydınlarolmanın pa- yı çok fazla. Ama selamlaşmadan sonra Türk'ün Alman dostuna verdiği ilk haberin, "Demirel, Ecevit'e, hükümeti kurma görevi verdi" olma- sı, onun yanıtının da Türkiye'deki gelişmelere yakın ilgisini, bilgisini kanıtlar niletikte, "Ya.. ne zaman? Kurabilir mi ki" diye bir diyalogla sür- mesi, farkh birdüzeyi, iletişimi sergiliyor. Alman sendikacılar, küreselleşmenin sorun- lan olarak sendikalann güç kaybetmesini, ar- tan işsizliği anlatıyorlar. Ayakta kalmak için yap- tıklarını, sendikalann yeni arayışlannı, dünya ül- keleri ve Türkiye'deki gelişmelerin önemini vur- guluyorlar. Bu anlamda Türkiye'de 12 Eylül'ün getirdiği sendikal yasaklı düzenin AB'nin Tür- kiye'yi arka bahçe yapma projeleri ile çakıştı- ğını, ABD ve AB'nin çifte standartlı politikalan- nı yadsımıyorlar. Sendikalann, sivil toplum ör- gütlerinin, halklann insanlardan yanadayanış- masının, örgütlenmesinin öneminde buluşuyor- lar. Çok özel de olsa, çok simgesel de kalsa Er- langen'de denenen, verilen emekler, insandan yana gelişmelerin iç karartıcı olduğu bir süreç- te gerçekten umut ve ışık saçıyor. TİS'te taraflar anlasamadı Türkbank hakemde TARIKYILMAZ TürkTica- ret Banka- sı'nda (Türk- bank) 7 ay- dır sürdürülen toplu iş söz- leşmesı (TtS) görüşme- leri yüksek hakeme gitti. Sektörün önemli bankala- nndan biri olan Türkbank çalışanlannın sektördeki düzeyin çok altında maaş aldığı belirtiliyor. Işadamı Korkmaz Yi- ğit ile mafya elebaşısı Ab- attin ÇakKi'nın ses kaset- lerinın ortaya çıkması ne- deniyle satışı ıptal edilen Türk Ticaret Bankası 'nda yaşanan gelişmeler toplu iş sözleşmesini de sürün- cemede bıraktı. 4 Mayıs'ta banka yönetımiyle başla- yan görüşmelerin sonu- cu, bankanın yeni sahibi- ne devredileceği düşün- cesiyle ihale sonrasına er- telendi. 5 Ağustos 1998 ta- rihinde tamamlanan iha- leyi Bank Ekspres'in sa- hibı Korkmaz Yiğit 600 milyon dolar vererek ka- zandı. Ancak Yiğit'in Ça- kıcı 'yla telefon konuşma- lanmn basma yansıması- nın ardmdan ihalenin ip- tal edilmesi ve yönetimin Tasarruf Mevduatı Sigor- ta Fonu'nda kalması, top- lu iş sözleşr/ıesi görüşme- lerinin gecikmesine ne- den oldu. Ücret zammı ve sosyal haklann yer aldığı 33 maddede anlaşamayan ta- raflann sorunlannı, ka- sun ayı ortasında belirle- nen arabulucu da çöze- medi. Arabulucunun ar- dından banka yönetimin- den uzlaşma yönünde bır kararçıkmaması nedeniy- le son olarak Banka ve Si- gorta Işçileri Sendikası (BANK-SİSEN) 19 Ka- sım'da hakeme gitme ka- ran aldı. Yüksek hakem, 7 aydır zam almak için çabalayan çalışanlann is- teklerini, 2 aylık yasal süre içinde sonuçlandıracak.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear