01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 25 ARALIK 1997 PERŞEMBE OLAYLAR VE GORUŞLER înönü, Demokrasi, On îki Adalar ve Musul EKTUĞRUL KAZANCl£gmm«-//u*ıı*çıı f snıct lnonu'vu "Her buyiık işin I ehli \e faılı" olarak tanımlayan KemalAtaturk'un olaylan ve ın- sanlan nıtele>en saptamalannda son derece gerçekçı >alın ve vansız olduğu bılınır Sevgı ve saygılarla orulu bır arkadaşlık ılışkısı eğer ulke ve halk ıçın de yararlı hız- metlerle donanırsa o zaman daha an- lamlı ve guçlu olur Ataturk, sadece ıç- ten bır dosnı duzeyınde kalmavan a>nı zamanda da Inonu savaşlannda "Ulu- sun ters gitmiş alınvazısuu yenen" Lo- zan da Dışışlen Bakanı sıfatıyla yuzyı- lımızınenonurlu kalıcıvedengelıant laşmasım yapan Ismet Paşa vı, yakın arkadaşlığın otesınde başlibaşına bır değer olarak gormuş ve oylece de ta- nımlamıştır Kararlı vebaşanlıdevnm hukumetlennın başbakanı, Ikıncı Dun- ya Savaşı'nda Türkıye'vı yangın yen olmaktan kurtaran bır cumhurbaşkanı ulkenın eğıtım, ku'tur, sağlık ve bayın- dırlık sorunlannın çozumlenndekı et- kın bır ızlemcı, çokpartılı sıyasal sıste- mın var oluşundakı kurucu Ismet Inö- nu, toplumcu kamu yonetımı anlayışı- nın ozenlı, tutarlı ve saygın uygulaya- cısıdır Gerçektende"Buyukişlerinve- tenekli yapıcısı" olma nıtelemesını hak etmıştır Sıvasal tanhımızde Ismet Inönu ka- dar adı buyuk ovgu ve yergılerle gun- demde kalmiij bır devlet adamını gore- bılmek guçtur Çunku Inonu, öylesıne onemlı sorumluluklar taşımıştır kı "Anadolu ftıtilalT'nın yaşamsal savaş- lanyla banş antlaşmalanndan başlayıp "•yeni Türki>e''nın dıkkat çeken ışlev ve aşamalanna doğru ağırlıklı gorev ler üstlenmıştır Bu açıdan da Inonu'nun sıkça ve birlıkte anıldığı demokrasi su- recıvle On tkı Adalar ve Musul sorun- lannı ıçeren Lozan'dakı davranışlannı ve ışın daha da sonrasmı nesnel şekıl- de ırdeleverek ıncelemek gerekmekte- dır Kurtuluş Savaşı nın oncü kadrosun- dakı çatlama ve çatışmanın açığa çık- masındakı görunur tanh 29 Ekım 1923'tur Saltanat\ehılafetgeleneğm- den bır turlu kopama> anlarla, u\ gar v e çağcıl bır dunyayı yaşam bıçımı duru- tnunda bağlamaya çalışanlar, aralann- dakı ılk TBMM donemıne ınen çekış- meyı, cumhunyet ılanıylabıriıkte doru- ğa yukseltmışlerdır Boylesıne bır tab- loda ıse ılk Başbakan Ismet Paşa, odun- suzce ve daıma on cephede bulundu- ğundan, rejım saldırganlannm bo> he- defı olmuştur O zamandan bu yana da Ismet Inonu, Mustafa Kemal'ın ondeT- lık ettığı ılke v e devnmler ve devnmle- re u>um sağlayamayanlann sureklı ve gorunur polıtık oğesıdır "Tek parti ve tekşef" tanımlamasına ılışkın suçlama- nın çoğunluklu kapsamı da yıne Ismet Paşa'dır Kuruluş yıllannın anımsanması gere- ken demokrasi oykusu bellıdır 17 Ka- sım 1924 gunu "Terakldperver Cum- huriyet Fırkası", ıktıdardakj "Cumhu- riyet Halk Fırkası"na muhalefet ama- ciyla kurulmuştur Ikı sıyasal yapı ara- sında, devletın yönetsel bıçımınden başlayan sosyo-ekonomık ve kültûrel anlayışlan çok farklı ve denn karşıtlık- lar bulunmaktadır LaıkJığe davalı. ılencı ve genellıkle kokten değışımcı bır