22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
8 NİSAN 1997 SALI CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER Hollanda Uberal Partisi'ne tepki • AJVKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara, Hollanda Libeıal Partisi lideri Frits Bolkestein'ın Türkiye'nin AvnıpaBirliğYne (AB) alınrnasylaıTgili görüşlerinin çağdaş medeniyetle bağdaşmadığını bildirdi. Dışışleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Ömer Akbel, dün düzenlediği basın toplanîısında, Hollanda'da koalisyon hükümetinde yer alan Hollanda Liberal Partisi Genel Başkarn Bolkenstein'in, Tiirkiye'nin AB'ye alınmasına karşı çıkan açıklamalanna ilişkin bir soru üzerine, söz konusu görüş ve açıklamalann çağdaş Avrupa medeniyetiyle uyuşmadığmı söyledi. Ermenistan- Azerbaycan esir takası • BAKÛ(AA)-Ermenistan ve Azerbaycan'da bulunan 4 Azeri ile 6 Ermenı esirin karşıhklı olarak serbest bırakjldığı bıldirildi. Uluslararası Kjzılhaç Teşkilatı aracılığıylayapılan esir değişimi. AGtT Minsk Grubu eşbaşkanlığını yürüten ABD, Rusya ve Fransa'nın çağnsı üzerine gerçekleştirildi. Uluslararası Kjzılhaç Teşkilatı'ndan yapılan açıklamada, Yukan Karabağ'dakı Azeri esirlerin serbest bırakjlması konusunda ise henüz bir .gelişme sağlanamadığı kaydedildi. Komünistlen uluslararası güce karşı • ROMA(AA)- Italya'da iktidardaki sol koalisyonu dişardan destekleyen Komünist Yeniden Kuruluş Partisi. Italya'nın komutasında Arnavutluk'ta görev yapacak olan uluslararası güce muhalif kalmayı sürdüreceğini açıkladı. Partı tarafindan yayımlanan bildiride, parti liderliği. bu hafta parlamentoda yapılacak oytarnada üyeterine "hayır" 'oyti küilânmalan yönühde çağnda bulundu. Uluslararası güç ile ilgili salr ve çarşamba günü parlamentoda yapılacak oyiamada. muhalefetin desteğini almasından dolayı, çokuluslu gücün görevlendirilmesinden yana olan Başbakan Romano Prodi'nin oylamadan zaferle çıkmasına kesin gözüyle bakılıyor. Kaddafi: Doğu Kudüs'ü işgal edin • TRABLUS (AA) - Libya liden Kaddafı, Araplardan Doğu Kudüs'ü işgal etmelerini istedi. Libya Haber Ajansı JANA'ya göre, Libya lideri Kaddafi, Israil'in Kudüs'te yeni yerleşim birimleri kurma politikasına karşı koyabilmeleri ıçin Araplann, Doğu Kudüs'ü işgal etmeleri gerektiğim söyledi. Kaddafı, "Siyonist hareketin yaptıgına karşılık verebilmek ıçin Araplar Doğu Kudüs'ü işgal etmeli, hiçbir Siyoniste buraya giriş izni verilmemeli" diye konuştu. Basayev başbakan vekiN • MOSKOVA(AA)- Çeçenıstan Devlet Başkanı Aslan Mashadov'un hac ziyareti sırasında, başbakan birinci yardımcısı Şamil Basayev. başbakan vekili olarak görev yapacak. Mashadov dün sabah başbakan yardımcılan ile bir toplantı yaparak kendisi hacda bulunduğu sırada Basayev'in başbakan vekili olacağını bildirdi. Devlet başkanlığırun yanı sıra başbakanlık görevini de . yürüten Mashadov. devlet başkanlığı görevleri için ise , vekil tayin etmedi. Çin -İnsan hakları • PEKİN (AA) - Çin yönetiminin, bu yıl içinde BM insan haklan • sözleşmelerinden birini imzalayacagı bildirildi. ! Pekm'de bulunan Fransa Savunma Bakanı Charles Millon, Çin lideri Jiang Zemin"le görüştükten sonra yapüğı açıklamada, Pekın'in ekonomik, kültürel ve toplumsal insan haklanna ilişkin BM , sözleşmesini bu yıl içinde 1 imzalayacağını açıkladı. ABD'nin başmı çektiği Arap ülkelerini silahlandırma yanşına Rusya da katıldı Körfez silahdeposuDış Haberler Servisi - Dünya si- lah pazannın