25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 24 ARALIK 1997 ÇARŞAMBA OLAYLAR VE GORUŞLER Tevfik Fikret, Ahlak ve Günümüz HULYAERGIN "Kinıseden yardım unımanı, kol kanat diknmem./ Kendi boşluğum- da, kendi göklerimde kendim uça- nm. / Eğilme tutsaklık boyunduru- ğundan ağırdır boynuma, / Düşün- cesi öigür. bilgisi özgür, vicdam öz- gür bir şairim" (*). B u düzeler 130 yıl önce. bugün24Aralıkl867'de doğan büyük şair Tev- fik Fikret'in. Aynaya yansıyan görüntüsünü böyle betimliyor. Sözle- n kendını aşın ölçüde beğenmehin dı- şavurumu olarak da yorumlanabilir. güç- lü birözgüvenın dışavurunıu olarak da. Yargıya varmak için yapıjacak şey son derece basit: Yaşamınabakmak... Gere- ği yerine getirildiğinde açıkça görüle- cektir ki söyledikJeri ne yersiz bir bö- bürlenme, ne de boş bir kuruntu. Her söz- cüğünü. dahası her harfini yaşarra ile dog- rularruş çünkü. Enlelektüel dünyarruzın "ahlak fenerteri"nden biri de odur. Yan- daşlan kadar karşıtlan da onun bu "etik duruş"u karşısında eğilirler. Bu neden- le Fikret salt şaır olarak değil. insan ola- rak da öne çıkıyor. Ahmet Hamdi Tan- pınar."Fikret Hakkında" başlıklı yazı- sında, "~Fikret benim için bir şairden zh'ade bir kahramandır" der ve ekler: "..içtimaî hayatta ahlâklı vedürüst ol- mak.yaşadığı devirde nadirolan bir me- ziyetti. Halbuld Fikret'te bu, başlangrç- tan beri vardır. Ana kudret malûmdur. Hiçbiriş görülmediğini anladtğı için terk ettiğj bir memuriyetin biriken maaşla- nru bir gün kendisine götürürler. 'Çalış- madığım halde para alamam' diye iade eder. (...) (Bu) o zamanki cemiyet için lâ- zım olan bir jest ücreti sâyin hakkı de- ğil, bir nevi arjfet telâkki edenkre veril- miş bir dersti. Ve başkalan içkrinde ken- disinden daha yaşlı, daha şöhretliler de olduğu halde, hafta bütün bir cemiyet ak- sini yaparken Tevfik Fikret, genç ve isim- siz bir şair bujestiyapabüiyor ve bir Ma- ri ve bir zihniyeti en karakteristik mese- lesinde utandınyordu. Fikret bütün ha- yatında bujestin adamıolarak kalmış ve kendi kendisini tekHpetmemiştir.'' (Ah- met Hamdı Tanpınar, Tevfik Fikret, Is- tanbul 1944, Semih Lütfı Kitabevi, s. 4). Rahatlıkla şu söylenebilir: Fikret yal- nızca bir şair değil, yaşamını bildiri dü- zeyine çıkarmayı başarmış bir insandır da. Tutarlığın sonuna kadar konınduğu bu ödünsüz, bu yalanlamasız yaşamdan alınacak dersler var. Henüz adı duyulmamış bır şairken üc- reti emeğin karşılıgı olarak değil de bir tür bağış olarak gören anlayışa karşı çı- kan Fikret, "bireysel dürüstiük" örneği verir. Ama orada durmaz. "Bireysel dü- rüstlük"ü "toplumsal sorumluluk"la bütünleştirmeye çalışır. Bu amaçla da karşı çıktığı anlayışı üreten yapıya yö- nelir. Dönüştürülmesini amaçlayan bir tutumla sorgulamay a ve eleştirmeye baş- lar onu. ELAbdülhaınit'inkarabaskı yö- netiminin aman vermez bir "muha- BPidir artık. Tanpınar'ın anlatımı ile söyleyelim: "-Abdülhamitdevrininbir hasta odasını andıran \ehimli Istan- bul'unungenişbirviaonda toplanmışbü- tün bir romanı" olan (Agy, s. 14) "Sis" gibi şiirleryazar. Bedelini de öder: "Ha- fiyeter"ce gözaltmda tutulan tedirgin bir yaşama kucak açar. Küçük bir ödün- le noktalayabileceği bu yaşama yakın- masız bir biçimde katlanır. Ta II. Meş- rutiyet'in ilanına kadar... II. Abdülhamit'in yönetimine son veren 1908 devrimiyle, (Ikinci Meşru- tiyet'in ilaruyla) her şeyin değiştiğini, Sis'in dağıhverdiğini samr. (...) 1908 devrimini büyük bir coşkuyla karşılar. Alkışlar, yüceltir. Tutar Sis'e karşıRü- cu'yu yazar. Sis'te söylediklerini geri alır. Ne var ki onca yıllık karabaskı yöneti- mi boyunca bekledigi "şafek", "yalan- cı şafak" çıkar. Büyük umutlar besledi- ği iktidar değişimi beklentilerini karşı- lıksız bırakır. II. Abdülhamit yönetimi- ne karşı kalemini kılıç gibi kullanan Fikret, bu durum karşısında suskun kal- maz. Oklannı bu kez de tttihat ve Te- rakki'ye yöneltir. "Bire\seJdürüsdük"ün "toplumsal sorumluluk"la bütünleşti- rilmesi gerektiğine inanan Fikret'in bir başka yönü ile yüz yüze geliyoruz bu- rada: "Çifte standart" uygulamamak... Onun içın önemli olan ilkeler ve değer- lerdir; yaşama geçirilmeleri ya da geçi- rilmemeleridir. Yandasjığı da muhalifliği de bu nok- tadan kaynaklanır. İttıhat ve Terakki ön- derlerinin oyunlan ile 18 Ocak T912'de Meclis-i Mebusan kapatılınca (eski ta- rihle 1295: ilk Meclis'ın kapatılışıdır). II. Abdülhamit dönemine gönderme yapmaktan kaçınmaz bu nedenle. O çok bilinen "Doksan Beşe Doğru" şiirini yazar. II. Abdülhamit'in Meclis-i Me- busan'ı kapatması ile bu olay arasında hiçbir ayrım yoktur çünkü. Yolsuzluğun, çalıp-çırpmanın, baskı- smın.. damgasmı vurduğu bir yönetimi "özgürlük.adaleteşitlik.kardeşl]lk-bel- gileri ile yıkan bir hareketin o yönetimi yeniden üretmesi kaşı sanda da tavır alır. O unutulmaz yergıyi, "Hâm Yağma"yı yazar ve suratlanna firlatır: "Yiyin efen- dfler yiyin; bu hân-ı iştiha sizin / Doyun- caoksınnca,çatlayıncaya kadar yiyin!" "Toplumsal sorumluluk"la bütün- leştırilen "bireysel dürüstiük" anlayışı Fikret'in yazgısını da belirlemiştir: Ya- şamı boyunca "muhaliP' kalmak... Öde- nen bedelin karşılıgı ise böyle bir duyar- lılıkla tanışmamışlann anlayacağı bir şeydir: "Ahlak feneri" olmak... Tozu alınmasa. dahası tozlanmasma göz yu- mulsa da fener orada duruyor ve aydın- lık saçmaya devam ediyor. Tevfik Fikret'i, sanatçüığı dururken inandığı değerlerden ödün vermeden, tutarlılığını sonuna kadar koruyarak ve "kendini tekzip etmeden (yalanlama- dan)" sürdürdüğü yaşamı ile anımsamak ve gündeme getirmek üzücü kuşkusuz. Ama ikibine üç kala ne Fikret'in kargış- ladığı toplumsal bozukluklardan ve ne de "etik (ahlaksal) çürüme"den kurtu- labildik. Bu yüzden de bildiri katına yükseltilmiş bu yaşama eğilmek kaçı- nılmaz, dahası zorunlu oldu. (*) Günümüz diline Asım Bezirci 'nin çevirdiği bu dizelerin aslı: Kimseden ümmid-i feyz etmem, di- lenmem perr ü bal kendi cevvim, ken- di eflâkimde kendim tairim. Inhina, tavk-ı esaretten girandır boynumafik- rihür, ırfanı hür. vicdam hür bir şairim. ARADABIR MÜNEVVER OĞAN y menı Halk Eğitimi, Hemen Şimdi... Bireylere yeteneklennı kazandırma. çağcıl yaşa- ma uyum süreci olarak tanımlanan eğitim, okul or- tamında gerçekleştirildiğinde "örgün", okul dışın- da gerçeleştirildiğinde ise "halk eğitimi" (yaygın eğitim) adını almaktadır. Örgün eğitimden yeterin- ce yararlanamamış bireyler halk eğitımiyle bu açık- larını kapatabilir, yerinde ve zamanında planlana- cak bir halk eğrtimiyle topluma özgür ve özerk in- sanlar kazandırılabilir. Gericı, yobaz birtakım çev- relenn Cumhuriyete karşt saldınlannın tıımanışta ol- duğu günümüzde ise halk eğitimınin gerçekleşti- rilmesi devletin en temel sorumluluklarından biri- dir. Gelişmış ülkeler, örgün eğitimle halk eğitiminin (yaygın eğitim-yetişkin eğitimi) bütünleştirilmesi, bu iki yapılanmanın birbırinı desteklemesi için pro- jeler üretmekte, 'yaşanı boyu eğitim' yaklaşımı- nı benimsemektedir. Sekiz yıllık kesintisiz eğitimin Türkiye gündemi- ne iyice oturduğu bugünlerde, kamuoyunun duyar- lılığı gözden kaçırılmamalı ve ivedilikle halk eğitimi seferbiriiği başlatılmalıdır. Bazı çevrelerin eğitbili- min geldiği aşamaya aykırı tutumlan ancak bu yol- la giderilebilır. En azından halk; neyi, niçin savun- duğunun bilincine vanr. Üstelik böyle bir eğitim se- ferberliğı için Milli Eğitim Bakanlığı, Halk Eğitimi Merkezlerini harekete geçirebilir. Yıllarca süren kesintisiz eğitim tartışmalan olum- lu bir sürece girmiş görünüyor. Şimdi sıra 1973'ten bu yana 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Yasası'nda yer alan örgün ve yaygın eğitimin bütünleştirilme- sine gelmiştir. Halk eğitımiyle ilgili uluslararası toplantılar ve projeler de konuyu bu noktada yoğunlaştırmakta- dır. Başka bir deyişle, kesintisiz temel eğitimin te- mel dayanaklanndan biri olan halk eğitimi, eğitim reformu içinde değerlendırilmeli ve ivedilikle baş- latılmalıdır. Türkiye'de halk eğitimi, başka bir deyişle herkes için süreklı çağdaş eğitim, Atatürk'ün uzağı gören eğitimci kişiliği ve devrımcı atılımlarıyla başlamış- tır. Yeni kurulan Cumhuriyetin yönetim biçimine iş- lerlik kazandırılması. devrim ve ilkelerinin topluma benimsetilmesi ve azgelişmişliğin aşılması için eği- tim ve kültür polıtikalanna önem verilmiştir. Eğitim birliğinin sağlanması, Halkevleri, Türk Dil ve Tarih Kurumları. eğitmen kursları. Köy Enstitüleri, köy kız ve erkek gezici kursları. mesleksel ve teknik halk eğitimi kursları, gündüzlü-yatılı bölge okulla- rının açılması, resmi veözel kuruluşlardayapılacak halk eğitimi çalışmalannın yasalaştmlması buna ör- nek gösterilebilir. Bu sistemli çalışmalar 1950'li yıl- lara kadar kesintisiz sürmüştür. Halk, bu dönem- de gerçekten de özgürlüğe, demokrasiye daya- nan bir anlayışla eğitilmeye çalışılmıştır. Ancak, 1950'den sonra, Atatürk'ün herkes için sürekli eği- tim anlayışla kurduğu Halkevleri, Köy Enstitüleri kapatılmış, imam-hatip okullan ve Kuran kursları yay- gınlaştırılmıştır. Öğretim Birliği Yasası amacından saptırılmış, Dil ve Tarih Kurumlan'na el konularak özerk yapıları yok edilmiştir. 1973'ten bu yana 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Yasası'nda yer alan örgün ve yaygın eğitimin bü- tünleştirilmesi ya da başka bir deyişle, herkes için sürekli çağdaş eğitim gerçekleştirilememiştir. Oy- sa Cumhuriyet ilkelenne sahip çıkılması, eğitim yo- luyla bireylerin özgürleşmesi, sorumlu davranabil- mesi, azgelişmişlik kısırdöngüsünün kırılabilmesi; toplumunyeniliklerekapalı.işsiz, özürlüveyoksun- luk içinde bulunan kesiminin kurtuluşu için halk eğitimine gereksinim vardır? Bunun için de ülke- mizde halk eğitimi yönelimlerinin saptanması, top- lumun gereksinmeleri ve halkın özlemlerine yanıt verilmesi gerekmektedir. VEFAT Baromuzun 6661 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT FUAT GENCEvefat etmiştir. Aziz meslektaşımızın cenazesi 24.12.1997 Çarşamba günü (bugün). Erenköy, Bağdat Caddesi, Galip Paşa Camii'nde kılınacak öğle namazını müteakip ebedi istirahatgâhına defhedilecektir. Merhuma Tann'dan rahmet, kederli ailesine ve meslektaşlanmıza başsağlığı dileriz. İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI CumhuriYet kitap kulübü KİTAPTA İNANILMAZ FİYATLAR Sergi Salonlarımıza gelin indirim için ayırdığımız bölümlerden kitaplarınızı seçin Adreslerimiz: Törkocoğı Cod. No:39/41Coğaloğlu-İs»anbulTel:51401 96 İstiklal CocT (Aksanat karstsı) Toksim-İstanbul Tel 252 38 81/82 Çınarlı Mah. S. Sok. Cınarlı işhanı Ho:2 Kat.l Adana Tel.363 1211 1998CUMHUFdYErAJANDASI ımhurıye ii kadın Lüks dltSi büyük boy ajandayı Istanbul'da Taksim ve Cağaloğlu Sergı salonlanmızdan Izmir'de ileri (Konak), Temmuz (Kememltı), Aydın (Kipa/Bomova) Kitabevlerinden, Adana'da Cumhuriyet Kitap Kulübü Sergi salonundan ve de kitapçlardan edinebilirsiniz. Ryatı:1.250.000TL K kitap kuluBû çtt rıımiii».?. Telefonla sipariş vermek ve a/andaya kısa sürede ulaşabilmek için Tel:(0212)514 01 96 SAI1LIK VASITALAR Vakfımıza ait aşağıda marka, cins ve modellen yazıh araçlar kapalı zarf usulü teklif alınmak suretiyle peşin piyatla satılacaktır. Modeli Adet 1983 1977 Marka/Cins Diesel Mercedes Otobüs (23 kışilik) Dodge kamyonet (K.apah kasa) Dodge kamvonet (Kapalı kasâ) 1977 1 tlgilenenlerin araçlan görüp saftş şartlannı görüşerek teklif vermek içın 29.12.199/günü çalışma saati sonuna kadar Çayır Çimen Sok. Emlak Kredı Evleri A-2 Blok D: 9,1. LEVENT/ÎSTANBUL adresine bizzat veya 0212 283 78 16 Pbx (Dhl: 121-177) numaralı telefonlara muracaat- lan rica olunur. Vakıf satış yapıp yapmamakta serbesttir. TBUIA BANDIRMA 2. ASÜYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1996/276 Duruşma günü: 10/2/1998 Duruşma saati: 9.30 Duruşma yeri: Bandırma 2. Asliye Hukuk Mahkeme- sı Davacı lsmet Yaşınt vekili tarafından, davah Sunay Yaşınt aleyhine açılan boşarana davasının yapılan açık duruşması sırasında venlen ara karan gereğince: Da- valı Sunay Yaşınt'ın tüm araştırmalara rağmen adresi tespit edilemediğinden dava dilekçesi ve duruşma gü- nünün kendisine ilanen tebliğine karar verilmiş olup, yukanda belirtilen duruşma günü ve saatinde mahke- memizde hazır bulunması veya bir vekil tarafından temsil edilmesi, duruşmaya gelmemesi veya bir vekil tarafından temsil edilmediği takdirde yargılamaya yokluğunda devam edileceği ve karar verileceği ilan olunur. 20.10.1997 Basın: 48894 ÎÜ Işletme fakültesi öğrenci kimliğimi kaybettim. Hükümsüzdür. SEHER MIZRAK ECumhuriYet kitap kulübü TAKSİM Sergi Salonu ARAÜK AYİ ETKİNÜKLERt 24 Aralık Çarşamba Saat:17.00-19.00 NECATİ CUMALI Kitaplannı imzalıyor. Adres: istiklal Cad. (Aksanat Karşısı) Taksim Tel:252 38 81/82 BAKIRKÖY 1. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo: 1997/1132 Esas 1997/1276 ICarar Mahkememızce venlen 3.12.1997 ta- rih ve 1997/1132 esas, 1997/1276 sayı- lı karar ile Kayseri ili. tncesu ilçesi, Kızılö- renköyü,c. 013/01, s. 70, k. 364'te nüfusa kayıtlı Bekir ve ts- mi'den olma 21.7.1978 d.lu Meh- met Durakçf nın hacir altına alınmasına, kendisine vasi tayını yerine babası Bekir Durakçf nın velayetı altına konulmasına karar verilmiş olup, işbu karara itırazı olanlann kanuni süre- si içinde itiraz edebı- lecekleri, itiraz vaki olmadığı takdirde hükmün aynen kesin- leşsceği tebliğ yerine kaim olmak üzere ilan olunur. Basın: 61161 Cumhuriyet YILLIK'961 O C A K 1 9 9 6 / 3 1 A R A L I K 1 9 9 6 ^ \ r 1996 Yılının önemli olaylan, Köşe yazılan, Karikatürteri, Çizgi-Bantannı ıçeren bez ciltli bu yıllığı, Istanbul'da Taksim ve Cağaloğlu Sergi salonlanmızdan Izmir'de İleri (Konak), Temmuz (Kemeraltı), Aydın (Kipa/Bornova) Kitabevlerinden, Adana'da Cumhuriyet Kitap Kulübü Sergi salonundan ve de kitapçılardan edinebilirsiniz. Ryat:1.250.000 TL r Cumhuriyet ^ kitap kulübü ç ı.f. Telefonla sipariş vermek ve yıllığa kısa sürede ulaşabilmek için Tel:(0212)514 01 96 ISPAKIA ASLİYE (İŞ) HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Davacı Bağkur Genel Müdürlüğü tarafmdan venlen di- lekçe ile davalılar Reyhan Öztürk ve arkadaşlan aleyhine kuriım sigortalısı bulunan Cemil Akyürekli'nin 8.7.1995 tarihmde geçırdığı trafik kazası nedeniyle vefat ettığinı bu nedenle sıgortalmm hak sahiplerine gelir bağlandığmı ku- rum zaran olan 348.965.998 lıranuı davalılardan tahsiline karar verilmesini ıstemıştir. Davalılardan Isparta Sülübey Mahallesi Çayboyu 144 Cadde no: 7'de oturan Ali Osman Özbudak tüm aramalara rağmen bulunamadığından adı ge- çene duruşma günü olan 20/1İ998 günü saat 09.00'da mahkememizde hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi aksi takdirde yargılamaya yokluğunda de- vam olunup karar verileceği (HUMK.nın. 213. ve 377 mad- deleri gereğince) ilanen tebliğ olunur. Basın: 42221 GÖNEN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 1994/442 Karar No: 1997/111 Hâkim: Nejat Özbek 24820 Katip: Zafer Dinç 416 Davacı Hazine tara- fmdan davalılar Osman Kahyaoğlu ve aleyhine mahkememizde açılan Meni müd. ve xal dava- smın yapılan açık yargı- lamasında mahkeme- mızden venlen yukanda esas numarası ve karar numarası yazıh 23.5.1997 tarihli karan- nm davalı Gönen ilçesi Hafız Hüseyinbey kö- yünden Osman Kahya- oğlu'na ilanen tebliğine karar verildiğinden, Da- va konusu olan Gönen ilçesi, Hafizhüseyın Bey köyü, Alanlar mevkii 1246 parsel sayılı taşm- mazm tesbit tutanağın- daki üzerindeki bağ çu- buklannın Ömer Kahya- oğlu'na aittir şerhinin iptali ile tüm davalılann mûdahalesinin men'ine, üzerindeki muhtesatmın kal'ine dair karar davah Gönen ilçesi Hafızhüse- yin Bey köyünden Os- man Kahvaoğlu'na teb- liğ edilemediğinden ya- pılan araştırmada da ad- resi tesbit edilemediğin- den ilgilisine tebligat kanununun(7201 sayılı) yasanın 28. maddesi ge- reğince ilanen tebliğ olunur. 19.6.1997 Basm: 29527 FATİH4.SULH HUKIJK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1997'994 Mahkememızden venlen 20.11.1997 ta- rih ve 1997/ 994- 1013 esas karar sayılı ilam ile Içel. merkez. Arslanköyü, cilt: 036/01, sayfa: ll,kü- tük: 003 "te nüfusa ka- yıtlı Mehmet ve Nazi- fe'den olma 1336 do- ğumlu Emine Ay- dın'a 8.2.1949 do- ğumlu kızı Seçkın Karadoğan (Aydın) vasi tayin edilmiştir. tlan olunur. 20.11.1997 Basın: 61085 T.Ç. FİNİKE ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN DosyaNo: 1996/83 Davacı Finike Orman Idaresi tarafından davah lz- mir Bayraklı 1617 Sok. No: 47'de ikamet eden lbra- him Kaymak aleyhine açmış olduğu tazminat davası- nın yargılamasında: Davalının tüm aramamlara rağ- men adresi tespit edilip tebligat yapılamadığından tebligatm ilanen yapılmasma karar verilmiştir. Karar gereğince davah fbrahim ICaymak'ın duruşmanın bı- rakıldığı 16/4/1998 günü saat 9.00'da duruşma salo- nunda hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi. aksi takdirde duruşmanm yokluğun- da devam edeceği ilan olunur. Basın: 41341 Nüfus cüzdanımı ve sürücü tanıtım belgemi kaybettim. Geçersizdir. FEHtM DÎYAR PENCERE Ezop'un Dili... Bilinmeyen üzerine söylenti, kolayca kullanılan bir atmasyon türetimidir. Kahvede, tramvayda, otobüste, aşçıda, bakkal- da, çakkalda söyleşen çoğu kişi yüksek sesle atıp tutmasını sever; sigaradan tarazlanmış bir sesle ge- nizden gelen sözcükler havada paralanır: - ismet Paşa, Lozan 'da baktı ki olmuyor, taban- casını çıkarıp masanın üstüne koydu. Eskiden bu tipler toplumun alt katmanlarında iş tutarlardı; sonradan ne olduysa oldu, gazeteci, ya- zar, politikacı, profesör, milletvekili, bakan, başba- kan düzeyine değin ülkeye yön veren takırndan kaynaklanan atmasyon ağızdan dolmatüfeğin saç- maları gibi ülkeye yayılmaya başladı. • ''•• Herifi naşerifin birisi çıkar, gazetenin köşesînde istediği gibi döşenir: - Mustafa Kemal'/ Samsun'a götüren gemi köhne bir tekne değil transatlantikti... - Istiklâl Mahkemeleri'nde yüz binlerce kişi da- rağacına çekildi. - Vahdertin vatan haini değildi, dört dörtlük bir vatan kahramanı idi. Işin ilginç yanı ne?.. "Resmi tarih" diye cumhuriyet tarihini karala- maya çalışanlann hiçbiri tarihçi değil... Ama, at atabildiğince... • Ağızdan dolma tüfek gibi laf patlatmak görene- ği sayısal konularda bile insanımızı gerçek dışı ko- nuşmalara zorluyor; Arap, Türk, Çerkez, Boşnak, Kürt, Ermeni, Rum, Süryani, Katolik, Alevi, Protes- tan, Sünni, Yezidi, Arnavut, Laz renklerinin birbiri- ne kanştığı ülke coğrafyasının sayısal haritasını kim yapabilir?.. Sıradan birini bırakın, son nüfus sayımı yapdma- dan bir süre önce, Başbakanlık koltuğuna oturmuş kişi nasıl da şişine şişine konuşuyordu: - 70 milyonluk Türkiye... Bir ikirciklenme içimizde kabarcıklanıyordu: - Doöru mu?.. 65 milyon muyuz, 70milyon mu- yuz?.. Istanbul'un nüfusu kaç?.. 10 milyon mu?.. 15 milyon mu?.. Sayım yapıldı; meğer Türkiye 62 milyonmuş!.. Bir ülkenin nüfusuna 7 milyonluk zam yapacak ölçü- de beyinsel enflasyon yönelimi hangi gerçeği vur- gular?.. Devleti yöneten kişiler. mahalle kahvesinde atıp tutar gibi konuşurlarsa ne olur?.. • Birde 'ya/an'var. Adıyla sanıyla söylenmesi, artık sıradan yaygın- lık kazandı, Doğru Yol Partisi'nin Genel Başkanı Tan- su Çiller'in adının başına hangi sıfat ekleniyor. "Yalancı!.." Çünkü resmi siyaset yaşamında su içer gibi ya- lan söylediği çeşitli kez kanıtlandı; 'güvenilmez' olduğu Avrupa'da Amerika'da vurgulandı; ama, Şaibe Hanım şimdi 'demokrasi kahramanı' rolüne çıkmak girişiminde değil mi!.. Bir siyasal parti, yalancıhğı kanıtlanmış bir baya- nın peşinden gidebiliyor ve bu şaibeli kişi, Büyük Millet Meclisi'nde bir grubun başında boy göste- rebiliyor!.. ; Güler misin, ağlar mısın?.. ! Yazının sonuna geldik. Bu hükümet ne demişti?.. 6 ay zam yapmaya- caktı. AB'ye 6 ay süre tanımıştı değil mi?.. 6 ay!.. Bu hükümet, eskiçağ bitgesi Ezop'a kulak verip 6 ay dilini tutabilirse, büyük başan kazanabilir. ACLAN URAZ'IN OBJEKTİFİNDEN K*»-.- JM*.--•£• mmm r t e $ i öykmsm «CUMARTESİ ANNELERİ^FOTOGRAFALBÜMÜ S ı y t h - b e y a z , T ü r l t ç e - I n g ı l i z c e Cumartesi Anneleri hâlâ orada, Galatasaray'dalar her cumartesi. Bütün karanlıklara inat öğle güneşinin altında hayatı savunuyorlar... Tanklarla, rotatiflerle, eroinle, kara paralarla kirletilen hayatlarımızı orada temize çekiyorlar... ÇAĞDAŞ ^ E YAYMLAR1 Türkocağı Cad. 39/41 (34334) Cağaloğlu-lstanbul Tel:(0212)514 01 96 Faks(0212)5U 01 95 MALATYA2.SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN KARARİLANI 1996463 Milli Savunma Bakanlığı vekili Av. erdal Ak tara- fından Halil Uzel aleyhine açılan alacak davasının yapılan açık duruşmalan sonunda: Mahkememizce venlen 9.10.1997 tarih ve 1996'463 Esas 1997/727 Karar sayılı ilamı ile Halil Uzel'in fazla almış bu- lundugu 31.7.1995-15.8.1995 tarihlerine isabet eden ve iade edilmeyen maaş tutan olan 8.810.000.- liranın 31.7.1995 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiş adresi meç- hul da\alı Halil Uzel'e tebligat yerine kaim olmak üzere ilan olunur. Basm: 57784
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear