Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 11EKİM1996PAİ
10 PAZAR KONUGU
Adnan Polat la iş dünyası, Türkiye 'de siyaset ve Galatasaray 'ı konuştuk
'Medyaya giren dokunulmazlıkkazanıyor'
*^ LJly LJŞ Türkiye'de siyaset toz duman. Ekonomi derseniz baştan kara
gidiyor. Her şeyin üzerine bir de Rusya krizi eklenince Rusya'yla iş yapan
şirketler büyük zararlara uğradılar. Bazılan yatınmlannı aylarca ertelemek
zorunda kaldı. Pek çoğu paralannı toplayamaz haldeler. Derken büyük
babalardan, hatta "babalann babası" Alaattin Çakıcı, nasıl olduysa Fransa'da
yakalandı. Çakıcı'ya ait ses bantlanndan onun bazı bakanlarla görüştüğü ortaya
çıktı. Hatta Başbakan Mesut Yılmaz'la da görüşmeleri olduğu söyleniyor. Bu
bantlar Bakan Eyüp Aşık'ın başını yedi. Şimdi sırada başkalannın olduğu
söylentisi var... O arada İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanhğı için
adaylardan söz edilmeye başlandı. Hele de Tayyip Erdoğan'ın hapis cezası
kesinleşince ve bir yıldan az bir süre içinde genel ve yerel seçimlerin yapılması
gündeme gelince işadamlan Sakıp Sabancı ve Adnan Polat'ın adlan Büyükşehir
Belediyesi için sıkça geçer oldu. Biz bu hafta Adnan Polat'la görüşmek için
sözleşmiştik. Ona yönelteceğimiz sorulardan birisi de belediye başkanhğı ile
ilgili planlanydı. Ama o, bu konuda konuşmamakta kesinlikle ısrarlıydı. Bize,
bu yönde soru sormamamızı rica etti. Biz de onunla iş dünyasını, Türkiye'de
genel anlamda siyaseti ve tabii ki Galatsaray'ı, bizi gururlandıran
performansını konuştuk.
SÖYLEŞİ LEYLA TAVŞANOĞLU
Sizinki gibi pek çok Türk şirketinin
Rusya'yla bağlantılart var. Rusya'daki kriz si-
zin şirketi ve diğer şirketleri nasıl etkiledi?
POLAT - Rusya'daki krizden gerek Türk şir-
ketleri, gerekse de yabancı şirketler büyük para-
Iar kaybettiler. O krizin yabancı şirketlere mali-
yetinin 100 milyar dolar olduğu konuşuluyor.
Bu, çok büyük bir rakam. Tabii, biz de bundan
etkilendik. Bızim, Rusya "da bir pazarlama ve da-
ğıtım fırmamız, müşterilerimiz, bayilerimiz var.
Devalüasyon olup bir anda işler durunca ha-
yat durdu. 1 dolar, 6 rubleden 25 rubleye firladı.
Bayılenmız ödeme sıkıntısınadüştü. lnsanlar te-
mel ihtıyaç maddelerine yöneldiler ve başka har-
carna yapamıyorlar.
Bu arada biz Rusya'da bir fabrika almıştık.
Şimdiki halde 500 cıvannda çalışanı var. Bu fab-
rikanın modernizasyonuna başlamak üzereydik
ki kriz patlak verdi. O nedenle bu yatınmı biraz
yavaşlamk. lşi yavaşlafmamızın bir başka nede-
ni de kışa girmiş olmamız. Kış mevsiminde in-
şaat yapmak çok zorlaşır. Nisandan sonra yatın-
ma devam edeceğiz.
İMMMHİ Bu nefabrikası?
POLAT - Seramık yer ve duvar karosu, sağhk
gereçleri (vitrifiye) üretiyor. Halen çalışan bir
fabrika, ama çok eski teknoloji kullanıldıği için
modemize edilmesi lazım. Biz ona hazırlanıyor-
duk. Ama nisandan sonra inşaatına başlayacağız.
••••• Bunun dışında Rusya 'da ne tür yatı-
nmlannız var?
POLAT-Bunun dışında başka yok. Zaten ken-
di konumuzda yatınm yapmak istiyoruz; bilme-
diğimiz konulara girmek istemiyoruz.
Sözünü ettiğim. epeyce büyük bir fabrika. Bu-
nu geliştirip pazardan önemli pay alan bir kuru-
luş haline getirmeyi amaçlıyoruz.
••••• Sizce Rusya krizi ne kadar sûrer ve
özellikle de Türkiye gibi ülkelerdekiyatırımcı-
lan nasıl etkiler?
POLAT - Olay sadece Rusya krizi değil. Tür-
kiye bu krizden ne kadar etkilenecek. ne kadar
etkilenmeyecek? Şu anda tartışılan konu bu.
Uzak Doğu krizinin ardından Rusya krizi pat-
lak verince Güney Amerika'da benzer bir krizin
patlak vereceği söylentileri çıktı.
Bu krizin Türkiye'yi nasıl etkilediği konusun-
da bir örnek vermek istiyorum. Bizim Avustral-
ya'da bir bayimiz var. On yıldır bizden mamul alı-
yor. Uzak Doğu'daki krizde para devalüe olunca
fıyatlar yan yanya düştü. Dolayısıyla, onlar o ya-
n fıyatlarla pazarlara girdiler. Oysa bizim bura-
dan ma! satmamız zorlaşıyor. Bu durumun he-
men hemen bürün pazarlara yayılacağını düşü-
nüyorum.
Öte yandan, Rusya açısından baktığımız za-
man şu tabio ortaya çıkıyor:
Biliyorsunuz, Türkiye'nin Rusya'yla büyük
bir bavul ricareti var. Büyük de bir ihracat var.
Rusya en büyük ticari ortağımız haline geldi.
Kriz nedeniyle ihracat durma noktasında.
Dolayısıyla, Rusya'dan Türkiye'ye gelen ge-
lirlerde büyük azalma oldu. Bu da piyasadaki
birçok işyerinin kapanmasına neden oluyor. Bir-
çok işyerinin geiirinin eksilmesine yol açıyor. İş
hacmi küçülünce firmalargiderlerini kısmak du-
rumunda kalıyorlar. Giderlerini kısarken de işçi
çıkarmak zorunda kalıyorlar. Bu da işsizliğin art-
masma neden oluyor.
Rusya krizinin pek çok etkisi var. Ama Türki-
ye bunu çok hafif atlatıyor.
Türk ekonomisiçok sağlam mı ki Rus-
ya krizini çok hafifatlatıyor?
POLAT - Türkiye ekonomisi çok sağlam de-
ğil. Yıllardır insanlanmız bu kronik enflasyonla
yaşıyor. Herkes "Bu çarknasıl dönüyor" diye so-
ruyor. Açıkçası, Türkiye'de bu çarkın dönmesi-
nin temel nedenlerinden birisi kayıt dışı ekono-
minin çok büyük olması ve bunun ülke ekono-
misini peşinetakıp sürüldemesi. Gönül isterdi ki
tam tersi olsun. Ama maalesef böyle...
••••• Peki, bu kayıtdışı ekonominin kaynak-
ları neler?
POLAT - Aklınıza gelebilecek, kara para de-
nilen olayın kaynaklan nelerse onlar... Uyuştu-
rucunun da bunlardan birisi olduğunu tahmin
ediyorum. Uyuşturucunun çok da büyük miktar-
larda olduğu kabul ediliyor.
Zaten şu anda Güneydoğu'da PKK'yle verilen
savaşın bir nedeni de silah ve uyuşturucu ticare-
ti. Orada konuşulan rakamlar 10 milyar dolarlar
civannda. Muhakkak Türkiye'yi etkileyecek bir
miktar paranın ülkeye girdiği varsayılıyor.
Zaten son zamanlarda öylesine büyük paralar
piyasaya çıkmaya başladı ki ister istemez herke-
sin kafasında "Bu kaynaklar nereden gefiyor"
sorusu oluştu.
Buna bağlı olarak sormak istediğim
bir soru var. Son zamanlarda büyük para sahi-
bi olan yeni işadamlan medya sektörüne girdi-
ler...
POLAT - Evet, ama özelleştirmeden de çok
büyük paylar alındı.
Bunlarla ilgili sürekli sorulan soru:
"Bu kaynaklar nereden geliyor?" Ya da "Bu
kaynaklar neredeydi?"
Ben bunun cevabını veremiyorum; bilemiyo-
rum.
•••^•i Çokpara sahibiyeni işadamlan med-
ya sektörünegirdiler. Bir desade işadamlan da
medya sektörüne merak sardılar. Siz de bu sek-
töre girmeyi düşünüyor musunuz?
ADNAN POLAT1953 Erzurum doğumlu. Ailesi istanbul'a
geldikten sonra ilk ve ona öğrenimini
tstanbul'da tamamladı. işıkLisesi'nden
mezun oldu. Biryıl tngiltere 'de dil eğitimi
gördü. Daha sonra ABD 'ye gitti ve New
York 'taki Long Island Üniversitesi 'nin iş
yönetimi bölümünü bitirdi. Türkiye 'ye
döndükten sonra Polat Şirketler Grubu 'nda
değişik kademelerde görevler yaptı. Bu arada
Galatasaray Kulübü 'nde asbaşkanlık ve
futbol şubesi sorumluluğu görevlerini
üstlendi.
Bunun değişmesi yasa yapıcılann işine gelme-
diği için de bu sistem değişmeyecek. En azından,
bu gidişatla bizler görmeyeceğiz, diye düşünü-
yorum.
••^•H İş dünyasında bundan sonraki proje-
leriniz nedir?
POLAT - Bir faaliyet alanımız var. Şu anda da
o faaliyet alanırruzın dışına pek çıkmak istemi-
yoruz.
Binncisi, turizm ve otelcilik.
Otelcilik konusunda ikinci otelimizi yapmaya
çalışıyonız. Bu Erzurum'da, Palandöken'de olu-
yor. Aşağı yukan bin yataklı birotel olacak. i 999
yılı sonu ya da 2000 yıh başında açılrruş olur.
Bunun çalışır hale gelmesinden sonra arzu-
muz güneyde bin yataklı bir otel ve tatil köyü
kompleksi yapmak. Her yaptığımız oteli bitirip
oturttuktan sonra bir yenisini yapmayı strateji
olarak belirledik.
Bizim esas baba mesleğimiz biliyorsunuz,
yap-satçılık. Bu 1950'lerden beri süregeliyor. Şu
anda bu alanda büyük projelerimiz var. Bir tane-
sinin ruhsatını daha yeni aldık.
Serede bu arazi?
POLAT - Ihlamur'da, Beşiktaş Kulübü'nün
tam karşısında büyük bir yamaç vardır. Orada 33
kath, 400 tane srüdyo daireden oluşan bir komp-
leks yapıyoruz. Bu aşağı yukan 80-100 milyon
dolarlık bir proje olacak. Alt katı tamamıyla o-
tel anlayışıyla hizmet verecek. Orada oturan ye-
ni evliler, bekârlar, işadamlan bu hizmetlerden
yararlanacaklar.
Zincirlikuyu'da başladığımız üç tane iş merke-
zi vardı. Ikisini bitirdik. Üçüncüsünün inşaatı de-
vam ediyor. Yakında Ulus'ta başlayacağımız bir
proje var. 32 daırelik bir kompleks yapacağız. Ya-
ni, inşaat işimiz hep devam edecek. Çünkü esas
baba mesleğimiz bu.
POLAT - Şu anda medya sektörüne girmeyi
düşünmüyorum. Düşünsem bile öyle bir kayna-
ğım yok. Ama ben o işadamlannın medya sek-
törüne girmelerinin nedenini tahmin edebiliyo-
rum.
••••• Nedir bu neden?
POLAT - Medya sektörüne girdiğiniz zaman
bir dokunulmazhğınız oluyor.
Medya sektöründen kimle konuşsam medya-
nın para kazanmadığını, zarar ettiğini söylüyor-
lar. Tabii bilançolannı incelemediğim için bunun
gerçek payının ne olduğunu bilemiyorum.
Ama medya gücünü elinde bulunduran insan-
lann öbür vatandaşlara kıyasla demokrasinin ola-
naklanndan daha fazla yararlandıklannı söyle-
yebilirim.
••••• Ama bu arada Aydın Doğan gibi bir
işadamı Radikal gazetesi dışındaki bütün \lil-
liyetgrubunu sattL Siz bunu nasıl değeriendiri-
yorsunuz? Madem ki medya büyük birgüç, Ay-
dın Doğan gibi bir işadamı neden Milliyet gru-
bu yayınlarını satsın?
POLAT - Aydın Doğan gerçekten bir medya
devi haline geldi. Medyamn dışında başka işle-
ri de var. Çok büyük bir grup. Belki şöyle değer-
lendirilebilir:
Mevcut birkaç gazete yerine tek bir büyük ga-
zete daha etkili olabilir. Ya da gazeteleri. çok ca-
zip fiyat verildiği için satmış olabilir. Sattlamaz
diye bir şey söz konusu değil?
Her şey satılabilir. yeter ki arzu edilen fiyat bu-
lunsun. Bir işadamı olarak böyle bir imkân bul-
duysa onu değerlendirmiştir, diye düşünüyorum.
mammm Alaattin Çakıcı'nmyakalanmasından
sonra ortaya dökülen ses bantlarındaki konuş-
malann içeriği hakkmda ne düşünüyorsunuz?
POLAT - Türkiye'de son zamanlarda kara pa-
radan söz ediliyor. Kayıt dışı ekonomiden söz
ediliyor. Olay, bence sadece Alaattin Çakıcı ola-
yı değil. Türkiye'de gerçekten kayıt dışı ekono-
minin her tarafa ulaştığı kamsındayım. Bu çar-
kın içinde olan bir çok insan var.
•^^•^* Bu işe bakanlar da, siyasileri de bulaş-
mış gibi görünüyor...
POLAT - Onu bilemiyorum. Zaten insanlann
kazançlan ve yaşam standartlannı kıyasladığınız
zaman bir yerde bir yanlışlık olduğu ortaya çıkı-
yor.
* Türkiye, kayıt dışı ekonominin çok büyük ol-
duğu bir ülke. Zaten o nedenle gelirdağıhmı çok
adaletsiz. Bir kesim aşın varlıklı olmaya başla-
dı. Öte yandan toplumun büyük çoğunlugu da
aşın derecede fakirleşti.
MHHM Siz bir işadamı olarak bu çarpıklığın
tedavisi için bir reçete düşünüyor musunuz?
POLAT-Ülkeleri siyasi partiler, politikacılar
yönetir. Türkiye'de çok partili sisteme geçişten
beri ben hep kavga hatırlıyorum. Ülkemizde bir
banş ortamı yaratılamıyor.
Merkez sağ ve merkez solda oturmuş bir par-
ti düzeni oluşamıyor. Hem sağ hem de sol par-
çalanmış durumda. Bu durumdan da radikal ke-
simde olanlar yararlanıyor. Anayasa, rnevcut se-
çim sistemi. mevcut partiler yasası bazı şeylerin
yapılmasına elvermiyor. Bir ülkede bu alanlarda
belli reformlar yapılmadan, yönetimlerin belli
istikrarlan olmadan belli değişikliklerin gerçek-
leştinlmesı çok zor.
Başanlı bir şirkete bakjyorsunuz, o şirketin
başkanı ve genel müdürü en az beş yil o şirketin
başındalar. Ama Türkiye'de yönetimdeki, ikti-
dardaki hükümetler.. son otuz yılda ortalama hü-
kümet ömrü bir yılın altında. Bu kadar istikrar-
sız bir yönetim süreciyle başanlı olmak, yeni
modeller ortaya koymak, reformlar yapmak
mümkün değil.
Önce bunlann değişmesi lazım ki süreklilik or-
taya çıksm. Bir de şu sonın var:
Türk insanı daha neyin yanında olduğunun ka-
rannı venrıiş değil. Geçenlerde gittiğim TÜSİ-
AD Yüksek Istişare Kurulu toplantısmda misa-
firkonuşmacı DenizBaykal'dı. Sayın Baykal, şu
anda kendi yaptirdıklan araştırmaya göre seç-
menlerin yüzde 45'inin kararsız olduğunun or-
taya çıktığını söyledi. Düşünebiliyor musunuz?
Böyle kararsız bir millet olabilir mi? Zaten bu
millet hep kararsız...
^mmtm Ama hiçbirsiyasiparüyegüvenmiyor-
sa neyapacak?
POLAT - Bu kadar da kararsız olunmaz. Ba-
km. toplumun yansı kararsız. O partilerin hiçbi-
ri de uzaydan gelmedi ki. Onlar da bu toplumun
ürünleri. O partileri oluşturan insanlar da orada
bizim halkımızın parçalan. Başka bir halkm de-
ğil...
Bence. Türkiye'nin mevcut yapısıyla, mevcut
hukuk düzeniyle yol alması çok kolay değil. Ak-
sine çok da zor. Çünkü Türkiye'de bugün hukuk
gerçekten çahşmıyor. Herkesin arzu ettiği libe-
ral ekonomi, demokratik bir yapı ve sosyal dev-
let... Ama bu birtürlü uygulanamıyor. Bunu uy-
gulayacak sistem bozulmuş ve düzelmıyor. Bu-
nu düzeltmek için de yasalann değişmesi lazım.
Bir de, bildiğiniz gibi, bir sanayi grubumuz
var. Orada seramik yer ve duvar karolan, sağhk
gereçleri (vitrifiye) üretiyoruz.
Hem yurtiçi hem yurtdışına hizmet veren bir
madencilik şirkerimiz var. Burada yapı mineral-
leri üretiyoruz. Onun da gelişmesi sürüyor.
Bu arada geçen yil kurup başlattığımız bir
enerji şirketimiz var. Onunla ilgili yahnmlanmı-
zı bitirdik. Şu anda kendi sanayi kuruluşlanmı-
zın elektriğini tamamıyla kendimiz üretiyoruz.
Birde biraz önce sözünü ettiğimiz Rusya pro-
jemiz var. Oradaki fabrika alındı. Herhalde iki
yıllık bir süreden sonra orası da istediğimiz bi-
çimde harekete geçmiş olacak.
Bunlara ek olarak ABD'de düşündüğümüz bir
yer ve duvar karolan yatınmımız var. Bununla
ilgili bir de ortağımız var. Onlarla protokollan-
mızı imzaladık.
Amacımız şimdi yer ve duvarkarosu firmamı-
zı uluslararası bir marka haline getirmek. Işte, bu
faaliyetler içinde uğraşıyoruz.
^iMBi* tsterseniz biraz dafutboldan söz ede-
linu Futbolsahalanndaki terör çok ciddibir ol-
gu. Sizce bu terörün önlenmesi için futbol ta-
kımlan yöneticileri ve toplum neyapmalı?
POLAT - Statlarda her kulübün kendine ait
olan 300-500 taraftan vardır. Bunlar olayı renk-
lendiren kişiler. Ama işin boyutu çılgınhk düze-
yine gelince iş kontrol dışına çıkıyor ve zarar ve-
riyor. Bunda açıkçası yönericilerin dekatkısı olu-
yor.
UEFA'nın belirlediği kurallar var. Gösterileri-
nizi ancak o kurallar çerçevesinde yapabilirsiniz.
Meşalelerin statlara girmesi yasaktır.
Ben Galatasaray yöneticisiyken Istanbul'da
oynayacağımız maç öncesi Vilayet'te bir vali mu-
avininin başkanlığında biremniyet toplantısı ya-
pardık. Mutlaka kulüp yönericilerinden birisi de
orada olurdu. Yapılacak maçla ilgili emniyet ted-
birleri konuşulurdu. Örneğin meşaleler çok pa-
haiıdır. Taraftarlar, yöneticiler tarafindan destek-
lenmeseler bunlan her maçta alabilecek güçte
değiller. Bu taraftarlara yönetimler. belli özelli-
ği olan maçlarda destek veriyorlar.
Bir de son moda, konfeti atılıp ardından me-
şale yakılması... açıkçası kasıtlı yangın çıkanlı-
yor. Birinci görev yöneticilerde. İkinci olarak da
emniyet güçlerinin taviz vermemeleri lazım.
Bunlann dışında bu olayı esas medyamn yön-
lendirmesi gerekiyor. Ama medya bu tür olayla-
ra bayılıyor. Bunlardan çok iyi haberler çıkıyor.
Açıkçası, medya da bu olaylan tahrik ediyor.
Biz Anadolu'daki olaylan eleştiriyoruz: şu bu
oldu, diyoruz. Ama bu hadise imam-cemaatme-
selesi. Istanbul'da bir olay >apılıyorsa bunun on-
da biri Anadolu'ya sıçrasa büyük olaylar çıkıyor.
Ben şimdiye kadar hiçbir Galatasaray-Fener-
bahçe maçı bilmiyorum ki olay çıkmasın. 35-40
bin kişi maç seyrediyor. Üç bin Çevik Ku wet gö-
reviisi orada görev yapıyor. Bu bence Türk fut-
bolu adına bir utançtır. Olay çıktığı için üç bin
kişi görevlendiriliyor. Oysa bu işin orada 30 po-
lis memuruyla çözülebilmesi lazım.
İki takımın maçlan öncesi, sırasında ve son-
rasında mutlaka olaylar çıkıyor. Kavgalar, bıçak-
lamalar oluyor. Futbol yaklaştıncı, birleştirici ol-
malı. Ama olmuyor. Fanatiklik ağır basıyor. İşin
bu boyutunu medya en fazla tahrik ediyor, diye
düşünüyorum. Yöneticiler de buna alet oluyor-
lar.
Yönerici olduğunuzda o atmosfer içine ister is-
temez giriyorsunuz. Biz de zamanında çok hata-
lar yaptık.
Her kulübün yönericisi kendi kulübünü sevi-
yor. Ama hepsinin de davranışlan farklı. Her ku-
lübün içinde toplumun benimsemeyeceği biçim-
de hareket edenler olduğu gibi işleri efendice yü-
rütenler de var. İşleri efendice yürütenler çogun-
lukta. Ama bizde güzel şeyler hiçbir zaman ön
plana çıkmadıgı için bu efendilikler de göz ardı
edilebiliyor.
Bana göre Türk toplumunun gelişmesi ve ba-
nş ve dostluk içinde yaşamasında en büyük gö-
rev medyaya düşüyor. Medyamn yapıcı, yönlen-
dirici ve eğitici olmasını arzu ediyorum.
İ^BBHM Sizce zaten medya yöneticileri yeterli
eğitim almışlar mıdır?
POLAT - Bilemem, ama medya yöneticileri
içinde inanılmaz fanatiklikte olanlar var. Ama en
çok da Galatasaray ve Fenerbahçe fanatikkri ağır
basıyor.
•^•^•i Sizcebusezon esas olarak Galatasaray
ve Fenerbahçe 'nin performanslan nasü olur?
POLAT-Şu anda gözüken Galatasaray'm çok
oturmuş bir takım olduğu. Sadece iyi sonuç al-
mıyorlar, iyi de futbol oynuyorlar. Ben bir Gala-
tasarayh olarak bundan büyük mutluluk duyuyo-
rum.
Fenerbahçe ise yepyeni bir takım kurdu, bir-
çok yeni futbolcu aldı. Birarayagelipkaliteli fut-
bol oynayan bir takım görünümü elde etmeleri
biraz zaman alacak, diye düşünüyorum. Ama
bende ekim sonundan itibaren Fenerbahçe'nin
müthiş bir takım olacağı izlenimi var. Kimin ba-
şanlı olacağını bilemiyorum. Gönlüm Galatasa-
ray'ın başanlı olmasından yana. Bu arada Beşik-
taş'ı da unutmamak lazım. Onlar da genç bir ta-
kım oluşturdu.
Şunu anlatmak istiyorum:
En az hatayı yapan öne geçiyor. Dileğim en az
hatayı Galatasaray'ın yapması ve öne geçmesı.
Sizce Galatasaray iyi yönetiüyor m»?
Kulübün çok büyük borçları olduğu söyleniyor.
POLAT -Galatasaray iki yıldır şampiyon olan
bir takım. Bu yil da çok iyi bir başlangıç yaptı.
Sportif anlamda ağırhkh fiıtbol olarak düşünür-
sek iyi.
Ama olayın mali yönüne baktığınız zaman ku-
lübün borcunun çok büyük rakamlara ulaştığı
söyleniyor. Genel kurullarda elimize faaliyet ra-
porlannı veriyorlar. Söylenenler, konuşulanlar,
verilenler bir türlü birbirini tutmuyor. Hangisi
doğru bilmiyorum. Faruk Süren ve arkadaşlan
büyük projelere soyundular. Bu projeler de bü-
yük rakamlarla oluyor. Özellikle stat projesi çok
önemli. Onu becerebilirlerse, ki inşallah becerir-
ler, Galatasaray'ın bu borçlan çok büyük önem
arz etmez. Üstelik yine rahatlıkia seçilirler.
Ama bunda birgecikme, uzama, erteleme, be-
ceriksizlik olursa Galatasaray için felaket olur.
••••• Siz gelecekte Galatasaray başkanbğı-
Hı düşünür müsünüz?
POLAT - Açıkçası bu soru bana belki yüz de-
fa soruldu. Ben kulüpçülüğun içine tekrar dön-
meyi düşünmüyorum. Galatasaray'a hizmet için
ille de yönetim içinde olmak gerektiğine inanrnı-
yorum. Yönetim bizden bir hizmet isterse onu
emir telakkı eder ve her zaman veririz. Gelecek
programım içinde, Galatasaray kulübü yöneti-
minde yeniden görev almak şu anda yok-
••••• Galatasaray'ın, TEKEL'inlikörfabri-
kasını almasında neden sorun çıktı?
POLAT-Ucuza ahndığı söyleniyor. Ama Ga-
latasaray, fabrikayı 42 milyon dolar gibi bir ra-
kama almış. Esasında Galatasaray'ın likör fab-
rikasını alması çok dognı. Çünkü fabrika Ali Sa-
mi Yen Stadı'yla duvar duvara. Yapılacak statla
yan yana olduğundan çok önemli bir kompleks
olarak ortaya çıkacak.
Likör fabrikası yeniden özelleştirilecekmiş.
Bence burada Galatasaray'a haksızlık yapıldı.
Galatasaray yeniden ihaleye girecek ve eminim
ki bu kez alacaktır.
Sizce Sakıp Sakancı belediye başkanı
olabilir mi?
POLAT - Sakıp Sabancı çok büyük bir impa-
ratorluğu yönetiyor. İstanbul'u da yönetir gibi
geliyor bana. Neden yönetemesin ki? Proje ya-
ratmak, kadro oluşturmak açısından Sakıp Sa-
bancı'nın herkesten çok daha fazla olanağı var.
Bence İstanbul 'u hem de iyi yönetir.
••••• Sizce bugünkü siyasiler Türkiye için
yeterli mi?
POLAT-Dinlemiş olduğum bütün parti lider-
leri, yöneticileri, hepsi Türkiye'nin meselelerini
çok iyi biliyorlar. Çözümlerini de çok iyi biliyor-
lar. Ama bu çözümleri ortaya koyabilmek için bi-
raz önce söz etmiş olduğumuz sistemin yetersiz
kaldığı kanısındayım. İşin başındaki insanlann
da düşündüklerini gerçekleştirebilecekleri kadar
yetkilerinin bulunması lazım.
Türkiye'de bu koalisyon hükümetlerinde ko-
lay yasa üretmek mümkün değil. O yüzden de is-
tedikleri şeyi zamanında yapabildikleri kanısın-
da değilim. Politika çarkı çok çapraşık. Ben ko-
lay anlayamıyorum.