en "seçkin*' müşte- rileri sayılan Basra Körfezi ülke- lerine silah ve asken teçhizat sata- bilmek için ABD ve Rusya'nın ba- şını çektiği büyük bir yanş sürdü- rülüyor. . Silah ihracatını dış politikasın- da önemli bir araç olarak kullanan ABD, bu yanşta doludizgin gider- ken Rusya da önemli hamleler yapmayı ihmal etmiyor. Ancak ABD Başkanı Bili Clinton °ın Bir- leşik Arap Emirlikleri (BAE) li- derini telefonla arayarak "ABDsi- lahlannı ab" diye talimat verebil- mesi, bölgedeki Amerikan hâkı- miyetinin önemli bir göstergesi olarak ortaya çıkjyor. Jngiltere'de yayımlanan International Herald Tribune gazetesi, silah satan ülke- lerin Suudı Arabistan, Kuveyt. Katar, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri ve Umman'dan oluşan Körfez ülkelerine satış yapabil- mek için kullandıklan metotlara • Bölgenin hamisi ABD, yeni bir pazarlama yolu buldu. Clinton, ülke liderlerine telefon edip ne kadar silah almalannı istediğini söylüyor. • Körfez'de son sıralarda Rusya da yeni silah tüccan olarak ortaya çıktı. 'nin Israil yanlısı tutumunun Arap ülkelerini ' Rusya'ya yönlendirdiği öne sürülüyor. yer verdi. Gazete, bütçelerinden önemli bır payı silah alunına akı- tan ve depolan silahlarla dolup ta- şan Körfez ülkelerinde artık çeşit- li sorulann sorulmaya başlandığı- nı j-azdı. Ulke içindeki zararlan ve sıkın- tılan ülke dışındaki firsatlan de- ğerlendırerek telafi etmeye çalı- şan Rusya, gözünü petrol zengini Arap ülkelerine çevirmiş dunım- da. Rusya, düşük fiyatlan ve Batı tarzı gelişmiş pazarlama metotla- n ile bölgedeki ABD hâkimiyeti- ne gölge düşürürken savunma uz- manlan ABD'nin Israil'e verdiği desteğin de öfkeli Arap ülkelerini Rusya'ya doğru kaydırmaya baş- ladığını belirtiyorlar. Mart ayı son- lannda Abu Dabi'de düzenlenen Uluslararası Savunma Sergisi ve Konferansı'nda 80 Rus silah üre- ticisinin sergilediği 500'ü aşkın çeşitle Rusya'nm standının en il- gi çekici stand olduğuna dikkat çe- kiliyor. Göz alıcı Arapça ve İn- gılizce açıklamalan ile dağıtılan broşürler, S-300 hava savunma fü- ze sistemi ve 9 milimetrelik KJin silahlan gibi askeri malzemelerin füm özelliklerini çarpıcı bir biçim- de ortaya koyuyorlar Zaten bölgedeki silah satış payı son derece yüksek olan ABD ise satışlannı arttjrmak için çok deği- şik yollar deniyor. Hem ABD hü- kümeti hem de savunma sanayii kaynaklan 1995 Aralığı'ndaBaş- kan Clinton'ın Birleşik Arap Emirlikleri Başkanı Şeyh Zeyd ib- ni Sultan en Nahayan'ı telefonla arayarak "Lockheed Martin fir- masından 80 kadar F-16 savaş uçakian satın aimasını" söy Iedığı- ni dogruluyorlar. Bunun yanı sıra bölgede zaten önemli bir askeri varlığı olan ABD, bu askeri deste- ğini de her zaman bir koz olarak ileri sürerek silah satışlannı koru- mayı başanyor. Ancak zaten depolan ağzma ka- dar silah dolu olan Körfez ülkele- rine süregelen silah yığımı bölge- deki uzun vadeli politikalar açı- sından şu sorulan da gündeme ge- tiriyor: Daha az nüfuslu Körfez ül- keleri. olası bir çatışma durumun- da, yine birer silah deposu konu- mundaki Irak ve lran ile baş ede- bilecekler mi? Silah satışlan ile birlikte bölgedeki Amerikan aske- ri varhğmın da büyümesi mi gere- kiyor? Bu konuda belki de en iyi yoru- mu BAE Üniversitesi'nde ekono- mi profesörû olan ve Körfez 'deki askeri harcamalar konusundaki araştırmalan ile tanınan Abdül Rı- za Faris yapıyor "1991 'deki Kör- fez Savaşı'nın sona ermesinden sonra herkes banşm geleceğini ve Körfez ülkelerinin silah harcama- lannın keatlanmasına yönetik giri- şimleryapdacagını umuyordu.An- cak her şe> arnk bir silah yanşına dönüştürüMü.'* ABD'den 6 dostça' uyarı BeyiüHahkn'de düzenlenen gösteride Filistinliler İsrail bayrağmryakarak, yerleşim potitikasuıı kmadılar. Dış Haberier Servisi - Isra- il'in Doğu Kudüs'te yeni Ya- hudi yerleşirrderi kurma kara- n ile tehlikeye düşen Ortado- ğu banş süreci ile ilgili diplo- ması trafîği rüm hızıyla sürü- yor. ABD Başkan Yardımcısı Al Gore, banş yönünde ilerle- mesı halinde Israil'in yanında olacaklaruu ve bu ülke ile as- keri ışbirliğini gehştirmek is- tediklerini söyledi. İsrail Baş- bakaru Benyamin Netanyahu ile eşdönemde ABD'ye gele- rek Washington'da temaslar- da bulunan Filistin yetkilisi Hanan Aşravi de, Dışişleri Bakanı Madeleine Albright ite görüşmesinde. yerleşim bi- rimleri sorunu çözümlenince- ye kadar, terörist saldınlar ko- nusunda İsrail ile işbirliği yap- mayacaklanm söyledi. ABD"deki israil yanlısı -Amerikan-lsrail Kamulşkri Komhesi''nde düzenlenen bir konferansta konusan Gore, Is- I Radyo ve Teleuizyon yayınlarında haberiniz ol Magazin, Haber, Rö Yabancı Film ve Dij* Televizyon v Cekiml Yıllık Abone Bedeli Yazışma Adresi 1.200.000.-TL. (KDVdahil) TRT RADYO TELEVİZYON DERGİSİ TRT Sitesi, A Blok Kat.4 • OR-AN / ANKARA Te! : (0.312) 490 10 74 - 490 11 19 • Fax: (0.312) 490 93 03 rail'in, olası ftize ve roket sal- dınlanna karşı savunmasına yardımcı olmak ıstediklerini debelirtti. Al Gore. "İsrail ha»- kının banş aranşında her gün önemli riskler üsdenmejc de- vam ettiği bu karmaşık dö- nemde. Amerikan yönetimi hiçbir zaman İsrail'i terk et- meyecektir" dedi. Cünton-Netanyahu gö- rûşmesi Bill Ointon, Netanyahu ile görüşmesinin ardmdan yaptı- ğı açıkJamada u kendine özgü, açık, samimi ve uzun" bir görüşmeyaptıklannı söyledi. Clinton, Filistin tarafiyla da görüştükten sonra, banş süre- cini yenıden rayına oturtmak için neler yapılabıleceğineba- kılacağını söyledi. Bu ara- da, Beyaz Saray basın sekre- teri Mike McCurry, Clin- ton'un, bu hafta sonuna doğ- ru bir Filistin heyeti ile görüş- mesinin bekJendiğini bildirdi. Netanyahu da Clinton ile yaptığı görüşme sonrası Isra- illi gazetecilere yapnğı açdda- mada, yerleşim binmleri ko- nusunda uluslararası baskıla- ra boyun eğmeyeceklerini be- lirterek "tnşaanar sürecektir" dedi. Öte yandan, Avrupa Birligi ülkeleri, Ortadoğu banş süre- cine hız venlmesi konusunda ortak çaba sarfedilmesi yolun- da ABD'ye öneride bulundu. Bu konudaki karar, AB üyesi 15 ülkenin dün Brüksel'de ya- pılan olağanüstü toplantısıda atındı. AB'nin Ortadoğu temsilcisi Miguel Angel Mo- ritanos yaptığı açıklamada. alınan kararda yer alan bazı kurallan şöyle sıraladı: Isra- il ve Filistuilıler tek yanlı ey- lemlerden kaçmacaklar, Filis- tinli yetkililer terörist eylem- lerle daha güçlü mücadele et- meyi taahhüt edecekler, İsra- il, yahudi yerleşim birimleri kurma çalışmalanru don- duracak. POLİTİKADA SORUNLAR ERGUN BALCI Çağımızın Büyük Tehlikesi: Ekonomik Eşitsizlik Türkiye'de kımi çevrelef küreselleşme ve ekonomik liberalizm şarkılan söyleyip sömürü, sınrfsal çelişki gi- bi kavramlann modası geçtiğini savunurken Batılı li- beraller, dünyamızda ekonomik eşitsizliğin artmasjna, zengin kuzeyle yoksul güney arasındaki uçurumun hızla büyümesine dikkati çekiyor. ABD'de "Politika Araştırmalan Enstitüsû" Başkan Yardımcısı John Cavanagh 24 Ocak tarihlı The Was- hington Post gazetesinde çıkan yazısında, dünyada 447 dolar milyarderinin toplam servetinin yeryüzü nü- fusunun en fakir yananın gelirinden daha fazla oldu- ğunu bildiriyor. Cavanagh'a göre dünyada yeni bir "ekonomik apartheid" (ırk aynmı) oluşuyor. Bu düzende 24 zen- gin ülke, 12 dolayında hızla büyüyen gelişmekte olan ülke ve 140 tane de çok yavaş büyüyen ya da hiç bü- yümeyen ülke bulunuyor. Yazar, 140 ülkenin ekono- mik gerilemesini dünya güvenliği için en büyük tehdit olarak görüyor. Çok önemli bir nokta da şu: Küreselleşme sürecin- de, gelişmekte olan dünyada politikalar halkın değil, çokuluslu tekellerin çıkarianna uygun olarak saptanı- yor. işçi ücretleri düşük tutulurken sosyal yatınmlar (sağlık, eğrtim gibQ ihmal ediliyor. Küreselleşme ivme kazandıkça işçi sınrfının duaımu kötüleşiyor. Teknolo- jik devrimden ötürü sermaye, çok çabuk yer değişti- rebıldiğınden, bir ülkede işçi sınrfı direndiğinde, hemen ücretlenn düşük olduğu başka bir 3. Dünya ülkesine kaçıyor. Hükümetler, politikalannda çokuluslu şirket- lerin çıkarlannı kolladığından, toplumlarda tepki ola- rak radikal akımlann güçlenmesi demokrasiyi tehlike- ye sokuyor. ••• "BM Kalkınma Için Işbihiği Gnıbu'nun" eski yönet- meni Bimal Ghosh da 11 Aralık 1996 tarihli "Intema- tionalHerald Tribune" gazetesine yazdığı yazıda, dün- yamızda zengin-fakir uçurumunun giderek büyüme- sinın çağımızın en tehlıkeli gelişmelerinden birini oluş- turduğunu vurguluyordu. Ghosh'a göre 1960'ta dünya nüfusunun en zengin yüzde 20'si dünya gelirinin yüzde 70'ine sahipken, ay- nı grup 1991 'de dünya gelirindeki payinı yüzde 85'e çıkardı. En zengin ülkelerdeki kişi başına düşen gelir orta- laması ise 1960'ta en fakir ülkelerden 38 kat daha faz- la iken, 1985'te fark 52 kata çıkmış durumda. • • • Yapılan hesaplara göre 3. Dünya ülkeleri 1.5 trilyon dolara ulaşan borçları ıçin zengin kuzeyli ülkelere fa- iz, amortisman ve kâr transferi olarak yılda 160 milyar dolar ödüyor. Bu ülkelerin yaptığı faiz, amortisman gi- bi geri ödemeler, zenginlerden aldığı borç ve yardım- lann üçte ikisine eşit. ABD'nin eski Başkanı Carter'ın Ulusal Güvenlik Da- nışmanı Prof. Zbignievv Brzezinski, 1960'larda var- lıklı ülkelerin yoksullardan 30 kat daha zengin olduğu- nu, bu oranın 1990'larda ise 150 kata çıktığını vurgu- luyor. Brzezinski, 2000 yılında 7 milyara ulaşacak dün- ya nüfusunun yaklaşık 5.5 milyannın çok yoksul ya da daha az yoksullardan oluşacağını bildiriyor. Brzezinski, kişisel maddi çıkariann tatmin edilme- sini her şeyin üzerinde gören serbest piyasa felsefe- si ile pazar ekonomisinin "tûketim kültürünü" yeryü- zünün her köşesıne dayatmaya çalışan Batı politika- sının, 3. Dünya ülkelennde sosyal patlamalara, kök- tendinci akımlann güçlenmesine yol açacağını belir- tiyor. • • • Ülkemizde çok iyi tanınan ünlü tarihçi Prof. Paul Kennedy de kuzeyle güney arasında giderek büyü- yen ekonomik eşrtsizlikten derin biçimde kaygılanan Batılı liberaller arasında yer alıyor. Prof. Kennedy "21. Yüzyıla Hazırlık" adlı kitabtnda biyoteknolojı, süper bilgisayar, robot, lazer gibi yeni teknolojilerin çokuluslu şirketlerin tekelinde olacağı- na işaret ederek şöyle diyor "Küreselleşmeyi savu- nanlann öngördüğü sınırsız dünya aslında çokuluslu şirketlerin yöneticilerinin dünyası olmaya adaydır. Bu yöneticiler kendilerini sadece hissedarlara karşı so- rumlu hissederter." Kennedy, yoksul güneyde piyasa ekonomisinin ya- nı sıra muazzam sosyal yatınmlara ihtiyaç olduğunu, ancak Batı'nın dayattığı "tüketim kûltürû'nöe sorunun bu yanının gözardı edildiğini vurguluyor. llginç değil mi? Bizde kımı çevrelerin "modası geçmiş sol" diye ni- telendirdiği görüşler, Batı'nın önde gelen liberalleri ta- rafindan ısrarlı biçimde dile getiriliyor. Kalemli'nin banş girisimi Atina'da olumlu karşılandı Türk-Yıman ilişkilerinde yeni bir beyaz sayfa • Yunanistan Meclis Başkanı Kaklamanis'i Ankara'ya davet ettiğini ve meslektaşı tarafrndan kabul edildiğini de belirten Kalemli, görüşmenin devamının Ankara'da yapılacağından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. MURATİLEM ATİNA - Türkiye ile Yunanistan arasında ilişkiler son günlerde giderek yumuşama gös- terirken TBMM Başkanı Mustafa Kalem- Wnin Atina'da yaptığı temaslar. banş yolun- da yeni bir sayfa açılmasına neden oldu. Barcelona bildirisine taraf olan ülkelerin meclis başkanlannın toplantısına katılmak için geldiği Yunanistan'ın başkenti Atina'da temaslarda bulunan TBMM Başkanı Kalem- li. Yunanlı meslektaşı ile görüşmesinden son- ra yaptığı açıklamada, "iki ülke ilişkilerinde banş ve dostluk yolunda yeni bir be> az sayfa açıknğmı" söyledi. Yunanistan Meclis Başkanı Apostolos Kak- lamanis'in daveti üzerine bulunduğu Atina'da meslektaşı ile yaklaşık 45 dakika süren ikili göriişmeden sonra bir açıldama yapan fCa- lemlı, meslektaşının "Akdeniz, banş ve dost- luk denizi olsun" şeklindeki dileğine tama- men katıldığını söyledi. TBMM Başkanı Mustafa Kalemli, konuşmasında özetle şu görüşlere yer verdi: "Yunanistan Meclis Ba$- kanı Apostolos Kaklamanisfleçok faydalı bir görüşme yaptun. Hemen hemen her konuda mutabık kaldığımızı büyük bir gönül rahanV ğı içinde söyieyebilirim. Turk-Yunan dosdu- gunun Atatürk ve Venizelos"tan sonra çok sağlam temeller üzerine orurrulduğu konu- sunda baştamutabakata\ ardık >e bLrim de o insanları örnek almamız konusunda görüş birüğine vardık. tki ülke arasındaki dikenle- ri. konuşarak ortadan kaldırmaya karar ver- dik. Bu diyaJoğa hem Akdeniz'in hem de Av- rupa'nın ihtiyacı olduğuna inanıyoruz, bu- nun için parlamentolar arası dostİuk ve özd çalışma gruplannın kurulmasıru karaJaşür- dık." Yunanistan Meclis Başkanı Kaklama- nis'i Ankara'ya davet ettiğini ve meslektaşı tarafindan kabul edildiğini de belirten Ka- lemli, görüşmenin devamının Ankara'da ya- pılacağından duyduğu memnuniyeti dile ge- tirdı. Yunanistan Meclis Başkanı Apostolos Kaklamanis ise iki ülke parlamentolannın dostluk yolunda çok önemli bir rol oynaya- bileceklerine dikkat çekerek özetle şunlan söyledi: "İki ülkenin banş ve güvenlik içinde yaşaması çok önemlidir. Biz. Atatürk ve Vem- zelos'un banş yolunda atüğı temelleri güçlen- direceğiz. Ancak, önce iki ülke ilişkilerinde banşı zora sokan engelleri ortadan kaldırma- rruz lazundır. Meslektaşun ile görüşmemizin başında geçmişten konuşmayacağımı/ konu- sunda anlaşmaya vardık. bu konunun iki ül- ke haklan için çok önemli olduğunun büincin- deyiz." Kaklamanis, iki ülke parlamentolan arasında kurulması için karar verdikleri ça- lışma gruplannın hayata geçirilmesini iste- diklerini, ilk olarak da uyuşturucu ve kaçak- çılık konusunda çalışma yapan parlamento gruplannın kurulması yönünde görüş bırliği- ne vardıklannı vurguladı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear