Catalog

Cumhuriyet tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni Orhan Erinç 0 Genel Yayın Koonfcnatorii: Hikmet Çetinkayı # Yazüşleri Müdürlen: tbrahim Yüdız - Dinç Tayanç • Sorumlu Müdür Fikret tlkiz • 'Haber Merkea Müdürû: Hakan Kara •Görsel Yönetmen; Fikret Eser Dış Haberien Şinasi Danışoğlu • Isahbaraı: Cengiz Yüdınm • KüKür Handan Şenkökea • Spor Abdûlkadir Yücelman • Ekonomı Seda Oğnz • Makaieler Sami Karaöreo • Düzetane: AbduDah Yazıa# Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu •Bılgı-Belge Edibe Buğra • Yuıt Haberlen: Mehmet Faraç YaymKunıhı: Ühan Sdçuk(BaşkanX Oıinn Erinç, Oktıy Knrtböke, Hikmet Çetinkaya,Şöknuı Sooer, Ergun B»kı,DinçTay»nç, tbrahim Yüdız, Orhan Buraüı, Mustafa Baibay, Hakan Kara. Ankara Temsilcisi: Mustafa BaJbav Atatürk Bulvan No: 125,Kat:4,Bakanhklar-Ankarafel:4195020(7hat), Faks:4195027#lzmir Temsilcisi: SerdarKızık,H.Ziya Btv. 1352 S. 2/3 Tel: 4411220, Faks: 4419117 •Adana Temsilcisi:ÇetinYiğenoğtu, inönüCd 119 S.No:l Katl, Tel: 363 12 11, Faks 363 12 15 Müessese Müdürü: Üstnn Akmen •Kooniinatön Ahmet Konüsan # Muhasebe Bûlent Yener#ldare Hüseytn Gürer • tşletme' Önder Çefik • Bılgı-lşlem. Nail tnal • BilgjsayarSistem. Mörüvet ÇUer MEDYA C: • Yönetun Kunılu Başkanı - Genel Müdüı Gfilbin Erdurmn # Koordınatör Reha l;itman A üenel Müdür Yardımcısr Mine Akdağ Tel 514 07 53 - 513 95 80-513 84«Wl,Faks: 5138463 Yıyımla>an ve Basan: Yenı Gıin Haber Ajansı, Basın ve Yaymcılık A.Ş Türkocağı CaA 39'41 Cağaloglu 34334 Ist. PK 246 Istanbul Tel (0,212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0212) 513 85 95 25 AĞUSTOS 1997 Imsak: 4.42 Güneş:6.17 Öğle: 13.13 Ikindi: 16.56 Akşam: 19.56 Yatsı: 21.24 Uzungöl toprakla doluyor • TRABZON(AA)- Trabzon'un önemli turizm potansiyeline sahip doğa harikalanndan biri olan Uzungöl. erozyon nedeniyle yakın gelecekte yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyor. Heyelan sonucu dere yatağmın doğal baraj şeklinde kapanmasıyla oluşan Uzungöl'e, 1000- 1100 metre yükseklikten dereye ulaşan yağmur ve kar sulan, toprağı da beraberinde getiriyor. Böylece, son 20 yıida önemli miktarda dolan ve çevresinde sazlık oluşan Uzungöl'ün yakın gelecekte tamamen dolacağı hesaplanıyor. Yetkililer, yörede yanlış yapılan yol güzergâhının gölün dolmasında en büyük etken olduğunu belirtiyorlar. Nevşehir'e havaalanı • NEVŞEHİR (Cumhuriyet)-1987 yılında yerel imkânlarla yapımına başlanan Gülşehir ilçesine bağlı Tuzköy kasabasındaki havaalanınm gelecek yıl uluslararası düzeyde ulaşıma açılacağı bildirildi. ANAP Nevşehir Milletvekili Abdülkadir Baş, "Havaalanının hizmete girmesiyle yurtdışından gelen turistler direkt Nevşehir'e inebilecek. Turist iki güne sığdırdığı bölge gezisini de 4, hatta 6 güne çıkarabilecek. Havaalanı, tamamlandığında yaklaşık 2 trilyon liraya mal olacak. 'Doğaya dokunmayın' • RİZE (Cumhuriyet) - Çamlıhemşin Belediyesi ileOFSAD'ınortaklaşa dûzenlediği Çamlıhemşin- Ayder Kültür Etkinlikleri'nde 'doğaya dokunmayın' mesajı verildi. Etkinliklerde. Fırtına Deresi üzerinde yapılması planlanan termik santrallann yöredeki ekolojik dengeyi bozacağına dikkat çekildi. Etkinlikler çerçevesinde fotoğraf ve otantik giysiler sergisi açılırken tulum müzıği eşliğinde folklor ve halk oyunlan gösterileri yapıldı. Cilt kanserinde farklı görüşler • LONDRA(AA)-tki Ingiliz doktoru, güneşin morötesi ışınlannın cilt kanserine yol açtıgını gösteren hiçbir kanıt bulunmadığını bildirdi. Sunday Times gazetesinin haberine göre Nevvcastle Üniversitesi'nden cilt hastalıklan uzmanlan Profesör Jonathan Rees ile Profesör Sam Shuster, 'MelanonV adı verilen cilt kınserinin, ayak tabanı gfbi vücudun en az güneş goren ya da hiç güneş gârmeyen yerlerde ve gineş banyosunun hiç de yıygın olmadığı ülkelerde dıha fazla göriildüğünün atını çizdiler. firnek davranış • EREĞLt(AA)- Konya'nın Ereğli içesinde, Devlet I-astanesi Çocuk Doktorlanndan Ekrem Irkal, örnek bir davranış srgileyerek. hafta onlannda köylerde icretsız sağlık taraması ;apıyor. Muayene srasuıda kendisine emekli lemşıre Sabiha Zor'un da ^aıdımcı olduğunu lelırten Erkal, hafta onlanndaki boş zamanını •ine çocuklarla ,'eçirmekten büyük zevk luyduğunubelirtti. 3 atara kazılam I ANKARA Cumhuriyet Bûrosu) - Cûltiff Bakanı M. stermhan Talay, Antalya, 'atara antik kent kazı 'ennde incelemelerde •julunacak ve kazı heyeti •)a>kanından bilgi alacak. laiay. bugün Bodrum'a gıdetek ve oradan da \ıtal\a'yageçecek. Greenpeace'in Türkiye'deki 3000 km'lik turunda üçüncü durak Adana'ydı Zararsız enerji: GüneıADANA (Cumhuriyet Güney tlkri Bürosu)- Siyasi çe\Telerin ve bazı büyük kartellerin nükle- er ve termik santral dayatmalan- na karşın Greenpeace üyeleri "Gü- oeş 1uru"nu sürdürüyor ve alter- natif enerji kaynağı "güneş"le ne- ler yapılabileceğini gezdikleri kentlerin halkına gösteriyor. T ü r k hükümeti nükleer santral kur- mak için milyariarca dolan soka- ğa atmayı planlarkan Yunanistan gibi ülkelerde güneş çağı çoktan başjadı" diyen Greenpeace Akde- niz Ofisi Enerji Kampanyası So- rumlusu Melda Keskin, 4 eylül- de kendi ülkelerinde nükleer sant- ral kuramayan kartellerin Akku- yu Nükleer thalesi için Ankara'ya koşacaklanna dikkat çekerek "Biz bunu uzaktan izkmeyeceğiz, o gün biz de Ankara'da olacağtz" dedi. Greenpeace'in Türkiye'deki 3000 kilometrelik Güneş Turu'nun üçüncü durağı "güneş şehri" Ada- na oldu. Cemal Atasagun, Deniz Güman ve Melda Keskin'den olu- şan üç kışilık ekip dün Adana Çevre ve Tüketici Koruma Der- neği'nde (ÇETKO) düzenledikle- • Melda Keskin, "Tükenebilir yakıtlar çağı kapanıyor, çağımız güneş çağı olacaktır. Bu nedenle nükleer santral değil, temiz güneş enerjisi istiyoruz. Yetkililer, enerji politikalannı bu çerçevede belirlemelidir" dedi. ri basın toplantısında güneş ener- jisinin bir masal değil, termik ve nükleer santral dayatmacılığına karşı en zararsız, uygulanabilir enerji kaynağı olduğunu anlattı- lar. Çetko Adana Şubesi Başkanı Figen Doran da toplantıda, Tür- kiye'nincoğrafîyapısınındapro- jenin uygulanabilmesi için avan- taj oluşturduğuna dikkat çekti. Ekip adına konuşan enerji kam- panyası sorumlusu Melda Kes- kin, tükenebilir yakıtlar çağuun ka- pandığını ve çağın "güneş ça- ğı"olacağını söyledi. Birçok ge- lişmiş ülkenin nükleer enerjiden vazgeçtiğini belırten Keskin, söz- lerini şöyle sürdürdü: "Tükenebi- liryakıtlar çağı kapanıyor, çağımız güneş çağı olacaktır. Bu nedenle, nükleer santral değiL temiz güneş enerjisi isnŞoruz. Güneş enerjisi si- temleri komşumuz Yunanistan'a kadar gekti. Yunanistan, GiritAda- sı'nda 100 bin kisinin enerji gerek- smiminikarşılayacakbüvük bir gü- neş enerjisi sistemi kuruyor. Ayn- ca, S0 okula bu sistemi kuracak. Yetkililer. enerji politikalannı bu çerçevede belirtemelidir." Türkiye'de güneş enerjisinin al- ternatifkaynak olarak kullanunı- nm önünde bilimsel ve teknik de- ğil, politik engeller olduğunu be- lirten Melda Keskin, dünyada terk edilen nükleer enerji santrallan- nın Türkiye'de yapılmak isten- mesini eleştirdi. Keskin, "BuböT- gede 14 termik santral kurulmak istendigini öğrendik. Biz karanh- ğa mahkûm degiliz. Güneşin ay- dınlıgını istiyoruz. Nükleer ve ter- mik santrallara karşı çıktığunız- da çözüm önermiyorsunuz diye bizi eleştirenlere atternatif enerji kaynağı olarak güneşi gösteriyo- nız"dedi. Tunın amacmın, kirli enerjile- re karşı, temiz güneş enerjisi sis- temlerinin de bulunduğunu gös- termek olduğunu anlatan Melda Keskin, şunlan söyledi: "Yani hayaici degiliz, çözüm üretiyoruz.Aynca hidrolik.jeoter- malve rüzgâr enerjtsi üreöneyeuy- gun bir ülkeyiz. Ûıtiyaç duyulan enerji rürleri saptanarak yaünm- lar bu çerçevede yapdmabdır. Ener- ji nakil hatlanmızdaki kayıplar teknolojik yenDenmeyle giderfldi- ğinde, 5 adet nükleer enerji sant- rah kadar enerji sağlanabibr." Greenpeace'in 2X200 wathk güneş panellerinin bulundugu kamyonlannda televizyondan vi- deo, bilgisayardan buzdolabı ve kahve makinesine kadar birçok araç güneş enerjisiyle çalıştınlı- yor. Nükleer ve termik santralla- nn yaratnğı çevre ve sağlık sorun- lanna yönelik bir serginin de bu- lunduğu kamyona Adanalılar bü- yük ilgi gösterdi. 15 eylüle kadar turuna devam edecek Green- peace'in bugünkü duragı ise Tar- sus... n ' İ Z f f â n T&iipopmüziginmgen^ınindekDometretaş- r u z g a r ı l a n n d a n sayÛBn ^ ^ ^^ d ü n Ha rbiye Açıkhava Tîyatrosu'ndaydı. Aksu,"Bende Bir Ben Var Benden Içeri" adı ahında verilen konsere küçûk bir striptizle başladı. Yaşamöyküsünü, klasikleşmiş parçalanvla bezeven Aksu, sevinç ve hüzünJerini konser salo- nunu dolduran yaklaşık 3 bin 500 kişiyle birlikte paylaştL*(Fotoğrâflar: ÖZKAN GÜVEN) Evlilik Danışma Merkezi'ne bugüne dek 320 çift başvurdu 'Çöziimü çocukta aramayın' SAADETUSLU Doç. Dr. Mustafa Sercan, evlen- meye karar veren gençlerin kendi ai- lelerindeki modelleri örnek alma- malannı istedi. Sercan, iyi bir evli- liğe başlamak için gençlerin kendi ku- rallannı yaratmalan gerektiğini vur- gulayarak "Evliliginizde sorun var- sa yardım istemekten çekuuneyin" tavsiyesinde bulundu. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalık- lan Hastanesi'nde evlilikteki sorun- lara çare bulmak amacıyla iki yıl ön- ce kurulan Evlilik Danışma Merke- zi'ne bugüne kadar 320 çift başvur- du. Doç. Mustafa Sercan, çiftlerin merkeze başvurma nedenlerini "Ge- çimsizlik, uyumsuzluk, kronikleşmiş anlaşmazhk, genel ikili sonınlannı aşamama,evdeki işbölümü, aileler, bi- rebir iletişimdeki bozukluk, sonınla- nnı çözmeyolunu bihnemeya da uy- gulamama, evin içinde künîn otori- te olacağı" olarak sıraladı. Çiftler arasındaki sorunu bir buzdagına betı- zeten Sercan, "Onlar üst lasmı gö- rüyor. Sonınun çözühneme nedeni, suyun altmdaki kısmın göriilmeme- si. Biz gerçek sorunu bulup, çiftlere gösteriyonız" diye konuşru. Doç. Sercan, kadınlann erkeklerden daha rahat yardım istediklerini söyledi. Evlilik rJanışma Merkezi'ne genel- likle 30 yaşın altındaki çiftlerin baş- vurduğunu anlatan Sercan, evlilikte- ki sorunlan şöyle sıraladı: "Evlflıkte en yoğun sorunlar ilk bir yd içinde baslâr. Ilkyıldaki boşan- ma oranı yüzde 30. Çiftler 10 yüdan sonra yardun istemekten vazgeçer. Bu nedenle boşanma oranlan azahr. Geleneksel ailede roller belli olduğu için çatışma az görülür. Ama bu du- rum geleneksel ailenin iyi olduğu an- lamınagehnez. Anlaşarak evtenenler- de ise ciddi rol karmaşası yaşanır. Kadın evin dışına çıkmaya başladığı için beDi haklan ister. Taraflar 01ede benim dediğim olacak derse çözüm- süzlük ortaya çıkar." Evlenmeye karar veren gençlerin kendi ailelerindeki modelin devam etmesini beklememelerini söyleyen Doç. Sercan, "Çünkü her aile yeni bir kişiük gibidir. Kendi kurallaruu- zı otuşturun" tavsiyesinde bulundu. Mustafa Sercan'ın gençlere diğer tavsiyeleri ise şöyle: Evlenmeden önce kimin neden so- rumlu olacağı belirlenmeli. - Ne olursa olsun konuşmayı ilke edinin. - Çocuk belki ailenin devammı sağlar, ama çözüm getirmez. Hatta yeni sorunlara neden olur. - Evlilikteki sorunlar da yaşamın diğer sorunlan gibidir. Yardım is- temekten çekinmeyin. NeredeysehiçkarvağmayanAvustral- ya^Kanadakökenlikızakköpeğiya- nşlan çok gözde bir spor dalı haline geldi. Canberra yakmlanndaki bir çam ormanında dün düzenlenen gelenek- sel Canberra Kıiak Köpeği Yanşmasrna 150 yanşçı kaüldı. Alaskan mala- mute cinsi iki köpeğiyle yanşmaya kanlan Graeme HalL köpeklerinin çektiği pedalsız bisikletle 3.9 kilomctre yol aldı. Köpek yanşçüan 2 ya da 4 köpeğin çektiği bisiklet ya da tekerlekü kizaklarla yanşıyorlar. (Fotoğraf: REUTERS) Bodrum Batık sergilenmeye hazır MUĞLA (Cumhuriyet) - REFAHYOL'un Kültür Ba- kanı İsmail Kahraman'ın uygulamalan nedeniyle tar- tışmalara yol açan Bodrum Kalesi'ndeki Doğu Roma Batığı'nın sergilenmeye ha- zır olduğu bildirildi. Şapele bitişik olan mina- renin yapımına kendi döne- minde karar verildiğini be- lirten eski Kültür Bakanı FikriSağlar, tatil için geldi- ği Bodrum'da kaleyi geze- rek Sualtı Arkeoloji Müze- si Müdürü Oğuz Alpö- zen'den bilgi aldı. Alpözen, Sağlar dönemin- de ödeneği çıkan Doğu Ro- ma Batığı sergisini ziyarete açmaya hazır olduklannı söyledi. Sağlar, açılışa ken- disinin de katılacağını be- lirtti. KÇHNTEMJAN AÇIKLARI BUGÜ1N AÇIKLANACAK Anadolu liselerinde asil liste kayıtları sona erdi tstanbul Haber Servisi -Anadolu lisele- rinde asil liste kayıtlan dün sona ererken, açık kalan kontenjanlara bugünden itıba- ren ön kayıtla öğrenci alınacak. Okullann son kaydettikleri puanlarbugün açıklanır- ken, ön kayıtlar 29 agustosa kadar sürecek. Özel okullara da bu hafta ön kayıtla son kez ögrenci alırken, taban puanlar bugün açık- lanacak. Anadolu liselerinde asil liste kayıtlan dün sona erdi. Kayıtlar so- nunda açık kalan konten- janlar bugün açıklanacak. Veliler, ögrenci sayılaruıın yanı sıra, en son kaydedilen öğrencinin puanının ve açık kontenjanlann yer alacağı bu listelerden çocuklannm durumunu izleyecekler. Ço- cuklannın durumunu izle- meyen veliler, daha sonra herhangi bir hak isteminde bulunamayacak. Anadolu liselerindeaçık kalan kontenjan- lara, bugünden başlayarak 29 agustosa ka- dar ön kayıtla öğrenci alınacak. Açık ka- lan kontenjanlara, tercih ettikleri okullar- dan birine kesin kayıt yaptırma hakkı ka- zandığı halde süresi içinde kayıt yapnr- mayan adaylar ile tercih listelerinde bulu- • Veliler açık kalan kontenjan listelerinden çocuklannm durumunu izleyebilecekler. Listeleri incelemeyen veliler daha sonra hak isteminde bulunamayacak. nan okulu kazanamayan öğrenciler kayıt yaptırabilecek. Aynca tercih ettikleri oku- la yaptırdıklan kesin kaydı geri alan aday- lar da diğer tercihlerinden birine ön kayıt yaptırabilecek. Ancak bu durumdaki aday- lar, ön kayıt için başvurduklan okula pu- anı yeterli olmadığı için giremezse, daha önce kesin kaydını geri aldıklan okula tek- rar kayıt yaptıramayacaklar.. Anadolu liselennde ön kayıtlann son günü olan 29 ağustos günü saat 17. 30'da açık kalan kontenjanlar, 1 eylül günü saat 17.30'da okullarda ilan edilecek. Ön kayıt yaptıran öğrencilerin kesin kayıtla- n, 2-5 eylül tarihleri arasın- da sıra atlamadan yapıla- cak. Bu tarihten sonra açık kontenjanı kalan okullara da 8-10 eylül tarihleri arasında ön kayıt listesinden sıra atlamadan kesin kayıtla öğ- renci alınacak. Özel okullarda da açık ka- lan kontenjanlara bu hafta ön kayıtla son kez öğrenci alınacak. Özel okullar, salı gü- nü son kez taban puanlannı ilan edecek- ler. Bu okullar, salı ve çarşamba günü ön kayıt, perşembe günü saat 15.00'e kadar da kesin kayıt yapacaklar. Dr. Meral Sönmezoğlu Tare ısınğı kuduz yapmıyor' İstanbul Haber Ser- visi - Türkiye'de meyda- na gelen şüpheli ısınkla- nn yüzde 12'si farelerden kaynaklanıyor. Fare ısı- nklannın üçüncü sırayı aldığını belirten enfeksi- yon uzmanı Dr. Meral Sönmezoğlu, "Buısınğuı özefliği kuduzobnaması \e kendi kendine iyileşme- si" diyor. Pis ve mikrop- lu olduklan için çevre- mizde görmek istemedi- ğimiz fareleT, insanlan ol- dukça sık ısınyor. Haseki HasClnesi'nden Enfeksiyon Uzmanı Dr. Meral Sönmezoğlu, fare- lerin özellikle parmak, lculak, burun uçlan gibi yerleri ısırdığını belirti- yor. Fare ısınklannın üçüncü sırayı aldığını ifa- de eden Sönmezoğlu, "Hastanemize, 1993-1996 yıllan arasında bin 457 şüpheli ısınk vakasıyla baş>nruldu. Bunlardan 979'u köpek, 181'i kedi, 173'ü fare ve 24'ü de di- ğer Binklar" diye bilgi verdi. Fare ısmklannın ınsanlar arasında doğal karşılandığını da vurgula- yan Dr. Sönmezoğlu, fa- re ısınğı hastalığım (rat- bitefever) şöyle anlanyor. "Farenin ısırmasından bir hafta sonra yüksek ateş, lenf bezlerinde şişlik ve vücutta döküntü meyda- na geli>T)r. Bu beürtiler bir hafta kadar sürüyor. Hfts- talık tedavisiz iyileşiyor. Sadece çok şüpheli gör- düğümüz zaman kuduz aşısı \apryoruz. Bugüne kadar fare ısınğuıa bağlı hiçbir vaka bildirihnedi- ği gibi İstanbul'da yapı- lan araştınnalarda hiçbir farenin beyninde kuduz virüsüne rastianmamış.'* e-posta : tan (o prizma.net tr SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN 'Destek' mi, 'Köstek' mi?.. Nasıl oluyor da, 'gözümüze giren' bazı 'anlam- lı' ve 'önemli' olaylan görmezlikten gelebili- yor, doğaı dürüst değeriendiremiyoaız, gerçek- ten şaşıyorum. Sözün gelişi, gazetelerde, üç beş satırlık bir haber; üstelik, yeni koalisyonun başa- ns4 gibi verilmiş: "Beş milyar dolarlık destek." Neymiş bu 'destek', meraketmez misiniz? Me- ğerse, 'alafranga lâik' kabine, güvenoyu alır almaz, 'malûm ve mâhût' Dünya Bankası'nın Başkan Yardımcısı Johannes Lmn, Ankara'ya 'damla- mış', 'yetkili' ve 'etkili' bakanlarla görüştükten sonra, bankanın (IBRD) Türkrye Direktörü Chib- ber ve Ankara temsilcisi Temple'in refakatinde basın toplantısı yapmış; diyor ki: "... yeni hükümeti istikrarı sağlamada ve 'özelleştirmeye' devam etmede karaıiı gör- dük; 'ülke yardım stratejisi' (CAS) çerçeve- sinde, üç yıl için 1.5 milyar dolar kredi veril- mesini önereceğiz; aynca, IMF onayiarsa 3.5 milyar dolarlık bir ilâve yapacağız; desteğimiz 5 milyar dolan bulacak." (Hürriyet, 26 Temmuz 1997) Sırası düştükçe 10 sent için kılı kırk yaran, -'Sis- tem'in bekçt köpekleri- Dünya Bankası ve IMFin, Mesut Yılmaz hükümetine bu cömertliği acaba niyedir? Sorunun cevabını ben vermeyeceğim, bir VVashington haberi veriyor: "... Dünya Bankası, Mesut Yılmaz başkan- lığındaki yeni hükümete 'destek' izlenimi ya- ratan bir girişimle, uzun süredir kapalı tuttu- ğu kredi musluklannı açarken, bu kredinin önemli bölümünü Vapısal reformlara' bağla- mayı ihmal etmedi..." "... ediniten bilgiye göre, özellikle sosyal gü- venlik reformu alamnda yapılacak yenilikler- le, devletin üzerindeki sigorta yükünün hafif- letilip hafhietilmeyeceğj Dünya Bankası tara- fından takip edilecek. Ote yandan ANASOL- D koalisyonunun hükümet programına alma- dığı sağlık reformu projesinin de canlandınl- ması isteniyor (...) nzibilite çalışmalan tamam- lanan proje, sağlık hizmetlerinde geniş kap- samlı 'özelteştirme'yi öngörüyor..." (Milliyet, 29 Temmuz 1997) Anlaşıldı mı, 'Vehbi'nin kerrâkesi'? Musluklar açılırken1..' Tadına varabilmek için, dikkatin iki nokta üze- rinde yoğunlaştınlması şart! Birinci noktanın altı, haberin, şu kısmında çizilmiş:"... Dünya Ban- kası, (...) uzun süredir kapalı tuttuğu kredi musluklannı açarken..."! Gördünüz mü, Dün- ya Bankası ve IMF, hanidir kapamış, siz bunun farkında mıydınız? Acaba neden? önceki hükü- metin, ünlü 'Istikrar Programı' koşullanna kulak asmayışından mı? Taban fiyatlannı düşük tut, destek alımı yapma deniyordu; galiba aksi ya- pıldı; işci memur emekli dul ve yetim ücretle- rine zam yapma deniliyordu, galiba aksi ya- çıldı; 'Sistem'le ilişkilerde uysallık isteniyordu. Üçüncü Dünya ülkeleriyle bir 'Islâm Ortakpa- zan' teşebbüsüne girişilerek, tam aksi yapıl- dı; 'musluklann kapatılmasında' bunlann rolü olmasın? Ikinci nokta, haberin şu kısmında belirtilmiş: Yılmaz hükümeti, 'yapısalreformlanyapmakta ıs- rariı görünüyor'muş; otyap'salreformlar1 'özel- leştirmenin' yaygınlaştınlması, özellikle sos- yal güvenlik ve sağlık alanında uygulanması anlamına geliyor, başka türiü söylersek, mer- kez/sol destekli koalisyon hükümeti, sosyal gü- venliği 'özelleştirmeyi' programına almış, Dün- ya Bankası, eğer sağlık güvenliğini özelleştir- meyi de programına alırsa, 5 milyar dolarlık bir desteği -tabii IMF'in onayıyla tıkır tıkır saya- cakmış! Türkiye'de 'şeriaf'ın ve 'şeriatçı takımı'n\n yö- netime egemen olmasını önleyen, lâik hükümet, ülkenin sosyal yapısına, acaba kimin egemen ol- masını sağlamış oluyor? Nasıl bfr kararlıiık ?.. Dünya Bankası'nın ve IMF'in! Neredeyse yarım yüzyılı bulan 'istikrarpake- ti' ya da 'yeniden yapılanma programlan', bu iki teşekkülün; Osmanlı'yı batıran 'Düyun-u Umu- miye Idaresi'nden farkı olmadığını, göstermedi mi? Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Linn'in, 'maliistikran sağlamada ve özelleştirmeye devam etmede kararlı gördüğü' yeni koalisyonun; bu takdirde, Osmanh'nın önce 'Sistem'in elinde oyuncakolmasına, sonra da batmasına sebep olan, 'alafranga've 'Batıcı' hükümetlerden ne farkı ka- lıyor? Bunu bilirim, bunu söylerim: 'Kemalist' lâiklik de, 'sosyalist' lâiklik de 'evvelemirde' 'tam bağımsız' olmayı içerir; anti/emperyalist olmayan bir lâ- ikJik, ne ülkenin iktidar denklemini değiştirme- ye yarar, ne de 'ulusal demokratik devrim'in 'müktesabatını' (kazanımlannı) muhafaza et- meye! 'Sistem', kendi çıkarlannı, ulusal çıkarla- nn önüne koymayı sürdürecektir. Bunu NATO'nun genişlemesi olayında da gör- müyor muyuz? bttpj/ www. prizma.net tr/ A İLHAN http://www.eda.fr/-bik3iyay/yazar/aiB1an.htlm