yaklaşımın yanı sıra, açık soylenemese bıle, ulkenın ba- şına geçmışte katmerh sorunlar oluş- turmuş saplantı ve aymazlıklar sıyaset sahnesındedır Karşıdevnmcı duşunce- lennkumeleştığıbırpolıtıka kamuoyu onunde yanıltıcı arayışlar peşındedır tşte, "Terakkiperver" partıyı. takınılan sıfata hıç y araşma> an bır tutumla kapa- tılma konumuna getıren sureç, "gerici'" amaçlan olmuştur 3 Hazıran 1925 tanhınde kapısı kılıt- lenen bupartısel surecın ardmda, ülke- de eskıye ozlem duyan cıddı kıpırdan- malarla, Doğu ve Guneydoğu ayaklan- malanndakı hıyanete varan kuşkulu ılışkıler kalmıştır Kapatılmayı ızleyen kanşık donemın "Gazi Paşa" hedeflı Izrrur suıkastı ola- yında saptanan hazırlıkh tertılerırt ne- reye ve kımlere doğru uzandığı tam ola- rak aydınlatılmış sayılamaz Çunku, Başbakan Ismet Paşa'nırv, suıkastm yargılamasını yapan "İstiklal Mahke- mesine1 " mudahalesı yargı lananlar ara- sındakı bır kısım Kurtuluş Savaşı eskı kadrosunun daha fazla uzenne gıdıl- mesını önlemıştır Yargılanan ya da ka- çarak ynrtdışına gıtrruş "Terakkiper- ver Cumhuriyet Fırkası" eskı ust y one- tıcılenndenbazılan Ismet Paşa'nın yıl- lara dayah "arkadaşlık hukuku" etkı- sıvlealdığı duygusal ıyınıyetlıveGa- zı Paşa'yı da ıkna eden tavnndan y arar- lanmışlardır Aynca Ismet Paşa geç- mışte hep bırlıkte yola çıkılan bır olum- kalım savaşının önden Mustafa K.e- mal e bır kısım "Kurtuluş'" kadrosun- ca cana kast hazırlığına gınşılmesıne asla olasılık verememış, ınananamıştır Ote>andan devnmtanhımız Gazı Pa- şa ıçın bır ara planlanıp ama uygulan- mayan Ankara suıkastı hazırlığında. ha- berlen olup da sessız kalan Rauf Orbay ıle AH Fuat Paşa'ya yönehk "acı sitem- leri de" kaydetmektedır Bu gehşme- lerden uzunca bır sure sonra 1964 yı- hnda otomobılının uzenne kurşunlar vağan Başbakan Ismet Inonu acaba Mustafa Kemal'ın gecıkmış bır yazgı- sını mı pay laşmaktaydı11 23 Aral'ık 1930 tanhlı tt Menemen" olayındakı curetlı gencı vahşetın, 12 Ağustos 1930'da kunılan ama 17 Ka- sım 1930 gunu kendısını dagıtmak zo- runda kalan "Serbest Cumhuriyet Fır- kası"nın ulkeye getırdığı kargasa ve geçmışı dınltme zemınınden cesaret bulma ılışkısı vok mudur7 lşte Ismet Paşa, devnmın başbakanı olma sorum- luluğuna davalı hukumet karanyla ve "Takrir-i Sukun" Yasası nın verdığı vetkıyle "Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası"nı kapatırken veya "Serbest Cumhuriyet Fırkası"nı kendısını dağıt- maya zorlarken "tek parti ve tek şefli- ği" mı savunmakta voksa cumhunye- tın henuz yerleşememış kazanımlannı rru koruyup, kollamaktaydı0 Inönu, cumhurbaşkanı seçılmesının ardından gıttığı Istanbul Ünıversıte- sı'ndekı gençlere "Biziın noksanımız çok partili siyasal vaşamdır" derken Ikıncı Dunya Savaşı nı zorunlu olarak atlatıp 1945 sonlannda en yakın çevre- sının şıddetlı muhalefetıne karşın de- mokratık sısteme geçerken mı '^tekpar- tinintekşefi" kalma ozlemındeydı"1 > ı- ne Inonu, ıktıdardan devnldığı 14 Ma- vıs 1950 tanhınde "Benim en büyuk zaferim, en buyuk yenügûndir" dıye- rek gorev ınden huzurla aynldığında mı dıktatordu0 On Ikı Adalar ve Musul sorunu, Lo- zan Antlaşması'nın ımzalandığı 24 Temmuz 1923 günunden bu yana bellı odaklarca once kapalı sonra da açık ve en olumsuz yonde Inönu'ye yergı nede- nıdır "Ege AdalarT ya da tt On tki Adalar" 1911 ve 1912 yıllannda Osmanlılann, ttalya ve Balkan devletlenyle yaptığı savaşlar sonucu elden çıkanlmıştır Sa- vaşlan ızleyen "Ouchy" ve "Btükreş" antlaşmalan, 14 Şubat 1914 tanhlı tt Londrar antlaşması/la kesın hukme bağlanarak "İmroz ve Bozcaada" dı- şındakılenn Yunanıstan'a OnlkıAda- lann ıse ttalya'ya venlmesı kabul edıl- mıştır Lozandakı TBMM Başdelegesı Is- met Paşa'nın önunde Osmanlılann geçmışte taraf olduğu antlaşmalarîa hu- kuken de yıtınlmış Ege'dekı adalar ko- nusu yer almıştır Sonuçta "İmroz ve Bozcaada" Türkıye'de kalırken "Meis, SymL, Pharmakonisi ve Gavdaroniso" adalannın egemenlık sorunlan, Ismet Paşa'nın uğraşısıyla ortada bıraktınl- mıştır "Çözıımun ileriye animası" bır kazanım olarak ;.ağlanmıştır Ancak 1931 yılmda "Ankara" antlaşmasıyla bu adalar da Italya'ya terk edılmıştır Bu aşamada ıse Turkıye, "Serbest Fır- ka"nm gelıştırdığı duzensızlık ve sı- kıntılı sosyo-ekonomık boğuşmalar ıçındedır Devnmın getırdığı sındınm- sızlıkJenn ıç sancılannı çekmektedır Dışla uğraşamaz Ikıncı Dunya Savaşı'nda ttalya, Yu- nanıstan'a saldınr Ege adalannı da bağdaşığı Nazı Almanya'sına emanet eder Almanya, Yunan egemenlığınde- kı adalara da gırer 1944 tanhınde tûm cephelerde Nazı yenılgısı başladığın- da, Ankara da bulunan Alman Buyu- kelçısı VonPapen,Cumhurbaşkanı Ino- nü'ye bır Önen sunarak "Kuzey İtaK ya'da kendigüdumlerindeki faşist Mus- solını hukumetinin tanınmasıkoşulm- laEge Denizj'ndeki adalarm tamanunın verilebüeceğjni" belırtır tnonü ıse ge- rek durumun sakıncalı ozelhğı ve ge- rekse de gelecektekı sonuçlan bakımın- dan önenyı reddeder1 Musul konusu da Lozan'da kıyasıya tartışılmıştır Etnık ve ekonomık açı- dan Turkıye ıçın değen buyük bulunan bolgenın egemenlık sorunu, Ismet Pa- şa'nın sıyaseten dıretmesıyle çozum ıçın taraflarca ertelenmıştır Ama Ingıl- tere nın mandaterlık yoluyla çıkarlan- nı koruma çabası CenevTe'dekı "Ce- miyet-i Akvam" genel kurulunun kara- n ve en önemlısı de Anadolu'dakı Do- ğu-Guneydoğu a> aklanmalanndan kaynaklanan yaşamsal çabalar. Mu- sul'un Irak'a terkını oluşturmuştur 5 Hazıran 1926 tanhınde Musul, yıtınl- mıştır Tanh, gerçekleşen olaylar dızısıdır tstenıldığı gıbı ve esasından aynlarak, yorumlanıp, saptınlamaz Tanhsel kışı- lenn ey lem ve kararlan ıse yaşanılan or- tamın koşullannda ele ahnıp, değerlen- dınlmelıdır Ismet Inonu'nun omru, Turkıye Cumhunyetı tanhının kurtuluş ve kuru- luş surecınde ulkeye ustun hızmetlerle doludur Olümunun24 yıldönumunde onu, sevgı, saygı ve şukranla arunakta- yız ARADA BIR Av. BtRDAL ERTUĞRUL Mııgla Barosu Başkanı Atatürk'ten Bugüne... Yaşadığımız çağda hıçbır toplumun, lıdenne bağlılığı, lıdennın olumunden bunca yıl sonra bız- dekı kadar artmamıştır Çağının obur lıderlenne bakarak yalnızca Atatürk gundemde kalabılmış ve ınsanlann yurekiennı sımsıcak ısıtabılmeyı sur- durebılmıştır Atatürk'ten sonra ozellıkte son yrilarda ulke- mızde yaşananlar ve karşı karşıya bulunduğu- muz acı gerçekler Ataturk'e ve Ataturkçuluğe ye- nıden sahıp çık'lması gereğını açıkça ortaya koy- muştur &ıyın Yekta Gungor Özden'ın belırlemesıyle Ataturk'un bağımsızlık aşkı, kayıtsız koşulsuz halk egemenlığıneolan ınancı, ozgurluk tutkusu, çağ- daşlaşma ozlemı her zaman onde tutulması ge- reken ılkelerdır Mustafa Kemal, 19 Mayıs 1919'daSamsun'a çıktıktan sonra amacını Amasya Genelgesı ıle açıklamış, ulusun geleceğını "ulusun karannın" kurtaracağını soylemış, daha o zamandan ıtıba- ren tek kurtuluşun bağımsızlık olacağını bıldırmış ve "Ya bağımsızlık ya olum 1 " sozlerıyle de bu ıl- kesmı kesınleştırmıştır Bağımsız bır devlet olma kararlılığını devlet şeklının cumhunyet olacağı ıle perçınlemıştır Mustafa Kemal tek başına bağınv sızlığın yetmeyeceğını cumhurıyetın demokrası- ye dayah olması gerektığını bılıyordu Onun ıçın kayıtsız koşulsuz halk egemenlığını one çıkar- mıştır Ondan kımse beklemedığı ve ıstemedığı halde daha Kurtuluş Savaşı başlamadan Buyuk Mıllet Meclısı nı oluşturması ve savaşın her aşa- masında bıle Meclıs karan aldırması bunun en lyı orneğıdır Akıl ve bılıme dayanılmadan gerçek hedefı olan çagdaş uygarlığa ulaşılamayacağını bılıyordu Akıl ve bılıme dayanılabılmek ıçın ıse ınsanın oz- gur olması, tum boyunduruk ve buyruklardan anndınlması gerekıyordu Ummet olarak çağdaş uygarlığa ulaşılamazdı Gorulduğu gıbı laıklık olmadan ozgurluk, akıl ve bılım olmamakta Akıl ve bılıme, yuksek kulture dayah laık cum- hurıyetle aydınlanmaya ulaştık Avrupa'nın 18 yuzyılda ulaştığı aydınlanmaya, bız, 1923 Devn- mı'yle ulaştık Aydmlannıanın gereğı olarak butun toplumsal, kulturel, ekonomık devnmler gerçek- leştınldı, başta yazı ve dıl devnmı olmak uzere Ataturk'le beraber Turkıye Cumhunyetı'nın ılk 15 yılı ortada Ancak ondan sonra ozelhkle çok- partılı yaşama geçtıkten rtıbaren sadece ıktıdara çıkabılmek ve ıktıdarda ıken de ıktıdar koltuğunu kaybetmemek ıçın Ataturk ılke ve devnmlennden oncelıkle laıklık ve eğıtım bırlığı ılkelennden hızia venlen odunlerle sıyaset dınselleştınldı, dın de sı- yasallaştınldı Kışı ya da sınıf çıkarian ıçın halktan yana olan sosyal ve ekonomık sıyasalar uretılme- dı Gıderek 12 Eylul rejımı ıle ınsan haklanna da- yah olmayan, ınsan haklannı tanımayan baskıcı bır anayasa ve ona bağlı yasal duzenlemelerle Ataturkçulukten lyıce uzaklaşıldı Turk-lslam sen- tezı anlayışının ağır bastığı 12 Eylul rejımı ve hu- kuk duzenının uygulamalan sonunda ulkemızde şerıatçı gıdış ve uygulamalarla ve devletı saran çetelerle ulke açıkça bır rejım tehlıkesı ıçıne ıtıldı Çağmın en buyuk lıden olan Ataturk, koyduğu ıl- kelerle, yaptığı devnmlerle bugune de yarına da ışık tutuyor Ulusumuzun aydınhk geleceğı bu- gun yenıden Ataturkçuluğe ve Ataturk'e sahıp çıkmaktan geçıyor Ulkemızın ıçınde bulunduğu ortamdan çağdaşlaşarak demokratıkleşmeyı gerçekleştırerek çıkabılmek ıçın Ataturk ılke ve devnmlenne tumuyle yenıden ve kesın olarak sa- hıp çıkmak bır gorev olarak onumuzde durmak- tadır Bu gorevı ne kadar doğru ve başarılı bır bı- çımde yerıne getırebıhrsek, ulkemız de o oranda çağdaşlığa, aydınlığa uiaşabılecektır İnönü Anıları ve Zehra Yıldız'ı Yitirmek Frol. lir. \ Y Prof. Dr. COŞKUN OZDEMİR -anm asır once Ankara da bır yatılı okulun bır akşam mutala- asında kapımızda mudur mu- avınımız gorundu Yanında zı- yaretçıleT vardı Hocamız on- lan bıze takdım ettı Çanka- ya'dan gelıyorlar ve Cumhurbaşkanı İsmetİnö- nü'nün bır ncasını getmyorlardı O zamanla deyı§Je, 'Mıllı Şef bızım lisenm y&Avçocuk- Jannın operaya götürûtaeMnı ıstıyoKku Anka- ra Halkevrtun salonunda yenr başlamış olan opera temsıllennm seyırcısız kalmasına razı olamıyordu Ismet Paşa Şaşırmıştık, ama elbet- te karşı koymadık Cumhurbaşkanının bu nca- sına bu duyarlılığına cevap vermelıydık Öğ- retmenlenmız de doğaldır kı bızı teşvık edıyor- lardı Boylece yıllardır Atatürk'u zıyaret ettı- ğımız Etnografya Müzesı'nın bıtışığındekı Hal- kevı salonlannda bırçok opera ızledık, 'Satıl- tnış Nışanh' "Fıgaronun Düğunü' Bızı boş sa- londa yan yana v e bırlıkte değıl, dağıtarak otur- tuyorlardı Bırbınmızeuzaktanbakışarakdıya- loglann melodı ıle surdurulmesıne ılk kez ta- nık oluyor ve bu temsıllen bıraz şaşkınlık. bı- raz merakla ızlıyorduk En guçlu anılanm ara- sında yer alır bu olay Çocukluğumda Urfa Hal- kevı'nde ögretmenlenn bazı yabancı uzman kı- şılenn desteğı ıle gerçekleştıtdığı tıyatro o>un- lannı ızlemıştım sahne esen olarak Ankara'da- kı yatılı okulda tıyatroya gıdecek halımız pek yoktu Benım kuşağım opera temsıllen ıle ılk kez boyle karşılaşmıştı Daha sonra Ankara'da- kı sergı sarayı opera bınasına dönuşturuldu ve temsıller orada devam ettı Bugun artık varlığı ıle ovuneceğımız ve yurt- dışında buyuk beğenıler kazanan bır operamız var General Ali Fuat Erden'ın yıllar once Dun- ya gazetesmde yavımlanan anılannda 24 y ıl ön- ce bugun yitırdığımız Ismet Paşa'nın Yemen'de- W karargâhında kiasık mûzık dınledığını oku- Muştum Turkıye nın yakın tanhınde ^İJHİ^ 81 Kemal'ı ızleyen ıkıncı adam konumunaSffyr- ne bır askenn çağdaşlığa ve uygarlığa ulaşma çabalan ve bunu tutarlı bır şekılde sürdurmesı ılgınçtır Genç bır oğretım uyesınden bazı ay- dınlanmızın Turk devnmının askerlenn oncü- lüğûnde gerçekleştınlmış olmasını hazmede- medıklen yorumunu dınlemıştım Konserv atuvann kurulması, balenın, tıyatro- nun desteklenmesı gelıştınlmesı, 5 Rus beste- cısınden esınlenerek yeteneklı 5 Turk bestecı- sının, musıkıdekı Turk halk motıflennı modern muzık anlayışı ve yontemler ıle ışlemelennı sağlamak ûzere Avrupa'ya gondenlmelen, 500 unlu dunya klasığının Türkçeye kazandmlma- sı o donemde kalkınmanın kultur ve sanat bo- yutuna ne kadar onem venldığını gösteren olay- lardır Ismet tnonu Cumhurbaşkanhğı Köş- ku nde opera salonlannın boş kalmasından uzuntu duyuyor bundan kaygılanıyordu ve genç oğrencılen oraya gondermeyı duşunmuş- tu Haklı haksız pek çok eleştın almış olan Is- met Inonu'nun Kov Enstıtulen nı nasıl fedaet- tığını Hasan Ali Yücei'ın harcanmasına nasıl seyırcı kaldığını anlamak guçtur Zehra Yıldız'ın, o büytık sanatçının. o olağa- nustû yıldızın bu kadar kısa zamanda kayıp gıt- mesı bu anılanmı canlandırdı Yekta Kara'nın, Evin tlyasoğlu'nun, Seiim 1leri ve Zeynep Oral'ın ve daha bırçok sanat ustası, sanatseve- nn behrttığı gıbı tanf edılemez ve yazık kı ye- tennce fark edılemeyen bır kavıptır bu Zehra Yıldız, bu kırlenen, yozlaşan. durmadan kaiıte vıt?fen topiumda benzerien ıle bırhkte dûnya- mıa ışıklandıran aydmlatan.bırsüreıçındeol- sa bıze o ılkelhğı, o düzeysızlığı unutturan pa- ha bıçılemez ınsanlann on sıralannda yer ab- yordu 12 Aralık cuma gecesı fızık varlığı ıle yok olan bu eşsız sanatçı ıçın TV kanallanmı- zın, ızleyen gûnlerde bırbın ardı sıra doyurucu programlar yapacaklannı umdum Hayır, yıne bıktınrcasına futbol goruntûlen, yorumlan ve tartışmalan egemendı tum kanallara Ratıng uğ- runa düzeysız, rastgele pıyasa şarkıcılanna ge- nış yer ayıran TV kanallan, bu büyuk sanatçı- ya, bu buyüleyıcı sese zaman ayıramamıştı Koca Mustafa Kemal, daha 1913 'te Sofya'da ateşemılıter ıken operaya gıtmış ve oradan çı- kışında Şımdı neden gen kaldığımızı anlıyo- rum" demıştı 84 yıl sonra nıçm gen kaldığı- mızı anlayabılıyor muyuz acaba 9 Operayı Tur- kıye'ye getırenlen. onu yaygınlaştıranlan ya- şatanlan. ona emek verenlen ve bugun o gûze- lım temsıllen gerçekleştırenlen saygı ve mın- netle anıyorum Sevgılı Zehra Yıldız, senı, yokluğunun acı- sını duyarak buyûk bır ozlemle anacağız Sevgılı ZEHRA YILDIZ'ımızın Almanya'dakı beklenmeyen rahatsızlığı ve kavbı sırasında Karlsruhe Başkonsolosu Sn. VEFA OCAK'ın olaym her aşamasında gosterdığı yakın ılgı dolayısıyla kendısıne teşekkur edenz AİLESİ Bıncık gururumuz ZEHRA YlLDIZ'ın beklenmedık olumu nedenıyle acımızı paylaşan Sevgılı ızleyıcılenne Sn Başbakan MESUT YILMAZ'a Sn. Kultur Bakanı İSTEMİHAN TALAY'a Sanat dostu Sn Prof Dr ERDAL tNÖNÜ'ye Sn HÜSEYİN AKBULUT'a Sn YEKTA KARA'ya sanatçı arkadaşlanna ve dostlanna teşekkürü borç bılınz. AİLESİ Sevgılı eşını. gururum, yaşamımın anlamı, boceğım, her şeyım, ZEHRA YILDIZ n benden ve tûm sevenlennden anı ve zamansız aynlması nedenıyle acımı paylaşan başta sevgılı seyırcılerıne, Sn Başbakan MESUT YILMAZ'a, Sn Kul Bak İSTEMİHAN TALAY a, Sn Karlsruhe Başkonsolosu VEFA OCAK'a, Sanat dostu Sn Prof Dr ERDAL tNÖNÜ'ye, Sn Zong M Vekılı BORA\ B\YCIK'a Sn LEYLA GENCER'e, Sn Gen Md HÜSEVİN AKBULUT'a. Sn tst Op Md YEKTA KARA'ya, Sn Günışığı aılesıne, Sn Atayolu aılesıne, Sn Beyhan Eczacıbaşı'na, Sn Şakir Eczacıbaşına, Sn Melih Fereli'ye, tum sanatçı dostlanmıza, yazılanyla her zaman ZEHRA'm ıçın duygulanma tercuman olan Sn Evin İlyasoğlu'na; Sn Zeynep Oral'a, Sn Ataol Behramoğlu'na Sn Havati ^sılyazıcı'ya, Sn Doğan Hızlan'a, Sn Selmi Andaka, Sn Selim Ileri'ye, Sn Filiz Ali'ye, Sn Tuğrul Şavkay a, Sn Sadettin Davran'a havaalanından Aşıyan'dakı yuvarruza kadar bızımle olan kara gun dostu yazılı ve gorsel basın emekçılenne, adını yazamadığım, Aşıyan'ı çıçek cennetıne çevıren, hastahane ve ev telefonlanmızı her an arayarak acımı paylaşan tum dostlanmıza şükranlanmı sunar, böyle bır acıyla karşılaşmamalannı, her şeyı sıralı yaşamalannı dılenm. SÜHA YILDIZ BOLU 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Da\ acı Durmuş Hatımaz vekılı Av Feru Aıalav m davah Hacer Hatımaz aleyhıne açmış olduğu boşaıuna davasında Davanın kibulu ıle Bolu ılı Gerede ılçesı tbncakköyükütük sıra no 19 mrf kavıtlı Mehmetoğlu 1963 do lu Durmuş Hatımaz ıle Klmıl kızı 1964 do lu Hacer Hatırnaz ın boşanmalanna muşterek çocuklar Kenan ve Mehmet m velayetlennındavacıbabayabırakslmasına davi cı varanna takdır edılen 6 000 000TL vekâlet ucretı 3 843 300 TL >argılama gı derlen ve 248 300 TL peşın barcın davalıdan almmasma karar venlmış olmakla Kayacıkaltı 100 Yıl Mahallesı No 12 Bandırma adresınde yapılan teblıgatın bı la ıkmal ıade edıldığı, zabıta manfetıyle de ılgılımn adıesı tespıt edılemedığınden mahkememızın 1996 342 1997' 505 sayılı boşanma karannı ıçenr karar ılanen teb'ı£olunur 12 12 1997 Basm 60808 ÜNYE SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo 1996 629 Da\acı Sezaı Çam vekıllen Av Ersoy Sağlam Av Emın Altuntarafındandavalı- lar Suzan Çam ve arkadaşlan aleyhıne açılan ortakhğın gıdenlmesı davasının mahke memızde yapılan açık duruşmalan sırasında \enlen ara Varan uvannca Butun ara tnalara ragmen adreslen tespıt edılemeven davalılar Unye nın Saraçlı Mahallesı nden Omer oğlu Mustafa Hasan oğlu Osman Hasan kızı Ayşe ve Osman kızı Hatıce Seher Karadenız adlanna ılanen teblıgatvapılmasına karar venlmıstır Karar gereğınce vu kanda ısımlen vazılı bulunan davalılann duruşma gunü olan 27 11 1998 gunu saat 10 / 25 te Unye Sulh Hukuk Mahkemesı duruşma salonunda hazır bulunmalan veya kendılennı bır vekılle temsıl ettırmelerı aksı takdırde duruşmanın yokluklannda ya pılarak karar venleceğı hususu ılanen teblığ olunur 31 10 199"" Basın 50382 PENCERE Pertev N. Boratav'a Saygı... Ataturk Kultur Merkezı'nın aşağıdakı salonuna gınnce ne goreyım' Pertev Bey ıle Hayrünnisa Hanım en on sırada oturmuyorlar mı1 'Turkıye Yazarlar Sendıkası' ıle 'Trvva Folklor Araştırmalan Derneğı', Pertev Naılı Boratav ıçın bır "saygı sempozyumu" duzenlenmıştı, Pertev Bey ıle eşı bu toplantıya katılmak tçın Pansten gelmışler Yaşasın' Pertev Naılı Boratav ınanılmaz bır masalın kahra- manı gıbı aramızda dolaşıyor • 19 uncu yuzyılda Avrupa'da 'folklor' ya da 'halk- bılım' dedığımız bır yenı bılım dalı doğuyor Anadolu'da halkbılım araştırmalarını once ya- bancılar yapıyorlar Ne yazık kı Osmanlı'da hep boyle olmuş, bankacılığı yabancılar başlatmışlar, Turkçuluğu yabancılann oğretmenlığınde belle- mışız, ılk matbaa bır Macar'ın çabasıyla kurulmadı mıi Cumhunyet devnmınden sonra halkbılım devlet elıytetohumlanıyor Ataturk'un sağlığında, Halkev- len folklor çalışmalannı yurt çapında seferberiığe donuştuaıyor, unıversrtelerde kursuler kuruluyor. • Yıl 1946 Çokpartılı rejıme açılıyoruz, muhalefetın, demokrasıyı değıl, karşıdevnm polıtıkasını be- nımsedığı surecın başlangıcı Koy Enstıtulen koyluyu uyandırdığı ıçın "komunıst yuvalan" sayılıyor, 'Toprak Reformu Kanunu'na karşı CHP'nın ıçındekı toprak ağalan başkaldınyor- lar, "Cadı Kazanı" kaynamaya başlryor, Dıl-Tanh ve Coğrafya Fakultesı'nde çalışan halkbılımcı Doç Pertev Naılı Boratav ın defterını Nıyazı Berkes, Muzaffer Şerrf, Behıce Boran üe bıüıkte duruyor- lar, Tonguç ıle Hasan Âlı Yucel'ın suyu ısınmıştır. Avrupa'da sola açılışla gerçekleşen demokrasi, Türkıye'de sağa, tutuculuğa gencılığe, şenatçtlığa açılış ışlevını mı ustlenecek'? Sanayı attyapısı ve ışçı sınıfından yoksun bır toplumda 'çok partılı rejım' demokrasıye donuşemıyor Pertev Naılı Boratav ne yapsın? • Halkbılım ya da folklorun kaynağı bellı değıl mı'. Anadolu folklorunu Fransa ya da Amenka'dan ız- leyıp, ınceleyıp, araştırmak nasıl bır zor ıştır^ Çe- lık gıbı 'ırade" ve "Eyup sabrı" ıle çalışacaksın, ığneyle kuyu kazacaksın, ne olumsuzluğa kaya- caksın ne de umudun golgelenecek, yurtdışında surgunken halkının kulturzengınlığını bıromurboyu usanmadan ışlemek, yurtseverlığın gorulmemış bır orneğı, belkı de efsanesı Pertev Naılı Boratav, bu gorulmemış orneğın anıtsal kışılığını bılım tanhımıze yazıyor Ya yurtıçınde yaşayan gerıcıler sağcılar, ırkçılar ne yapıyorlar'' 1946 ıle 1975 arasında yaklaşık 30yıl var 1975'te ılk 'Ulusal Turk Folklor Kongresı' toplandı, Pertev Naılı Boratav bu toplantıya once çağnldı, sonra çağn gencılenn baskısıyla gen alındı Utancın boylesmı Turk halkbılım tanhıne yazmak, utanmazlığın son perdesı... • Pertev Naılı Boratav evrensel olçulerle bılım adamırbış dunyada saygınlığını kazanmış, bızım ıçın bır masal kahramanı kımlığıyle halkbılım kap- samında kursusunu kurmuş 1 Halk duşmanlan Bo- ratav'la Anadolu halkınm arasına gıremedıler ama, 2000'e 2 kala Turkıye Avrupa Bırlığı'nden dışlanıyor- sa, bu ayıp murtecılenn, ırkçıların, şenatçılann, şoven mıllıyetçılenn manfetlen yuzundendır Cumhuriyet "CUMA KİTAPLARI" kitap kulübü Sergi Salonlarından Ediniliyor "CUMHURİYET KİTAP KULUBU" okuriarımızın genış ılgısıne enşen ve cuma gunlerı gazetenızle bırlıkte ucretsız sunulan yırmı adet farklı yapıtı edınemeyenlere bır olanak sağlıyor Okurlarımız, "CUMHURİYET KİTAP KULUBU"nun Istanbul Taksım ıle Cağaloğlu ve Adana Sergı Salonlanndan ("KITAP KURDU" ındınmı dışında ve posta ucretı ıçınde)750 000TL' lık değerı aşan kıtap alımlannda ya da sıparışlennde bır adet "Cuma Kıtabı"nı bedelsız edmebılıyor Adreslenmız: ISTANBUL Turkocağı Cad No 39/41 CAĞALOĞLU Tel (212) 512 05 05 Istıkial Cad (Aksanat karşısı) TAKSİM Tel (212) 252 38 81/82 ADANA Çınartı Mah 5 Sok Çınarlı Işhanı No 2 Kat 1Tel (322) 363 12 11 FATİH1. SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1997/1035 Hâkımhğımızm 1997/1035 Esas, 1997/1107 Karar, 3 12 1997 tanhlı karan ıle Kastamonu, Inebolu, Gemı- cıler koyu Cılt 035 01 sa>fa 16, Kütuk 8'de nüfusa kayıtlı bulunan Mehmet \e Zehra kızı 16 5 1974 do- |umlu Selma (Esma) Lstüner'e akıl hastahğı sebebıyle aynı yerde nüfusa kayıtlı bulunan Satılmış ve Fatma kı- zı 21 3 1954 doğumlu annesı Zehra Lstuner vası olarak tayın edılmış olup karar ılan olunur 18 12 1997 Basın 61416
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear